21 Mart 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

21 Mart 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Her hakkı mahfuzdur. Yazan: Son Yemen valisi Mahmut NEDIM Trablustan getirilecek asker Sulitan Hamidi devirecekti Eğer Recep Pş. harbıye naıırlığında uzun müd- det kalsaydı Trablusu kaybetmez miydik? tipdattan bahsediyorduk. O idare- nin bozukluğundan şikâyet ed'. yorduk, gene şu vapurları gördüm de sinirlendim. Vakıâ onlarım bir günahları yok. Böyle metrük, kim- sesiz, bakımsız bir memleket bu- lunca elbette saldırırlar. Kabahati kendimizde aramalıyız. Eh söyle bakalım Şevket B. ne vakit yü - zümüzü güldürecek, ne zaman bu memieketi hürriyet ve saadete kavuşturabileceksiniz.. ne vakte kadar bekliyeceksiniz, yet- mez mi ertik? Şevket bey, beni ilk defa göıdu- ğü için paşanın teminatma rağ- men ihtiyatlı hareket etmek lüzu- munu hissederek; — Aknşallah düzelir paşam, el- bette düzelir, deyince, paşa; — Yoksa sen de mi ümidini kes tin, söy«e, sen de mi benim gibi ih- tıyarladın çöktün, koca Jön Türk suyle bakayım? Ueyince, paşanın bu inadaı ıçı- lışına daya nün işlerinden bahsederek çzkıl- mişti. U gittikten sonra — Recep paşa bir hayli Şevket beyden bahset- miş ve bütün ümidini Jön Türkle- re bağhdıgını, onla.r iş a.bşma geç medıgı için l imkânı oimadığı açıkça soyle.mışu Recep paşa bu kanaatinin sevkile- dir ki Trablusgarpta Jon Türklere bir baba gibi muamele ediyor, on- ların muvaffak olabilmeleri için elinden geleni yapıyordu. Hattâ bir aralık, Şevket beyin gayret ve ihtimamla İstanbula karşı, padişa- hı da devirip kanunu esasiyi ilân e.-nek içın Trablusgarpta bir kom plo da hazırlanmıştı: Trablusgarp- ui göndErEe vaNdlrilecek asker, terhis edilecekmiş gibi İstanbula getirilecek, fakat İstanbulda ter- his edilecek yerde Abdülhamide hücum edilerek hükümet ele geçi- rilecek böylece Jon Türkler, yani Ittihat ve Terakki iş başma geçi- rilecekti. durada uzun uzadıya izahı mev- zuumuz haricinde olan sebeblerle bu hareket muvaffak olamadı ve Reçep paşa herhalde bundan çok müteessir oldu. Ancak neden son- ya hürriyet ilân olunup ta, meşru- tiyet devrinin ilk harbiye nazırı ©- larak İstanbula geldiği zaman, e- minim ki Recep paşa yapacağı iş- lerin başına Trablusgarp müdafa- asmı koyacaktı. Ve gene eminim ki eğer Recep paşa uzunca bir za- man — ömrü vefa edip te — har- biye nezaretinde — kalabilseydi, Harbiumumiye kadar Trablusgar- bi kaybetmezdik. Recep paşa ile — ondan sonra, Trablusgarbda daha birçok görüş- tük. Esasen Recep paşa daha Tra- blusgarba ilk ayak basdığım gün- den itibaren bana karşı büyük bir hüsnükabul ve iltifat göstermişti. O gün ben vapurdan çıkar çıkmaz Trablus merkez kumandanı Be- dirhani Bahri beyle karşılaşmış- tım. Bahri bey, —Recep paşanın (Bac) karakolunda bana munta- zır olduğunu söyleyince, doğruca oraya gitmiş ve Recep paşa ile bu- luşmuştum. O zaman Trablusgarp- ta vali, mabeyin baş kâtibi Tahsin paşanın bacanağı - sarıklı Haşim beydi. (1) Meğer ben İstanbuldan ayrılırken, zaten Recep paşa ile a- rası pek iyi olan Şeyh Zâfer efen- di hakkımda bir ha: ıha—d:hn—l&tezmMıüetbah rim bana kalbinizi dostça, kardeş- çe açımız, dedi. Sonra ilâve etti. — Ben