rîgiyaset Âlemi ŞarİZ Bir Komedya Hazırlanıyormuş Selim Ragıp Ecnebi idaresi altındaki bazı Arap memleketlerinden yeni bir balonun daha uçurulduğuna şahit oluyoruz. Her nekadar zaman, Zaman bu nevi şayiaların çıkarıl- diğım görüp işitmemiş değiliz. Fakat bu defakinde daha başka bir cscas ve maksat olduğunu tahmin ettiğimiz içindir ki üzerin- de durmak İTüzumunu hissedi- Yoruz. Bu gibi balonların tereşşuh membaları — umumiyetle Halep, *Şam, Berut, Kudüs gibi irticai >propahandaların kolaylıkla yer 'bulup teşvik gördüleri merkez- "lerdir. Sonuncu hâdisenin mahiyeti 'ise şudur: Sakıt halife Abdülmecitten Suriyedeki eski Osmanlı ailesi tefradından — birine bir mektup elmiş. ğ ı7del&|ı'ıecit, bu mektubunda ';Niu gittiğini, on beş gün sonra Beruta geleceğini, iki gün kalıp Kudusa hareket ve orada Halife ilân olunacağını yazıyormuş. Mı- tr ve bir kısım Arap gazeteleri bu hareketten kuşkulanmış - ve aleyhinde neşriyat yapmıya baş- lamışlardır. Bu neşriyata göre, bu yeni kom intli Alhaip' öseridiç; e Hlntli Şevket Abdülmecidin h ğ alan Haydarabat niı'ızı':iıle l:lgeıul:ı: Şevket Alinin sıkı münasebeti vardır. Böyle bir harekete aleyh- Clı't bxlııîn_ım Ğr:p matbuatı, Şev- yi mifal £ #ediyorlar. DA lentekkie Dürrüşehar Hanımın nışanlan- ması hadisesile yakın bir müna- sebeti olduğu anlaşılan bu kay- naşmanın bizimle alâkası, İki ta- raflı rol alan insanların hüviyet- lerindedir. Yoksa mukadderat ve nihaf idare şeklini tayin ve tes- bit eden Türk milleti nezdinde bu gibi teşebbüslerin en ufak bir akis uyandıracağımı zannet- mek safdilliğin en büyüğü olur. Sosyalistlerin Bir Teşekkürl Londra, 2 — Sosyalist amele enternasyonali, intihabatta mağ- lüp olan İngiliz. Amele Fırkası Reisi M. Hendersona bir telgraf Bgöndererek - sosyalizm lehindeki mücadele ve gayretinden dolayı kendisine teşekkür etmiştir. SÖON PSOTA Çin - Japon Vaziyeti Vahimleşiyor - YunanlılarKıbrıs İçin İane Topluyorlar L” $ İInithabatta propaganda yapan Mister Çemberlağn, şarap amelesi arasında Çin Jopon İhtilâfı Tokyo,2 — Japon Hükümeti, | nmeşrettiği beş esaslı Çin tarafından kabul edildiği | takdirdedir ki doğrudan doğruya müzakerata girişip Mançurideki askerlerini geri — çekebileceğini beyan etmiştir. Mükdenden bil- dirildiğine göre Japon askerleri Tung- Siyao demiryolunun tehrip edilmiş olduğunu görmüş — ve tamire başl, v ee Jeron dloyhüriğı “maktadır. u Ş gı —artmaktadır. îî:::”kıı l;ıl:iı:n mağazaları taş- a hasarlar vukua gelmiştir. Çin Cenerali Maçetçan tahrip edilen demiryolu hakkında Japon — konsolosunun verdiği ültimatoma henüz cevap verme- miştir. Maksadının, suların yük- selmesini beklemek ve o vakte kadar Japonların tamirine vakit ve zaman vermiyerek yolun büs- bütün harap olmasını temin et- mektedir. Londra 1 — Ceneral Maçen- çanın Sovyetlerin himayesini te- min ettiği haber veriliyor. nektanın | Yunanlılar Ve (Kıbrıs Kıyamı Atina, © — Kıbrısta ölenlerin ruhi istirahatleri için burada bir ayin vapılmıştır. Hiçbir hâdise olmamıştır. Birtakım — kimseler nümayiş yapmak istemişler, fakat ehemmiyetsiz bazı arbedelerden sonra polis bunları dağıtmışlır. Selânikte şehrin bütün teşkilâtı Kıbris bareketi Tehinde bir nü- mayiş tertip etmiştir. Mhezdele- nin şiddetlendirilmesi için iane açılmasına — karar — verilmiştir. Adanm Yunanistana ilhak edil- mesine dair Cemiyeti Akvam va ecnebi matbuatına- bir mazbata | gönderilecektir. Yunan kilisesi Mc!repolitlerı Cemiyeti Kıbrıs Ortodoksları için ra karşı beyanı muhabbet etmek- to ve İngîllerenîn Kıbrıs Rumla- rına bürriyet vermesi istenmekte- dir. Yeni