Siyaset Âlemi l - Harp Borçları İ Tehlike _' Doguruyor Londra, 12 — (A. A.) — Pariste İngilizlerle Fransızlar ara- inda cereyan eden müzakerele- ,Tin neticelerine intizar etmekto 9lan İngiliz —efkârı umumiyesi hmuikanın bu müzakerelerde azır bulunmakla beraber bunla- Ta iştirak etmekte olduğunu göz- kaçırmamaktadır. Bütün uyanık kimselerde bu düşünce vardır. Fakat bu düşün- üfl mümkün olduğu kadar az lar etmektedirler. — Bunun da ebi ya düşünceyi tamirat me- “delesinin kat'i surette halledilme- Gi hakkında burada müttefikan İzhar olunan arzuyu zaafa düşü- | #ecek ve bu bapta sarfolunan — Rüyreti kesredecek — mahiyette telâkki eylemeleri veyahbut bu Mütalcayı hükümetlerin mektum — Rütulması icap eden esrarından Gddetmeleridir. Maamafih İngiltere tarafından — Barfolunan mesainin - bir neticeye İktiranı takdirinde ve elde edile- tek neticenin derecesine göre - | ya — tarafından — tediyat — Yapılmamakta olduğu — cihetle erikaya tediyatta bulunulma- Sinin imkânı — olmadığını Vaşirç- hükümetine iblâğ ve izah iye sevketmesi mantık icaba- dandır. Amerika Hariciye nazır M. &İlnıon. tamiratın tenkisi veya Feshi hususunun Amerika nazı- Hında hiçbir. suretle harp borç- l'!lııııı tenkis veya feshini mubik Rösteremiyeceği suretinde — daha Övvelce — beyanatta — bulunduğu N'ğıın bilhassa bu noktayı der- , etmiştir. Şimdi, Paris ve Lozanda nok- hi hazarlarının kazanacağı mu- ı Vaffakiyetten sonra İngilterenin Alııı'ikıyı karşı hattı hareketi he olacaktır. Binnetice, mevcut - itilâfname- lerin yekcihet olara Feshi düşün- Cesini bertaraf etmek ve İngiliz- K lerin düşüncesine nazaran . harp rçlarında yapılacak ber - türlü — Sadilâtın ancak dostane müzake- — Telerin neticesi olabileceğini tah- etmek mümkündür. | — Bu cihet sabit ve muhakkak Rörünmekte olduğundan — İngilte- — *nin Vaşington hükümetine kar- ,m:deaecegi delillerin Londra inesinin Fransaya yapmış ol- tekliflerin esaslarına istinat ğ | &ığini farzetmek — mümkün | Bu esaslar, şu suretle hulâsa Beünür | ” | “ Hukukunuz, sarihtir; bunla- M itiraz kabil değildir. — Fakat Hırın icrası bütün memleket- EDEBİ TEFRİKAMIZ : 38 Harp Borçları Meselesi, Dünyaya Yeni Bir Dert Açacak Gibi Görünüyor 1İ.ıtllmaıı_ı,uı İ Ve Lozan /a Konferansı Berlin 12 (A. A.) — Reisicüm- hur Mareşal Von Hindenburg, dün Londradan avdet etmiş olan M. Von Papen'i kabul etmiş ve kendisile — önümüzdeki — Lozan konferansı ve tamirat meselesi | hakkında Alman heyetinin takip edeceği hattı hareket hakkında görüşmüştür . e T ler gibi sizin de çekmekte ol- düğunuz iktısadi — ve mali buhranı ve hercümerci vası mik- yasta vahimleştirecektir. Şu halde “hak,, ile “vekayi, İ biribirinden — tamamile ayırmak icap eder. Londra mehafilinin fikrine gö- re senevi taksitleri tenkis etmek Amerikadan aynı nisbetler dahi- linde tenkisat icrasını talep etmi- ye sevkeyliyecektir. Pariste Müzakereler Paris, 12 (A. A.) — M. Mak- donald ile M. Heryo arasında cereyan eden müzakerelerin ma- hiyeti pek umumi olmuştur. M. Makdonald, İngiliz noktai naza- rının ana hatlarını izah ve teşrih etmekle iktifa eylemiştir. M. Mak Donalt, imza edilmiş mukavelenamelerin yekcibet olarak feshine düşman olmakla beraber, tamirat namile yapılacak tediya- tın uzunca bir müddet için te- hirini kabule karar vermiş gö- rünmektedir. İngiliz başvekilinin, Almanya- nın Şark hudutları hakkında or- taya atılmış olan endişebahş şayia- ları izale etmek için Almanyanın sulhcuyane hissiyatına dair bir beyanname neşretmesini temine gayrat edeceği söylenmektedir . Avusturyanın mali vaziyeti ile bu memlekete yapılması zaruri olan mali muavenet meselesi de keza müzakerata zemin teşkil etmiştir. -— TAKVİM —— PAZARTESİ 30 Gün - 13 HAZİRAN * 932 hızır 39 Rumt 3i -Mayı-sene- LM8 Vakit |Ezant vasati | Vakit [Eıııl "vıııll Güneş |8 47 4, Z8|Akşam|iz. VİKTORYA e— Muharrlri Kazt Hamsın — Bunu bilmiyordum. — Evet, dediğim gibi, işte Nde bu kuşlar gibi yapıyo- '%Hıyıhmdı bana lâzım olan | k— elde edemedim. Bununla '_l’er şen — dakikalarım yok * Yalnız ben bu şen daki- PK berbat ederim.* Tıpkı kdm:lm yaptığı gibi, onları bu- [ m; böylece, o şen daki- Beçtikten sonra, yesin ru- istilââsma mâbi — olurum. ötede Viktoryayı görüyor- *Z. O şimdi kadehini benim f u FF ; Nakleden: W. 5. şerefime — boşalttı. Vaktile ben onun hocası idim, O şimdi evlen- mek üzeredir. ve bundan ben hoşlanıyor, sanki benim öz kı- zımmış gibi bundan büyük bir saadet duyuyorum. Belki de bir gün onun çocuklarının da hocası olacağ.m. Evet, dostum, hayatta sevinçli ânlar vok değildir. Fakat sizin kadınların şefkati ve bed- baht erkekler hakkında biraz evvel — söyledikleriniz. yok mu, düşündükçe onları pek mantiki buluyorum. Vallahi hakkınız var.. M. Makdonald, M. Heriyo ve İngilir hariciye sazın Sir Con Simaa Bir türlü ödenemiyen bu borçlar meselesi Arap saçı gibi Büyük —mubha- rebenin milletleri- nin ense köküne znklıdlıl harp orçları tekrar mevzubas — oldu. karmakarışıktır. Şimdi Pariste İngiliz ve Fransız Başvekil ve hariciye narzırları bu mese- İeyi görüşüyorlar. Gazeteler Vaziyeti Nasıl Görüyor? , Paris, 12 (ALA) — İngilizlerle Fransızlar arasındaki mükâleme- lerin samimi edası ve daha ilk günlerden itibaren bu mükâle- meler etrafında hâsıl olan me- veddet ve uzlaşma muhiti, mat- buatta gayet iyi bir intiba tevlit etmiştir. Böütün gazetelerin bu mükâle- melerin gayet iyi netice vereceğine | itimadı vardır. Maamafih, ilk te- mas mükâlemelerin alacağı şekil | ve istikamet hakkında gazcteler- de sarih bir emare vermemiştir. Yalnız Peti Parisien gazetesi tah- didi teslihat meselesinden bahse- derek İngilizlerin teslihatın tatili | projelerinin askeri mesarifin ayni zamanda tenkis edilmesi suretile ikımal edilebileceğini ve bu nevi masarif tenkisatının — bombardı- man tayyareleri faslından daha ziyade mahsus olacağını yazınak- tadır. Tamirat bahsine ayni gazete bu bapta yegâne tarikin bir nevi morâtoryom olacağını ve bu usu- lün gerek borçlarım ve tamirat bedellerinin — tecili — hususunun gayri muayyen — olarak tahdidi veyahut borçları ve tediyat be- dellerini ilga edecek bir tavizat sislemi ikamesi suretile tatbik olunacağını yazmaktadır. Petit Parisien devam ediyor: Avusturyaya yardım meselesinde Fransa mali muavenetin Merkezi Avrupa devletlerile cenubu şarki Avrupa — devletleri — arasındaki mübadele ve münasebetlerin ısla- hını istihdaf eden iktısadi ted- birlerle itmam edilmesi lâzım gel- diği mütaleasındadır. Bir dakika müsaade.. Kalkti, kadehi eline ahp Vik- toryaya doğru ilerledi. Bacakları tutmuyor gibi vücudü iki tarafa yalpa vuruyor, Öne doğru eğili- yordu.. Daha birçok nutuklar — irat edildi. Nişanlı mülâzim de söy- ledi. Civar çiftliğin sahibi kade- hini şato sahibesinin — şerefine kaldırdı. Hiç beklenilmiyen bir sırada, göğsü elmas mücevherle - süslü genç kalkıp Yohana — doğrüu döndü, ve kalpten gelen sami- mi sözlerle onu, yalnız kendi şahsı namına değil, fakat isti- dadına hayran — olan — bütün gençler namına onün hakkında besledikleri takdir ve hürmet înğiltere Ve Fransanın Para Siyaseti Paris, 12 ( A.A. ) — Hüküme- tin, bazı noktalarının itmşm edil- mesi lâzimgelen mali projesinin 21 haziranda Meb'usan Meclisine tevdi edilmesi muhtemeldir. O | tarihte büyük encümenler kat'i surette teşekkül etmiş buluna- caktır. e Umumi müzakerelerin faydalı neticeler — verebilmesi için bu projenin evvelâ encümenler tara- fından tetkik olunması ve M. Heriyo ile M. Martinin Lozandan avdet etmeleri lâzımdır. Londra 12 — ( ALA ) — Eve- ning Standard gazetesi, maliye nazırı M. Novill Çemberlain'in meb'uslardan ve maliyundan M. Albery'ye vaki beyanatını nak- letmektedir. M. Albery, nazırın izahatından mumaileyhin mali si- yaselinin şu suretle — olacağını istidlâl ediyor. 