azan: Marthe Richard Tayyareci nefretle yüzüme bağır- dı: Siz bir alman casususunuz! Hülâsa İMarthe Richard Fransa casusluk | teşkilât: tarafından o İspanyaya gönde- milmiştir. Vazifesi orada Alman casus teşkilâtma girmek ve iki cihetli casus- hak yapmaktır. Marthe bir sürü o mace- Bundari bir çok malümat almış Pransa- ya gitmiş tekrar İspanyaya dönmüş- tür. , Marthe Richard Pirene yolunu keş- fetmek istiyor ve Baronun bu tarikle kendisini Fransaya © göndermesi için gebe olduğunu söylüyor. Artık Baron- la araları açılmıştır.) Dağdaki gece Akşam çayı zamanıydı. Sabırsız- lığım son haddine gelmişti. Vakı- a, Pirenedeki gizli (yolun bütün sırlarını pek yakında öğreneceğimi biliyordum. Fakat şimdiye kadar bu yola erişmek için Von o Krohn ile ettiğim mücadeleler bütün asa- bımı yormuştu. İspanyada (geçen hayat bazan midemi bulandırıyor- du. Gençliğim bu iş uğurunda ge- çiyor ve hiç bir mükâfat görmeden sönüp gidiyordu. Etrafımda bir sü- rü genç kadınlar görüyordum. Be- nim yaşımda idiler. Başı boş bir ha- | yatın bükün sarhoşluğumu sürüyor. Vakıa bu yolu keşfetmekle bir çok insan hayatmı kurtaracaktım. Bir çok fabrikaların, imalâthanele- rin düşman cephanesile tarumar ol- masına mâni olacaktım. Fakat ni- hayet ben de genç bir kadınım. Öy- le saatlerim var ki... Nihayet Hav- yanım kızı olduğumu, hayatımda benim de bir nasibim olduğunu dü- şünüyorum, Bilhassa bu hodbin ve hayvani düşünceler, günlerce koşu- lan bir emeğin tahakkukuna pek 02 kaldığı zamanlar baş gösteriyor... Kendimi biraz olsun avutmak bu düşüncelerden uzaklaşmak için bir kahveye doğru ilerledim. Buraya ber zaman bir çok İspanyol tayyare cileri gelir... Tayyare bayramı yapmak husu- sundaki ümitlerimi de kaybetme- miştim., Belki de bu ümitlerimi kuv- vetlendirebilirdim. o Hedille bana bana yardım ediyordu. Von Krohn zaten projemin ne olduğunu sorar- dı. Fakat bu aralık (© gazetelerde memuniyetle okumuştu ki: Fransız salibiahmeri menfaatine hava mi- tingi ilkbaharda yapılacak. Demek oluyordu ki fikir aşağı yukarı kök salmıştı. Baron seri bir postaya malik ol- mak istiyordu bunun için de benim tayyareci olmamdan ve muvaffakı- yetimden emindi. (Bana gelince onun bu itimadından memleketim hesabına istifade etmek istiyor. dum. Bu işe lâzım olan parayı Ba- ron Edvard Wilson namı altında temin edecekti, Bir defa daha Al man parası kârlı bir işe yatmış ola- caktı. Hedilla ile, bu meşhur ve hür- meti adamla muvaffakı- yetten emindim.Fakat beşinci büro tayyareyi tedarik etmekte geciki- | yordu. Ve ben beşinci büronün yâr dımı olmadıkça hiç bir şey yapa- mazdım. Barselon kahvesine girdiğim za- man Hedilla da çıkmak” üzere idi. Bu tesadüfe o kadar sevindim ki i ki elimi birden kendisine uzattım. Beni yukardan (aşağı bir süzdü, ve selâmıma mukabele bile etme- e ei — Siz bir Alman casususunuz ve dostunuz olacak İngilterede bir Boche (1) den başka bir şey değil. Onun bu fazlâ ileri gidişi karşı- sında başımı eğdim. Boğazım ku- Yuyor kalbim göğsümü dövercesine çarpıyordu. Öfkemden ne yapaca- ğımı ne cevap vereceğimi bilmi- yordum. öi mek için derhal yanından uzakl: — e 'a olan kinim bis ütün alevlenmişti, İntikam ala: caktım. Muhakkak intikam alacak- tım. Ve günün birinde Hedi'lâ ne yaplığımı görecekti hakikati öğre- necekti. Fakat... ne yazık ki... bugün o gürleri düşündüğüm zaman hâlâ gözlerime ar dolüyor. Hidellâ | filvaki bir İspanyoldu. Fakat Fran- sayı çok (severdi. Ve Fransanın #ayyarenin ilk vatanı olduğunu bi. Tirdi. Ne yazık ki bu tesadüften az sonra bu büyük tayyare yıldızı bir kaza neticesinde Barselonda öldü. Benim kim olduğumu bilemeden öğrenemeden söndü gitti. Gece geç vakit Baron beni geldi buldu. Canı arkılmış bir halde idi. Hâlâ me karar verdiği mitek- lifini kabul edip etmiyeceğimi, bil- miyordu. Kahvede Hedillânın bana söylediklerini harfi harfine anlat- tım. — Pirenedeki gizli yoldan gilme- gi kabul ediyorum dedim. Hedillâ başıma bir belâ getirecek. İyisi mi uzaklaşayım. Hakkımda zaten fe- na dedikodular buyüyor. Üstelik bir de sizden çocuğum olduğunu duyarlarsa neler yapmazlar. Baronun yüzü sevinçten parladı. Geniş bir nefes aldı, bu saniyede onun bu sevincini bile kıskandım. Öyleya ona bu memnuniyeti ben nefretimle veriyordum. Ne yazık ki, başka türlü hareket etmeme im- kân yoktu. Sevinçten kabına âığa- mıyordu. Bana etmediği şaklaban- ık kalmadı. Emsalsiz bir kadın- mışım, vesaire vesaire... — Yarın akşam saat onda her şey hazır olacak dedi. O kadar memnun o kadar mes'- ut idi ki ertesi günü bana Barselo- mun en meşhur kuyumcularından tek taşlı bin pırlanta yüzük aldı ve hediye etti, mi 1917 Şubatın 2 inci günü akşam saat onda Baron benimle beraber- di. Figuerras'ya kadar ( araba ile beraber geldik. Arkada bıraktığı mwz şehir ışıklar içinde idi. Neden- se bu geceyi ve bu ışıkları Baronun sönük ve karanlık suratına benze- teyordum. Tenha bir yerde tevakkuf ettik. Hava soğuktu. Buz gibi bir rüzgâr iki sokak başından esiyordu. Ora- da bizi bir adam ve iki katır bek- liyordu. Bu gidiş hiç te tehlikesiz değildi. Dağlar arasında ki kaçak- çı yollarmdan — bahusus harp za- manında — iki katır ve bir adamla göze aldığım bu tehlike az boş şey değildi. Von Krohn en müşkül ve en feci va memleketine hizmet et meği düşünmekten vaz geçmezdi. Netekim ben de böyle idim. Beni bir kenara çekti heyecandan titri- yordu sevgi ile bana: — Marthe buraya kadar Alman- yaya hizmet ettiniz. Vatanım size minnettardır. Harp bitince Berlin size tapacaktır. Geceninsükütu içinde o da bir kaç saniye sustu. Hakikaten bana karşı büyük bir zâfı olduğunu gö- rüyordum. Bunu farkettiğimi görür görmez de:hal bu haleti ruhiyem- den istifadeye kalktı ve gene mem- ine hizmet etmeği düşündü. Fakat her ihtimale karşı belki ka- bul etmem diye evvelâ şöyle baş- iz — Bitmedi — (9) Fransızların Almanlara savurdu- Ku hafif bir küfürdür. Basın kurumu Tahsin, Mümtaz Faik, M. Sait keesler seçildiler. Beş kişilik haysi- yet divanına da Asım Us, Selim Ragıp, Necmeddin Sadık, Refik Ahmet, Neşet Halil Atay seçildi. ler. Boş kalan taavün sandığı ni - zamname tadil heyeti azalığna da Tevfik Basın seçildi. içişleri Ba - kanı Şükrü Kayadan gelen şu tel- yazısı okundu: “Basın kurunmunun yıllık top - lantısı münasebetile toplantı üye- lerinin özüm için besledikleri iyi duyguları taşıyan tel yazısını al - dım. Çok teşekkür eder, Türk ba- #ınınm şimdiye kadar olduğu gibi şimdiden sonra da ulusu aydınlat- mak yolundaki çalışmalarında mu i waffakıyetler dilerim. Ş. Kaya” Telgraf alkışlandı. Kongre üç celseden beri başkanlık yapan ve toplantıyı gayet iyi çeviren Bür - han Cahit Köroğlu ile arkadaşla- rina teşekkürler etti ve yeni idare heyetine muvaffakıyet dileyerek | dağıldı. MİLLİYET CUMA 7 KANUNEVVEL Millet meclisinde (Başı 1 inci eahifede) Meclise gelen kadınlarımızla kez mek- teplilere Meclis görüşmelerini takip et- toplantı salonunun bir kısmı da kendile- rine ayrılmıştı - Meclis Kâzum Ozalp'm başkanlığında ouylandığı zammını ruzmerisyo gedi önce halkevinde toplanan kadınlar namı. na başkanlığı verilen aşağıdaki bitik o ee Türkiye Büyük Millet Meclisi yüksek lığına Dün Büyük Millet Meclisi Türk ka- dmlarmın saylav seçmek, saylav * seçil- mek dınları bundan gönenç duyduk. Gerek- Kolan iş yapıldı. Türk kadını bundan sonra daha eyi tr. Bu hakikatı anlayan, or. tsyn koyan, kanunla teyit eden büyük Türk ulusunun mümessillerine minnet.,, Meclisin sürekli alkışlarla karşıladığı bitiğin okunmasından sonra söz alan Ne- <ib.Ali (Denizli) şu sözleri söylemiştir: Arkadaşlar, kadmlarımızın büyük meclise karşı gösterdikleri candan ve derinden bağlılığa karşı teşekkürleri mizi sunarız. Zaten cumhuriyet kümeti kadınlarımızın — haklarını öle - denberi tanımağa başlamıştır. Malümunuzdur ki büyük meclis kanunu medeni ile kadınların mede- ni haklar sahasındaki haklarımı ipl da tanımış ve ondan sonra dünyanm hiç bir yenmde kadınlara hâkimlik fatı şimdiye kadar henüz verilme- mişken cumhuriyet hükümeti büyük bir cesaret ve büyük bir güvençle ka- dınlara hâkimlik sıfatını vermiştir. Bu vazifeyi muvaffakıyetle başarmak- tadırlar. Arkadaşlar, üç senedenberi Türk kadını adaletin yüksek sandalyasın. da tevzi adalet etmekte bulunmak - tadır. Hayatın ve sosyal yaşayışmmızın her cephesinde almış olduğu vazifeyi büyük bir alâka ile yapan ve erkek- lerden hiç geri kalmıyan Türk kadı. hının syasi haklarını kullanmasın - da da büyük bir alâka ve dirayet zös- tereceğine hiç şüphe yoktur. Ona emni- niz. Kendilerine hayatm bu saharm- da da muvaffakıyetler temenni ede tiz Bay Necip (Alinin alkışlarin ve (okay) seslerile karşılanan bu sözle yi bittikten sonra ruznamede bulu - nan maddelerin görüşülmesine geçil- miştir. Kabul edilen kanunlar Askeri ve mülki tekaüt kanununun 66 cı maddesindeki hu bütçeler tabirinde belediyelerin lunduğuna dair tefe'r fıkrasile evkaf umum müdürlüğünün 1934 yılı büt - çesinde 12,000 liralık, hudut ve sn - biller sıhhat umum müdürlüğü büt. gesinde de 1,000 liralık münakale yapılması hakkındaki kanunlar ka bul edilmiştir. Türkiye - Almanya ticaret ve sey- risefa'n müahedesine bağlı (b) fari fe konsolidasiyon dstesinin nisan 1935 sonuna kadar tatbiki. Türkiye » İtalya ticaret mukave- Çanakkalede oturan Yunan vapuru Geçenlerde Çanakkale boğazında Zin- cirbozan burnunda kayalıklara düşen Yunan bandıralı Asolos şilebi benüz kur ie çok fena bir vaziyette e este yükünün bü i U dahil bu - | İ İ Mühendisler Birliği açıldı (Baş: 1 inci sahifede) da emeği geçenleri örenim. Arkadaş lar, her şeyden önce şunu söylemek iste- rim ki, nafianın kurum yasası yardun « da var ki, saymız henüz yurdun ge e ey a A Memlekette sivil mühendislerin yetiş- seni 1888 tarihinde başlar, Büyük dün- ya savaşına kadar 28 yılda sayıları 301 olup 249 u sağdır. Büyük savaş sürdüğü iddetçe mühendis yetiştirilmekte dur- genişliğine, ulusu- muzun çokluğuna göre her birinize dü- en Çalışmak pağı bu sayı ile terenie o- Mesleğiniz müsbet ve belli esaslara dayanır, Türk kadınları Ulu öndere Minnetlerini Bildirdiler (Başı 1 inci sahilede) 18 yaşını doldurmuş olanlara değil 22 yaşını doldurmuş olanlara veril - mektedir. İstanbul saylavları Son defa (o İstanbuldan 16 mebus çıkmıştı. Yehi vaziyete » göre bu ra- kam üzerinde - mühim bir değişiklik olmıyacağı anlaşılıyor. Çünki evvel- <e olduğu gbi 30 bin vatandaşa bir mebus (değil, 50 bin vatandaşa bir mebus İsabet edecektir. Yeni değişmede kadmlar da inti- hap etmek ve edilmek hakkını haiz olduklarından, bu fark gene muvaze- ne bulmuş olacaktır. Ancak yeni me- bus intihabı, 1927 nüfus tahrinne gö- re,değil bugün mevcut nüfusumuza göre, yapılacaktır. Evvelce İstanbulun nü- fusu (700) bin kadardı. Halbuki ge- şen 7 senede nüfusumuz fevkalâde artmış, memleketin her tarafında ol- | duğu gibi, İstanbulda da nüfus mi tarı bir milyonu geçmiştir. Binsena » leyh mahallelerde her evin müfusü ayrı ayrı tesb t edilecektir. Bu vaziyete göre, İstanbuldan çi- kan (16) saylavın mecmuu, bu sefer (20) yi bulacağı kuvvetle tahmin e dilmektedir. Kadınların tezahüratı Teşkilâtı esasiye kanununun de- | Hişürilerek kadmlara da mebus ol- mak ve intihap etmek hakkının ve- rilmesi, Türk kadınları arasında son- | suz bir heyecan ve sevnce vesile ver| miştir. İstanbul kadınları, Büyük Millet Meclisinin kendilerine verdiği bu me- deni haktan dolayı teşekkürlerini ve iminhettarlıklarını sunmak üzere bu - gün saat 10,30 da Beyazıt cumhuri- yet meydanında büyük bir miting ya- pacaklardır. Bu hususta İstanbul kadılar bir- liği bir program yapınıştır. Prog mi yapınak ve yarınki mitingi idi etmek üzere birlik başkanı Bayan Lâ- tife Bekirin Tiyanet nde bir komite teşkil edilmiştir. Komitede belediye meclisi kadın azaları da dahildir. Bugünkü © toplantıda kadmları: miz tarafından hararetli o htabeler irat edilecek, Türk kadınlığının bu tarihi dönüm noktası lâyik olduğu şe- kilde, parlak merasimle kullulana - caktır. Kadın birliğinin telgrafları Istanbul Kadınlar Birliği Büyük Önder Kemal Atatürke bir saygı ve sevgi. tel yazını çekmiştir. Bu tolgraf şudur: Türkiye Cumhur Başkanı Ulu Kemal Atatürk'e Kutultaydan çıkardığı yasa Türk kadınlığının en ulu koruyucusu olan Onder Kami Aiatürküz, Tözk anasız verdiği değerin en yüksek © sesidir. Büyük Atatürk'e bu uğurda sonsuz gülerini değerini gene sonsuzluğa gö- türeceğimize leriz. Türkiye Büyük ulusu kurultayı general Kâzım Üzslp'a Bugün Türk kadınının bayram gü- müdür. Böylece Türk dönenmesi ana- sım kendi bağırma basarak Yeni soyadı alanlar Herkes öz Türkççeden beğendiği güzel bir yeni soyadı alıyor * Beykoz Yalıköy M. Dr.” kayma İm Ali Galib ve ailesi (Ulusoy) 607 adını almışlardır. * Mütekâit miralay Fazılın soy adı (Torun) dar. * Eski Bursa valisi Bay Azmi Ömer ve kenrdeşleri prof. Dr. Besin Ömer ve Agâh Örer (Akalın), Kinalı ilk mek i Rasim ve kızı Bedriye tep İ (Ün) ün Galatasaray lisesi müdür mua vini. Hamit'e mit olduğumu görerek - nun yerine (Tüzün), Beyoğlu muhase- becisi Ahmet Nuri (Unan), İstanbul tüccarından Aptürrelim ailesi Fatma, kızları Pakize, Muzaffer, Fahriye, UL viye, oğlu Mersinde Rifat, — refikası Emine, oğlu Macit, Tevfik, © kardeşi Ceyhanda Zakir » (Uysal), Zile orta mektep müdürü Kâmil, Istanbul Kaba- taş ve deniz Tiselerinde muallim Tev- fik kardeşler (Esen), Salih Zeki (Er gin), Hasan (Aslan), Asaf (Selçuk), Hilemet (Kutlu), o Vefik (Karaşin), Taci (Ünlü), Cemil © (Denizci oğlu), Hilmi (Berksen), Recep (Dülger oğlu), odacı ibrahim (Gökcel), Konya askeri orta mektep dürkçe hocası Hayri, Is - tanbul vüâyeti muhasebe © mümeyyizi Tahsin), Istanbul vilâyeti sulh hâlem- İ lerinden Nuri, Adanm ihtisas mahkeme İ si müstantiği Zeki kardeşler (Bilgin), Gedikpaşa jandarma munyene komisyo- nu reisi binbaşı Edip (Eldem), İstan - bul 15 inci mektep © muallimlerinden Bayam Makbule (Yalçmoğlu); Karta- lin Paşaköy başımuallimi Bay Faik (Us- #ün) soy adlarmı almışlardır. * Dr, Fethi Erden — Cerrahpaşa hastanesi bakteriyoloğu Dr. Bay Fet hi (Erden) soy adını almıştır. * Emniyet müdürlüğü altıncı şube sivil memurlarmdan 2320 Fehmi (Yal- çin kaya), Akay müdürü Cemil (Ena- rün); Topkapı saray müzesi hesap me muru Kâzem, Galata posta ve telgraf merkezi memurlarından Hayri (On- der), Emniyet Sandığı mürakibi ve İs- tanbul umumi meclisi azasından Raşit, anası Misal, karısı Lütfiye, oğlu Cum- huriyet Merkez banlcası Istanbul şube- si şeflerinden Hüseyin Reşat, ve karı- w Samime ve oğlu Salih Metin, oğlu Istanbul Bsesi talebesinden Ahmed Rıf- kı, kızı ikindi ilk mektep talebesinden ks (Gökdemir) soy mdlarını alamş- MEMLEKETTE Bir katil öldürüldü. ÇORUM, (Milliyet) — Bundan altı ay evvel Ço:tum hapishanesini delerek ve bir jandarmamızı şehit ederek kaçmağa o muvaffak olan sungurlulu kürt Haydarm uşakla- İ e namiyle maruf Alo, jandarma: mızın mütemadi takibi neticesinde fin owadan kaldırılmasiyle değerli bir muvaffakıyet kazanmış olmak- tadır. Uşak | astanesinde iki Amanın gözü açıldı UŞAK, (Milliyet) — Uşak mem- leket hastahanesi memleketin bü- tün sıhhi itiyaçlarına cevap verebi- lir hayırlı bir müessese haline gel- Çok büyük bir hayır sahibi olan hastahane doktoru bay Kudret Sabri iki âmenm gözlerini açmış ve bütün ameliyatlarında muvaf- fak olmuştur. Fakirlerin tedavisi hususunda gok büyük yardımlarda bulunan doktor Kudret Sabri hali tarafın- dan çok sevilmiştir. Uşakta iddialı spor hareketleri UŞAK, (Milliyet) — Burada spor çok terakki etmektedir. Ku - Hüpler arasmda rekabet gün gün a- levlenmekte ve bu rekabet sporcu gençlerimizin faaliyeti için şayanı memnuniyet neticeler vermektedir. Ergenekon, Gençler, Şeker klüp, Turan kulüpleri Uşağın en kuvvetli futbol takımlarına malik bulun - maktadırlar. Bilhassa Şeker klüp'ün voleyvobi tenis, binicilik şubeleri spor ihti - yaçlarma tam m-nasile cevap ve- vir, Kulüpler arasında daha fazla ça lışma temin için Şehir kupası maç- ları tertip edilmiş ve ikinci devre ilk maçı bugün binlerce seyirci hu- Zurunda ve memleketin en rakip takımları olan Ergenekon - Genç- ler arasında yapıldı. Oyun çok samimi ve heyecanlı oldu ve netice itibarile her iki ta- kım birer gol yaparak 1 - 1 berabe- re kaldılar, Seçme Soyadları ANKARA, 6. A.A. la raştırma kurumunun > 609 kanda bülduğu “Kk; 1, sa, m, “İİ şunlardır » ş Kutluk Türkân, Külçür, KutlsE) lüçur, Kutuu Maral, Külüz İnan$i tulaman, Kümüş Tekin, Kutulu-K# Kün Bermiş, Kuturtekin, Kü Gün üz, Kutur, ül zencük, Kayurcek, Kays; Kübcük, Küçtekin, * Küştemür, Arak, Kührem, Mülbilge; Türk gü” baki ga yapa Madsar, Maçartay, Mahçiçek B güm -ka., Mahim Ana, ak, Maral -ko-, Marban, l Masyan, Meçü Mencik, > Mene Mencutekin - Mengütekin, | Menge, Mengocin -ka-, Mengeli Manglay - Mengeli a Mengüberti - Mengüverdi, tay, Mobul, Mon'ul, Monul O Motugan, Moyunçur, Mucuk, Mi Muglu, Mukan, und” Manyas, Mutalu.Mutlu, Muzaça Tu, Nahuz, Nurbige. Dr. IHSAN SAMI BAKTERİYOLOJİ LABORATUARI Umumi kan tablilât, frengi nazarından (Wasserman ve Kabo mülleri) kan küreyvatı sayılması: ve sair devaire alt için Yemi Postane kargısısd Velora banında SÜMER - BİLGİ YURDUNA müracaat ediniz. Telefon: 207 3450) Devredilecek ihtif” ki fabrikada mevcut ve torg ticaret evi şirketine ait © sandalya, bobin, tezgâh ve asi, ikinci arttırması 10 K, evvel. * yi zartesi günü saat 10 dan bel dar mahalli mezkürda yapıl” İsteyenlerin mahiltinde hazı” il maları ilân olunur. ge