13 Haziran 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Az ekmek çıkaran fırın- ların sahipleri hakkında takipat yapılacak. AKŞ A Son yağmurlar üzerine kuraklık tehlikesi her tarafta zail oldu. — Sene 14 — No: 4911 — Fiafı her yerde: 5 kuruş eş PAZARTESİ — 13 Haziran 1932 2— Cenevrede Akşam Terki teslihat konferansı gelecek hafta umumi müzakereler” başlıyor Hangi toplar taarruz silâhıdır ? Ya tanklar ve zırhlı otomobiller? Taarruz silâhi mı, müdafaa silâhı mı olduğu bir türlü anlaşılamıyan tanklar Cenevre 7 Komisyonlar, hassaten taarruza ve tecavüze yarayan silâhları tefrik etmek hususunda kendilerine (verilen vazifeyi (bitirmek (O üzeredirler. Deniz komisyonu evvelce yazdı- ğım gibi, işini ilk olarak bitirdi, raporunu yazdı ve umumi komis- yona tevdi etti. Kara ve hava komisyonları da raporlarırı hazır- — Tadılar, bir ili gür zarfında bu raporlar bir kere daha münakaşa edilerek umumi komisyona veri- İecektir. Umumi komisyon - yani terki teslihat konferansının, baş murahhaslardan mürekkep heyeti umumiyesi - bu ayın on üçünde toplanarak bu raporları müzake- reye başlıyacak. O esnalarda Lozanda tamirat ve borçlar kon- feransı içtima edeceği için, büyük devletlerin başvekilleri ve hari- ciye nazırları bir arada buluna- caklar. Lozanla Cenevrenin arası oto- mobille bir saatten az süren k mesafedir. Verilen karara göre, başvekiller ve hariciye nazırları, bu iki şehir arasında mütemadiyen mekik dokuyacaklar, Çünki, terki teslihat konferansının her hangi müsbet bir netice elde etmesi, mütahassısların (o komisyolardaki mesailerinden, (oyahut (umumi komisyonun aleni celselerinden ziyade, büyük diplomatların perde arkasındaki fiskoslarına bağlıdır. Diğer taraftan tamirat ve borçlar konferansında Fransa ile Alman- yanın yeniden teması, ve bu defa Cenevreye M. Tardien yerine yeni başvekil M. Herriot'nun gel- mesi işlerin şeklini belki değişti- recektir. Her halde, şimdilik ittihaz edilen karara göre (belli olmaz, yarın ahvale göre başka türlü karar verirler, onun için şimdilik diyorum ) terki teslihat konferansı, yaz tatili yapmayacak, ber hangi bir neticeye varıncaya kadar lüzum olursa ağustos ortalarına kadar çalışmaya devam edecek- miş... Konferansın, el ile tutula- cak, göz ile görülecek, hiç olmaz- sa milletlerin gözünü boyaya- cak müsbet bir “iş görmeden dağılmasını, hattâ tatil yapmasını cihan efkârı umumiyesinin gaza- bından korkarak ayıp sayıyorlar! Konferansın oakameti, yahut sarih (oObir (o muvaffakıyetsizliği, dünya için çok *mühlik olacaktır: Şimdilik üzerinde ittifak edilen yegâne nokta budur... Diğer meselelerin hiç birinde ittifak hasıl olmadı. Deniz silâh- ları hakkında, komisyonun vasıl olduğu — ibtilâfları o bildirmiştim. Şimdi: kara komisyonunun “elde ettiği neticeyi anlatayım: Tecavüze (oyarayan silâhları ayırmak üzere işe başlayan kara komisyonu: Topları, zırhlı tankları, istihkâmları tetkik etti. Tali komi- telerin (o teferrüata ait kârışık ve fenni tetkikatından, komis- yonun haftalarca süren uzun münakaşalarından sonra (elde edilen netice şudur: Komisyon, raporunda hulâsaten diyor ki: 1 — Hernevi bataryalar hem tecavüz için, hem de müdafaa için | kullanılabilir. Fakat, bir topun karşıdaki müdafaa teşkilâ- tına karşı tesiri, kuvveti arttıkça, yani bir bataryanın kuvvet ve endaht mesafesi tezayüt ettikçe tecavüzi mahiyeti de artar. 2 — En tecavüzi ve milli müdafaaya karşı en tehditkâr müteharrik bataryalar ( sabit bataryalar tecavüz silâhı tasnifine dahil değildir ) oldukça mukavim daimi müstahkem mevkileri tahrip edecek kuvvette olanlardır yani, tecavüz silâhı addedilecek batar- yalar şunlardır: 1 — Mukavemet kudreti büyük olan daimi istihkâmlara karşı, 32 santimden fazla çapta ve 500 kiloluktan ağır mermi atan toplar. 