bir kumandan, bir mü- şir sıfatile değil, fakat bir vatan- daş bir dost gibi konuşuyorum si- zinle. Bir mutasarrıf olmasanız da böyle konuşacaktım. Ben de paşanın bu sözlerinden çok mütehassis olarak, ayni sami- miyetle, hattâ paşaya karşı eski- denberi beslediğim muhabbet ve hürmetin tesirile gözlerim yaşara- rak cevap vermiştim. Bunun üzeri- ne Recep paşaya bir hayli Tra- blustaki Jon Türklerden bahsettik- ten sonra; — Cebeli — garbide de birçok Jön Türk var, bunların hali bura- dakilere kıyas edilemiyecek dere- cede fena. Ben birçok sebeplerle onları doğrudan doğruya himaye ediyor görünmemek için müdaha- le etmeği doğru bulamıyor ve ede- miyorum. Sizin gelişinizi bu se- beple birkat daha sevinçle karşı- ladım. Bu çocukları mümkün ol- duğu kadar himaye et... ü YOdüm uscusü, birden bire dilime geten şu sözü, söyleyi- verdim: — Muvafık bulursanız onları hattâ kaçırırım paşam! Hiç unutmam, bu sözüm üzeri- ne Recep paşa ayağa kalkarak al- nımdan öpmüş ve bir müddet u- zun uzut! yüzüme baktıktan son- ra; — Seni Allah mı gönderdi Mah- mut Nedim bey, demişti. Recep paşanımı büyük bir mü- habbet ve hürmetle ellerini öpe- rek ayrıldım. Cebeli garbiye gider gitmez, he- men ertesi günü hapishanede ka- tiller ve caniler — arâasma âtılmış menfileri ziyarete ğittim. Orada meşhur Âcem İzzet, Nahifi, mabe- yin yaverlerinden silâhşur miralay rahri beyin oğlu Veli, doktor Al- ber, maliye nazırı — esbakı Nafiz paşanım torunu Âli beylerle kırk - MİLLİYET PERŞEMBE îî'îlîâîîî Gi HARİCİ HABERLER İngilterenin hava programı LONDRA, 20 (A.A.) — Bay Çor- çil, Avam kamarasındaki beyantında hava programımın İngilternin müda - faası için gayrikâfi olduğunu söyle - dikten sonra demiştir ki: Çok vahim bir tehlike devresine girdik. Bir harb manzarasiyle karşı - laşmış değiliz. Fakat 1928 de , biten harbin tekrarı imkânına çok benziyen bir şeyle karşılaştık. Bunun önüne ge- çileceğini ümit ediyorum. Fakat va - ziyet 1914 dekinden daha çok fena - dır. Ve kontrol edilmemesi imkânı da vardır. Tayyareciliğin inkişafı üzeri - ne en tehlikede bir millet olduk. Bay Çorçil sözlerini dünyanın en büyük tayyare kuvvetlerine müsavi bir tayyare kuvveti istiyerek bitirmiştir. Avrupa vaziyeti LONDRA, 20 (A.A.) — Bay Duff koer, kentteki maiditene, de irat etti- ği bir nutukta ezcümle demiştir ki: Avrupa vaziyeti 1914 denberi her zamankinden daha tehlikelidir. Bunun la beraber nevmid olmak için hiç bir sebeb yoktur. Son hâdiseler hiç bir şe yi değiştirmemiş ve fakat sadece va - ziyeti aydınlatmıştır. Sulh istiyen dört büyük memleket İngiltere, Fransa, |- talya, Sovyetler birliğinin sulh için sağlara bir blok teşkil ederek, barışın muhafazasını arzu ve talep ettiklerini ve onu bozacak herkesin karşılarında kendilerini bulacağını açık bir surette dünyaya anlatmaları lâzımdır. Barışın temin edildiğini ancak o zaman ümid edebiliriz. İngilizlerin hava kuvveti Almanyadan aşağı mı ? Çorçil, vaziyetin İ914 dekinden daha fena oldu- ğunu, İngilterenin tay yarecil'gin inkişafı üze- rine, tehiikeli bir vaz'yette olduğunu söyliyer Almanyanın hava kuvetleri LONDRA, 20 (A.A.) — Avam ka- marasında hükümet namına söz söyli- yen hava müsteşarı Bay Sasson, ez - cümle demiştir ki: — Son aldığımız — haberlere göre, Habeşistan ile İtalya ar sında yeni bir hâdise ol İtalyan maslahatgüzarı hâdiseyi p testo etti, zararların ödenmesini istı ROMA, 20 (A.A. ) — Habeşistan ile İtalyan somalisi hudua Agable yakininde yeni bir hâdise olmu;tur Silâhlı birkaç grub | ve Korogoi karakolları arasından yüz kadar deve ahp götürmüşl Bir İtalyan seyyar müfrezesi mes'ulleri takib etmişse de bunlar H: Almanyaya hafif bir tefevv O- lacağı kınaatındeyım Bununla bera- ber, söylediklerim, — faraziyolere isti- nad etmektedir. Vaziyet, bizi endişe- ye düşürmek için birçok sebebler ar- zetmekle beraber hava kuvvetlerimi- zin yeniden artlırılması için bir lüzum olmadığı kanaatindeyiz.- Herhalde bir kaç haftaya kadar bizzat Almanların hava kuvvetleri hakkında verecekleri rakamları göreceğiz. Sir Saymenin Berlin seynhıuııden sonra bu lıuıuıla daha iyi lümat sahibi ol da ümid ediyoruz. Ve nihayet, Alman lar, görünüşe bakılırsa, bütün vaziye- ti bizimle görüşmek istemektedirler. Tayyareler için mükâfat LONDRA, 20 (A.A.). — Bay Sas- son, Avam kamarasma hava bütçesi- ni verirken hava bakanlığının muay- | yen bir devre içinde herhangi bir In- | giliz firması hırıfından bakanlık ihti- ynçlwrnı : mı'acak tayyare için 25 bin sterling mükâfat vermek tasavvurunda oLuuğunu ve ke- za yükseklerde ve uzun mesafe üze- rinde tecrübeler yapmak suretile tay- yareler yaptıracağını bildirmiştir. Bu tecrübeler iyi neticeler verdiği takdir- de muvafık görülecek bir devre zar- fında dıınyı yükseklik ve mesafe re- korları tesis edilecektir. İsyanın zararı bütçenin uarısıdır ATINA, 20 (Milliyet) — Atina fev- kalâde divanı harbi dün de âsilerin müu- hakemesile ugraşmqtn' Bir çok şalııt - ler dinl ve hunlıır a Sınnı- dan Zezas ile Kıtmbuu cumhuriyeti koruma derneklerinin isyandaki alakaları ve geçen Noelden beri isyanı hazırla - mnktjı bulunduğu hakkındaki — mühim d dır, kadar muhtelif yaşta ve lek teki bu zavallıları pek perişan ve muztarip bir halde buldum. Ali Haydar bey ismindeki tah- rirat müdürü bu gençlere yapma- dığını bırakmıyormuş; — Günah değil mi bunlara, ni- hayet bunlar da insan! diyecek ol- dum. — İnsan ama, dedi, halifemiz efendimize, velinimetlerine isyan etmeğe cüret etmiş nankör, kâfir insanlar, bunları asmak, parça par- ça doğramak farzdır, demez mi? Bu basit, fakat kalbi ve vicdanı kör adamı ikna için bir kenara çektim: — Ben İstanbuldan geliyorum, dedim, iş senin bildiğin gibi değil. zasına mü bulsaydı, kim- den korkacaktı, asar keserdi. Bilâ- kis bunlar bize ttir, zinhar var, Sen ne yapıyorsun, biz onla- rın | olınosme değil, fakat ıslahıhal ine urz. Bu da k onlm iyi bakmakla olur. Unlara ne kadar iyi ba.lmnak İsyanı takdis eden Metropolid ATINA, 20 (Millı'yot) — Esyan ha- reketini takdis ettiği iddia edilen Pir - gos Met:mpolıdnın dtııı Atina Sen Sin- ikarrerdi. Fakat hazı aza noksan bulunduğundan muha- keme başka bir güne talik edilmiştir. Venizelosun söyledikleri Atina ve Selânik divanı harpleri faaliyette Midillideki hapisaneler mevkufları almıya kâfi gelmiyor,Atinada her türlü toplantı menedildi drahmiden fazladır. 