Umumi Harp Nasıl Patladı ? Nakleden: H. R. — Kızım Doktor: Semi Ekreme — İlânıHarple Beraber Avustur_yâ Ağzını iyik Böğle — SON POSTA Yazan: Emil Ludvig Değiştirmiş, Başka Şeyler İstiyordu Sazanof bu dakikada Sırbis- tanın Avusturyaya karşı teslimi- yet gösterdiğinden henüz haber- dar değildi. Binaenaleyh Viya- nalılardan ancak biplomatik mu- vaffakıyeti çalmak, yani ( Buchla- vın intikamını) almak istiyor ve nihayet hasım ile bu mükâ- lemeden çok memnun kaldığını söylüyordu. İkisi de ayni düşün- cedeydi: — Yalnız üç nokta mı kalı- yor? İlân ve hemen Viyanaya birer telgraf çekelim. Bu muhavere yapılırken se- ferberlik iradesi Sazanofun ce- bindedir; kendini hazır ve kuv- vetli bulmaktadır. Şimdi — Sırbistanın — cevabını okuyor ve onu yalnız başına işi bitirmek yoluna girmiş görmek- ten eza duyuyor, ayni zamanda anlıyor ki ihtilâfliı olarak topu topu yalnız iki nokta vardır; şu halde Viyana ile anlaşmak ka- bildir. Esasen bütün muhit te Viyana ile doğrudan doğruya müzakerata tevessül edilmekten memnundur. Bizzat Sir Edvar Grey bile bu muamele tarzının kendininkine — müraccah bulun- duğunu söylemektedir. Maamafih bunlar bilmiyorlardı ki, (Berh- told) in sefiri Petresburğta bu noktaları müzakere ederken ken- disi Sırbiyaya karşı ilânı harp müsveddesini yazmaktadır; çün- ki bu, her ne bahaya olursa olsun, onun istediği harptır. * Viyanada Sırbistan aleyhine bir muharebe vesilesi bulmak için altıncı defa olarak beyhude beklenecek midir? Hayır! Nete- kim, herhangi bir taraftan gel- miş olursa olsun, bütün teklifler reddolunmuştur. — Ezcümle: Ülti- matom mühletinin temdidi hak- kında Rusyanın teklifi; Greyin bir konferana aktı hakkında ilk tek- lifi; Rusya tarafından yapılan bir mükâleme teklifi, sıra ile birer birer reddedilmiştir. Son dakika- da Sırbistan muallakta kalan iki noktayı da kabul edeceğini söy- letmiş, fakat Berchtold bu halde de ortada yine muhtelif me- selelerin — muallaktan — kalacağı cevabını vermiştir. Bundan başka Avusturya ilâ- nıharp ile beraber, ağzını değiş- tirmiş, bambaşka metalip serdi- ne başlamıştı. Artık ecnebiler Al- manyaya müracaattan başka çare kalmadığını düşünmektedirler. Ta- vassut teklifleri karşısında Berli- nin vaziyeti şudur: İlk teklif: Rus Maslahatgüzarı Avusturya ültimatomunun mühle- tini temdit ettirmek ister, Alman- cevabını geçiktirir, bir haldeki af—ıloı mühleti munkazi ol- duğu bir sırada şu cevap verilir: — İş işten geçmiş olmasından — Şu halde Avusturya - Sır- bistan ile harbe karar vermiş demek oluyor. * — Harp mevzubahis değildir. Mevzit bir işin tesviyesi için Gerbistanı tecziye zımmında bir sefer ihtiyar olu- nacak demektir. Sir Edvard Greyin emri üze- rine İngilterenin ( Berlin ) sefiri de Almanyadan ültimatom mühle- tinin temdidi için Avusturya nez- dinde teşebbüste bulunmasını rica etmiş, Almanya Hariciye — nazırı Yagov bu teklifi Avusturya Ha- riciye nazırı Ber- chtodle — görü- şülmek üzere Vi- yanadaki — sefa- rethanesine der- akap, yani ( sa- bahın saat onun- da) telegrafladığı cevabını vermiştir. Halbuki Jagov hakikatte bu tele grafı ancak öğ- leden sonra saat dörtte. çekmiştir; halbuki mühletin saat altıda munkazi ol- muş bulunacağını, Berchtoldun viyanada değil (İdehl)de oldugu- nu ve binaenaleyh bu şerait dahi- linde bir şeyler yapılamıyacağını çok iyi biliyordu. İkinci teklif: Grey bir konfe- rans aktini teklif etmişti. Berlin müttefikinin — serbestisini — işkâl Ozamanki Avusturya - Macar Harbiye Nazıtı Ceneral Rudolf Stöger - Steinet edemiyeceği cevabını verdi. Üçüncü teklif: Rusya dan doğuya bir mükâleme asının — açılmasını temin — için iyanada ısrar edilmesini iste- mişti. Jagov bu teklifi soğuk bir surette kabul etti, fakat şu söz- lerle akabinde ric'at etti: — “Hiçbir zaman Avusturya l üzerine tazyik icra edemeyiz.,, ( Arkası var ) Geçen Bilmecemizi Doğru Halledenler (Dünkü nüshamızdan devam ) Birer Adet Albüm Kazananlar Ankara Sakarya mektebinde dör- düncü nıftan 82 Muzaffer, Adana Ticaret talebesinden 330 Yusuf Ziya Bey ve Hanımlar. Birer Adet Kitap Kazananlar Ankarada Ulucanlarda fabri- katör Arif B. yeğeni Gültekin, Adana Ticaret mektebi dördün- cü sınıftan 188 Muammer, İçe- renköy ilkmektep 125 — Sacit Yekta, —Ankara Yeni hayat mektebi 4 üncü sınıftan 63 Zeh- ra, İsparta ortamektep son sı- nıftan 111 M. Reşat, Ankara benzin depo müdürü yüzbaşı Eciz B kazı Sabiha, İstanbul 34 üncü mektep talebesmöca 402 Sedat Semih, Kabataş lisesi ikinci sınıftan 337 Behçet Edip, Üsküdar ortamektebi talebesin- | den 649 Ruhsar, Ankara erkek | lisesi birinci sınıftan 154 Ulsi, İzmir Yeni manifaturacılar çar- sında 16 numarada Rukıva Ra> sa Focaalı x mektebi dördüncü sınıftan 240 Nusrat Hüdai, An- kara İmalâtı harbiyede dökmeci Mevlüt, Eğrikapı Yatağan cad- desi No. 6 Hayrünnisa, Topkapı haricinde — Gümüşsuyunda — 18 Mehmet, İstanbul 15 inci mek- | tep ikinci sınıftan 492 Kemal Hasan Bey ve Hanımlar, Birer Adet Muhtıra Defteri Kazananlar Çemberlitaş Kâtipsinan cad- desinde 9 numarada Muazzez, Ankara erkek lisesi talebesinden 137 Şükrü, Ankara Necati Bey mektebinde 345 Burhan, Ankara erkek lisesi birinci sınıftan 87 Kemal, İstanbul kız orta mektebi ikinci sınıftan 121 Şemail, Anka- ra Albayrak mektebi birinci sı- nıftan 237 Umran, İzmir Reşadi- ye müdafaai hukuk mektebi ta- lebesinden Cengiz Tahsin, Salihli avukat Hayri B. kızı Muazzez, Salihli Namık Kemal mektebi talebesinden 379 Ahmet Cihat, Keskin ilk mektep dördüncü sı- nıftan 284 Zühtü, İstanbul ikinci mektep talebesinden Kamer Sü- reyya, Ankara Meçhul Asker mektebi ikinci sınıftan 22 Ekrem, İstanbul kız orta mektebi tale- besinden 230 Hayrünnisa, Küçük- pazar mektebi talebesinden 30 Ayten, Ödemiş Zafsr mektebi beşinci sınıftan 288 Efdal, Da- vutpaşa Nalbantkâmil sokak kız lisesinden Ulviye H. ve Beyler. Birer Adet Kart Kazananlar İstanbul 19uncu ilk mektep HİKÂYE Bu Sütunda Hergün Muharriri : Sabah Para Ve Gençlik Birinci şişe bitmişti. Yanında- kine cebinde parası olmadığını söyledi. Bir şişe daha içelim, dedi ve ısmarlattı. Gittikçe he- yecanlanan bir sesle ve müba- lâğalı el işaretlerile anlatıyordu : — Cemiyetin bugünkü şekli muhakkak surette ıslaha muhtaç- tır. Gemiyette servetin tevzi tarzı berbat bir haldedir. Sakın ha, Sosyalist nazariyelerden bahsede- ceğimi zannetme. Şunu söylemek istiyorum. Bir genç liseyi ve Da- rülfünunu bitiriyor, mütemadi ça- lışma ve didişmiye mukabil ha- yata atıldığı zaman ancak karnını doyuracak, en basit ihtiyaçlarını tatmin edecek |kadar bir para kazanıyor. Yahut serseri sefil bir ba'de kalıyor. ! Her iki şekilde de bir bed- binler zümresi çoğalyor. Aman gözünü seveyim, bedbin kelimesini siyasi manada alma halim ha- raptır. vallahi! Bütün bu tahsil müddetince 'gençlerin |ihtiyaçları artıyor, dünyayı başka türlü gö- rüyorlar, ne bilirim ben, daha iyi giyinmek, daha iyi yaşamak istiyorlar. — Yapamayınca — tabii bedbin