21 Nisan 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

21 Nisan 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Balıklar ve Balıkcılar Kalabalık toplantılarda En e Balıkçının gözü Bu oyun bilhassa oyuncular çok | kalabalık olduğu zaman zevkli eğlencelidir. Oyunu oynamak için evvelâ bir saha lâzımdır. Bu sahada dercettiğimiz şekilde 15, 20, 25 daha büyük cizgi çizilir. Şekle bal ları görürsünüz: Her tarafından kapalı bir deniz, iki nehir, bir de balık deposu. Oyuncular ikiye ayrılırlar: Ba- lıklar ve balıkçılar... Denizde ba- likçıdan ziyade balık olduğuna gö- Oyun sahası:böyle çizilecek Teoyunda da öyle olması lâzım.. eselâ iki balıkçıya on balık ya- mt üç balıkçıya on beş balık. . Fa- at en aşağı iki balıkçı olması lâ- Zimdir. Balıklardan her biri kendilerine | M. Yevtiç Bugün geliyor (Başı 1 inci sahifede) gitmesi ihtimalinden bahsedilmek- te Sefirler de geliyor ANKARA , 20 ( Telefonla ) — Yugoslavya sefiri ve Belgrad elçi- miz Haydar Bey misafirlerle bir - likte İstanbula hareket ettiler. Şehrimizde Ankarada bulunan Yugoslavya Harciye Nazırı Mösyö Yevtiç bu sabah şehrimize gelecektir. Bugün Vilâyet tarafından Perapalas ote- Dinde şerefine bir öğle ziyafeti ve- rilecektir. Mösyö Yevtiç şehri- mizde bir veya iki gün kalacaktır. Ankaradan hareket ANKARA, 20 (A.A.) — Yugos Javya Hariciye Nari M. Yeniii ve refikaları ve kendilerine refakat etmekte olan zevat bugün s. da Anadolu ekspr. dönmek üzere şehri mışlardır. mizden ayrıl- misafirler İstasyonda Ve âzım, Başve- > fikaları hanımefendileee he ye Vekili Tevfik Rüştü Bey ve refika. sı hanımefendi, Nafia Vekili Ali B Hariciye Vekâleti kâtibi umumişi Numan Rifat, Viyana ve Sofya el çilerimiz Hamdi ve Şevki ve Mu. hafız kıtaatı kumandanı İsmail Hakkı Beyler, İran Afgan, Roman Ya ve Yunan sefirleri, Hariciye Ve. kâleti daire müdür tarafından teşyi edilmişlerdir. M. Yevtiç ve refikaları Reisicüm bur Hazretleri namına umumi kâ- tip vekili Hasan Rıza ve yoverleri rü Beyler tarafından uğurlar» | mişdır, Kâzım ve İsmet paşalar Hazera- Tedi Kçfikaları hanımefendilerle 5 tart Bey ve refikası ha- bir bukuş elan . Madam Yevtiç'e eni haya ilmiştir. 5 reket ederken bir asker kıtası â zika g0 selâm: ifa etmiş ve m- marşlarını alya ve Türk milli vi , bağlı olacak birer isim vereceklerdir: torik, kal kan, sazan, uskumru vesaire... Her kes balıkçıların huzurunda isimle. rini intihap ettikten sonra, balıkçı- nın gözü bağlanır. Balıklar da dar nehirlerden istediklerine çeki. lirler. Bu dar nehirde balıkçının balıkları yakalaması kolay zanne- dili lığı sadece yakalaması kâfi değil. dir. Üstelik ismini de bilmesi lâ- zımdır: Sen sazansın, sen uskumru- sun vesaire, . i Eğer bilemezse balık serbesttir, oyun yeniden başlar “Balik eğer kendisini yakalamak istiyen balıkçıdan kurtulmak ister. se, daha geniş olan denize girebi- lir. Fakat denize girer girmez dört ayak olması lâzımdır. Balık uzun müddet dört ayak üzerinde kala- mıyacağından derhal nehre dön - meğe mecbur olur. İkinci mühim şart ta şudur: Eğer balık deniz or- taşında yakalanırsa); balıkçının is“ mini bilmesine lüzum yoktur. Yaka landığı gibi balık deposuna atılır. Gerek ismi bilinerek nehirde, ge rek denizde yakalanan balıkların hepsi depoya gönderilir. Şekilde görüldüğü gibi balık deposu deni- Adliyenin bugün tahkikatı biti- receği tahmin ediliyor (Baş 1 inci sahifede) kendiliğinden husule gelmektedir . İkinci bir sebep te!. dkinet kiz sebep te pankada mev- duatı bulunanların hareket, > miş olmalarıdır. Banka borçlule; ını dava ederken, alacaklı olanlar İa paralarını istemeğ 1 ir Bi emcür, banamı mı kamynında ödemediğini göster. Üç cepheli tahkikat Esnaf bankası sui istimaline ait | tahkikata üç cepheden ve üç muh- telif makam tarafından devam e- dilmektedir. Birinci kısım tahkikatı Cümhu- riyet müddei umumiliği yapmak- tadır. Müddeiumumilik tahkika- tının bugün ikmal edileceği ümit e- içinde birikmiş olan kalabalık bir halk kütlesi misafir- leri sürekli alkışlarla uğurlamıştır. Ziyafetler ANKARA, 20. A.A. — Yugos- lavya hariciye nazırı M. Yevtiç ve refikaları şerefine Belgrad elçimiz Haydar Bey tarafından şehir lo- kantasında bir öğle ziyafeti veril- ii ,Misarfirler yemekten sonra şe- hir civarında bir gezinti yapmışlar — Ziraat enstitülerini | gezmişler. lir. a Bey tarafından Marmara kö: künde bir çay ziyaf, verilmiş N bu ziyafette bütün sefirler ve sefa- retler erkânı hazır bulunmuşlar. dır. Madam Yevtiç'in ziyaretleri ANKARA, 20. A.A. — Yugoş. lavya hariciye nazırmın refikaları Madam Yevtiç bugün © İsmetpaşa kız enstitüsü ile Himayeietfal ço. | cuk bakım yurdunu gezmişlerdir. | Ekinciye yalvarmıya başladı: , İ lar, keyifli keyifli öterek seni eği UMAKTIESI 21 rus iv Küçük hikâye Zavallı saka Bir ekinci serçe kuşu sürülerinin ekinlerini harap ettiğini görerek, bunları yakalayıp mahvetmeğe ka- rar verdi. İnce telden (tuzaklar kurdu. Serçeler bu tuzakların içi- ne girdikten sonra bir daha çıka- madılar, Serçelerin arasında nasıl. sa bir de saka kuşu bulunuyordu. | —Ben senin ekinlerine hiç zarar * vermedim. Bilâkis ekinleri harap eden böcekleri yiyerek sana iyilik bile ettim. Bilirsin ki, ben bu mü- zir böcekleri yemekle Bundan başka alnından terler aka- endir. i unutma, Beni salıver. - Ekinci şu cevabı verd — Kuşcağızrm, dediklerin doğ- rudur, inanırım. Fakat bugün seni fena arkadaşlarla buldum. Hırsız- larla beraber yakalandın. Onlar gi- bi ceza görüp öleceksin. “Fenalarla düşüp kalkanlar #e- nalar gibi muamele görürler. —a zin kenarında küçüktür, Öteki ba lıklar depoda iken diğer arkadaş | ları pekâlâ kendilerini kurtarmıya gelebileceklerdir. Ancak bu, tehli- keli bir iştir. Çünkü depoya var - mak için de dört ayak yürümek mecburidir ki, yakalanmak ihtima-! li çoktur. Oyunu şöyle hülâsa edebiliriz: 1 -— Balıkçılarm gözleri bağlı- dır. Balıkların her birinin ayrı ay- rı isimleri vardır. Balıkçıları ba- lıkları yakalamaları lâzımdır. 2 — Balıklar nehirde serbestçe gezebilirler, Denize girerlerse dör | ayak olacaklardır. ya le: ni de be' a yu arsa, ismini söyliyecektir. Bi zse balık serbesttir. Fakat de : yakalarsa, ismini söyleme - şöyle omuzuna dokunması ile ı depoya atar, - Çizgiden dışarı çıkanlar, o- lan çıkarılır. — Yakalanan balıklar depoya ke-ur. Arkadaşları kendilerini kur tarmıya gelebilirler. 6 — Bütün balıklar avlandıktani sonra oyun biter. Karışık gibi görünen bu oyun hakikalte gayet basit ve eğlenceli- dir. caret komiserleri şimdiye kadar Esnaf bankasmın vaziyetini ya- kından takip ettiği için bankanın evvelki hafta yapılan heyeti umu- miyesine ait raporla birlikte İktı- sat vekâletine gönderilmiştir. Belediyede de nihayet reis mua- vini Hâmit Beyin riyaseti altında toplanan komisyon bankanın va” ziyetini tetkik eden komisyonun raporunu tetkil mit Beyin verdiği izahata nazaran altı ayda hazırlanan rapor bir kaç günde tetkik edilemiyeceği için komisyonun derin tetkiki ne za- man bitireceği şimdilik malüm de- ğildir. Wolf İstanbulda mı? Mevsuk' bir mepbaşan, y aldı mız malâmata nazaran, bu sui isti- mal listesinde baş mevkide ismi yer tutan yazı makineleri kahra- manı M. Wolf Almanyadan bun- dan bir müddet evel İstanbula dön müştür. M. Wolf şimdi aramızda bu işin nereye varacağını tetkik et- mektedir. M. Wolf Faik Beyin Al- man bulunan eski zevcesinin kar- deşidir. ” Alaiyeli Mahmut Beyin bir telgrafı Alaiyeli zade Mahmut Beyden şu telg- rafı aldık : ANKARA, 19.— Esnaf bankası hikâ- yelerinde salı nüshanızda Süt şirketinin müdiri olduğum yazılı idi, çarşamba nüshanızda ise Süt şirketinin meclisi, i- dare reisi ve Volfun sıkı ahbabr oldu- ğum yazılıyor. Dünkü telgrafımda söy- İediğim gibi ben Süt şirketinin ne mü- dürü ne meclisi idare reisi veya azası ne hissedari ne müessisi hiç bir şeyi ol- madam bu şirketle bir güya alâka ve mü- nasebetim yoktur, Volf ahbabım değil selâmlaştığım bile bir kimse (değildir bu adamı kaç defa nerede ve ne müna- sebetle gördüğüm ve bankanın beş altı sene evel meclisi idaresinde bulunduğum zamana ait malümatım hakkında İstan. bula avdetimde gazetenize müfassal mektup yaz: mamumumm Operatör Dr. KAZIM İSMAİL Cağaloğlu Kardeşler apartmanında | hasta kabul eder Tek 20487 5891) | geçinirim. |, — Eğer balıkçı balığı nehirde İtfaiye neferlerinin bir yangın çıktığı zaman süratle yetişebilmele i r çok tertibat mevcuttur. Bunlardan bir tanesi de yukarıda gördüğünüz gibi hazır pantalon ve | çizmedir. İtfaiye neferi yangın işa- reti verilince hemen yatağından fır layarak; özmeleri ayaklarına geçi - rir ve pantalonunu çeker. Ceketini geçirdiği gibi harekete hazır bir va ziyete geçer. Yukarıki resim, itfai- yecinin yatağı yanında hazır duran bir çizme ile pantalonunu gösteri- yor. 37 RAKAMI 37 rakamı acayip bir rakamdır. Bunu 3 ile ve üçün muzaafları ile darbederseniz yekünlar hoşunuza gider. Meselâ 37 rakamını: 3,6,9, 12, 15, 18, 21, 24 ve 27 ile darbedelim: 3737 37 37 37 37 37 37 3 6 91215 1821 24 37 27 27 999 Görüyorsunuz ki bütün — hasılı darplar üç haneden mürekkeptir ve her hanenin rakamı benzer. Her yekünun © hane cemederseniz gene 3 rakamının ez" aflarını bulursunuz: 13,2 3 3—9ilâ..., Bu böyle olunca bir arkadaşmı- | i 2-2-6, — Şuna Himayei Hayvanat latsam? Türkiye - Iran dostluğu (Başı 1 inci