28 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

28 Eylül 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Sıyfı MEMLEKET HABERLERİ MALATYA'DA Bir Polis Me— muru Kazaen Vurulup öldü Malatya, 25 ( Hususi) — Bura Polis mürettebatından Çemişkezekli Mustafa Ef, polis dairesinde — bulunmakta - iken merkez memuru Beyin - altı yaşındaki çocuğu silâhla oy- nuyormuş. Tabanca ateş almış, Mustfa Ef. ağır surette yara- lanmış, hastaneye nakledilirken vefat etmiştir. ödükkemlüklü Gireson Namzetleri Gireson 24, ( Hususi ) — Halk fırkası grupu Valinin ri- yasetinde toplanmış, 21 bele- diye azalığı için 42 /namzet tesbit etmiştir. İsimler, Trab- zonda bulunan müfettiş Şevket Beye bildirilmiştir. Bir İtalyanın Katilleri Malatya, 25 (Hususi) — Tren hattı mühendislerinden ve İtalyan tebaasından Müösyö (Pelloti) yi geceleyin çadırında bastırarak öldüren Fransız te- baasından Ferit idama, arka- daşları Mehmet ve Kâzım yirmi dörder seneye mahküm edilmişlerdir. Temyiz mahke- mesi, kararı nakzettiğinden davaları tekrar görülecektir. Beş Senede 23 Bin Lira Bursa, 24 (Hususi ) — 200 küsur aza tarafından beş sene müddetle teşkil edilen Bursa muallimleri — tasarruf — sandığı müddetini bitirdiği için umumi köngre yapılmıştır. Sandığın bilânçosu 23 bin liralıktır. Eski idare heyeti büyük bir ekseriyetle intihap - edilmiştir! Çünkü sandık muamelâtı ga- yet esaslı surette ifa edilmiştir. Mektep Müdürleri Toplanacak.. İstanbul ilk mektep müdür- leri bu ayın 28 inci pazar gü- nü Fatihteki İstanbul 13üncü mektepte toplanacaklardır. Bu toplantıda toplu tedris usulleri ve ders taksimatı şekli konu- şulacaktır. Acaba Hakikaten Deli Mi? Akbıyıkta karısını; eve ya- bancı adam alıyor - iddiası ile öldüren saka Âli Osman, tev- kifhanede — delilik alâmetleri gösterdiğinden dolayı — Tıbbı Adliye sevkedilmiştir. Teşekkür Genç bir yaşta ebediyen kaybettiğim — oğlum n Tosun'un cenazesinde — bulun- mak ve bizleri taziye etmek suretile teessüratımıza iştirak eden muhterem zevata arzı teşekkür eylerim efendim. Annesi: HAMİDE Yorulmaksızın Para Kazanmak istemez misiniz? Evinize veya işinize giderken, sokak- ta gezerken veya birisile görüşürken ber hangi bir vaka karşısında kalabi- dirsiniz... Havadis nedir. biliyorsanız o — vakayı derhal görebilirsiniz. Bir yangın, bir lı:'ı'. bir kaza birer havadistir. Ras- ldiğiniz kalardan ertesi Fetalirde gökrmek ietediğiz. bit ohasra derhal telefonumzu açınız. ve havadisi gözetemize haber verinl, islm ve ad- zesinizi de bırakınız, Verdiğiniz bava- disin ebemmiyetine güre — gazetemiz mükkfatnu vermeyi vazife bilir, Telefon mumaramız: letanbul * 263 , tür. *SON” 'POSTA l BELEDİYE İNTİHABATI ŞİKÂYETLER DOĞURUYOR Orhengazi İntiha- bında Yolsuzluk- lar Mı Var?. Belediye — intihabı hararetle devam etmektedir, iki fırka arasında şiddetli mü- cadele olmaktadır. Bu fııüz:t İ etrafında aldığımız telgraf berlerini aşağıya dercediyoruz: Adana, 26 ( Hususi ) — İki gündenberi belediye intihaba- tı hararetli bir surette devam etmektedir. Reylerin yüzde 70- 80 kadarını Serbest Cümlhuriyet fırkası kazanmaktadır. Bu yüz- den bazı hadiseler olmaktadır. Hatta igi tehdide * kadar , ileri götürmektedirler. Mahmut, İbrahim, Ziya Serbest Fırka Kazanıyor Adana, 26 İHinensi) — Ser- best Cümhuriyet fırkasının, intihabat ın'ıınş.,ebetile yaptığı taşrada | Belediye intihabatı mü- nasebetile muhtelif yerler- den birçok şikâyet mek- tupları ve müdahaleler yapıldığına dair telgraflar pek