18 Mayıs 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

ca geye, kıymetli bir arkadaş, edhösn bir dost gibi, peşimi bırşlımııyan bir hayvancık artık bini tanıyıyordu. Ömün çok yakmındaki bir bahçe kenapesine oturmuştum. Bahçi, sabah halile çok güzeldi. Sık ağaçların arasından ışıkla” üzerindeki parlak akisleri göz- İrini kamaştırıyor; ilk bakışta bana yabancı gibi görünen bu getiğ in, bütün sibeile beni sarpağa bağladığını his » Bir akan, hatta tir öniçin bile olm, eski zama- nin #ahdet ve neş'esi içinde yaşar gibi, hakiki hayattan ay- ' çiknziş ne tatlı idi. Dudaklarımı arasmdati, he- sesle : ii Bobi, kelimesi dökülü-, Hamas hayvan, beğim bu yetim #merine, birdenbire dal- uyuşukluktan © uyatımış, eski bir AşinAyı, bir döstu tanı- fink için bütün dikkatini göz. İkisiei bir daretğnerine hemen igölmiş Wp içi başını aramaz biraktınşiı, Hakiki #odflüğen timsali rı sısan güneşin nemli çakıllar . No. 4330-3545 fayalden Uyanış Yazan : Ferld Namık Hansoy olan bu hayvanın beni bu bir kelime ile sesimden tanıması, beni bambaşka bir âleme, mâzi olmuş güsel bir zamanın hayatı işine atiyordu. Bahçe kapısın- dan içeri girerken, tabiatın güzelliklerini teşhir eden ağaç- ların manzarası, bahçenin 8€8- sizliği, köpeğin sâkin sâkin yati- şı ve nihayet bütün bu tabiat dekorunun sihrile, buraya niçin geldiğimi unutmuş iken, mazi- gin hatırlanışı dimağımı derhal İasliyete getiriyor ve bu sabah siyaretimin sebebini birdenbire anlıyordum. Heki zaman haya- linin canlandığı bu güzel bah- çe içinde, tadi bir şunrsuziuk içinde bulunurken, şimdi haki- katın bütün acıfığını hissediyor- “dum. Bütün bu güzelliklerin bir tarafı nokşindı. Artık Güzin yoktu. Buydan sonra onu hiç göremiyecektim. Çocukluğum- danberi biricik hayalim, biri- cik saadetim olan onun, ölüm haberini dün İstanbula dönünce öğretmiş bulunuyordum. 'Taş- rada bulunduğum Sırelarda, onun ölüşünü benden gizlemiş- lerdi. Hayati saruretlerin mec- bur etiği birkaç senelik gay» bübettert sonra, yılların kalp- lerde kökleştirdiği tatlı hulya- ların hakikat olmamı için, daimi bir heyecan içinde çırpınan in san varlığının bu açı hakikatle