TY EE ARR e m RR m Milliyet 7 ŞUBAT 1932 İdarehane: Ankara caddesi, 10 No, Telgraf adresi: İst. Milliyet Telefon Numaraları: Başmuharrir ve Müdür 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matbaa 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Ü Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen nüshalar 10 ku işler için müdiriyete müracaat İâdilir. Gazetemiz ilânların mes'u- Yiyetini kabal etmez. BUGUNKÜ HAVA Yeşılköy askeri rasat o merke- gün hava ekseriyetle bulutlu ols- dak kar ihtimal azdır, rüzgâr “imali istikametlerde kuvvetli'e- seektir: 6-202 tarihinde hava ta- Tin mifimec:» em fazlasi. 7, en öz nite 8 san Ramazan 30 Vakitler: sD Güneş 705 Öğle 12,28 İkindi e A 2 üm 1904 İmsak 5,24 Yürüdüğü içinmi başını sallar.. Tek tük elime geçen Avru- pa gazetelerinden ve Avrupalı muharrirlerin yazılarından öğ- resmiştim ki; insan muharrir olmak için evvelâ görmeğe ve gördüğünün sebebini anlama ya alışmalıdır. Ben de muharrir olmak sev dasında bir adam olduğumdan geçende bu sözün tatbikatını yapmak üzere şöyle sokağa çık trm... Her gördüğüm şeyin sebep- lerini araştırıyordum.. Sokak çamurdu. Neden? diye düşün- düm... Yağmur yağdı da on- dan.. diye cevabımı verdim.. So | biri: ak pisti. Neden diye pm düm... Süprülmemiş te ondan diye cevabını verdim. Tram- vaylar kalabalık idi. Neden di ye kendi kendime © sordum.. Yolcu çok ta ondan cevabını al dım.. Herkes sokakta büzül- müş bir vaziyette yürüyordu. Neden?. Hava soğuk ta ondan. » cevabını vererek memnun ol dum, Demek artık © görmeğe ve gördüğümün sebebini anla- mağa başlamıştım... Lâkin? Baktım, — karşıdan üç tane saka eşeği geliyor. Sırtların. da ikişer teneke su var. Arka larında da saka.. o Dikkat et tim. Eşekler yürürken başları- bı sallıyorlar ve durunca baş- lari sallanmıyor... Neden eşekler yürürken baş | teki Cl&opatra | daki geniş manganez madenlerinin! İ ruştur. Gazete ve matbaaya aitği! ##oden verileri malümate göre bu-N| Milliyet'in Edebi Rorimmi; 4 GÖZYAŞLARI! Asrın umdesi “MİLLİYET” tr. | Bir romanı “Maurice Dekobra” nın Pour- guci mourir,, İsimli romanından ” hülüsa,, Genç ve güzel ve çok zengin bir Polonez, Kontes Marnowska “Nis; tra villâsında oturuyor. “Genç kadın duldur. Ve Galiçya sahibidir. Niste kibar hayatına karışmıştır. Genç ve zengin dulun peşinde koşanlar pıtırak. gibi.. Fakat kontes iki üç senedenberi kocasınm topra- güçiren | metbur bir romancı geliyor ve Çi iltica ediyor, — Aman beni kurtarınız! diyor. Romancı düşünüyor: | profesör (Choumberg) isminde biri ne açıyor, Ppolesör diyor ki: — Bu hastalık iki türlü tedavi © larmı sallarlar.. diye sordum.. Yürüyorlar da ondan cev.- bını verdim.. Lâkin her yürü. yen başını sallıyor mu?.. Diye etrafıma baktım... Sallamıyor. Şimdi tereddüt içindeyim. Eşekler başlarmı salladıkları için mi yürür, yürüdükleri için mi başlarını sallarlar?.. Mukavele yaptım!. Yenicamiin İş Bankasma bakan meydanda oramazan- dan evvel bir pilâvcı acem yer- leşmiş... Her gün bir tencere dolusu pilâvla geliyor.. İki sa- at içinde satıyor paracığını ce bine indirip dönüyor.. Böylece işini yoluna koyduktan bir müd det sonra, eski ; dostlarından irisi bir gün pilâvcı Ali Ek- dünç ver. Sana cumartesi gü- nü iade ederim. Maşallah işin iyi gidiyor, her halde iki liran yok değildir.. Ali Ekber düşünmüş. Yok dese açık bir yalan olacak.. Şu cevabı vermiş — Gardaş! başımla baba da yoh değil... re ve lâkin, şu garşiki İş Bangasile muka. vele yapmışıh... O pilâv satmı- yacah., men de para istikraz et miyeceğim... Kusura bahmal. Me can Gerçe onun pilâv sattıgın | görürsen, gel mene iki lirayı FELEK Etem İZZET © seviyorduk. Daha iki sene son- | pek cıkamamaya başladım. Yal © oldum. Artık ondan dedim. İşte o günden sohra ko Mektep'en kaçamak e e nuşmaya başladık ve o genç be | ğimiz zaman odamıza; gide! nir ilk aşkım oldu. Dehşetli| rahattık. Fakat, yeni sene ba- sevişiyorduk. “ Doktor. olur ol-| şında “artık mektebe gitmeni, maz Tam bir se-| istemiyorum. Seni çok kıskanı ne pazartesi ve perşembe gün» | yorum, içim rahat edemiyor... leri mektebe gitmedim, hep o- | dedi, beni mektebe de göndert munla gezdim. Bebekte gezdim | medi. Babam: Niçin mektebe Maslakta gezdim, Hisarda gez | gitmek istemiyorsun?.. dedik. dim, Adada gezdim, sularda | çe, “Gitmek istemiyorum işte, gezdin, ve., bir gün yine Mas-| okuyamıyorum. Okuyup! ta ne İakta idik. O biraz içmişti, yapacağım, Ben kızım. Yarın “Sen her şeyinle benimsin | bir kocaya varacak (değil mi- değil mi?... dedi, o Sakınacak| yim..., diye ayak diretmeğe baş ne vardı?,. Sevişiyorduk. Çıl: | ladım, Arinem de: öyle.. dedi. gın gibi, deli biribirimizi '| Fakat, ondan sonra da evden ra evlenecektik. Evet seninim. | nız “ağa göndermiyorlardı. dedim. Ve. işte o gün kadın | Çıldıracak gibi oluyor, hafta- saklı ve|da bir iki n hikâyesi hanür:-Biri © (Peyehigue) (Prysiae). Şü halde, ya uzun bir seyahate çıkmalısınız, yahut ilk te- sadüf ettiğiniz bir başka adama tes in olunuz. Romancı da: “Düşünen kadın bomba gibidir. Düşünmeyen kadın da taş güllelere benzer, dinamitle Tim bayrağım kaldırmenk. Fakat te #adüflerin içinde aksi tesadüfler de .| var. Meselâ kadın bir şevlik göcesi İrlândalı patronun © villâsmda tam İ görüyor o kanka kdar ka. | şıyor. İrlândalı genç te güzel kadının kendi işine en büyük bir rakip oldu ğunu anladığı için kontes (Mar- nowskm) gözünde büsbütün başka bir kıymet peyda <diyor. O da kadı nın peşine düşüyor. Doktorlar ro- mancı kadını bu tehlikeden kurtar- mak için çalışıyorlar. Irlândalı, tesin hem kaçar, hem kovalar görü. en hallerihden bünkütün. alevleni. yor. Nihayet romancıya gelip: Zik biyere e yorum. esrarengiz din benimle baş başa kalmaletan ka şıyor, Siz Te? yardım etmezseniz ben dörudan doğruya şatoya gidip Romancı: — Zannetmem ki Iabul etsin di- yor. O zman genç ve zengin İrlândalı: — Bu nihayet bir sinir eselesidir. Diyor. İş inada binerse İzlândalı. Bin inadı Polonezin inadını yener. Ve sörüne şu hatırayı ilâve edi- yor: —Benim büyük babam bir kadına bulmağa i | sarken arkasından (Irlândalı) onu rx düşüyor. Arma — Peld! diyor. İrlândalı İ gelire işi idare ederim. Gece tam onda İrlândlar geliyor. Romancı kontese çaktırmadan deli. kanlıyı savsaklıyor. İkisi gece yarsına kadar balkon- da oturuyorlar. Bir aralik İrlândalı sieldiğm söyleyerek bahçede gez lasyor. biri de| meğe ka! Romancı da biraz dolaşıyor. Tek rar balkona geldiği zaman he gör sün. Kontesin © penceresinde vik var, Vebir gölge, hem de İrlindalı- nın gölgesi odada hareket ediyor. Romancı: — Vay kâfir, diyor, dolaşacağım bu | diye beni kandırdı. Ben buradan ay rılınca içeri girdi. Bu telâşla doktoru ke. zuna vuruyor: — Ne var üstat 177 Romancı şaşırıyor. — pencerede gölge Ielkndalmın, balbeki İrlâridalı