1 — Bir nevi altın mikyasına rücu etmek, yarı altın, yarı gü- müş bir mikyasın kabulü imkânı- nn mevcudiyeti şartile, 2 — Bu muhtemel rücu, eski İngiliz Hrasının altınla başbaşa olduğu zamandaki erkamın dunun- da bir miktar üzerinden yapıla- caktır. 3 — Maamafih, — böyle bir ameliyenin pek yakin bir zaman- da icrası mutasavver değildir. 4 — İptidat maddelerin fiat- larının — tereffüöünü — temin için kambiyo temevvüçlerini kontrol etmek. hislerinin tercünlanı — olmak iste- diğini söyledi. Yohan yanlış işittiğine zahip olmuştu. Yavaşça — muallime sordu: — Acaba benden mi sediliyor ? — Evet, © benden evvel davrandı. Bu sözleri ben söy- lemek tasavvurunda idim. — Vik- torya bugün bunu benden rica etmişti. — Kim rica etmişti, dedi- niz? — Muallim — dikkatle onu süzerek : — Hayır, hiç kimse, dedi. Nutuk esnasında bütün göz- ler genç şaire çevrildi.. to sahibi başile dostane bir işaret yaptı, —musahibin — karısı — ona bakmak için uzun saplı gözlü- bah- ! Aşk Hazretlerine Açık Mektup Futuhatlâ ve haşmetlü Aşlı Hazretlerine açık mektup; Şu mektubumla sana hitap ediyor ve soruyorum : Sen nesini Hırs mısın, şehvet misin, arzu mu- sun, heves misin? Zehir misin, yoksa şeker misin? Söyle ne- sin ?... Milyonlarca senedenberi de- ğişmiyen ve aman bilmiyen ka- nunlarınla idare , ettiğin şu mu- azzam kitlei beşeriyeyi ve hatta bütün mahlükatı gözlerle görün- miyen mevcudiyetinle niçin ha- rap ediyorsun? Sen nesin ki kimimizi sanatoryomlarda çürütü- yor, kimimizi bimarhanelerde in- letiyorsun... Sen kimsin ki insaw- ları zevke; heyecana azap ve ke- durete sevkediyor ve istersen ci- hani bile kan ve ateşe boğuyor- sun... Sen bizlere zulmeden bir hainsin... Hayır! Sen ruhlar yük- selten bir varlıksın... Sen ya gö« ze görünmiyen bir peygamber- sin, yahut ta iki gözü kör eden bir kuvvet... Seni Hızır Aleyhis- selâma benzetenler var. Her kal- be yerleştiğini söyliyenler de var, Ey... El ile tutulmıyan ve göz- den kalbe sokulan büyük duygul Sana sorulacak daha çok sualle- rim vardır, fakat soramıyorum. Sen herşeysin... Herşeyi yarat- ıı_ı'ıya ve mahvetmiye muktedir- sin... Lâkin sen... Ah sen bir daha elime geçsen !.... ll - 6 - 982 Coşkun Filistinde Bir İsyan Hareketi Kudüs, 12 (A. A.) — Bazı haberlere göre, — Maveralşşeria kabileleri rücsasından Hammad Rafa ve Ahmet bin Mahmut, beraberlerindeki yüzlerce muha- riple Akabenin 80 kilometre me- safesine kadar ilerliyerek Akabe valisini esir etmişlerdir. Bunlar, bu mıntakada birçok kasabaları işgal etmiş bulunuyorlar. Diğer birtakım — kabail de Hicaz içlerine doğru ilerlemekte ve Vehabilerin zaptetmiş olduk- ları araziyi işgal eylemektedirler. Harici Haberler Burada bitmedi lâtfen 8 inel sayfada okuyunuz ğünü gözüne yerleştirdi. Nut- kun hitamında herkes eğırek onun şerefine içtiler. Muallim : — Haydi, şimdi siz de ona mukabele ediniz. O, vazifesi olmadan hakkınızda takdirkâr bir nutuk irat etti. Bu iş, en yaşlı olmak - itibarile, bana terettüp ederdi. Bundan başka ben onun söylediklerile hemfikir değilim. Yohan gözlerini — davetliler özerinde gezdirdikten sonra Vik- toryaya dikti. Demek, genç ada- ma, nutuk söylemesi için, o rica etmişti. O, bir başkasına da bu meseleden bahsetmişti. Hem ye- mekten pekçok evvel. Acaba buna saik ne idi?.. Genç kız, başını Öönüne eğmiş, yüzünden hiçbir. şey sezilmesine meydan vermiyordu D Arkası var| —-