m Rus - Japon Hududunda Tahrikât Moskova, 19 — İzvestiya ga- setesi, Harbindeki son müma ler hakkında yazdığı bir ma- lede Japonyaya karşı şiddetli bir lisan kullanmaktadır. Maka- lede bilhassa deniliyor ki: “Birkaç gün evvel, Çin zabıta- “ müşaviri Japonyalı Yagi, Çin hislerini Sovyet Başşebbender- i binasında taharriyat yapmıya Memur etmişti. Japon askeri fırka- da Şarki Çin Demiryolları Mü- Ür O Muavininin (o yazıhanesinde arriyat yaptırdı. Rusların, Mançuri ihtilâfında kip ettikleri “ karışmamak siya- Setini, kendi askeri plânları için bir mâni gibi telâkki eden Ja- Ponlar, Rusların muslihane sr time Omütemadiyen Obücum #tmektedirler, Jaronyanın * Ser- Büzeşteular,, mehafili efkârı umu” Miyeyi Sovyetler aleyhine tahrike işiyor, Mançuriden (o gelen © Sovyet aleyhtarı haberlerin — sabteliğini ildiren son Sovyet tekziplerini Japon gazeteleri neşertmiyorlar. u mücadeleden maksat, Japon umumiyesini, askeri taar- #üzun o müstakbel inkişafı için #imdiden hazırlamaktır. o Japon Milletini, gözü bağlı olarak yeni felâketlere karşı götürmek için aldatıyorlar. Müstakbel hâdise- —— mes'uliyeti Japon mehafilina Mittir, Hindistanın Para Vaziyeti Londra, 19 — Hint hüküme- tinin, son defa çıkanlan hazine bonoları için yapılan taahhütleri teddetmesi, (o hazinenin (| harici borçlar tediyesi için muhtaç ok duğu İngiliz dövizini tedarik etti- ğine delâlet etmektedir. Hitam bulan mali sene ile dan evvelki mali sene ara- sında büyük bir fark vardır. Hükümet 49 milyon liradan fazla Para idharına muvaffak olmuştur. kümetin tabil ihtiyacı 30 mil- Yondur. —S TAKVİM EZ / ÇARŞAMBAJ MGüe -20- Nisan - 932 Kamm!65 Arabi Ram 7 Zilhicce « 1350 | 7-Nisanr sene - 19 Vakti Jözant V.Mİ Vakit p#zant/V. Güneş vk 13İ AkşanJız —118, 54 & 09lz 03) Yat | 4. 3920 32 kind | 9. Oelts, 20) imsak İp 3113 29 Tahvili şemis beseir, Evveli sitte sevir EDEBİ TEFRİKAMIZ: 00 AÇLIK Rus- Japon Hududunda Tahrikât Hitlerin Dağıtılan Askerleri Ne Olacak İşitmemiş e Hitlerin Sabık Askerleri Ne Olacak? Berlin, 19 — Alman Dabi liye Nezareti “İmparatorluk Bay- rağı,, teşkilâtı hakkında tahkika- ta başlamıştır. Hitler kıt'alarına karşı şiddetli bir müdafaa yapmak için tertibat alan bu teşkilât, hükümet tara- fından bundan evvelki vaziyetine irca edilecektir. “İmparatorluk Bayrağı , teşkilâtı geçen sene ağustosta yaptığı teşkilâtı esasen dağıtmıya karar verdiğinden va- ziyeti değişmiyecektir. Bu vaziyet sol cenah mehafilinin hoşuna gitmemiştir. Reisicümhurla, hükümet ara- sında ihtilâf olduğu doğru de- ğildir. Çünki Hindenburgun, hü- kümete karşı bir darbe hazırlıyan devletin idare şubelerinde ve orduda hafiyeler kullanan Hitle- rin müsellâb kuvvetleri yerine “İmparatorluk Bayrağı, teşkilâ- tını ikame etmek istediğini kimse iddia edemez. Esasen hükümet işsizlik dola- yısile Hitlerin teşkilâtına giren on binlerce gencin vaziyelini düşünmekte, bunların büyük zi- İ raat kolonilerinde kullanılmaları spor teşkilâtma alınmaları için vâsi bir program hazırlamakta- dır. Maamafih bu hususta M Gröner'in alacağı kararları bek- lemek lâzımdır. , Uyuşturucu Maddeler Çetesi Berlin 20 — Hamburgta ve diğer büyük limanlarda çalışan ve uyuşturucu maddeler kaçıran bir çete yakalanmıştır. Okyanusu Geçen Tayyareciler Kongresi Roma 19 — İtalya Kıraliyet Tayyare klübü hee Es anusunu layyare ile geçme eelaftak olan Börinlet ve ikinci ilotlar, 12 mayıstan 3Ü mayısa dar devam edecek olan bir kongreye davet edilmişlerdir. : Atlas Okyanusunu şimdiye kadar 100 tayyareci geçmiştir. Bu arada 24 İtalyan tayyarecisi vardır. Fransız &tayyarecilerinin birçoğu ve diğer meınleketlerden 30 tayyareci bu daveti kabul etmiştir. Mütercim P 5. MN — Müellifi: Anut Hamsun adamın böyle bir harekete te- ban htekörlik mı? Mağmazel | ta çekinmeden bakıyordu. Hat- Bo, akla ve isticalle soruyordu. de ona bakıyordum, İncin- işim, cevap verdim. O, bana İeselii etmek için olacak: b mi Kiper dedi, bu ini elebiliri Benim sahtekörlk vi olacağıma İnanmakta devam ediyordu. Nihayet — Herkesin başina gelebile- g& olan nedir? Diye sordum. “ârlık yapmak mı? Bana duran şu karşınızda şebbüs etmiş olabileceğine nasıl ihtimal verirsiniz?) — Fakat... Bana öyle geldi ki bizzat kendiniz söylemediniz! Başımı arkaya attım ve mw hatabımın omuzundan aşan bir nazarla sokağa baktım. Gözlerim bize yaklaşmakta olan bir kırmı- tesadüf etti. Bu bir Fransada intihabat mücadelesi hararetle devam ediyor, Resim, bir intihabat propaganda odasını gösteriyor Propaganda paketleri ve ilânları asılırken Hindistanda ye Bomba Atıldı Peşaver, 19 ,— Demiryolu üzerine konan bir bomba infilâk etmiş ise de tren yoluna devam edebilmiştir.Ölen yoktur, 3 Hintli yakalanmıştır. Bu cinayet teşeb- büsü valii umuminin ziyareti za- manına tesadüf etmektedir. em e m indberg bir telgraf göade- m e ik Ea ceğinden (müteessir o olduğunu bildirmiştir. İlk içtimaa Musolini riyaset edecektir. İçtimada hava yollari, merhalesi ve diğer SR yare tekniğine ait meseleler hak- kında raporlar verilecektir. Ayrı- ca bava nümayişleri de yapıla caktır. Beynelmilel Mesai Konferansında Cenevre 19 — Beynelmilel mesai konferansı bir beyeli umu- miye içtima yapmış, bir salâhiyet- leri tetkik encümeni teşkil etmiş- tir. Japonya murahbası Yoşizava bükümet grupu namına, Yugoslavya murahhası M. Kurkin patronlar namına, Fransız Murahbası M. Juhu işçi gurupu namına enci- mende ayrılmışlardır. Encümenin tetkik ettiği raporda resmi lisan- ların kullanılması meselesi görü- şülmektedir. © İşçi gurupu namına beyanatta bulunan M. Juhu mizamnamede yapılan tadilâtı şiddetle protesto etmiştir. Londra - Avustralya Hava Seferleri Londra 19 — Tayyareci Skot Avustralyaya müleveccihen hare- ket etmiştir. Hanımlara Şapka ANKARA da zarif ve kibar ba- sımlar mevsim şapka- larını mek için, Karaoğlanda ka salonuna ay v Zira orada Duş PARİSİn son moda cereyan- larını takip eden Afife Hanım çok şık, çok zarif, zevki selim nümunesi denecek kadar güzel şapkalar yapmaktadır. AFİFE Böyle Bir Macera Hiç itmemiştim / ğıdaki mektup, şimdiye kadar hiç ime ie macera sını (o anlatıyor. uyunuz ve hükmünüzü veriniz: Li “lisene evvel tanımadan ve ta nışmadan, biribirimizi gtöömeden fakir bir ailenin, mihnet ve me- şakkat görmüş fakir bir kızlle evlenmiştim. Dokuzuncu ay kir çocuğum, ikinci sene ikinci ço- cuğum, üçüncü sene üçüncü çocuğum dünyaya geldi. Fakat ocukların geli karımla aramızda ir sevda bağı tesisine kâfi ge lemedi. On sene sevmeden ya- şadığım bu kadınla, nihayet ta- rafcynin omuvefakati, çocuklara ardım etmem şartile ve mah- eme kararile ayrıldık. g Üç sene sonra önüme gü- zel ve dul olduğunu söyliyen bir kadın çıktı. Seviştik , hem de çılgınca | Bir müddet nışanlı kal- dık. Sonra evlenmiye karar ver- dik. Nüfus teskeresine baktım, Kadının hâlâ eski kocasının nikâ- hı altında bulunduğunu öğrendim. Fakat artk herşey olmuştu, Bu kadınla 38 ay karı koca gibi yar Hi ira vasi nyaya geldi at do duktan sonra kadın bütün — habbetini (o yavrusuna O hasretti, Beni ihmal etti. Aşkım bu ihma- le tahammül edemedi. Onunlada ayrılmıya mecbur kaldım. “ Şimdi aramızda resmen ka nuni talâk vaki olmuş olan karım ve Üç çocuğum, barışmak tekli- finde bulunuyorlar. “Fakat beride sevdiğim bir kadın, ve benüz ismimi taşıyamı- e bir çocuk var. Bu ikisinden irini tercih mecburiyetinde iken ortaya yeni bir mesele çıktı. ie. kimsesi olmıyan, bir parça dünyalığı bulunan genç bir hanım bana izdivaç teklif ediyor Bu üç köşeli muamma, haya- tımı altüst ediyor. İlk karıma ve çocuklarıma mı döneyim? Hâlâ nca sevdiğim kadınla mi kalayım? Yoksa bu sonuncu fu sattan mı istifade edeyim., Siz olsanızne cevap verirsiniz bilmem. Fakat bence mesele şöyle halledilebilir: Birinci karısını sev- mediğine göre, tekrar ona dönmesi e kavgalı ve muvakkat bir aile başka bir netice ver. miyecek, Arkasında iki yük var ken bir üçüncüsünü sırtlamıya çalışması gülünç ve feci bir şey olar. Mademki ikinci kadını seviyor. Çocuğunu kıskan- masının da manası yoktur. Bir kadını çocuğuna annelik şefkatini göstermekten menetmek mümkün değildir. Onun eski kocasile olan kanuni o münasibetini o halledip, onunla oturmalı ve mes'ut olma- ğa bakmalıdır. HANIMTEYZE süre “düşmüş bulunmasaydım bu jlâmlamadım, kırmızı elbise karara tanıyorsunuz? Diye sordum. Ha- rak geçti ve Karl Yakan sokağı- | kikati halde tanımıyordu. Bu, bu kırımızı — elbise belki O gözüme çarpmadan yanımdan o geçmiş olacaktı. Zaten bunun ne ehem- miyeti vardı? Hatta bu kırmızı elbise kıralıçanın o nedimesi Mat- mazel ( Nagel ) in olsa bile beni nasıl alâkadar edebilirdi. Efendi söylüyor, oyanılmasını mazur o göstermiye — çalışıyerdı. Onu hiç dinlemiyordum. Gözlerim hep bu yaklaşan kıramzı elbise i ve birdenbire göğsüm heyecanla, ince ve firari bir sızı ile doldu, içimden dudaklarımı kımıldatmaksın murıldandım. — Yilajali. O zaman muhatabım da dön- dü, bize yaklaştı, çifti gördü ve onları gözleri ile selâmladı. Ben selâmladım, yabut belki de se nın köşesinde kayboldu. Demvazel : — Genç kızın yanındaki kim- di? diye sordu. — Lö Dük! Görmediniz mi? Lö Dük lâkabını taşıyan adam, fakat siz genç kızı tanıyor mw- sunuz ? — Evet, biraz! Siz tanımıyor musunuz ? — Hayır! Cevabını verdim. — Bana eğilerek selâm ver- diniz gibi geldide... — Öyle mi? — Belki de selâmlaşmışsınizdır, Her halde pek garip, çünki mü- temadiyen size bakıyordu. — Yal Fakat siz onu aereden senenin bir sonbahar le eski bir ey» lâtifeci tam (Grand Hotel) a v » Kammermeyer (o kütüpha- inin önünde yalnız başına dolaşmakta olan bu genç kıza rastgelmişlerdi.. Genç kız evvek- emirde onları terslemişti, fakat üç şen adamdan biri Allahtan ve o Peygamberden © korkusu olmıyan bir adamdı, açıktan açığa genç kızdan kendisine