yanında. Bu şaşkınlık sırasında kon Bayel ra in kopu- vir Ak ve rol Wei Bir de ne görüğnler, Tam İzlin benzetilerek doktor yetişiyor, yapıma lindeki kordonu © prizi çıkarı yar Yapma sin adam” (pat! 5 ef yere kadın bayılır. yor, Meğer meşhur Neurologue'ün bulduğu son sistem aşk tedavisi u- sulü bu imiş. Sevgiliye benzeyen bu yapma adamla onun bedeni ve ruhi ihtiyacını tatmin etmek! Bu skandal üzerine profesör de, romancı da şatodan ayrılıyorlar. Ve iki güzel ve zengin genç te evleniyorlar. Profesörün usulü fiyasko oluyor amma romancı işin sonü buraya va racağmı eaten keşfettiği için: Kadma daima: — Hayat kısadır ve sandet her vakit ele geçmiyen bir kuştur. Bina enaleyh onu bulünca sıkı sıkı yaka- lamalı! diye masihatlar ediyor. Fa- kat kadın mücadelede ısrar ediyor. Ediyor amma yine bütün tedbirlere, engellere rağmen iş olacağına varı- yor. Romancı bütün bunları bölâsa ederek aşk buhram karşısında ca- nımdanı sadi ve meli in © — Kürk an ön m de kâyemi bitirirken tökrar edeyim: al Hayat sandet'dolu, Niçin öle- rasları, kibar âlemin İstanbul Asliye mahkemesi | ci huluuk dairesinden: Mükldei Be- yoğlunda yemenizi sokağında Keli li zade Apartım tevetfa Alber a veresesi ve #evcesi madam Hilda oğla Şimen- tof Gaston efendilerin İstanbulda Astarcıyan hanında mukim tüccar dan Jak Yakwel ef. ile Tünel sokağında Taptas * harimda (6) No. da oturan Leon Profeto ef. ve madam Reşel Baratan ve Fani Barnatan eleyhlerine ikame eyledi- gi feshi şirket davasından dolayi olbaptaki davetiyenin müddaaleyb- lerden Fani Barnatan efendinin ika metgâhi meçhul bulunması hasebi- le H.U. M, K. mun 141 inci maddesi hükmüne tevfikan ilânen tebliğine karar verilmiş olduğundan tahkikat günü olan 168-2932 tarihinde saat 14 te bil'esale veya bilvekâle mah- kemede Hazır bulunması tebliğ me- oturan mü- taktir edilen Beşiktaş Teşvikiye mahallesinin Hamamci Emin efen- di sokağmda atik 3 numaralr arsa nm-342 hisse itibarile 229 hissesi 2932 ta. de Şartnamesi divanhane- ye talik edilerek 10-3-032 ta. ne mü sadit perşembe günl saat 14 den lacaktır. Artırmaya iştirak - etmek işin 94,7 teminat akçesi alınır. Mü- terakim vergi, vakıf icaresi beledi- ye mmumu- müşteriye aittir. İcra ifila kanununun 119 cu maddesine bit olmayan ipotekli / alacaklılarla diğer alikadarların ve irtifak hak- kı sahiplerinin bu haklarını ve bu- susile faiz ve mesirife dair olan id- 20 gün içinde evrakı müsbitelerile lar satış bedelinin paylaşması dan bariç kalırlar. © Adâkadarların yenlerin 931-466 dosya nuümarasile dairemize müracaatları Hân olmur, İstanbal ikinci ticaret mahieme- sinden : Türkiye İmar Bankası ta- anda icrayi ticaret eden Mutaf bi- #aderler öleyhine ikame edilen iflâs davasının — cari © muhakemesinde müddealeyhin ikametgâhının meç bul almasına binaen Usulin 141 ig- ci maddesi mücibince bir ay müd- detle ilânen tebliğat ifasma ve cm- ri muhakemenin 4 nisan 932 pa- zartesi saat on Uç buçuğu talikina Sirgortalarınızı Galatada Ünyon banmda kâin ÜNYON SİGORTASINA yaptırınız. Türkiyede bilâfasıla icrayi muamele ctnekte olan ÜNYON kumpanyasına bir kere uğramadan sigorta yaptır- maymiz, Telefon: Beyoğlu 4886, karar verilmiş olduğundan yevmi mezküirda mahlermeye gelmediği takdirde hakkında ewamelei giye biye tatbik ve ifa olumacağı tebliğ makamına kalm olmak üzre ilân o- lumaf, yin kapısı önünden © geçmeye başladı. Yatak odam sokağın