çoğu, tecemmuat kanu- nunun Gir maddesinden istifade edilerek halkın nümayiş menedilmiştir. Bu ara- da bir polis memuru silâh kullanmıya — teşebbüs ise de arkadaşları tarafından menolunmuştur. Bu yüzden bazı kimseler | karakölâ ” götürülmüş, — fakat neticede serbest — bırakılmış- lardır. Şehirde <inzibat - devriyeleri dolaşmaktadır. — Atılan — 560 reyden — (480) ini yeni fırka kazanmıştır. alıyoruz. Bu şikâyetlerin | etmiş | Bu Hale Mani Olmak Lâzımdır zarar vermiyecek şekilde yaptığı tezahürata mani olunduğunu gösteriyor. Bu gibi ahvalde bu maddeyi tatbik etmek doğru olmasa gerektir. Dahiliye vekâ- letinin nazarı dikkatine vazediyorur. Orhangaziden Bir Ses Orhangazi 26 — Cümhu- riyet gazetesinin nüshasında burada “ fes ,, bu- hınduğu ve bu hadisenin - fır- kamizla alâkasi olduğu kayde- dilmektedir. Bu haber, tekzi- be dahi deymez. Burada fırka- mıza rey verenler, kanun hilâfı geteleyin ve — sebepsiz yere karakola davet edildikleri için müddei umumiliğe müracaat et- | mişlerdir. Bittabi, bu hal, ef- (25) tarihli | İntıhapta Toplan- !'ma Kanunu Tat- bik Edilebilir Mi? kârı - umumiyeyi, bu tazyiki yapanlar aleyhine sevketmek- tedir. Bu yüzden fırkamız inti- habata iştirak edememek mec- buriyetinde — kalmıştır. Fakat en ufak bir tahkik, umumi te- mayülün — ne tarafta olduğu- nu derhal gösterir. | — Mağazasında filvaki fes bu- lunan bir. tacir vardır ki adı manifaturacı 'Ahmet efendidir. | Fakat bu zatın firkamızla - hiç- bir alâkasi yoktür. S. C, F. Reisi Mustafa Bir Fırka Mı? Adana, 25 (Hususi) — Ab- dülkadir Kemâli bey “Ahali Cümhuriyet fırkası,, namı al- | tında bir fırka teşkil etmiştir. Çalışkanlık Ta* Tahsil Edilebilir..; Artık m:k(:plenn açılma- sına bir iki gün kalmıştı. De- nizdeki küçük balıklar hep kederli idi. Hiçbiri oyunundan' ayrılmak, gezmelerini" bırak- mak istemiyordu. Küçük İzma- rit hepsinden fazla üzülüyordu. *“Mektep kim, ben kim.. Mek- tep benim için değil..,, diyor- du. Kefal, sinirli sinirli öteye beriye büzülüyordu: “Aman artık mektepten ko- nuşmayın, bıktım, Mektep lâfı oldukça, buz gibi oluyorum. Kuyruğum, kanadım her tara- fam titriyor., Uskumrunun da aklına başka birşey gelmişti: — “Birisine yalvaralım, ho- çaya gitsin, bizim mektebi İstemediğimizi — söylesin.,, Henüz onlar ne yapacak- larını düşünürken mektep günü geldi. Hoca sınıfa gelir, gelmez: — “Ah hoca Hanım, biz tatilde öyle tembel, öyle tembel olduk ki, bu sene hiç çılışa- mıyacağız. Onufü için bari şim- diden evimize gidelim. Bir da- ha da mektebe gelmiyelim ,; dediler. Hoca kızdı. Amma hiç belli etmedi. Yalnız eline bir deynek aldı: — “Zararı yok. Ben sizi gene çalışkan yaparım ,, dedi. Ne uskumrunun, — ne kefalın, ne izmaritin, hiç birisinin sesi çıkmadı. Exvelâ ön beş No. (1) de gö ntim uzunlugunda bir ip alm. Bu ipi resimde günüz gibi koyun. Bu ipin uçlarından biri erkek çocuk, öteki de /kız çocuk olsun. Bu kızla çocuk karşı- laşıyorlar. İpin yukarıdaki halkasını (2) numarada gösterildiği gibi aşağı doğru indirin. Kızla çocuk biribirlerini sevmiye başlarlar. Sol ilmiğin ipini sağ ilmiğin ipinin üstüne getirin. O zaman No. (3)te gördüğünüz gibi bir kalp resmi olur. Nihayet bu kızla çocuk evlenirler. Sol baş parmağınızla, işaret par- mağınızı (B) voktasından geçirirken öteki elinizle de (A) nok- tasında birleşen ipleri tutun. Sol elinizin başparmağı ve işaret parmağınızı -iplerin birleştiği noktanım altmdan uzatınız. İpin (C) noktasını alıp (B) noktasından çıkarın. No, (4) te