ADEULHAMIDIN_ Nazırlar Heyeti Karar Başı ZUYA . SAKIR | Her hakkı mahfuzdur — 140 — 25 Kâmınsanl 329 Bugün gezeteler Sadrazam Sait Halim paşanın rahatsızlığını yazıyorlardı. Abdülhamit, bunun; belki de (Siyasi bir hastalık ) olması ihti- malinden bahsederken sözü çok mühim bir mecraya döktü. — Bakınız; dedi. Size bir vak'a anlatayım.. 93 Rus muha- vebesi başlamadan evvel birade- rim Sultan Muradı kandırmışlar. (Devlet; yedi yüz bin asker çı- karır ) demişler.. Kendisine ta- mamen bu kanaati vermişler, Vaktaki, ben — cülüs — ettim. Genç ve tecrübesizdim. Harpten, I içtnap etmekte idim. Çünkü, idareyi hentz lâyikile kavrıyama- makla beraber, devletin de (üç yüz bin) den fazla asker çıkaramı- yacağına kaniydim. Fakat hâdisat insanların arzusile durmuyor. Nihayet, bütün çekinmeme rağ- men cülüsumun —Üçüncü ayma doğru Rus muharebesinin mu- kaddemalı:baş gösterdi. O vakit İstanbulda , bir konferans aktolu- nuyordu., İngiltere — başvekilliği eden (Lort Salizbori) de murah- has olarak İstanbula - gelmişti. Lort, bir gün husüst bir şekilde mabeyne — gelmiş. — İngilterede tahsil —ettiği —için — İngilizceyi pek güzel bilen (Mütercim Sait Paşa ) ile görüşmüş.. ve — Şevketmeaba — söyleyiniz.. kendisi daha gençtir. Tahta henüz çıkmıştır. Avrupa — devletlerinin fikirleri, Devleti Osmaniye hak- kında pek fenadır. Bunu Mitat Paşaya anlatmak — kabil değil Çünkü kendisini görmiye ve bun- ları görüşmiye gittim. Hastahğımı bahane ederek beni kabul etmedi. fakat zarar yok. Ben yine bali- sane söyliyorum.. (Tuna Vilâyeti) nde istediğimiz ıslahat kabul - ve tatbik edilirse vaziyet tamamen düzelir. Fakat, Mitat Paşa bu- #a kabul etmiyor. Sonra, Rus- lar harp açacak. Mağlüp olur- sunuz. Demiş. Sait paşa geldi, bana söyle- di. Vükelâya haber gönderdim. Hepsini mabeyne celbettim. Mi- tat paşa sadrazam.. Redif paşa, Serasker.. Saffet paşa, Hariciye Hayrullah Efuıdı. Şey- nazırı.. bülislâm.. Cevdet ! paşa, Adliye vazırı idi/ Farla olarak; © <za- man hülvüzera) olan Namik Pa")'l(ştğı hazır " bulundurdüm. Onlara dedim ki: — Söyleyiniz :bakalım.. harp mi yapacağız. yoksa ıslahat mı?. Harp yapacaksak, nekadar asker çıkarabiliriz? Mitat Paşa, Rtıldı ; : — Nekadar asker çıkarabi- ıec’g'lmıı Serasker Paşa söylesin. d hemen — söze orveçya 'nın Vermış 0 Küçük denmekle Maruf Sait Paşa Redif paşanın tuhaf bir hali vardı. Biraz sıkıldı mı, kıpkırmızı olurdu. Baktım. Yüzü yine, al çuha gibi oldu. — Efendim; Rumelide ( üç yüz bin askerimiz var. Anado- luda da (alti yüz bin) var. Bir o kadar - daha ümit ediyorum... Harp m yahut ıslabat mı yapmak cihetine gelin- ce, böyle siyasi cihetleri bendeniz bilemem. Onu hariciye nazırı ve sadrazam paşalar söylesin. Dedi ve kesti. Saffet paşaya baktım. Bermu- tat, yüzü gözü oynamıya başladı. Hiç bir cevap vermedi. Süküt etti. Ben, hemen söze başladım; Paşalar!.. Lort Saizbori mabeyne gelmiş.. Sait — paşayı görmüş.. Bakınız neler söylemiş.. Söyle Sait paşal.. Dedim ve