MILLIYET'in Tefrikası: 29 Kovrelih karısının katil o'duğu zannediyor ve de- lâili yok etmeğe uğraşıyordu Hülâsa İFantoma - Hırsız namile maruf © lan Marten Dal hususi bir baloda ga- yet garip bir hırsızlık vakasının işi karışmıştır. Çalman şey ev sahibi Ma- dam Koverlibin yeşil elmasıdır. Bunu Brina isminde bir genç kız aşırmıştır. Maksadı şudur: Çünkü (bu yeşil el- mas Cimi Barinjer isminde bi katledildiği gece bunun üstünde Ve elmasın bir parçası da cinayetin ol- duğu yerde bulunmuştu. Brina bu mü- cevheri tekrar elde ederek (kendisini kurtarmak istiyordu. Halbuki mücev- her tekrar'ortalıktan esrarengiz bir ge- kilde kaybolmuştur, Bunu acaba ev #a- hibi Koverlih aşırmasın? Fakat neden bu adam böyle bir hırsızlığı yapacak” tır? İşte Dal, şimdi genç kıza bir yar. dım olmak üzere Koverlihin erkesını takip etmiş ve onun da bir gece Cimi Barinjer'in katledildiği daire de aynı €- kilde vurulduğunu görmüştür. Bir sürü maceralardan sonra yeşil mücevheri bulmuş bunu genç kıza tes Tim etmiştir. Dal şimdi Beranjerin evinde polis hafiyesi Sumersle karşı karşıyadır.) Dedi. Sizin çok dahiyane fikirle- riniz vardır Dal bunlar bazan be- nim için çok faydalı olur. Bana vereceğiniz çok mühim bazı malü. | mata sahib olduğunuzu zânnedi- yorum... | — Maalesef hiçbir şey bilmiyo- | rum. Dal polis hafiyesinin — kalktığı koltuğa oturdu, ve: 'aritoma - İdırsızm size ver- diğ ün üzüntüleri unutturmak için size bir hizmette bulunmasını © kadar arzu ederdim ki... dedi. enini — Çok — Evet bunu bütün kalbimle isterdim. Fakat ben sahici Fanto- ma - Hırsrzdan bahâediyorum, o- nun arkasında gizlenen aklıma gelmişken Kondon bu akşam değil, yim: çi söyleye- seyahate — Hayır. Gitmemesini emrettim. Arkadaşlarının ne kadar can. ları sıkılacak. Koverlih nasıl? — Oldukça iyi. Bir kılinikte ya- tıyor . — Niçin misafirlerini yüzüstü bı yalkıb sabahi karanlığı buraya gel- diğini izah etti mi? — Bir şeyler söylemek istedi a- çin deli olduğunu ve Barenjerin ona hiç ehemmiyet verzediğini bi- iyordu. Koverlih kendisine ehem- miyet verilmeyen bir kadın her. yeyi yapabileceğine kani. budala adam! — Tabii, Koverlih kıskanıyor, ve kıskançlık ta bir nevi deliliktir. Karısının p âşık olduğunu zannediyor. Bu- geldiği zaman Koverlihin üzerinde — Onu niçin buraya getirmişti.? — Taymise atmak istiyordu fa- kat Fantoma » Hırsız geldi ve onu | ondan aldı. -— Sahi mi? Fakat bu, Koverli. hin wiçin Barenjerin emrine geldi. gini izah etmez ki... — Hağır. Ben sebebini tahini e. , diyorum. Yeşil broştan sonra, eğer 5 varsa, diğer delilleri de vok »tmeği düşündü. Birkaç zamandanberi Barenjerin evinde karısının mek- tupları yahud hediyeleri veya bu- na benzer bir <<yleri bulunduğu- na kanidi. Böyle bir şey bulunsa i- di bizim bunu şimdiye kadar ele- geçireceğimizi düşünmeli idi. Dal cevab verdi: — Her şeyi doğru muhakeme e- demiyecek kadar asabı bozulmuş- tu, dedi. Şu halde Koverlih Bura- ya karısının mektuplarını arama - ğa geldi. Mektup derken aklıma i. Yazıhanenin önüne oturdu imiye bir mektub (o yazmağa başladı. Birkaç satır karalamıştı ki birisi üzerine ateş etti. Bunu nasıl izah ediyor? — Kimin tabanca çektiğini bil. miyor. Adamı görmediğine yemin ediyor. — Belki doğrudur. Fakat Mimi- nin mektubu777 bunun işin ne di- yor?. — Ona bundan bahsettiğim za- man tekrar buhrana kapıldı. Ne söylediğini anlayamadım. Sumer: başını kaşıdı ve: - Siz, dedi, bu mektub hakkın- | da ne düşünüyorsunuz? Dal yazıhaneye: dalgın dalgın bakarak: Sevgili küçük o Mimiciğime mektub... diye söylendi. Ne yazık ki şu yazı masası konuşamıyor. Bil medikleri bir lisanla tanımadıkları birisine birer mektub yazmağa baş- ladılar. Pkisi ayni cümleleri kul. lanıyorlardı, ikisinin mektubunu da birer kurşun yarıda bıraktı. Bu mesele sizin saçlarınız: ağartacak Suers! Bunu halletmek benim ü- zerime düşmediği için öyle mem- Bunum ki... Kendi kendime Fauto- malar hangi hisanla konuşurlar di. ye soruyorum. Polis hafiyesi istihza ile güldü: — Fantomalar beni hiç alâka- dar etmez.. Saçmalamağa başladı. nız. Fakat eğer bir Fantoma gelib onlara yardım etmedi ise Barenjer ile Koverlih bu fransızca cümleleri nereden buldular? — Bilinmeyen bir lisandan bir kaç cümle ezberlemiş olabilir, — Tabit, Bu da bir fikir! Dal gözlerini kaldırdı. Ihtimal bu cümleleri ezbere biliyordu. Fa- kat... Fakat durdu. Sumers'e bu bo- runun üstünde Koverlih tarafın - dan yazılan ve yarım kalan mektu- bu gördüğünü söyliyemezdi. Böy- siretsizlik olurdu. Fakat şimdi ha- tırladığına nazaran mektuptaki bir cümle Sumers'in kurduğu nazari - yeyi iptal ediyordu. — Barenjer'in mektubu sizde mi? diye sordu. Sumers pencerenin önünden çe- kildi. Cüzdanı açtı. Ve Dal'e ga- rip bir şekilde baktıktan sonra mek tubu onun önüne uzattı, Dal mektubu alâka ve dik- katle gözden geçirdi. Bu mektupta da Koverlih'in mektubundaki cüm leler vardı. Başını kaldırdı ve Sumers'e hita ben dedi ki: — Bunlar ezbere öğretilmiş cüm- leler değildir; mektubun nasıl ya- zıldığına dikkat ederseniz bunu farkedersiniz. Görülüyor ki bunu yazan adam ve her harf üzerinde tereddüt et « miştir. — Tabii... Ben de bunları far - kettim. Sizin yoksa başka bir nok- tai nazarınız. mı var? — Hayır. Yalnız sizin noktai na zarmızın 1 kanaa - tindeyim. Bakalım bu işin sonu ne- reye varacak... Eline bir kâğıt ve bir kalem al. dı ve ilâve etti: — Tasavvur edelim ki ben Ba- renjer'im, ve sabah şafak sökme- den bu başma oturdum ve yazmağa koyuldum. heal eman azil vel yazmağa KE bunu köopye etti. ri imdi gürültüyü » bekliyorum. Ihtimal beni öldürmek için gelen adamı da görüyorum. Telefon a - bizzes'ni almak üzere elimi uza - tıyorum. Sözlerine hareketle mâna verdi, ve İm wzâttı. Fakal uzatırken ge ri MİLLİYET CUMA Tramvay şirketi Davası (Başı 1 inci sahifede), Bay Avni cevap vererek; "Noksa- nın aidiyelini kendi zamanlarından ev vel olarak kabul