olduğu gibi,. Sağ elinizle tuttuğunyz yeri| bırakan. Bu sefer ipin iki ucunu tutun. Sonra yavaş yavaş ellerinizi biribirinden uzak- laştırın. Yalnız ilmiklerin biribirine karışmamasına dikkat edin, Eğer söylediklerimizi iyice yapabilmişseniz No, (5)te gördüğünüz düğümü siz de yaparsınız. Şonra siz ellerinizi biribirine yak- laştırıp uzaklaştırdıkça iki düğüm de biribirinden ayrılır, yak- laşır. Tıpkı sevgililer gibi.. Bunu hem gösterir, hem de hikâyesini anlatarak glıel bir salon eğlencesi tertip etmiş olursunuz. — Bir çocukla oyun oynu- d-Lı.-ıu-—ıı.ıı.ıuı. $ — Verir miyim ya?.. Ne ' Kalabalıkla Oy- | nanacak — Oyun | . Artık mektepler açıhyor. Ar- kadaşlarınıza kavuşuyorsunuz. Size mektepte kalabalikla oy- nanacak bir oyun öğretelim: İçinizden bir kişi ebe olur. Yalnız bu aoyunda gözlerini ebe değil, öteki oyuncular ka- patırlar. Ebe gidip bir yere saklanır. Oyuncular yüze ka- dar saydıktan sonra — ebeyi aramak için her tarafa dağı- hrlar. Ebeyi bulan hiç ses çı- karmadan yanma oturur. Böy- lece herkes yavaş yavaş ebe- l Eylül 28 AÇIK MEKTUP TARANTO EF. Şehir Meclisi Azalığı İçin Ne Di iyor p Öz Türk ve — Türklere, bitaraflara, fırka mensuplarına: Ben, öz Türk değilim. Fakat yalnız Türküm ve bu memle- ketin çocuğuyum; reyinizin bir tanesini de bana verseniz şehri- nizin hizmetçisi ve kölesi olur- dum. Müstakil ramzet: Leon Taranto Son Posta: Bu zatın daha evvel müstakil bir namzet ola- rak Belediye meclisine aza ol- mak istediğini, Türk harsı ile yetişmiş, Türk terbiyesi gör- müş zengin bir Musevi vatan- daş olduğunu kaydetmiştik. Mahmut Esat Beye Bir Telgraf İstanbul, Son Posta vasıtasile sabık — Adliye velıılı Mıh— mut Esat göndeılen ığ?'el bir telgnf Çınkın 25 — Mütcessir ol- ma; düşmez, kalkmaz bir Allah vardır. Ne; e Oğlu Giresonda Serbest Fırka Gireson 25 ( Huılıî — De- zade Ziya bey, S. C. fırka- sının bura — teşkilâtını vücuda getirmiye memur edildi. Bura münevverleri, bu teşebbüsü memnuniyetle karşılamışlardır. Loit Corcun Saçları İngiliz Başvekili meşhur Lo- it Corç, ötedenberi kendine bir hususiyet veren uzun saç- larını kestirmiştir. Şimdi cas cavlak bir kafa ile çökmüş bir ihtiyar vaziyeti almıştır. Dostları saçlarını uzatmasını — tavsiye etmişlerdir. Malatyanın İki Derdi Malatya 25 ( Hususi ) — İs- tasyondan a caddesine gi- nin başına toplanır. Bütün ço- | den ıı_melpa_'a caddesinin kü- cuklar geldikten sonra en evel ebeyi kim buldu ise bu sefer © gidip saklanır, “Bu oyunda marifet ebenin güç bir yere saklanmasıdır. İki Bilmece S — Her zaman söylediği- | miz, fakat hiç yapmadığımız şey ve dir? C — Bir dakika dur. S — Oğlum, bu balıkların hepsini sen mi tuttun ? C — Hayır baba, ucunda ki solucan da bana yardım etti. | AZİZİN CÖMERTLİĞİ | & — Senirii beş kuruşa bileyim ben ne yapacaksın, | söze girişirim ki -yuaLıtya- belki gene kurmar oyzartın.. | cağım. şat resmi — yapılmıştır. Fakat istimlâk işlerinde kaymet yan- lışlıkları - olduğundan beledi- yeye —müracaatlar yapılarak hataların tashihi istenmiştir. Bu- ranın mühim bir meselesi de hü- kümet civarına dolan taksi oto- mobillerinin mütemadiyen kor- ne çalarak halkı rahatsız et- meleridir. Kartalda Serbest Fırka Kartalda Serbest Cümhuri- yet Fırkasımıın — ocağı - küşat edilmiş ve halkın fırkamıza teveccüh ve tebacümü, her erde olduğu gibi burada da ıcndııu gwermışır Belediye intihabına hazır bulunuyoruz. Kartal S.C.F. heyeti faa- lesinden Hamdi ve Nafiz !

Bu sayıdan diğer sayfalar: