HONOR Honorö de Ralsao, gürültü ve macera dolu hayatında bir tek ideal taşıdı. Ve bu ideali gerçekleştirmek için, birçok projeler kurdu. Fakat ne yazık ki, bütün pro- jeleri bir netice vermedi. Onun ideali, zengin olmak ve bütün borçlarını tamamiyle öde- mekdi. Gayesine erişebilmek için birçok işlere girişdi: Sardinyada gümüş madeni aradı, devri daim mekinesi icat etti, ziraatcılık yap- dı, mecmua çıkardı, riyazi kombi- nezonlar kurdu.. Fakat bütün bunlaronun borç- larını bir kat daha artirmakdan başka işe yaramadı. Nihayet hayatının o sonlarına doğru, Kontes Hameska ile evle- nince vaziyeti iyileşdi ve bütün borçlarını ödedi. Ve az bir zaman sonrada dünyaya gözlerini kapadı. X Balzac birçok cı günlerini; 1840 dan 1847 ye kadar oturduğu evde geçirdi. Bu ev Passyde idi. Büyük romancı çalışmak ve borçlarını ödemek arzusuyle oraya gelmişdi. Balzac'ın borçları onun hays- tında bir safhadır. O borçlarını ödemek için uğraşmış ve başına gelmedik kalmamışdır. Balzao'ın Paasy'deki oturduğu ev halen müzedir. Zira o evde birçok şaheserler yazılmışdı. Bunların arasında: «La Roboutlleua» «Ursuke Miroudı, «Da cousinş Belle», «Da cousine Ponsru sayılabilir. Balzac'ın kafası, acayip fikirler ve muazzam projeler kaynayan bir volkandır. O her gün zengin olmanın çarelerini düşünüyordu. Çünkü zavalı muharrir borçları arasında bunalmışdı. Bir kelime, bir fıkra, bir yazı Balzac'da mühim bir fikir kıvıl. cım? teşkil ediyordu. Ve para ka- E DE YAZAN: Oktay AKBAL zanmak için her çareye başvuru- yordu. Onun vodvil müellifi Siraudin ile macerası epey hoşdur. Siraudin zamanında tanınmış bir dramaturjdü. Şimdi unutulmuş bulunuyor.. 1841 e doğru Varisle Tiyatrosu Siraudin'in «Vendella» adlı piyesini temsii ediyordu. Pi- yes oldukca muvaffakiyet kazan- mış ve müellifine epey para ka- zandırmışdı. Muharrir paraları cebe atarken, kapıcı kendisine bir mektup getirdi. Okuyunca şaşırdı kaldı: «Mösyö Dün Yariste Tiyatrosunda «Ven- della» adlı bir piyesiniz temsil edil- di, Bu «im benim nuvellerimden birine atttir. Müeliflik hakkının üçle birinin kdtibinizle gönderilme sini rioa ederim. Hürmeilerimi. V.a. Meşlokdaşınız. Honore de Balgao Bu kâğıt Siraudin'i müthiş bir hayret içinde bırakdı. O Balzao'ın romanını okumş- mışdı. Vicdanında hiç bir nedamet yokdu. Vaziyeti derhal dostu, tecrübeli ve yaşlı Dumanoir'a anlattı ve onunla görüşdü. Sonra bir arabaya atladı ve Balzao'ın evine vardı. Kapıyı ilk çalışında, Balzaç tarafından açıldı. Bırtında bir robdöşambr vardı. Başı ve yakası açıkdı. Tok bir sesle : BALZAC — Kimsiniz! diye gordu. — Ben «<Yendetlar nın müelli- fiyim, — Ya.. Çok memnun oldum. Sizinle görüşecek bazı işlerimiz vardı, Siraudin canı sıkılmış bir ta- vurla koltuğa oturdu. Balzac ayak- daydı. Bimasında bir telaş vardı; ilk sözleri şiddetli bir tonla bağ- 1: — Mösyö.. Çok zamandanberi romanlarımı çalıp vodvile çeviri- yorlar. Bunu benden izin almadan ve kâra ortak yapmadan yapıyor- lar. Bu fazla devam edemez. Şim- diye kadar birşey demedim. Fakat bu sefer slzi yakaladım, ve diğer- lerinin hesabınıda &iz vereceksiniz. Bu şiddetli &özler karşısında şaşıran Sirawdin, çok geçmeden kendini topladı. Terbiyeli bir li- şanla, piyesin mevzuunun Dnuvel- dekine benzemediği ve nuveli okumadığını söyledi. Balzac : — Ne olursa olsun, dedi. Eğer teklifimi kabul etmezseniz mah- kemeye müracaat edeceğim. Bu sözler üzerine dramatürj ayağa kalkdı ve cebinden dörde katlanmış bir kâğıt çıkardı ; — Mademki hep işlerden bahs- ediyoruz. Size Mösyö Dumancoir'ın bir mektubunu vereyim. Herhalde kendisini tanıyorsunuz Balsac kulak kabarttı. Siratdin devam etti: — Siz 1838 de «La fille d'Eve- Havanın kızt> adlı bir roman neşr- ettinizmi £ — Evet — Siz bu romanı yazmağan beş sene eövvel, 1833 de M, Duma- noir ve arkadaşları ZLaforgue ile Solar, «ba fille D'Eve - Havanın kete isimli bir piyes yazmış, ve bugün «Vendeli&r nın temsil edil- diği sahnede oynatmışlardı. Siz — Lütfen sayıfayı çeviriniz — 45 w Servetifünun — 2338