Mt * İ ve muhtacı himaye zümre Yeni ; J:.'*mu UA AA F w S ('Şurı' Gözile « Cördüklerimiz X_'_IL erim İ Yeni Camideki Arzuhal- | cilerin Ricası Haa » Bt ai z askerl ve — mülkü başka iş pim ser. de k sahibiyiz. Yeni haf MN Gölüyisile halkın Ça Tümak * © müsait *Çolük çocul Bi makamata Astidalarını — makinelerimizle 'etile hizmet ediyöruz. Muh« "*ıu:p lerde bizzat ve bazılarımız imizla beraber harbeden biz BÜ Osirannda TReYİ bile li türbe Gnünde gelip âl etmiyerek münzevi- amane çalışırken açıkta __.:- Kanunlarımız fukaranın terfihini 'der ve bi SNY değildir. Eaki yeri Tamiza bu tarzda çalışmamızı zde İ ve şu kaş gününde çoluk _:'"'u. ekmek parası kazanmamıza *de adilmesini rica ediyoruz. Bir Resme Dair... öndim. n akşam bir gazinoda — oluruyor- :;:'_"v hoşlanmadığım bir gazeteye M Tişti. Kısa anlatayım. Rüsumat ÜN mahut — motörlerinin satılığa ldiğadan bahsile bir resim dercee r N Gyeş » Ü Siduğunu da ilk du. Kotir &> :âıw güldüm. Niçin mi diyeceksi- tiş | F reşim Karaköydeki küçük tüc- ha. “Ürlerine ait olup rüzumatla alâ- .,__: Yöktur, Rexme iyice dikkat eder- S Köprübaşındaki * Japon Ticaret v nin tabelâsının aynen resme & q;t Bu hal bunlarda itiyat —halini hai in mazur gördük. Acaba — diğer * e derler bilmem ? M. Yunus P KA thu şla Mücadele z.nM eselesi higitnedersem İstanbulda fa- | Kşra k Ve bu resmin mezkür motörle- di “Si görürsünüz Hiç. hayret —etme- Mücadele etmek üzere Omisyon vardır. Okuyoruz: Gazete- e Gizli ğ M Zli randevu evleri kapa- dallmuş. Peki, fakat bu ka- l"ün nerelerde barınıyorlar? .%ld birçok evler - biliyo- ekserisi çok müzmin )W.;klırl:ı malüldürler. Ka- randevu — evlerindeki iap Yeler bütün Beyoğlunun k:ıq'i © ve mümasili umum! Y inde — dolaşmaktadırlar. '#ziyetin büyük bir Ateşkil — edebileceğini tte arzederim. karilerinizden ne “SÖN POSTA ok Çocuklulardan Hak- Jarını Almak İstiyenler Çok çocuklu ailelere hü- | eden oğlunu mektepten alıp | Ef. Madam Viyoletta, çocukları kümet yardım esasını kabul etti. Hıfzıssıhha kanununda da buna mühim bir yer verildi. olarak —gaz şirketine | | çırak | vermiye mecbur olmuştur. 4 — Beykozda balıkçı Hak- DimltroFnso, Meriça, sAmak ya, Denetya, İstella, Parşakeva, Yovanna, Yani, Yorgo. H. ve Bu yardımı görebilmek için | kı efendi ailesi, Kemer sokak | Ef. ler. | behemehal altı ve daha ziyade ! çocuklu olmak şarttır. Para istemiyenlere de madalya ve- rilecektir. Bu kanunun - kendi- lerine: verdiği haktan — istifade etmek için müracaat eden ai- lelerin — resimlerini — dercedi- yoruz: 1 — Edirnede Tahir Bey ailesi: Valdeleri Hayriye Hanım darp işaretile gösterilen oğulları, diğer Üçü gelinleri ve torunlarıdır. 2 — İstanbul otuz ikinci mektep müdürü Ruhi Bey: valdeleri Emine Hanım. Çocuk- ları sıra ile Mediha, Semiha, Yunns Hadi Torbalı İntihabı Hakkında etbalının Tepeköy sakinle- Ali efendi, bize bir göndererek — Torbalı etrafında söylenen ve şeylerin — hakikatini ak için tetkik yapılmasını — rica t 26 e— Faruk, Zühtü, Fahri, Faik. 3 — Topanede Kadiriler yokuşu Ekmekçi sokak No. 20 Dolmabahçe — havagazı şirketi — işçilerinden kurşuncu Hüseyi oğlu Faris usta. İhsan H., Hüseyin, Meliha, Halime, — Sabahat, Hayat, Babaları 230 kuruş yevmiye ile çalıştığı için bu sene be- şinci — sınifi birincilikle ikmal PEYAMİ SAFA SON POSTA'nın Edebi Romanı K* de mazi hâkimdi. M günleri düşünerek 1. Bir kibrit alevinin ışığında görünüp kay- ,;'" gibi, birçok hatıralar Sönüyordu. Şinasi bu a dalarken her vago- baş Püceresinde — bildik L“.xmümıiyen şimendi- | Tinın hızla geçmesi | K hi]dj.k’ hissi -duyuyordu: Ve hen'” çoğu aziz dost- İ Yarap ” Sziz dostlar, metrdil N’:uı_ “m__klışıyoriırdı ve %uğ"l:â?mumek üzere MA aa doğmu yi ııirdellhin durdu : FATİH -HARBİYE — Peki... soracağım. Neriman bu teklifi ümit ile karşıladı. — Sorulacak — sualin herşeyi tamir edecek bir ce- vap yolu açacağından adeta emindi. Mesut günlerindeki tebessümü hatırlamıya ve tak- lit etmiye çalışarak : — Sor! dedi. Şinasi, aklına gelen sayısız birçok suallerin hücumu altın- da boğulmaktan kurtulmıya çalışır gibi durdu, düşündü, seçti ve sordu: — Niçin, sen artık dünkü sin ? Niçin, biz bu- gün ikimiz de kıymetli bir şey kaybetmiş gibiyiz ? Niçin bu- dedi, bir şey kaleiçinde | | Maarif caddesinde 7 numarada No 18 Çocukları: —Şükriye | Lâtife, Bahriye, Kemal, Meh- met, İbrehim, Cemile H. ve efendiler. 5— Topanede Boğazke- sende Napolitaki apartımanın- da 8 numarada :terzi Niko Guraba Hastanesinde Yeni Aletler Evkaf idaresi Yenibahçede- | ki Guraba hastanesi | âbo- ratuvarlarını yeni aletlerle teç- | hiz etmiye karar vermiştir. | Bu aletler yakında satın al rak — lâboratuvarlara yerleştiri- lecektir. Bir İstatistik Geçen sene 334 resmi ilk mektep vardı. Bu mekteplere 21351 i erkek ve 191948 kız olmak üzere 40545 talebe devam — etmiştir. Bunlardan 4309 talebeye şehadetname verilmiştir. 930 ders senesi iptidasında sekiz mektep daha açılmış ve talebenin miktarı 42383 adedine baliğ olmuştur. | gün düne benzemiyor ? Niçin dünkü gibi rahat adımlar ata- mıyorsun ? Niçin böyle oldun ? Şinasinin sesindo öfke ile sevgi. Neriman daha basit bir | sual beklemişti. Kendi tah- ? mini ile bu sualler arasında- ki farkın uyandırdığı komik duygusu geçinciye kadar şaş- kın durdu, sonra düşünmiye başladı. Onun da aklına sa- yısız cevaplar geliyordu. Fakat | hepsini ayrı ayrı teftiş etme- | den ©o da söylemek istemedi, Yan gözle Şinasiye baktı. | | O, Nerimanin cevap vermek- | te gecikmesinden mağrur gi- | bidi. Öne eğilmiş başı derece | derece kalkıyor ve sanki gu- rurile ayni seviyede yükseli- | yordu. Neriman bu kadarına | tahammül edemedi. Kendi ken- | dine cevap veriyordu: “Niçin | mi? Çünkü, artık ben bir | Fatih kızı olmak istemiyorum, j% 6 — Samsun'da bedestende | esnaf kahvecisi Sürmeneli Kâ- miloğlu Hakkı Efendi ve re- fikası Halime H. Çocuklar: Zehra, İbrahim, Süleyman, Fethi, Hasan, Hü- seyin,. Melâhat, Şefik. H. ve Ef. ler. Sıra Evlenmesi Dün bir Samsunlu kariim- den şu mektubu aldım: kızım. Benden büyük bir ab- lam vardır. Ablam henüz ev- lenmemiştir. Geçenlerde iyi anlaştığım bir gençle evlenmem büyüğüm dururken benim ev- | lenmeme —müsaade — etmedi,. Hatta değil evlenmeme, nişan- lanmama — bile razı - olmadı. Büyük bir günahtan bahsedi- liyormuş gibi beni hemen sus- turdular. Ben de bir daha bu- edemedim ve edemiyorum. Bugün birbirimizi sevdiğimiz için bekliyeceğiz gibi geliyor. Fakat böyle meselelerde değil karşısındakine, insan kendine bile itimat edemiyor. Zaten ben de artık evlenme çağında Ailemin isyan elimde bulunan bir - kızım. yaptığı bü haksızlığa düyuyorum. — Fakat yapacak — birşey yok. nemem. Doğmak - gibi evlen- mek te mi sıra iledir?,, | — Kızım, bu haksızlığa karşı isyan duymakta yerden göğe | kadar haklısın. Fakat bu hak- Tarsusta Bir Ge;ıç Çocuk Öldürüldü Tarsus, (T.S) — ( Yanık dam ) köyünde sebebi henüz anlaşılamıyan — bir — cinayet vukua geldi. Mustafa adını taşıyan on iki yaşlarında bir çocuk, yaşça kendisinden biraz farklı olan bir arkadaşı ile köy mektebinden dönerken on sekiz yaşlarında Durmuş ismin- de bir genç tarafından çifte ile öldürülmüştür. Biçarenin annesi katilin tevkifinde teahhur gösterilmiş — olması dolayısile ( Çamalan ) nahiye müdürün- | den şikâyette bulunmuştur. anlıyor musun? Böyle yaşamak- | tan nefret ediyorum, eskilikten nefret ediyorum, yeniyi ve gü- zeli istiyorum, anlıyor musun? Eski ve yırtık ve pis ve iğrenç bir elbiseyi üstümden atar gibi bu hayattan sıynl- mak, çıkmak istiyorum. İhtiyar adam, bozuk sokak, salaşpur €v, 'gıy gıy, hey hey, ezan, Belvacı... Biktim artık, ben başka şeyler istiyorum, baş- ka, bambaşka, anlamıyor mu- sun ? ,, Fakat bunların hiçbirini söy- liyemedi ve cevap için Şina- sinin tahammül — edebileceği | azami müddet geçti. Şinasi, müşfik bir ses per- desile örtmiye çalıştıkça, Ne- rimana daha fazla tesir eden gururunu gizlemek için gayret göstererek devam etti: — Sen eskiden... eskiden dediğim, bundan daha birkaç kını anne ve babana, hatta aile cemiyetine de tasdik et- tirmek mecburiyetindesin. On- |lar senin evlenmenle büyük kızlarının — üzüleceğini, essir olacağını düşünerek se- nin ondan ileri bir adım at- mana izin vermiyorlar. Halbu- ki bilmiyorlar ki bu suretle seni de baltalamış ve müte- müte- birkaç aylık bir teessür duy- maması için senin belki de bütün saadetini feda ediyor- lar. Ailenle daha serbes ko- muş, belki de onların yaptık- ları haksızlığı tamir ettirebi- Hanımteyze evvel ne sade kızdın, ne sade! ay Hoş gene bugünkü hevesle- rin vardı. Ama onları meydana dökmiyordun. Bugün nekadar fark - ettin. biliyor musun? Herkes söylüyor Neriman! Sen de açık söyle, açık! Ben senin ne istediğini biliyorum. Neriman korku ile sordu: — Ne istiyorum ben? Şinasi derhal cevap verdi: — Sen.. dedi, iki gözüm Neriman, sen foks -trot oyna- mak istiyorsun, ve iyi bir ka- valye. Onu da bulmuşsun. Şinasinin sesinde ne kin, ne de hatta sitem vardı; ter- “Ben yirmi bir yaşında bir | mevzubahis oldu. Fakat ailem | nu tekrarlamıya bile cesaret | essir etmiş oluyorlar. Ablanın | Evlenmek Sıraile Mi Yapılır? Ailelerin Düşünmeleri Lâzı_ıg Gelen Bir Nokta ı Suvare Elbisesi ı | Onr- | ların rızası olmadan da - evle- | | | n - * Yalnız kürk altında giyile- bile cek zarif, ince bir suvare robu. NPTÜLHAMİDE YNU BOMBA Bütün tarihi dekoru, mera- simi, — hakiki teferruatı ve neşredilmemiş — fotografilerile beraber “Ziya Şakir, Beyin bu, son derece — heyecanlı ve vesikalara müstenit roma- nını yakında dercedeceğiz. -— TAKVİM — Gün 30 15-Teşrinisani-930Kasım 7 Arabi Rumi 2- Cem.elahar-1349 | 2-Teşrinlaan! - 1354 | Vakit-Ezani-Vasatı | Vakıt-Ezaal- Vasatl Güneşi 1 .55 | 6 47 M2.— |16.52 Öğle Yata | 1öshsma Tasak İizır| s.4 €| 1159 436 açılan bir esvap gibi ansızın çözülüvermişti. Kendini hemen toplıyamazsa başına felâket- ler gelebilirdi: Gözleri ka- rarabilir, dizleri bükülebilir, üeın çökebilir, ağlıyabilir, bayı- bilir, bir sar'a aöbetine tutu- labilir, bilir, felce uğ nyıhillrdçil.'m Bomn' bu Mîi felâketlerin — başlangıcı — olan | zaaf halini geçiriyordu. | — Sapsarı kesildi. Ona tesir eden şeylerden biri de bu ithamların — müthiş — üslübidi. | Hatta Şinasinin söylediği şey- lerin hemen hepsini unutmuş- tu. Yalnız bu ses, bu eda, bu kelimesiz ve gayet büyük ma- malardan mürekkep ses, beyni- kibinde kayıtsızlık ve istihzadan | nin soğumuş höcreleri içinde rini çok şiddetli bir derece- ye çıli mücadele kabiliyetini hemen darma dağnık etti. Ruhi kuv- vetleri, kopçaları birdenbire | başka hiçbir unsur keşfedile- | akisler yapıyordu. Bu düşman | miyen bu ses, sözlerinin tesi- | tesirini © kadar beyendi ve kıskandı ki ayni silâhla karşılık ve Nerimanda | vermek istiyordu; fakat ken- dinde bu kuvvetin zerresini bulamadı. iAdem vri)