10 Temmuz 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

( Tari halle | İsa yaşamamıştır İsanın yaşadığını iddia edenlerin hiç, hiçbir delili yoktur MİR Bundan evvelki yazılarımızda gö- rüldüğü gibi, Tacite e göte Romayı Nöron yakmış! Fakat bu ittihamdan kendisini kurtarmak için Romalıların şüphelerini hiristiyanlar üzerine çe- virmiş. O halde şüphelerini böyle ko- laylıkla hiristiyanlar üzerine çevire- bilmek için ne gibi sebepler vardır?. Tacite bize bunları söylemediği gi henüz | Romalıların, | hiristiyanlarla Yahudileri ayıramadığı bir devirde, hiristiyanları nasil ayırdıklarını da bildirmiyor. Bundan manda “evvelâ itiraf edenler, bunların verdikleri ma- lâmat üzerine, yangın çıkardıkların- dan dolayı değil, fakat insanlığa düş- manlıklarından Odium humani gene- ris, dolayı, diğer bir çokları da,,ya- kalanmış. ler,?, Romayı yaktıklarını mı? Bu takdirde mevzuubahis olması lâzım- gelen Nöron'un zülmü değil, hiristi- yanların haklı olarak ceza görmüş olmalarıdır. Yoksa “hiristiyan, olduk- larını mı? Hıristiyan olduklarından do- layı ceza görmüş olmaları mı? Hir tiyan olduklarından dolayı işkence dilmiş olmaları üzerinde biran bile zülümlerinden haberi yoktur. Tacite in aşağı yukarı muasırları olan sair ir müellif ve müverrihte Nöronun den de- gil hattâ hiristiyan isminden bahset- miyorlar, Bunların hiç birisinden de- dilde yalnız “bütün insanlığa karşı besledikleri kin,, den dolayı mı mah- küm edilmişler? Böyle ise, hiristiyan- ların beşeriyete karşı besledikleri düş- smanlık ve kinin maddi delilleri ne i- miş? İşte Tacitein bu fıkralarınm tezatlar, karanlıklar, yanlışlıklarla dolu olduğu pek açık olarak görül mektedir. Bir kere Tacite'in Borialiyanlilm; in nat ettiği bu “beşeriyete karşı düş manlık generis humani odium,, suçu bize Pavlosun Selâniklilere mektubu- nun bir fıkrası anlatmaktadır: “Ya- budiler Allahı hoşnut etmezler, bü- tün beşeriyetin düşmanıdırlar,, (1 Se- Iâniklilere, 2, 15). İncil an'anesi, ay- nen Tacite'e nakledilmiş olabilir. Tacite'in kullandığı hıristiyan ta- birine gelince: Bu devirde (yani ikin- ci asrm başlangıçlarında), hiç bir mü- ellif tarafından era Bizzat hi- ristiyanlar kendilerine Nezoreen, Jes- söen, güzideler, mukaddesler, mü: minler... gibi isimler verdikleri gibi, yabancılar, onları umumiyetle Yahu- di telâki ederlerdi. Zaten bu devirde kimisi gelecek diye, hiristiyanların “Mesih” in Pontins Pilatus | tarafım. dan öldürüldüğünü nasıl Çönkü bu Tacite gi çin affedilmiyecek tarihi bir yanlış- tur. Bu malümatı, ancak, Mesih olduk- larmı iddia « eden bir çok kimselerin hatıraları silinip, Mesihe iman, İsaya iman demek olduğu, bu Mesihin, Ti- bere zamanında Pontus Pilatus tara- fından öldürüldüğünün tarihi bir ha- kikat değil, fakat bir iman akidesi Wir. Fransız âlimlerinden François Hochart bu meseleye tahsis ettiği iki büyük eserinde, bu fıkraların sahteli- Nafıa Vekâleiindeir Irmak - Filyos hattının Filyos Km. (162,200 - 186,000) a- rası (9 uncu kısım) inşaat ve ameliyatı kapalı zarf usulile mü- nakasaya kon: tur. Münakasa 30-7-933 tarihin e müsadif pazar günü saat 15 te Nafia Vekâleti Müsteşarlık makamında icra edilecektir. Münakasaya iştirak edecek taliplerin bu kabil Demir yolu inşaatını muvaffakiyetle icra et miş mühendis veya şirket veya» hut talibin böyle bir mühendisl e hissedar olması şarttır. Bu şe- raiti haiz olmıyanların teklifleri nazarı itibare alınmaz. — Omer Rıza Böye — ğini gayet kuvvetli ve ciddi delillerle is- pat etmiştir. Gene bu fıkraları sade filelojik cihetinden tetkik (etmiş olan W. B. Smith, bunları sağlam bulma- muştır. Her müellifin üslübunu, bil hassa bir kaç fıkra için taklit etmek- ten kolay bir şey yoktur. Bunlardan maada, Tacite'in el yaz- bulunmuş olduğu şartlar da, derin şüpheler uyandıracak mahiyet- tedir: Çünkü bu müverrihin Annales lerinden bize kadar gelmiş © varsa, bepsi -Floransada Medico - laurenti- enne kütüphanesinde mahfuz, Codex Medicus 1, İl ismile anılan parçalardır. Bütün diğer nüshaları bu parçanın kopyasıdırlar. Bu iki Codexten 2 Codex Medicus Anneleslerin O sonunu ve Histoires'ların baş tarafını ihtiva et mektedir. Bu parçayı Poggio Brace- lisni, 1429 yılında bulunmuştur. Hal- buki, Anneles lerin baş tarafı olan Codex Medicus 1, 1515 yılında Papa onuncu Ldon zamanında bulunmuştur. Bu iki el yazmasının bulunduğu devir gerek siyasi hâdiseleri, diğer taraf- tan bunların nasıl bulunmuş oldukla- rı da şüpheyi muciptir. Zira bir kere ne Poggio, ne de Codex 1 i bulan zat, bu kıymetli el yazmalarını nasıl bul- duklarını açık ve kat'i surette söyle- memiştir. Diğer taraftan bu el yazma sı, ayni ve tek bir müverrih kalemin- den çıktığını iddia edilemiyecek 'de- mak yanlışlar ve açık tarihi yan- arı ve 15 inci asrın başlarında girmiş olan Xiphilinus (ll inci asrın son larında yazmış), Bizans müverrihi Zonaras (İZ inci asır) , Plutarguc (birinci, 2 inci asır), Strabon, Sutton, Josephus, Paul Orosius (4 üncü asır), Ammanus s (4 üncü asır), gibi inüelliflerden nasıl istifade edil. miş olduğunu gayet açık olarak gös- termiştir. Bunlardan sonra artık Tacite'in ta- rihi Isadan bahsettiği ağza alınabilir leri bülunan Misitim Osiris yahut Se- rapis sırlı mezböbi (o saliklerini kas- 'detmiş olduğu kabul © edilir. Zira bu mezhep saliklerine Chrestus, yani “i- . Tacite'in el yaz masımdaki bu “Christiano,, Serapis ibadeti © salikleri, (o bilâhara | *“Cbristianos ,, hiristiyanlara | çevril- miş olabilir. “Christianos,, lar, ekse riyetle Romanın aşağı (o tabakasma mensup kimseler, Roma apaşlariydi. Romalılar hakikaten bunların reza- letlerinden dolayı nefret ederlerdi. Yangından bilistifade çapulculuk et- miş, bundan dolayı, Nöronda onları cezalandırmış olabi ütü! seleler için bakımız: “İsa Allah: Hiris Gyanlığın - başlangıçları, adin osori- mize) herne taraftan bakarsak ba- kalım, Tacite'de tarihi İsaya demde i lük. Şimdi Ömer Ri Beyin diğer delillerini de öbür yedisi larımızda gözden geçirebiliriz. Darülfünun dinler tarihi AM muavini ilmi ÖMER Talipler bu husustaki şartna meleri ellişer lira mukabilinde Ankarada Nafia Vekâleti Levazım Müdürlüğünde tedarik ede- bilirler. (3093) İnhisarlar idaresinden Miktarı Cinsi Iskarta ip parçaları nnap » » İp ve sicim parçaları Yukarda s2 ve miktarları yazılı üç kalem eşyanm ilk mü- rayedesinde elde edilen fiatlar haddi Tüyik görülmediğinden kat'i pazarlığı 11- -933 salı günü saat 14 te yapılacaktır. Ta- liplerin teminatlarile Cibalideki İnhisarlar Levazım Müdiriye- üne müracaatları ilân olunur. (3152) İk mm içe ek KİMİN le am la nbisarlar Umum Müdürlüğünden: Takassız ve pazarlıkla ve bedelleri Türk ii, ödenmek üzere şartnamesi mucibince (7000) kilo yazlik makine yağı sa | hallesi Büyükada 2 oda bir helâ kuyu ve 6667 metre bahçesi m alınacaktır. Taliplerin şartnameyi gördükten sonra pazarlı- | vardır. Satış bedeli peşinen alınmak üzere kıymeti 633. lira 55 fa iştirak etmek üzere kinlakada alım ve satım komisyonuna müracaatları. (2990) kik MİLLİYET PAZAR SI, Veremin üç sebebi vardır Verem hastalığı en çok münteşir ol- mak ve hayatunmumiyede en ziyade bu hastalık müptelalarile yüzyüze gelmek bahuzus doktorlar için zaru- ret hükmünde olduğu için ben de bu hastalık ve müptelâsı hastalarla pek çok temasta bulunmuş ve dertlerile sıhhatleri hakkında çok © düşünmüş doktorlardan biriyim. Bu hastalığın başlıca üç sebebi ol- duğunu kabul ve iddia ederilerin fi- tamamile taraftarım. Bu ehemmiyetlerine nazaran zikr ve tadat etmek isterim. Evvelâ bir veremlinin cideranısadır (göğüs kaplamaları) harekâtı nok san ve kusurludur. Bu hareketler göğ- sü karından ayıran ve hicabıhaciz de- nilen yassı ve düz bir et perdesi vası- tasile yapılır ve nefes alıp vermemiz hep bu adale ile olur. o Bu et perdesi açıldıkça (imbisat)' hava göğtümüze girer sıkıştıkça (tekabbüs) hava göğ- #ümüzden dışarı çıkar. Kaburfaları- mızın aşağı kısımları da bu hareket- lere iştirâk eder, Ve ayni mivetle ne- fes almakta açılırlar ve nefes vermek te kapanır ve inerler, işte bu işi remliler lâyil İ aharla göğsün bu hareketini veremli arzu edilir şekilde yapmağa mukte- dir olamaz. Böyle göğüs ve hicabıha- ciz denilen et perdesinin sıkı olması ve serbest hareket etmemeğe mütemayil bulunması veremlilerde pek erkenden anlaşılır ve farkma varılır ve müna- sip teneffüs hareketleri talimleri yap- urılarak rslah ve tashihi çaresine ba- kalar, Hastalık başlayıp meydana çıkma- dan evvel daima sinirleşmek hali baş- lar. Bu hal ve sinirlerimizin bu zafiyet hali ekseri hareketsizlik neticesi hu- sule gelir ve münasip şekilde beden hareketleri yapmakla önüne geçmek mümkün olabilir. Zafiyet sadece kuv- vetsizliğe delâlet eder, Kuvvet ise matlup derecede vücut idmanları yap- makla elde edilir. Kusurlu ve yanlış beslenme ve ye- — içmekler kanda (toksin) lerin te- üne sebep olur bu da verem has ta ğının meyda gelmesi için zeinini hazırlar. Çok yemek yemekle beraber yeni- len şeylerin cinsleri de fena olursa levi bir hal husule gelme- olur ki verem hastalığı ile sinirleri bozulmuş bir bünyenin bunla- rı def” ve tardetmeğe kudreti olamaz. Fenni sürette yemek içmek ( usulleri lâyikile mütalea olunur ve onlara tev- fikan hareket olunursa bu son kolaylıkla bertaraf edilebilir ve bu i- tibarla hastalığın meydana Çilânati- na mani olmak cihetile büyük faydası olur. Büyükada Dr, SUKRU Beyi proğram pll 21,30 » Gramelen. 22, : Ajanı, Borsa haberleri ve sasi ayarı, 20,15 : Ajana Baberleri. VARŞOVA, 14il m. Zi: İki opern temaili bum Nebile) 2820. Dana meniklek BUDAPEŞTE, 550 2055: Sigan musi 7345: Cas, 24ç Tarama VİYANA, 518 m. 7045: Ops parçaları 2145: Al seyri Yat. geneli Viyana miki LAS: İn pilizee konferans. 23,251 Siyan masilesi. MİLÂNO » TORİNO - FLORANSA 21: Heberler, — Plak. 22: Arzuya dabi kon Tı 35: Oda mausikiyi; PRAG, 2050: İslav şarkıları, 20,5: Tanbur komteri 21,15. Skeç. 22: Operet parçaları, Zilön Al e Askeri azalar. opaganda Halit musiki . 18 Redyo erhesirmen 2028, pik 21: da Çift piyano ile komser. © 223 Kilo 27000 1000 3000 k Guraba hastanesine alınacak yukarda cins ve miktarı yazılı | 10 TEMMUZ İ at yildirim gibi'fırladılar. 1933 Yarışta şans — Fransızcadan— Yarışların başlamasına pek az va- kit kalmış. Birinci yarışa iştirâk ede- cek atlar, üzerlerinde binicileri, et- rafı iple çevrili bir saha (“dahilinde nallarile kumları eşeyorlar ve sabır- sızlık gösteriyorlardı. Meraklılar bü- tün anlayış kabiliyetlerini gözlerime ra “ bakıyor- lar, mütalealar yürütüyorlardı. Rozer için yarış mevsimi ticaret kâr zamanı demek gibi bir şeydi lardan iyi anlar, yarış günleri hi de hemen her sabah yarış mahalline gelir, elinde kronometre atların her- birinin nefes kabiliyetini ve süratini ölçerdi. Sonra'da en emin bulduğu atlar üzerine oynar ve ekseriya da ka- zanırdı. Bügün her zamandan ziyade © ka- zanmağa ihtiyacı vardı. Zira yarış lardan sonra sevgili Suzanne ile bu- luşacaklardı, âksi gibi onunla geçen haftadan çizdikleri bugünkü gezinti programının biraz tuzluca oturacak masraflı tarafları vardı. Bahsimüşterek kişesine şt. O- rası kalöbalıktı, herkes itişip kakışı- yor, birbirlerinin ayaklarına basıjor- lardı. Kina bir mücadeleden sonia zi- şenin önüne gelebildi: — İki numaralı ata iki gaytan, beş. a da dört tane plâse bi- r. tleri alıp cebine yerleştirdi. Tut tuğu atlara emniyeti vardı. O ümitle | sakin heyecansız yarışı bekledi. Yarış başladı. Roger'in birinci ge- lecek diye tuttuğu atım her zamanki binicisi o gün hasta olmuştu. Ons da- ha acemi ve atın huylarını bilmiyen bir başka binici vekâlet ediyordu. Çı- Mi atı buylandırdı, at haylı kırbaca isyan ederek ürktü ve sürç- tü. Kendini toparlayıncıya kadar, az arkasından yıldırım gibi yetişen 9 nu- eyi at geçti ve birinci geldi. Roger şaşırmıştı. Kızdı, içinden jo- keylere bir alay küfür bastı. Fakat yapılacak başka şey yoktu. Ümidi i- kinci koşuya bağladı. yarışlar takip etti. Roger ve hıncından kuduracaktı. Çünkü dötr zalar, umulmaz hatalar yüzünden ne- teeler tahminler hilâfına çıkmış ve Roger kaybetmişti. | Cebinde yirmi frank ve önünde de bir yarış kalmış- ti. Bu yarışta ta 6 numaralı at mut- laka birinci gelecekti. Herkes hiç ya- rış kaybetmemiş olan bu yaman ata tutuyorlardı. Diğer atlara tutanlar yok dönecek kadar az olduğundan, kazananlara da hiç denecek kadar az bir para düşecekti. Bir haftadır | geceleri kaçırdığı uykuları ve o gün- kü randevüsünü düşündü. O da her- kes gibi Snumaralı bilet için iki gay- tan bilet aldı. Şimdi son yarış başlamıştı. Yedi Yüz, yüz elli metre sonra yedi attan üç at koştu. Üçü baş başa uçuyor gibi ko- şuyorlar, diğerlerile aralarındaki me- safeyi gittikçe açıyorlardı. Dönemeçte 6 mumaranm jokeyi yo- Tun iç tarafını almak istedi. O anda akla gelmez bir kaza oldu. At binici- yi yere düşürmüş, biraz sonra da dur- muştu. Herkes hayrette ve kederde idi. Diğer iki at bütün kuvvotlerile ya- rışa devam ediyorlardı. Neticede hiç kimsenin aklma gelmemiş olan 3 mu- maralı at birinci gelmişti. Royer bunda da kaybetmişti. Bit kin bir haldeydi. Üstelik şimdi cebin- de şehre dönecek yol parası bile kal- mamıştı. Son yarışm biletlerini parça parça etmek hırsile cebinden çıkar- İ du. Fakat bir de ne görsün? Gözleri- ne inanamıyordu. Dikkatle, iyice bir dahâ, bir daha baktı. Evet yanılmı- yordu. Elindeki biletin üstünde kaza- nan atm numarası vardı. O başka mu- mara istemiş, memur yanlış anlamış, | ona 3 numaralı atın biletini vermişti. Bu suretle eline etmek imlcânı hasıl olmuştu. Roger o gündenberi taliine güve- taprnır ve kendisine yanlış bilet veren gişe memurunun en sevgili bir arkadaşıdır. üç kalem mekülât ve hayvan yeminin icra edilen münakasala- rmda verilen fiatlar haddılâyık' görülmediğinden Süt ile kepe- Zin temdiden ve unun pazarlıkla münakasaları Temmuzun on beşinci cumartesi günü saat on beşte icra edilecektir. Talip olanlar şeraiti anlamak üzere her gün levazım idare- sine ve ihale günü de idare encümenine müracaatları. (3171) Adalar Malmüdürlüğünden: Satılık ev 52 No. lı Daskalos AM sokak Karanfil ma- 17-7.933 pazartesi günü saat 14 1/2 da kuruş olup 16-7-933 pazar günü saat 14 te Adalar Malmüdür- lüğünde aleni müzayede ile $atılacaktır | feransı. Londra Londra mektupları Konferans kendisile pa i rayınereye götürüyor? .—— —— Konferansın sarsıldığı üni harp gemisinde bir kabine içtimai ve müzede bir konferans! Para adeta bir oyuncağa döndü! (Başı 1 inci sahifede) grupunu da imale ederek Cümhurre- isi Roosevelt'e hiç olmazsa ispekülâ- siyona i olmak için müracaatta bulundular. Roosevelt tarafından bu- | na da ret cevabı verilin. konferan- | sın tatili kuvvetle ileri ldü. Tatil | meselesini müzakere o etmek dün - akşam (toplanan (o Riyaset Di- yan: bu (mesele hakkında bir ka- rar werememiştir . İngiliz ve Fran a mehailnin Görlediğik - “Göre murahhası (Mr. Hali, tatil kararı verilmezden evvel, kendisine bir gün mühlet verilmesini yalvararak istemiş. o Amerikalılar, Hull'in yalvardığını inkâr ediyorlar. Bununla beraber, konferansı tatil et- ini Amerikaya tahmil istiyen altın grupunun bu ted- birlerine karşı mukabil tedbir almak bildiriyorlar. Amerikalı. lara göre, paraların kıymetinde istik- rar meselesi konferansın meşgul cağı ilk iş değildi. Bu mesele ile meş- zul olmaksızın yapılacak çok işler dır. Binaenaleyh bu noktada ısrar et- mek konferansı tehlikeye koymak de- mektir. Bundan da Amerika mes'ul değildir. Riyaset Divanının içtima: (o yarına kalmıştır. Yarın sabah saat onda top- lanacak olan Riyaset Divanı tatil tek- lifi hakkındaki kararı verecektir. Roo- sevelt'ten müspet bir cevap gelmez- se, bu kararın konferansın tatili mer- kezinde olacağı muhakkak telâkki e- diliyor. Bununla beraber, hiç bir tah- mine inanmamak lâzımdır. Mac Do- nald'ın geçen hafta söylediği gibi feransın koridorları fiskos yeri, noktainazar kabul edilmezse inkıta o- lacak, bu noktainazar yürümezse, da- gil gibi dedikodular, konferansta bu noktainazarları kabul ettirmek için bir tâbiyeden ibarettir. Mac Donald çok iyi söylemişti, Demişti ki: Konfe- rans müzakeresi bir pisikoloji mesele- sidir. Pisikoloji üzerine tesir yapmak e havaya bir takım dediko. dular uçurtulabilir. Bununla beraber şu muhakkaktır ki bugün Amerika murahhas heyeti bütün - gün Roosevelt ile muhabe- rede idi. Amerika Cümbhurreisi bir müddetten beri tatilde bulunuyordu. Avdette New - York'tan geçerek bü- yük bir harp gemisi üzerinde kabine içtimar yaptı. Her halde tarihte bu- günkü vaziyetin emsali görülmemiş- tir: New - York'ta harp gerisi içinde toplanmış bir kabine ve Londrada da | bir müze içinde toplanmış cihan kon- | timammmn mukadde- | ratı harp gemisi içindeki kabinenin vereceği karara bağlı. . . Konferansın mesaisi hükmen de- vam etmekle beraber, bu mesaide fili inkrta vardır. Bazı tâli komisyonlar toplanıyor. Ancak müzakereleri hak kmda tebliğ bile neşredilmemektedir. Bazısı konferansı şimdiden ölmüş telâkki ediyor. Zarif bir gazeteci, bu sabah diyordu ki: ir fare © üzerinde — Geçenlerde yapılan bir tecrübe görmüştüm. Fare- nin dimağı öldürüldü. Fakat kalbi durmamıştı. Bu fare ölü mü, yoksa | canlı mı idi? İşte Londra cihan ikti- sat konferansı da böyle üzerinde ame- liyat yapılmış fareye benziyor. ilhakika eğer yarın müzakerelere | devam kararı verilirse, konfarana öl | dirilmiş dükten sonra olacaktır. | Beyoğlu Askerlik şubesinde mukay- yet bilârmum malül zabitlerle Askerle rin resmi senet ve rapotlariyle birlikte 31 temesuz akşama kadar şubeye mü- racaatları ilân olunur. *.. Kadıköy Askerlik şubesinden; Şubemizde kayıtlı. bilumum maldl zabit ve efradın tefsir kararma göre vaziyetleri tesbit edilmek üzere ilk ve son muayene taporlarile resmi senet ve sair malöliyetlerine ait vesikalarile he- men Şubeye gelmeleri. ... Üsküdar Askerlik Şubesinden: Derece üzerinden malül zabit ve a$- keri memurlarla efradm malüliyetleri 191 No. lu tefsiri kanuniyeye göre ye- niden tesbit edilecektir. Şubede kayit- Ji malül zabiten ve memurlar resmi 5€- net, maaş cüzdanı, ilk ve son muayene raporlarıyla beraber hangi harp malüli olduğunu ve barp malüli olmadığı te- beyyün ettiği taktirde kendisine veri- len ikramiye parasını tekaüt maaşların- dan kat'i suretile geri verileceğine dair pullu istidalarıla (Efrat: resmi senet, maaş cüzdanı ve raporlarıla) 933 tem- muz nihayetine kadar şubeye müracaat- İğ. Müzekecier iskana uğrarin sağl cağı sorulmaktadır. Bir defn Amfi daha ziyade kendi hudutları içine! kilerek kendi dertlerini kondi çı rile halletmeğe çalişacaktır. Dol kıymetinde daha büyük bir sukut bekleniyor. Bu vaziyette acaba ali saplı kalan paralar vaziyotlerini hafaza edebilecekler mi? Her kal şimdilik bir tehlike olmadığı söyl yor. Konferans inkıtna uğrarsa, F sn ve altın grupu devletlerin Paffi toplanarak altma karşı olan sarsi itimatlarını teyit edecekleri sö; yer, İngiltere ve Sterling grupu isel yapacağını henüz (kesti; Dominyonlar, İngilterenin A: ile beraber yürüm. hakika Kanada da dolarını Amı dolarından pek ziyade ayıramaz ger taraftan İngilterenin Avrupa letlerile beraber yürümesini İngiliz devlet adamları da vardır. Amerika Reisicümhurünun kıymetinde hiç bir istikrara ması, yeni bir iktisat (o naza! tatbiki mahiyetinde telâkki edili İngiliz iktmatçılarmdan Keynes fından da kabul edilen para hal daki bu nazariyeye göre para lerinde istikrar olmamalı ve eşya metine göre paraya zaman kıymet verilmeli. Keynes bugün büyük Ingiliz lerinin birinde Roocevelt'in mil para hakkında bu yeni ve ra zariyeyi kabul ettiğini yazıyor. kate şayan olan nokta şudur ki gün İngiliz Başvekili Mae tusatçı Keynes ile yalnız olarak yemeği yemiştir. dikoduya göre Mac Donald bir enflasiyon siyaseti takip savvurunda imiş. Belki doğru, de yanlış. Fakat ber halde şu kak ki bu kadar dedikodudan para bir oyuncak halini aldı. İl cebindeki sekiz ön liranın, yirmi dolarm kıymetinden emin değil, vaziyette herkes cihan iktisat ransının üç haftalık mesaiden iktısat ve maliye âlemini büsbütün! rıştırdığı neticesine varmaktadır. limetre, en çok lık 17 derece idi. Dün yağan yağmurun miktarı 13 mi lümetredir. caklık 22 enaz İrtihal İzmirin muhterem simalarından $' vari zade İbrahim Kadri Beyin refif ları Ayşe Neyir Hanım duçar oldö” ları şeker ve damar hastalık! şifayap olamıyarak rahmeti kavuşmuştur. Cenazesi Sarıyerdeki klerinden ihtifalâtı lâyika ile kali larak aile kabristanındaki medfeni disine defi i ihsan eyliye. İstanbul Birinci İflâs Memurlu dinin alacaklarına teklif ettiği kordato 12 temmuz 933. çarşamba nü müzakere edileceğinden yevmi kürde saat 14 te dairede bu ilân olunur, ZAYİ : İzmit Askerlik şubesi almiş olduğum askeri vesikamı ge! ettim, Yenisini alınacağından hükf yoktur. 320 tevellütlü Tevfik oğlu Rıza (53540) Dr. İHSAN SAMİ Tifo ve Paratifo Aşısı | Tifo ve Parstifo hastalıklarına tunel; mamak için tesiri çok kari moafiyeğ pek emin bir aşıdır. Ecza depolarmdö) lr. ga SE.