Airid MİLLİYET PERŞEMBE 75 MART 1935 karşılıklar kılavuzu Listenin neşrine devam ediyoruz 1 — Öz türhçe köklerden gelen sözlerin karşısına (T. Kö.) bel- deği (alâmeti) konmuştur. Bunların her biri hakkında sırası ile uz- manlarımızın (mütehassıs) yazılarım gazetelere vereceğiz. Z — Yeni konan karşılıkların iyi ayırd edilmesi için, gereğine gö- ayrıca örnekler de konulmuştur. 3 — Köhü türkçe olan kelimelerin bugünkü işlenmiş ve kullanı- Jan şekilleri alınmıştır: Aslı ak olan hak, aslı üzüm olan hüküm, türk- Te, fransızcaları çe “çek” kökünden gelne şekil gibi. Aile — Arda — (Pr.) Famille Örnek: Aile tesisi cemiyetin en kud- 4i vazifelerinden biridir — Arda kur- mak sosyetenin en kutsal ödevlerine den biridir. ölevi — Ardal — (Er.) Pâmillaj : Aralarındaki ailevi cavabıt — Aralarındaki ardal bağlar. Aile evi — Ocak — (Pr.) Foyer Aileperver — Evcimen — (Pr.) Atta. ehe â son foyer Örnek; O, pek evcimen bir adamdır — O, pek aileperver bir şahıstır. iks — Arlen Örnek: Derakap — arkasından, he- men arkasından, Akabe (Bak: Büdire) — Zorgeçit Aksmet — Kısırlık, son: (Pr) Sterilitâ İnfructuositâ İilsamete uğramak — Sonuçsuz kalmak, sonuç ver. uğratmak — Sonuçsuz bı- rakınak, verimsiz — (er) Kendre strile Aleim— kası, sonuçsuz, Örnek: Akdemi vazaifimiz — İlk ö- devimiz, önceki ödevimiz. — Bundan akdem sinizle görüşmüştük dan önce sizinle görüşmüştük. b pale 2 pri racter, conclüre un âete public du priv€ Örnek: İki devlet arasnda akdedilen mwahede mucibince — İki devlet a- rasında bağıtlanan andlaşmaya göre Bağıtçı, bağıtlayan — (Fr.) Contractant Ornek: Alddiynin imzaladıkları (im- ia:'T. KB.) vesika — Bağrtiryanların Ad in — — (Er.) Acte Örnek; İlme Sele tadı birleş- tiren bir #kiddir. — Evlenme erkekle - Bün- kadını birleştiren bir . Akibet tamil): Sak, senemi bela Cer.) â la fin, enfin Kİ im dnen — (Fr.) Immddia tement ap A Ali Ürka) Raizon — ö.) — (Er. li — Usal — (Fr) a Mesaili akliye — Usal sorüm- Alli selin, bisi selim — Sağduyu — (Fr.) Bon sene za : Aklı selim sahibi olan adam dm e Akil — Akıllı CT. Kö) — (Pr.) Sape, pk yiyici — (Pr.) Mangeur is — Yansıt — (Fr.) Röfleci Dinek çk Ba derya, br Çe du — Denizin yüzü, bir yanan gibi İz yadaki yapıların gölgelerini gösteri za Ak Aks — — (Br) Extröme Alesayı ürk > Uzeliketı <> (Pr) Ea AR b lala EE tröme - Orient — Aksi — Ters — (Er. Alimi sema — Alm — (Fr.) Arc - £n - ciel kası yoktur Tİ. Bu işte bana karı göstermiş olda- Runuz Üğiden dolayı pek duyulan. dın — Bu işte bana karşı ibraz etti. ğiiz Alâkadan dolayı pek mütehansiş Alslkabahş — İlgen — (Fr.) İntöres- Bant y Alâkadar — işikli, ilgili — (Fr. İnt6e ressE , Flamme g memek elden gelmiyor — Bu mesaili ilmiyeye alâkadar olmamak mümkün olmuyor. z Allika kat'etmek — Hiişik kesmek Alâkaderilistilan — Elden geldiği kadar Alileülihai — Şöyle böyle, olduğu kadar Alâmeleinnas — Göz önünde, berkesin Alkmeretibikim, aledderecat — Sırası sıralarnca. i Misel — Beldek — (Pr) Signal Örnek: Bir ulusun en büyük ulusa beldeği dil — birliğidir — Bir milletin en büyük milli alâmeti lisan vahdeti- dir. let — Yaraç — (Er) İnstrument Se 5x söyleme yaracı dil, işitme — Aleti tekellüm W- leti semi kulaktır. Alt ve edevat — Avadanlık — (Fr) Ustensile Alâyiş — göster Aleddevam — Boyuna Aksâcayip (garib) — Yabansı Btrange, bimarre Oran Yabansı bir kılıkla karşımıza çikti — İl nete a apparu dans un 2€- nt Etrange. : Aleikesle ei — Ge) Ae bite, rotnptement, avce empressemeni alakae (tabii arlamma) — Nomsl LİE Börrimlerde ilerleme meral bir yolda olmaz — İnkslâblarda te rakkâ alelâde bir hat takib etmez. — e) Gayrtabü — Dışnomal — (Pr.) Anor- Mİİ sek: Bu çocuğun bu yaşta ba a 'dar boylanması Mi bu yaşta bu kadar kğ aleti Şanormal)dir. my — ER elüğa nn , ekseriya — “. da Ney Sowvent, Is plupart des (cis Aldigafle — Apansız, ansız — (ir) Soudain, soydsinemet — di iculi- Alelhusun — Hele — (Fr.) Partic Erment, tout particuliğrment ri ulusal işlerde Örnek : Her işte, hele s eden geldiği kadar özen göntermeli. dir. — Her işte, alehusus mili işler alâkaderilimkân itina göstermelidir. Alelinfirsdi — Ayrı ayrı, birer birer, te- Alak — Genel olarak — (Fr) D'une Façon absoluc, d'une façon sinin - Örnek: Bu sözüm yalnız sizedeğ.. | genel olarak bütün işmenleredir. li sözüm escen size değil alelıtlak bö” tün memurlaradır. Alehıtlik — masıl olursa olsun — (Br) N'importe gul, n'importe gaci, gveleonguc Osmanlıcadan türkçeye | Almanyanın teklif ettiği Rusya aley- tarı bloka İngilizler muhalefet ettiler (Başı i inci sahlicde) dilen intiba ne olursa olsun, bunların İn- giltere dış siyasasından mesul şahıs ta- rafından bizzat elde edilmiş olması ve intibaların bizzat Bay Hitierden alınmış ulunması iyi olrak ekili edilmekte, Bay Eden, Moskova, Varşova ve Prağ dan döndükten sonra, on ziyade alâka - dar devletlerin bütün görüşleri elde &- dilmiş olacaktır. Böylece, Siresada Bay Mussolini, Sir John Simon ve Bay Laval arasında müzakereler için İâzen olan bü tün unsurlar elde mevcut olacaktır. Bir anlaşma teşebbüsü yapılmış değildir , | İngiliz bakanlarının Berlin ziyareti; istihbari mabiyetini tamamen muhafa za etmektedir. Her hangi bir anlaşma i- çin bir teşebbüs yapılmış değildir dene- bilir, Avrupa ankışınası gaye olarak ko- mulduğundan beri, İngiliz bakanlarının Fkirlerinde doğrudan doğruya her han gi bir İngiliz - Alman anlaşması mevzuu bahsolmamıştır. Genel bir Avrupa anlaşması, yalnız İngütere, Fransa ve Italyayı değil, fa- kat Bay Edenin temas etmek üzere bu- lunduğu diğer devletleri de alâkadar et mektedir. Setirlerle yapılan toplantı BERLİN, 27 (A-A.) — Almam is < Gihbarat bürosundan: Dün akşam Bay Hiler dan o SirCen Si mona veda ziyafetin - den sonra, (Sir John Simon tere sefaretinde, Fransız, Belçika ve İ- talya sefirlerini kabul etmiştir. Bu top- tankı İnlekında dışarıya hiçbir malümat sizmramıştar, Tuna misakına yapılan itiraz LONDRA, 27 (A.A.) — Taymis ga siteni limen alarak #egretiiği bir ye- zda, Tuna ve doğu andlaşmaları mese- lelorinden bahsederek diyor ki: Salı günü bu hususta yapılan görüş” bulamaması ise, imkinsz denilmezse de fevkalâde müşkül olduğu intiba: tesyyüd etmiş- tir. < Almanyanın Cenevreye avdetime ye lince, Almanyanın (Müravat) kelime - iin 20 kantetğinn açık bir surette özak edilmiş olduğu anlaşılıyor. Karada, denizde ve havada askeri müsavat me - seleleri, diğer meseleler hakkında oldu- SA iy emma Mir carotls görüeilmiş, Siresa konferanamda muhtelif nok- ! "Örnek: Rasgele bir işmen çağırınız — Aleirtlâk bir rey gağırmız. .) Mondial Ödekei Acunsal bir ai ai dı İade Braz etmek ne büyük gereftir (ör) Univa yalan) Bük — çEr.) Unive: e Kin açıktan açığa, gör MEME Memleker <> Tanlayın — (Pr) Dis Denli Tanlayın Ira çıktım — kıra çıktım. çam Gi Rİ) iment Önek Kazanemizi aramızda bir dü- zeyde paylaşırız — Kârmer eya nemizde alesseviye taksim ederiz. Alettafsil — Uzun uzadıya Alettahmin — Aşağı yukarı em lella 2 Karşı — (Fr.) Centre hu işte bize karşı mısmız? — (Pr.) Etes - vows contre nous dana cette affaire 2 len & Örnek: Bu önergeye Günnar Terini kaldırsın | (önerge — teklif) dilaver z k: O, her vakit herkesin kötülü- eş söyler e (Pr) Tout le temps, dik ga mal değ m Mİ ie Gir 088 aylardan 250 si yana 149 u karşı oy verdi — Büt- çe hakkında 399 mebustan 250 si leb- te 149 w aleybte rey verdi. « Lehte olmek — Yana olmak — (Pr) , #tre en favcur Ta Çeneli) Yanak — (e) Fa- “GRİS: O, bütün Kamutay hayatında a erin a meki O her vakit © senin iyiliğine Mi Örnek: Akılık; sarlak bir e emir hüsnü ahlâk alâmeti bahiresidir. (âmâ anlamma) — Kör— (Fr) Amel (6) — İş, işlev — (Pr.) Acte, Örnek — Her iş ee amimi e Amele — İşçi — (Pr.) Ouvrier Amelmande — Işten kalmış -— (Fr) de travailler Eke — (Er) Pactcar Örnek: Sosyal işlerin etk arıkan. > İtimat ein Sed müteaddit ve mudildir. A ek Ge) Sain et sayi — (Er) Chef, supörieur, celui guj ordonne ou Semir da EE aainmn a - Amm — Amca — (Fr.) O — Amca — (Pr.) Oncle paternel “Amme, ammete — Hala — (Pr) Tante 'paternelle Mim kek d eme — Kamu — (Er) Le public 5 de» Bil, kamuğ. ir. — Sâyimiz nefsi. miz için değil, âmme içindir. Hükuleu âmme — Kamusal türe — (Fr) Örmek: Özgenlik kamusal türenin en değerli hükümlerinden biridir — Hür- riyet, hukuku #mmenin en kıymetli Amüd Dike a M.Y P. > — (Pr.) Perpendiculairı Amudi (kaimen) — Dikal (Er) Me e fikari — Beliremiği — (Fe. lonne vertöbrale kn > muz — Öğreten — (Fr.) Çul ense- igpe, gü instruie > k: Marifetâmuz — Bilgi öğre- An — An (T.) — (Pr.) Moment An'ane — Anana (anmaktan o anaana sözünün 'T. kö) — (Fr) Tradition. zarmdan İngil. | dilmektedir. ve bir teslihat mukavelesine iştirake â- inadedir. Başka tabirile, Almanya başka- ların da vazgeçeceği bütün teslihat - tan