sahifede) “ Eski bir hükümdar daha Sağ iken, memleketini İreç ve Tur ismindeki oğul larına taksim etmiş, İreç İran'a, Tur da Turanin memur olmuş, İreç'ten Iraniler, ler, aynı yurtlarda doğup büyümüş s lan bu iki milletin tâ ezelden biribirini kardeş tanıdığının güzel bir misaldir. Çok memnun olmalıyız ki bu'iki kar. deş millet, Şeflerinin yüksek görüşleri sayesinde artık yüzünü biribirine çevir- miş, elele vermiştir. Bu keyfiyet, pek yakında Gazi'mizin ve Şah e Pehlevi'nin sahıslarında ve gözümüzün önünde can- lanacak olan bir hakikattir. Taliin bir lutfü olarak, Türkiye ken- di Gazi'sine kavuştuğu ve onun çizdiği yollar üzerinde yürümekte olduğu bir devirde Şah Pehlevi de İran | aslanının tepesinde yeni bir güneş gibi doğmuş- tur. Şah Pehleri, ordudan yetişmiş, kurtu- Tuş harbı yapmış, müşkül şerait karşısın- da çetin imtihanlar vererek (milletinin hayat ve mukadderatına yeni çığır aç- Başbuğ'dur. yüksek sevizisiyle . Mensup olduğu Kazak fırkasındaki Çar- lık kumandan ve zabitlerine karşı dai- ma İran'ın ve İran milletinin hakkını muhafazaya çalışmıştır. Umumü harpta Iran Kazak Kıtaları ve zabitleri Rus kcmandanlığının emri al- tında Türklere karşı sevkedildiği za man, tabur kı olan Rıza Han mevkiini terkederek Tahran'a çekilmiş ve bir Iran davası olmıyan bu harpta 80- nuna kadar münzevi kalmağı tercih et- miştir. » Harp sonu devrinde memleket ecnebi işgali altında ve her taraf anarşi içinde bulunduğu sıralarda, Şah Hazretleri yer- dun müdafaasına koşmuş ve düşeni. memleketten atarak vatan annesinin sma Zafer Tacnı koymuştur. Bu netiy- ce yalnız askeri sahada kalmamış, ayni zamanda, İran'ın idam bükmü mahiyeti- ni taşıyan meşhur Vüsuküddevle mua- hedsi de tatbik kabiliyetinden. düşmüş, t Şah Hazretleri hükümet ve devlet illerini ele aldıktan itibaren 8 sene gibi az bir zamanda çok büyük muvaffa kiyetler göstermiştir. İran'ı tam ve ka- ti olarak ecnebi işgalinden kurtarmış, dahilde bir çok mühim ve asi derebeyle- ri ve aşiretleri biribiri ardısıra o tenkil etmiştir. Yıktığı çürük, âciz ve korkak Orta devir sarayının yerine canlı, şuur. lu ve iradesine sahip bir idare kurmuş, muntazam bir ordu vücude getirmiş ve bunu asrileştirmeğe tar, Eskiden kalan adli ve mali kapitülas- yonlar lağvolumnuş, iktisadi kalkınma ve içtimai reform hareketleri başlamıştır. Yeni devletin idare tarzındaki en ba- riz karakteristik “ kurunu vustai zihni. yetten tamamen sıyrılmış olarak kuvve- te ve realitelere dayanan bir yol üzerin- de yürümek” tir, Ana sette Türk dostluğu ön hat- ta tutı ştur, Daha ilk iktidar mevkii- ne geçtiğinden itibaren Türk Dostlağu- na büyük kiymet vermiş ve nihayete öy- le gelmiştir. Tam ve kati bir istiklâl, kuvvetli ve medeni bir devlet bugünkü Iran ülkü- sünü ifade eder. Türkiye'nin yüksek gayesiyle tam bir beraberlik göstere: bu keyfiyettir ki bu iki kardeş milleti elele ve ayni yol- da yürümeğe sevkeder. Hiç şüphe etmemeliyiz ki çok kuvvet- li bir Türkiyenin İran için de bir kuvvet veçhile kuvvetli bir 1- iye'miz hesabına ayni kıy Osmanlı imparatorluğunda olduğu gi- bi hattâ biraz daha fazlasiyle İran'da da eskiden ecnebi intirika ve nüfuzu hâ- kimdi. Bu da memleketin zafından ii. leri geliyordu. Eğer o devirlerde, şimdi- ki Pehlevi İran'ı olsaydı elbette ecnebi siyaseti, arzusuna hadim bir Iran bula mazdı. Bu siyaset ki daima iki kardeş milletin anlaşmasına engel olmağa ça- lışmaştar. ” Pehlevi hükümeti kendi evinin haki- ki efendisi mevkine geçtikten sonradır ki bütün intirika emelleri koparılıp a- tulmaştar. 5 Türk “Cümhuriyetinin realist siyaseti, yeni İran'ın açık görüşlü Şahına ve o- üzler kolayca kapanmıştır. Ağrı tenkilinde ve hudut meselesini; hallinde Şah Pehlevi'nin Türk d. vü daima yan ya- Dünyada ne kadar çeşit pul var İlk pulun kullanıldığı 1840 ta- rihinden bugüne kadar bütün dün- yada altmış iki bin çeşite yakın pul çıkarılmıştır. Bunun 19 bin küsuru Avrupada, 16 bin küsuru” Ameri- kada, 9 bin küsuru Asyada, 3 bin küsuru Okyanosta kullanılmıştır. En çok pul çıkaran memleket ,Nikaragvadır. Bundan sonra Kolim Türkiye gel- 1057 çeşit pul bia, ondan sonra da mektedir. Türkiye çıkarmıştır. benziyen üç rakam ine bunun 37, olduğunu za biribirine yazmasını ve ken. rakamının hasılı darbı söyleyiniz. Şaşacaktır. Meselâ arkadaşınız 888 rakami- nı yazdı. Bu rakam 37 ile 24 ün ha sılı darbıdır. Cemiyetinden olduğumu nasıl an « Venizelosun fikri (Başı 1 inci sahifede) kümet erkânının içtimaıda mu - halefetle anlaşmak şıkkını kabul etmemiştir. Ve hükümetin idaresi: ni kendi eline almak şartile dik « ü nınm zaruri olduğunu , M. Venizelos gece matbuat er « kânma beyanatta bulunarak hükü met tekliflerinin neden ibaret ol- duğunu henüz bilmediğini söyle - miştir. Liberaller liderinin söyledi ğine nazaran eğer hükümetle te - masta bulunanların dedikleri gibi ise tabii kabul olunmıyacaktır, M, Venizelos: — Hükümetin diktati re etmek istemesi, kendi ceği bir iş ise de muhalefetin ağzı- nı tıkamak iddiasında bulunması hiç te kabul olunamaz.,, demiştir. Diğer taraftan M. Kafandaris ve M. Papanastasiu matbuat mümes - illerine beyanatta bulunarak hü kümetin mukabil tekliflerini kat surette reddetmişlerdir. Vaziyetin bulanık olmasma meb ni hükümet fevkalâde hâdisatın vukuu ihtimali mülâhazasile Ati - na ve Pirenin muhafız kıt'alarını takviye etmiştir. Bundan başka A- tina ve Pire sokaklarında polis ve askeri devriyeler e dolaşmakta, Kezalik Selânikte ve diğer bü; şehirlerde fevkalâde askeri tedbir ler ittihaz olunmuştur, Varşova sefirimiz (Başı 1 inci sahifede) birlikte şehrimize gelmiş ve rıh- tumda İstanbul mebusu Akçora oğ- lu Yusuf, Belediye muavini Hâmit Beylerle akrabasından birçok ze - vat tarafından karşılanmıştır. Ferit Bey dün vapurda kendisi- le görüşen muharriimize: — İki ay mezunen geldim, An- karaya gideceğim, Lehistan ile mü nasebatımız dostanedir.,, demiştir, Iktısadi o münasebatımız hak - kında sorduğumuz suale de Ferit Bey Türkiye ile Lehistan arasın - da aktedilecek yeni ticaret muka- na ve arka arkaya dayanarak yapacak veniileri ea; z HA velesi müzakeratının Ankarada ce reyan edeceğini söylemiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: