21 Mart 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Hindistan Mücadelesi Çetinleşti Bombay 20 — Vali ile Hint tacirleri arasındaki müzakeratın akamete uğraması üzerine, ka- bine erkânından iki zat, işlerde bâsıl olan durgunluğa bir niha- yet verecek tedbirlerin ne şerait altında ittihazı mümkün olduğunu tetkik için Bombaya gidecektir. Borsaların, © bilhassa pamuk borsasının imtiyazlarmı İstirdat etmek düşünülen tetbirler ara şındadır. Buna rağmen ticaret mahafili boykotaj hareketini kır- mak için hükümetin giriştiği mü- cadeleye karşı tam bir kayıtsız- lık göstermektedir. Umumi ame- le grevleri, Gandinin ibtilâl ha- reketleri için yeni bir unsur teş kil etmektedir. Liman işinde ça- lışan binlerce amele işini bırak- mıştır. Bu hareket Madras limanına #rayet © etmiştir. | Demiryolları &melesinin de grev o yapacağı söylenmektedir. Ücretlerinin ten- zili greve sebebi olarak gösteri mekte ise de, bunun asıl sebebi Gandinin tahrikâtdır. İngiltere, trenlerin işlemesini temin için Hintli - Avrupalı melezlere mes- leki malümatı vermiye hazırlan- maktadır. İngiliz mamulâtı olup Hint mamulât gibi gösterilen bir opaket O Gandinin “mew supları Ove gönüllüleri (tara- fından yakılmıştır. Bu hâdise gö- nüllülerin piyasadaki omamulât ne kaaar İnceden inceye tetkik ettiğini göstermektedir. Üç sene denberi yerli mensucatı himaye eden tarife ilga edilecektir. Hint iplik müesseseleri, tarifenin ilga- sına karşı çetin bir mukavemete hazırlanmaktadır. Kongreciler yeni bir propaganda devresi aç- mışlardır. Bunlar, gönüllülere üç renkli elbise giydirmekte, (elbiselerde kongrenin Oboykotaj (programı yazılmaktadır. Bu suretle gönül lüler propağanda için söz söyle- miyecekler, sadece dolaşacaklar- dır. Mahpus bulunan Gandinin zevcesi, hükümet nezdinde yapr lan protestolar Üzerine valii umu- ml tarafından birinci sınıf mah- puslar arasına konmuştur. EDEBI TEFRİKAMIZ: 63 SON POSTA Bir Kadının Hindistanda Mücadele Çetinleşti !Kiymeti Almanyada Hâlâ İntihap Mücadelesi Merkezi Avrupanın İktısadiyatı Bükreş 20 — Gazeteler, Ak manya ile Romanya arasındaki ticaret mukavelesinin, Lehistanın zararını mucip olacağı için Ro- manya hükümetinin nazarı dikka- tınm celbedildiğini baber ter- mektedirler. Romanyanın arpa ve mısır, Alman piyasasında Lehistanm buğday ve mısınna rekabet edecektir. Bu mukavele Rusya ve Arjan- tinin de muhalefetine maruz kal mıştır. Almanya, Romanya arpa- sı ithali rüsumunu 650 ve Re- manya mısırı ithal rüsumunu ?660 tenzil etmektedir. Bükreş hükü- meti henüz Berline cevap ver memiştir, y Berlin, 20 — Arjantin tara- fından, Arjantin buğdayına karşı Rur kömürünün mübadelesine dair teklifler yapıldığı söylenmek- tedir. Gazeteler, bu teklifin şüp- be ve tereddütle karşılandığını, kömüre karşı kahve mübadelesi- ne ait teşebbüslerin akamete uğ- ramış olduğunu batırlatmaktadır- lar, bu projenin kabulü ihtimali pek azdır. Sırbistanda İşsizlik Belgrat, 20 — Jozenis maden fabrikalarında (o işler (o durmuş, 10,000 amele işsiz kalmıştır. Alman Seyrisefa- in Kompanyaları- na Yardım Berlin 20 — Hükümet Hapag ve Mardötşer ismindeki iki bü- “yük Seyrisefain kumpanyasının vazivetini kurtarmak için 70 milk yon marka kadar kredi açılma- sını tasvip etmiştir. Ispanya Sabık Fevkalâdo Mahkeme Reisi Hasta Madrit 20 — Sabık Fevkalâ- de Mahkeme reisi Jeneral Burget son derece hastadır. AÇLIK Müellifi: Knuf Hamsun — Evet, bende o zamanlar çok gülerdim. —Oh, şimdi de. çok güzel Kari Johan sokağına geliyor- duk. Dedi ki: — Daha uzağa gitmiyelim. Geri döndük ve Darülfünun caddesini çıktık. Çeşmeye tekrar gelince adımlarımı ağırlaştırdım, biliyordum ki daha fazla kendi- sine refakat etmeme izin ver- miyecekti, Durarak dedi ki; Yaşamak Mütercimi: P, $. — Şimdi geri dönmeniz lâzım. — Evet, tabii, cevabım ver- dim. Fakat bir an sonra benim kendisine kapıya kadar refakat edebileceğime hükmetti. Aman Allahım, tabii Obunda hiçbir mahzur yoktu, değil mi? Hayır, dedim, Fakat kapıya gelince bütün sefaletim üstüme çöktü. Hayat bu kadar ezdikten sonra insanda cesaret mi kalır; Orada ben, ç bir kadının önünde, üstü bas pis, yırtık pırtık, Son A'man intihabatında Bitler nafkunm söylerksn Amerikaya Borçlar Verilmezse Nevyork, 20 — Ayan azasın- sından M. Glas borçlar mesele- sine temas ederek, eğer Avru- palllar para veremeyiz derlerse tabii bunun için harp edecek değiliz, demiştir. Fransız Bankası Reisi Oldü Paris 20 — Fransa Bankası Reisi M. Rene Lederik 70 yaşın- ei olduğu balde vefat etmiştir. iısviçrede Heyelân Bonnevil 20 — Son yağmur lar dolayısile- Şamoniks yoluna yakın olan kayalıklar parğalan- mış ve 300 metrodan aşağı yu- varlanmıştır. Mühim miktarda arazi kaymış, devrilen ağaçlar, telefon telgraf hatlarını tabrip etmiştir. —— —— —— —s JAKVIM—- / PAZARTESİ | sı Gün 21- Mart - 932 Arabi Kasımi3& Rut 13 - Zade - 1359 3 -Mart- sana“ 1349 Vahit JEzawi / V. Pİ Vekit (Ezant/V. , Güneş | 11406 2İ Akşam hı. ha » | Yatsı | Sili S2 sız İkindi Giza Mönsak (10, (4 1, Tahvili şemis behemil,Bahrın ibtidası yüz surat kalmamış, yıkanmamış, yarıyarıya giyinik bir halde idim, yerin dibine geçiyordum. Küçük düm, elimdeolmadan eğildim ve “dedim ki: — Sizi miyim? Kendisini bir daha görmeme izin vermesini hiç ümit etmiyor- dum; benim zıddıma gidecek ve beni kayıtsız bırakacak sert ve kuru bir ret cevabı vermesini temenni ettim. — Olur, dedi. — Ne zaman? — Bilmem. Poz. — Yüzünüzdeki örtüyü biraz, azıcık kaldırmaz. mısınız? Dedim hiç değilse kiminle konuştuğumu anlıyayım. Bir lâhza kendisine bir daha göremez Almanyada Dahili Mücadele Berlin 20 — Prusya Dahiliye nanırı M. Severing bir nutuk irat ederek reisiciimhur intikabatından bahsetmiş, Alman milletinin 10 nisanda (Hindenburgu (intihap ederek Hitleri hezimete uğrat- ması (o İâzumgeldiğini söyliyerek demiştirki ; — Bu suretle Hitlerciler inki- sarı hayale uğrıyacak, Almanyada ve ecnebi memleketlerde ilimadın avdeti ve Fransada Almanya ile itilâf zihniyetinin kuvvet bulması temin edilecektir. Müfrit milliyet- perverlerin gayri kanun! kare- ketlerini ve maksatlarını gizle- mek için sarfettikleri mesal, hâ- disatın Omanasını değiştiremez. Hitlerin (faaliyeti (Oöyle Obir badde gelmiştir ki hiç bir devlet bu haddin tecavüz edilmesine müsaade edemez. Berlin Polis Müdürü, Nasyo- nal sosyalistlerin nezdinde yapr- lan taharriyat esnasında elde edilen vesikalardan, Hitlercilerin Almanyanın büyük şehirlerini abloka etmek için tertibat aldık- larını tesbit ettiğini söylemiştir. Mumaileyh Prusya hükümetinin, devletin emnü selâmetini muhafaza için elinden geleni ya- pacağını ilâve etmiştir. * Berlin 20 — Alman vatanper- verleri federasyonu, Hitlerin nam- zetliğine müzaherete karar ver- miştir . söz söylediğim kimseyi görme- liyim. Poz, — Siz beni salı akşamı bu- rada bulabilirsiniz, dedi, olmaz mı? — Oh, peki, izin verir misiniz? — Saat sekizde. — Âli. Onun vücuduna dokunmıya bir bahane olsun diye karları silke- lemek için elimi üstünden geçir- dim; ona bu kadar yakin olmak benim için bir şehvetti. — Fakat, dedi, fena düşünmeyiniz. Tekrar gülümsedi. — Hayır.. Dedim. Birdenbire kar'i bir hareket yaptı ve yüzündeki tülü nlmma kaldırdı. Bir saniye birbirimize bakakaldık.,, Ylajali,! , Dedim. hakkımda Nedir? Bir erkeğin kıymetini ölçmek ir zaman akla gelmemiştir. Fakat bu cemiyette kadının kıy- meti para ile ölçülmüş ve onun bir meta gibi muamele görmesine müsaade edilmiştir. Bir kızla evlenmiye talip olu- nuz. Ailesi sizden muayyen bir ağırlık ister. Sonra ev eşyası ye- tirmenizi, kıza birçok kıymetli hediyerler | vermenizi (o bekler. O ailenin mazarında kızla rnn (muayyen bir kiymetli vardır, tıpkı evlerinin bir kiyme- ti olduğu gibi, Siz bu kıymetten dun bir ağırlık ve bediye teklif ederseniz kızlarını (o vermekten erler. ahut Okarınızdan ayrılmak arzusundasınız. Mahkeme sici ka- dının kıymeti nibetinde bir zarar ve ziyan vermiye mahküm eder, Kadının kiymetini ölçerken elimizdeki miyar nedir bilmiyo- rum. Fakat ben bunu, eski za- mandan kalma kötü bir kanaatin bâlâ devam eden bir tezahürü addediyorum. Vaktile kadın sa- tılık bir metad. Pazarda bile satılırdı. Kim fazla pey sürerse onul üzerinde kalırdı. Bu anane muh- telif şekillerde bugüne kadar devam etti, Bugün bile ekseriyet nezdinde muteberdir. Halbuki meden erkeğe bir kıymet biçmiyor da, kızımız için muayyen bir para verilmesini bekliyoruz. Söz aramızda, kızımı- zı verirken erkeğin kızımızdan daha kiymetli olduğun kabul ediyoruz. Çünki onun muayyen bis kazancı vardır. Evini bakmıya muktedirdir. Öyle olduğu halde biz onun bu kıymetini satın al- mayı düşünmiyoruz da, ona nis- betle kıymetsiz oluğu muhakkak olan kızımız İçin muayyen bir ücret istiyoruz. Vaziyetteki çirkinliği anlata- bildim mi bilmem, Fakat benim bir kızım olsaydı, onu evlendi- rirken ne ağırlık, ne hediye, ne de para istemek niyetinde de- ilim. Kızımın da böyle bir bedel mukabilinde (kendisini satmıya riza göstermesine mubalifim, Aile kurarken düşüneceğimiz şey kızımıza fazla kıymet bağlat- mak değil, ona saadst temin edecek imkânları hazırlamaktır. Onu (bedbaht edebilecek bir erkek, istediği parayı versin, kızınızı ona vermiye razı mısınız? O halde paradan evvel kızımm saadeti mevzubabistir. Ve evle nirken ne erkeğin, ne de kızın kıymetini para ile ölçmiye imkân yoktur. Kızlarını para yüzünden ew lendirmiyen, yahut evlenmelerine müşküller çıkaran aileler, yavru- larına karışı en (büyük günahı işliyorlar demektir. HANIMTEYZE ayaklarının ucuna basarak kalktı, kollarını buyunuma doladı ve be- ni dudaklarımdan öptü, Gürültü ile nefes alan kalbinin çarpınt- larını duydum. Birdenbire kollarımdan kur- tuldu, soluk soluğa, kısık sesle veda etti, döndü, bir kelime söy- lemeden merdivenleri tırmandı. Kapı kapanmıştı. Kar daba fazla yağıyordu. ağır yağmurlu karışık bir kar, büyük mavi parçalar halinde ini- yor ve çamur yapıyordu. Hava dondurucu ve rutubetliydi. Ertesi sabah, gecenin heye- canlarından başım garip bir tarz- da sersemlemiş, kalbim © güzel tesadüfle sarhoş olmuş bir halde geççe uyandım. O vecit içinde ( Arkamı var )
