30 Aralık 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 1

z yerermna L e ——— TAN Milliyet bu adı alıyor FlA I'l 5 KURUŞTUR. | Yugoslavya da Yeni gidiş Gün geçtikçe anlaşılıyor ki, Yu- goılavya'da Yev!ıç kabinesinin iş salt bir bakanl degıçmeıı değıl bu dost ülkenin iç politikasında da büyük değiş- me anlamı (mana) olan bir oluştur (hadise). Bu anlamı iyi öğrenmek içın kuı'uluçundnn beri Yugoslav- ya'nın iç politikasında hangi yol- lardan yüründüğünü anmak (ha- ' tırlamak) gerektir. Yugoslavya genelsavaştan son- ra uluslararası bengisine (hayat) Sırp, Hırvat ve Sloven krallığı adile karışmıştı. Adından da anla- şılacağı üzre, ülke sınırları içinde, - kökleri İslav, din ve kültürü bir birinden ayrı bir takım uluslar ya- şıyordu. Sırplar eski Sırp kırallı- ğının Sırpları idi. Bir yüz yıldan beri da başına buyurukluklarını kazanmışlardı. Hırvatlar, Sloven- ler ise, eski Avusturya, Macaristan İmparatorluğunun sınırları içinde yaşamışlardı,yeni uluş (devlet) ku- rulur kurulmaz anlaşamamazlıklar belirdi. Sırplar, Hırvatlar ve Slo- venler kırallığı bir federasiyon mu, yoksa Belgrad'dan çevrilen bir uluş mu olacaktı? Kırallığın kuruluşu gününde bqlrynn bir çe- kişme 1929 yılma. kadar sürdü. 1929 yılında Kıral Aleksandr işle- ri kendi eline aldı. Kurultayı da- ğıttı. Ulusal ayrılıklara dayanan fırkaları kaldırdı. Uluşun adımı bi- le Yugoılavyı 'ya değıştırdı Alek- 9 uncu.sene No. 3195 Sahip ve 'Bagmuharrîri t Deniz işleri de anlaşılamadı 1935 de ki deniz konferan sı da suya düşüyor gibi Japonya inşaat proğramlarının tek taraflı ilânını istihdaf eden İngiliz teklifini reddetti LONDRA, 29 (A.A.) — Havas bil- diriyor: Amiral Yamamoto, Tolsyodan son kez aldığı talimatı resmen deniz daire- sine bildirmiştir. Dün veda öğle yemeğinden sonra âmiral Standley ile âmiral Yamamoto bu talimat hakkında uzun uzadıya gö- rüşmüşlerdir. Amerlıı mdııhhnın ınhbıı .lıpon ğ Tolı- yo hııl ü rilmedikçe inşaat programını bılıh'mıp yeceği merkezindedir. Amerikan murahhas heyeti bugün Londradan hareket edecek ve Japon- yanın Vaşington muahedesini bozduğu hakkındaki notasından geç vakit res- men malümat alınacaktır. Nota met- ninde Amerika heyeti murahhasasının hareketine telmih edileceği ve tam met- nin ancak Bay Norman Davisle arka- daşları Ingiliz ıulı'mdın çlkhkluı PAZAR illiyet Siirt Meb'usu MAHMUT. 30 K. EVVEL 1934 îOz Türkçe sözlük! _lçın kelimeler Şımdıye kadar 200 kelime tetkik edildi Türkça, Osmanlıca ve | Fransızca A - kolları teşkil edildi “ ANKARA, 29. (Telefonla) — Dil cemiyetine bağlı olmak üzere bir “ lügat hazırlama kolu,, teşkil edilmiştir. : Ulus gazetesinde her gün top- , lanmakta olan bu kolda Bay Falih Rıfkı Atay, Bay Necmeddin Sadık, Bay Ali Muzaffer, Bay Fuat Köprü- lü, Bay Dr. Saim Ali, Bay Naim A- nat, Bay Naim Hazım, Bay Fazıl Ah- met çalışmaktadırlar. Lügat kolu Türkçe, Oııııınlma, Fransızca kollo- rı olmık üzere uçe ayrılmıştır. : Derg'de buıılmımış hçlerle Türkçe kımuılırdııı en mü- nasip karşılıkları. (Devamı altıncı sahifede) Milliyetı;nx yeniadıdır Tel: ( Müdür : Idare ve Matbaa : F ırkanın büyük kon gresi 24318. Yazı işleri müdürü : 24319 24310, Dört yıllık tecrübelerden istifade edilecektir Önümüzdeki baharda Türkiye yeni ça: lışma amaçlarına doğru hız alacak B. Recep Peker'in söylevi KUTAHYA, 29. A.A.