1 Marttan beri butün cibıyetlermı Ü koımiq bul mal kl ıııııı açxgı yine 500 milyon drahmiden fazla! . Bütün bunlara ulusal iyor: Bütün Yunanistanda her türlü mü badele, iş, titaret ve turizm hareketleri durmuştur: Dahili harbin cereyan emğı nuntn- kada mahsul harap ol yada bir çok kgnıtmı ınşaah, barajlar ve Struma üzerinde — bir çok köprüler mahvedilmiştir. Acaba bütün bunlar kaç milyondur? Belki de Yunanistanın ya- rı bütçesi kadar ziyan var: 5 yahut 7 milyar, lnıın nynm, kan ziyanı, manevi tah- yaraların vucude getir- ATINA, 20 (Milliyet) — Venizel ile karısı ve isyanm ele başılarından 118 zabit Napoliye çıktıktan sonra Italyan gazetelerine şimdiye kadar söyledikleri- ni tekrardan başka bir şey yapmamış - lardır. Yani başına geçtikleri isyan ha- istmk baklı g e Hi di dır. Selânik divanı harbinde SELAN'IK. 19 (Mılkyet) — Serıı - den bura leri dr?ğı ıkbdırıızhgm verdiği azim tehlike ise bunlardan hariçtir. Bütün bunları kim ödeyecek? Biz, devlet mi? Bütün Elenler mi? Bir çete e Venizslirtler mi? sAnE ni mi? Meşru hükümet taraftarları yoksa âsiler mi? Namuslu vatandaşlar yoksa hdnı“ mi? l'ı' A İel. ’*_ Ç | K | h için durmaya tan kontrolımda bulunan arazıyı geçtıkleruıden yeni hâdiselere | kal tır. Adisababadaki İtalyan lahatgüzarı hâdiseyi şıddetle pfotesto için talimat almış ve sebebiy rilen zararın tazminini istemek hakkının muhafaza olunduğunu | miştir. Berlin ve Moskova ziyaretleri LONDRA, 20 (A.A.) — Sir John Si Auam ki ndi edilen bir suale cevaben, Ber'in ve Moskova zıyaretlerınm alelâa tetkik ve keşif ziyareti olduğunu söylemiştir. Çanakkale zaferinin yıl dönüm ÇANAKKALE 20 (A.A.) — 19 Mart Çanakkale boğaz den ferinin 20 inci yıldönümü Çanakkale halkı tarafından Halrevi sal da kutlandı. Cihan harbinde boğ daki sebeplerle ZOr harbinin safhaları ve kazanılan zaferin âmilleri hakkında çok can turette ve krokiler üzerinde verilen izahat derin heyecanlarla din TEFNESSE TEGEAMTOZAR KI Fra &z Basvekilinin bir nutku M. Flandin âyan mecli sinde sert sözler söyleıl “Fransa yalnız olarak kendisini m dafaa edecek kadar kuvvetlidir. PARİS, 20 (A.A.) — Fransız baş - bakanı Bay Flundm âyan nıeclıuınde a8- keri leler 1 kereler esnasında irat ettiği bir nutukta demiş - tir ki Hükümet, Fransa askeri hizmet müd detini kati surette uzatıyor denmesini hiç bir zaman arzu etmediği içindir ki, 15 mart tarihli beyannamesile, 1928 se- nesinin bir senelik hizmet kanunu çer - çevesi içinde ve kanunun 1935 ilâ 1940 seneleri arasımdaki 'az müktarlı sınıflar i- çin nazarı dikkate-aldığı esaslar dahi - linde muvakkat bir zaman için asli hiz - met müddetiri uzatmiştır. Ve bu. beyan- name ancak sön hâdiseler üzerine ehem ' miyet kesbeylemiştir. Fransa, yalnız olarak ve lüzumu tak- dirinde müttefiklerile birlikte, kendisi- ni müdafaa edecek kadar — kuvvetlidir. Fakat Avrupada bir çok zayıf uluslar vardır ki, eğer biz hak politikasını kuv- vet politikası ile değiştirir isek, bunla- rın mevcudiyetleri tehlikeye düşer. Bu- nun için meselenin Cenevrede uluslar a- rası mahkemesinde fasledilmesi lâzım gelmektedir. Bız, bir ıenelık hızmeı kanunu çer- kall çayre- tın.ı kar;ıl.