Yeni bir tedavi usulü. ta, Pdıklarımdan bir doktor am Pir genç karı koca tanırım. e mikâhlandıkları ilk gün ka- ray: Fenalık geldi. Hemen eve edildi. Daha gerdeğe girme - ia, lin hastaneye girdi. Konsol- Leşler, tedaviler, doktorlar, ilâç den ez i. Kadıncağız gün- değ süne düştü. Zayıfladı. Kâh mi- ie. hep ediler, kâh barsaktan dedi- Yep giğerden dediler. Rontken Revmir Bir şey anlaşılamadı. Aile iler pit olmadı. Doktor değiştirdi- vg değiştirdiler. Fakat kana- ptirmediler. Kadın teptilha- dozagötürüldü. Kâh düzeldi, kâh fiçikg Fakat netice ekseri men- ta İyptt Bir gün iyi ise üç gün has- pe bile okula. Mankaler a e Muskalar al Bağ Kocakarı ilâçları yaptılar... tileş, hastadan ümitlerini kes > de yavaş ümidini en de ailenin dostu olmakla bir müddet teması kestim. Silenin elemli bir zamanın- iye pek hissiyatım mü - ion. > i ne kadar geçtiğini bil - v Bir gün bir sallapati ar - seri beraber Eminönünden ge- Any gi Pahsettiğim hastanın köca- aha doğrusu nikâhlısını gör - ik nkü hastalıktan sonra ar - meselesi mevzuubahsolmı- di. Met, İİ fi doktorlar söylemiştiler . . ide hocaya bakma - ü öteye çevirirken 7 Ji), gi, “eklediğim için kendimi bir w merasimine hazırlamıştım. iç Adamın elem ifadesi bekle- i, * Yüzü güler bir halde, pürneşe len de çaresiz gülümsedim. FAY, SA, i um > » asılsınız? Çoktandır görüşe- iyi: Ne var ne yok! Evdekiler ler ya inşallah... Sevap yalan söyleyim. Beklediğ'm dg Dir iç çekmesinden sonra ka- iz i i, hayata gözlerini — kapadığ Seri il Lakin Hayret? Alam. Fütarımu bozmadan: Sisi m itarın mümasil Bir şey anlıyama - “wep Sormak istiyordum ama ce- win e #demiyordum. Bereket ver - teklif etti; ağla bir yere ilişsek te bir emdaki sallapati arkadaş 0- e veee aş 3 dostu idi. Hep beraber Val- aathanesine girdik ve birer Meğe ik O hemen anlat- e: Kardeş? Sizden | saklıyacak ya! Bizim hanımın sıhha - oktorlar ümidi kestikten ramızdaki ni, Fe de EEEİPTZİİ, Hİ ii i $ Yaptık. Ertesi gi fenalık beklerken biraz Sanlanmış gördük. Ve bir haf- süren bu evlilik bana bir TE 2d fi Yerine geldi. Topladı. Şimdi. (ET ? # : # 9 ra yanımdaki sallapati: elde yan birader. Bizi haya zi ona denesek ne olur? demez FELEK G Seyfi Paşa edam iç Mafaza Ymun ku. , Seyfi Paşa, dün İzmir. a, gişbrimize gelmiştir. Seyfi pa- di muhafaza teşkilâtı meşgul olacaktır. $ iğ af Bankosında toplantı Vi baya Bankası heyeti umumiye beyin. mk m bacahide olarak bir toplantı ya - et Kn olda lele dar mevduatı koruma ele 3 ey dedikodu mevzuu olan / Z iv ; EKONOMİ Buğday piyasası Sağlamlaşıyor Başka memlekellerin az rekoltelerinden istifade - edeceğiz. İki gündür şehrimiz £ iktisadi mahafiline gelen telgraflara naza- ran dünya buğday fiatlarında u- mumi bir yükseliş vardır. Istanbul piyasası son günlerde buğday satışlarında son (derece hassas ve ihtiyatlı o bulunmakta. dır. Bu sene Türkiyenin dünya buğ- day piyasasında mühimce bir rol oynıyacağı ve buğday ihracatının memlekete iyi bir gelir temin ede- ceği hissedilmektedir. 1934 buğday mahsulü o bütün dünyada 933 senesinden daha çok azdır. Bu sene dünyadaki umumi kuraklık, bilhassa Amerikadaki son afet dolayısile, pek az Asya mem- ieketleri müstesna olmak “üzere cihan buğday mahsulü (ihtiyaca kifayet etmiyecek bir vaziyette ol- masına mukabil, Türküye, buğday mahsulü iyi olduğundan ihracat yapacak memleketlerden o sayıl- maktadır. Bilhassa Ziraat Bankasının e- dinde bulunan stoklar için de iyi bir sarf memba: Oo bulunmuş ola- caktır. Senelerdenberi dünya buğday piyasasında bir dert olarak kalan ve piyasayi altüst eden eski sene- lerin stokları bu sene | sarfedile- cektir. Amerika müttehit hükümetle- rinde, Avrupada, Kanadada, Avus- #uralyada ve Arjantinde bu seneki mahsuliı geçen senelere nazaran çok az olduğu görülmüştür. Bazı Asya memleketlerinde bilhassa Çin de mahsul geçen seneye nazaran çoktur. Sovyet Rusyanın buğday ihra- catı yapamıyacağı muhakkak gö- rülmektedir. Hattâ Rusyanın itha- iât yapmak mecburiyetinde bulun- duğu da iddia edilmektedir. Bu seneki buğday rekoltesinin az oluşu, kuraklık afeti; belki de buhran içinde olan yaya bir saadet havası getirecektir. Eldeki stoklar bu sene mühim miktarda azalırsa bu seneden baş- hıyarak gelecek (senenin dünya buğday istihsalâlile sarfiyatı ara- sında bir müvazene husule gelerek cihan iktisadi buhranmın en bü- yük ve en mühim sebebi ortadan kalkacaktır. Yeni doğacak vaziyet, ekserisi müstahsil halka malik olan mem- leketlerin satm almak kudretinin yeniden tanzimi ve tevzii neticesi- ni verecek mahiyettedir. Deniz ticaret filomuz Son yapılan — istatistiğe göre Deniz Ticaret filomuz, son defa iltihak eden beş vapurla birlikte 181 parçadan mürekkep 191,443 gros tonasına vasıl olmuştur. Buna 3889 gros tonasında 2İ parça motörlü de ilâve | edilince deniz ticaret filomuz 195,332 gros tonalık 202 parçaya çıkmakta- dır. Deniz ticaret filomuza #on 28- manlarda iltihak eden gemilerin ösimleri Tarı, Mete, Ulkü, Kanar- ya ve İlgazdır. Diğer taraftan işe yaramadığın- dan denizyolları Gelibolu, Ereğli, ve Mahmut Şevket ( Paşayi, Va- purculuk Şirketi de Güzel (O Ban- 'drma, Feyyaz, İzmit ve Yeni Düm- tılığa çıkarmıştır. Bir yat geldi Limanımıza maruf bir İngiliz gilesine ait Serenadi isminde hu- susi bir yat gelmiştir. Akdenizde- ki birçok büyük limanlara wğr- yan bu yat bir müddet limanımız- da kalacak, İngiliz ailesi bu müd- det içerisinde şehri gezeceklerdir. Bundan başka Umurcüsipe is minde Avusturya bandıralı husu- si bir yat daha gelmiştir. Tifo Şişli tarafında tifo vak'aları görülmüştür. Bu sebeple doktorlar sıkı tefti- şe ve aşı faaliyetimi çoğaltmağa başlamışlardır. Şişlide bazı bos- tanların yetiştirdiği sebzelerin sa- tılmasına müsaade edilmiyecek - tir, Dünya güreşçileri yarın şehrimize geliyorlar Güreşçiler 17 milletin şampiyonlarıdır Japonya şamptyonu Kiyapaa, Polo nya şampiyonu Kranser, dünya şam piyonlarından Fenlandiyalı meşhur Huhtanen » » Dünyanın en kıymetli güreşçile- rinin dahil olacakları büyük güreş turnuvasına bu cuma günü Taksim stadında başlanıyor. Müsabakala- ra dahil olacak milletlerin ilk ka - filesini teşkil eden on yedi millet şampiyonu yarınki Romanya va - purile şehrimize geliyorlar. Bu ge len kafilede dünyaca meşhur ve bir çok kereler beynelmilel şampiyon luklar elde etmiş Macar Szobo Nagy, Estonyalı Roggo, Polonyalı Vavra ve Fenlandiyalı Huhtanen bulunmaktadır. Diğer güreşçiler de bütün Avrupa milletlerinin en kıymetli şampiyonlarıdır. Bundan sonra perşembeye kadar şehrimiz MAARİFTE Çocukların dişleri Bu sene de umumi bir muayene yapılacak Geçen sene ilkmekteplere de- vam eden çocukların dişlerinin muayenesi yapılmış, neticede kr bin çocuğun dişlerinin bozuk ve tedaviye muhtaç — olduğu anlaşıl muştı. Bunların ekserisi tedavi e- dilmiştir. Çocukların dişleri, bu sene de ayni suretle muayene edilecektir. Çok fakir olan talebenin