Artisti Elhamra: King - Kong İpek; King - Kong Melek: King - Kong Saray: Adalar çiçeği Türk: Baltalı Cellât Artistik Matmazel Hofman ( Almanca ) Matmazel Hofman - Almanca Oynayan Anny Ondra Film çok eğlenceli ve şakraktır. Anny Ondra'yı tanıyanlar, onun film- İsrindeki saf - cingöz genç kız rolü- hü hemen hatırlarlar. Filmin mevzuu tuhaf bir vodvildir Ve zengin bir kahve müstahsili olan tenç bir kızım başından geçen ve ra- | olan aşk İ kibi olan bir genç erkeki Macoralarını ihtiva etmektedir. Filmin Şok tuhaf ve beklenmedik sahneleri ir, Elhamra ve İpek'te - Türkçe Malek'ta - Fransızca Elhamra ve İpekte « Türkçe, Me - İckte - Fransızca. Oynayan: Fay Wray King - Kong filmi son sinema te - takkiyatınn bir nümünesi olarak pi - Yasaya çıkarılmış meşhur eserdir. Bu *serde 15 metre boyunda yapılmış bir canavar vardır ki; muhtelif maki- Nelerle hareket etmekte ve filmde canlı bir canavar rolü yapmaktadır. King - King uzun müddet uğraşılarak Yapılmış bir filmdir. Eser sinema hayiinin tekemmülünü göstermek it barile muvaffak olmuştur. Mevzuu; film çevirmek üzere yabani bir yere Bitmiş olan bir film heyetinin rast #elip müşkülâtla şehre getirdikleri 15 metre büyüklüğünde kablettarih Yaşamış bir maymunun şehirde kaça- Tak halkı dehşete düşürmesidir. King - Kong mevsimin şayanı dik- kat filmlerindendir. vk Adalar çiçeki (Almanca ) Ada Çiçeği - Almanca, Oynayanlar: Ernest Vercbes, Mar- ta Egert, İvan Petroviç. Bu film Paul Abraham'ın havayi çiçekleri ismindeki operetinden alm» muştır, Bu operet te son günlerde şeh rimizde tem: iyana opere Anny Ondra Matmazel Hofman ' filminde & tarafından oynanmaktadır. Operet film şen, şatır ve şakraktır. kâh Pariste, kâh Havay adalarında geçer. Musiki âhenkli ve caziptir. Filmin mevzuu Havay Kral ailesi. | ne manup fakat bunu bilmeyen bir kızlı Amerikalı zabitin aşk ma- ceralarıdır. Türk sineması Baltalı Cellât (Frarsızca ) Baltalı Cellât : Fransızca. Oynayanlar Loretta Young, Ed - vard Robinson. Jindeki gizli cemiyetlerden bi kanlı itiyatlarına âlet olan bir cet din aşkını hikâye eden bu film k Heyecanlıdır. Çin muhiti - ön hususiyetlerini göslermek- le beraber bir hunhar hâleti ruhiye - yi ifade etmektedir. Seyirciyi cezbeder ve alâka ile ülebilir bir eterdir. Mevzu dedi miz gibi bir katilin bir genç kızı sev- imesi ve onun peşinde * giderek miha- yet intikam almasıdır. ve ondan çekilmiş olan | Mevzu | MİLLİYET CUMA (15 KANUNUFVVEL 1933, Fransızlar iki artist kaybettiler Fransız sinema ve sanat âlemi bu son günlerde (Aatlantit) ve (Öldüren a» | dam) filmlerinden | hatırladığımız | Jcan Angelo'dur. Asıl ismi Barth. my olan bu artist 1907 de sine artist ğine başlamış ve son zamanlara ka- dar çalışmıştı. Bir kaç zamandır has- ta olduğunu hissederek işten | çekil- işli. 45 yaşında kayboluşu Fransızlar elemli bir hadisedir. Diğeri Fransız Odeon tiyatrosu sa- rlarından ve Fransanın büyük artistlerinden Firmin Gemier'dir. Bu sanatkâr ancak iki seneden beri film çevirmeğ: sahne vaziliği (o yapmıya başlamıtşı. Geçen sene (| İstanbul (İsimsiz adam) filmini görmüştük. Bu sırada Le Simoun isminde bir film çe-| virmekle meşguldü. İ Hollyvood Hollywood'ta sinema cenneti diyor- lar, Bir kaç kişi bu cenneti tarif edi- yorlar. Bu tariflere göre anlaşıyor ki, her parlıyan şey altm değildi or ki: “Hollywood” da iki şey barizdir! Omuzları okşa- kme..» rz mevut ama, Va- atlerini unutuyor. Cinudette Colbert: “Gelet ruyet Clirve Broock: “Kahraman roller oynayan, fakat (kahraman olmıyan Tanırsınız: Lilyan Harvey: Alman yada büyümüş, Amerikada çalışan İngiliz aktri, Parayı saklamaktan ziyade faaliyete getirmeli (Başı 1 inci sahifede) düpa ve diger kıtaların ileri mele - ketlerinde inkılâpların en ehemmi - yetlisi iktısat inkılâbıdır.” Ekrem Celâl Bey sözlerini şöylece bitirmiştir: — İktısadi inkılâbmızın hedef ve gayelerini bütün memleket tanıtmak, basit mütearifeler getirmek Türk münevverlerinin borcu dur. İstismar edilmemek, kanımızı emdirmemek için lâzım gelen ted - birler, mütefekkir zümre tarafından köy, nahiye, şehir halkına şuurlu ve münasip (bir şekilde (o daima öğretile- cektir. İktisadi zaferimizin böyle sar sılmaz bir iman ile tahakkuk edece- ğine inanıyoruz. Zühtü Beyin konferansı Bundan sonra müderris Zühtü B., kürsüye gelerek Tuf mevzuu üzeri ferans vermiştir. Zühtü Bey memleke tmizin her tarafmda milli tasarruf ve iktisadın tes'idi hakkında Başve - kil e diğer yüksek zatların çok değerli nutuklar söylediklerini ve böy İece yerli malının Oödeta (kelimenin tam mânasile mukaddes mefhumlar arasma girmiş olduğumu söylemiş: — Bu mukaddes mefhumun karşı” sında eğilerek raşeler duyarım. de - tir. Zühtü Bey milli tasarruf ve iktı - sat cemiyetinin 1929 senesinde doğ - duğunu ve faaliyetinin yüksekliğini izah etmiştir. ühtü Bey, milli mefhumlar ar: sna giren yerli malı etrafındaki fa. aliyetten bahsederken bir tarihçe de yapmıştır. Balkan harbini müteakıp devirlerde eski tarihle 1329 senesin- iktsatcıların teşebbüsile istih Ni namile bir cemiyet te teş - lilmiş olduğunu, bazı neşriyat ve işler yapabildiğini, fakat kapi ülâsyon zinciri meycut olduğunu ve esasen o zamanki hükümet adamları nin bu mefhumu kavrayacak zihniyet te kimseler olmadığını, içinde doğduğu gibi öldi işti Zühtü Bey konferansa devamla 1929 senesinde kurulan milli iktisat ve tasarruf cemiyetinin cümhuriy: ten ve büyük şeflerden aldığı emir - lerle, ilhamlarin büyük O hamleler ya- Parak yerli malı mukaddes mefhumu nu en küçüğümüzden en büyükleri - mize kadar sinelerde benimsettiğini ve pek yerinde olarak büyük Başve- kil İsmet Paşa Hazretlerinin nutkunu dür, Yerli malı vatandır. ve mukad- Kurban olayım ona, yerli ma- iş kışlanmıştır. Zühtü Bey eski devirde vecize o « l larak: “Yerli malı vatandan cüz'dür. Yerli malı vatandır.” diye bir mekle- be levha asıldığı, tesadüfen bu mekte bi p devrin hükümet ricalinden biri- nin gezerek bu vecizeleri görür gör - mez hemen: * — Mal satılır,, fakat vatan satılır mı? Kaldırın bunları bu mukaddes mefhumu anlıyamı; enk kadar geri olduğunu söylemi: li malının nasıl vatan olduğunu misal lerle izah etmiş w — Yerli mal, müsavi vatandır. de- miştir. Zühtü Bey, vatanda nasıl bir öz Türk dili varsa ve bu dil yabancı dil tahammül etmez, çok yakında Türk malı bağıracaktır. Başka mala tahammül edemiyorum ve onla rm kaçıp gittiklerini göreceğiz. Ve 'ürk malı hâkim ola - âsyonların o kalkması, tiklâlinin kazanılması bu ümrük hâkimiyeti, Lau - p edilen hukuk saye « sinde devam edecektir.” demiştir. Zühtü Bey Merkez bankasının, alınan müvazene tedbirleri sayesinde hükümetin Türk parası tamamen akar bir hale getirdiğini izah et iştir. Zühtü Bey bundan sonra konferan #n tasarruf kısmına geçmiştir. Züh- Beyin sözleri şöylece hülâsa edile- lan bir şeyi bir kenara koymaktır. Fer di tasarruf budur; yani istihlâki mu- vakkaten tatil etmektir, Bizim kasdet tiğimiz tasarruf bu değildir. Bu ser - mayeyi oyutmaktır. Bizim tasarruf - tan maksadımız muvakkaten istihlüki tatil etmekle beraber bir kenara Oko- yup saklamak değildir. İstihlâki te - hir etmekle beraber başkaları | tarafın. dan faaliyete getirmek, bankalar ve kooperatifler vasıtasile büyük ve müs bel işler yapmaktır.” Zi inde yaralı» rın emirlerile büyük zengin olacağımı ve mamur olacağını kün yapacağını anlata « rak konferansını bitirmişi sonra talebeler tarafından konferans lar verilmiştir. Yerli malı broşürü Yüksek İktisat ve Ticaret mekte- bi talebe cemiyeti tarafından neşro- lunan yerli malı ve te ü dün konferansa gelenlere dağıtılmış- tır.. Cemiyet bir de iktrsat ve ticaret isminde bir mecmua da çıkaracaktır. Radyoda Ticaret odası tetkik ve istihbarat müdürü müderris Hakkı Nezihi Bey | tarafından dün akşam radyoda tasar- ruf haftası münasebetile yerli malı hakkında bir konferans verilmşitir. Mekteplerde Dün akşam 28 inci mektepte ikü- 1 ve tasarruf haftası dolayısile C. H. F. Kocamustafapaşa semt ocağı ta rafından konserli bir konferans veril miştir, Semt ocağı reisi mua'lim Arif Feyzi Bey tarafından yeni sene fas liyetine henüz başlarken pek şuurlu ve ülküye koşan bir adımla ocağın ça yakında tatbiki yaklaşan sa5- tematik usulünün kolayca | başlaması için halkımıza 15 günlük dersler a - çılmasna çalışılacağı ve muhitte Hal kevi bakım evi gibi yurtlar açılarak her veçhile halkımızın irşat edileceği ni bildirmiştir. Müteakıben muallim Hasene Hanımın iktısat ve tasarruf konferansı alâka ile dinlenilmiş, ba- dehu gençler tarafından (Bir Kavuk | devrildi) piyesi oynanmıştır. Vitrin müsabakası Mağazalar arasında vitrin müsa « bakasına devam edilmektedir. Müsa bakaya birçok mağazalar iştirak ct - mişlerdir. Hakem heyeti, mağazaları dolaşmaktadır. Mekteplerde tasar - ası münasebetile müsamere « ler ve yerli malı hakkındaki konfe - ranslara da devam edilmektedir. Yusuf Kemal B. in Ankara radyosunda konferansı ANKARA, 14 (Mülliyet) — Tasar ruf haftası münasebetile Sinop su Yusuf Kemal Bey bu akşam An - kara radyosunda bir konferans ver - miştir. Yusuf Kemal Bey konferans. da bu sene Türkiyenin her tarafında tasarruf ve iktısat hareketlerinin ge çen senelere nisbetle daha çok, daha kuvvetli olduğunu, refaha varmanın yolu fert için de, millet için de tutum İu yaşamak olduğunu #öyledi İşin insana en ziyade emniyet ve ümit veren ciheti iktisadi çalışma mızda refaha ve için devletimi- in levlet müesseselerimizin de fterler kadar, hattâ ondan ri de çalışmakta olmasıdır.” dedi. Yusuf Kemal Bey muhtelif mem- Ikeetlerdeki iktisadi sistemelre temas ederek; “Fertçi Amerikanm şiddetli devletçi olması gibi, bu devirde fert ve millet her halde beraberce ve bir plân dahilinde çalışmayı daha çok ka zanmalı ve daha çok tasarruf ötmeli, Yusuf Kema! Bey konferansında, Ergani bakır madenine giden demir- yolum ikinci tertip tahvillerinden sa- tın almak milli bir vazife olduğunu ilâve etmiştir. Vilâyetlerde KUTAHYA, 14 (A. A.) — Tasar. ruf haftası bütün memlekette müstes Bu güzel kadını tanırsınız Joan Crawford İzmir tayyare sineması Bir senedenberi tamir ve lezyini için hayli emek verilen İzmir Tayyare sne ması şehre ziynet verecek çok şık ve şirin bir hale getirilmiştir. Sesli sinema tekniği noktasmdan bütün ihtiyaçları ca- mi olan binaya küçük bir sahne de ilâve edilmiştir. Almanyadan getirilen sesli sinema ter- &batı yerlerine konmuş, ses provaları yapılarak muvaffakıyetli neticeler alın. miştir. Antalyada sinemaya rağbet Antalyada Elhamra (sineması sesli tertibat aldıktan sonra, halkta sinema hevesi bir kat daha artmıştır. Evvel İİ hafta gösterilen «Karım beni aldatırsa» filmi büyük bir rağbet görmüştür. EL hamra sineması öenebi filimler göster- diği programlarına küçük; bir türkçe fili m de ilâve etmektedir. (Başi 1 inci sahifede) relini hissvunektecirler, İcra dairesini su bastı Tophaneye nakledilen İcra daire- sinin ili odasını da dün su basmıştır. Bu iki oda mektebin arkasında ve mek iyesinden yüksek olan akar su luındadır. Sokaktan ge - çen sel süzülmüş ve pötrelleri hizasi dan patlamış olan duvardan içeri rerek evrakın konulduğu odaları isti- lâ etmiştir. Maamafih su akıntısı baş lar başlamaz evrak başka odalara ta şınmış ve yangından kurtarılan dos - yaların sü altnda harap olmasına meydan verilmemiştir. Bir mübaşiri taltif Ağır ceza mahkemesinde derdesti ——————— na ve duygulu bir hava içinde yaşa - nıyor. Kahvelerde fındık, üzüm, in - cir, ıhlamur veriliyor. Yerli malı sa- tanların camekânları süslü. Halkevin de muallimler ve maarif umumi mü - fettişi tarafmdan konferanslar ve: miştir. Bundan sonra şehir bandosu ve yerli sazlar dinlendi. Bir ağızdan tasarruf ve cümhuriyet marşları söy- lendi. Bu akşam Halkevi sahnesinde lise talebeleri tarafından temsil veri- lecektir. Ayrıca üç mektep te daha müsamere vardır. Cuma günü bir ge çit resmi yapılacaktır. MANİSA, 14 (A.A.) — Tasarruf ve yerli malı haftasına dün orta mek tepte yapılan büyük merasimle baş - landı. Halk hatipleri her gün muhte» lif semtlerde tasarruf hakkında nu - tuklar söylüyorlar. Memleketin bü » tün kahveerinde incir, üzüm, fındık yeniliyor. Vitrin müsabakaları tertip edilmiştir. Bu arada Ergani istikrazı- na ait tahvillerin satışına da azami gayret sarfedilmektedir. Yarm bütün halkın ve mekteplerin iştirakile teza hürat yapılacak, mekteplerde sinema larda, Halkevinde konferanslar. rilecektir. Bu yıl gösterilen tezahürat emsalsizdir. ÇANAKKALE, 14 (A.A.) — Hal kevi salonunda bir mallar ser « gisi açıldı. Açılma merâsimi hükümet erkânı ve binlerce halkım iştirakile oldu. Bugün Ziraat bankasmın kum - bara boşaltma ve yeni kumbara alma merasimi halkım iştirakile yapılacak- tır. Yarın öğleden evvel seyyar yer - Ji mallar sergisi kurulacak ve mek - tepler ve diğer teşekküller tarafın - dan tezahürat yapılacaktır. Öğleden sonra mekteplerde temsiller verile - cektir. KASTAMONU, 14 (A.A.) — Ta sarruf haftası münasebetile bugün bütün mekteplilerin ve halkın iştira - iyle bir geçit resmi yapılmıştır. Haf ta ber tarafta büvük bir heyecan için de ve büyük milli bir bayram halin- de geçmektedir. Küçük sinama haberleri * Bu ay zarfında Pariste (amatör imlerinin üçüncü beynelmilel kong- toplanacaktır. (Beyaz at oteli) opereti filme kilecektir. Bu eser (Sarızeybek) ismi- le Şehir tiyatrosunda oynanmıştı. Almanyada * Yeni Alman yıldızı o Francesca 1 Hollywood'da Kontes Monte Kri to fi çevirmek üzere Amerikalı. lar tarafından tutulmuştur. * Olga Tshechowa tekrar film çevir- Amerika komiği (Buster Keaton) a Berlinde bir film çevirtmek istiyorlar. * Bir hır: mm: tahkir ettiği için tevkif edilmiştir. * Ramon Novarro ve Lily Pons (Toska) filmini çevireceklerdir. » Charles Langhton Mari Antuva: net filminde 16 ncı Lui'nin rolünü ya: İ seyyar sinemalar yapılmıştır. * Malek eski karmsile tekrar evlen- miştir. * Colleen Moore iki sene için (Rad- yo) Şirketi tarafından tutulmuştur. Avustur yadı * Emil Jannings mart ayı içinde Vi yana tüyatrolarından birinde Sekizin- ci Hanri rolünü yapacaktır. Lehistanda. * Lehistanla Rusyanın arası iyileş- iği için Lehistanda Rus | filmlerin geçmesine müsaade edilmi * Lehistanda da bizim gibi bir tek sesli sinema stüdyosu vardır. İngilterede; * Fastan dönen Douglas Londraya gelmişti * İngiliz meb'uslarından Sir Robert nlara eza ve kanun projesi tevdi etmiştir. Avustralyada: * Yün fiatlerinin yükselmesi üzeri ler başladığından sinema İsviçrede. * Guillaume Tell hakkında bir film çevrilmeğe başlanmıştır. Aydında sesli sinama Aydın Park sineması sesli Gilmleri gör terebilmek için tertibat © almağa karar vermiştir. Aydmlılar da yakında sesli filmleri görmek ve dinlemek £ zevkine kavuşacaklardır. Baltalı cellât filminden bir sahne AR “1 YAY e m GE e Karara AM Yangından sonra su! rüyet davaların hiç birisinin dosyası- nın kaybolmadığı anlaşılmıştır. Ağır ceza mahkemesinde müvekkillerine a it davaları olan avukatlar, baroya bir takrir vererek yangın esnasında büyük bir feragatle bu dosyaları kur taran, hattâ bir aralık kendisi de yan- mak tehlikesine maruz bulunduğu hal de itfaiye tarafından kurtarılan mü- başir Kadri Efendinin baro tarafın - dan nakdi mükâfat ile taltif edilme- sini istemişlerdir. lcrada yeni teşkliât İcra dairesinde yeni teşkilâ pılmıştır. İcra daireleri şimdilik sa - dece haczi ihtiyati ve saire gibi müs- tacel işlerle meşgul olmaktadırlar. Bir icra dairesi yangından (kurtarılan dosyalar ve evrak üzerine muamele yapmaya tahsis edilmiş, diğer icra da ireleri de yeni muameleler kabulüne başlamışlardır. Cumartesi gününden itibaren tahsilât, tediyat, icra, mü - zayede ve saire muamelelerine başla 'nacaktır. İcra daireleri bir hafta son ra eakisi gil Jiyete geçmiş bulu - nacaklardır. Ceza dosyalarının yeniden tesisi Birinci ve ikinci ceza mahkemeleri dosyalarının tamamen yanmış olduk- larını yazmıştık. Bu dosyaların yeni- den tesisi faaliyetine başlanılmıştır. Müddeiumumi o muavinlerinden mü - rekkep heyetler dün de yanan dosya ların hangi polis merkezlerinde yapı" lan tahkikata mit olduğunu & mişlerdir. Yarından itibaren birinci ve ikinci ceza kâtipleri de müddeiumu- mi muavinlerine iltihak edecekler ve Polis merkezlerindeki kayıtlara isti - naden yeni başlan hazırlık tahkikatı yapmaya başlayacaklardır. Yanan ce za mahkemeleri dosyaları bu suretle tesis edilecektir. P, ünkü içti ö Pazar güü Ticaret odasında ticaret mahkemesi salonunda yapılacak umumi hâkimler içtimama barodan da 3 azanm çu tensip edilmiştir. Mahkeme- ün ve icra dairelerinin faliyette buuln- günlerin murur zamanı kate- si Tüzumlu ve zaruri görülmek- şeklini alacak olan proje Adliye vekâle- takdim edilecektir. Bina meselesi halledilemedi Elyevm Münferit ve b'ribirlerine u- mafih hanmın istimlâk, dördücü Vakıf hanının ilk üst katmn kiralanması da mevzuu Kokain ve esrar Kaçakçıları (Başi 1 inci sahifede) üzerine muhafaza memurları, sandal dakilere ayağa kalkmaları i vermeğe lüzum görmüşlerdir. Bu em ri müteakıp sandalda bulunan iki ki« şi sandaldan bazı eşyaları kaldırınca denize atmışlardır. Muhafaza me - murları, derhal denizden bu eşyayi toplamış ve bunların ayakkabı man « tarı şeklinde 40 kilo esrar ve ayrıca 15 kilo afyon olduğunu görmüşlerdir. Denizden toplanan bu esrar ve af - yonlar, memurlar tarafından şüpheli Yakup ve Hüseyin ya teslim edilmiştir. Tahkikata de - vam edilerek bu esrarların Eyüple kasap Ahmet isminde birinden alın « dığı anlaşılmış, derhal Eyübe giden rm mi kasap Ahmedin ükkânmda taharriyat yapılmış, da da 24 kilo esrar İelamizak SA ii Suçlular İhtisas mah- kemesine sevkedilmişlerdir. “ Müesseselerde sıhhat murun tesirile yumuşayan ve duvarlardan kir kısmı kendi kendin. yı kılmıştır. Diğer duvarların da kendi kem dine ykılarak bir kazaya meydan ver. için tedbir almacaletır. a OZAN m er A Gl EMİ