vazgeçecek, fakat başkalarının mu- bafaza edeceği bütün teslihatı istiyecek- tir. İşin hülâsası BERLİN, 27 (A.A.) — Röyter a - jansı bildiriyor: İlci gün mükilemeden sonra elde edilen intibam hulâsası şu - dur: Buy Sayen ve Bay Eden Berlin- den, burayı ziyarete haklı olduklarına ber zamankinden fazla kani olarak ayrıl umaleta derler Sovyetlerle elbirliği LONDRA, 27 (A.A.) — Bay Austin Cbamberlsin, “Pravada,, gazetesinin Lon dra muhabirine verdiği beyanatta: "Her hangi bir Avrupa emniyet si3- lar kurumunun esas fikri olduğumu ilâ- ve etmiştir. Fikir ayrılıkları BERLİN, 27 (A.A.) — Alman - İa- giliz mükâlemeleri canasında fikir ayrı- İdarı açıkça görülmüştür. Fakat, doğ” rudan doğruya müzakerelerin, bu gibi ayrılıarı açıkça göstermesi nohtsi ma- şayan: arzu olduğu beyan e - Bay Edenin Moskova, Varşova ve Prag seyahatleri ayni şekilde, yani istih- bari birer ziyaret mahiyetinde görül - mektedir. Avrupa vaziyetine ait ahvalin, Stro- konleransından evvel sa tamamen tavaz- zuh edemiyeceği tekdir edilmektedir. Alman siyasi ricali, İngiliz mahafili- hin memmumiyetine iştirak etmektedir. Vaziyette değişiklik yok mu? BERLİN, 27 (A-A.) — Havas bu- susi muhabirinden: Iogilt murahhas Mühâlemelerin neticesi LONDRA, 27 (A.A.)— Havas ajan- ğe Ancehlin — Bilmiyerek, bilmezlikle — (Fr.) Sans savoir, sans connalssance de cause — Bülbül — (Fr.) Rossignol si — Sert — (Er.) Dur, sövere — Demincek, biraz yukarıda Anilgıyap — (fir.) En son absence Örnek; 1 — Arkadan söz söylemek ayıptır — Anilgıyap söz söylemek a- Z — Kendi yokken hakkında hüküm vermek doğru mudur? — Anilgiyap hakkında büküm vermek doğru mü- ? m — Yakında — (Pr.) Procbaine ent Anikartin. — Bile bile istiye — (Pr.) Exprös, intentiçnnellement, Örnek: 1 — Bu işi bile bile yaptım — Bu işi ankastin yaptım. 2 — Bile ist bu işe giriştim — Ankastin ere oi Ansamimilkalb — Özyü — (Er. Sincörement, en togte sinceriti, du fond du cocur. Örnek: Özyürekten size sunarım — Ansami ihtiram ederim. Anıt — İnatçı (T. Kö.) — (Er.) Tâtu, entötö > say, size arzı “Ar — Ar (1) — (Fr.) Honte a e a bürmetini ie yısile bile, ni pi ergen Berlin mabrecile neşrettiği bir giriştim i Özyürekten — (Fr.) > anlaşması imilkalb. il teşettüte uğradı. ini ) ey Beldek ( ta demler kiz Arazii hususi menfaatların. terek gayretlerimizi 7 kömunusaniden beri edeceğini bilfül göstermiştir orta kilâtlandırılması Örnek: Arsız — Biâr - ârâ — Süsliyen, bezeyen, şenlendiren — (Pr) Oni pare. gü örne Örnek: Âlemârâ Acun süslyen (bezeyen) Meclisârâ — Dernek şen. Jendiren, Arim — Dinlenme — (Pr.) Repos Ariâmgâh — Dinlenek — (Fr.) Licu de repos Örnek: O gece gay kıyısında bir din- lenek tuttular — O gece çay sahilin- de bir ârâmgâh ittihaz etnler. Araste — Bezenmiş — (Fr.) O Döcerd, orni Ariyiş — Süs — (Fri) Parure, ornement Araz (Bak: alâmet) “sym- ptöme,, anlamı Terim koluna veril miştir.) Arazi— Toprak — (Pr.) Terre, terrain Örnek: Ekilmemiş toprak — Arazi gayrı mezrua — (Pr.) Terre non cul- tivde © er e elifle yazılarak Tuda “rsi, sözü va gız ve Azeri lehçelerinde «ar» Kazan İehçesinde “er,, de bu anlamadır. Arabça “âr,, hayâ © demek olmayıp tekrarlanmasıdır — tekrar; | kusur ve ayıp demektir.Bundan gelen “tâyir,, de kmamak anlamındadır. sı muhabirinden: İngiliz diplomasi ma- hafiline göre, Sir Con Simonun in. den evvel, yeni inkişaflar vuku ihti mali hesaba katılmak şartile | şimdilik, Berlin mükülemeleri, vaziyette görüle bilir bir küşayiş husule getirmemiştir. Mülelemelerin akameti tahakkuk e- derse, bunun Almanya ile bazı noktalar üzerinde uyuşmanın mkânsızlığından değil, fakat Almanya ile Rusyayı ihtiva edecek, Şarki Avrupaya (ait müşterek bir emmiyet sistemi teşkilinin kabil ol. mamasından ileri geldiği düşünülmekte- dir. si Almanya tarafından teklif edildiği görülen, Rusya alayhıtarı bir blok teş - kiline Londranın muhalif olduğu kaydo- lunmaktadır. İnriliz gazetelerinin mütaleaları LONDRA, 27 (A-A.) — Bu sabahki İngiliz gazeteleri, Berkin mükülemeleri haklında pek az tefsiratı ihtiva etmek - tedir. , tahminmtta bulunmaz. dan eüvel, Sir Con Simonun beyanatını beklemeği tercih etmektedirler. Daily Telegraph gözetesi, Almanya- sin, munhedelerin tadiline ait sert me - talibinin uzun bstesini dercettikten son- rn biliassa şunları yazıyor: ”.— İngiliz sümessilleri, i. rafından bu gibi müddelyata intizar et- salan miyorlardı. Almanyanın gösterdiği itilifgirizlk, e .âhsızlanma ü- midini pek karcısız bir şekle ifrağ et - mektedir. “Morning post,, gazetesinin diploma- si muhabiri, Berlin & mülülernelermden tereğgüh eden intiba bedbinane oldu- ğunu yazmaktadır. Yakın “bir tarihte Almanyanın münferit kalarak, başların- da Fransa ve Rusya bulunmak üzere muahedderin tadilime aleyhtar kuvvelli bir kütlenin teşekkül edeceği pek muh- temel görülmektedir. Fransa ve İngil - “Berliner Ta - | i POLİSTE Ahbap ismindeki smc'o kalastan yerd düşerek ağır surette yaralanmış, Bey * oğlu erkek hastanesine yatırılmıştır, Taklid fşler Kadıküyünde bir lokantada çalışan Alber, Nesim, Karabet ismindeki üç gari son lokantanın pul biçiminde müşteri. ye verdikleri fişleri lokantanım mühürü ile taklit ederek müşterilere para mu- kabinde sattırdıkları © anlaşılmış ve bepsi polis taralından yakalanmıştır. Deniz; düşan ço.u. da yataklar kısmen yandığı halde sön-ü- rülmüştür. —— mr m m açık görüşüle uluslar arası müzakereleri kolaylaştıracaktır. o Almanya, 16 mart tarihli kararile munhedenin beşinci fas- Im ihlül ve kendisini diğer uluakara bağ” lsyan mecburiyetleri ilga etmek istediği gu sırada İtalya gibi büyük bir memle- ketin uluslar aran; tesanüd eserine mü- zaherette bulunması ferah verici bir şay- Bay Laval, son Paris görüşmelerini hatırlatmış ve bu mülükuta kendisile B. Suviç ve Edenin resmi tebliğlerinde üç hükümetin tam tesanüdünü tesbit et -