üzerindeydi. Perşenbe geceleri ve mektepten çıkabildikçe evde bütün lâmbalar sönüp herkes uykuya daldığı zamanlar ge Tir, penceremin altında hafif hafif islik çalar, beni uyandırır dı. Pencereyi açar bir iki keli- me ya konuşabilir, ya konuşa - mazdını. o Düşünürdüm, evi bırakayım kaçayım! Amma, o daha mektepteydi. Nereye gi - debilir, nasr © kaçardım? Bir gün bir fırsat buldum, evden çıktım, doğru mektebe gittim. Onu çağırttım. Birbirimizi gö- rünce,öyle bir sarıştık ve öpüş tük “ki, Hi hummalı zevkini ai Tâ Çamlıcaya kadar gittik, Sa atlerce konuştuk, beni kandırı yordu. Perşembe geceleri ya sen soka ğa çık, ya beni arka kapıdan içeri al.. Muvaffak olmak- için cesaret" İizimdir.. kıymetli hiç bir şeyim yoktu. | mek istiyordum. İmkân yoktu. © Beyoğlunda bir oda tutmuştuk. Nihayet perşenme günleri e- defa olsun onu' gör- |, Her.şeyi göze aldım; Peki.. derim. O haftadan sonra “her perşenbe akşamı bekler, herkes Uyuyunca onu yatağıma — alır, sabaha karşı bırakardım. Başka gelebileceği ke de koluma ip bağlar, sici Ek e sarkıtırdım. ilirse karan - lıkta bü ipi bulur, çeker çeker, bileğimi sallaya sallaya © beni uyandırırdı. O zaman (oo yine iner, onu alır; yürek üzüntüleri, bin bir türlü korkur içinde bile olsa odama getirir, * geceyi o - nunla geçirirdim.Üç defa da ge be kaldım ve ölümü göze aldı- rarâk kürtaj yaptırdım. Fakat, sonra ne oldu?.. Mektebi bitirir bitirmez Van'a gitti ve beni u- nuttu, Amma, ben onu çok zor u- nuttum, Unutabilmek için his- lerimi , kalbimi, kafamı zorla değiştirdim. Nihayet alıştım. Şimdi belki yirmi beşinci #1. kımla yaşıyorum.. Ve.. annem, babam. komşu larım beni hâlâ orta mektepte- ki Aşüman biliyorlar.. Varsın onlar öyle bilsinler. Ne çıkar?. Anladın mı Beyefendi, işte | ” Aysel'in hikâyesi daha tu- . | haf. O da'bir gece kollarımm — İarasmda ağlaya ağlaya anlat muştı: — Bakırköyünde oturuyor- duk. Bilmem, sen tanır mısın?. Şimdi İktisat Bankasında: Re- şat.- Mahallemizin en güzel, en göze çarpan delikanlısı o i- di. İkide bir bana mektup gön derir, “yolumu bekler, kartlar arkasina şiirler yazar, komşu kızlârı gelir, onları bana okur. lardı. Hele istasyona gezmeğe çiktik mı?.. Muhakkak arkamız daydı. Sandala © bineriz o da, Balığa çıkarız o da. Sanki be- nim gölgem. Fakat, hiç aldır- mazdım bile. Yalnızdım, kim- sesizdim, âşksızdım ve... biraz da muhafazakürdım! Erkekten genç etkekten, sevilecek erkek ten ödüm kopardı. Fakat, gün ler geçtikçe onun İri siyah göz leri sanki zorla gözlerimin ii giriyor ve beni berakmı- yor, göz kapaklarımın içinde kei Galatada | kamına kâim olmak üzere ilân olu. | İstanbul dördüncü icra dalresi- | İ be: Tamamına 2052 lira İrymet| açık artırmaya konulmuş olup 20-! 16 ya kadar İstanbul dördüncü İcra || dairesinde açık artırma suretile sat | tevlikan hakları tapa sicile sa- | dialarını ilân tarihinden itibaren | bildirmeleri İüzımder. Aksi. halde ; hakları tapai sicillile sabit olmıyan * bu madde ahkâmına riayet etmeleri |; ve daha fazla malümat almak öisti-| rafından Asma Altında Canbaz ha-| ildi. Bu onun (O koluma, benim Pek heyecanlı iki saat geçirmek isteyenler Bugün ASRI SİNEMADA ÇO L AŞ'KI filmini götmelidirler. Bu mükemel AŞK ve MACERA eseri büyük yıldızlar NOAH BEERY ve OLİVE BORDEN tarafmdan temsil edilmektedir. AŞK GECELERİ — MÜCADELELER — KAÇIRMALAR — HERCÜMERC — SAHRA ÇÖLÜNDE BİNLERCE BUVARI TARAFINDAN FANTEZİLER. Bugün sant 16,30 ve suvsrede cazibeli VARYETE - NUMARALARI MAJİK SİNEMASINDA Vital - Suzy Vernon - Jeanne Helbling - Rolla Norman ve Daniel Mendaill'i ! ÇETECİYED BEZ (Korsika Çakırcalıs ) Fransızça sözlü filminde hepi. | | hi HARRY BAUR |. Vicdan Azabı nam son filminde Bayramın birinci, ikinci ve üçün cü günleri İstanbul ve Beyoğlu şubelerimiz kapalı bulunacaktır. | İstanbul birinci iflâs memurla- ğundan: Beyoğlunda Perapalas ©- teli karşısında Halıcı ve Antikacı Müflis . Haim Kendi tarafımdan teklif ölunab kongurdatonun mil- zaâketesi 11-232 tarihine eniisadif perşembe günü anat 14 te talik e İ dildiği ilân olunur. Dr. Celâl Tevfik Zührevi ve idrar yolu hasta- Sirkeci! lıkları mütehasersı: iğ Muradiye caddesi No, 35. f Her gün saat 14-18, > ZİVER BEY İDARESİNDE GM LONDRA BİRAHANESİ Vaki olan devet üzerine 15 gün evel Mısıra gidip verdiği konserlerde parlak muvafiakıyet kazanmış olan SAFİYE HANIM Yarın avdetle komafissabık saz heyetine iştirak edecektir Bayram günlerinde saat 15 de matineler Her akşam 15 kişiden mürekkep fevkalâde sar heyetine Bayramdan itibaren SEYYAN HAHIM dahi iştirak edecektir. Ayrıca: 9 kişiden mürekkep " Azarbaycan Hakiki Türk Musiki Heyeti dahi icrayı terennüm edecektir. En kıymetii Bayram hediyesi esansı, kremi, sürmesi, tırnak cilâsı, briyantini, gliserinli sabunudur Evliya Zade Nureddin Tatanbw! - Baheskap' Ecza ve itriyat deposu Istanbul Deniz Levazım Satınalmâ komisyonundan: 7000 kilo kazan tutyası ; açık münakasa İle 20 Şubat 1932 pa- zartesi saat İl de. 9 Röda muhtelif burgatada lif halit $ Açık münakasa İle'29 Şubat 932 pazartesi saat 14 te, 400 kilo mühtelif Gırcala; Açık münakasa ile 29 Şubat 932 p1- zartesi saat 14 te. Yukarda cins ve miktarları yazılı Tutya ve Halât hizalarm da yazılı gün ve saatlerde münakasaları icra olunacağından şartnamelerini görmek üzere her gün ve vermeğe talip olacâk- larm münakasa gün ve saatlerinde muvakkat teminatları ilebir likte Kasırmpaşada Deniz Levazım Satmalma komisyonuna mi racaatları. (478) Yine bir akşamdı. Beş - kız | dayım. Bu kimbilir kaçıncı?. / arkadaş kol kola girmiş, m Artik yetmez mi hikâyem?. ve kahkahalı sa-| . . . . . hye İde inim Deniz kenarı kalabalıktı. Na | lek.. Hepsinin macerası da pn- sıl oldu, pek farkında değilim. | larmkine, onların göz yaşlarımı Karşımıza beş kişilik bir erkek | akıta akıta anlattıkları dalgın. gurupu çıktı. Hepsi de bizim mahellenin çocukları, Reşat ta içlerinde!; : O, nasılsınız, gezi - İk ve kurbanlık hikâyeler benzer şeyler. Fark yok. V.. daha acısı bütün bunların ismi yor musunuz?., Filin : derken | ve şahsiyeti : dört arkadaşım dört çift oldu -| o — Kız! lar. Ve. benimle Reşat iki baş Türkçede kızın tek manas ta iki tek ölarak yürümeye baş | vardır: Ergen. ladık. Buna: Böyle ne kadar yürüdük bil — Erkekle birlik olmamış. miyorum, Meliha bir aralık: e denebilir. Hepsinin de — Ayol siz ne diye öyle ya , babası, © kardeşleri, evi pa yalnız yürüyorsunuz. Reşat e var, Ve... hepsi de semt Aysel'e refakat etsene. lerinin, Dedi. (o Reşat, o baygıniri — En iyi.. Ana ve babalarının: — En namuslu. Dedikleri, öyle bildikleri kız İ ları, Naran' da, muhakkak ki bun siyah gözlerini gözlerime dik - ti, — Müsaade ederlerse. . Diye yanıma geldi. Mahcup, ürkek iki Sekkin kolkma ge çiftler kafilesine girişimdi. Ne tekim de öyle oldu. Ve.. bak Keler geen