ediyorlar. Bizim na- zarrmızda şirketin sermayesi ve mil- liyeti bizi alâkadar etmez. Bizim mok- tsi nazarımızda Tramvay şirketi var- dBir,, dedi, Ecnebi memurlar Bundan sonra Bay Ismail Halkı şir kette b'r kaç ecnebi memur bulündu- ğunu ileri sürdü, Bay Avni buna ce - vap vererek; ” Şirkette 47 ecnebi me #mur vardır Demiryollurmızda bir tek ecnebi memur yokken şirket Türk tex nisiyen yek gibi ecnebi merur kulla- Diyar. Bay Hakkı, şirketle bu işte yalnız âlit sfatile hareket ettiğini iddia et - miştir. Şikâyetler Bay Avni: “Halbuki böyle değildir. Bu işte hükümet otoritesi harekete gel miştir. Talebe birliğinin şikâyeti üze rine mecliste hükümette istizah vuku bulmuştur. Ve Nafıa vekâleti şikâyeti tetkik ederek şikâyetlerin tahakkuk ettiğini görerek bu işi böylelikle ba - kanlar heyetine intikal ettirisiştir. He Vaziyeti Bunun üzerine şişket | çağırılmış, görüşülmüştür. Şirket fazla paraları iade etmeği kabul etmiştir. Ve proje mukaveleleri taati edilmiştir. Yalnız sermaye meselesi kalmıştır. Vekâlet tar'felerin hazırlanmasında Kr“: v deksinin kaim olmasını istedi. ayni şeydi. şirkete lüzum gelen bütün ihtarlar ya- pilenaştar -,, Mutarehenin hara günlerinde Bay Avniden sonra yine Nafıa hu- kuk müşavirlerinden Bay Namık Üe. mal müdafaasma başlıyarak: "Tram- yay sirketi mülarekenin kara günlerin- halkı bir tarafa bırakarak işçal ku- mandanlığna müracaat etmis vee - i hereti — ile 4 misli ik. ettirmiştir. İşte nin memleke- ik vesikası bu- dur.,, dedi Buna sit maddeye zeyl olarak bi. lânçoyu gösterdi ve sözüne devin e - “şirket tanhhüt ettiği hatları yap- göre sermayesini teğyit et - dir. Bunun için se sermaye - yoktu.Şirket serma yesini tezyit etmekle hem hatları yap mıyor ve hem de halktân mütemadi - yen para alıyordu. Bu şekilde olan bir mukavele < durabilir emi idi? Bakanlık dı. Bunun içim N vekâleti bu beliyeyi halkın üzerinden kaldırmak için mukaveleyi boşmuztur. Bunda hakkı var mıdır, yek mudur? Bu da âdil vicdanmızm hükmüne kal » rek, muhasım taraf dalma ümme bu - kulunu susturmağa ve hususi hulu- ku söyletmeğe çalışıyor, diyerek Na- franm İstinat ettiği esasları saydı ve Fransız devlet şürası kararlarından birini zikretti. Ve: "Bu böyle olmaz- sa âmme İşleri sirketlerin elinde oyun yakalar idi Türk gla hesabıma bu fedakârlığı kim göze alabilir? Türk halkı buna manı göz yamabilir? Tram irketi bu iddiasmi Belçikada i - i sürse idi, acaba kabul (o etürebilir mi idi? Bizim kanunlarımız idari mu - kavelelerden başka hussersi merleren'e lerde de feshi © tanimnişter ve bu fesih bir ay evvel ihbar edilmek suretile ya pılmıştır. Bundan sorra Bay Mahmut Esat, fesih kararından sonra olan müracat- Tarı izah etmiş ve vesikuları © heyete vermiştir. Bundan sonra müdafaasma tekrar devam ederek: “belediye istim- lâki yapmadı diye şirket hatları yap- mamıştır. Belediye istimlâki yapmıyor Nafra ne diye âmme haklarını ihmal etsin? Neye istinaden