m e 5 n ırSiyaset Âlemi Fransız- İngiliz İtilâfının Gayesi Nedir? #Londra 24 — Siyasi meha- filde akti haber verilen itilâfn, hiçbir suretle Avrupa tarafından Amerikaya karşı bir cephe teş- kil etmiyeceği ih edilmek- tedir. —İngiliz Hariciye — nazırı, bu itilâlm ne bir plân ve ne de bir misak — olmadığını, ancak mevcut müşküllerin ayni zihmiyetle — tetkikine — girişmek için Avrupa devletlerine müşte- reken yapılan bir davetten ibarel olduğunu söylemektedir. Bu da- vetin yalnız Avrupa devletlerine ait olduğu ehemmiyetle kayde- dilmektedir. Maamafih — Japonya- yada malümat verilmiş " kaydedilmektedir. Siyasi mehafil bunu, yeni — bir kııfu-l_n içtima imkânımı izhar eder mahi- yette bulmaktadır. Umumi surette Fransız-Alman davetini istişari bir Avrupa misa- kı maksadile atılmış bir adım te- lâkki edenler de vardır. Bu hâdi- &e, bir cihan İktısat konferans- nın içtimar projesinin esası llll" Liberal — “serbesti, — temayülleri faaliyete getirecek mahiyette te- lâkki edilmektedir. “Dostane itilâf, îini lll;_': edecek olan “Beyaz kitapa» Papen'in bu itilâftan DM tar olduğuna dair olan bir mek- tubumu da ihtiva edecektir. İtilâi Amerikada Nasıl Telâkki Ediliyor ? İ b 4f üm Lozan TWi feransını mütcakip "dw bir itilâfın mevcudiyetine ait olan ifşaat, Amerikanın borçlar hak- kındaki siyasetinde tadilât icrası- m müşkül bir hâle koyacaktır. Hariciye — Nezareti memurları M. Çemberlaya, — M. Heriyo ve M. Makdonald'ın " müttefikler namma yapılmış bir gaf telâkki etmektedirler. Bü- tün — tekziplere rağmen Bıy_ı_x_ Sarayın gizli itilâfa iştirak ettiği bakkındaki zan gittikçe kuvvet büulmaktadır. M. Huver Na Diyor? Nevyork 14 M. Huver, Fransız - İngiliz itilâfindan dola- yı endişe duymaktadır. Amerika Reisicümhura iki memleketin bu itllâfa göre, ticari münasebetler- de diğer bir memleket haklanda fark gözetmekten çekînet:kl?rlnl ve açık diplomasi siyasetinde birleşeceklerini söylemektedir. M. Horyonun Beyanatı n Paris, 14 — M. Heriyo meb'- olduğu | — SÖON PosTA Fransız - İngiliz İtilâfı Amerika Ve Yeni Bir Tahdidi Teslihat Teklifi Cenevre 14 — Belçika, Dani- marka, İspanya, Felemenk, Nor- veç, İsveç, İsviçre ve Ç&ıdı— vakya mümessilleri h-;- kabili talınkkuk olan askeri bir terki teskihat plâmnı marzbata .—u- riri M. Benes'e tevdi ıtıd-ü". Bu plân kimyevi ve bakteri- yolojik silâhların, tayin eıilec& asgari sikletin fevkında sikleti haiz olan bombardıman tayyare- | Terinin ve mukarrer sikletin fev- | hande siklette bulunan tankların mutlak bir tarzda ve IEIJ- metreden yüksek rın &- mallerinin men'ini, lıhdı(lı. tesli- hatın murakabesine ait hıı.teı- kilât ihdasını ve ıilihlır_ın 'ıııııl ve ticaretinin şiddetli bir nizam altına alınmasını ileri sürmektedir. ncümenlerinde, Framsa ve l'İ'I'_ :cre arasında aktedilen ve metni üzerinde her iki hükümet tara- fından mutabik kalınan - itilâfna- menin meşredileceğini söylemiştir. Bu itilâfname iki hükümet arasındaki teşriki mesainin Av- rupanın itimat esasma müstenit feyizli bir teşriki mesaide bulun- ması meticesini doğuracağı söy- lenmektedir. Fransız Gazeteleri Na Diyor ? Paris,14 — Fransız garzete- leri itilâfın, diğer deviter aleyhi- ne müteveccih olmadığını, gaye- sinin sulhu tesis olduğunu, ciban itimadım ihya — edeceğini yaz- Alman Gazeteleri Gayrimamnun! Berlin, 14 — Gazet dö Voso bu misaktan M-w.ıı..l?- etmektedir. Diğer gazeteler umu- miyetle memnuniyetsilik beyan etmektedirler. Sağ cenah gaze- teleri “samimi itilâf,, kelimesinin harptan evvel Almanya ılqhin.e tevcih edilen Almanyayı ihata s- imi fena bir tarzda hatırlat- tığım yazmaktadırlar. İngiliz Gazeteleri Memnun Londra 14 — Cazeteler Fııı!- sız « İngiliz itilâfım — " yeni - bir samimi itilâf » olarak tıııil'î ü iyetlerini ifz ektedirler. Memnuniyeti 2 mektedirler. vem O İEÜRÜR İ e a TEFRIKA NUMARASI: 6 ÇOCUK Meşhur us Edibi Maksim Gorkinin Kırk sene evvel vapurlar çak yavaş giderlerdi. Nijniye olan seyahatimiz uzun sürmüştü. Ta- biat güzelliği karşısında hayran olmayı öğrendiğim o günleri ga- yet İyi hatırlıyorum. Hava açılmıya boaşlamıştı, sa> bahtan akşama kadar berrak semanın altında büyük annemle vakit geçiriyorduk. — Sağımızda, solumuzda ipek bir oya gibi parlıyan Volga sahillerini sonba- | <M LUĞUM hayat romanı Türkçeye Çeviren: lluıı/fq.k har kızıllaştırmıştı. Vapur hiç acele etmeksizin, hanlal çarkları koyu mavi suları döverek, uzun D is gh bir mavnayı, bir halatla bı_g ; ye su yukan “kimmedir neş Volganın üstünde B ikseliyordu. nıd;:' taraf santten saate de- işiyordu. Herşey yeni idi. Ye- :';lâ#u yavarlak tepelerden bir elbise giymişlerdi. Sibilde şehirler, köyler gö - G a Almanyada E v ndişe Uyandırdı Haa Belçikada, Borimaj bavalisinde bulunan kömür madenler! ameleleri, bazı taleplerinin çalıştıkları cekleri zannedilmektedir. İtilâfının Metni Paris, 14 — Fransa ile İn- giltere arasındaki itimat itilâf- namesinin en mühim hıkraları şunlardır: 1 — Cemiyeti Akvam misa- kının ruhuna tevfikan Fransa ile İngiltere —malümatları dairesine giren — ve — menşei — Lozanda mes'ut bir neticeye iktiran eden mesaile ait menşein ayni olan ve Avrupanın — rejimine — müteallik bütün meseleler hakkında hulus ve samimiyetle mütekabil fikir ve noktai nazarlarını teatiye giriş- | mek tasavvurunda bulunduklarını beyan ederler. 2 — Fransa ile İngiltere beraberce ve Cenevredeki diğer heyetlerle — m tahdidi teslihat meselesini bütü alâkadar | devletler için faydalı olacak ve | nisfet esasıma müstenit bulunacak FFransız- İngiliz |Manevi bir hal suretine iktiran ettirmiye çalışmak tasavvurunda olduklarını teyit ederler. l 3 — Framsa ile İngiltere diğer “alâkadar birlikte cihan iktısat konferansımı — ihti- mamla umuml b_l[ surette hazır- lamak hususunda itilâf edeceklerdir. 4 — İki memleket arasinda muahhar bir tarihte aktedilecek | ticaret muahedenamesinin aktine | bu iki memlekel yekdiğerinin menafiimi ihlâl edecek mabivette , her nevi harekâttan içtinap ede- | eeklerdir. rünüyordu. Uzaktan sanki bunlar şekil werilmiş çöreklere benzi- yaprakları suda yüzüyordu. Ninem: * Bak, bakl. Ne gü- zell, , — dedi. - Güvertenin — bir ucundan obür Hcüna koşüyor, bu mühteşem — manzarayı — içine çekerken — yüzü memnüniyetten geriliyordu. Beni bazan umuttğu bile oluyordu. Şimdi kollarını göğsü üstünde kavuşturmuş, vapurun kenarında gülerek sakin duruyor, gözlerinde yaşlar- parlıyordu. Koyu renkli, çiçekli ceketinden çektim. Ken- dine gelerek: “Ne var 9, dedi; i xüya görüyor gibiyim..,, — — Ne için ağlıyorsun? —— | ahenktar aksediyo şirketler tarafından kabul edilmemesi Özerine grev ilân ettiler. Ocakları terkeden amele Şarlöruva şehrinde büyük bir mümayiş yaptılar, diğer ameleyi de işlerini terketmiye teşvik ettiler. Nü- ve jandarma müdabale edince, arbedeler vukubuldu. Birkaç kişi öldü ve yüzlerce kişi yaralandı. Hükümet Şarlöruvada idarei örfiye ilân etmiye mecbur oldu. Grev bir komünist tahrikâtı neticesi olduyundan Komünist Fırkası merkezleri kapatılmış - ve elebaşıları tevkif edilmiştir. Şimdiye kadar 23 komünist adliyeye verilmiştir Son gelen haberlere göre şimendifer amelelerinin de grev ilân ede- Başvekil M. Renkin, kabine Azalarını, Kral Alberin riyazetinde toplan- mak üzere davet etmiştir. Resmimizde Şarlöruva şehri görünmektedir. Tahdidi Teslihat Cenevre, 14 — Manevi tah- didi teslihat komitesi, Fransızlar tarafından verilen ve — manevi tahdidi teslihati temine medar olacak mahiyetteki milli ve bey- pelmilel eser - ve risalelerin inti- şarmı teşvik maksadile mektep- lere ait neşriyata mahsus Lir dik- kat ve ehemmiyet atfedilmesini tavsiye eden lakririni ittifak ile kabul etmiştir. Bu risaleler, tariht vak'aların tefsirine — müteallik — mütevakız tezlere nit müsbet izahatı ihtiva edecektir. -— TAKVİM —— CUMA 31 Güön- 15 TEMMUZ - 932 humr T Arabi Rumt ,n_..... v T-Rebililevveke 1881 Vakit |yarati| Vaktı fEraat Güneş | 9 01 | & 41 |alşam liz. — | 18 47 Öğle —« 39|iz 20 ) Yatası |1 5ST ( 21 38 Pa caslıa. 18 İkündi | İmsak | & 46 / 2 28 Harici Haberler Burada bilmedi lütfen 7 inci sayfada okuyunuz KARAANAIN D A CII AD AA Güldü “Bunu memnuniyet ve ihtiyarlık — yapıyor — çocuğum!, dedi. “Görüyorsun ya, ben artık ihtiyarladım. — Arkamda altmış sene bıraktım.,, Bir tutam enfiye aldıktan son- ra bana bir sürü meraklı hikâ- yelerden, iyi kalpli, asil eşkıya- lardan, dindar keşişlerin hayatın- dan, canavarlardan, korkunç ma- ara cinlerinde gışlıdı. n anlatmıya Bir sır tevdi der gibi, yüzünü bana yaklaştırarak, yavaş sesle iri gözbebeklerini gözlerime di- kerek anlatıyordu. Sanki hâdise- leri kalbime — dipdiri - sokmak istiyordu. 7a N Şarkı söyler gibi konuşuyordu. kelimeler daha Genç Kızlara Bazı Nasihatler Varşovada doktor ve lerbiyes ciler tarafından teşkil edildiğini yazdığım cemiyet genç kızlara şu nasihatleri veriyor: “On beş yaşında evlenme hulyalarına — düştüğünüz zaman, izdivaç fikrini hiç olmarsa beş sene sonraya atmıya çalışınız. Sporla, ev işi ile, elişi ile, kendi- nizi avutmıya gayret ediniz. Okumıya meraklı iseniz, isti- dadınız olan kitapları okuyunuz. Bu yaşta erkek çocuklarla arkadaşlık — edebilirsiniz, — fakat “Aşanlanmak ve evlenmek fikir« lerini aklınıza getirmemek şartile, Erkenden bu hislerin tesiri altına girmekten kendinizi kurtarabilir- seniz, vücutçe ve ruhça daha sağlam olursunuz. Bugün — bulunduğunuz — hayat şeraitinin, ebeveyninizin tâbi ol- duğu hayat şartlarından daha iyi olduğunu düşününüz. Biz bugün fennin yardım sa- yesinde her annenin istediği iki üç çocuk annesi olmakla iktifa etmenin sırrını biliyoruz. Siz hayatınızda ilmi kendini- ze rehper ittihaz ediniz. * * Dört sene evvel bir kızla tanıştım. — Yekdiğerimizi çılgınca seviyorduk. Altı aya gelinciye kadar bazı zamanlar buluşuyor, ve buluşamadığımız zamanlar mek- tupla konuşuyorduk. Fakat bu müddet zarfında bazı ekemmiyetsiz şeylerden — yekdiğerimizin — kal- bini kırdık ve bunun neticesinde üç defa fasılalarla darıldık, Şimdi ise altı aydanberi dargın bulunuyoruz. Buna rağmen beni sevmekte devam ettiğini söylü- yor, Şu vaziyet karşısında ne ya- payım ?... Balıkesir: 1L F. Sevişenler arasında her vakit arada sırada ufak tefek dargın- hkdar olur. Bunlara ehemmiyet verip —üzerinde durmak doğ- ru değildir. İnsan sevdiği im- sanı affetmesini Öğrenmek ge- rektir. Kızın sizi hâlâ sevmekte ol ması da gösteriyor ki o bunu öğrenmiştir. Siz de biraz müsama- hakâr olunuz. Dört sene sevişti- ğiniz, herşeyini öğrendiğiniz bir kızla evlenmek, elbette — meçhul birile evlenmekten iyidir. HANİMTEYZE Onu dinlemek içime tasvit olunmaz bir ferahlık yayıyordu. Tepeden tırnağa kulak kesilmiştim. “Daha anlat!.. — diye rica ettim. — Daha mı anlatayım? Öy- le ise dinle! Vaktile bir- ocağın deliğinde bir cin otururdu. &-&i ayağına bir batmıştı. lerim.. Abi. O kadar ağrıyor ki.. Ah fareciklerim, acısına — tahammül € ... Bunu en, iki elile baca- gıni tutarak kaldırıyor, sağa sola — sallanıyor, hakikaten derin bir — acı duyuyormuş gibi, yüzünü bus - VAr<ası vat| d