N Bisküvi kalmamış! Dün her zaman alışveriş etti - ğim bir şekerci dükkânına girdim. Akşam üzerleri safra bastırmak için yemeyi âdet edindiğim birkaç bisküviyi hep oradan alırdım, ge - ne biraz bisküvi istedim. — Yok! dediler. Ve anlattılar ki; buğdayı koru- ma kananumu tatbik için bisküvi - lerin artık kapalı paketler içinde satılması emredilmiş. Dome henüz piyasaya çıkmamış. on kuruşluk bisküvi almak için en asağı bir kiloluk bir teneke kutu satın almak lâzım. E doğrusu, bu- günkü ekonomi şartlarına çok uy- gun bir şey. Ben vergiye itiraz etmem. Yur - Jana karşı vazifesini bilen ve me- "#ni yerlerde ferdin yüklendiği anusi külfetlerini yakından görmüş bir adam vergiye karşı olamaz. Lâ kin verginin güçlüklerine, alış tar- zına itiraz ederim. Bir vergi mü- kelleften ne kadar kolaylıkla, ne adar belli etmeden alımrsa o ka- «e makbuldür. Çünkü insan ne kadar arlayışlı, ne kadar hamiyet- li, hattâ me derece zengin olursa olsun vergiyi sevincinden göbek a- sarak vermez. Bu dünyanın her ye- «nde böyledir. Onan içindir ki; her yerde verginin hafifleştirilme- si mümkün olmasa kolaylaştırıl - ması yolları aranır. Sim? şu bisküvi hâdisesini ele Takır Bu yalnız bisküvi için de- ğü, bütün undan yapılan, makar- na, şehriye, ve saire için böyle imiş. Ve bundan maksad da, büyük zarf lar içinde olduğu zaman bu ma - at'âtın vergisi iyi tahsil edilemi - or ve kaçak oluyormuş. Kaçak her şeyde olur ve kaçak- çı namussuzdur. Amma bu namus- rşı konan kayıtlar namuslu rı zorlar. Benim şu bisküvi omamaklığım vâkıa görünüşte ehemmiyetsiz bir şeydir ama, satışında beliren güçlüğü sferir. Bilmem maliye kanunları bunlara dair tatbikat kararları İri şimdi görebiliyorlar mı? Bu - günkü alımsatım ünitesi çok aşa « ğıdır. Tütüncüler paketle değil tek sigara satıyorlar. O halde paketle bisküviyi kim a- lcsah? Bir, bu yüzden yani sadışın azal- ması yüzünden, e evvelce bü- yüh tenekelerde vergi kaçağı siz - ma ına mâni olan kontrol makine- # ufacık ve yüzbinlerce paketlerde nasıl kaçak olmasının önüne geçe- cektir?.. Banları on nemelâzim dedim. Yalnız aklıma geldi. Her vergi için, her sene, yep yeni birer tetbir alınıyor ve bu alı- nan tetbirlerin tam yerinde olduğu sarılarak alınıyor, Sonra bunun kâfi olmadığı anlaşılıyor. Bu ne « den acaba?. B. FELEK Bu'gar'arla mübadele edilecek Türkler Silvrinin Kurfallı köyündeki Bal- garlarla Bülgarintanda Çediören kö. “yündeki Türklerin mübadelelerine ait hazırlıklar bitmiştir. Bunların müba- delelerine bu ayın onbeşinde başlana 6 NİSAN 935 AKŞAM eiYATLARI İSTİKRAZLAR TAHVİLAT Petilrazı dabili 9725 7433 Ergani 99 $ Riktim 1050 Kapanmaz 2928 ÖĞ An mümeseli Sİ m MEN ŞA tahvili, 4385 ME 2S2S Am, tahrir 4850 ESHAM s4 Nama 10 $ Raj e ine od $ Tier “aa 89 $ Terkos 7— 1265 250 025 5 ei 7025 24525 8387. 45517 1,175 430 ŞE EKONOM! ! Yerli ça, Yetiştiriliyor Ancak bunların nefaseti- nede dikkat edilecek Son zamanlarda Istanbul piynsasın- da mühim miktarda yerli çay satılma. ğa başlamıştır. . Bundan dört beş sene evvel Tokat, Samsun ve havalisindeki ziraat odaları tarafından yapılan yerli çay ekimi tec- rübeleri bir dereceye kadar iyi neticeler vermiştir. . Bu yıl bu civarda ve bilhassa Sapan- €a taraflarında ehemmiyetli denecek miktarda yerli çay yetiştirilmiştir. Koku ve renk itibarile | dışardan gelenlere pek benziyen yerli | çaylar, piyasada 35 — 140 kuruş arasında sa- tılmaktadır. Bir çok müstahsiller, çay ekimine icap eden ehemmiyeti verme - dikleri için toplandığı gibi satışa konu- İan bu çaylar (35) kuruştan sürülmek tedir . Çay tacirlerinden Bay Tahir, dün kendisile görüşen bir © muharrarimize bu mevzu üzerinde çünleri — anlatmş- tar: “— Yerli çaylar mahiyet itibarile gok farklıdır. Koku ve renk benzerliği yüzünden ikisi birbirinden güç ayırt e- dilir, Bugün Istanbula, Cavs, Hindiya, ve Seylândan oldukça mühim miktarda say, ç Ticaret anlaşması mevcut olmadığı için yalnız Çinden mal getirilmiyor, Yerli z daha bir hayli Taha em alar vaziyettedir. Ekime dikkat ve itina göstermek bu neticeyi temine az çok kâfi gelecektir . Maamafih bin ön çalıştıkları görüyoruz. Bu şekil zararlı olduğu kadar da faydasızdır.,, GUMRUKLERDE Nümune Gümrüğü Yeni teşkilât bu yıl tatbik edilemiyor ve inbisarler balzanlığı için hazırlanan | yeni teşkilât kanumu projesi bazı sebep- İer dolayısile yeni mali sene başlangı - çından itibaren talik © edilemiyecek. Bu yüzden projenin kamutaya sev- kedilmesi de yecikecektir yaç gösteren yeni kanın © projesinde esaslı bazı değişiklikler yapılması muh- temeldir. memurlar ehliyetleri ve bilgileri ile te- | Galata yolcu salonu yarın açılacak ? m yelek sakin ln ledi emen Hafi mühendislerinden mürekkep bir he - e tetkik edilmiş > — Jon yarın açılacaktır. Deniz yollarında Hat bölümü Vapurcularla idare yeni bölümde anlaşamadılar dün de vapurculuk şirketinde devam e Dünkü toplantıya Denizyolları mü- dür muavini Bay Ulvi, işletme müdü- rü Bay Zekeriya ve vapurculuk şirketi müdür muavini Bay Burhanettin işti - Iki tarafın gösterdiği istek üzerine başlıyan müzakereler iyi bir inkişaf seyri göslermemiş, iç kabotaj mevcut hatların iki deniz müessesesi için daha kârlı bir uyuşma ile bölünmesi arzusu menfi şekilde neticelenmiştir . Bu vaziyete göre, yılbaşında yapı - lan ve Ekonomi Bakanlığınca tasdik e dilen hat bölümü gene muteber tutula- caktır » HİR Mahkemeler Heybeli önlerinde boğu- ndaşın hakkı lan 33 vata Dün bu facianın muha- keme Geçen Teşrinievvelin altıncı gecesi Yalovadan gelirken, Hüsnü kaptan i daresindeki Feruzan vapurile Heybe Bada önlerinde çarpışan Faik kaptanın idaresindeki sebze yaklü motörün ar kasında bağlı sandalda bulunanlar de nize dökülmüş ve 33 kişi boğulmuştu. Bu kaza davasına, dün, öğleden ev - vel, ağır ceza mahkemesinde bakıldı. Once, şimdi Kütahyada bulunan Ah - medin istinabe suretile müracaat edi: len şahadetine ait evrak okundu. Som- ra, Yalova çiftliğinde çalışan Murad, şahid olarak dinlendi. Daha sonra, mü dafaa şahidi olarak dinlenen Vapur - culuk şirketi kaptanlarından Musta - fa Fikret dedi ki: <0 gece, ben, Füruzan vapuru kaptanı Hüsnü ile beraberdim. Mar - marada ilerliyorduk... Saat, gece ya - rından sonra, üçü bulmuştu. Heybe- li ile Maltepe arasındaki fenerleri geç miştik, Hüsnü kaptan: Ü — Baş tarafta bir fener görünüyor. dedi ve hemen tornistan elti. Deniz - | de, sağ tarafta, donuk ziyalı bir fener görünüyordu. Az sonra, bu fenerin sol tarafa geçtiğini gördük. kaza vukuu ihtimali kalmıyor gibi: medi; sağ bordadan ba mağa başladık. Flikala, savar düdüğü çalı boyuna devam ettik.,, Mustafa Fikretten sonra, sra ile, Akay idaresinin Erenköy vapuru kap- tanı Hüsnü, gümrük memuru Etem, Heybeli nahiye müdür vekili Vahdi dinlendiler. Vahdi, kaza sabahı motö- rün yanına giltiği zaman motörün faz la yüklü olduğunu, motörde fenerde görmediğini söyledi . Gelmiyen bazı şahitlerle gösterilen müdafaa şahitlerinin çağırıp dinlen - mesi için, duruşma, 25 Nisan sabahı. na bırakıldı. Dünkü celsede, kazada ölenlerden birçoğunun babaları, aileleri ve çocuk ları dinleyiciler arasında bulunuyor - rdı, ASKER KAÇAĞINI EVİNDE MI SAKLAMIŞ? — Samatyada oturan Bulgar tebaaundan Ovakim oğlu Sa - kalu, bir aker kaçağını grinde sak - lamak suçile zan al alınmış, altm- Gr İski hâkimi irildi... Ca a başladık ve malümat edinmek istediğini de yaz - muşlarsa da, bu, doğru değildir. Bir gün, söz drasında, Sakalı: — Top arabaları beygirlerle mi çe- kilir? demiştir. Bu sözden galat olma- & muhtemeldir. Sakalu hakkmda, serbest olduğu halde, asker kaçağını evinde sakla - maktan takibat yapılmaktadır. B. Halil Lü'finin davası Son Posta gazetesi sahiplerinden Bay Halil Lütfiyi tehdit ile para ko - parmak isterken cürmü meşhut balin- de akrabasından Şevketin muhakemesine, ağır ceza mahkemesin de dün devam edildi. Evvelce 37 müdafaa şahidi dinlem- mişti. Dünkü celsede, müddeiumumi muavini Kâşif iddiasını serdetli. o Ve Türk ceza kanununun 61 inci madde. si nazara alınmak üzere 495 nci madde hükümlerine göre cezalandırılmasını istedi. Müddelumumi ididasmı bitir - dikten sonra, davacı Bay Halil * ötfinin yekili söz aldı ve ezcümle şunları söy — Bu parazit mücrim, hazırladığı bıçakla Halil Lâtfiyi öldürecekti. Ab- dullahın ihbarı ki polisçe ter- bat alınmış ve kendisine telgraf me. wwru süsü verip yıldırım telgraf: getir Bu seneki otomobil yarışı HABERLERİ ! sıne bakıidı diğini söyliyerek arkadaşıyl beraber bina içerisine gixen Şevket, mürrekkili. mi bıçakla tehdit ederken cürmü meş- hud halinde yakalanmıştır. ceb Ten haneye duhül ve gece! hilinde sirkata teşehbüstür. 4 maddeye göre cezalandırılması icab rn, Vekilinden sonra Halil Lütfi de söz almış ve akrabasından birisile hu şe - kilde mahkemede karşılaştığından mü teessir olduğunu, Şevketin kendisin © den, hapishanedeyken ve çıktıktan sonra çok yardım gördüğünü, polisin takibinden kaçmak için Bulyaristana gitliğini, orada Nuri ismini takmarak hiç bir alükm ve nisbeti olmayan zen » gin bir ailenin akrabasmdan imiş gibi bir sene yanlarında kaldığını, orada, bir fabrikada buldukları işte de çalışa mayıp, şekerci Recep Ağayı dolandır dığını ve dayak yiyerek kovulup Iz tanbula geldiğini, bu parazit geçinme temayülünü inde cibili oldu. ün kem: funu söyledikten sonra, nef'iâm namı- na şiddetle cezalandırılmasını iste. miştir. Bir diyeceği olup olmadığı sorulan mazmun Şevket te, Halil Lütfinin, pa- taca yardımda bulunmak üzere ken - disini © akşam davet ettiğini, bunun için geleceğinden haberi olduğunu söy ledi. Bunu bildikleri idiasile 21 kişi- lik ismi yazılı olan bir müdafaa şahi- di listesi verdi ve çağırılıp dinlenil - melerini istedi. Bu şahitler arasında, bul Emniyet müdürü, bazı gaze te sahipleri ve muharrirler de vardır. Heyeti hâkime, gösterilen şahitler > den her biri için zaruri masraf ola - rak birer liradan 21 lirayı Maliye vez nesine yatırıp makbuzunu kaleme ib raz ettiği takdirde çağırılmalarına, şa hitlerin, ceza kanununun değişen 43 inci maddesine göre ihzaren getiril - mielerine karar verdi. Duruşma, 27 Ni san cumartesi günü öğleden sonraya barakıldı. Esnaf bankası ie Tasfiye heyeti daha geniş salâhiyet istiyecek uğraşan heyet, banka umumi heyetini fevkalâde bir toplantıya çağırmağa ka rar vermiştir. Aym sonlarma doğru yapılacak olan bu içtimada tasfiye heyeti, yeniden salâhiyet istiyecektir. Bankanın alacak ve ma a iç Jerin o tasfiye âtma era mamak hazır bulunmaları Tüzmen b Dğn saklık vermektedir. Tasfiye heyeti bu aksaklığı kaldırmak için © salihiyetle ini zaruri saymakta - bankadan da verdiği taniye Kara a ettirmek için, banka binasında mev - Gud kırtasiye eşyasından bir Imamı sat muş ve tesçiğ bu suretle Fransız gazetecileri Ankaraya gittiler keiimiz hakkında tetkikatta ez MAARIFTE Musikimizde Is'ahat Maruf bir Alman musiki- şinasından rapor istendi Kültür Bakanlığı meşhur Alman musikişinası Bay H miştir. Bu zat evvelki gün Almanya dan şehrimize gelmiş ve Ankaraya git miştir. Bakanlık Profesör Hindemit” » ten Türk musikisinin ıslahı hakkında tetkikmt yapmasnı ve bir rapor ver - mesini isteyecektir. Profesör Hindemit Şark musikisi üzerindeki ihtisası ile ta- nınmaştır. Bundan birkaç yıl evvel Mr sırda toplanan beynelmilel şark mu - sikisi kongresine iştirak etmişti. Haydarpaşa lisesi önündeki meydanlık Haydarpaşa Jisçsi önündeki geniş meydanlığın İizenin bahçe: lanılması için alikader | mal müsaade alınmıştır. Burada bi pot sahası vücude getirilecektir. Bundan başka, Usküdar orta mektebi bina; önündeki sahada da katlı bir jim. mastik salonu inşası ik Ba - kanlığından tahsi: Maam tahsisatı ve kıdem , Zammı mese esi lik tedrisat müfettişlerinin ve baş - muallimlerinin tahsisatı ve kı. dem zamları şeklinin şimdilik değiş - miyeceği anlaşılmıştır. Oğrendiğimize göre, ilktedrisat meselesi, kül halin - de, Mayısta toplanacak, fırka grup toplantısında görüşülecektir. Bir müd i ilk tahsil işini tetkik eden hususi komisyon, bu toplantıda rapo- yunu okuyacak ve ilk todrisat meselesi hakkımda bazı cezri kararlar verile - cektir. Askori fiselerde imtihanlar Askeri liselerin san sınıflarında, dünden itibaren imtihanlar başlan - mıştır. İmtihanlar 15 gün sürecektir. Diğer sınfların imtihanlarına Mayıs sonunda başlanacaktır. Bulgar talebesi geliyor Varna Ticaret akademisi talebe - sinden bir grup Sofya Üniversite tale- basile beraber paskalya tatilini geçir - mek üzere şehrimize gel ir. Vefa tisesina yeni bina Vefa hisesi yanında, evvelce hasta- bane olarak inşasına nda kalan Evkfa ai Bakanlığına verilmesi muvafık görül- müştür. Bu bina ikmal ettirilecek, ve önümüzdeki yıldan itibaren Vefa İise- si buraya taşmacaktır. Lizenin mü - dürü Bay Osman bu binayı almak için sok çalışmış ve muvaffak olmuştur. Hilâliahmerin mekteplerde baktığı talebe Kültür Bakanlığı, Maarif müdürlü- ğüne bir tamim mektej lerde, li hakkında izabat istemiştir. Bir rapor zırlanarak, yakında bakanlığa gön derilecektir. Kültür Bakanlığı başmüfettişleri Kültür Bakanlığı i Ibrahim Alâeddin, umumi müfettiş B. mize gel Anadolunun eski dilleri İstanbul Amerikan kız koleji şe - Zunları klübünde Bay Martayan tara fından 14 Nisan Pazar günü sant 18 de Anadolunun eski dilleri hakkında bir konferans verilecektir. Konferans- tan sonra eğlenceler tertip edilecek - tir. — — — | k : eminizm öngresi Bugün de bazı murahhaslar geliyorlar Uluslararası Feminizm kongresin - de bulunacak elan Uluslararası Ka - dın Birliği ikinci reisi Bayan Rosa Ma- mus ve umumi kâtibi Bayan Ponyas ve murahbaslardan bazıları bugün öğle- Yarış komitesi dün teknik tarafların Türkiye Turing ve Otomobil klöbü tarafından tertib edilen otemobil ya- rularınn dördüncüsü bu yıl 31 Mayıs Cuma günü yapılacaktır. Bu yıl yapı- lacak yarışlara büyük bir önem veril» mektedir. Yarış komitesi dün üçüncü Iı görüştü ie al gömü e lak lılar ve Mısırlılar da geek dan ötürü izde yapılmak. ğ olan bu yarışlar, Bir Balkan ulus ararası yarışı şeklini almış olacaktır. 'den sonra şehrimize gelecekler ve Türk Kadın Birliği başkanı Bayan Lâtife Be kir ile birlik azaları tarafından kar - sılanacaklardır. Sovyet fabrikalarına gönderilecek talebe Sümer Bank tarafından Nazilli pa suk mensucat fabrikası için mütehas- wa yetiştirmek üzere Sovyet Rusyaya elli talebe gönderileceğini yazmıştık. mektebi mezunlar boz fabrikasında imtihanla - rının yapılmasma başlanmıştır. Imtihana girmek beş yüz ki- şi müracaat etmiştir. Bu Ba- karköy fal Bank mü- Talebe 18 nisanda Sovyet Rusyaya gideceklerdir.» Türkiye dünyanın en nefis üzüMü lerini yetiştirebilen bir tir. Bilhassa Ege mıntakası, bunu için lâzımgelen bütün coğrafi şerâk iti haizdir. Bize öyle geliyoi İri eğer Ege sahillerinde bağcılığım& 25 ve üzümcülüğümüz biraz daha | na görse, daha fenni bir m işletilse, Türkiye, değil sade m nizin, belki Kaliforniya da di olmak üzere bütün dünyanın en leri bir üzüm mıntakası haline gelebilir. Seyi Üzüm diyip geçmiyelim; üzüm bugün birçok memleketlerin, me selâ Yunanistanın, İtalyanın, ve hassa Fransanın hayati mesel “agi rinden"biridir. Fransaya hariçte! rerek İngiltereye ihraç ederke biz tabiatın bize bahşettiği imkân lardan ve servetlerden nişin lâze! geldiği kadar istifade etmiyelim? Fifhakika memleketimizde ü şarapçılık sanayi de buna uydurmuştur. Ege muntakasında 1904 de bü * tün üzüm ihracatı 36 bin don iken bu mikdar 1932 senesinde 65 bir istihsalâ- tın yüksek rakamlara çıktığı zamani lar da vardır. Meselâ harbden bir sene evvel, yani 1913 senesinde mecmau istihsalâtımız 69 bin tona , Çün hü Ege mıntahası birçok seneler istilâ kaevetlerinin çizmeleri altıri da ezilmiş ve bir harb meydanı ha i Onun için K sında daha iyi bir şekilde . ye işaret etnzk ill gök mâ dir hair ve cisarndi bağ daha fenni ite bağlanırsa ba mid. ar herhalde pek çok yükse lecektir. Diğer taraftan iz ln Sel birçok likör fabrikaları şarab fab- Tikaları açılmış, Avrupadan şarap” için mütehassıs Fakat unutmamak lâzım - dir hi yard dahilinde şarab fabri kası açmak, bir fabrika açmakla, müsavi değildir. Çünkü meselâ memleketle w edilen bir mensucat fabrikası, veli çeşit mallarla Avrupa ME ie pera hal yerli lar. Halbuki > vaziyet büsbütün ır. Çünkü aranacak e evvelâ markadır v€ senelerdir. zımdır. Bizim bugün için yapa&7 ” demuz iş, vasat derecede pera TE parak onu ilhalâtçı mı büyük müstehlik kitlesi yaymaktır. Bu da şarabı, nakilde: sıtalarının masrafı da üzerine diği halde daha ucuza mal etmek arasında