şirket belediyele- ri kasa ve naflayi onun velisi | yapı” yor? Bunlar indi iddinlardan başka bir sv Bay Abdürrahman © Münip acaba belediyeleri birer müstakil hökümet eni yapalım İstiyorlar. Tl Emme celse on beş dâkika kete yaptığı tebligat ve şirketin baş- vekâlete yaptığı şikâyet ve müracaat- lar okundu. Ondan sonra müddei umumi; taleası soruldu. Müddei umumi olduğunu ve dava âmme hizmetini is- tihdaf ettiği için hukuku hususiye de- il, hukuku âmme noltasnda tetki - kinin icap ettiğini, şirketin vecibele- rini yapmadığını ve bakanlığın hakir Ve bu kabil imme hizmetlerinde hö- kümetin mümtaziyetinin kabulünün ağ olduğunu serdederek: “belediye- ler birer şahsiyeti hülemiyedi; letler Tailure rikdabale NE fa bakanlığının İstanbul şehremaneti ni temsil ettiği iddiası da varit görü. lemiyecektir. 926 mukavelesi fesho - dar halktan aldığı fi kâletin talebi mucibince Zİ Sam? icap edeceği tabiidir.,, dedi, Ve karar Almanya yalnız ka iyor —- — (Başı 1 inci sahifede) müşterek bır cevap vermeleridir. Bay Simon, İngiliz kanunu esasısı naxxı- da bir konferanı vermek üzere 28 şu- batta Parise gidecektir. Bu suretle va- ziyeti Abman nolasına göre Bay Flan- den ve Laval ile tetkik etmek fırsatı nı bulacaktır. Varşova ve Berline de gidecek mi? LONDRA 21 (A.A. — Deyli Tel - graf ve Taymis gazeteleri, Berline gi- decek olan İngiliz nazırmın, Varşova ve Moskovayı ziyaret etmesi şayanı ar zu olduğu fikrindedirler. İngiliz gazetelerinin ekseriyeti, ilk diplomasi teşebbüslerinin, bir Ingiliz nazırının Berlini ziyaret etmesini müm kün kılacağını ve bu ziyaretin Var - şova ve Moskovaya teşmil edilebile - Geğini ümüt etmektedir. Bununla be- raber, matbust, Almayanın niyetleri hakkında, daha geniş malümata ihti- yaç olduğu kanaatindedir. Deyli meyl gazetesi, İngilterenin şark misakıma iştiraki fikrine itiraz et- mektedir. MOSKOVA, 21 (A.A.) — Tas a- jansı tebliğ ediyor: Fransız sefiri Bay (o Alfand, Bay Litvinofla Fransız ve Ingiliz hükümet- lerinin Sovyet hükümetinin Londra iti- lâfınm başlıca noktaları ve Fransız başvekili Bay Flandeh ile hariciye ba- kanı Bay Lavalin Londra mülâkatla. rm neticeleri hakkındaki mütaleasını öğrenmek arzusunda bulunduğunu bil dürmüştür. 19 şubat tarihinde İngiliz sefiri Lord Chilston, Bay Litvinofa aynitarz da beyanabta bulunmuş idi. Bu teşebbüslere cevaben o Sovyet hükümeti dün, Paris ve Londradaki se firleri vasıtasile İnriliz ve Fransız hü- kümetlerine aşağıdaki tebligatta bu- Tunmuştur: İ Sovyet Rusya hükümeti, Fransız ve | ingiliz bakanlarmın Londra. i mü - lâkatlarından sonra neşredilmiş olan resmi tebliği memnuniyetle karşılar. Sovyet hükümeti, bu mülâkatların u- müumi sulhu Avrupanın daha sıkı bir surette teşriki mesai elmesi sayesinde tarsin etmeyi ve bir harp tehlikesi çi- karacak olan temayüllere mâni olma- yı istihdaf etmekte olduğuna kaildir. Sovyet Rusya hükümeti, uzun müd detten beri tam bir terki teslihatın tahakkukundaki imkânsızlığa ve tes- Hihatm. tahdidi hususunda tesadüf 6- deceği tabii olan müşkülâta | binen milletler arasma yeni bir cidal zuhur etmesi ihtimalinin önüne geçmesinin yegüne çaresi bu tehlikeyi defetmeyi #asnimi surette arzu eden devletler a- yasında mütekabil muaveneti temin e- decek mıntakavi misaklar olacağı ka- naatine varmıştır. Binaenal: Sovyet Rusya hükü- mile nazırlarını rmda kabul teslim edilmiş ileriye deri abii bir adım telâkki eder. Sovgat Rusya hükümeti, Avrupanın muhtelif #amtakalarını ihtiva edecek bir misak taslağının tanziminde bü - tön bu mıntakaların biribirine bağlı tu tulması lüzumunu We: yedim e . Sovyet Rusya hükümetinin bu mü SA Na Amagağıl bsi böngi kir Mali tasmda patlak verecek olan bir mu - harebenin © noktaya inhisar ettiril - mesindeki imkânsızlıktan mülhemdir. Sovyet Rusya hükümeti, bu sebop- Londra mülâ atlarında em lâflardan ber hangi dirinde bu halin yalnız sulhun tarsini imkânlarının olmakin kalmıya- muza salbu ihlâl edeceği ie e Sovyet Londra cağı ümidini besler. > LONDRA, 21 (A.A.) — Sir Con Simonun Berlini ziyaret ettikten son | hususta Ingiltere veya Lehistan tara- fmdan hiçbir teklif yapılmamış olma. tadır, Fransız gazeteleri ne diyor? PARİS, 21 (A.A.) — (Ovr) gaze- tesi: "Zannediyoruz ki, diyor, Fran - sz - İngiliz cevabı, gelecek müzakere- ler esnasında hiç bir meseleyi ayırd etmesi hususunda Almanyaya siddetli bir ihtarda bulunacaktır.,, (Figaro) gazetesi, dün Londraya dönmüş olan Bay Grandinin Bay Mus solini larafından vaziyet büsbütün ay- dınlanmadıkça Berline gidilmemesine dair öğüt getirdiğini zammediyor. Diğer taraftan, Jurnal'in yazdığı gibi, “Sovyetlerin Almanyaya arkadan in iş oldukları yaman yumruk”, Sovy Zetelerin tefsiratına meydan açıyor. (Pöti Parizien) diyor ki: "Sovyet- ler, demek oluyor ii, Londrada te olunan emniyet siyasasına iltihak e yorlar, bu, Almanya için gayet mü - him bir diplomatik hâdisedir. Şimdi, Fransa, İngiltere, İtalya ve Sovyetler, 3 şubatta kararlaştırılan sulh işini ba. sarmak için, uyuşmuş bulunuyorlar.,, Elco dö Pari de: "Sovyetlerin barış işinin bölüm kaldırılmadığını hatırlat makla, bava andlaşmasının ayrıca mü zakere edilmesi tehlikesini önlemek istemiş olmalarını, yerinde buluyor. Alman gazeteleri ne diyor? BERLİN, 21 (A.A.) — Hamburger Nachrichten gazetesi, Fransız gazete- lerinin Almanyayı dış siyasa mesele - lerinde iki yüzlülük ittiham etmek bu susundaki geyretlerinden bahsederek diyor ki: *Bu entrikaların hedefi, müzake - ratla serbestiye mâni olmak ve evvel- <e aralarını laşmış olan hükümetlerden Almanya otrafında bir kütle vücude gotik 5 Berliner Tabebiait gazetesi, ayni meseleden şu suretle bahsediyor: “Almanya sükânetle beklemek ni- yetindedir. Bugünkü müşkülâta rağ - men müzakere etmeğ: urdar. Fi kat İngiltere gibi pratik bir tin, Fransa tarafmdan ta gayet az smeli usullere sürükleni mi görerek hayret etmektedi Correspondance diplomatiğue ga - zetesi, silâh tcaret ve imalâtınm kon- trolu meselesi ile uğraşmak üzere, Ce nevrede toplanan Janına kon- feransınm tali komitesinde bahsede- rel, bu komitede cereyan eden müza- keratta iyi niyetler görüldüğünü, fa - kat maalesef susulü imkânsiz oldu- ğunu yazmaktadır. İtalya murahhaslarınm da bir çok defalar söyledikleri gibi, böyük pren- sip meseleleri aydınlatılmadan evvel, silâhsizlanma meselesinin bir kısmın- da neticeler elde etmek imkânsızdır. Silâhsızlarma fikri, Almanyanm ar zu etmekten hiç bir zaman hâli kal - madığı ve daima tatbikini teşvik et - tiği bir fikirdir. Görüşmeler PARIS, 21 (AA.) — bu sabah Italya, Lehistan ve Almanya büyük elçilerile yaptığı gö il Londra itilifları halkında olduğu an- Muhtelif müzakerelerin sırası bak- kında Pariste kati hiç bir fikir serde dilmemekte ve fakat her müzakerenin i intacı şart olarak ko- şulmaktadır. Şurası da ilâve ediliyor ki, muhte mel anlaşmaların meriyete £ konulması heyeti umumiye halkında nihai anlaş - maya bağlıdır. i Sir John Simonun Berlinden sonra * notasını çok İyi karşılayan ga- | Zehirli gazdan Korunmak iç (Başı 1 inci sabileği)iğ si lâzmmaı, <ira tamam ik si) çin yerin altma giren hal i zaman malme endlkünü - BENSE mmebitine emniyeti | kalmaz Yüyi müteakıp gaz hücuunlarında © malının başından ayrılm& yerek canını tehlikeye koyar Mabzenlere ve sığınaklar olan halkın dışarı çıkabil vanın ve muhitin temizle veya gazm dağıldığını bilmek dır ki bunu da itfaiye yapa yagi Zehirli gazdan mütesssir tandaşların derhal hi ki ve tedavileri için sıhhiye #İ,ğİ larının seri bir şekilde çalışiBii zmadır. Zehirli mühim bir har ye sıdır. Fakat vaktinde icap Sd ler almırsa ve insan soğ , hiç bir zaman elden bi i sirinden katiyen korunabilir. mak için hücum eden için aleş eden tayyare topl benziyen saeleri insanım soğuk , muhafaza edebilmesi epeye* tiği lar. Bunun için evvelce böyİ€ hazırlanmak, yani bir çole lardan ihtiyarın elden bıralii Bi öğrenmek icap eder. Bunun ”yf kişinin konferana vermesindiiğd çıkmaz. Bugün Universite oturan gençlerin halk arasi, leri içinde tedbirleri öğretmeli p dır. Bir yere gaz hücünrü / maske var ise derhal takama$ gibi lâzımdır altında bulundurulmalıdır. maskesi dükânmda, kâtibi masasında olacaktır. Maske fes almak insanı biraz yorüfu için maskeli iken füzeli bi maktan kaçınmalıdır. Maske olumdığı zaman #9 kalınırsa ya mendil ike, ya Geli palto eteği ile, eğer civi ; mlak bez veya her hangi, BÜĞ > 4 ile yüzleri örtmelidir” er hangi bir kumaş bulu temiz toprak veya kum içist İf sokmalıdır. Bu tedbirler katiığ değilse de maskesiz zamanda Üy icap eder. Zehirli gazları teigf için kireç kaymağının çok #87 dir. Gaz ile bulaşmış eşya Gaz ile bulaşmış arazide, maz ve yatılmaz. Hulâsa böYÜğÜ da ber şeye son derece diki#E gi| idir. Dikkat ile hareket edi fl man zehirli gazların kü “dokunmaz. Küçük haberler İçki düşmanları0” müsameresi