1 Kasım 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

(Başı 1 inci sahifede) yek. m müessesenin de şehrin büyük etti ve kapıya gerilen kordeleyi kesti. Bun- dan sonra evvelâ binanm üst katı teşkil eden memurin daiersi çezi. Modern bir tarzda yapılan bu bina, her türlü icabı düşünülerek yapılmış. nanın alt katmdaki satış salonu bir hatla bir taraftan mezbaha- ftan da sovuk hava depola- mıştır. Mezbahada kesilen hatla buraya gelirken yolda otomatik kantarla kendiliğinden tartı lacaktır. Otomatik kantarlar tarttığı etin srkletini tarihi de üzerinde olan bir kâğıtla göstermektedir. Satış salo- nunda satılabilen et satılacak ve satı- Jamıyanlar sovuk hava deposuna gide- cektir. Sebze hali Mezbahanın en mükemmel bir şe- kilde yapılan modern laboratuvarı gs- zildikten sonra bir motorla mezbaha- dan hareket edildi ve doğru Kereste- cilere gelindi. Eski Keresteciler arsasında yeniden yapılacak sebze hali için tertiğat alın- mış ve denize çakılmak üzere ilk ka- zık hazırlanmıştı. Vali Muhittin Bey burada — da bir nutuk söyledi ve ezcümle dedi ki: — Biz biliyoruz ki buraya 250 bin Tirn sarfederek yaptıracağımız hal İs- tanbulum ihtiyacını, bilhassa müstak- bel İstanbulun ihtiyacını karşılamıya- caktır. Fâkat beri tarafta İstanbula #ebze ve meyve yetiştiren esnafın ça- murlar içinde vektikleri zahmetler bir taraftan da bugünün ihtiyaçları bizi bu hali yapmağa sevketti. Muhittin Beyin nutkundan © sonra kazığı çakacak demirin iplerini Muhit tin Bey Şehir Meclisi azaları ve halk hep birden tuttular ve demir üç defa vu- ; ami memleketlerde ehemmiyet veriyorlar. Meselâ Pariste Yalnız Ni: e bir ras var. Burada kullandığı el- biseler, silâhlar, hattâ çoraplarına varıncıya kadar ber üzemi. te koymak si > MİLLİYET ÇARŞAMBA | TEŞRİNİSANI 1933 dir. Bunları bir araya toplayıp bu müze- ye koymağa çalışıyoruz. 1928 senesinde harf inkılâbında Gazi Hazretlerinin Sa- rayburnunda söyledikleri nutkun kendi elyazılarile müsveddesini elegeçirdik. Bu notlar Gazi Hazretlerinin bizzat not def- terlerinin sayıfalarıdır. Büyük Şef müze- ye konmak üzere bir kostümlerini — yaptıkları bir asker harekât haritasını ele geçirdik. Bu kıymetli hatıraları İnkılâp müzesine koyacağız., Vali Beyin nutkundan sonra davetliler tarafından müze gezilmiştir. Şehremini o nahiye merkezi de açıldı binlerce balk toplanmıştı, Saat e) ya reisi Beylerle diğer inin geldiler ,, selerile yol açarak davetlilerini karşıladı. Cağ > git gide artıyordu. Fırka binasının her tarafı, ve bütün meydan bayraklarla dat. Halk, heyecan içinde i- Kalabalık arasından güçlükle yol kası Şehremini nahiyesi namma Şe- bir Meclisi azasından Bican Bey, #a- imi bir hitabe ile davetlileri selâm- Tadı. Ve açılma merasimine geldik lerinden dolayı vali Beyle fırka reisi Cevdet Kerim Beyi ve diğer zevata gelmesindeki büyük - hizmetlerinden şükranla bahsetti. Bican Bey, sözüne devam ederek resmi küşadı yapılan fırka binasının, bu muhitin ışık evi ağda iç büyük timai sahada bir boşluğunu dolduracağından bahsetti. Ve bütün bayır cemiyetlerinin bu çatı altında toplanacağını anlatarak: — Yarma daha büyük bir emni- yetle bakabilirler! Dedi. Bican Beyin şiddetle aklama hitabesinden sonra, Cevdet Kerim B. çok samimi , çok hararetli bir Batuk söyledi. Cevdet Kerim Bey; heye- candan tif gür sesile: — panik Eman temi ei, 00 dık, vefakâr çocukları!. diye baş- layan nutkuna şu süretle devam et- ti — İki gündenberi, milletin ken- di emeğinin, kendi meziyetinin , ken- di kudretinin eseri olan en büyük bayramımızı yaşıyoruz. Halk bir omeseyret içinde Çırpmıyor. Bu, ere hakkı, he- pimizin Sizi bir here daha bu yenile ile kut- lularım. Resmi küşadını yapmak i çin buraya toplandığımız şu müteva- zı bina, Cümhuriyetin On yılında ya- pılanların arasında bir zerredir. Fakat bü bina maddi kıymetle öl- gülemez. Bu binayı bülçe yapmamış, para yapmamıştır. Fırkanm çocuk'a- rın ve fırkayı sevenlerin iştiraki vü- 35 bin liraya çıkacağı tahmin €- dilen bu bina, yalnız 8500 liraya mal olmuştur. Karşımızda yükselen bu bina, fr ka çocuklarının timsali olmak itiba- çı Cevdet Kerim "Bey, bundan sonra Vali Muhittin Beye bu binanm vücu- Dünde şehrin bir çok yerlerinde küşat ve temel atma merasimi yapıldı | eserler şurada burada dağınık vaziyette. kışlanmaştır. Bu esnada halkın heyecanı tarif edilemez halde idi. “Yaşa Gazi! Ya: şasın ulularımız!,, sesleri ortalığı çın çım öttürüyordu. Bir çok kimseler, heyecanlarından kendilerini tutamı- yarak ağlamakta idiler, Cevdet Kerim Beyin nutkundan sonra, vali Be, binanın kapısı önün- deki kurdelâyı: — Hayırlı olsun! Temenni bizzat makasla kesti. Davetlile: Banın her tarafını gezdiler. Şehitliği ziyaret Dönüşte otomobillere binilerek doğruca şehitliğe gidildi. Şehitliğin etrafma yüzlerce insan toplanmıştı. Abideye konulmak üzere, İstanbul Be- lediyesi, İstanbul yk Fl Halkevi, Şehit likleri İmar Cemiyeti, Fı rük nahiyesi, Umum amal Cemiyetleri ve teşekkülleri namına on beş kadar çe- lenk getirilmişti. Abide önünde Şehir Meclisi azasından İsmail Sıtikı Bey, şehitlerimizin ruhlarını taziz eden bir hitabe irat etti, o Müftü Fehmi Bey, türkçe bir dua okudu ve çe» lenkler yerlerine kondu. Sur dışındaki yo! Bundan sonra, üç senede yapılmak ü- zere ihale olunan beş senelik programa dahil vilâyet yollarından sur haricinde yapılacak olan kısmın açılma resmi yapıl- dı. Yolun iki tarafı, davul zurnalarla .civardan gelen halk tarafından tutulmuş- tu. Büyük tezahürat arasında Vali namı- na muavini Hâmit Bey samimi ve sıcak bir kaç sözle Osmanlı İmparatorluğu dev- — Bize bu imkânları veren Büyük Ga- siye Allah çok ömürler versin; diyerek sözünü bitirdi. Ve yolun başında beledi- ye namına Hâmit Bey, Fırka namına Cev det Kerim Bey, T: namma mu- elimi Mehmet Sait Bey | ilk kazmayı vurdu. Merasimin ( hitamında Pokrat isminde bir mektepli çocuk elinde bayrakla ortaya çıkarak yermi bir. bir yp ir okudu. Mini mini mektepli şiddeti alkışlandı. Belediye Reis muavini Ht Bey, çocuğu, büfeye götürerek kendisine yemişlerden ikram etti, Ve küçük Pokra- tn ismi hemen oracıkta “Bay Pokrat,, o- larak değiştirildi. Merasimin hitamında davetlilere, hazır lanan büfeden şampanya ve yemiş ikram edildi. Üsküdarda Üsküdarda da iki açılma merasimi ya- pılmıştır. Yeni yapılan Üsküdar tapu da- iresinin küşat resmi sabah saat onda ya- . Merasimde Kaymakamı İzzettin, Halk Fırkası Kaza R met Ali, İstanbul Tapu Müdürü Agâh, Üsküdar Tapu başmemuru Sadettin B. lerle daha bir çok zevat bulunmuştur. Küşattarı evvel erim İzzet el baml kesmiştir. le yet sant Ji de Üsküğürda Solak Sinanda yapılan 47 nci mektebin küçat / resmini” da yapmıştır. ener üye Derili ğe yatı,mektebi tarafından dün gece elektrikle muazzam bir alay tertip edilmiştir. Taksimden Beya- zıda gitmiş, avdette Dolmabahçe »Be- takip etmiştir. 'ollarda elli ami im Son gece Konferanslar - Temsiller - Saki dondu, yedisinde yetini- Kök haa am ai yz hepsi coşkun, herkesin yüzü SA ipe Zirant Bankasının #iya- lar içindeki ziraat timsali ve Akayın dö- eye halkı buralara çekiyor- Cümhuriyet ve Taksim meydanları yürünemiyecek, gezilemiyecek bir hal de idi, Bir taraftan da radyolar işliyor- nkara radyosu mal Bey, Şehir tiyatrosunda Meliha Av- ni Hanım konferanslar verdiler. Etem İzzet Beyin konferansı Beyoğlu dokuzuncu mektepte Etem İzzet Bey de gece saat 21 de halka ve davetlilere hitaben bir konferans vere- rek yeni Türkiyenin kuruluşunu ve ih- ISI, istiklâl ve inkılâp safhalarının bir tahlilini yapmış ve ondan sonra 1923 ten 1933 e kadar inkılâbın geçirdiği $6- yir ve tekâmül üzerinde izahatta bulun- rinde de uzun ve heyecanlı izahatta bu- lunmuş ve demiştir kit Memleketin hangi tarafına bakarsak bakalım hep onu, Mustafa Kemali, onun Türkiyeye, Türk milletinin istikbaline hâkim olan ve bugünü, yarımı, öbür gü- nü değil çok öteyi, çok ileriyi gösteren bir gift manalı, ışıklı ve üstün gözlerini görüyoruz. İM lie veğimidir. L man ve inan birliğidir. tn kendisidir. Ve Kema. et eümleriyet en eri eümbüriyet şek. Midir, Hiç yokken her şeyi yapmanın reji. midir. Ve mm inin me ka rakterinin, ğumun, inzibatlı, say- Za ifndesidi nin yeniden her şeyine sahip oluşunun ifadesidir. Ve Türk her şeydir. Kema- list cümhuriyet budur.,, Nutkun gençliğe temas eden kıs- mında da Etem İzzet Bey mey Kamal önler Kemalist cümhur yetin yüzakı gençliktir. ve olgun çocuklarıdır. Reisicümhur Hazretlerinin Ankarada bütün yurttaşların kulağıma eriştirdiği isek, bitdelernidei? ”— Yurdumuzu dünyanın en ma- mar ye en medeni memleketi seviyesine çıkaracağız... Daha az amanda daha büyük işler Diye ifede ve işaret buyurdukları hı vazifeyi başaracak, milli kültür yolunda tekemmüle ve ayni olgunluk çağına var- dıracak olan neslin saflarında işte bu ye- Duz gece maili kiyliler de yer Yı run rap gabrin her taafını gez Halk ancak bu sabah evlerine gir- di ve on yılın kutlulanması bu suretle balkan cuş ve huruşu İçinde nihayet buk Fırkada konser Dün Cümhuriyet Halk Fırkası Tstan- bul merkezinde Şişli nahiyesi teşkilâtı- na mensup gençler tarafından güzel bir konser verilmiş, bir çok davetliler bu- Tumuştur. Yugoslav gazetecileri döndüler .Cümbhuriyetin 10 uncu yıldönümü merasiminde bulunmak üzere Ankara- ya gitmiş olan Yugoslav gazetecileri dha sebah Ankaradan dönmüşlerdir. Yuyunlavgahı meslektaşlarımız, Anka- Vatan dışındada şerlikl devam Paris elçiliğinde verilen ziyafette Fr sız Cümhurreisi de hazır bulundu e la Ziyafette bilhassa Fransa Reisicümhur M. Albert Lebrun Hazretleri, M, Paul De Monzie, ler, ecnebi" ataşemili valisi Jencral'Gouravd, bahriye erkân harbiyei umumiye reisi Amiral Durand- viel, ayan ve mebusan azasından bir çok zevat hazır bulunmuşlardır. Ce sıfatiyle dan öğleden evvel otel de Paix'de yapı- lan resmi kabul pek parlak BERNE, 29. A.A. — Bi sotira Bern elçisi Cemal Vevue otelinde 300 kişilik bir çay ziyafe- ti vermiştir. la VAYANA, SALA, — Türkiye orta ek çisi, öğleden sonra sefarethanede bir zi- M. Dollfus, hükümet erkâni, bütün sefirler, askeri ve mülki bir çok zevat hazer bu- Tunmuşlardır. Berlinde BERLİN, 31.A.A. Dün Türkiye cüm- huriyetinin onuncu yıl dönümü münase- betile Türkiye yapıl mış olan kabul resmin başvekil muavini M. Von Papen, hariciye nazırı M. Von 'Neurath, diğer bir çok nazırlar, hemen hemen sefirler, ordu ve dönanma, siyasi iktisadi mahafil ile sanat ve matbuat mü mili bulunmuşlardır. Varşovada VARŞOVA, 3L.A.A. — Dün Türki yede cümhuriyetin . ilânmın. dönümü münasebetiyle, Türkiye büyük elçisi şi Ke ey ve zevcesi, çar Moscicka ile zevcesi şerefine bir akşam ziyafeti vermişlerdir, Ziyafette, başvekil Jedrze Jevicz ile zevcesi, hariciye nazırı Beck ve zevcesi Fransa ve İtalya büyük —— — ——— .Cümhuriyet Bayramında bulunmak ü- zere Ankaraya gitmişlerdi. Bu heyet dün sabah Ankaradan gelmiş ve şeh- rimizde bulunan diğer zevat ile yi az eş- fazlalığından dolayı gelmedi- ğini bildirerek özür dilemiş ve İstan- bulu ziyaretlerinden dolayı kendileri: ne teşekkür etmekle beraber, heyet re- isine ayrıca bir mektup göndereceğini bildirmiştir. Heyet meyanmda bulu- nan sabık Peşte Belediye Reisi | M. Ripka buna a yale etmiş ve İstan- bulu çok güzel bulduğunu söylemiş- ME Ayan ve Meb'usan azası An- karadan pek intibalarla dönmüş” lisi Meb'usanı Ha riciye Encümeni isi M. Pekard dün bize bize intibaları hak- kında şu beyanatta bulunmuştur: — Ankaraya giderken orada mü- him şeyler göreceğimizi biliyorduk. Fakat orada gördüklerimiz bütün ü- mit ve tahminlerimizin san Bey ve meb'uslar bizi karşıladılar. Kâzrm P. öyük Mil- let Meclisi a; ın bir heyetle bir- likte nisan ayı zarfında Peşteyi ziya- ret edeceğini vadetti. “Geçit resminde gördüğümüz Türk ordusu fevkalâde mükemmeldi. Gör- tibalar elde een rımızın bir kısmı bu akşam memleket- lerine gideceklerdir. Macar misafirler dün Peşteye döndüler Şeirimize gelmiş olan Macar mite; arasında bulunan Ayan ve Meb”- wsan azasından 24 kişilik bir | heyet olacaktır. ,, Yunan Hava cenerali Atinaya döndü Cümhuriyet Bayrammda dost Yu- nanistanı Ankarada temsil etmek üze- re hususi tayyaresile Ankaraya git- miş olan Yanan De ediyor büyük ve mühim değişiklikleri anl bu gazete, mütalaalarına şa suretle ce veriyor £ “ Mustafa Kemal kendisine denilmesini istemiyor. bd yalnız düşmanların değil, ayni zamanda milletinie sönleimln galibi olmuş! CI. Vorişilov ve Ordumuz (Başı 1 inci sahifede) tan maada, cengâ ve vatanını hafaza hususundaki heyecan ve itibariyle bunların birçoğuna hatizfi İaiktir, Piyadeniz fevkalâde mükemmeldir veriniz ve topçunuz piyadenizden kiş yi kalmıyor. Suvarilerin at üzeri “duruşu kusursuzdur, Atların cinsi çok yidir ve mükemmel terbiye edilmi: Metörlü topların ve tankların geçide tiraklerini seyretmek çok zevkli tur. Bunlar mükemmel surette geçi lerdir. Sayıları pek çok olan tay; üzerimizde mükemmel bir tarzda ve yalarının intizammı bir an bile uçmuşlardır. Birinci derecede ti haiz askeri küvvetler'sirsfina dahil!) Iunan tayarecilikteki inkâr gölürmez fi vaffakiyetleriniz bana hassaten şahsında eş mcliği askeri noktai isen kür imelenl Dae ye genç erkekler kadar güzel geçen n itakdir genç Türk kızlarını gördü it duymuş heyecanı Erkeğin yanında tutmaya haklar sahalarında değil, memleketin mü, sırı kuvvetlendirmek sahasında da i ini kllnin edi olam ği bir muhafızdır. Bu ordu ayni de salhün kuvvetli bir itinatghudır. diyoram, Rus misafirlere verilecek bal? Muhterem Rus misafirlerimize f/) viciye vekili Tevfik Rüştü Bey taraf Milliyet'in romanı: 49 ESRARSIZ HAYAT Hollywood'da sinema yıldızlarının romanı Yazan: VİCKİ BAUM bir erkeğin hiç bir vakit tesirinden kendini kurtaramıyacağı bir şeyi var- , Aldens göründüğü zaman Fran- Şile İyi ettin de geldin, dedi. Paran var mı? Şöyle bir çılgınlık yapabilir iyi? Bu gün kendime gelebilme — Alâ! Dedi. Madem ki kendine gelmek istiyor du, onun da zaten istedi lan i- barciti, Derhal bir hesap yaptı. Saati- Ri rehinden re bu sefer de vazgeçecek olursa ona epeyi çılgınca bir gece geçirtebilecelei. > “© — Meselâ ne yapalım? — Meselâ kumar oynatan vapur» Teresme: KAMRAN ŞERİF lardan birine gitsek... Aldens: — Kabul! Dedi. , Geceleri ziyadar ve cazibedar bir zincir halinde dizilen bu vapurlar hak kında sarahatsız ve bulanık bir fikri vardı, Bu vapurlar muayyen bir mın- takanın ötesinde, dalgaların himaye- si altında hareketsiz dururlardı. Ora da sefahat yapıldığı söyleniyordu. A- rasıra tabancalar patladığını bile id- dia edenler vardı. Bunlara pek ehem- miyet verdiği yoktu. Otomobilin mo- torunu işleterek sordu: — Kumar oynamak ister misin? — Bana bir dolar borç verirsen çok memnun olurum, dedi. Akşam saat altı idi. Sema süratle kararırken sokaklar o parıldamağa başlıyordu. “Tak - Tak” gürültü ile aptığı gibi kolum in omur dola- any Saka Penne ül dı. O tehizi kullanıyordu. Arsara bir takım musiki parçaları duyuluyor, son ra kayboluyordu. Aldens bunu söylemekle bir taraftan da “acaba yetişecek mi?” Diye parasını (sayıyordu. On yedi do lardan beri fazla parası vardı. şu şehirden daha az değildi. İki defa yolu şaşırdılar; iki yanmda uzun boy Tu Ökalipus ağaçları ve eğ vardılar. | ku limandaki bir fabrikadan geliyor. du; fabrikanın bembeyaz, büyük du- varları, sıra sıra pencereleri vardı. Nihayet Long Reaeh'e vardılar. Oto- gene adan buldular; otomobil müşterileri gemi- göl ile Kanodâ kendileri gibi bir çok gençler, Los Angelos aha bir kaç kişi buldular. Genç- n ikisi sarhoştu, beyaz oldukları halde zenciler gibi şarkı söyliyorl. dı Kano'nun içine dalga serpintileri riyordu; herkes gülüşüyordu. Limanın namuskör akan krupieler, kendilerine güya çe- rma rapid meter yalnız başına oturan insanlar, Profesyo- e ei yüzlerinden