—— ————————— Maarif bahisleri Darülfünun nasıl ıslah olunur? | 5 “Vaziyeti muhakeme ederken ve tedbir düşünürken acı olsa da hakikati görmekten bir ân fariğ olmamak lâzımdır. Kendi- mizi ve biribirimizi aldatmak için lüzum ve mecburiyet yok- (Gazi Mustafa Kemal) «Hakikati konuşmaktan horkmayınız.» Darülfünun talebesi | Darülfünun talebesinin bir kısımı- mın, yani İselerin “yetiştirdikleri talebenin o bir o kısmının zayıf olduğu için | İliselerden | şikâyet edilerek Darülfünunca sarfedilen gay retlerden veçhile istifade edilme diği iddia ediliyor. Ben de Darülfünu ii isi sfatile bu şikâyete iştirak ederim. Lâkin bu kusurun li- selere atfedilmesi doğru değildir. Ne- den? İki sene evvel, bir gün Ada vapu- runda bir zat ile görüşüyordum. O »* rada, o zatın akrabasından bir genç efendi yanımıza geldi. Arkadaşım, bu genci bana takdim ederek kendisinin ilk mektepte muallim olduğunu söy- u münasebetle maariften bahis i sorduğum vakiğ, genç muallim: “Biz çalışıyoruz, elimizden gelen yay veti deriğ etmiyoruz, fakat ne çare ki liseler bizden merinun değildi: çin bi Ben; Tiselerin bu ittihamlarma üşti- rak etmem. Neden? “Akşam gazetesi”, 9 Mart 1928 tarihli ve 3409 numaralı nüshasında mühim bir nokta ünvanile bir başma- kale yazmıştır. Bu makalede Türkiye deki 45,000 köy için ancak 5,000 mektep mevcut olduğu zikrolunuyor. Bu küçük fakat pek beliğ istatis tik, Türkiyenin beş sene evvelki ma- arif aynasını gösteriyor. O zamandan beri, bu sahada ne yapmak kabil ise yapılmış ve elde edilen netice deve- de kulak kabilinden olmuştur. Çün- kü, bu pek dar zaman içinde bundan büyük iş görmek maddi imkân hari- cindedir. Diğer taraftan unutmamalı” yız ki, Türkiye dediğimiz vakit yal mz Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Konya, Adana, Trabzon gibi büyük şehirlerden yani az çok maarifleri i- lerilemiş büyük merkezlerden ibaret değildir. Bugün nüfusumuz on yedi milyo- na yaklaşmıştır. Bol bol bütçelerimiz olsa ve her, yerde muallim mekteple- ri açılsa da'bu dar zamanda ilk tahsi li istediğimiz gibi ilerletemeyiz. Mu- alimlerin kudreti meselesi de ayrı ve levhadan çıkarılacak netice şudur: o Darülfünun ve yük- sek mekteplerin liselerden melerine hakları olmadığı gibi İisele- rin de ilk mekteplerden şikâyet etme lerine de hakları yoktur, Çünkü orta- da, bir memleket maarifi meselesi v dır. Bu mesele halledilmedikçe, şikâ- yetlerin haklı olduğunu diyemem, Bu meselenin halli paraya ve uzun zama- na bakar, İlk tahsilin tohuma sağlam olur ve her tarafta ekilir ise, orta tah sil onun mahsulünden; (orta tahsilin tohumu sağlam olur ve ber tarafta e- kilir ise, Darülfünun ve yüksek mek- tepler onun mahsulünden istifade ©- der. Ve o zaman, ancak o zaman, Da rülfünun ve yüksek mekteplerin sınıf larında arzu edildiği gibi talebe bulu mar. Bir aralık, tahsilin aşağıdan yuka- rıya doğru mu çıkmalı, yahut yukarı dan aşağıya doğru mu inmeli tarzm- da mecmualarda bir bahis açılmış idi. Bence, tahsil ayni zamanda aşağıdan ve yukardan başlamalı. İlk zamanlar da bu iki istikametin meyveleri zayif ve mahdut olursa, zaman ile birbiri- ne yaklaşır ve İlk ve orta tahsilin zayifliği, yüksek tahsilin — Velev ki kusurlu olsun inkişafına mani olmamalı. Böyle bir | şeye kalkışmak tabintin kanunlarına | karşı gelmek Heli | “Efendim! “Darülfönma talebesi, Avrupa Darülfünunları. talebesi gibi yüklenir. Böyle Darülfünun olur > Namesini duymuya acaba kim doğru değildir. Balkan Darülfünunlarının talebe- sinin seviyesi, Darülfünumumuzun ta- lebesinin seviyesinden yüksek değil- dir. Onlarda ve bizde de ayni sebep- lerden dolayı talebenin seviyesi yük- selmemiştir. Çünkü Balkan Darülfü- nanlarının neşriyatı bizim neşriyatı mıza faik değildir. Bunun gibi, onla- rn talebelerinin ecnebi lisanlara 0- ian vukufları bizimkilerin ecnebi li- sanlara olan vukuflarından ile de de- dildir. Bu kati memleket ile benzer memleketlerin Deriler mın ilmi istinatgâhı ancak ecnebi li- sanlardır. İki sene evvel, Atina Darülfününü vermişti İlerlemiş olan meselesi rülfânunlarına ve meselâ Fransa Da rülfünunlarma gelince, burada tale- benin vaziyeti şu merkezdedir: zular hakkında müteaddit eserler var dır. B) Frans mezen olan talebe, lizce ve Almanca lisanlarından (Gazi Mustafa Kemal) ne, metin anlıyacak kadar vakıftı Fransızça ve talebenin bilm İ zum gelen İngilizce yahut Almanca | ilmi mecmunlarda, dünyada çıkan il mi eserlerin hulâsaları, tahlilleri, ten- kitleri yazıldığından, ! talebe bu gibi mecmuâların muhteviyatından istifa- de eder. 'd) Fransızcadan almanca ve ingiliz. caye ve almancadan ve ingilizceden fransızcaya gayet mufassal ve mazbut | lügat kitapları telif edilmiş olduğun. dan, fransız talebesi bunlardan da bü İ yük mikyasta istifade eder. Darülfünunumuz talebesine gelin- | er A) Türkçede bütün ilmi mevzu- lar hakkında basılmış eserler az ve henüz basılmamış eserler vardır. B) Darülfünunumuzdan mezun o- lanlar, behemehal Fransızça, İngiliz- ce, Almanca, Rusça, İtalyanca lisanla rından birine, hiç olmazsa metin anlı- yacak kadar vakıftırlar. C) İlme susamış olan ve malümat nı genişlettirmek için her vasıtaya baş vuran talebemiz, bildiği yabancı lisan da neşolunan kitapların ve mecmı rn muhteviyatından istifade edebil ler ise de, kitap ve mecmua yüzünü nadiren gördüğünden lâyiki veçhile istifade edemiyorlar. D) Türkçeden Almanca, Fransız” ça ve İngilizceye ve Almancadan, Fransızçadan ve İngilizceden Türkçe ye mufassal ve mazbut lügat kitapla- rı telif edilmediğinden, talebemiz pek büyük müşkilât . içinde çalkalanıyor ve bu müşkülüttan kurtulmanın imkâ anı bulamıyor. » — Bu son nokta memleketin ilmi hâyatile pek sıkı hir surette alâka dardır. Geniş bir mikyasta lügat me- selesi halledilmedikçe ecnebi bir mek tepte ecnebi bir lisan öğrenmiyenlerin yahut öğrenip te Türkçelerin kuvvet» li olmıyanlarnm tercümeleri zayif o- Tar. Ecnebi lügat meselesile ecnebi fi- san meselesini, ” gazetesinin 19,20 Ağustos ve 6 Eylül 1932 müsha larında uzun uzadiya tetkik ettim. SON Darülfünun Müderrislerinden Avram GALANTİ Gandi ölürse.. | ..— Hindistanda isyan çık-| masından korkuluyor BOMBAY 10 (A.A.) — pl m meti Gandhi'nin sulh tekliflerini redde miş ve siyasi müzakerelere irişlmesi çin lâzım şart olarak menfi mukavemet mücadelesinin kat'i olarak burakılmasını ileri sürmüştür. Himt matbuatı Ganthi tarafından aç mış olan mücadeleyi siyasi seykulceyiş sahasında üstadane bir darbe addetmek- tedir. Zaif düşmekte olan Mahatma'ya, dok) torlar bakmaktadır. HARİCİ HABERLER Mac Donald Kürsüde! Amerika ile İngiltere nelerde anlaştılar? LONDRA, 10 A.A. — M. Mac Do- nald, Avam Kamarasında beyanatta bu- lunarak gümrük mütarekesinin evvelce Avam Kamarasında viki beyanat müuci- bince İngilterede başlanılmış olan işle. rin devamına mâni olamıyacağını söyle- miştir. M. Mac Donald, Amerika hükümeti. nin silâhları bırakma konferans men Buniyete değer bir sona vardığı takdir. | de Avrupa'da sülhun istikrarını temine daha geniş bir mikyasta iştirek ve meti- cesi Avrupanın ve harp tehdidine ma- ruz bulunan devletlerin emniyetini te- | min edecek olam istişari misakları kabul | etmeğe mütemayıl bulunduğunu beyan etmiştir. M. Stimson, bu sahada önayak ol muş olup şimdiki Amerika hükümeti ise | daha ileri gitmeğe ve bu baptaki beya: | natna kat'i ve müessir bir sekil verme. ğe mütemayıl bulunmaktadır. Bu beyanat imesele yeniden müzake- ve edildiği zaman münasip bir, vakitte yapılacaktır. M. Mac Donald demistir ki — Şimdi her ii hüleümet, yediğeri-| ni tamamile anlamaktadır. Ve konferan sin herhalde bir metice elde elmesini te min etmek ve sonra Avrupa'nın sulhu sever milletlerinin kalplerindeki korku- yu gidermek için ellerinden seleni yap- mağa azmetmişlerdir. i Nutku, 14 dakika devam etmiştir, Fransanın borcu PARİS, 10 A.A. — Nazırlar meclisi- nin bu sabah yaptığı ictimea ait zaptlar dan anlaşıldığına göre borcların bir tes- viye suretine bağlanması hakkındaki Fransız - Amerikan müzakereleri diplo- | asi tarikile devam etmektedir. Bu takdirde dün dolasan hezı şayinlar hilâfma olarak Fransız hüleğmeti horcla rın son taksitinin ödenmesi meselesi hakkında hiç bir karar alınmıştır. Gümrük mütarekesi LONDRA, 10 A.A. — Amerika bö kümeti ile mutabık kalınarak tanzim e. | dilmiş olan gümrük mütarekesi proje nin wietni, Londra konferansı ihzari mitesinde mümessilleri balunan sekiz. İ alâkadar devlete tebliğ olunmuştur. “Alman inadı Cenevre konferansını suya düşürecek mi? CENEVRE, 10 A.A. — Havas Ajan. | ; Silüihları tinrakma ion. | farannı bürome, İngiliz plkamı müzake: | re etmekte olan umumi komisyonun cl | selerimi cumaya kadar tatil etmeğe ka- | rar vermiştir. Sebebi de İngiliz ve Al man müressillerine mülalemelerine de- | vam etmek farsatını bahsetmektir. Bundan iki gün evvel İngiliz plânının en esaslı noktası olan Avrupa orduları tipinin yeknasaklastırılması meselesinde Alman beyeti tarafından gösterilen mut- Hik uzlaşmamazlık üzerine konferans mesaisi inkıtan uğramak tehdidini arze- diyordu. Fakat, beynelmilel efkar umu- miye ile konferansta Âmerikn, İngiltere | ve Fransâ'nın müşterek bir cephe teşkil etmeleri ve bu iştirakın bilhassa Lon. | dra ve Paris arasında pek sıkı olması bu | inleten mâni olmuştur. İlk manzara çarpık çurpuk vidi alelâcaip sokaklar, ar Türkiye Turing ve otomobil klü- bün, İstanbula ilk gelem ecnebilerin gözlerine çarpan çirkinliklere bele- diyenin nazarı dikkatini celbetmiştir. Şehrimize şimendiferle gelen turistle- rin Yedikule - Sirkeci arasında gör- dükleri binalardan çoğunu desteklerle durabilen kapkara ve kav haline gel- miş kulübeler ve emsali evler teşkil etmektedir, Haydarpaşa - Ankara tre- ni de, kötü bir tesadüf öseri olarak Haydarpaşadan evveli ayni tarzda bir mahalden geçmektedir. Deniz yo- lu ile gelip Galata rıhtemma ayak ba sanlar da rıhtımın kerih kokuların: te neffüs etmeğe mecbur kalıyorlar. Türkiye Turing ve otomobil klübün —Otellerimizin bulunduğu İstiklâl C. si birkaç sene evvel cadde denile- idi. Şimdi iktısadi s1çı dükkünları, duman içeri- 2 mahalle kahveleri, kırık ve çar- pık her şekilde dükkân lavhalarile pek çirkinleşmiştir. Hele;her gün bir ax dah4 büyüyen ve insanın gözüne batan sinema levhaları gelip geçenle re tehlike verebilecek bir bale geldi, Bu civardaki musallât ve mütearız dilenciler ayrıca kayda şayandır. Bir çok işlek caddelerimirin kırılmış pen- cereleri mukavva veya çuval parçala rile yapatılmış, iğri'büğrü çirkin dük- kânları, muhtelif sebeplerle, çimento- ları sökülerek toprakları meydana çık muş ve o halde kalmış yaya kaldırım- ları zevki selimi incitecek bir halde- in dünyada emsali arasında mu : .. i Seyyah evvelâ negörür? Seyyah ilk defa şu manzaraları öelyer azzam ve enfes bir eser addedilen A- yasofya camiimizin dökülmüş harici sıvaları ve meydana» çıkan tuğlaları arasından fışkıran ve zairinin yüzüne ihmal ve teseyyüp haykıran otlarile | çalılıkları hakkımızda düşmanlık duy | yuları hâsıl edecek bir mahiyettedir. İ yas İ şa günlerde başlanacaktır. Yolun keşif istilâsına | Şimali Çinde japon geçiyor İşgalden sonra Pouyi'yi Pekinde ecdadınıntahtına VAŞİINGTON, 10 A.A, — Evening Standard, Japonya'nın şimali Çin'deki tasrruzunun gayesi, yeni bir Çin impe- ratorluğu vücude getirmek olduğunu yazmaktadır. Bu gazete, Jnponların bu ay tinden evvel Pekin ve Tietiçin'i şal e mek olduğunu ve bu işgalden Pouyi'nin ecdadınm oturmasını ve kendisini Pekin'de Çin imperatoru i- uihtemel bulunduğumu be yan etmektedi Bu surstle Mancuri devletinin devlet ler tarafından ganınması meselesi ile Ja- ponya'nın 9 devlet munhedenamesi ah- kâmı hilâfına Çin topraklarma taarruz si bertaraf edilmiş olacak n milletler o cemiyetinden ç taç etmiş olan başlıca se- bep ortadan kalkacaktır. Bu gazete, Powy'nin Pekin'de oturma sına müsaade olunmak ve kendisine bir tahsisat verilmek sartile Çim “cümhuri yetçileri lehine tahtından Feragat etmiş oldağunu hatırlatmaktadır. Cümhuriyetçilerin bu şartlara riayet etmemiş oldukları hehanesile Pouyi sal- , başlangıç» ta hir takım müşkillerle karşdaşacıktır. Fakat garp devletleri, arap sacma dön aye” İ müş olan Çin islerinden okadar bıkmış usanmışlardır ki, müfuzlarını kaybetme den şimdiki vaziyetten - seyrimak için | böyle bir hal sureti bulunmasını mem- mupiyetle karşılıyacaklardır. | Pouyi, nüfuzumun ecdadınm vaktile hüküm sürmüş oldukları bütün toprakla ra samil olması iddiasında bulunacak» tır, fakat şimali Çin'deki hakimiyeti ce- nup eyaletlerine tesmil etmeğe ve Nan- kin ve Canton hükümetlerini ortadan yalnız şimali Çin'de daha ziyade muhtemel- dir, Zira Japonya 480,000,000 luk bir imperatorluk karsısında bulunmak arzu sunda olmayıp bilâkis şimali Çin'de bir çök cümhuriyetlerin ortaya çıkmasını kolaylaştıracaktır. Mütemadi dahili harpler, Yanstse va- haleldar edecektir. Fakat böyle bir vas | ziyet, Şimali Cin'de müstakar bir #iy; cejim vücude getirmek arzusunda bulu- | geçienkleriniş Poayi nan ve hakiki gayesi yeni Çin impera- torluğumu ikinci bir kere haline getirmek olan Japonya için hiç te fena değildir. Bu gazete, Japonya'nın birçok Çin j- neralleri ile iş adamlarına kendi hoktai nazarını kabul ettirmiş olduğunu öğren- miş bulunduğunu yazmaktadır. Seddin cenabunda muharebeler PEKİN, 10 A.A. — Japon kuvvetle rine mensup müfrezelerin büyük seddin | cenubundaki hareketlerine devam ede- rek Luan nehrini Luan Chov civarda aşıp geçtikleri söylenmektedir. Japonlar bir müddet evvel tahliye et- tikleri bircok şehirleri yine ele geçirmiş- lerdir. Japon tayyareleri Pekin'in 45 mil şimali şarkisinde bulunan Miyün'ü bom- bardıman etmişlerdir. Çinliler demiryala üzerindeki Anshan'da mukavemet termektedir. Demiryolu boyunca zorlu çarpışmalar olmaktadır. Vaziyet vahim görülmektedir. MEMLEKETTE Dört yolda liman DÖRTYOL — Dörtyol Türkiyenin ebemeniyetli bir ihracat yeridir. Bilhassa bertelii ünenimnlasda benzi denip GA | ziyade artar, Fakat Dörtyol malları | Mersinden serkeder. Bunun içn porta: | kalların maliyet fintleri yükseli Hükümet dörtyolda bir Kn yaptır. makta karar vermiştir. Bunun için Dört- yola bir heyet gitmiştir, Bu heyet yapı- | lacak liman hakkında tetkikatta bulun- maktadır. Ceşme anasoncuları İZMİR, — Çeşme kazasının anasonu | Bu havalideki anason idaresine olan borç- in yeni mahsul alı. amcrya kadar müsaade edilmesini iste- mişlerdi. Vilâyetçe buna dair gümrük ye inhisarlar vekâleti nezdinde teşebbün te bulunulmuştur. Dün vekâleten vilâ. yete gelen cevapta müstahsillerin istekle i bildirilmiştir. İzmir şehir tiyatrosu IZMİR — İstanbulda olduğu gibi mirde de bir şehir tiyatrosu teşkil edi mesi için teşebbüslerde bulunulmuştur. | Şehir medlisi teplanınca ba erd | enketir Balya - Canakkale yolu BALIKESİR — Balya - Çanakkale inşası yakında bitecektir. Bu | yolun vilâyetimiz