Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Ç k AETA v ae caname çe — — — ! î!lğş'ğt'in Romaxnı: 88 Yazan :. Marthe Richard Tercüme eden ! M.F. Niçin yüzbaşı Ladoux dair beni is- ticvap ediyorsunuz? dedim. Polis- ler cevap verdiler: Tevkif edilecek! Hülâsa (Marthe Richard Fransa casusluk teşkilâtı tarafından Ispanyaya gönde- rilmiştir. Vazifesi orada Alman casus teşkilâtına girmek ve iki cihetli casus- luk yapmaktır. Marthe bir sürü mace- ralardan sonra Alman casuslarının reisi Baron Fun Krohn ile tanışmıştır. Bun- dan bir çek malümat almış ve bunları Transaya 'sildirmiştir. Marthe Ispanyada uzun maceralar İi memleketlere seya- — Hayır! dedim. Bu sefer yok. Esasen, Almanlardan aldığım para- larla ne yaptığımı bilirsiniz. Şim- diki servetim 25,000 franktır. Bu da >rduya sattığım otomobilimle tayyaremin parasıdır. Kolonel: — Evet, dedi. Kapiten Ladoux bana bundan bahsetmişti. Paraca bize çok yardımınmız dokundu Çok çalıştınız. Fakat bize hizmet etme- ğe devam etmeli idiniz. Size teşek- kür etmesini bilirdik. —Size hizmetimde devam etmek mi? fakat ben Fon ”rohn'u mah- vettimse bundan ne çıkar? — Onun yerine bir başkasmı ta- yin ederler. — Evet. Onun yerine gelen adam best yaşamağa karar vererek evime döndüm. 48 saat sonra kapım çalındı.Açdım İki adamla karşılaştım. Polis memu ru olduklarını söylediler ve kart- larını gösterdiler. Bana tuhaf tuhaf sualler sorma- ğa başladılar. İspanyaya ne işe git- mişim? Almanlara ne gibi malü- Seg_:im Dü ee ÖS OK SÖRLA çen MİLLİYET CUMARTESİ 19 İKİKCİKÂNUN 1935 'e (Başı 1 inci sahifede) tiş heyeti azaları, dün sandık yerleri- ni dolaşarak, vatandaşların istekle rey ni YÜEĞİR ea 7 L mat vermişim? Bu malümatı nere- lerden edinmişim? Edindiğim ma- Iümatı kimlere gönderiyormuşum? Beni Kapiten Ladoux hakkında konuşturmağa çalıştıklarını anla- dım . Ne oluyordu?.. — Niçin kapiten Ladoux hakkın- da beni ist:-vap ediyorsunuz?.. di- ye sordum. Adamlardan birisi: ' — Tevkif edilecek, dedi. — Sebep?.. — Fransaya ihanet ettiği söyle- niyor. H e Vatan haini!.. Bu, casusluğun hastalıklarından biri idi vetedavi — edilmediği için Kapiten Ladoux'ya da sirayet edi- yordu. Herkesi vatan hainliği ile itham ediyorlardı. ransız gizli teşkilâtı öyle bir in- tizamsız'lığa düşmüştü ki öyle bir hercü merc içinde çalkanıyordu ki ; Ğ & İspanyada teşkilâtını yeniden tan- zim edinceye kadar harp biter. Çok canım sıkılmıştı. Ben para istemiyordum ki.. Bu adamlar da benim menfaat için değil vatanı- BŞ t için çalıştığımı bil e lâzımdı. Bunu her şey isbat ediyor- du. — Möysö, dedim, — ben sizden hic bir şey istemiyorum. Elimden gelen her şeyi.. her yapabildiğimi yaptım, Kuvvetimin fevkinde olan bir çok şeyler yaptım. Hiç bir mükâ fat istemiyorum. Fransaya karşı olan vazifemi yaptım. V. bundan fevkalâde memnunum. Bu bana ye- ter... Bu garip beşinci — bürodan çık- mak için ayağa kalktım. Kolonel Goube beni yerime oturttu ve: — Collargium'la yazılan şizli ya zıları meydana çıkaran Alman usu- lünü biliyor musunuz? diye sordu. — Ne?.. nasıl?.. Hayretten dona kalmıştım. — Demek ki dedim. Mülâzim Mari'ye verdiğim Fon Krohn'un mektupları sizin elinize geçmedi.. Hayır. — Hayatımı boş yere tehlikeye koymuş Al ım gizli yazı- Tarının sırrını bundan iki sene ev- vel bildirmiştim. Kurşun tozu kul- lanınız. Kolonel kurşun tozu kulla- nınız. Kapiten Ladoux'nun ne olduğunu merak ediyordum. Beni hizmete a- lan o idi. Yalnız ona hesap verme- ğe mecburdum. Kapiteni nerede bulmalı?.. Evine gittim. Madam — Ladoux beni kabul etti. Onu tanımıyordum. Ve kendisini rahatsız ettiğim için af diledim. Bu genç ve güzel kadın ismimi işitir işitmek beni tanıdı. Çok kederli bir hali vardı... — Madam, dedim. Belki sizi taciz ediyorum. Fakat kapiten La- doux'yu çok görmek isterdim. Bir kaç defa yazıhanesine — gittim bir türlü kendisine tesadüf edemedim. Genc kadının gözlerinden yaşlar boşandı: - — Onu göremezsiniz, dedi. Bu- rada değil ki... — Sakin hasta olmasın, dedim. — Hayır... hayır... yalnız... Pa- riste değil... Daha İspanyada iken benden bir -#ey sakladıklarını hissetmiştini Bu hissim şimdi büsbütün fazlalaşmış- tı. Madam Ladoux ile bir müddet daha konuştum fakat kocasının va- ziyeti hakkında — hiçbir — şey -öğrenemedim. Bunun üzerine belki bir şey öğrenirim diye Zozoyu ara- mağa başladım. Zozo, Fon Krohn'dan nasıl ay- rıldığımı anlatınca çok güldü. Hikâ 'ye hoşuna gitmişti. O da ondan çok nefret ediyordu. İspanyada geçirdi- ğim hayatı gözlerile gördükten son raona karşı olan kinimi anla- mış, bana hak vermişti. Kapiten Ladoux hakkında hiçbir şey bilmi- yordu. çil çıktığıma memnun olmalı idim. ai SON KISIM Netice Annemi, babamı, erkek kardeşle- rimi gördüm. Benim de yaşamağa, sevmeğe, sevilmiye hakkım oldu- ğunu anlamak öyle tatlı idi.. Öyle iyi idi ki... Bolo, Lenoir, Destouches, Hum- bert muhakemesi yapıldı. Kapiten Ladoux beraati etti ve sonra da kumandan yapıldı. Gazetelerden, ben İspanyadan döndükten biraz sonra Baron Fon Krohn'un benim yüzümden, Al- manyaya geri çağrıldığını öğren- y g şler ve memnuniyetlerini beyan etmişlerdir. Şehir meclisi azaları da intihap yer- lerini gezmişlerdir. Bu arada doktor Ali Rıza, Emniyet Sandığı — mürakibi Bay Raşidin hummalı çalışmaları gö - rülüyordu. Halkın sevinci fevkalâdı ' Sandık başında yurttaşlar n Başla B Bu tezahürata kadın, erkek, çoluk çocuk, genç, ihtiyar, bütün vatandaş - lar iştirâk etmektedirler. İstanbul, in - tihabı bir bayram gibi karşılamakta ve ağırlamaktadır. Bugün ve yarın 'Intihabat bu sabah saat yediden i- tibaren devam — edecektir. Bugün ve yecın intihabat daha canlı ve coşkun bi şekilde devam edecektir. Bugün mektep talebeleri, muallim - wir çok sandık başları gü h bir a arzediyor- du. Halk bazı yerlerde ellerinde çalgı- lar, kemançeler olduğu halde — sandık başlarına gelmekte ve saatlerce orada çalmaktadırlar. Bazı yerlerde milli o - 'yunlar oynanmaktadır. Bazı kazalarda gençlik teşekkülle - ri bandoları sandık yerlerinde akşama kadar icrayi ahenk — etmiştir. Halkın intihaba karşı alâkası şayanı şükran bir vaziyettedir. Halk hatipleri drkd. leri refakatinde intihap yerlerine gide - rek, kendilerine verilen izahatı dinliye- ceklerdir. Ayrıca, mekteplerde de ço- cuklara konferans verilecektir. Saylav seçimi Ikinci müntehip seçimi yarın akşam şehirde, öbür akşam da mülhak kaza - dlarda bitmektedir. Istanbulda üç gün içinde fırkanın 1634 ikinci lı.