dişleri meccanen tedavi (o edileceği gibi vakti, hali yerinde olan ailelere de çocuklammn — dişlerini tedavi ettirmeleri için tebligat yapılacak- tir. Maarif Vekâleti, dişlerin çocuk sıhhatine (tesirini O düşünerek küçük yaşta dişlerin bozulmadan tedavisine ehemmiyet vermekte- dir. Leh Üniversitelileri Bir profesörün riyasetinde ola- rak şehrimize geldiklerini haber verdiğimiz 12 Leh Üniversite ta- lebesi, dün şehirde gezmeler yap- mışlardır. Talebe kafilesi daha on gün ka- dar İstanbulda kalacaklardır. Leh Üniversitelilerine Profesör Szapsal riyaset in, 1936 parlamentolar konferansı Mısırda çıkan Muhadenet refi- kimizin verdiği o malümata göre, bu sene eylül ayında Istanbulda toplanacak olan parlâmentolaı gresinde Mısır hükümetini temsil edecek olan heyetin reisi mebusan meclisi resi Tevfik Rifat Paşa 1936 senesi toplantısının Kahire- de yapılmasını teklif edecektir. Mahlül Emlik a iel cia dileri için mülkleri evkafa kalması lâzım ye birçok mahlül emlâk var- ir, Şimdiye kadar evkaf (idaresi bunların hakiki miktarını bilmi- Geçen sene faaliyete geçen hu- susi bir komisyon / İstanbuldaki mahlâllerin miktarı kısmen tesbit etmiye muvaffak o olmuştur. Bu komisyon yakında faaliyetini biti- ve İstanbulda ne kadar mah recek lül emlâk bulunduğu meydana r kon de toplanacak güreşçilerden bil - bassa Yunanlılar iki şampiyonu hakkımda iyi malümat gelmiştir. Almanların yeni bir şampiyonu da salı günü kafileye iltihak edecek- tir. Türklerden kendine güvenen her siklet bu müsabakalara dahil olabilecektir. Maçların intizamı için minderde darma Türk hake - mi vazife görecektir. ve bu cebep- ten hiç bir suretle de haksızlığa meydan verilmiyecektir. Taksim sahası 17 Ağustos için şimdiden hazırlıklara başlamıştır ve cuma - yı takip edecek gecelerde de saha- ya elektrik ve mikrofon tertibatı yapılacaktır. Şükrü Kaya Bey Yalovada bulunan Dahiliye Ve- kili Şükrü Kaya ( Bey, pazartesi günü şehwimize gelecekti ir. Şükrü Kaya Beyin, bir hafta ka- Ali Rana Bey İstanbul Muhafaza Başmüdürlü- ğü mmtakası dahilindeki muha- faza mevkilerinde umumi bir tet- kik ve teftiş yapmak üzere Şileye Gümrük ve İnhisarlar Piyango bugün Büyük tayyare piyangosunun 17 inci tertip dördüncü keşidesi bu- gün Üniversite salonunda yapıla- 'caktır. Bükreş sefirimiz geldi Bükreş sefirimiz Hamdullah Suphi Bey dün sabah Yalovadan gelmiş ve Bükreşe gitmiştir. Bu seneki züm vaziyeti Başka memleketler piya- samıza müessir olacak vaziyette değildirler Türkofis haftalık ticari servisini re başlamıştır. İhracat ticaretimiz. için ameli bir çok malümat ve is- tihbaratı ihtiva eden bu neşriyat cuma günleri muntazaman ve Ha- kimiyet yapraklarının müsaadesi nisbetinde gittikçe tevsi edilerek devam edecek ve bundan başka acele ve gündelik & haberler için Hakimiyette hergün hususi bir sü- tun bulunacaktır. İzmir üzümleri hakkında fikrini sorduğumuz sa- lâhiyet sabibi bir zat şunları söy- lemiştir. : Türkofis ilk haftalık servisinin başında ehemmiyetle kaydedildiği veçhile temmuz ve ağustos ayları, yeni mahsul miktarlarının ve yeni piyasanın henüz belirmedi ylar dır. Bu aylarda alivre satış yapmış olanlar ve baissier denen ve fiatin düşkün olmasından menfaattar bu lunan gruplar piyasayı fena göster- mek ve ilk ağızda yapacaklarını yapmak için neşriyat yaptırırlar, ve hattâ kendi mubayaa fiatleri- rinden daha aşağıya muhtelif pi- yasalarda küçük hazır ve alivre satışlar yaparak ve yaptırarak ga- zetelere ve müstahsil sahaya akset tirir ve fiatler üzerinde müessir ol. mak isterler. Meselâ halen Ham- burğta yaptırılmakta olduğu gibi, hakiki alıcılar ise bir müddet bek- leyici ve nazlı vaziyette kalır. Tür- kofisin servisinde dediği gibi bun- ları ehemmiyet vermeden ve aliv- re satıcının hangi piyasada sıkışık olduğunu öğrenmek için okuyup geçmeli ve asıl ehemmiyeti rekol- te vaziyet ve rakamlarına vermeli- dir. Bu rakamlarda bu sene geçen seneye nazaran İehimizdedir. A- vusturalya mabsulü hem kalite iti- barile fena hemde geçen yılm yarısı gibi bir şeydir. Cenubi Ame rika yani cape üzümleri sıcak dal. galarını takip eden (ve toplama zamanına rastlıyan yağmurlardan müzlariptir. Bunun manası İngilte re bu sene bizden fazla üzüm çeke- cek demektir, Diğer rakip memle ketler içinde Yunanistan, Iran ü - zümleri de geçen seneye nazaran daha zayiftir. Kaliforniyada rekol te azdır. Hülâsa İzmir üzüm piya- sası üzerine gerek doğrudan doğ- ruya, gerek bilvasıta tesir edebile- cek memleketlerin mahsul vaziyet leri bu sene üzüm fiyatlarımız için olsa olsa ümit verici bir haldedir. Almanyaya vâki olacak ithalâtı - mız için ithalâtçı tarafından iste - necek dövizleri Alman hükümeti istediği kadar ve süratle vermek - te olduğundan en büyü i lerimizden birisi olan bu memleke tin bu sene daba fazla mal alacağı tabiidir. Diğer büyük müşterileri « miz olan İngiltere ve Amerikaya gelince, iyi ve yüksek kalite malla rım daimi müşterisi olan buiki memleketin de geçen senelerden fazla ithalât yapacakları tahmin olunabilir. Bundan başka Japon - ya yeni müşteri olarak piyasaya gi recektir. (Klaring (mukavelesi yaptığımız ve şimdiye kadar doğ- rudan doğruya müşterimiz olmı - yan memleketler ile de ticaretimiz. (iş Bankasından alınan cetveldir) kolayca irtibat tesis edebilir ve et- 9 Ağustos 934 melidir. AKŞAM FİYATLARI Eroin kaçakçılığı TA RAZLAR se $ aaa VAR, | Emniyet müdürlüğü kaçakçılık demi ne 465 | bürosu bir eroin kaçakçılığı tahki- nitrik. ep Şe ZE | katına başlamıştır. Kaçakçı şebe- a. 71 . a. “ kesinin kezi Bü: ök ) pa ESHAM rndadır. Da mİ Ran Ilk tehkikatta bu işle alâkadar mn Mümesiş * tiye 1050 | olmakla maznunen biri Rum, di- Türkiz Cünkü sf Çimene O eş | eri Türk olmek üzere iki kadın Tramvay 3 $ keder. 2800 | la dört erkek zannaltına alınmış- Anadolu Hisse 2210 $ Balya si | lardır. Şir. Hayriye — 15,25 $» Şark macun © 320 Bunl evlerinde araştırma ÇEK FİYATLARI mış ve bir miktar eroin bulun- yapılmış ve Yane akif im Sözüm | muştur. ile alâkadar daha 'Nüyork ri Berlin m | birçok kimseler bulunduğu anlaşı- Cenevre 20 Yaşam, e yor. Zcömta izler üzerinde tahki- Bükme 33BASİ Merkore (o 1as125 | kata devam ediyor. Meet, alarm 0 viyaa ii EĞME NUKUT (Set) Kı Kem Otomobili seyyahlar — Dört b e . — iewigre © 808 | gün evvel otomobillerile şehrimi - 3 Ber, İZİ Mm —o e | ze gelen üç İngiliz seyyahıdünsa keçi. İSİ 27ehi 2938 | bah Viyanaya hareket etmişlerdir. ı ön rem 2 © | Seyyahlar, Viyanadan sonra daha Ymm MEİN 55 | birçok şebirlere uğrayark Londra ri Drahani m 1 Mecidiye çi ya dö l dir. Çıplaklar! Geçen günü bir yazımızda, Av- rupada tabiate avdet taraftarları- nın neşrettikleri > modasının bize sirayet etmediğimi, edemiyeceğini yazmıştık. Meğerse büyük söylemişiz. Bu çıplaklar ce- miyeti azasından biri o aramızda yaşıyormuş ta haberimiz yokmuş. İş mahkemeye intikal etti de on. dan sonra vaziyeti öğrenebildik. Medeni çıplakların Türkiyedeki biricik mümessili meseleyi bütün çıplaklığı ile anlatarak diyor ki: — Çıplak gezmenin vücut ü- zerinde çok büyük £ tesirleri var- dır. Ben bagün elli yaşındayım. Fakat kendime baktığım zaman a- deta 15 sene gençleşmiş hissedi- yorum. Bu usulü birkaç senedenbe- ri takip ediyorum, Çok o mühim faydaların: gördüm. Karısı da buna mırkabi? şu iddi- ada bulunuyor: — Bu vaziyet gayri ahlâkidir. Kocam evde anadan doğma dola- şıyor. Üstelik iki çocuğumu da bu vaziyette dolaşmağa sevkedi- yor. Beni bundan ayırım. Kocam nafakamı versin. Çocuklarıma Fake sm! Ben bu gayri ahlâki vaziyete tahammül edemem! Filhakika havanın vücut üzerini de çok iyi tesirler yaptığı muhak- haktır, Birçok doktorlar birçok hastalara iyi | olmaları için hava banyoları tavsiye ederler. Fakat ortada cemiyetin de kurduğu bir nizam vardır. - Ahlâki telâkkiler cardır. Bir vücudun o sıhhati için bütün ahlâki sıhhati baltalamak doğru mudur? Çıplaklık modasının Türkiyede ki mümessili, pekâlâ bir odaya çe- kilir ve orada istediği gibi ana- dan doğma soyunarak vücudunu havalandırabilirdi. Bunun için herkesin yanında çıplak dolaşma sına hacet yoktu. Hele Fransada- ki Çıplaklar cemiyetinden bir de vesika alması bunu (sade kendi sıhhati için düşünmediğini pekâlâ isbat etmektedir. Bu zat çıplaklığı bir nevi “mezhep,, yapmak iste- miş ve bunun tamimi için de ev- velâ kendi çocuklarından başla. mıştır. Hareketi bu itibarla şayam dikkattir.. Bir mesele daha var: Vücudu krvvetlendirmek için sade çıplak mı dolaşmak lâzımdır.? Bunun i- çin başka çare yok (mu? Meselâ Çoban Mehmet Carnera gibi peh- livanlar sanki çıplaklık sayesinde mi bugünkü kurvevtlerini balabil- mişlerdir.? Filhakika insan dünyaya ilk geldiği Zaman çıplaktır. Hattâ bir — yavrusundan da beterdir. 'ünkü hiç olmazsa omun tüyleri vardır. O halde niçin tabiate koymalı? Fakat unutmamalı ki doğmakla arasında mühim bir fark vardır. İnsan dünyaya geldiği za- man anne sütü emer 20 - 30 yaşına, geldiği zaman ise aradığı şey arms, mütemadiyen mek, ve bunun içinde müt. yen yüklenmek, üzerimize bir şey fi. ler ilâve etmek mecburiyetinde olduğumuzu gözönünde bulundur. mak lâzımdır. Doğar doğmaz evvelâ sırtımıza bir zıbın geçirirler. Çünkü artık annemizin bize mahfaza hizmeti- ni gören karnından çıkmışızdır. Sonra harnımızı doyurarlar, mi. demizi yüklerler. Bu, böyle, ölün-,., ceye kadar devam eder. gi Bundan arada gene bir çok hamallıklarımız vardır: Yedi sekiz yaşına gelince mek- tebe başlarız. Kafalarımıza bir sü- rü malümat (o yükletiriz. Git gide beynimizin o çıplak vaziyeti kay- bolar. o Kafamız bir malümat bir ilim çerçevesi içine girer gökmüştür. Bunun altında bunalır, l ezilir, yıpranırız. Bunlar sanki herhangi bir don ve“ İya gömlekten daha mı az sıhhatimiz üzerine tesir yapıyor? Ne yapalım, kaderimiz böyle! Mütemadiyen giyinmek (ve tası- mak mecburiyetindeyiz. Fakat u- nutmamalı ki gerek mânen ve ge- rek maddeten giyimli, yüklü ada- mın harici hayata karşı mukave meti daha fazladır. ? Bundan maada (örtülü şeyler daima caziptir: Tüylü bir Ankara keçisi mi hoşunuza (o gider yoksa kırkılmıs bir Ankara keçisi mi? Van kedisinde o bol tü; lunmasa — hayvancağızın faresinden farkı kalır mu idi? M'lo bile, onun için o Venus'un yarı belinden aşağısına peştemal kuşatmıştır. Ve hattâ diyebil'riz ki onun için, çıplak hakikatler birçok kimselerin hoşuna "gitmez. Mümtaz FAİK