Hâdiselere Doğru Mu? Paris, 2 — Populer gazetesi mühim bir haber vermektedir. Bu habere göre Merkezi Avrupada vahim hâdiseler hazırlanmaktadır. Meselâ Avus MHayınver) teş- kilâtı bir hükümet — darbesine bazırlanmakta, Macaristanda ise Habsburg — hanedanının - iktidar | mevküne getirileceği bildirilmek- tedir. Bunun için bugünkü Macar Harbiye Nazırı M. Gambosun diktatör ilân edileceği kaydolu- nuyor. B Amerikan Cümhur Reisliği Nevyork, 2 — yandan M. Borabh, gdecek sene Ayfipılnk Re- isicümh! intihabatı için namzet- ;i'ığ'ci:ıl?k:;mw hakkında Terakki- perver Fırka tarafından - yapılan teklife teşekkür etmiş, fakat M, etmenin mümkün Almanyada | Beslii, 1 Teşrinievyel ayında (1456) - iflâs olmuş, (1020) kon- | kordato tescil edilmiştir. bir beyanname neşrederek bunla- LFranle 'Başvekili Söylüyor Kıbrısta tevkif edilen Rum papazlarından biri Paris | — Amerikada “Fran-' sız Başvekili M, Lâval Havas Ajan-| sı muhabirine beyanatla bulu- narak ezcümle demiştir ki: M. Hoverle yapacağım mülâ- katın ne evvelce tesbit edilmiş bir protokol, ne de bir programa isti- nat etmediğini söylemiştim. Fran- saya döndügüm şu zamanda, bu mülâkatın ehemmiyetli neticeler verebilecegini ümit etmekteyim. Ayni zamanda bu mülâkat, kar- şısında kalackğımız meseleler hak- kında herhangi bir anlaşamamaz- lığın önünü alacağı gibi hâsıl ola- cak suitefehhümlerin tesirini de | azaltacaktır. Bu mühimdir. Çünki hükümetlerimiz biribirini ileride | daha iyi anlıyabileceklerdir. Ame- rikadan iyi bir intiba ile dünüyo- rum, Fransanın bütün dünyada mazhar olduğu manevi — nüfuz- dan — istifade —yulunu — bilerek başlıca menfaatlerimizi korumalı ve sulhü kuvvetlendirmeliyiz. M. Lâval, İngiltereden ge- çerken kendisine sorulan sualle- re cevap vermiş, Fransa ile İn- giltere arasında dünyanın selâ- meti noktasından sıkı bir teş riki mesaiye lüzum olduğu mü- taleasını beyan etmiştir. — Gönül İşleri Çocuğunu Kıskanan Baba Biz babanın çocuğunu kaskanabile» ceğini aklınıza getiremezsiniz. Fakat birçok anneler vardir ki, kocalarınıs kendilerinden ziyade çocuklarını mesine tahammül edemez. Kocasının muhabbetini inhisar altına almak #rzusu, onu çocuğuna bile kıskang yapar, Annelerin bu hissine çok defa şabit olmuşumdur. Fakat şimdiye kadar çocuğunu kıskanan baba İşite memiştim. Halbuki bakımz A. A, $ rumuzile bir anne neler yazıyorı Hanim teyzeciğim, * Bundan dört seno evvel zengla bir gençle çok #sevişerek evlendi'n. Kocamla çok yi anlaşmış, Spo>da, işte, evde, velhasıl Yayatır her ceg> hesinde elele vererek (3) sene çot mes'ut olduk. Fakat şimdi bir çocu- ğumuz oldu. Çocuk her eve saadet ve neşe getirirken maalesef bizi bed- baht ediyor. Çocuğumu çok — seviyoe rum. Onun terbiyesile bizzat yakıne dan alâkadar oluyorum ve bu münae sebetle kocamı birçok yerlerde yalnıt bırakıyorum, Bu vaziyet kocama kendisinden soğumuşum sadece ço- tuğumu seviyormuşum haissinl ve. riyor. Her vesile ile açıkça Ba düşkünlüğümü iyi bulmadığını, ço. cuğu kıskandığını söylüyor. Onunla evvelki gibi alâkadar olmamı istiyor., Çocuğumuzun — selâmeti için her ikis, mizin de bazı hususlarda feragatkâr olmamızı söylüyorum, fakat anlatcrak ne m Nis öR izde meşesirilik bükümler. ma.. Çocuğumu ihmal etsem terbie yesli yarım kalacak.. K etsem bedbahtiye doğru mlarile gidiyoruz. Ne yapa eyze- ciğim. Cevabınızı ace » Ramis: A. A, S. Kızım, kocanın bu fazla alâkası, sana karşı düydüğu aşkın şiddetlel Bgösterir. Onu kukandıran şey ço- cuğu fazla sevmeniz değil, onu ihmal etmenizdir. Çocuğunuza düşkün ol manız tablidir. Fakat kocanızı ihmal etmemeklte en ziyade dikkat edece- ginla meselelerder biridir. Hele kı canızı hiçbir. yere yalnız bıral yınız. Çocuğun bakılması endişesi sizi evde yalnız bırakmamalıdır. Ço- cuk yüzünden bir yere gidemezseniz, kocanızın da evde sizinle beraber oturması zarurldir. Zaruretl ona an- latınız ve kendisine karşı alâka ve mukabbtinizi izharda cekisinden gerl kalmayınız. Hanımteyzz Meksikada Zelzele Meksika, 2 — Kaksakada bir zelzele olmuştur. Birçok evler harap olmuştur. Nüfusça zayiat yoktur. Ahali korku içinde 6s0- kaklara dökülmüştür. *“SON POSTA,, nıt Milli Tefrikası :9 AH, MİNEL AŞK! MUHARRİRİ : gitmedim. Per- n telefon etti: Jmediniz? diye İlk çarşamba şembe günü Nari: * — Niçin ge sordu. “ — Davam vardı, verdim. , * — Siz Allaha inanır mısınız “ — Bu sualden birşey “l_l' madım. Fakat inandığım gün olur, inanmadığım gün olur. —| “— Atlı arabayı otomobile tercih eder misiniz? “— Hayır., “ — Dünyaya kaç kere gek mek istersiniz? *— Kaç kere gelmek müm- künse okadar. “— Bir ham ayvanın içinde kaç tane çekirdek vardır? “— Naria Hanım, galiba evde cevabını SERVER — BEDİ canınız — sıkılıyor, bana telefon ettiniz, gönlünüzü eğlendirmek istiyorsunuz. “*— Hayır, kat'iyyen değil... Bütün cevaplarınızı buraya kay- dediyorum. Ben her tanıdığıma on yedi sual sorarım ve defteri- me yazarım. “— Bu anketinizden maksat nedir ? *— Kimin budala, kimin akıllı olduğunu anlamak, Şimdi siz orada mısınız ? Evet. « — İşiniz var mı? “ — Hayır. ğ * — Bekleyin, geliyorum. Telefon kapandı. Beni de bir , Acaba bu kızınak- fqmcem:ıd'nu var? O âne kadar anı bu kızın bir yarı deli olması ihti- malini hiç batırımdan geçirmemiş- tim. Fakat, he olursa olsun, ka- dınların — deliliği sevimli — birşey galiba... İ Narin yarım saat sonra yazı- hın:ı::ngeyldi. Elinde nefti kaplı, | kalın bir defter vardı. Karşıma oturdu : — Telefonda olmıyacak, dedi; ankete burada devam edelim, Merakla yerimden kalktım ve deftere baktım. Hakikaten, bir- çok erkeklerin ve kadınların on yedi suale werdikleri — cevaplar, bu defti ince ince yazılmıştı. Süallr ganlardı. -Bak- benim 'de not defterimde yazılı. İşte: | — Allaha inanır mısınız? 2 —Atlı arabayı otomobile tercih eder misiniz? 38 — Dünyaya gelmek istersiz? 4 — Bir ham ayvanın içinde kaç tane çekirdek vardır? 5 — Babanizın çocuğu oldu- kaç — kerre | duyması mümkiün müdür? ğunuza yüzde yüz emin misiniz? 6 — Çıldırmayacağınız. mu- hakkak mıdır? 7 — En çok sevdiğiniz has- talık — hangisidir? 8 — Evelendiğine çok mem- nun bir adam tamıyor musunz? 9 — Aşk nedir? 10 — Hayvan seven İnsan- ların hayatta muvaffak - olacak- larına emin misiniz? 11 — Süt içer misiniz? İçki sever misiniz? 12 — Ölürken insanın zevk 13 İspritizmeye — Inanır mısınız? 14 — Yeni doğmuş çocukları sever misiniz? İ 15 — Dünyada ne olmasaydı intihar ederdiniz? 16 — Kaç yaşında öleceğinizi tahmin ediyorsunuz? 17 — Günde kaç kere yalan söylersiniz? Bütün bu sualler delice görü- nüyor, değil mi? Banada öyle | göründü. Fakat Narin bu meselek de bir profesör gibi ciddiydi. Cevaplarımı deftere yazdı. — Ey?.. — dedim, imtihanı verebildim mi? — Daha cevaplarınızı tetkik etmedim. Fakat şunu da haber vereyim ki imtihan neticesini öğ- renmiyeceksiniz. — Ay... O fena işte... Neden? — Çünki Aaptal — olduğunuz meydana çıkarsa bunu tasii size söyliyemem, çanınız sıkılır. Zekl olduğunuz anlaşılırsa da söyliye- mem, şımarırsınız. Derhal ayağa kalktı: — Anketim bitti, gidiyorum. — Oturunuz canım, biraz koe nuşalım. — Hayır, kapıda otomobilim bekliyor. — Altı seensıağ sinemaya yelişeceğim. — Hangi sinemaya? (Arkası var)