2 — Mukavemet kuvveti vasat olan daimi istibkâmlara karşı, 25 santim ve daha fazla çapta, ve 200 kilodan ağır mermi atan toplar. Daha aşağı kuvvette, yani 25 ilâ 10 santim arasındaki batar- yaları da bu sınıfa ithal etmek lâzımdır. 10 santim çapa kadar olan bataryalar, umumiyetle, ancak efrat ile gayrı müstahkem hedefler üzerinde müessir olabilirler. ( Devami ikinci sahifede ) Bir fırının önünde ekmek almak için bekleşenler, ekmek bulamıyarak simit alanlar Türkiye - Hicaz Gazi Hz. ile Emir Faysalın nutukları Ankara, 13 (Telefon) — Dün akşam Gazi Hz. tarafından Emir Faysal şerefine - verilen ziyafette Reisicumhur Hz. bir nutuk irat etmişler ve Emir Faysal Hz.de cevap vermişlerdir. Reisicumhuru- “ — Zatı fahimanelerini Anka- rada hükümet merkezinde selâm- lamakla hakiki bir memnuniyet hissediyorum. Memleketinizin te- rakki (Oyolunda (inkişafı (için sarfolunmakta bulunan gayret Türkiyede alâka ve takdir ile takip olunmaktadır. Sonu kavi devlet ve milli saa- det ve refah temin eden mesai ve gayret ne kadar azimkârane olursâ omuvaffakıyetin o kadar tam ve seri olacağına şüphe yoktur. Türk milleti devletiniz ve mille- tiniz için devrin icaplarına göğüs gerecek ciddi mesaide büyük muvaffakıyetler kazanılmasını bü- tün samimiyetile arzu etmektedir. , Emir Faysal hazretleri de cevabı nutuklarında demişlerdir ki: “« — Zatı fahimanenizi ziyaret için hükümet merkezine gelişim dolayısile beyan buyurduğunuz güzel temenniler, üzerimde en iyi veçhile temenni ederim ki bu seyahatim memaliki şarkıyemiz- de lâyık olduğumuz mertebeye varmak için sarfedilmekte olan gayretin . muzaaflaşmasına yeni bir müşevvik olsun.,, Rus hikâyeleri (Vâ-Nü), Rusya'dayken, başta Maksim Gorki olmak üzere birçok rus ediplerile temasta bulunmuştur. Bu zevat muharri- rimize tercümeye lâyik nekadar Rus hikâyeleri varsa hepsini tavsiye etmişler- dir. Muharririmiz, bu eserleri yakında gazetemizde neşre başlıyacaktır. muz nutkunda ezcümle demiştir ki: bir tesir bırakmıştır. Buyurduğunuz ———— — — Telefonlar: Tahrir 21686 — Idare 21434 — Klişe 20113 | Ekmek meselesi ' Fırınların Istanbul halkının büyük bir kısmı dün (gene ekmek tedariki için saatlerce fırınların önünde beklemeğe mecbur olmuştur. Fa- kat buna rağmen bir çok kim- seler ekmek bulamıyarak evlerine elleri boş olarak dönmüşlerdir, Fırınların önünde bu kalaba- lığın toplanmasına sebep, Istanbul halkı günde 300 küsur bin ekmek sarfettiği halde fırınların dört günden beri ancak bunun üçte biri derecesinde ekmek çıkarma- sıdır. Fırıncıların bu yolda hare- ketine sebep belediyenin ekmek fiatlerini artırmamasıdır. Son günler zarfında buğday fiati bir parça yükselince fırıncılar belediyenin ekmek narbını arttır- onu da çok kalabalıktı Fırınlar ihtiyacın üçte biri nisbetinde ekmek çıkarıyorlar — Beğenmedin mi anneciğim, bu kız tamam yedi dilden konuşuyor! bu sabah masını beklemişlerdir. Belediye fiatleri arttırmayınca az ekmek çıkarmak suretile menfi ve nizam- şiken bir tarzda hareket etmişler- dir.Fırıncıların bu şekilde hareketi, Istanbulda kâfi derecede stok mal olduğu halde halkın başlıca gıdasile oynamaları demektir ki asıl nazarı dikkate alınacak ehmi- yetli nokta budur. Gerçi geçen hafta piyasada buğday fiatleri 7 buçuk kuruştan 9 kuruşa kadar çıkmıştır. Fakat bu hal ekmek fiatlerine derhal zam yapılmasını icap etirmemiştir. Çünkü ötedenberi takip edilen usule göre belediye pazartesi günlerini hafta başı addetmiştir. (Devamı ikinci sahifede) YY YEAR — Ah başımın kara yazılarıl.. Ayol ben tek başıma bu yedi | dilliyle nasıl başa çıkarım?...