oluyorlar. Gençlerin en ateşli zamanları, en ziyade paraya muhtaç olduk- ları devirler meteliksiz geçiyor. Başlarında saç kalmadığı, yüz- lerini — kırışıklıklar! — kapladığı, damarlarındaki coşkun — seyyale kurduğu bir zamanda ancak paraya kavuşuyorlar, Yani kırk beş elli yaşlarında ameli manda bir halde para yüzü görüyorlar. Olamaz olsun böyle para. Bu yaşta kazanılan para saadet değil sefalet getiri- yor. Nasıl mı? Bütün gençlik hayatım — mahrumiyetle, — sadık ve vefakâr karısıle başbaşa ge- çirmiye — mecbur — olan — bu adam eli para tutmıya — baş- layınca çileden çıkıyor . Kafasının — keline, — yüzünün, muşmulalığına, vücudunun ve kal- 454 Muallâ Osman, Adana Orta mektep 323 Zeki, Pozanti Bele- medik demir yolu aile mektebi üçüncü sınıftan M. Türkân, Ada- na Orta mektep 350 Adil, Gazi Osman Paşa mektebi 336 Enise Fikret, Edirne Karaağaç mektebi 147 Recep Mehmet, Adana Or- tamektebi 251 Abdullah Cahit, Zonguldak Namık Kemal mek- tebi 222 Emine, Yeşilköy 41 inci mektep 57 Şükrü, Adana Gazi Paşa ilk mektebi 582 Sacide Şevket, Ankara saman pazarında doktor Faik Bey oğlu Cezmi, Kuleli askeri lisesinden 609 Hilmi, Zongüldak orta mektebi 166 İsmail, Zonguldak Gazi mektebi 215 Melek Muzaffer, — Ankara Erkek lisesi 27 Ziya, Balıkesir Yeniköy istasiyon memuru mah- dumu Yusuf Ziya, Beyoğlu 26 ıncı ilkmektebi 45 Mehmet, Çapa 31 inci mektebi -313 Nakiye Hasan, Pangaltı katolik mektebi Zara, Ortaköy 23 ncü mektep 19 Hatice Süreyya. Haydarpaşa yeldeğirmeni kahve sokak 17 Lâmia Raif, İstanbul 21 inci ilk mektep — birinci — sınıfından Leman Hanım ve Beyler. SON binin lâpalığına bakmadan azıp kuduruyor. Paraya — dayanıyor. İşte ictimai safalet te başlayor: Karısı ayrılık davası açıyor, çocuklar sefil ve perişan oluyor. Çünki bu adam gençliğinde me- teliksizdi, tatmin edilmemişti. Cemiyette paranın tevzi şekli berbattır. vesselâm. Ne gülüyor- sun öyle? Bunu ıslah etmeli. Öy- le mali müesseler olmalı ki, genç- lere, bütün gençlikleri çılgınlık- ları zamanında, ihtiyacına göre borç para vermelidir. Genç te kırk yaşına girdikten — sonra bu, borç taksitlerini yavaş yavaş ödemelidir. Bir kelime ile parayı ihtiyarlardan alıp gençlere ver- melidir. İşte o zaman ne bedbin- ler zümresi kalır, ne de aile faciaları |. Kadehi bir yudumda yuvar- ladı. Kopardığı ekmeği meze tabağındaki bulaşıklara bundı ve yedi. Uzak masalardan birinde oturan kalın enseli, kıpkırmızı suratlı, kırk beşuk bir adamı göstererek: — İnce bir nükteyl anlıyamıya- cak kadar zekâdan mahrum, ca- hil, sersem bir herif.. Amma pa- ra tutuyor parrra. Demindenberi kaç şişe şarap içtiler. Muziğe ne- kadar bahşiş verdi. Yanındaki esmer kadını görüyor musun. İşte paranım aşka galebesi.. Bu kadınla çok sevişiriz, yani biribirimize Aşıgız. Bu akşam randeyumuz yvardı. Bana hasta olduğunu, gelemiyeceğini söyle- mişti. Şimdi sevdiği adamla değil, para çuvalı ile karşı karşıya. Kadını affediyorum. Fakat bu pâara ve yağ tulumu affe- dilir mi? Söyle ne — yapayım? şişeyi kafasına fırlatayım mı? ündeki şarap kovasını kafa- sına — geçireyim mi? Geberte- yim mi? İkinci şişe de bitmişti. Kalktı. Yanındaki koluna girdi. Sende- leye sendeleye çıktı. Mirıldanı-, meliyim. Hayır, bu kadına se- lâm da vermeliyim... SON POSTA evmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi « İstanbul: Eski Za; İdare : Çchkul- —hı:g. Telefon İstanbul - 20203 Posta kutusu: İstanbul - 741 Telgrafi - İstanbul SONPOSTA ABONE FİATİ ECNEBİ