Zezi SR 1, i b N k f İl i. ÜsMilliyet karın umdesi «MİLLİYET» tir (4 EYLÜL 1932 İderehane: Ankara caddesi, 100 No. Telgraf adresi: İst, Milliyet Telefon Numaralar: Başmuharrir ve Müdür: 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matban 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Türkiye için o Hariç için LK E.E | 3 aylığı 4— — | “TE “— Zz , 4— e Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen nüshalar 10 ku- ruştur, Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete müracaat edilir. Gazetemiz ilânların me- #'uliyetini kabul etmez BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri rasat mar- kezi tarafından verilen malâ- mata göre bugün hava az bu- lutlu olacak rüzgâr şimali isti- yiki 762 milimetre en çok s- caklık 28 en az 15 o santıgrati kaydedilmiştir. FELEKTEN Seyahat mektupları. Pardon Sözünün Vazifesi Vichy, 28 ağustos 932 Vichy şehri Hacı (OBekirin geleceği ve meşgul olacağı bir yerdir. Neden?.. Efendim evvelâ burada mun tazam at yarışları vardır. Ha- di Bekir de at yarışları merak- ısıdir.. Sonra burada çok güezl o- iomobiller var, şık © otomobil müsabakaları oluyor. Hacı Be- kirin de otomobile merakı ol- duğunu bizim — (Milliyet) in yarışına iştirakile bilirim.. Haydi bunları pek Oo mühim âmil & i etmiyelim.. Lâkin bir şekercilik şehri... bil- Bu iş nereden başlamış mem., Zannederii yile şeker gi İlen şeyi yiyemiyor amma dok- | tanbul sokaklarında pek hızlı 175 — 180 kuruş... O söyledi- ğim badem şekerlerinin filân yanma yaklaşılır gibi | değil... Okkası 280 — 300 kuruş... Hacı Bekir gibi bir marka burada senede dört beş ay için bir dükkân açsa © zannederim iyi iş yapar... Zira halk tedavi alında oldi için önüne ge- torlar şekere müsaade ediyor- | U | Askeri bahisler : | Garba akış 4 Eylül 1922 Ordular, bugün de devam ettiler; takiplerine A — Bursa istikametir lar... Benden söylemesi... İll. öncü Kolorda, (Pazarcık) det * ülke arasi rks iler İstanbul © otomobillerinin | ördüy br fke l ; bu (Bursa) sür'ati, Paris gazetelerine kadar | kında (Aksu) nun şarkmdaki İki gün evvelki bilmem | sırtlarda düşmanım tutmakta oldu hangi gazetede okudum... Bir | #unu haber verdi. mizah muharriri bilhassa İs- giden cenaze (otomobillerin den bahsediyor ve diyordu ki: “Haydi dirilerin acele işi var- dır. Lâkin ölüyü bu kadar hızlı Artık tamamen kani ve kail oldum ki; (pardon) Me mah- za ii ri turmad hoyrat ve dikkatsizlik etmek i- çin icat edilmiş bir lâfter.. Güya Fransa'nın ileri şehir- lerinden birindeyiz... Güya ora daki halk muaşeret adabma beğ adamların ekseriyeti- Güya Fransızlar naziktir. ler... Evet! Bunları bir ri e lı gibi ç mira e fendim. nerede gezsem, nereye gitsem ve nereden O geçsem, mutlaka ya birisi ayağıma bi sar, yahut omuz © vurur veya başka türlü bir münasebetsizlik ederek canımı sıkar... Dönüp te bakınca hemen — O: pardon... der geçer... Peki amma, ben bu pardon. dan ne anlarım.. Mesele beni rahatsız etmemektedir... Par- don bir şeyi tazmin ve tatmin etmez ki; eğer pardon lâfı ol- masa belki halk daha nazik ve dikkatli olacak, amma elde pardon olduktan sonra yürü- yüp geçiyor... Ben de alıştım. Şimdi Obahçede ve sokakta etrafımda kimse yokmuş İm gezip yürüyorum... Eğer birine çarpar, birinin ayağına basar- sam hiç bakmadan: — Pardon!... u basıp geçi- yorum... Yaşasın pardon., Terbiyesiz lik akçesi... FELEK kanın buu 1 inci fırka ile meclis muhafız taburu: Bugün (Pazarcık) a gir- di.. B — İzmir istikameti: V. inci sövari kolordumuz, dün verilen garp cephesi emrine göre bugün akşam (Alaşehir) e vara- çaktı, Kolordu, (Silindi) — Ku- la) üzerinden harekete geçti. — (Kuala) muharebesi: Page kolordunum 2 inci süvari fır mebel Ke kar. esasen bugün efe ya yaklaşmış bulunu- Tam bu sırada (Kula) yı düşmanın ateşine tutmakta olan uğradı... 2 inci süvari fırkası, bu düş Süvari fırkasının, vermeyen salışları düşman dı; çekilmeğe başladı; fakat sü- vari ifrkasından yakayı kurtarı daha fazla mana saldırmağa başladı. e mil yı yanmadan, Di saldırışlarını düşmanı her irene kuşatmağa başlamış bulunuyordu. kerimi karşısında, 'dayanama- cağmı anlayan bir düşmai (100 kadar asker) süva- du. si #ölkemk elik (Kula) da yanmadan, bu fır- eline geçti.. Süvari sı, (Kula) ya girdi: (Kula) ha nın ile oslanmış yazık bağrına basıl- sevinç, ve min, Arazi, çok sarptı; olacaktı.. Cephe muharebesi düşmanm lehine, bizim aleyhimi » Bunun üzerine fırka ku- mandanı, düşmanm (öncü) sünü bırakarak, kısım) 1 ile düşmanın önünü kes- mek üzere , daha garptan dolaş- mağa kanat dağı) nın garp etekleri çok sarp ve yolsuz olduğu için, (Min dehor) civarma geldiği zaman ak olmuş, ve ortalık kararmış Balamayordağ (Alaşehir). ie he: 20 kilometre karar verdi... kadar, tam 48 rka. et yaşlar gelince, tekrar yeni bir düşman- ln karşılaştı; bu düşmanm en az bir batarya topçusu da vardı harebe sadece cephe muharebesi karşısına (büyük Fakat (Beş saattir. hiç dinlenmemiş, ve (Kula) yapmal İunan fabrikalar, işi ileri götür müşler... Ben şeker hususunda müşkülpesent adamım., Gezdi- şeker var.. Akide ei Aleni teşekkür Hüdise ile bizzat meşgul olarak musip ve mürmir tedbirleri sayesin. de Eylülün birinci Perşembe günü evimizde ika edilen sirkat faillerini durup muharebesini de yapmış ve haki katen çok yorulmuş bulunuyor. du.. Geceyi bu vaziyette sarp ve yolsuz bir mıntakada yol, ve ge çit aramakla geçirmek mecburi: yetinde kaldı.. Süvari — kolordusunun! ve 14 üncü fırkaları da (Salihli) ye doğ BS vir Yal kaim Taki a le ğa nr | ve yürüyorlardız lokum yok! » Efendim. badem şekerleri; | gez ma eğer Maşa: 3 inci ordu; VU. nci kolordusu nin envaı var.. Hele hafif ire ve Yallağğebaki serial ve e (Silindi — de şekeri zarı içine yerleştiril miş badem, ba ezmesi, por takallı badem ezmesi, | fındık gibi şeyler fevkalâde (lâkin. pahalı! Ateş pahasıma.. Bizim bildiğimiz alelide £ akide yok mevdualarını fevkalâde | gayret ve sür'atle ifa eden Anadoluhisarı na hiye müdürü Şükrü ve polis komi- ser muavini Şevket ve Sabri Beyler. le Anadoluhisarı ve Bebek Polis ka- rakolları mürettebatı Efendilere âle ti. taki 1 inci orda: 1, inci kolordusu ile bu akşam (Kula) ya vardı. IV. üncü kolordu da, bunu takip et ei birine karışarak, çalkanmağa baş II. inci kolordu, di sti, (Kala) hizasma (Ala şehir) in 20 kilometre kadar şar kma vardı... mu... Onu bizimkiler gibi ma- kasla kesmemişler de para gibi para gibi makinede kesmişler. kilosu 17 frank, yani © okkası nen teşekkür ederiz. A.T. T. B. Müfettişi: Asaf Talât Ist. UM. azasımdan: M. Ali, Milliyet'in Edebi Romanı : 82 Ölüler yaşıyorlar mı? (Felsefi fantastigwe roman) Yazan: HÜSEYİN RAHMİ “Eceli gelen o köpek cami | 'duvarma siyermiş. Bu bedbaht | mem.. Beni zabıtaya “Hiç bir şeyden perva et- şikâyet daha berbat etti. Sakip Cema- | fayda vermez. Hapse attırma- Jin aşk ilâhesine göz (o dikti. O | nm hükmü Müddetimi ikmal eder çıkar si zinle hesabımı görürüm... küstah gözleri kamamın ucile köpeklere atacağım..” iy e temizlemediği bir bulaşık mesele yoktur, İşi bu vadiye düşürmek istiyenlere lânet... Niaşnlımı bir diğerine vermek haksızlığında devam e- derseniz... Bir sabah ailece hiç biriniz döşeklerinizden kalk- mayacaksımız... Tahkike gelen zabıta memurları göğüslerinize saplı birer hançerle hepinizi biruh bulacaktır...” “Sahnede bir kara tahta ö- nünde duran insanın attığı pr- çaklarla resmini çıkaran hokka baz gibi fırlatacağım zağlı kamalarla 8i Zi can evinizden vurmak ke-|lar. rametini haizim. tır ya mezarın,, Başka mümkün yoktur. Gencim.. “Şehamet ya benim olacak- türlü anlıyor musu- değil muz? Bu dünya yüzünde kıyı- lamayan çok. nikâhların zifaf- ları yer altında yapılmıştır... İşte bu tempoda da üç dört sahife doldurulmuş ve şöyle de bir imza atılmıştı; Gafilâna rağmen ru ve Sakip Cemal Okuma bitince ana baba dal mümanaatlara Şehametin meş” mutlak zevci uzak mesafelerden | > ve mütevehhiş nazarlarla birini istimzacen (o bakıştı İnü ».. İşte ordularımız, böyle garba akarlarken, 26/30 ağustos büyük | in dünya ufuklarında yap — Buna da ne dersin “ ha-| nım 7 — Ben deliden £ korkarım Beyefendi... — Evet bu mecnun çocuğun hayatimıza kastteki oo cür'eti şakaya gelir gibi değil. Ya” par mı yapar. Felâket apaçık e Kızımızı biç sokağa çı- İüretizyöğki mıyız? — Bu ancak birkaç polis ve arasında kabil ola | bilecek. — Buna da imkân yok.. Hü- kümet bir kızm selâmeti için bu kadar memur tayin edebilir mi? Onların her tarafta daha mühim vazifeleri var.. — Buna imkân hasıl olsa da tehlikeli bir maznun — gibi polisler arasmda sokağa çıka- rılan kıza âlem ne nazarla ba- ka i — Kızın istikbali mahvol- lu... — Meselenin bir kestirme tarafını bulmak çok © güçleş- ti ” — Bu mecnunun tehevvürü- ü yatıştırmak için o kızı ona mi eki başka çare görünmü ; metleri belirmeğe 6 — ağustostan itibaren, her gün yeni muvaffakıyetler, (yeni zaferlerle ilerleyen son taarruzu- muz, nihayet 30 ağustota Dum- | İupmar) mıntakasında © “Başku- mandan Meydan * Muharebesi, ile ve düşman ordusunun imhası ile neticeleninceyo kadar (resmi tebliğlerde gayet ehemmiyetsiz ha- reketler halinde (gösterilmişti. nkü herkesçe © malümdur ki, inmez, yalnız Yunanlılar de i, düşman ordusu yalnız Ya- nan arial değildi.. Yunanlılar, “Türk, e karşı cephe © almış, “Türk vatarıni,, kuşadılmış, ETE va ile alâkası ve bağı kale haline, Türk © milletini e kalenin müdafileri vaziyetine sok olan, o zamanki dünya galip bir o (parça) sı bir (alet) i idi.. Yanan ordusu da, o kaleyi kuşatan düşman ordu- İman yalnızca (ileri karakolu) TMM lerinin kırılacağını, (ileri karakol) Tarınm vurulacağı nı vaktinde sezerler ve bizim ha- reketimizin genişliğini, maksadı- derinliğini duyarsalar, die man ordusunu, o muhtemel f. ketten kurtarmak için yardıma kuşabilirlerdi... Esasen, ileri karakolları olan Yunan ordusunu, Anadoluya çı- karan tepeden tımağa & kadar, silâhlayan © cephanesini, topunu, otomobilini, tayyaresini, © (yiye- cek) , (içecek) ve (giyecek) ini paralarile, vapurları ile, otomobil berab. İşte bu sebepledir ki, | Türk Başkumandanı onların yeni yar dım ve tedbirlerine (zaman) ve (imkân) vermemek için, hareketi ce anına kadar 6- etsiz göstererek, dünya" nın dikkatini celbetmemek mak- sadını takip eylemişti.. DE Türk Başkumandanı, 1 eylül 1922 de evvelce arzettiğimiz emri ile ordularma ilk hedef olarak ! (Akdeniz) i gösterdiği gün, Türk milletine verdiği o müjde ile de o güne kadar saklı tuttuğu, bü: yük taarruz hareketinin, 30 a- Zustosta elde edilen ve dünyayı lim ve mağrur düşman or dularının — asıl unsurlarının akılla- ra dehşet verecek kat'iyetle imha edildi,, ğini müjdelemişti “Teşkilât ve techizatı gibi an” aneleri ve muzafferiyetleri, ve is- mi, münhasıran Türk © milletinin suurundan ve ezeli, ebedi imanın letinin bünyesindeki kudret ve mefküreyi üç buçuk sene evvel me sai arkadaşlarile ifade etmekten eden mücahedelerinin neticeleri tezahür ettiğini,, büyük milletine müjdeliyordu.. “a Türk Başkumandanının, bu bü yük zafer müjdesi ile beraber, düşman ordularını büyük hezi- met haberleri, bütün dünya ufak- larında, -o günden itibaren biri- lamış bulunuyordu... Türk orduları da şimalden (Marmara) denizine, o cenuplan da, İzmir istikametinde, (Ahde. niz) e doğru durmak (o bilmeden akıyorlar, koşuyorlardı... Tam bu sırada, 4 eylül tarihi- İle, Ankaradan heyeti vekile riya- — Bile bile Şehameti İlle bir ateşe atabilir miyiz, Bu İ çocukta kocalık faziletlerinden İ hangisini umarsın? — Hiç birini... — Başımıza damat namına böyle bir belâ satın alınır mı? — Maazallah, pan zi taş- lara, üzerimizden iral — Ya öteki? Nadir Ulvi?.. — Bu kaçığa nisbetle Nadir anberisahra gibidir. — Kızı bu ikinciye vermek- le birinci azılıdan kurtulabilir miyiz? — Pek bilemem.. Fakat kı- zı biz versek te bu ( tehditler karşısında Nadir almaya cesa- ret edebilecek 'mi? Karı koca böyle konuşurlar ken hizmetçi çağırırlar, Beyefendi sorar: — Salonda kim var? Sesler duyuluyor.. la görüşüyorlar.. Abdüllütif efendi kai reyini anlamak için © yüzüne baktıktan sonra hizmetçiye: — Haydi Nadir Beye söyle yalnız kendisi buraya gelsin. Hizmetçi çıkırca efendi ha- Maarifte Avrupaya Talebe Dün talebe imtihan- larına başlandı Avrupaya me: cek talebenin dün imtihanları yapılmıştır. kız, erkek seksen kişi girmiştir. Dünkü edebiyat imtihanında tale beye türkçülük cereyanı hakkında sualler sorulmuştur. Sualler şun- lardır: Türkçülük cereyanının taraftar dair yazılan eserle- Toman tekniği itibari le Halit Ziya ve Hüseyin Rahmi Beylerin mükayesesi, Yüksek beden mektebi Ankaradaki yüksek beden ter biyesi mektebinin kayıt ve kabul şeraiti Maarif müdiriyetine tebliğ a ea Yüksek ye terbiyesi tebine bu sene 60 talebe alı birer İhzari smıfa bir sene be- den terbiyesi muallimliği yapmış Muallim mektebi mezunların ka bul edilmesi mukarrerdir. Kitap panayırı kapandı Darülfünun meydanmdaki ki- tap panayırı evvelki akşam kapan mıştır. Dün paviyonlarda kitap a- ramağa gelenler, eli boş dönmüş- lerdir. 30 Ağustostan 2 Eylüle ka dar dört gün devam eden kitap » Panayırm, daha bir kaç gün temdidi halinde satışm artacağını çok muhtemel ler vardır. Gelecek seneki pa rın, hiç olmazsa on beş gün de- — etmesi temenni olunmakta» ler. Müfettişler kongresi İlk tedrirat müfettişleri leri, mualimleri yeni cereyana ha zırlamak, Maarif mıntakalarında | men tefriki, meseleleri gi tür. Muallimleri yeni ceroyana a- İıştırmak maksadile daimi kurs lar teşkil edilecektir. Bunun için bir plân hazırlanmıştır. Ücretsiz talebe Lise ve orta mektep leyli ve meccani talebenin duhul imtihan- ları dün yapılmıştır. İmtihana da hil olanlar 250 kişidir. Muallim mektep- lerine talebe Muallim mektebine » alınacak ta. üç- | rak etmiştir. Neticeler, bir hafta sonra anlaşılacaktır. setinden , Başkumandana bir tel- graf geldi. Bu telgraf, itilâf devletleri ta- rafından bir mütareke teklif edil- mekte olduğunadair | İstanbul- — iş'ar vuku (bulduğuna dair “İşte bu teklif, Büyük Türk za ferinin karşısında, tam üç buçuk sene Türk milletini boğmak için uğraşan bütün bir husumet dün yasının ilk defa olarak beraber- ce boyun eğdiklerini gösteren ilk alâmetti,. Buna Gazi | Başkumandanın verdiği cevabı yarın göreceğiz... A. Rıza — Görüyor musunuz oğlan sellemhüsselâm Me vakitsiz buraya gelip biribirinin biliyorlar. — Ananın babanın reyi ol- mayacak mı? — Yeni terbiye. — İzdivaçtan evvel kur yap mak âdeti yok mu? — Evet., Evet bu terbiyesiz liğe o isim verilirse mazur gö- rülmek lâzım gelecek. — Bilmem vallahi o biz mi zamana uymuyoruz zaman mı bize uygun gelmiyor, — Her iki cihet te... Beyefendi tuhaf bir tebes- sümle gözlerini hanımını hade- kalarına dikerek: gil amma, bu işte benim aklr- ma müessir bir tesviye sureti geliyor... — Ne gibi? — Şimdi Ulvi Nadire teh- ditnameyi okuturuz.. Korkma- İ yep ta kızı almakta ısrar eder- se biz de izdivaca rızamızı ve — Sonra ne olur? | seçilen beş kişilik bir komisyon da Yilâyette İbtikâr Var mı? Komisyon kararını ne zaman verecek? Gaz ve benzin fiyatlarında ih- | tikâr olup olmadı i tetkike me- | mur komisyon reisi mektupçu man Bey, dün #caret odasına la takdirde, il nu pazrtesi günü, toplanarak ka- rarını verecektir. Olmadığı takdir de karar, çarşambaya kalcaktır. | müddeimumiliğe | aksettiği hak. kındaki haberler doğru değildir. Müfettişler İzmire gidiyor Teftişatta bulunmak üzere Bur saya giden İstanbul mıntaksı mül kiye başmüfettişi Hacı Hüsnü B. dün İstanbula avdet etmiştir. İz- mir mmtaksma memur edilen bir kısım Mülkiye müfettişleri, önü- müzdeki salı, memur edil mahallere hareket edeceklerdir. Defterdarlık cetvel hazırlayor Muhteli lele komisyonu kararile sahipleri mübadil olma- dıklarından dolayı tefviz edilmiş iken bilâhara geri alınan mallara hazine verilece- 'ümdur. Dahiliye vekâleti, bonolarma esas olmak ü- defterda: lep etmiştir. Defterdarlık, iskân maüdiriyeti ile müştereken bu cet- veli hazırlamakla meşguldür. Seyahat intibaları Anadoluda tetkikata giden pa rülfünun talebe heyeti tafa Hakkı Bey, seyahat imtibala rmı ve dolaşılan şehirlerde vı ği konferanıların hülâsalarmı, ra f vekâletine gön seyahat intibalarına ait bir hazırlamaktadır. Şemsiye kralı Şehrimizde Almanyanın ve dünyanın en mü him fabrikatörlerinden £ şemsiye ve baston kralı M. Branl şehrimize gel miştir. M. Branl'un fabrikalarında de günde 35 bin şemsiye ve bns- ton imal edilmektedir. kei Cemal Hüsnü Bey Yalovadan avdet eden Bern se- firimiz Cemal Hüsnü B. Tokatliyan oteline nazil olmuştur. Kaza Sirgortalarnızı Galatada Ünyon hanında kâin ÜNYON SİGORTASINA yaptırmız. Türkiyede bilâfasıla icrayi ÜNYON kumpanyasıma bir kere uğramadan sigorta yaptır. mayınız. Telefon: — Nerolecak bu karası da yunca öteki azılı o kuduracak mutlak Nadirle vuruşacak ve ereceği Hayır... Biri ölürse tabii katil de cezasını görmek üzere ortadan kaldırılacaktır. Bu su- retle ikisinden de ( kurtulmuş oluruz... Hanım bu dehşetlice karai cevabını vermeden Ulvi Nadir Şehamet sahneye çıkar yapma etvar ile odaya girdi.. Evvelâ kaynananın elini öp tü, Sonra kayınpederin önün- de iki büklüm derin bir reve- rans kesti.. sl Vail — İnsaniyete pek uygun de- | Abdüllâtif efendinin plânı Abdüllâtif Efendi dünyayi sinema sahnesi ve kendini müş- tehir bir sinema yıldızı sanan bu çocuğun hoppa tavurlarına baktı. baktı o kederli zamanın- da gülmemek için dudaklarını ısırdı. Ve sonra onu ciddiyete | davet icin ağır bir telâffuzla: i; | de aldığım şehadetname makamına Mesut bir akit Esbak Tahran Sefiri Kebiri Sad rettin beyin kerimesi ve arkadaşı mız Mecdi Sadrettin beyin hemşi- resi Nükhet Hanımefendi ile İmra horoğlu Salâhattin Beyin akitleri perşembe günü Kadıköy Belediye si Evlenme dairesinde icra edil- miştir, Tarafeyne saadetler dileriz. * Mercan muamele vergisi me- muru Ahmet B. teknüde sevkedil miş, yerine Kadıköy kazanç me- muru Suat B. tayin edilmiştir. MELEK Sinemasının Yeni mevsimi 7 Eylül çarşamba akşamı başlıyor Beyoğlu'nun en güzel filmlerini göstermekle tanınmış bu geniş ve İKİ YÜZ ilk Zü (La couturlere de AŞK ) ismindeki filmdir, Mümessilleri: MADELEİNE RENAUD VE PİERRE BLANCHARD'dır Dikkat; Bu mevsim fiatlarında tenzilât vardır. Bugünkü prögram ISTANBUL — 18-19 gramofon, 19,30 - 20,30 saz (Bedayli mus kiye heyeti), 20,30 - 21 gramafor la opera, 21 - 22 saz (Tanburi Re fik B, ve arkadaşları), 22 - 22,40 tango orkestrası. ZAYİ: Istanbul Ticaret mektebi âlisi yüksek kısınından 932 sönesin kaim olan tasdiknamemi zayi ettim Yenisini alacağımdan eskisinin hül mü kalmadığını ilân ederim. Ticaret Mektebi Alisi yüksek © kısmından mezun 97 numaralı Hüseyin Bedi, ZAYİ: İstanbul İthalât Gümrü ünden almış olduğumuz 26-10-931 tarih ve 397880 numara, 2/9/9831 tarih 371152 numaralı iki kıt'a güm rük makpuzu zayi edilmiştir. Yeni. si almacağından hükümleri yoktur. Komisyoncu Kemal ZAYİ: 965 sicil nwmerolu arabacı <bliyetnamemi zayi cttim. Yenisini alacağımdan hükmü yoktur. Arabacı Silvestros ve Otomobil muamele etmekte olan Beyoğlu 4886. — Beyefendi sizinle mühim bir mesele üzerinde görüşmek istiyorum... Ulvi Nadir bir ihtiramla: — Emredersiniz efendimiz... GE Kerimem hakkında müş- gene reveransl; Efendinin sözünü itmamına vakit bırakmadan UlviNadir he men atıldı: — Kerimeniz. hakkında hiç bir müşkül mesele kalmamıştır. zatıâlinizle söz kesilip bitmiş- tir. Bu bahis © üzerine avdetle ya değer hiç bir ihti. lâf kalmamıştır... — Halli icap eden zorlu ci hetler vardır. — Affınıza mağruren söylü: yorum,. Aramızda hallinelü zum görülecek bir cihet yoktur ve olamaz... — Nasıl olamaz? — Olamaz çünkü ne emre derseniz bendeniz kapalı gözle kabule hazırım... « wevamı var Y N