Tramvay şirketi üç yeni hat -yapmağı kabul etti. Yalnız bi- let ücretlerine dokunulmasını istemivor. FIYATI 5 KURUŞTUR Konferansa Hazırlık me Almanya, Milletler Cemiyeti ve silâhszlanma konferansndan çekile- Ni aradan altı aya yakm zaman geç- ti. Altı aydır Ingiltere, Fransa, İtal - ya ve Almanya silâhaızlanma konfe - » Geçen dan sonra bu dört büyük sında hususi müzakere ve temaslar icesinde böyle bir zeminin buluna- ee işti, Dört devlet, ara- amda bir takım notalar teati edildi. Almanya Fransaya suaâller sordu. Fransa Almanyaya uzun muhtıralar tevdi etti. İtalya ve İngiltere silâherz” lanma hakkındaki noktaj nazarları - nı birer muhtıra ile neşrettiler. İngi- liz nazırlarından Mr. Eden bir seya- hat yaptı. Geçen hafta da biri Alman ya tarafından diğeri de Fransa tarafından İngiltereye cevap teşkil eden iki muhtıra intişar etti. Fakat bu müzakere ve muhaberele- rin neticesi sıfırdan ibarettir. Fransa ile Almanya arasında ihtilâf telif edilemiyor. Mesele hâlâ nm emniyeti ile Almanyanın müsava- ta etrafında dönüp durmaktadır. Fran sa emniyet istiyor. Almanya müsa * | Yat istiyor. Fransaya İstediği emni - yet verilse, Almanya müsavi olamaz. Almanyaya istediği müsavat temin €- dilse, Fransanın emniyeti kalmaz. Mü savat ile emniyet telif edielmiyor. 1932 senesi şubatmda silâhsızlanma konferansı açıldığı zaman ihtilâf bu idi. Hâlâ da ihtilâf odur. Prensip iti- barile gerek Almanyanm müsavat noktasında ve gerek Fransanm emni- yet meselesindeki hakları tanmmış - tor. Fakat müsavatla emniyeti telif e- decek bir formül bulunamıyor. Kon - feransın bürosu da 10 Nisanda topla- macağına göre, bir formül bulmak za manı gelmiş, belki de geçmiştir. İngiltereyi silharrlanma meselesin - de en ziyade alâkadar eden nokta, tayyare metelesidir. İngiltere bu ye- ni harp vasıtası icat edilinceye kadar Avrupadan deniz ile ayrılmış bir mem leket idi, Bu vaziyette tanrruzdan ma- sun olabilmek için denizlere hâkim olmak kâfi idi, Binaenaleyh İngilte - renin silâh siyaseti daima denizlere kim olmak noktasında temerküz r gibi oldu. Almanlar büyük inde İngiltereyi denizaltı gemi etmeğe teşebbüs etmiş- bir takım tedbirlerle bu yeni harp vasıtasile mücadele etme - nin yolunu buldular. Bununla bera ber, harp bittikten sonra denizaltı ge misinin “gayri insani” bir harp vası - | tasr olduğunu iler istediler. İngiltere ile Fransa arasın- daki münasebetlerin harpten sonra ilk defa olarak gerginleşmesine se - bep; Waşington deniz silâhlarını tah- i Gerçi dokuz sene sonra Londrada iktedilen konferansta da her devle - in sahip olacağı denizaltı gemisi fi losunun tonaj mikdarnı 150 bin ton olarak tahdit etmeğe muvaffak oldu- Jar. Fakat denizaltı gemisi, hâlâ İn gilterenin denizüstü hâkimiyetini de nizaltından tehdit eden bir Ale Bununla bera Mikeye maruz kalmıştır. giltereyi Avrupa kıt'asından ayrı bir Memleket © olmaktan çıkarmış, Avru: anın bir parçası hâline koymuştur. Artık müstakbel harplerde İngiltere Avrupa kot'asından denizle * ayrılmış gem temin ettiği vaziyetten mazi- > olduğı #ibi istifade edemiyecek - Kir Bunun içindir ki İngilizler silâh- > anma meselesinde bütün hedefle. Tipi tayyarenin ilgasınoktasına temer üz ettirmişlerdir. | buna razidır. Daha doğ Emiki sürünüyor. Fakat bir , a ve diğer devi ilga etmek şartile. Eğazen İngiltere © Din de istediği budur. Fransaya gelin | ce; tayyare meselesinde en müşkül nim avranan bu devlet olduğu an $ yayılıyor. Evvelâ Fransızlar bütün © şıldı ki hava gölü, i harp vastıasının beynelmilelleşm si, ilgasmdan daha müşküldür. Tergan. ilga edilirse kimse sahip olmıymak £ Halbuki beynelmilelleşirse, bu kay > Vetler herhalde bir veya diğer büyük etin veya devletler komi tir. Bu devletlerin bu derece ” bir vasıtayı kendi emellerine ület et $ miyecekleri ne malüm? Bunun içindir. ki beynelmilelleşme £ tasavvuru çoktan $ suya düşmüştür. Şimdi görülüyor ki Ingiltere tayya- İ venin ilg, ” alışıyor. . İranda emniyet istiyor, İngiltere şim AM Şize kadar bu emniyet meselesinde ; okarno muahedelerini imzalamak retile bir adım atmıştır. Ancak Kıyopsa bunu kâfi görmüyor. Filhak emniyet tehlike nisbetinde çok 1926 zaman belki Almanya kuv başka bir pahaya satın | u paha da şudur: Sahip ve Başmuharriri : Siirt Meb'usu MAHMUT 9 uncu sene No. 2925 ÇARŞAMBA 4 NISAN 1934 İnsull Amerikaya Dönmekten Niçin Korkuyor? Müflis banker parasızlıktan dem vurmaya ve Londradaki vekilinden para istediğinden bahsetmeye başladı., Müflis bankel Tevkifhanede Ne yapıyor? Tarango Ef Tercüman Kaptanın vazi- yeti, Yunan ma- E hafili, avukatın söyledikleri.. Müflis banker Samuel İnsull, evvelki geceyi, tevkifhanede ken- disi için hazırlanan tek yataklı hususi odada, geçirdi, Dün sabah ta erkenden uya - marak güzelce yıkanıp kurulandı, kahvealtı olarak yalnız bir bardak çay ve biraz fırancala ile tereya- ği istedi. Sonra odasında aşağı yukarı gezinmeğe başladı. M. İnsull , dün eskisinden fazla müsterih görü - nüyordu. Taragano Ef, tercüman Tevkifhanede, kimse olup olmadığını sordu. Ken- dişine tercümanlık edebilecek bir mevkuf arandığı sırada, tevkifha- © ne müdürü Aziz Beyin hatırına bir zat geldi; kendi kendine: — Tamam.. diye düşündü, ve zile basıp emir verdi; — Bana, Taragano efendiyi ça- | İarmız! Hususi otomobilini Maslak yo- lunda bir otobüse çarparak kan- lı bir faciaya sebebiyet vermek- ten suçlu olan Taragano efendi, invilizce bilirdi. Insüll'ün geçirdiği rah ve düşünce buhranlarin: en iyi ifade eden üç pozu M. Insull , karşısında kendi dilini konuşan bir adam görünce çok sevindi ve tevkifhane müdü- rüne bilhassa teşekkür etti. Taragano efendi dündenberi M. İnsull'ün tercümanlığını yap - maktadır. İnsull dün öğle yeme - ğinde biraz yoğurt ve bir kaç por- REM (*) Insulün tevkifhanedeki odası ve vapurdaki eşyası için davet etti- ği noterin tevkifhanederi çıkışı “mar aaeasemmasasaneamasamasie ariaaaaeeeeaeaaaaaeeeaeaeeee. Topkapı sarayında — bir salon açıldı Bu salonda iki asra ait çok nadir ve kiymetli eşya var Dün Topkapı sarayı müzesinde yeni ve çok zengin bir salon daha açılmıştır. Yeni açılan salonla ha- | zine salonları beşe iblâğ edilmiş bulunmaktadır. Eski elçi hazinesi denilen yerde açılan bu salonlara 16 ıncı asırdan 18 inci asra kadar Türk kumaş ve işlemeleri, ayni dev rin acem kumaşları, bu kumaşlar- dan yapılmış erkek elbiseleri, 16 inci asırdan son devre kadar işle - meli ve deriden mamul papuçlai teşhir edilmektedir. Mil ni Yanı dikkat tarafı Yani silâhsızlanma mukavelesinin hü kümsüz bırakılmasına karşı bir takım zecri tedbirler alınmasına taraftar - dır. Sön Fransız notasnda bu nokta üstünde çok ısrar edilmiştir. Şimdi In giliz hükümetinin emniyet meselesin. de Fransa ile anlaşmak i ü mudu Sani devrine ait bir çadırın gümüş sırma ile işlenmiş'sayebanı ile örtülmüş, bulunmasıdır. Bu sa- yeban bir ton ağırlığındadır. Ve 11 metre boyunda, 8 metre eninde dir. Salonda o devrin miş tarzı nı göstermek üzere çorap, iç ça - maşırları ve serpuşlar da teşhir €- dilmiştir. Kanuni Sultan Süleyma- ile Muradı Rabiin tam takım elbiseleri de “salonda teş - hir edilen tar eşya meyanın Salonun en şa | dadır. Yeşim denilen taşlardan mü n Mah - | (Devamı 6 ıncı sahifede) silâhszlanma meselesinin mukadde - ratı Fransa ile Almanya arasındaki ihtilüfm ballinden ziyade Fransa ile Ingiltere arasında bu nokta etrafın - da anlaşmağa bağlı görünü; i Ingiltere Fransa ile ai manya tekrar bir İngil yik: karşısında kalabilir. sa, o halde Fransa müttahit cephesile karşılaşmağa ha - takal yemiştir. Müflis bankerin hasisliğine da- ir yeniden bazı haberler, duyul - muştur, Mütlis banker parasızlıktan bahsediyor: Bu meyanda söylendiğine gö (Devamı 7 inci sahifede) Harp tehlikesi! İ mulyon Şu önümüzdeki günler Fran- sada bütçe meselesinden kanlı karışıklıklar çıkacak gibi gö- rünüyor. Tel: ( Müdür İdare 24318, Yam Matbaa » işleri müdürü: 24310, yor Nafia tramvay tarife mu- kavelesinin feshini istedi Yalnız şirket bilet ücretlerinin indiril- ANKARA, 3 (Tele. fonla) -— Bir gazete 4 | nin Tranıvay şirketile | müzakerelerin bittiği ve şirketin 3 buçuk lira vermeği, yeni hatlar yapmağı kabul ettiği hakkın - daki neşriyatı asılsız. dır. Yaptığım tahki - kat neticesinde topla- dığım malâmatı bildi- riyorum: Nafia vekâ- leti ile Tramvay şirke- ti arasında başlayan müzakere dün de bil dirdiğim gibi heni ilk safhasındadır. Na- fia vekâleti tarife mu- kavelenamesinin şim- diye kadar tatbiki im- kânr olmadığından ye | 5 niden müzakerat icra- sını ve feshini istemek rifenin devamı ile beraber şirketin halka ve hükümete karşı borçlu ol- duğu icrası mümkün her şeyi yapa ““ATINA, 3 (Milliyet) — Yunan âyan meclisi dün Balkan misakı lâyihasınm müzakeresine başlamış tır. Evvelâ M. Çaldaris kürsüye ge lerek misakın hedef ve gayelerini söylemiş, müteakıben Hariciye na zırı M. Maximos hükümetin tefsi- ri beyanatını okumuştur. Bundan sonra âyan Hariciye encümeni re- Beynelmilel Vaziyet gittikçe Gerginleşiyor Harp tehlikesi 914 tekinden daha tehditkâr bulunuyor CINCINTTI, 3 (A.A.) — “Ha- rici siyaset cemiyeti” inde söz söy liyen Sovyet Rusya sefiri Troya - novski yoldaş, Sovyet Rusyanın her ne bahasma olursa olsun sulh istediğini fakat hiç bir vakit sulh bahasma topraklarından bir karış bile feda etmiyeceğini söylemiş - tir. Sefir, harp tehlikesinin çok bü yük ve beynelmilel vaziyetin 1914 dekinden daha fazla gergin oldu- ğunu ilâve ederek demiştir ki: “.- Bazı memleketlerin askeri zihniyeti, bugüne kadar görülme- | miş derecede şiddetlidir. Yeni bir harp neticeleri tahmin edilemiye - cek kadar müthiş bir facia olacak- tar, Bununla beraber, bütün mil - itler harpcu değildirler. Bugün | karşılaşan iki temayül var: Biri, harbe sürüklemekte, öteki sulha doğru gitmektedir. Silâhları bırakma hakkında müp hem sözler ve boş vaitlere ciddi zamanlar olmadan inanmak iste - miyeceğimiz tabidir.” Yunan bahriyesi İki torpito Ismarlıyorlar ATİNA, 3 (Milliyet) — Hükü- met iki açık deniz torpido muhribi ısmarlamağa karar vermiştir. Bu | karar tahakkuk ettiği takdirde Tür kiye ile Yunanistan aracında imza lanan protokol mucibince, keyfi - vasman Ankasnun haher veri » isi M. Mihalakopulos söz alarak, ber ne kadar muhalefetin noktai nazarı hükümetin, görüşlerine uy- ra ya ei rsi mi kabulünü eylediğini söyle- Kaan Mabrlefet çö bakm raftarı âyan azasından bir çokları söz söylemişlerdir. En nihayet Ka vala âyanı liberallerden M. Stamo- Hs kürsüye gelerek fırkası namma bir beyanat okumuştur. Bu beya - natta, bir muahedenin gizli şart - arı bulunduğu takdirde, o muahe- denin neşrolunan (şartlarını ihlâl etmemesi hakkında Yunan teşkilâ M. Çaldaris & esasiyesinin 82 inci ve Yunan ebusan ve âyanmın muvafakati -mmadan harp ilân edilemiyece - ir bulunan 83 üncü madde- erine riayet olunmak şartile Bal- kan misakı lâyihasının kabul edi- lebileceği zikredilmekte idi. M. Maximos hükümetin bü be- yanata itirazı olmadığını söylemiş Yunan âyanı da Balkan misakını tasdik etti Misak Yunan teşkilâtı esasiye kanunu | ahkâmile de taâruz teşkil etmektedir memesinde ısrar etmektedir Yeni hatlar nerelerde yapılacak? 1 bilmek üzere müzakereye #eraftar dır. Yarın da müzakereye devam (Devamı 6 mer sabifede) M; Maksimosun nutku M. Maximos ve bunun üzerine meclis misak lâ yihasını kabul etmiştir. M. Maximosun beyanatı ATINA, 3 (A.A.) — Atina Ajan sı bildiriyor: j Hariciye nazırı M. Maximos â- yan meclisinde Balkan anlaşma mi sakının tasdikımı isterken demiş - tir ki: “Bu beynelmilel aktın esasları benim ve Başvekil M. Çalda: "Ankarada, dost Türk milletinin büyük reisi ve onun mümtaz me - sai arkadaşları ile vâki olan telâ - kimiz ve Yugoslavya kralı Hazret lerinin Korfuya uğramaları ve Ro manyanm mütehayyiz Hariciye na zı M. Titulesconun Atinayı zi - yareli esnasında atılmış Bu mühasebetlerle yapılan nok tai nazar teatileri Balkanlarda sul hün tarsinine matuf bir anlaşma vücude getirmek maksadiyle yapı lacak müzakereler için müsait bir (Devamı 6 cı sahifed:)