ı'inlehîp TER A T b ümit *edilmektedir. verilen malümata göre, saylav seçi- mi işi de nihayet şubatın haftasında ta- Bir çok yerlerde, rey 1 ba- şında halk hatipleri tarafından seçim mevzuuna dair konferanslar verilmiş - Bu arada Alemdar nahiyesi — Di- vanyolu sandığı başında Bayan Mahfu- ze Biringen, beyazıt nahiyesinde Ser- veri sandığı başında Mehmet — Şükrü, bitirilmiş olacaktır. Bu vaziye- te göre, ikinci “müntehip intihabından sonra, bir kaç gün içinde, saylav seçi- mine de başlanacaktır. Ancak saylav seçim tarihi henuz belli değildir. Bu hususta Anka- radan ayrıca direktif verilecektir. -stan- bul halkının seçmekte — alduğu 1634 bön. V7 İetanbul ) Süleymaniye ve Mercanağa hallel ri sandıkları başında muallim Nuret - tin konferans vermişlerdir. — Heyecanlı sözlerie halkım i *hab ikinci seçecektir. Bu defa Istanbuldan, bir fazla say- iştirâki daha ziyade teşvik — edilmek- tedir. —Sabahleyin de mahallelere da- vullar çıkarılarak herkes intihaba işti- rake avet olunmuştur. Kaza kaym nahiye müdür- leri de di dıkları tef- tiş işlerdir. Eminönü ymalı Raif, fırka kaza reisi Tevfik, — Fatilite kaymakam Halük akşama kadar san' - dık başlarını dolaşmışlardır. Bayanlar - Sandık başlarında, bilhassa bayan- Jar nazarı dikkati celbediyordu. Reye iştirâk eden vatandaşların » a- rısını bayanlar teşkil ktedir. Ba - yanlar, kendilerine verilen bu yeni me- e B | tehip sayısı , elli dördü kadın | üzere ü lav ç * * &* * Yürdun her tarafında seçi- | me hararetle devam ediyor MARAŞ, 18 (A.A.) — Ikinci mün- olmak »umhuı-îy.el Halk Fırkası mamzet- / lerini ilân etmiştir. Ikinci müntehip se- çimi ayın 27 inde başlıyacağından vi- | lâyet ve Fırkaca her türlü tertibat alın- miştır. Karakösede KARAKUSE, 18 (A.A.) — İkinci müntehip seçimine bugun vali ve be- Fransız hükümetinden müsaade is- tedi. Baron Fransadan zırhlı va- gonla geçti. Mülâzim Marie'nin öldüğünü öğ- rendim. Ben,? ben geçirdiğim teklikeleri gözden geçiriyor. Ne kadar şanslı olduğumu anlıyordum. Bir gün bir adamla karşılaştım... Bu adamdan hiç bir şey gizleme- dim her şeyi olduğu gibi anlattım.. Onunla evlendim. Aradan 16 sene geçti. Bu Fransız casusluğunun kısa ve zengin dramının aktörleri ne oldu? Su'h yapıldı. —Zannedersem Fon Krohn öldü. Diğerleri yaşıyorlar... İkinci kocamı, annemi kaybettim... birçok kederler geçirdim. Bazan dostum Zozo ile maziden uzun u- zun bahsederiz. Zavallı, bir bacağı- nı İspanyadaki otomobil kazasında kaybettiğinden tek bacağı ile bir iş bulmak için oradan oraya koşup duruyor. Harp casusları gazi sayılmıyor- lıar. Hattâ muharip bile sayılmıyor- ar. Halbuki kendilerini hayatları ba- hasma yalnız vatan aşkı için casus- luğa vakfedenleri casusluk hiç te zenginleştirmiyor. —BİTTİ— Kari mektupları Maçkalılar tramvay şir- ketinden şikayetçi! Maçka ve Nişantaşmda — oturanlar belediye şirketler komiserliğine bir çok imzal: bir mazbata ile müracaat ede - îek tramvay ;irketiışden şikâyette bu- ğ rar şlerdir. Bu şikâyette deniliyor ki: Her akşam saat sekizden sonra E- minönünden ve ueyazıttan kalkan tram- vaylar, Harbiyeye geldikleri vakit, beş dakika, bazan on dakika — bek!e- mektedirler. Bunun sebebi, arka arka- ya sıralanmış birçok Maçka arabaları - nın garaja gitmek üzere Harbiye ma- k A i| a Bu bitmez ı;h;nmei manevraların önüne geçilmesi için belediyenin tavas- sutu ve halkın her akşam bekletilme - lerini sevd seve ve serbestçe kullan - mışlardır. Vatandaşlar, Cumhuriyet Halk Fırkası ikinci müntehip namzetle- rine, büyük bir inanla — reylerini ver- mektedir. Tezahürat Dün gece fırka teşkilât merkezlerin- de, gençlik yurtlarında, Beyazıt genç- ler birli - Bfalindı v dim. muhteviyatını tekmil | Ydeni haktan dolayı son derece — heye- | lediye reisinin riyasetindeki teftiş he- yok etmiş'erdi canlı ve sevinçli görünmektedir. — yeti huzurunda başlanmış ve bu müna- SA H soğuk ol sebetle vali bir — söylevinde bu defaki Baron Berline dönerken Alman | bir çok ler, çocukl. İlerindi P Üa T Z İN SN GÖ DAT ti Fr A .içîll k sandık yerleri: Ca rey- Tik kadia Vait . AR a. en büyüğüne kavuştuğunu izah etmiş- tir. Halkın seçim işlerine gösterdiği alâ- ka büyüktür. Sinopta SINOP, 18 — (A.A.) — Vilâyetin her tarafında bugun büyük — hararetle başlıyan ılnncı _munlı;hip _oe_çhi ikinci ğginde temsiller v ilmiş, intihap dola- il inçli bir ında 7 Şekri ü£ taraflarında, dün | — AYDIN, 18 (A.A.) — Nazilli ve Ka TalElalk” vetik fecenaler |. leri bitmiş ve firlea merizetlöli ” Htifekde K vöçkslü''da den bah- | seçilmiştir. akincikânuna kadar vîl_âyo- tin ber tarafında seçim bitiril Rey vermeğe giden bir grup (Başı i inci sahifede) görmüştür. Mahkeme Moskova merk Rusyadaki dava neticelendi Diğer taraftan içeri işleri komi-, serliğinin hususi komisyonu Zi vief mukabil ihtilâl merkezini kurucusu ve en faal idarecisi ol- makla Zinovief'i on, ayni merkezin en faal azası olmakla da gertik, Kuklin, Sakaf'u yine on, ve mer- kezin faaliyetinde derece - derece methaldar bulunan Şarof, Evdoki- nof, Bakaef, Gorşenin ve Çarkof'u liyetiyle alâkadar olmak üzere 4£ kişi'yi kamplarda dört ilâ beş yıl arasında mevkuf bulundurmaya ve 29 kişiyi de iki ilâ beş yıl ara- sında muhtelif yerlere sürmeğe ka- rar vermiştir. MOSKP_V?, 18. A.A. — Reuter ajan- sekiz, Federof, G g, G Tarasof, Perimof, Anişef ve Faivi- loviçi altı ve Kamenef, Başkiraf ve Provoyu beş yıl hapse mahktm etmiş ve bunların bütün' şahsi mal- larının müsaderesine karar ver- li fazla kurcalmîı ::îeî | mesi istenmektedir. atbt | mistir. İİV LA sı $ Zinoviyef, Kameneff ve mukabil ihti- lâl ile Kirof'un öldürülmesi işlerine ka- tışmaktan maznun on yedi kişinin - suç- ları tahakkuk etmiştir. Zinoviyeff on, lânıııeneff beş sene, ö- tekiler de muhtelif hapis cezalarına çarr tırılmışlardır. TT YT dı Beşiktaş:2, Galatasara e! (Başı 1 inci sahifede) sen fazla bir oyun beklenemezdi. Halbuki Beşiktaş ta talihsiz bir gü- nünde idi ve o da iyi bir oyun gös- teremedi. Bunun için maç zevkle seyredilebilecek teknik bir kıymet göstermekte uzaktı. Oyuna Galatasaray seri bir ham- le ile başladı ve bir aralık Münev- cisi blöke edemedi. Top boş kale- nin önünde kaldığı halde ileri atı- lan Galatasaray muhacimleri bu kolay fırsattan istifade edip gol yapamadılar. Bu devrede Şerefin kalenin köşe direğini sıyırıp avu- ta giden bir şütü istisna edilirse Beşiktaşlılar Galatasaray kalesine mühim bir tehlike geçirtemediler, Buna mukabil Galatasrayın dağı- nık ve ekserisi acemi vuruşlu mu- hacimleri şüt ve kornerlerle Beşik- taş kalecisine daha fazla iş düşür- düler. Müdafası bocalayan, hücum hattı da bir iş göremiyen Beşiktaş takımında ufak bir değişiklik ol- du ve sol muavin Feyzi sol açığa geçti. Beşktaşın bu bocalaması, niha- yet korkulan neticesini verdi. Ga- latasaray sağ açığı Necdetin bir şütünü Beşiktş kalecisi tuttu, fa- kat elinden kaçırdı. Bu sefer Ca- fer yetişerek Galatasarayım ve ilk devrenin yegâne golünü yaptı. İkinci devre Beşiktaşın tesadü- fi vuruşlarla yaptığı akınlarla baş- ladı. Buna mukabil Galat tından pek az yardım gördüği fazla muvafak olamıyor. — Galatasarayda yegâne yan hat muavin hatıydı. Hüt hattı çok zayıftı. Müdaflerd manın varlığı veya yokluğu ' savi idi. Lütfi tek başmna oy! Kale önünde İsmail (kendi kendine), Kaleci Avni de ikinci golde hi h idi. ; E. H. SAV Fenerbahçe stadında Kadıköy Fenarbahçe sti da yapılan İstanbulspor — P? koz maçı çok hâkim oynayaf | tanbul #Porun O — 8 galibiye takımı durgundu. Bu durgunluk, sırasile Nevzat, Re;u,m te çok geçmeden neticesini verdi . Bir ara pası alan Nazım topla ka- leye aktı. Avni kımıld d Maçta heye canlı bir an — Beşiktaşın tesadüfi vuruşlarla bile | golü de Salâhadin yapmıştır. oyuna hâkim olacağını gösteriyor- Taksim stadında - du. Netekim, O! hesaba kat- Fenerbahçe ile Süleymani) ik müdafaada tek baş oy- da y İnbak Bk , Sü nadığı hissini veren Lütfi de iyice | maniye takımı sahaya çıkmad bocalamağa başlamıştı. Bu vaziyet için Fenerbahçenin hükmen £ yetile neticelenmiştir. ğ İşittiğimize göre Süleym k dan ancak altı pek kuvvetli olmyan bir şüt Beşik- taşı beraber vaziyete çıkardı. Bu beraberlik zayıf Galatasa- ray takımını büsbütün dağınık bir hale soktu. Çok geçmeden Beçil_ı— taş sağ açığı Hayatinin güzel bir kornerini Hakkı iyi ve geriye bir kafa vuruşile gole çevirdi. Bu ka- fa vuruşu esnasında Avni topa çı- stadyoma gelmiş ve takımın * olarak teşkili imkânı görülme ce Fenerbahçe seremoni yapım Birinci kümeye dahil bir * takım çıkarmazken üçüncü kt ye lâyık görüldüğü için lik © larına giremeyen başka bir mın da birinci küme takım dan önü kanalrı yendi kmış ve kale boş kalmış bul yordu. Bu galibiyet sayısı Beşiktaşı yine gevşetti. Hücum sırası Gala- tasaraya gelmişti. Fakat Galata- sray imleri mütemadiyen topu çiğneyorlr ve Beşiktaş müda- faasmın işini kolaylaştırıyoclardı. tiyoruz... Garip bir tezat doğf” Güneş yine galip | Geçenlerde Vefayı 1 — *” nen Güneş takımile Vefa da dün sabah Taksim stadın susi bir maç yapılmıştır.-Ve bu sefer daha kuvvetli olm ikakhsl Günq Ç| d Beraberliği temin ed yeg fırsat Galatasaray sağ açığı Nec- dete geldi, o da topu havadan vur- mak suretile bunu kaçırdı. Zaten pek zevkli olmadığını — söylediği- miz maç doğru büsbütü durgunlaştı ve nihayet 2 — 1 Be- şiktaşın galebesile bitti. Beşiktaş takımnıda kaleci ye- diği golde hatalıdır. Müdafiler o- yuncuları marke etmekte hatalı idiler. Beşiktaş hücum hattı fena olmamakla beraber muavin hat . hacim Rasih hasta old oynamıyordu. 4 Böyle olduğu halde Gün kımı kolaylıkla üç gol yapm kat gollerden birincisi Vefa ısrarı üzerine ofsayt sayıld ilk devre O — 2 Güneşin tile bitmiştir. İkinci devrede oyun, fut0” ları sakatlayacak sert ve kâ'f| bir mecraya döküldüğünden neş takımı oyuna devam etf gı" ği müreccah görmüştür. i leri vardır. : Yeni yapı pullqrı Damga Matbaası tarafından icra ilâmlarına yapışlı!ılacnk za evleri yapı pulların ilk partisi h azırlanmıştır. Adliye Bakap vereceği listeye göre bütün icra dairelerine dağıtılacaktır. a mimizde de gördüğünüz gibi üç çeşitir. Pullarîn z Temyiz sarayının, Yedikıjle zindanımın ve İnönü üstünde " köprüsünün ©