7 Nisan 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14

7 Nisan 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

H cıvıfı Cenup Denizlerinde Bir Seyahat Macerası Altın Üç Serseri.. Üç Milyoner peşinde.. -H— — Bana Gylı geliyor ki adam h dakikada “insan kıyafetine girmiş bir uzviyettir. Bir gemide yanyana bulunmak tüylerimi di- ken diken yapıyor. Adeta bir kâbus içindeyim. Tilman da bu fikirdeydi: — İşin en garibi bu son haf- taya gelinciye kadar oldukça hoş sohbet bir arkadaşa benziyordu. Birdenbire değişti, ekşi karakter- li çekilmez bir adam oldu. — Kendi hesabıma beni kor- kutuyor. Endişem başıma getire- bileceği herhangi bir hâdiseden değildir. Fakat ondan aşağı yu- karı bir hayalden, bir şeytandan korkar gibi korkuyorum. Kendisine “ilk defa olarak (Sidney) in parkında rastgeldiğim zaman beni adeta teshir etmişti, fakat şimdi.. Tilman bu mütaleayı tamamen tasvip etmiyerek: — Azizim, Makar dolayısile kendi kendimizi yemek manasız- dır, dedi. İnsan altın peşinde koşarken bittabi yakında melek- leri bulmuıya intizar edemez, Bilâkis şeytanları altın kadar cezbeden — hiçbir madde — yok- tur. Her ne ise. Şimdi ki.. nazarı dikkatimiz celbedilmiştir. Yapacağımız şey bu herifin üze- rine gözümüzü açmaktır. Zira bana öyle geliyor ki bu adam munhasıran zevkini tatmin etmiş olmak için bile bizi öldürmiye teşnedir. Alelhusus ortada men- faati de vardır. Aklını kaybeden adamların tarzına- tâbi olarak kaptan Huk- den bütün kuvveti ile nefret etmektedir. Halbuki Hul onu elinde tutuyor. Adamı silâhtan nasıl tecrit ettiğine dikkat etti- niz mi? Hagton güldü, sonra etti: — İtiraf ederim ki bu daki- kada teşebbüsümüzün akıbetini düşünerek Makardan şüphelen- mekle beraber en ziyade kork- ilâve tuğüm şu Con Landın karısı Şaya | dır. Eğer elân berhayat ise işi- miz iştir. — Tememi edelim ki ölmüş olsun! Hayton bir elini kaşlarının üze- rine götürerek ufkun uzak bir noktasına baktı. Orada kesif bir duman içinde bir ışık parlıyordu: — Bir vapur, dedi ve dümen- de bulunan kaptan ( Hul )un ya- nma giderek gördüğünü gösterdi, kaptan bir dakika dikkatle bak- tıktan” sonra: — Evet, dedi, bir vapur... sür'atine bakılırsa yük — vapuru değil, posta vapürüdür. Ağlebi ihtimal Brisbandan - gelen Hong Kang vapurudur.,, Vapur takriben 300 metre mesafeden geçti, kulaklarına ma- kine gürültüsü arasında hafif bir musiki sesi geldi. Hul boyuna söyleviyordu: — Şimdi akşam yemeği bit- miştir. Kadınlar güvertede birer koltuğa uzanmışlardır. Hm.u- de onların ayakta sigara S ErE ae Haftalarca Deniz Üstünde Kaldıktan Sonra (Makar) ın Dere Deresini Gördüler Hagton büyük posta vapuru- nun havada siyah ve denizde beyaz birer iz bırakarak geçme- sine baktı, pencerelerinden denize akseden elektrik ziyalarını dalgın bir gözle süzdü. Hattı istüva merkezinin nihayetsiz genişlikleri | Lokantamız buhran dolayı- sile mühim tenzilât yap- mıştır. Herkese — elverişli abone usulüne başlamıştır. Yemekler evlere gönderilmek- tedir. Nazarı dikkati celbederiz. Sultanahmet Narinzade lokantası vapurlardan — birisinde — güverte Iıenndo meçbul — sergüzeştlerine tayfası olarak hizmet etmiştim, ne | doğru koşan yelken gemisinden, olduğıııı bilirim, ve bir daha | medeniyetin bu ışığı cidden garip ayni işe düşmektense domuz taşı- | görünüyordu. Na Ş yan bir yelken gemisinde hizmet KA t etmeyi tercih ederim.,, UCUZLUĞUN ÇARESİ | Zafiyeti umumiye, iştihasızlık ve kuvvetsizlik halâtında büyük falde ve tesiri görüleni FOSFATLI ŞARK MALT Hulâsası Kullanınız.. Her eczanede satılır ı EMLEK ve EYTAM BANKASI İLÂNATI ! | EMLÂK VE EYTAM BANKASI ı İSTANBUL ŞUBESİNDEN Şişlide Pazarlıkla Satılık Arazi Şişlide Hürriyeti Ebediye Tepesi civarında İzzetpaşa — Çiftliği arazisi dahilinde tahminen on dönüm araziyi müştemil münbedim tuğla fırını bedeli peşin veya taksitle ve pazarlıkla satılacağından taliplerin 25 - 4 - 1932 Pazartesi saat on altıya kadar şubemize müracaatleri. Afyoâkarahisar Made;ısuyu Böbrek, Karaciğer, Mide. hastalıklarına karşı Türkiyenin Yegâne madensuyudur. Umum deposu: Yenipostane. karşısında Eskizaptiye caddesi No. 20 100 kuruş yüzü ile kuştüyü yastık Istanbulda Çakmakçılar, Sandalyacılarda Kuştüyü Fabrikası yüzile - şilte 12, yüzile yorgan 15, yağlıboya yastık $ liraya, kuştüyünün kilosu 100 ku- ruştan başlar. Kuştüyü kumaşların her rengi vardır. Ucuz satılır. Tel. 2.3027 TİCARETHANE Ve Müessesatı Resmiyenin Nazarı Dikkatine: Hi!âliahmer C. Merkezi Umumisinden : Bu sene Kurban bayramında dört gün neşrolunmıyacak Türkçe gazetelerin yerine Hilâliahmer gazetesi mükemmel ve renkli olarak zengin münderecatla intişar edecektir. İlân vermek suretile Hilâliahmer Cemiyetine muavenet arzusunda bulunan tüccaran ile müessesatın Babıâli - Ankara caddesinde Sübulet kütüphanesi ittisalinde “ İstanbul İlânat Odası ,, na müracaatleri. Beşindi ve altıncı sayfada beher santimi 40, yedinci ve sekizinci sayfada 30 kuruştur. Telefon 20085 SON POSTA | kirli kanın kara ışığı KÂYE Bu Sütunda Hergün Mubharriri * NW. F Aşk Ve Sürat Sevgili Zehra; Seni neden terkettim ? Şim- diye kadar kimsaye, hatfa sana bile hesap vermek mecburiyetin- de olmadığım için bunu düşün- medim bile. Aşk, benim için nihayet bir eğlence, bir tiyatro kabilindendir. Bıkıncıya kadar eğlenir, etrafımdaki duman nefe- simi kesinciye kadar seyreder, sonra bırakırım. Fakat mektubunu alır ak maz mesele değişti, Düşündüm ki sana değilse bile kendime, kendi aklıma karşı bu alelâcayip işin sebeplerini anlatmalıyım, Öyle.. Bir vakitler seni okadar seviyor- dum ki?., bir dakika sarı ben- zini görmesem deli olurdum. Bir dakika sarı gözlerini gözlerimin içinde bulmasam çildırırdım. Be- nim için yalnız sen vardın. Kendimi yoklarsam — anlıyorum ki seni şimdi bile seviyorum. Hem pek çok. Halen rüyalarımda sarı saçların dalgalanıyor. Hâlâ.. Hâlâ içinde sen varsın. Fakat niçin, niçin seni terkettim? Gel seninle beraber düşünelim Zehra; başıni şu kâğıdın üstüne koy. Gözlerini kapa. Hatırlıyor musun? Bir gece Kü- çük çiftlik parkıma gitmiştik. Dip- teki ağaçlardan birinin siyah gölgesine oturduk. Gökyüründe yık dızlar, yerde ateş böcekleri ve uzaklarda ışıklar vardı.. Ayakla- rını uzattın. Gözlerini yavaş ya- vaş kapıyordun. Parmakların te- linden boşanan yelkovanlar gibi bileklerinin dibine düştü, ceylan- lar gili gerindin, Sana masıl anlatayım? Ben ilk defa senden o0 gece © anda — soğudum. damar- larıma yayılan zehirli kanmı be- yaz ellerinde seyrettim. Bütün vücuduna, gözlerinin akma bu yayıldı, Boynun kabarık saçlarının ağır- lığını ve kolların ince ellerınıı sikletini çekemedi. Önümde, hat- ta kucağımda diyebilirim, bir tembellik heykeli gibi - kırıldın, dağıldın. Ben, dikkat etmişsen anlamış- sındır, tembellikte ve ağırlık- tan biç koşlanmam. Hele bu iş bir aşk sahnesinde, bir kadın vücudunda, ne bileyim.. benim bağlandığım, sevdiğim yerlerde önüme çıkarsa bu hissim, nefret ve tiksinti derecelerine gelir. Eve geldik. Sesinde ayni bit- kin tavırlar, ayni ölü hareketle- ri vardı. Hiçbir mülevves ayağın bana veremiyeceği ağır hislerle çoraplarını — çıkardım, — yatağa girdin. O günden sonra bu durgun, tem- bel Zehra gözümde büyüdü. Baş- ka hiçbir şeyi görmez oldum. Sen karşımda daima esniyen bir ağız, arkaya düşen bir top sarı saç gibi gezdin, yürüdün. Başın boynuna ve parmakların bilek- lerine iplerle asılmış, göz kapak- ların ince sarı tellerle alnına bağ- lanıştı.. Kukla, kukla olmuştun. Hılbııkibn.dlılı. ve sürat âşıkı bir adamdım. O ' mobile seni eğlendirmekten zi! varacağımız yere çabuk giti için binerdim. Sinemalarda filmlerin en geç günlerini, en son deai rını seçerdim. Öperatör, elekti? masrafını bile tutmıyan üç seyircinin çabuk defolması moltöre —en son süratini di. Perdede bareketler — tili ellerde oynıyan bebekler esrarengiz, baş döndürücü yıldırımlı. bir şekil alırdı. buna — sinizlenir, — bağırır, defa filmi yarıda bırakıp mak — isterdin. — Halbuki bundan — derin, adeta h alırdım; — bayılırdımn bu lalara.. Sonra... yese düştüğümüz, intihara verdiğimiz geceler... sen havagazini açarak ve biribi sarılarak ölmemizi isterdin. lma gelen ölümler hep kömür gibi ağır, zevksiz şe Sonra —w, g (Arkası var | Yeni Kitaplar Peyami Safanın Eserlerit Fatih - Harbiye Flati 100, olltilel 125 Karuşı Şimşek Flatf 150, ciklisl 175 Kuruş — Bir Akşam! Flakti 150, elltlisi 175 Kuruş Satış yeri “ Sühulet ,, kütüpsf ALENİ TEŞEKKÜR — En kısa bir müddet Romatizma hastalığımı cezri * rak tedavi eden Bayazıtta terem doktor Cemil Necip BE fendiye alenen le'ekklf vazife bilirim. Beyoğlu telgraf sokağı b çıkmazı —17 numat Oskan Ohanesyan Dr. A. KUTİIEB Cilt ve zührevi hastalıklar bassısı, Karaköy büyük yanında 34 Matbuat Cemiyeti azasıff Matbusat Cemiyeti Kâtibi iiğinden : Kurban bayramında cel timiz tarafından tortip edi deniz gezintisine iştirak arzusunda olan asli ve mi azanın cumadan başka VU nisan pazar günü kadar cemiyet merkezine caatla isimlerini kaydetti! rica — olunur,

Bu sayıdan diğer sayfalar: