MER... Rİ Peşte seyahati (Gülcemal nasıl torpillendi p, 85 lira ile ie her isteyen iştirak edebilir Türkiye Turing klübü nisanın otu zundan mayısın dokuzuna kadar devam edecek olan 10 günlük bir Pcste seya- hati tertip etmiştir. Bu seyahate Bü - yük Millet Meclisi namına bir heyet iş tirak edecektir. Arzu eden herkes Budapeşteye gi - debilecektir. Turing klüp icap eden ma kasalarla anlaşarak seyahatin 85 liraya yapılabilmesini temin etmiştir. Bü meb- lâğm içinde Istanbuldan Budapeşteye ikinci mevki tren gidip gelme ücreti Birinci sınıf otellerde yatmak, yemek ve gezmek masrafları da vardır. Turing klübün umumi hatlarını tes- Hit ettiği ve ayrı masraf edilmeğe lü » mın kalmadan takip edilecek program 2 — Otokar ile ve bir tercüman re- fakatinde kral sarayını, parlamentoyu, Gülbaba mezarını, Balıkçılar | kalesini, müzeleri, banyoları ve Margarit adasını gezmek, i 3 — Budapeşte civarmdaki Yohaniz- berg dağına çıkış, civar ormanları gez- mek, 4 — Meşhur Budafok şarap mahzen- lerini gezmek. Bunlardan başka Budapeşte beynel- milel sergisi münasebetile şebrin bütün eğlence yerlerinde ve tiyatrolarında tem- silât ta yapılmıştır. Yerli mallar haftası ilk mektepler müsabakası Dördüncü tasarruf ve yerli mahı haf- tası münasebetile tasarruf ve iktisat mev. zuu etrafımda ilkmekteplerde tertip edi len ve Manrif Müdürü Haydar Bey ta- rafından idaro olunan yazı müsabakasın- da Beyoğlu üçüncü mektep tnlebesinden 97 Nazım, Usküdar üçüncü mektep tale- besinden 109 Reşat efendiler; Göztepe beşinci mektep talebesinden 201 Nihal Fikri, Üsküdar otuzuncu mektep tale- besinden 201 Hadiye Ahmet, İstanbul altıncı mektep talebesinden 199 Nimet Hanmlar; Beyoğlu birinci mektep tale- besinden 124 Kemal Bahri, İstanbul ü- günel mektep talebesinden 451 Sakri, Büyükada ilkmektep talebesinden Cezmi Efendiler; Beyoğlu on üçüncü mektep talebesinden 56 Lütfiye, İstanbul on ü- mektep talebesinden 372 Zafer Ha- amlar, Üsküdar yirmi dördüncü mektep talebesinden 142 Rıdvan Efendi, Istanbul kırk dördüncü mektep falebesinden 138 Mediha, Üsküdar yirmi ikinci mektep ta- İebesinden 96 Fehime, Kandilli otuz ikin- Gi mektep talebesinden 54 Nezabet, Üskü dar yedinci mektep talebesinden 22 Füru zan ve Beyoğlu kırk ikinci mektep tale besinden 267 Abdullah Nimet Hanımlar Mili İktisat ve Tasarruf Cemiyeti de müsabakada © muvaffakıyet iliraz eden bu yavruları yerli mahsüllerimizden birer sandık pörtakal hediyesini tensip etmiş ve bunlara ait portakallar: sahiplerine verilmek üzere o Maarif Müdürlüğüne göndermiştir. Tarihi roman: 702 O zaman gemide bulunan bir kuman- danımız bir noktayı düzeltiyor! (Amiarl Sir Roger Keyes'in yazdığı bir eseri gazetemizde tefri Kitabın bir kısmında muharrir bahsediyordu. “Çanakkale” muharebeleri hakkında, suretiyle tercüme ve neşretmiştik. cemalin o nasıl ( torpillendiğinden O zaman alay kumandanı bulunan okoyucularımızdan Kaymakam Cemil Bey de vapurda bulunuyordu. Halen mütekait mirleva Cemil Paşanın bize gönderdiği ve aşağıya dercettiğimiz mektubunda yan- lış bir noktayı tashih etmektedir. Tarihi vakalardahi yanlışlıkların tashi- hinde fayda gördüğümüz için mektubu aynen dercediyoruz: “24 Mart tarih ve 2917 numaralı e yetki yemi Amiral, İngi- Tiz kaymakamı E, G. Boyle'un “E 14” tahtelbahiri ile Marmarada 21 gün dolaştıktan sonra bir takım muvaffa kiyetler Eeee döndüğünü bildi- riyor ve bu muvaffakiyetlerin en bü yüğünü söyle anlatıyor: büyük ve Terpil gemiye çarptığı zaman O kor- kunç bir infilâk olmuş ve süvarisi bir insanların ve tahta ve demir par çalarnm denize uçtuğunu görmüş. Bu büyük geminin White Star kum- panyasının eski bir vapuru olduğu ve bir batarya top ile altı bin a3- ker bulunduğunu ve bunlardan tek birinin. kurtulmadığını şimdi anlıyo. ruz. O nazik zamanda altı bin kişinin ziyamdan sarfımazar, böyle toptan verdirilen telefatın ahvali maneviye üzeri: > ne müthiş bir tesir yapacağı Her | ne kadar bu vakanın yeri ve tarihi bildirilmiyor ise de Amiralın 30 Nisanda Boğazı geçmeğe teşeb- büs eden Fransız “Joul” tabtelbahiri nin torpil tarlasında kaybolduğunu ve kaymakam Boyle'un ondan sonra Boğazı geçtiğini söylemesine göre Mayıs içinde olduğuna şüphe kalmı- yor. Filhakika, iki bacalı büyük gemi diye tarif olunan Gülcemal vapuru, Mayıs ayında torpillenmiştir. Vaka şöyle cereyan etmişti: Ben o vakit kaymakam ve 36 mcı piyade alayı kumandanı idim. Ala- bir tabur ve bir makineli tü- fek ile, son kafile olarak, Gülcemale binmiş ve Derinceden 10 mayıs 1915 Çanakkaleye hareket ötmiş idik. Öğleden sonra saat 7,15 t8 hava kararmak üzere iken, İmralı adası ile OKapıdağı, yarmadası arasmda torpillendik. Güvertede şarkı söyliyen, oyniyan ve eğlenen askerin bir çoğu infilâk ve sarsıntının farkında bile ol madı. Tahtelbahir kumandanının uç- tuğunu gördüğü insanlar hayal ise de demir parçaları doğrudur, bu da ken di terpilinin parçalarından başka bir şey değildir. Gariptir ki, böyle bir parça, güvertede oyniyan askerin a- rasına düştüğü halde kimseye zararı dokunmamıştır. Askerlerin yadigâr olarak bana verdikleri O gayri munta- zam şekilli bu torpil parçasmın ka- ımlığı 9 milimetre, en geniş yerinin eni 10, uzunluğu da 48 santimetre- dir ve hâlâ yanımdadır. Kaymakam Boyle'un attığı torpi- Jin yarım havaya, yarısı ii ba- sına ve su kesimine rastgeldiğinden ve baş tarafta sarnıç bulunduğundan Gülcemal *batmamış, içindekilerden tek biri kurtulmamış değil, tek biri- nin burnu bile kanamamıştır. Yalnız kahraman askerelrimiz Çanakkale muharebelerine biraz geçikerek fa- kat gene güle, oyniya ulaşmıf ve o şerefli savaşlardan mahrum kalma- mıştır.” Mütekcit Mirliva CEMİL POLİSTE Afyon mu yutmuş? Yeri yurda olmıyan Fatma isminde bir kadın Tophanede Boğazkesen'de Ha- fez Reşadın kahvesine giderek: “Ben af- yon yuttum, bana bir çay veriniz,, demiş ve yere düşerek bayılmıştır. Kahveci tarafından zabıtaya malümat verilmiş, Fatma tedavi için Beyoğlu has- tahahesine yatırılmıştır. Yangın başlanılan. Fener'de Aveiöy yen Hanımm yakmış olduğu ni ot minderlerine kığılcım sıçramış, minder lerden başka odanın penceresi de yandık tan sonra söndürülmüştür. Beyoğlunda Bursa sokağında berber Yorginin dükkânmda havagazından ateş çıkmışsa da söndürülmüştür. “Zorla olur mu? Tepebaşında Arifdede caddesinde 591 numaralı dükkânda çalışan o kunduracı Bayramın dükkânına hemşehrisi Tevfik gelmiş ve dükkânda O mevcut 206 lira kiymeitndeki dikiş makinesini almak-is- tediğinden zabıtaca yakalanmıştır. Mal sahibi ile kiracı Eyüp'te Camiikebir mahallesinde 9 nu- maralı kahvenin sahibi Mehmet Ali ya- mına Rasim Salih namında iki kişi daha alarak mezkür kahveye gitmiş ve kahve- | Askert tekliğler | Nisan celbinde sevkedilecak olanlar EMİNÖNÜ Askerlik şubesinden: 934 Nisan celbinde muvazzaflık hiz- metini yapmak üzere sevkedileceklerin smıf ve doğumları aşağıda yazılmıştır: 1 — 316: 326 bakayasile 327 doğumlu- ların yerli ve yuhancı piyade smıfına men supolan muvazzaflık hizmetini yapma. mış olanlar. 2316: 327 bakayasile * 328 doğum- Turhal fabrikası inşaatına fanliyetle başlandı SAMSUN, 3 (Miliyet) — Turhal Şe- Günesin Oğlu nbr yükseliyor- ğüş meydanına atılmıştı. Güneş'in oğlu kollarına güvenen bir yeğitti. Sertelli'de ona: — Demir bilekli yeğit. Derlerdi. Bora meydana gelince: — Baykut.. Kolunu boğanm boy Buzundan çek.. Ve kenara çekil! O. nunla biraz da ben boğuşacağım.. Diye bağırdı. Baykut sahada reisin sesini işi tince kendini birkaç adım ileriye tarak boğadan ayrılmıştı. Fakat, kudurmuş canavar basmini parça- lamak istiyordu. O dakikaya ka- dar canı yanmamışken, birkaç boy- nuz darbesile iki büklüm olmuştu. Hitay şaşkın ve bitkin bir halde, yerliler ai bu heyecanlı manza- rayı uzaktan seyrediyordu. meydana Yazan: İskender FAHREDDİN len arasında şöyle konuşmalar ge- çiş s di Bu adamlar ölüm görmemiş- ru — ölüm nedir, biliyorlar ama.. Ölümden yılmıyorlar. — (Kuvvet ilâbı) ile boğuşulur mu? — Türkler bileklerine güveni- «yorlar. Kim bilir? Ötekinin yapa- madığı işi, belki reisleri tamamlı- Seyirciler tekrar heyecana düş- müşlerdi. Bora bir atılışta açsa iki boy- nuzuna birden Birleşik Türk abileleri reisini bu vaziyette görenler, ona çocuk yaradılışlı bir adam demekte'tered- düt etmezlerdi. Halbuki Bora hiç te çocuk değildi.. Ve kendi yaşına buyrukluk çağı: girdiği günden- “ beri, herkesin gözüne ço- bir hareketi görülmemişti. O, bilâkis, daima ç yaşından bü- yük işler görmüş ve herkese | kendi- ni la > 5 boğa le döğümmek eee ei melena m çk miydi? a, boğanm senle vi zi me si tarulm kıramıyacak veyahut karnını deşip yere vuramıyacak olursa, yerliler arasında küçük düşecekti, Bu küçük düşmenin zararı bir ki- şiye dokunsa, Bora kendisini hiç bir zaman böyle İmer bir dö- ğüşe atmazdı. gibi Tü: rin en kuvvetli bir getici Ya Hamatlılar Türklerden korkmıya- caklardı. Yalnız kuvvetli insanlara tapa- cak kadar cahil ve görgüsüz görü- nen bu memleket halkına. kwvef in ne demek olduğunu anlatmak ve göstermek lâzımdı. İşte Güneş'in oğlu bu.kaygu ile meydana atılmıştı. Bora daha ilk sarılışında boğa- nım bir boynuzunu kökünden oynat mıştı.. Şimdi ona fazla asılmıyor, ö- tekini de kopardıktan sonra ikisini birden çekip atmak istiyordu. Seyirciler. işin farkında değiller. di. Bora Baykut'a nisbetle daha az gösterişli bir edilkanlı olduğu i için, | onun yapamadığı işi Bora'nın yapa-| tular, Bu haftaki maçlar Istanbul Futbol Heyeti riyasetinden: 6/4/934 cuma günü yapılacak mınta- ka birincilik müsabakalari; TAKSİM stadında, saha komi: lâhattin Bey. Beşiktaş - Vefa - Kumkapı: Saat 12.30 B. takımları. Hskem Sadi Bey Kasımpaşa - Beylerbeyi: Saat. 14.15. A. Takımları. Hakem Rüştü Bey. Beşiktaş - Vefa - Kumkapı. Saat 16. A. takımları. Hakem Suphi Bey. FENERBAHÇE stadı, Saha komiseri: Necmi Bey. Galatasaray - Beykoz. Saat 12. B. Ta- kımları, Hakem Mehmet Reşat Bey. Topkapı - Anadolu Saat 13,45: A. Ta- kımları. Hakem Cafer Bey. Galatasaray - Beykoz: Sant 15,30. A. Takımları. Hakem Sait Salâhattin Bey. ŞEREF sladı: Saha komiseri: Nuri B. Kasımpaşa - Beylerbeyi: Saat 9. B. Ta kamları. Hakem Şazi Bey. Ist. Spor'- Fenerbahçe: © Saat 10.15. Gençler takımları. Hakem Ahmet Bey. Karagümrük - Türk Gücü A. Takım- ları, Saat 12,30, Hakem Kemal Halim B. Fener Yılmaz - Sumer A. Takımları. Saat 13,15. Hakem Emin Bey. **#$ Voleybol ve Basketbol Heyetinden: 6/4/934 cuma günü Galatasaray loka- linde yapılacak maçlar: VOLEYBOL: Galatasaray - İst. Spor (o 17 Nihat Bey. Topkapı - Vefa - K. kapı 17.30 Talât B. BASKETBOL: Zalatasaray - Hilâl 18. Rudryk B. Müsabakalara tam vaktinde başlanır. Voleybol müsabakalarma (5), Basketbol müsabakalarma da (15) dakika geç ge- len takımlar hükmen mağlüp addolunur- lar. iz Sas — Avrupa ittihadı iktisat konferansı Avrupa ittihadı #etısat konferan ma- yısın on altısından on sekizine £ kadar parlimento sarayında toplanacaktır. Kon feransa şimdiye kadar pek çok raporlar ve projeler gönderilmiştir. Konferansta beş encümen çalışacaktır. YENİ NEŞRİYAT Verem aşıları ve yeni bir eser Dr. Fuat Sabit Bey târafından “lim ışığında Friedman ve Cal - neşredilmişt “li Sabit Bey'e lilmiştir. Fuat y bu kitabında veremin memleketimiz deki tehlikelerini teşrih ve her gi aşınm vaziyetini etmek- te, muarızlarına cevaplar vermek- tedir. Kitap hakkındaki mütaleala rımızı ayrıca yazacağız. Tip âle - minde yeni bir münakaşaya yol a- çan bu eseri tavsiye ederiz. İleri Darüşşafaka Müdürü Ali Kâmi Be, ta- rafından “İLERİ,, adile ilmi, edebi ve ber aldık. Bu mecmua şimdilik ayda bir defa olarak çıkacak ve içinde memleke- tin tanınmış imzaları, Üniversite Profe- sörlerinin yazıları bulunacaktır. Aym al tancı günü ilk nüshası intişar edecek 0- Tan bu mecmuanın muhitte güzel bir alâ- ka uyandıracağından eminiz. b ilçe hiç kimse eki Bora, canavarı daha fazla kudurt mak ve daha çabuk kuvvetten dü- şürmek için, mütemadiyen karnın tekmeliyordu. iie b ye dikçe kuduruyor, le bireber altalta, üstüste kimle yeşil köpükler sav- ruluyordu.. Seyircilerin yürekleri ağzma gel- mişti. — Reisinizi kurtarın..! “;. Diye bağrışıyorlardı. Reis, nihayet, kendi kendini kur- tarmıştı. Boğanın boynuzları bir tarafa, gövdesi başka, tarafa Ge Güneş'i 'in oğlu epeyce in ve büyük bir tehlike ime İbisesi parçalanmış olduğu halde El duruyordu. Seyirciler mütemadiyen: — Huurrrrraaa.. Diye haykırıyorlardı. Herkesin ağzında ayni —— do- laşıyordu: 34075 — Kuvvet ilâhı ğ — İşte, tapılacak bir kral. Hamat şehri yıllar içinde birkaç defa düşman hücumuna maruz kal- dığı halde, yerliler o günkü kadar yürek çarpıntısı duymamışlardı. Kolbaşları derhal meydana koş- IM. Maksimosun Beyanatı (Başi i inci sahifede) zemin mevcut olduğunu göstermiş tir.,, Beyanatma devam eden M. Maximos, Avrupa “devletleri ara- sındaki meseleleri halle medar beynelmilel misakların ehemmiye- tini istisgar etmediğini, yalnız Bal kan misakının Balkanlarda statü- koyu kat'i olarak temin etmek su- retiyle şimdiki vaziyeti muhafaza eylemekte olduğunu ve bundan em niyet hissinin Balkan yarımadası milletlerinin siyasi, harsi ve iktısa- di münasebetleri için yeni yeni u - fuklar açmakta bulunduğunu söy - lemiştir. “Yeni misakı imza ederken bu ciheti istihdaf ettik. Yani milletle. rimizin uzun ve devamlı bir sulha itimat ederek serbestçe muslihane işlerine çalışmalarını düşündük. Fakat herkeste bu yakini hasıl et- mek için herşeyden evvel sağlam siyasi esaslar koymak ve bunlarla mazin'n metalibatımı kat'i surette hal ve tesviye etmek lâzımdı. Sulh fikri, bugün sıkı sıkıya mevcut va ziyetin emniyeti fikrine bağlıdır. Bu olmayınca normal münasesbet lerce çok lâzım olan mütekabil iti- mat mevcut olamaz. At'na misakı milletler cemiyeti eserinin mütemmimi halindedir. Hiç şüphesiz elde edilmiş olan ne- tceler bütün ümitlerimizi yerine getirmiş değildir. Ve bidayette Bul. garistanm iştirakinin temin edile - memiş olmasına müteessifiz. Maa- mafih Bulgaristan iştirakiyle mi sakm tamamlandığını görmek ar- zusu umumi ve samimidir. Ta ki, e serimiz tamam olsun ve bu misakın sulhperverce Mn mesai ese- ri old ve hiç kimse aleyhine mülk bulunmadığına şüphe kalmasın. Bu ümide Balkan mil - letlerinin teşriki mesaisinin fay » dalı olduğuna kani olan her kes iştirak etmektedir. Ümit ederim ki, — SN iriler. Bulgar hükümeti buna karşı pe kalmıyaâcaktır. Fakat eserdeki boşluklar ne olursa olsun ve daha yapacak ne kadar işimiz bulunur- sa bulunsun haklı bir gurur ile söy Tiyebilirim ki yaptığımız şey istik baldeki mesut istihale için bir ha reket noktası teşkil eder.,, Ayan meclisi, misakı ittifakla ka bul etmiştir. Topkapı sarayında Bir salon açıldı (Başi | inci sahifede) rekkep ve bütün dünyada ga; nadir bulunan 150 parçalık birl zel leksiyon da bu salonda teşhir edil mektedir. 16 Padişahın elyazıla - rından ibaret gayet mükemmel bir kolleksiyon daha vardır ki bu kol- leksiyon meyanında Selimi Sani - nin 20 bin Florin itasıma dair bir emri de görülmektedir. Bu para Edirnede Sultan Selimi Saninin in şaalı için bina emini Mehmet Paşa tarafından ve su tesisatına sarfe - dilmek üzere padişahın helâlinden istenilmiştir. Selimi Sani de kendi yazısı ile kolleksiyon meyanında görülen emri yazarak 20 bin florin itasma mezuniyet vermiştir. Ve saraya getirdiler. Bora'yı herkes kutluluyordu. Suriyeli asizadeler ,Türklerin reisi önünde hürmetle eğilmeğe başlamışlardı. Meydandan uğultu halinde yük- selen sesler arasında: dan sonra bizim kralımız sen sin.. Cümlesi güçlükle anlaşılıyordu. Yerliler, o ran bu müthiş döğüş ön karar vermişlerdi. Saraym bahçesinde dağılma bo- rusu öttü, Davetliler yavaş yavaş sarayı ter- kederek evlerine gidiyorlardı. Bu sırada ne yapacağını, nere- ye gideceğini, ve ne söyliyeceğini bilmiyen bir kadın vardı: Hita.. Zavallı çoban kızı, hâlâ dalgın bakışlarile Akat'ta yaban öküzü- nün sırtını yere getiren Baykut'u a- rıyordu. Hatt bir aralık kendinden geçe- rek yanındaki adama: — Baykut nerede..? Diye sormuştu. Halbuki Baykut'u sürükleyerek bir kenara çekmişlerdi. Delikanlı orgun ve bitkin bir hale eee?! Nafia ve Tramvay şirketi « (Başı İindi sahiflede) olunacaktır. Vali ve belediye reisi Muhit Beyin bugün veya yarın Ankara) gitmesi muhtemeldir. Muhittin Nafia vekâleti tarafından tramv: şirketi meselesini müzakere e! üzere davet edilmiştir. Aldığı! malümata gör tramvay şirketi Nafia vekâleti arasmdaki mü reler ilk safhadadır. Bundan ka Tramvay şirketinden, muka' le mucibince yapılması lâzım ge len hatların inşası da istenmekte dir. Fakat mevsukan öğrendiği ze göre şirket, bilet ücretleri tenzilât yapılmamasını ve yeni yapacağı hatlar için f: masraf edeceğini ileri sürmek Tramvay şirketi meselesi, suretle hülâsa edilebilir. Evvelâ ketten üç esaslı talep vardır 1 — Sekiz seneden beri biri miş olan 3600000 ilranın, iadesi 2 — Mukavele mucibince yaf ması lâzım gelen hatların inşast 3 — Bilet ücretlerinde, . şartları nazarı itibara alma tenzilât icrası. Fakat, bilet ücretlerinde ten3i lât muhakkak surette Şirketten inşası istenen hatli şunlardır: (Eminönü - Eyüp) (Â saray - Kocamustapaşa) (Ti Yenişehir - Kasımpaşa - Azaj Pı.) (Beşiktaş - Maçka). Yeni yapılacak bu hatlar içi tramvay şirketinin iade eded paranın bir kısmile istimlâkât y: lacaktari “Balkan konseyinde l Akalliyetler i için! Bir karar ATİNA, 3 (Milliyet) — kan konseyi dün ekalliyetler m lesi ile meşgul olmuştur. N. alâkadar devletlerin merkezli de ekalliyetlerin şikâyetlerini Teyecek iki taraflı bürolar teşkil dilmesine karar verilmiştir. Konseyin verdiği diğer, bir rara göre, Balkan gençliğinin # nevi tesanüdünü kuvvetlendirm için tertip edilen senevi mü kalar bu sene Zağrepte yapıl tır. Konferansın ismi değişti ATINA, 3 (A. A.) — Atina bildüüryor: 5 Balkan konferansı bundan böyle mi merkezi İstanbul olmak üzere manter ve içtimai Balkan Birliği & edilecektir. Kapanış celsesi, sah günü cektir. Fransa ile Modusvivet ANKARA, 3 (Telefonla) — 21 muz 933 te Pariste İktisat Vekili mut Celâl Beyin imzaladıkları yendi gümrük ve inhisarlar encü kabul edilmiştir, Yem bedeli ANKARA, 3 (Telefonla) — Gü süvari ve muhafaza memurlarına vi leri icabı tedarikine mecbur ları hayvan için verilen yem bedeli birinci maddesi değiştiri ve şimdiye kadar yem bedeli olarak maktuan verilen 18 bira, 14 liraya mektedir. ların üstüne uzanmı; yi Ml 'a muhatıbı elile iş l — İşte, orada yatiyor - Zavallı yeğit son yediği b rin acisile kıvranıp dağ müyor musun? Hitay, hâlâ, Akat'taki lığı e yerleşen Baj Yerde iyi büklüm yatan ie bakmıyor, bakmak ii ha. Biraz sonra Baykut'ı bir kıncı m 1 kucaklayip gi Hitay'ın aklı bae geldii man, Baykut arkadaşları ki ha götürmüşlerdi. Akiserlndi rinin huyunu biliyorlardı: B nilen yeğiti derhal yanından * laştırır ve: — Gözüm görmesin. ! Diyerek geri kollara at i , Baykut için böyle bir şey $$) memişti. Fakat, akıncılar detlerini bozmadan delik; derhal geriye çekmişlerdi. ği Baykut döğüş gününe kaf) isin maiyetinde ve Hamat da yatıp kalkıyordu. Hitay dönünee delikanlıyı arattı.. &| 'Nöbetçiler dudak bü Onu artık buralarda