-. Cüumhuriyet Halk Fırkası p> genel kâtibi ve Kütahya T saylavı Bay Recep Peker dün gece Kütahya Halk Fırkası tarafından verilen ziyafette aşağıdaki nutku söylemiştir : Değerli arkadaşlarım, yurtdaşlarım, kentdaşla- rım, Bugün öğleden sonra | saylavınız - sıfatiyle Kü- tahyalılar ile fırka arka- daşlarımla ve fırka arka- dâşım değer ve sevgisi i- le kucakladığ Kütah- sonra bildiril Bay Crugıe, Bay Noı'maıı Davisi ziyaret ederek kendisine İngiliz - Ja- pon görüşmeleri hakkında mılıımıt verecektir. LONDRA, 29 (A-A.) — Japun ö miralı Yamınoh l—ılız amiralı Stand- ley ile yarım saat görüşmüştür. Amiral Yamamoto Tokyodan aldı » ğı yeni talimatın menfi olduğunu söy- lemiştir. 1935 konferansı kalıyor mı? LONDRA, 29 (A.A.) — Bay Crai- gie, dün Bay Norman Davisi ziyaret (Devamı 6 ıncı “sahifede) sandr'ın ı sek düşüncesi açıktır. Amaç, (he- def) Yugoslavya ıçmdekı bütün ulusları bir Yugoslav ülküsü üze- rinde toplıyarak yeni bir düzen yaratmaktı. Ancak Yugoslav Kı- ralı uğraştıkça bu yolda yürümek istemiyenlerin karşılıkları da art- 'tı. Bu karşılığın ne kadar pek ol- duğu, sonunda Aleksandır'ın buna kurban gitmesile de anlaşılır. Yu- goslav Kıralına çok yakın olanlar, ölmezden bir kaç ay - önce, 1929 yılından beri yürüdüğü yoldan ay- rılarak ulusal bir kabine yapma- yı düşündüğünü söylemektedirler. Ve M. Yevtiç büyük Kırala en ya- kın bir adam olduğundan bunu en iyi bilenler arasında idi. Gerçek Aleksandı'ın ölüm yası bütün Yu- goslavları dayanılmaz bir acı için- 'de birleştirdi. Kendisile birlikte yürüyenler de, kendisine karşı ge- lenler de büyük yurtseverin ölüsü önünde saygı ile iğildiler. Ulusal bir kabine yapmak çağı gelmişti. Ancak Marsilya ağır su- çunun ortaya attığı sorak bir sona wardırılmadıkça bunu başarmak düşünülemezdi. İşte Marsilya oluşu bir sona İıığlındıgı çnğı.lıı Uzunovıç lıalıı- iş b nıçım budur. Uzıınovıç, Marinko- viç ve Yevtiç'e karşı gelen adam- har, yıllırdnn ben ıılkeyı çevıren uhusalYı “Bulgaristan tethişçilerle dolu!,, Makedonya komitesi ilk fırsatta faaliyete geçebılır f Belgrattan bir Atina gazetesine yazılan çok şayanı dikkat bır mektup Balkanlarda Vaziyet nasıl? Bulgar Başvekili ile kralın arası açık Atinada çıkan Eleftron Vima ga« zetesi, Makedonya dahili ihtilâl komi tesinin hâlâ yaşamakta oldugunı dair olarak ğıdaki Belgrad k neşretmetkedir: Belgradda çıkan Politika gazetesi- nin Sofya ıııuha.bın, Mıkedonyı dıhh H ihtilâl komi aldığı tetbirler hakkındı yazdığı bir makalede ılının bunm bu tetbirlere ik infisah etmediği fılnt !ıııd lik inlıyetıın dıır- durduğu şü göster Muhabir ayni zamanda diyor ki: Yu - goslav Kralı Aleksandı'm katli üzeri- ne Bulgar polisi, katilin bağlı olduğu Makedonya dıhili ihtilâl komitesi aza Bütün bakanları lıu fırka ıçınden olmıyan bir kabineye yardım et- mek istemiyorlar. Yevtiç kabinesi hiç bir fırkıyn yor. Başbak kurultay üyesi bile değildir. Bu- nun içindir ki herkesin bildiği an- lamda bir ulusal birlik kabinesi sayılamaz. Bugün Yugoslıvya'da böyle bir kabine yapı Çünkü kurulmuş belli başlı fxrka. Jar yoktur. Ulusal birlik, içine bü- tün fırkalardan birer ikişer bakan alan bir kabinedir. Yugoslavya'da ancak bir ulusal Yugoslav fırkası vardır ki bu da yıllardan beri es- ki düzenle ülkeyi çevirmekte idi. Yeni durumda bu fırkanın anlamı A | kalmamıştır. Ve dağılması gerek. | | tir. Yevtiç kabinesinin iş başına geçmesi Yugoslavya'da daha ge- niş bir çevrime doğru atılmış bir adımdır. İlk adımda Hırvat önde- ri Maçek'in tomruktan salıverilme- si de yürünmek istenilen yolu ve varılmak istenilen amacı gösterir, Yevtiç kabinesi yıllardan beri ay- rı yuıyın ve bıııbınne gücenik o- tar da bir 'bınçın bı,langıcıdn Yeni kabi- nenin bu iyi yolda yürüyerek Yu- goslavları amaçlarıma kavuştur- ması biz Türklerin de can dıleğı- dir. sı hakkında t ve taharriyata ikoyulmuştur. Bugün ise, o zaman tev- kif olunarak emniyet meselesi dola - yısile hususi karargâhlarda toplanan Bay Georgietf bu & azalarının bir kısmı ser - Bay Baldvin Diktatörlüklerin A'eyhinde söyliyor B. Baldvin LONDRA 29.A.A, — Yeni sene mü- ğı bir bey " M. B.ıld .şawzsuanq_' best bırakılmış ve köylerine dönmüş - lerdir. Bulgar resmi mahafili bu ser - best bırakmayı şu suretle izah etmek- tedir: Yapılan tahkikat bu Makedon- yılılır aleyhine hiç bir emare meyda- lduğ B. Tevfik Rüştü Aras Önümüzdeîl;fla Cenev- reye giderken Atinaya da uğrayacak YS Bay Tevfik Rüştü Aras Dış işler Bakanı Bay Tevfik Rüştü Aras Milletler Cemiyeti toplantısında buluıımık üzere ikinci kânunun haf- C gidecek, fakat ön- ce Atinaya ugrıyncııkur Tevfik Rüş- tü Aras geçen defa Atinaya uğrayı - şında yarıda kalmış olan ekalliyetler meselesi etrafındaki müzakereye de - vam edecektir. Yunan hükümeti bu me sele etrafında hükümetimize bazı tek Kiflerde bulunmuştu. Tevfik Rüştü A- ras bu tekliflere karşı hükümetimizin noktai nazarını Yunan hükümetine an- latacaktır. Bay Laval Fransa dış bakanı V Romaya gidiyor Fransız - ltılyan yakınlığm- dan İngilizler de memnun PARİS 29 (A.A) — Bıy Lıvılın Roma gazetesi dıyut kiz Te ibı tar “Fransız dış iş- rafından öldürülen 'adı l leri bakl dile- de bunlar aleyhine hiç bir mü t ği ve —Bay Musso- ta bulunmamışlardır. Diğer taraftan şunu da nazarı dik- “kate almak lâzım geliyor ki alman tetbirler bizzat komite aleyhine değil, fakat cinayet ve katil işlerinde methal dar olmak itibariyle bu komite azaları , aleyhine olarak alınmıştır, (Devamı 6 ıncı sahifede) | Zinoviyef ve ' Kamenef kurşuna . . . . Dizildiler mi? ATINA, 29 (Gece Telefonla) — Londra telsizi, Varşovadaki Ingiliz ga zete muhabirlerinin Zinoviyef ile Ka- menefin dün sabah kurşuna dizildik « leri haberini vermiştir. MİLLİYET: Gazetemiz makineye verilinceye kadar bu haebri teyit ede cek hiç bir malümat gelmemiştir. Bayram Pazara... ANKARA, 29 (Telefonla) — Di yanet ıglu-ı reisi bayramın 6 ikincikâ- nun paz . gününe mdıthiııı İın et- mektedir. lini tarafından — gös- terilen hüsnü niyet müsait bir netice ü- | mit edilmesine — ve Fransız diplomasisi- nin — başkani tara- fiından Ramaya ha- reket tarihinin — tes- bitine imkân ver- p mektedir. Bazı — malümata göre Bay Laval ge- lecek hafta — başla- rında Romaya gidecektir.,, LONDRA, 29 (A.A.) — Fransa i- le Italya arasında anlaşma yolunda i- sahifede) Bay Laval (Devamı 6 ıncı V Hav yapmıyan, ütü tutan, çok dayanan en iyi desenli İ ilk Türk Kumaşı nn " YÜNİŞ Satış deposu : Yeni Postnhnne ddesi, Tayyare p karşısında Zeki Riza nııia- AKma- zası Telefon : 20485. yalı yurtdaşlarımla u- züun boylu konuştuk. Bu konuşmayı şimdi Türki- yenin yeni rejimine te- mel olan ve yeni gidişi- mizde irade kuvvetini teş« kil eden Cumhuriyet Halk fırkasının genel kâs tibi sıfatiyle konuştuk, Arkadaşlarım yakında fırkaca bir belediye seçi- mi imtihanı geçirdik .Bu imtihanda yüz akı ile çıktık. Bu seçimde Türkiye hal- kanın üçte birini teşkil eden şehir ve ka- sabalı yurtdaşlar rey verdiler. Halkın reye iştirak nisbeti bizim devrimizde ve bundan evvelki devirde zonıhıuıııı bir Bay Recep Peker Rey veren milyonlarca yurddaşın yal- 'nız yüz İııdırı yılnız fırka listelerinde yer almıy Halk fırk mensup ııuınları rey verdi. Bu netice bütün halkın fırka prensiplerini anlama: da ve hukumıtın çalışmalarını takdir e- Ml'“ mesafe kullandı. çokluk arzeder. Ote taraftan i dup ileriye İarın hepsi reylerini C İ halk österii fırkasının gösterdiği nımzeıler lehine Bu fırka için öğünüle- cek ve ulus birliği bakımindan güveni- (Devamı 5 inci sahifede) İnkılâb dersleri Devrimler feragatla ve samimi inançla kazanılır Inkilâp enstitüsü ders: lerine dün de devam e- dilmiştir. Dünkü dersi saylav Bay Mahmut Esat ver « miştir. Bay Mahmut Esadın d-ııııı aynen — yazıyo« “Arlııdıglarım, “Geçen dersimizin 60- munda İspartaküs hareke- tini mütalea edıynrıhı.lı Bunun programını, ne ler istediğini ve dovliştu— dimü_ kaybettiğini gör « Ispartaküs hakkında söy- lediler. Onu alelâde bir eşkiya, bir derbeder olarak tanıttılar. Fransız ansiklopedisi ise Ispartaküs hakkında şöyle söyliyor: Bu adam kendisini bilmez alelâde bir adam, bir serseri, bir — zalim bir şaki değildi. Bu istediğini bilen halk için çalışan mahir bir kumandan, azim sa - hibi bir şef, merhametli bir hasım idi. suz mezalimin önüne daima Bay Mahmut Esat geçmiş devirlerin hangi noktalarda surçtugunu anlattı -j-?'k’!' Bay Mahmut Esat dersini veriyor geçmek istedi. Esirlere lüzum olma - dıkça ender olarak sertlik göstermiş tir, Lâ Martin de Bedreddin için diyor ki: Bedreddini Simavi dünya tarihin- de en âlim sayılacak bir adamdı. Alelâde bir zalim, bir serserinin bu kadar büyük fikirler ileriye — sürmesi imkânı yoktur. Tarih bunu gösteriyor. (Devamı 5 inci sahifede) Öz Türkçe yazı örnekleri Sevdiğim, saydığım tanışıklarla; az veya hiç bilişmediğim — Ulusdaşlarımın çoğu, omuzuMmU — avuçluyorlar, elimi kavrıyorlır, kardeşçe buyuruyorlar: — Bana bir soyadı bul! Eğer birkaç solukluk boş uzam varsa, hemen şunu anlatıyorum: — Benim yiğit, aköz bir yükümdeşim var, Bir gün o da bunu bana dedi. Ben de ona dedim ki: bunu benden isteme; kendinden, bugünedek sürüp gelen ya- şayışının acı, tatlı olgularından iste, on- ! lımı ıçınde aral Gorecelııın ki benim daha lini, daha ko- lay bukursun. — Benim kırk beş yıllık yaşayışımda ne olgu var kı didikleyim de bir soyadı, çıkarayım? şunu açık söyle, “seni atla- tiyorum” deyiver! Bu yıiıt enıekdaqın ıcığını cıcığını bil- &iım için dedim ki — İIncitme beni! ben seni atlatmıyo- yrum. Söyle bana adın ne? | GEk » ,l' T BW A a İ 6 * *MM—-:».;— ni 'YAŞAR BEŞMART?! Aka GÜNDÜZ | — Falan. .. ama ben onu da Türkleş- l tireceğim, Ozadımı da bul. — Buldum değil! sen buldun gitti! — Ne ola ki? — Yaşar Beşmart! « Birdenbire kavrayamadı. Anlattım: yi — Genel savaşında sen topçu idin. — Öyleydim. — Çanakkale'de, lopunun kaması ya- nındaydın. — Oı—ıdaydın — Beş (13) mart günü lıııyen ağa- rirken Anlaşıklaf'ın yılmazları yaylıma: teşe bulaştılar. — Ne gündü o gün! Ç — Sen, batıyadak ateşettin. Oylesine aleşettin ki... — Yalnız ben, değildim! — Sus! öylesine ateşettiniz ki,.. ba- Bd tan Yı parçalanan çelikdaşla- — Fının amiralları; parmak birliği edip, diş — KLütfen sahifeyi çeviriniz