tarafında bulunan alt- | muş beş kilometrelik kısmının inşasına | bedeli 12,218 liradır Damdan girerken yakalandı BALIKESİR — Azılı bir harsız bir evin damumı delerek içeriye girmiştir. Ev hallenın feryadı üzerine hırsız kaç- mak istemiştir. Fakat nihayet kolaylıkla girdiği dam deliğinden ER ve yakalasmaştır. Menemende üç tevil MENEMEN — Burada haklarında | a yapılan üç maliye memuru tevs| kif edilmi. Tevkif İenrarı İzmir meüd- fi deiumumiliğince verilmiştir. Bu karar | Menemen kaymakamlığına telgrafla bil- dirilmiştir. Bir enginar için adamı öldürdü " i İZMİR, — Karşıyakada Dedebüşı mevkinde bir bahçeye enginar çalmak | | için girmiş olan sabıkalı hırsızlardan | Manisalı Mehmet bahçenin bekçisi ta- rafından enginar çalarken öldürül. | müştür, rif | siller vermekte ve çok | mektedir Mersinde sıcaklar MERSİN — Mersinde sıcaklar başlar Bursa Yahudileri Alman Yahudileri için iane toplamak istediler BURSA, 10 ( Telefonla ) Bursalı münevver yahudilerden ba zıları hahamhanedeki âyini müte- akıp Alman Hitlercilerinin boyko tundan zarar gören Alman yahu- dileri için tane dercini teklif etiniş tir, Mabette bulunan yahudilerin bir çoğu isimlerini kaydettirmişlerdir. Burada toplanan parayı gayri kâfi gören yahudi gençleri aralarında tertip ettikleri heyetler marifetile de hane hane dolaşarak iane topla mağa başlamışlardır. Hâdiseye el koyan müteyakkız zabıtamızın yap tığı tahkikat ve sorgular neticesin- de iane toplayanlar itirafa başla- mışlar ve paraları derhal sahipleri > iade edeceklerini bildirmişler- İri Toplanan paralar yekânunun yüzlerce liraya baliğ olduğu anla- şılmışter.. © Cem'i ianat kanununa muhalif olan bu hareket failleri hakkında kanuni takibat yapdacaktır. Bursada sergi BURSA, 10 ( Telefonla ) — Bursada dördüncü yerli malları ser gisi 10 temmuzda İlk muallin mektebinde açılacaktır. Sergi şimdiden fevkalâde hazırlıklara başlanmıştır. İ “Ankarada İpekiş l mağazası ANKARA, 10 ( Telefonla ) — İpekiş, Bankalar caddesinde ida- rei hususiyeye ait mağazalardan birini kiralayarak çok zevkli ve mo dern tarzda tamir ettirmiştir. Hü- Rümet merkezinin en zarif bir ma- ğazası olarak 15 mayısta açılacak. tar. Maarif Vekâleti binası ANKARA, 10 ( Telefonla ) - Maarif vekâleti binası Yenişehirde devlet daireleri mahallesinde ya- kında inşa edilmeğe başlanacak- ter. Plânlar hazırlanmaktadır. Bi- na Çankaya caddesi üzerinde ve Emniyet meydamna bakan köşe ye yaptırılacaktır. Bundan başka Maarif veköleni Yenişehirde elek. trik şirketi önündeki sahada 500 leyli ve nihart talebe alabilecek bir erkek lisesi yaptırmağa karar ver müştir. Bu mektebin inşasına da bu mıştır, Yakında deniz zamanı da gele cektir. Mer; güzel bir plâj vardır. İç kanabalarmızdan bile plâja girmek ve denizden istifade etmek için şehrimi- ze gelenler okuyor. Bu sene devlet demiryolları idaresi, cuma günleri Adana - Mersin arasında- ki hatlarda büyük tenzilât yapacaktır. Tabii bundan sonra Mersin plâjı daha kalabalık olacaktır. Plâj şehirden biraz uzaktır. Belediye ja halkın kolaylıkla gidip il temin Müşten bildiriliyor: çindeyiz, hâlâ kar yağıyor. Geçen sene- ve ğa inzimam eden bu devamlı bla gili hayvan yiyeceği kıt. hifeoz mucip olmuştur. Mülbakatla bera” ber burada şimdiye kadar at, manda, sığır, merkep ve koyun olarak telefat epeycedir. Köylüler kendi yiyecekleri olan mevcut buğdayları kaynatıp ha, yanlara yedirmektedirler, Bu yüzden de buğday fintları yükselmiş, bir ölçek buğ day yarım liradan bir buçuk liraya çıle- imıştır.. Hayvanların ölümü yüzünden yağ istihsalâtı azalmış, bu yüzden pe ğın okkası 40 kuruştan 150 kuruşa for. hamatır. Eli böğründe kalan birçok köy- lüler, kazmalarla buz tabakaların karıp gönen denilen bir nevi dikenli ot balup çıkarmakta ve — hayvanlarını bununla beslemiye çalışmaktadırlar. Raşit Riza heyeti Balıkesirde e BALIKESİR, (Milliyet) — Raşit Riza tiyatrosu iki den beri Balı kesirde yeni mı masında tem- rağbet gör. Turnuvamız « Mayısın 19 unda Taksim Te- nis kortlarında yapılacak olan tenis turnuyamıza iştirâk ede- ceklerin istical etmeleri lâ- zrmdır. Kayt müddetinin sonu 16 Mayıstır. Müsabıkların tur- | muvaya kayt olunmak içinmü- racaat edecekleri yerler, Sirke- cide Milli Spor Zeki Rizanın | mağazası ile Taksim Tenis kortlarında Kibar Mustafa Bey gidip kayd olabilirler. Zaman kısaldığı için iştirakğl! edeceklerin acele etmesi lâ | İ müştü sene başlanacaktır. Bu münasebet le bır sahadaki arazi istimlâk edi. lecek ve lise Ankaranın ikinci er- kek lisesi olacaktır. Darülfünun bütçesi ANKARA, 10 ( Telefonla ) — Darülfünunun 932 8363 liralık münakale Bare senn dair olan lâyiha raznameye olur mastar. « Büyük köprüler ANKARA, 10 ( Telefonla ) — Ordu vilâyeti hususi idaresi tara- fından yaptırdacak büyük köprü- ler için hazinenin kefaletine dair olan lâyiha alâkadar encümenler- de tesbit edilerek heyeti umumiye" | ye sevkolunmuştur. . Para ikraz eden dilen cinin başına gelenler BURSA, 10 ( Telefonla) — Burada dilencilikle servet ya pan ve faizle para ikraz eden Ha- #ice Melek isminde bir kadın ga rip bir surette dolandırılmıştır. U- lucami önünde dilenen Haticenir parası olduğunu haber alan Meh: met isminde bir açıkgöz 3 ay evvel Haticeyi kandırarak evine almış ve beraber yaşamışlardır. Bu müd det içinde Haticeniri paralarını al- mağa muvaffak olan Mehmet ni hayet kadını evinden kovmuştar. Kadın zabıtaya müracaat etmiştir. Mehmedin evinde yapılan araştır» mada dilenci kadına ait 105 parça ktymetli esya ve bin liradan fazla faizle verilmiş senetler bulunmuş: tar. Mehmet mahkemeye verilmiş” tir. - İspanya karışıklığı MADRIT, 10 A.A. — Umumi mesi konfederasyonunun bir nebze kuvv sahibi olduğu her noktada grev ilân miştir, Barcelone'da grev, tamamile suya d Valence vilâyet len bir müsademede 3 kişi ölmüş ve b çok kişi yaralanmıştır. Alicanta'da demiryollarını tahrip iç yapılan bir takım teşebbüsler meydani), çıkarılmıştır.