Sait paşaya İşaret ettim. Sait paşa, söze başladı. Saliz- borinin söylediklerini birer birer anlattı. O anlattıkça, Ööte- kiler başlarını göğüslerinin üzeri- Bir çeyrek, derin bir içinde, önlerine bakarak Baktım ki; bir şey söylemiyor- | lar. — Buyurunuz. Vükelâ odası- na gidiniz. Orada müzakere edi- niz. Bir karar veriniz. Bana bil- Dedim... Gittiler, vükelâ oda- sına çekildiler. O vakit mabeyin başkitabetinde bulunan Sait paşa WMe mütercim Sait paşa da mec- liste bulunuyorlardı. Yemek vakti geldi; ben ye- mek yedim, müzakere devam ediyor. İkindi oldu. Akşam oldu. Yatsı oldu. Müzakere hâlâ bit- memişti. Gece (Nısfülleyli) buldu. Hatta geçti.. Müzakere hâlâ ber- devam... Artık, sabrim tükendi. Sait paşıhrl G“İ"d"“ çıkarabileceğimizi | Gon GÖÜNLERİ :3 Abdülhamit 93Harbini Meclisi Vüke- lânın Bir Emrivakii Şeklinde Gösteriyor da - Kabul Etmiş | — Aman gidin, söyleyin.. B" ııııı.ııLcreJeı daha nekadar süre- cek. Kararları weden — ibaretse derhal arzetsinler. Dedim. Gittiler, bir. müddet sonra geldiler... Mitat paşa; — Hepimizin tarafından, ka- rarı Namık paşa söyliyecek. Din- leyiniz.. Demiş. Bunu müteakıp Namık paşa, bir (Ayeti kerime) okumuş. Ve: — İşte, kararımız, budur. Demiş, Bütün vükelâ da bunu tasdik etmiş. Bu ayetin mealine nazaran: (Çok kere, ar asker; kendinden çok düşmana galebe çalmış.. Buna binaca, mesele, askerin kemiyetinde değil, keyfi- yetinde) imiş... Ben, bu cevap Üzerine yapmak lâzımgeldiğini düşünür- ken, bir de baktım, müzakerenin mazbatasını yapmışlar, — gönder- mişler. Şu halde, benim de ya- pacak hiç bir şeyim kalmamıştı, Harp kararını kabul etmek, rari idi. İşte ben, (93) harbini bu mecburiyetle kabul ettim. (Arkası var) ne za- Teşekkür — Ailemi muztarip | olduğu hastalıktan kurtaran Balya Maden — Sertabibi — Hüsamettin Beye teşekkür ederim. Balya Ari Mağarda tulumbacı Kâmül Çocuğunuzu, Siz de sevindiriniz!.. Kumbarayı * çocuğunuz için bir eğlence vasıtası haline getirmekle, ona istikbalini kazandırmış- olursunuz! TÜRKİYE İŞ BANKASI Nasıl Holivuta 8 Çevirdiğiniz mahirane manev- | gittikçe | ralarla münasebetimiz, sıklaştı. Kansızlığımın — tedavisi için enjeksiyona karar verdiniz. Taze arenal kutularını bizzat te- darik ettiniz. Bana kolaylık ob- sun diye, haftanın üç gününde mektep — yolumun üstünde bir eczane gösterdiniz. Diğer gün- lerde de birer bahane ile bize geliyordunuz. Fakat, bütün bu temasların sıklığına rağmen, he- vüz yüzünüzden maskeyi düşür- memiştiniz Nihayet bir gün geldi ki, artık sabredemediniz. Mehtaplı bir ge- cede sizin evin bahçesinde bana ilânı aşk ettiniz. Fakat, şu dün- yanın haline bakınız ki, ayni gece zevceniz de bana mühim bir iti- rafta bulundu. Meğer o da, ko- puk bir delikanlı için yanıp tutu- şuyormuş... Vaziyet, birdenbire beni dur- durdu. Bu girişli çıkışlı hayatını- zın üzerine, okkalı bir tükrük tükürdükten sonra derhal muhi- tinizden çekilmek ve babamı da bir köşeye çekerek ona güzelce bir ders vermeyi düşündüm. Bu kararımı tatbik etmek için, sizin bir taşkınlığınızı - bekliyordum. Fakat siz, gittikçe bana karşı okadar düşkün, o kadar zavallı, © kadar sabur ve mütevekkil, hat- ta o kadar merhamete şayan bir vaziyet alıyordunuz ki... * Günler geçiyor; ve geçtikçe kalbinirdeki aşkın ateşi de alev- lenmekte devam ediyordu. Niha- yet bugün, bana bütün kalbinizi ve bütün dertlerinizi döktünüz. t — Refikanızdan memnun değildiniz.. Hakkımız var. Yaşa-di nacak bir kadın değil... Görgüıü_ı_ İ n Halis Morma Balıkyağının Baş Mahsulü ŞARK YILDIZI K açtım.. Yıldızlar Arasına Nasıl Kariştım? YAZAN: Selma Z. küstah, şımarık ve nihayet, hain bir kadın... Bu hususta yerden göğe kadar size hak verdim. 2 — Onu boşayacak ve beni alacaktınız... Hatırlarsınız ya, sö- zümüz buraya gelince durm::ş ve acı acı yüzünüze bakmıştım. Ve- receğim , cevabı, derhal kavra- mıştınız. Bumun için beni derhal susturdunuz. Ezgin, istirhamkâr, çok acındırıcı bir lisan ile : — Selmal!. —Acele etme.. Birdenbire cevap verme.. Beni iyice dinle... Dedikten sonra, gözlerinizde yaşlar pırıldıyarak devam ettiniz: — Bu, nasil olsa bir gün olacak... Bunda senin vaziyetin, tesadifen önüme çıkmandan iba- ret... Ben esasen arıyordum. Se- nin tipin benim idealimdi. Ben onu, bütün müddeti hayatımda aradım. Ve seninle karşılaştığım zaman, ne ailevi vaziyetimizi, ne de aramızdaki büyük yaş far- kaını nazarı - dikkate —almadım. Yalmız, seninle yaşamanın, benim “için feda edilmez bir ihtiyaç olduğunu anladım... Korkma, Ben bu işi birdenbire yapmıyacağım. Bunu, biraz zamana ve biraz da hâdisata bwakacağım... Dün, Sıhiyye Vekâletinden emir aldım. Bir baftaya kadar (Paris)e gidiyo- rüm. Oradaki ilmi tetkikatım, üç &y sürecek. Bu müddet zarfında düşün. İyice düşün.. Bana, avde- timden sonra cevap ver... Sizin, Bu sön sözlerinizin ara- sındaki (Paris) kelimesi, adeta, benim dimagımda bir şimşek par- lattı. Sükün ve itidal ile başımi kaldırdım. — Hayır.. sizc, yarm cevap vereceğim. Dedim, p (Arkasıvar) Yeni Neşriyat Hofivut Holivat mecmuasının 11 inci nüshası birçok sinema havadisleri ve mutat olan büyük kıt'adaki artist resimlerile intişar etmiştir. Milli Mecmua 129 Hncu sayısı çıkmıştır, | Milit mecmua bu sayı ile 9 uncu yaşına basmıştır. İlmf makaleler vardır. Tebrik ve tavsiye ederiz. KAPLANLI KÜRK MAĞAZASI Her nevi kürkler rekabet - kabul etmez fiatle satılır. Yeni , Mantolar, garnit ehven fiatle sipariş alıs ner, Tamirat ncuz ve temiz yapılır. Beyoğlu Panaiya çıkma: No, 22 Beyoğlu Hacopulo pasaj No. 34 ON - ALTINCI PATRON KUPONU No. 2 Gagetemizde 02 beş günde bir yermekte — oldüğümümz Patrowi bedava Oalmak — itiyorsünu, bu kuponu kesip saklayımı . ve 15 kupor toplayınız. — Patronlarımı: dun pek mamman olacakmaı. Patroalar. neşredililderi gü r den İtibaren İstaabul - karileri a'ı bir hafta, taşes karllerleriz 01 güü içiede - kupon'arım gösder melkdirler, Ba müddet geçi sonra kuponlar kasul edil. - HASAN Ceza denara