ı—kh emmyet zınntxlen kaydı bir silâh ğru sevk niyetinde olduğunu zoıterdık. Alman ordusuna gelince, bu 36 fır- kalık 12 kolordu 15 mart beyanname - sinden evvelce de mevcuttu. Demek ©- luyor ki bütün bir siyasanın neticesi ö- münde bulunuyoruz. Almanyanın beyan- i öyle bir zihniyete tekabül etmek- mi? ıcnedılmdıuzereılummhy.ıhkıy- mıhınnmıhleifnı&edoyımıhıhr yasç B Dramada isyana iltihak eden altıncı kalanmıştır. Toplantılar memnu ATINA, 20 (Milliyet) — Atina mu- hafızlığı tarafından açık ve kapalı yer- lerde her türlü taplınhlır tekrar mene- onlar da o kadar utanır, p olurlar. Böylece de velini dilmiştir. Tiyatro, sinema gibi eğlence bi bi - Çi I ne sadakatleri, merbutiyetleri ar- tar, tarzında bir hayli söyledim. Ve yavaş yavaş bu menfilerden bir çoğunu Tununa kaçırmağa da muvaffak oldum. Bunları yazmaktan iksadım Midillideki mevkuflar ATINA, 20 (Milliyet) — Mıdıllı va- lisi adada isyana iştirak tevkif edilenlerin emvalinin haciz edil- mesi ıçn dahiliye bakanlığından izin is- temiştir, Ayrıca ada hapishanelerini mev şudur: Merhum Müşir Recep pa- şanın bile uzun süren bir tecrübe- den sonra Sultan Hamit hukume- kufların nıııhıfu.umıı kâfi aeh?e_dığmı tir. ğ ğ İsyanın blânçosu Atinada çıkan Katimerini gazetesi, orada, birçok yer- | tinden ta o ümidi l ş Yunanistanda on gün ıuren Venızelnt lilerlıe lımxştırmqtı. Biraz sonra | olmasıdır. Bu mul kuman- | yöyle bulâsa ediyor: ç ğ Vali Haşim bey de geldi. Haşim dan bir hayli uğraşıp çabaladık- Vilâyet mal sandıklarında ve banka- beyi de, ben adliye mıhıknn rıyı.- tan sonra nihayet bütün gayretle- | larımda bulunan 3.0:.; :ılyoııı yakın drah setinde bulunduğ rinin boşa gideceğini anlamış ve | ** = mh""“__“ z m';g;s"'mü’ou adliye müsteşarı ı iken bımn'dım. Recep Paşa o akşam şerefime- ziyafet verdi (2) - Fakat asıl Tn.blulın, yeni me- muriyet mahallim Cebeligarbi mu- tasarrıflığıma gideceğim gece u- zun uzadıya görüşmüştük. O ak- şam seryaveri Şevket beyi goııder- miş baş başa dertleşelim, size söy- leyeceklerim var, siz de rica ede- ümidini Sultan Hamidi devirip ye- rine geçecek Jon Türklerde topla- mıştı. : (Bitmedi) (1) Bilâhare Maarif Nazırı olan Ha- şim paşa, (2) Bunu da bilhassa yeni gideceğim Cebeli garbide Müşir Recep paşanm a- damı, dostu sıfatile muvaffak olmam i- çin yaptığını hissediyordum. yakın drahmi askeri ihtiyaçlar için har canmıştır. Harb levazımı ve - eslâhadaki hasar bir milyardan fazla drahmi tahmin o - lunmaktadır. Donanmanım hasarı, 100 mü, 500 mü, 1000 mi, ne kadar milyon olduğu malüm değildir; Fakat çok büyük olduğu mu- hakkaktır. Istikbalde yapılacak askeri £- Kongo'da Bir tayyare kazasında ölen Fransız valisi PARIS, 20 (A.A.) — Çad gölü mın- takasında bir teftiş seyahati tedir ki, eğer dünya tarafından kabul olunursa bu uluslar kurumu üzerine mü esses bulunan barış eserinin mahvolma- sı di olacaktır. Fransa Almanyanın tezipi kabul e - Alman ulusunun, arzu etmediği dört buçuk senelik harpten sonra silâh- larmı brraktığı doğru değildir. Harbin mesuliyetleri hakkında dünya çoktan - bori kararını vaımşhr Bu kırım ben müruru zamana uğ - iken, Belçikanım Kongo müstemlekesi dduhndo bir tayyare kazasına — kurban gitmiş olan orta Afrika Fransız müs - temlekeleri valisi Bay Emil Rönar, 1934 şubatına kadar Paris valiliğinde bulun- muüş ve sabık polis müdürü Kiyap ile birlikte olarak istifa etmişti. Zengin bir Amerikalı olan karısı ile beş yoldaşı da Bay Rönar ile beraber ay ni kazada telef olmuşlardır. Bir kaç sene evvel, Bay Rönarın oğ- lu da yine böyle bir tayare kazasına kur ban gitmişti. Tayyare neden düşmüş? LEOPOLDVIL, 20 (A.A.) — Vali Rönarın bindiği tayyarenin bir kasırga- dan dolayı yere düştüğü anlaşılmakta- dır. Tayyarede mürettebattan başka üç zabit vardı. Amerikada ——— Zencilerle polisler arasında kanlı bir mücadele NEVYORK, 20 (A.A.) — Yüzlerce polis, dün ve bu sabah Harlem'de bin kadar zenci ile mücadele etmiştir. Na - ticede bir kişi ölmüş, bir çok kişi yara- lamnıştır. Bu dövüşme bir zencinin bir beyaz larla hususi ır.rvetlenn ıorıduğü huıı—- lar icin veril: tacir tarafından öldürülmüş olduğuna dair orta; ıçıkııeııunbı:hıborıbı— rüne vukua gelmiştir. d İi ulus arasında hepi- mizin arzu ettiğimiz itimadlı iş birliğini bu mesulyetlerin unutulması temin ede- mez. Diğer silâh 'ı eee t arar Ft bakk söy - da lemek doğru degıldır Asker miktarını yüzde elli nisbetin- de azaltılması, üç senelik hizmet müd - detinin bir seneye indirilmesi unutulu - yor mu? Deniz kuvvetlerinin — tonilâto miktarını 768 binden 550 bine indirdik. Hava kuvvetlerinde de ayni derecede tahditler yaptık. Mütarekeden beri si - lıhııılınmı arzusu ile meşbu bulunu - Eger daha fazla silâhsızlanmadık ise bu sırf Renin o bir tarafında yapılmak- ta olan silâhlanma dolayısile olmuş - tur. Venay mıııhedomııın en esaslı şart- uzun hikâye- sini uılıı ıym:ı anlatmam lâzım gelir mi? Ç| d cektir. Bütün Fransızlar mukadı tan aşkı ile birleşmelidirler. '_lBay Flandin bundan sonra u y FİRe temleke aleyh ' gandalarla mücadele edeceğini | miş ve bütün Fransızların mutls rette ittihadını ve iş birliği yapm Hükümete itimad PARIS, 20 (A.A.) — Ayan si, ulusal emniyeti | muhafaza rışı siyanet siyasasına devam üzere hükümete 21 reye karşı 2 le itimad beyan eylemiştir. Federal bir Al İmparatorlu; Suriye milliyetperve arasında bir cereyan İbnissuud CIDDE, 20 (ALA.) — Suri liyetperverleri, federal bir Arap ratorluğu tesis ederek, bunun da kral Ibnissuudu geçirmeyi 1 bahsetmektedirler. Arap milliyetperverleri heye rahhasası, hali hazırda Avrııpırl cut gerginliğin, böyle bir tas " mevkii file koymak için müsait sat teşkil etmekte olduğunu be! miştir, Belçika kabin Para meselesi yüzül istifa etmedi BRUKSEL, 20 (A.A.) — Bi jansı bildiryor: İyi malümat al hafile göre, Theunis kabinesini fasına para meselesi sebeb olm Yeni kabinenin de bir ulusal bi Roma ve Londra & mna.yahAmhnşımAî hiyoünde olup olmıyacağı heni B K YS nüne almmabilecek bir - ise; tehdit edilmekte -old halde hatırlatılmak ktir | hıldırmekıçmboy'lobumm&ıp Veidetreld dün etmiştir. Mesele Ce di re eai 'mı.ltm ç b:ıııl,. dilmelidir. Meşruiyetler çerçevesi ıı;ın- Daeçi ? öl ıoykl de muahedeler yapmak hlııldı- p BRmUKSE-iu l mi"kl"(A.A-"") veĞi F Fm:l'm ırı:uhıfııı için Iıütun ud- parl to azası, fırkal, '— YAK a RuRad n n 'at birleri alacak ve etrafına d“ıyıı ıılk= mi n:ıciwuıı. lıı:küı_ut_ı!n isti muhafaza eden devletler kuvv gi ci hattı i bir blok toplamaktan feragat etmiye -

Bu sayıdan diğer sayfalar: