| _2 Sayfa Halkın Sesi Üa “Tıp Kongresi - Ve Milli Gıda Dördüncü Tıp Kongresi memleketi beş gıda min- takasına ayıran bir karar verdi. Bu arada mevzu- ubahis olan — milli gıda meselesi Üzerinde temas ettiğimiz halkın fikirlerini yazıyoruz: Fuat Bey ( Askert — mütekaltlerinden Topkapı Beyamtağa mahallesi 9 — Milli Tıp — kongresinin konuştuğu işlerden Anadoluyu (5) gıda mıntakasına ayıran fikirleni çok beğendim. Ben Anadoluda (40) sene askerlik yaptım. Bilhassa orta Anado- lüyu baştanbaşa gezdim. Gi- damız eskiden nakil az iken oldukça mil yette idi. Bugünkü bubran bizi yine o milli ge daya çevirmelidir. Bu mıntaka için pilâv, ayran ve suböreği milli gıda addedilmelidir. Pirinç ve — konservelerle Ödiğer Avrupa gıdaları güm- Tüklerimizden sokulmamalıdır. * Hüseyin B. Merkezelendi Mezarlık sokak 43 — Her milletin en çok yediği yemekler milli sayıl- r. Meselâ Rusların burcu Eılyınlıruı makarnası, bizim de ayran ve bulgur plâvları- mız böyle olmalıdır. Esasen Türkün ayranı, darbımeselle- rimize bile girmiştir. Hasan Bey Sölndk Firozağa mahallegi $ — Can boğazdan girer der- ler. Eski Türkler kısrak — sü- tünden (Kimiz) içerlerdi. İslâ- miyetten sonra Türkün milli içkisi ayran olmuştur. Dünya- ları fetheden —aslan — vücutlu dedelerimiz pilâv ve ayranla tağaddi ederlerdi. Anadolu- muz ayni zamanda ehli hay- vanların mebzul yetiştiği bir yer olduğu için bütün et ve çebiçleride çok meşhurdur. Bu saydıklarım tamamen yerli ve sağlam gıdalardır. Zekeriya B. s.ı:.d.ı... Emin Nu- vettin mahallesi 82 — Milli Tıp kongresi ayır- dığı beş mıntakaya ait gıda- ların da bir listesini yapıp neşretmeli ve bunun etrafında münakaşalar yapabilmeli idi. Bu münakaşalar neticesinde en sıhbi ve muğaddi yiyecek ne ise bu kabul edilir. ve bu suüretle gıdai bir misak yapı- lırdı. yanın en - sağlam gıda maddeleri bizde yatişir- ken lüks — ve fantazi olsun diye bu memlekete Avrupa- dan bir lokmanın bile 80- kulmasını doğru — bulmam. Hattâ bu, hususi bir kanunla (Borsanın Dünkü Vaziyeti İsterling; Beraber Do- lar, Liret Ve Mark Ta | Sukut Ediyor Dün İstanbul Kambiyo Bor- sasında — (6,725,000) franklık muamele olmuştur. Bu mikta- rın bir kısmı Konsorsiyom tarafından satılmıştır. Fakat piyasada mark ve İngiliz lirası üzerinden muamele olmamiş- | tır. Dolar üzerine az miktar- da muamele yapılmıştır. İngiliz lirasının sukutu de- vam etmektedir. Dün 88 bu- çuk franga düşmüştür. Dün borsada muamele gö- ren ecnebi paralarının vazi- yeti şudur : Dolar; bir Türk lirası 47,48,90 çent, Frank; bir Türk lirası 12,06 frank, Liret bir Türk İirası 9,36,70 liret, İsviçre frangı ise 2,43,10 dur. Görülüyor ki liret, dolar, ve mark ta mütemadiyen düş- mektedir. Londra borsasında da vaziyet aynıdır. Borsa idaresi isterling — sukutunun Balkan devletlerinde ne neti- celer tevlit ettiğini tetkik et- mektedir. — Yunanlılar İngiliz lirası yerine doları - vahidi kiyasi kabul etmişlerdir. Çün- kü drahminin bankadaki kar- şılığı - dolardır. Ay Tutuldu Fakat " Mânasız- Yere Birçok Silâh Atıldı Dün tutulacağını haber ver- diğimiz ay, filhakika tutulmuş ve husuf akşam altı buçuktan on buçuğa kadar devam et- miştir. - Ay tutulması gayet tabil bir hâdisedir. ve bunu bilmiyen, görmiyen yahut işit- miyen yoktur. Fakat ay tutul- du diye dün akşam — şehrin birkaç semtinde bazı kimseler mâüânasız yere havaya tabanca sıkmışlar, lüzumsuz yere kor- kuya sebep olmuşlardır. Bun- lardan bir. kısmı tutulmuş, ceza verilmek üzere mahke- meye gönderilmişlerdir. Bu sebeple Kasımkaşada Veli ve Zeynel, Samatyada Ömer isminde üç kişi yaka- lanmıştır. SON ö0 Senelik Bir l İtfaiye Teşkilâtı İstanbulda (69) Sene Zarfında Yanan Binaların a. Vaf Adedi Tam (800) Bindir. İlk İtfaiye Teşkilâtı Da | Şimdilik Birşey Olma- (1128) Senesinde Kurulmuştur İtfaiye müzesinden bir köşe Dün Fatih İtfaiye Merkez binasında İstanbul İtfaiye teş- kilât ve tesisatının asri bir hale sokulmasının (9 ) uncu yıldönümü — mümasebetile bir merasim — hazırlanmış ve bu münasebetle de ilk defa ola- rak hazırlanan İtfaiye müzesi- nin küşat resmi yapılmıştır. Küşat resminde (150) kadar davetli bulunmuştur. Merasimi Belediye Reis Muavini Hâmit Bey Vali namına kısa bir nutukla açmış ve sözü İtfaiye Müdürü İhsan Beye bırakmış- tır. İhsan Bey İstanbul itfai- | yesinin (220) senelik bir tarih- çesini yapmış ve itfaiyemizin geçirdiği tekâmül safhalarını söyle anlatmışılır: —İstanbulda ilk itfaiye teşki- lâtını (1128) senesinde İstan- bula gelen ve burada ihtida ederek (Gerçek Davut) ismini alan bir Fransız yapmış ve ilk itfaiye tulumbalarını ha- | zırlamıştır. Ondan sonra Ye- niçeriler bu teşkilâtı benim- | semişler ve idame ettirmişler- dir. (1241) senesine kadar yani (110) sene bu teşkilâtta bir “ yenilik — görülmemiştir. Tulumbalar bu devirde sırtlar- da taşınırmış. —( 1290 ) sene- sindeki büyük Beyoğlu yangı- nından sonra sigorta şirket- lerinin teşebbüsile tulumbalar arabalara konmuştur. (1329) da da otomobiller kullanıl- malzemesi 1339 senesinde bele- diyenin verdiği (55) bin liralık tahsisatla ilk defa vali Haydar Beyin zamanında alınmıştır. İstanbulda asıl ciddi itfaiye teşkilâtı ( 1290 ) da başlar. Terkosta imtiyazı bu sene almıştır. Terkosun İstanbulda saltanat sürdüğü elli senede dakil olduğu halde 1270 sene- ginden 1339 senesine kadar ;İstanbulda 467,494 bina yan- mıştır. Asri tesisat alındıktan sonra da (8) sene içinde ( 4568 ) bina yanmıştır. , İhsan B. nutkunda “ Bu- günkü teşkilâtımız iyidir ve tekâmüle doğru gidiyor. Fa- İhpkat yüksek tazyikli ve bol su bulunmazsa bu tesisat ne yapabilir , demiştir. İtfaiye tarihile iştigal eden sabık belediye yazı işleri müdürü bu münasebetle bir mukarri- mize demiştir ki: *— İhsan Beyin verdiği ra- kam yangın haritasına dahil olan - rakamlardır. (20) bina- dan aşağı olan yangınlar bu yeküna dahil değildir. İstan- bulun (139) bin binası vardı. (69) sene zarfında (800) bin- den fazla bina yanmıştır. Artık İstanbulun baştan başa kaç defa yandığını siz hesap edi- niz., , Merasim ve nutuklardan sönra İtfaiye Müzesi gezilmiş ve itfaiye talimleri yapılmışlır. | rür rı'ka Seyahati Ve İstikraz Sabık Maliye Vekili, dığını Söylüyor Eski Maliye Vekili Saraçoğ- fai Şakti, Beyinl Gllrlaye gidip mali müesseselerle te- mas edeceği haberi artık kat'I bir. şekil almıştır. Bu | seyahat Amerika sefiri Mister Gronun Başvekil İsmet paşa ile mülâkatındari sonra takar- ştir. Şükrü Bey, bu seyahatin bir istikraz meselesile alâka- dar olup olmadığı bakkında sorulan suale karşı yeni ola- | rak şu sözleri söylemiştir: “ İstikraz, bana para verir- yahut para vereyim; demekle olmaz. Ze- min ihzarı lâzımdır. Şimdilik birşey yoktur. Fakat belki bu seyahatte böyle bir vaziyet hazırlanabilir. ,, Şükrü Beyle — birlikte İş Bankası Umum Müdürü Celâl misin, sana | Beyin de hareketi muhtemeldir. Vekiller Heyeti, bugün An- karada — yapacağı içtimada Şükrü Beyle beraber Ame- rikaya gidecek Türk Banka- cılarını kat'1 olarak - tesbit edecektir. Serseri Kurşunun Marifeti Kasımpaşada — oturan kol- tukçu Dikran bir serseri kur- şan ile yaralanmıştır. Halâ Musiukları Bunları Vkîpıran İki Kişi Yakalandı Bazı açık gözler şehirdeki Belediye helalarının muslukla- rını kopararak boruların ağzı- na birer koçan sokup, sonra- danda birkaç ibrikle oraya çöktükleri ve herkese para ile su sattıkları anlaşılmıştır . Polis dün bunlardan ikisini yakalamıştır. Kazadan Sonra Cinayet Suadiyeden gelmekte olan Bogosun idaresindeki 4 nu- maralı otübüs, bir dükkânin önünde oturan arabacı Fazıla çarparak ağır surette yarala- mıştır. Fazılın kardeşi Musta- fada biçakla şoför Bogosu tehlikeli surette yaralamıştır. | Suadiyede Bir | Otöbüs Devrildi Üsküdar - Kadıköy — ha işliyen şoför Mehmedin Idarı deki (3611) numaralı otobüs düns sabah saat sekiz raddelerinde Kadıköy iskelesi civarından kal- karap Maltepeye hareket etmiştir. Ötöbüste (18) yolcu vardı. Oto- büs — Göztepede, — Çukurçeşme önünden geçerken Suadiye plâjıs na ait otobüs geçmek İstemiş ve süratini arttırmış. Fakat bir nevi hafif viraj yapmak demek olan bu geçme yarışında otobüs devrilmiş, hendeğe yuvarlanırken kenardaki ağaca çarpmıştır. Otobüste bulunan jandarma yüzbaşısı Sami, Kerim, Recep, Neşet, Ali Rıza, Hikmet, Nusret, mülârim Cevat, Ruhi, zabit ve- kili Ferit, Ziya, Muzaffer, Naim, Nafiz Beyi muhtelif yerlerin- den yaralanmış, hastahaneye kal- dırılmışlardır. Bu hâdise de gösteriyor ki gerek şehirde gerek Kadıköy ve civarında çalışan otobüslerin seyriseferini hallü fasletmek acil bir ihtiyaç haline gelmiştir. Doktorlar - Arasında Etibba Muhadenet Cemiyeti geçen hafta toplanarak, Etıbba men bile edilmelidir. l Son Posta'nın Resimli Hikâyesi: yyareci — arg inelim; Hasan Bey, evvelâ Çin- ondan — sonra | kumandanına mıştır. ÂAsri tesisat ve itfaiye y — Evvelâ Çinlilerin Baş- elim ve “ Son Posta ,, için 3: Çinli Baş kumandanı — Hasan Bey, biz sulhperver bir milletiz. Fakat 'azar Ola Hasan B. Ve Çin - Japon Muharebesi Pazer Ola Hazan B Ve Çin- Japan Maharebei 3) Japonlar yola ı Odası İdare Heyeti için bir nam- zet listesi yapmıştı. Fakat buna mukabil hariçte kalan doktorlar da bir Hate yapmışlar, buna şimdiki Reis Tevfik Salim Paşa ile azadan bazıları ithal edilme- mişti. İntihapta ikinci İistenin kazanacağı söylenmektedir. Binicilerimiz Safyada Binicilik müsabakalarına İşti- rak için Sofyaya giden süvari zabitlerimiz orada büyük mera- simle istikbal edilmişlerdir. Fransız Meb'usları Şehrimize — gelen — Fransz meb'uslarından mürekkep heyet parlâmentolar konferansına iştirak için bugün Bükreşe gidecektir. Konferansa hükümetimiz namına müşahit aza sıfatile iştirak et- mek üzere Necip Ali Bey de yarın gidecektir. 40 Kuruşluk Taksiler Belediyenin —ucuz — otomobil yerine (40) kuruşluk taksi ihdas edeceği yazılmıştı. Ucuzcu şoföre ler bunun maksadı. temine kâfi olmadığını söylemektedirler. Ankara - Sofya Telefonu Ankara - İstanbul - Sofya te- lefon hattının Avrupa merkez- lerine temdidi meselesini müza- kere için Bulgaristan Teleğraf Müdürü Umumi Muavini M. Kris- tof şebrimize gelmiştir. Fındıklarımız İyidir Ticaret —borsası Rusyanın Kafkasya mıntakasında çıkan fındıklarını — tahlil — etmiştir. Neticede Türk — fındıklarnın bunlara nazaran daha mükem- mel olduğu anlaşılmıştır. d 4: Hasan Bey — Dünyanın bu gidişine bakı- lırsa sizin (450) milvon va avaklanır. vahut avak