Gençlik Sütunu | y Sabı Cennetin Anahtarıdır Eski insaniar için yaşamadan gaye, dünyada hayır ve sevap | işleyip cennete gitmekti. Bütün uhrevi! bareketlerini bu cennete gitmek ümidi idare ederdi. Bu devrin insanları için yaye cenne- te gitmek değildir. Böyle sima- larda mevhum, bin bir çiçekli, efsanevi bir bahçe tasavvur et- mezler. Bugünkü insanların gayesi, kendilerine edindikleri wefküre- lere varmaktır. Kimi milliyetper- verdir, kendi cinsinin diğerlerine bâkim olmasını kendi milli hu- dutlarının muhafazasını gaye edi- nir. Kimi vatanperverdir. Kendi watanının müdafaa ve terakkısini, diğerlerinin - topraklarını istilâyı mefküre edinir. Kiml sosyalisttir, bugünkü cemiyetin değişmesini, müstahsil zümrenin istihsal pa- tarlarına ve aletlerine sahip ol- masını — ister. — İnsanların bir kısmı — böyle —gayeler — arka- sından — koşarlar. Bir — kısmı, hatta ekseriyeti hodgâmdır, bun- lar için gaye yaşamak, iyi ve müreffeh yaşamaktır. Bunlar da | ticari gayeler arkasımda koşar- | lar. Herhangi gayenin arkasında koşarsanız — koşunuz.. Gayelere varmanın yolları vardır. Herşeyden evvel sabır, Hazreti Eyüp kadar sabur olacaksınız. Sabır cenne- tin, yani gayenizin anahtarıdır. Gayenize varmak - için çıktığı- nız — yolda biçbir. — müşkül sizi — saramıyacaktır. — Hepsinin tstüne basıp geçecek kadar azim- kâr ve iradeli olacaksınız, Ayni gaye etrafında koşan insanlarla birleşeceksiniz. Gaye arkadaşlarınız ananızdan, baba- nızdan, sevgilinizden üstündür. Bunlara itimat edecek- siniz. Bunlara itimadınızı kaybetti- ğiniz gün cennetin kilidi kaybol- muştur. Elinizdeki sabır anahtarı da onu açamaz.. Bir yola giderken kuvvetiniz, | muayyen hudutlar ve insanlar ara- | sında kalmamalıdır. Eğer bu yol- da size ihanet ederlerse, sokağı değiştirir, gayenizin arkasından gidenlerle birleşirsiniz. Yol hiçbir zaman tükenmez. — Yolcular yo- kınu şaşırabilir, yanlış yoldan gi- debilir, fakat azimkâr, mefküre- sine inanan, bir adam için her zaman yol vardır, ve bu yolü gayeye kadar gider. Sabır ve azminiz tükendiği gün cennet, mevhum bir bahçe, siz de ona yetişemiyecek kadar kuvvetsiz bir insan olursunuz... Gayenize varmak için bu iki kuvvetten mahrum olmamalısınız. Sabır.... Azim... x Vapurcuların Rekabeti Seyrisefain İdaresi, vapurcu- | lar arasındaki muzur rakabete nihayet vermiş olmak için Kara- doniz hattında Trabzuna kadar | göverte yolcularından (4) lira al- mıya başlamışlır. Diğer hususi kumpanyaların ise (3) liraya yolcu taşıdıkları anlaşılmaktadır. Seyri- sefain İdaresi bu son kararile kendisini haklı göstermekte ve ra-| kabetin milli kumpanyalar tara- fından yapıldığını ileri sürmek- tedir. hepsinden İ ——— | MEMLEKET HABERLERİ |a M flis Milyoner Ağazadenin Davası Hararetli Bir Safhaya Girdi Son Muhakeme Celsesinde Şiddetli M—ünakaşalar Yapıldı Adana, (Hususi muhabirimiz- den) — Ağazade Hulüsi Beyin iflâs devam| — edildi. Bu celsede maznunlardan Feyri, Sait ve Kâni Beyler sorguya çe- kildiler. Feyzi Bey faiz ve komis- yon gibi paraların resmi cenet- davasına | lere müstenit olduğuru ve baz- sında da hüküm Ziraat Bankasından 26 kuruşa alınan cüzdan bedelinin deftere 25 lira olarak geçirildiğine dair olan kayıt hakkında da Kâni Bey bu paranın yanlışlıkla böyle geçirildiğini ve çünkü o sıralarda kasaları olmadığından masaya ait paralar Sait Beyin üzerinde kal- dığı için kasa fazlalık ve noksan- lığının kontrol edilememiş olduğu- nu söyledi, defterdeki yazının kâtip İhsan Beyin yazısı olduğunu ve yazıhane eşyaları bedellerininde defterde mukayyet bulunduğunu ilâve eyledi. Bunun üzerine Hulüsi Beyin riyasete verdiği bir istida okundu. Hulüsi Bey bunda sindik- lerin mevcut emlâklerini başka- sına satmak için müamele yürüt- mek üzere olduklarından masanm ve hazine menafinin siyaneti için tedbiri ihtiyati olmak üzere kayıt- larına — şerh verilmesini — talep ediyorda, Geçen celsede Sadık Beyle Müddeiumumi Nuri Bey arasında bir hâdise cereyan etmişti. Sadık B. alacaklı ve hukuku umumiye davasını tahrik etmiş olmasına rağmen dahili dava istidası red- dedildiğinden ancak istizah için söyledi. Halkalı Mektepten Köylülerin De İstifadesi İçin Teşebbüse Girişildi Halkalı ziraat mektebi şimen- difer geçidinden uzakta olduğu için faydası yalnız kendisine do- kunmakta, civar halk bundan is- tifade edememektedir. Son gün- lerde alâkadarlar mektepte yap- lan zira'i tetkik ve tecrübelerden köylülerin de ameli surette istifade etmeleri lâzım geldiğini ileri sür- müşlerdir. Bu sebeple mektebin şimdi bulunduğu binadan kaldı- rıdarak Filorya civarındaki metruk emlâkden bir çiftliğe yerleştiril- mesi hakkında bir teşebbüs ya- pılmıştır. Şüpheli Ölüm Doktor hakkında takibe lüzum Görülmedi Ankara Cebeci hastanesinde diş tabibi Remzi Beyin refikası Emine Hanım, bir a evvel bir ameliyat esnasında Kadıköy- de doktor Mahmut Ata Beyin hastanesinde vefat etmişti. Yapılan tetkikat neticesinde Emi- ne Hanımda kalp hastalığı oldu- gu, ölümün bundan ileri geldiği ve çocuğunda esasen rahimde evvelce ölmüş bulunduğu anlaşıl- mış, Mahmut Ata Bey hakkında takibata lüzum görülmemiştir. mahkemede hazır bulundurulu- yordu. Sadık B. bir mesele hak- | kında izahat vermek üzere ayağa kalktığı bir sırada Nuri B. mu- başire Sadık Beyin sandalyasını aldırtmış ve Sadık Beyi samiin arasından çıkartmak emrini ver- mişti. Sadık Bey de: " Beni ancak çıkarabilir ,, diye tekrar oturmuş ve ,mahkemenin alıncıya kadar yerinde yel emrini kalmıştı. Bunun üzerine davacı mevki- inde bulunan Hulüsi Bey mahke- meye altı maddelik ikinci bir is- tida verdi. İstidada — bilhassa Müddeiumuminin reddi, yani bu | dava için mahkemeyi terk etmesi isteniliyordu. Bunun için de gös- terilen sebeplerin en mühimmi Müddeiumuminin bitaraflığını mu- hafazra — edememesi — iddiasıydı. Bundan başka Müddeiumumilerin Ticaret Kanunu mucibince iflâs muamelelerini başlıbaşıma tetki- | ka salâhiyetleri olduğu halde Müddelumumi Nuri Beyin bu va- df yapmadığı da istidada bildiriliyordu. İstida okununca Nuri Bey aya- ğa kalkarak kendisinden şik leri varsa müracaat edebilecek- lerini, Müddeinmumilerin hiç bir vakit reddedilemiyeceklerini, Hu- lüsi Beyle berabar hareket eden Sadık Beyin, Hulüsi Beyin saflı- lığından istifade ederek bu isti- daya imza attırıp mahkemede alenen — okutturmya — muvaffak ( olmasının mahkemeye bir risleri Tetkikat Yapıyorlar Darülfünun Arziyat ve - tabi'i cağrafya Müderrisleri Hamit ve | İbrahim Beyler üç günevvel Hal- kalı köyü civarımdaki bazı mağa- ralarda tetkikat yapmak üzere kısa bir seyahat tertip etmişler- dir, Kendilerine bir Fıransız pero- fesörü refakat etmişlerdir. Hey'et evvelki gün küçük Burgaz civa- rında bulunan magaralarda tetki- kat yapmışlar ve gece Halkalı ziraat mektebine dönerek orada kalmışlardır. Dün de Halkalı ziraat mektebi ve bahçelerini gezerek akşam üzeri dönmüşlerdir. Bir Kaçakçı Mahküm Oldu Esrar kaçakçılığı yapan Şükrü Efendinin dün ağır ceza mahke- mesinde muhakemesine devam edilmiştir. Şükrü efendinıîn k;ıç:k— çılığı sabit olduğundan bir ay beş güngılııpıe mahküm edilmiş,fakat sabıkası bulunmadığından bu ceza tecil olunmuştur. Dostunun Yüzünü Kesmiş Acem il isminde birisi Taksimde eski dostu madam"“No- so,nun jiletle yüzünü kesmiştir. Madam hastahaneye kaldırılmış, İsmail yakalanmıştır. tesir | Darülfünı;n_Müâer-* | makbuzlarının ika etmek maksadına matuf ve Sadık Beyin Hulüsi Beyi para içinde — iken iflâsa sevke- den amillerden biri olduğunu, şimdi de Hulüsi Beye konkordato yaptırmak tekliflerinde bulundu- ğunu ve böyle bir konkordatoya muvaffakiyet halinde Hulüsi Be- yin istifadesi olmayıp Sadık Beyin müstefit olacağını, binaenaleyh Sadık Beyin per- de arkasında tTol — çevirmek istediğini ve Hulüsi Beyi bir kukla gibi oynatmakta olduğunu ileri sürmüş ve netice itibarile: — Eğer maznunların masu- miyeti kanaatine varırsam hiçbir kuvvet beni kanaatimden döndü- remez. Eğer müddeilerin baklı oldukları kanaatine varırsam yine hiçbir kuvvet beni kanaatimden çeviremez, demiştir. Bunun üzerine Hulüsi Bey de ayağa kalkarak : — Sadık Bey beni evvel ve Ahır mubafaza etmiş ve etmektedir. Beni felâkete sevkeden ve bü hale sokan sindiklerdir, mukabe- lesinde bulunmuştur. Bunu müteakip mahkeme İca- bınmı müzakere etmiş, reddi hâhim istidasının reddine ve sindiklerin emlâklerinin şimdilik hacizlerine lüzüum olmadığına, gelmiyen şa- hitlerin tekrar celbine ve sindik- lerin defterlerininr erbabı vukuf tarafından tetkikine, ayrıca Def- terdarlığa — verdikleri — paraların da Kâni Bey tarafından ibraz edilmesine karar vermiştir. Salâhattin Terkos Belediye Fen Müdürüne Göre Artık Bir Terkos Meselesi Yoktur Terkos meselesinin son vazl- yeti hakkında kendisile görüşen bir muharririmize Belediye Fen İşleri Müdürü Ziya Bey şunları söylemiştir: — Artık bir Terkos meselesi kalmıştır. Şebrin su ihtiyacını temin için bazı şirketlerle ortak olmak hakkında henüz verilmiş bir kararımız da yoktur. Bir Yumrukta... Ev Doktoru /Kansızlık ! Ve Boğaz |Hastalıkları Bu sütunda, hafta da iki defa | pazar ve salı günleri Ev doktor- luğuna ait yazılar çıkacaktır. Ai- leler için faydalı malümatı ihtiva edeceği cihetle karilerimizin alâka ile takip edeceklerini zannediyo- ruz. Bugünkü bahsimiz “kansızlık,, ve “boğaz,, dır: Kansızlık: 1 Fert4: Kanın azlığı demektir. Kanın için- deki kırmızı yuvarlakcıklar ki buna “küreyvatı hamra,, derler, azal. dıkları vakit bu hastalık olur. Sebepleri — Kansızlık “ro- matirzm, sıtma, hümmayi tifoidi,, gibi hâd hastalıklardan, yahut müzmin mide, rahim, ciğer hastalıklarından (Hele çok kan da gelmişse), fazla gebe kalmaktan, içkiyle, hamızi karbonla, kurşun veya saire ile zehirlenmekten ileri gelir, İşaretleri — Göz içinin, diş etlerinin, yüzün sarılığı, solgun- luğu; baş dönmeleri, bayğınlıklar« la beraber kalp çarpıntıları; sinir- lilik ve iştihasızlık. t Tedavisi — Kansızlığı yapan hastalığı geçirmiye bakmalı. Say- fiyede yaşamalı. Hergün bedent hareketler yapmalı. Banyolardan istifade etmeli, Kuvvetli yemek yemeli. Yenen yemekler içinde çelik bulunanlar, yani et, yumur- ta, mercimek, süt en kuvvetlile- ridir. Maden suları içmek te fay- dalıdır. » Anjin) — Birçok Bogaz gmğlaz) hastahrlîlz- ları vardir. Hepsinden ayrı ayrı bahislerde malümat — vereceğiz. Burada bahsettiğimiz halkımızın (boğaz olmak) dedikleri has- talıktır. İşaretleri — 1- Umumi: Kı- rıklık, nöbet, baş ağrısı, mide fesadı, inkıbaz, bazı kerre de kusmak. 2 - Mevzü: — Boğazda kuruluk ve yanıklık, şişkinlile, kızartı, sonra kolayca - silinebilen beyazımtrak bir sıva. Yutkun- mak güçtür. Hastalık kulağa geçerse biraz sağırlık yapar. Sebepleri — Soğuk algınlığı, grip, nezle. Tedavisi — Hatmili ve bori- keli su ile gargara etmelidir. Bu hastalığın kuşpalazındar farklarını (kuşpalazı) bahsinde anlatacağız. Ev Doktoru Kaçak Konyak Yakalandı Gümrük muhafaza memurları dün Kabataş açıklarında bir vapur- dan çıkarılan 35 şişe kaçak kon- yak yakalamışlardır. Bayazıtta oturan bakkal Ham- di Efendi bir alacak meselesin- den Koço isminde birinin yum- rukla yüzünü parçalamıştır. Tacirler Harice K_a;'şı Bo;ç!anm Nasıl Ödeyecekler? Beynelmilel Ticaret Odası, son içtimamda İngiliz lirasının suku- tundan evvelki kıymeti üzerine ak- tedilmiş — mukavelelerin tediyesi hakkında — yaptığı müzakerede müsbet hiçbir karar verememiştir. Yalnız odanın hakem hey'eti ta- rafından her ihtilâfın birer birer tetkik ve halledilmesi lâzımgele- ceğine karar vermiştir. Bir Amele Beraat elti. Zevcesini öldürmek kastile si- lâh attığı noktasından AÂğır ceza mahkemesinde muhakeme olunan 65 yaşında lâz Mehmet ağa is- minde bir amele dün beraat et- miştir. Yağmurdan Zarar Görmedik Bu sene İstanbula yağan yağ- murun miktarı vasati olarak 720 millmetredir. Bu kadar yağmur İstanbul muhiti için çok faydalı telâkki edilmektedir. Vesikasız Kumlüsyoncular Galata İthalât gümrügünde ça- lışan kumüsyoncular sıkı bir tefti tâbi tutulmaktadırlar. Vesikası ol- mıyan ve kendilerine tüccar ku- müsyoncusu süsünü veren bazı selerin beyannameleri alınmışlır.