“© zım gelen tedbirlere ihtiyacı var Kömürlerimizin hariç piyasalar- . da revacını temin için ciddi mesai sarfedilmektedir. iz | mektedir. Alınması gelen | tedbirleri şu suretle hülüsa etmek mümkündür: Zonguldak limanında — tabmilât tevsi, tanzim ve tahtı emniyete aj- mak lâzımdır. Zonguldak en çok ih | racat yapan bir iskele olduğu hal İ de, bütün vesaiti iki sabit ve hur- İ da vinçten ibarettir. Bu limana hiç | değilse dört beş tane daha seyyar vinç ilâvesi lâzımdır. Kömür © vagonları ise ihtiyacı kat'iyen karşılayamıyacak bir radde- dedir, Vagonların bir hayli arttır ması lâzım değil, elzemdir. Zonguldak limanı dalga (kıran nın hiç değilse, bir misli daha tem- didi tahmilâtın selâmeti için lâzım- dor. Bu tedbirlerin hem ihracatın | tezyidi, hem de vapurları “her man tehdit eden fırtına tehlikesinin izalesi için müsbet bir tesiri olacak ur, Zengin ocaklara malik bulunan Kazburun umumü harp © esnasında hattz havai ile Zonguldağa raptına teşebbüs edilmişti. Bu hattın yapıl ması çok faydalı | olacaktır. Gene bu havzanın en iyi ocaklarına malik bulunan Çamlı ve Kandilli ocakları- Din da Ereğli limanma birer hattı mii ile raptı zaruri © görülmekte” ir, Bütün bunlara Ereğli limanı da- hilindeki enkazın çıkarılması da ilâ- ve olunmaktadır. TA LAR Ş Pamuk cinsi ıslah edilecek iraat Vekâleti o memleketimizi lan pamuk ziraatine büyük bir ehem miyet vermektedir. Vekâlet, pamuk Doktorların Dünkü içtimaı Sihhiye vekili şerefine bir uyafet verilecek Etbba muhadenet ve teavün ce- miyeti aylık heyeti ufhumiyesi dün Yapıldı. Ceniyete yeniden girmek istiyen irçok azanın teklifleri kabul edil dikten sonra, Ankara Sıhhiye müdü rü Şuayıp Nuri Beyden gelen bir mektup okundu. Bu mektupta ce- miyetin sigorta sandığile Ankarada- ki bütün doktorların alâkadar oldu- ğu ve girmek istedikleri yazılıyor. | şaatı du. Bu teklif memnuniyetle karşılan. dı ve derhal teklif varakaları gönde rilmesine karar verildi. Yeli Tahir Jamail tazizi için bir dakika süküt edildi. 9 Mart 932 de Londra'da topla- nacak üçüncü beynelmilel şehir haf zıssıhhası kongeresine iştirak | ede- sek Türk tabiplerinin isimlerinin tes bitine karar verildikten sonra, şeh- timizde bulunan Sıhhiye Vekili Re- fik Bey şerefine bir çay ziyafeti ve- rilmesi kararlaştırıldı. Son zamanlarda etrbba arasında bazı ihtilâflara sebep olan bir mese le ruzmameye dahil bulunuyordu. Ta bibi müdavisinden her hangi bir memnun olmayan hasta, i | kinci bir tabibe müracaat ederse bu tabip me vaziyet almalıdır? Bu sualin cevabını bulabilmek i- sin saatlerce münakaşa yapıldı. UÜ *numi kanaat ikinci tabibin birinciye vermesi merkezinde idi. Man mafih böyle bir mecburiyet tabmil #dilelitiyeceğini ileri © sürenler de vardı. | Neticede bu hususta bir o karar İ verilemedi ve Etibba Odasınm har | ei müracasta (o karar veril | Mahfil gençleri bir müsamere verdiler ' rm Şer Mahfili te- a a ie K ” | ha eski zamanlara taallük eden Adanamm yetiştirdiği pamuk pi- yasada fazla rağbet gö - dir. Elyafının kısa olması, modern fabrikaların tezgâhlarındaki mekik- lere uymaması, buna sebep olmakta. dır. Ayni zamanda ( alestikiyeti de kâfi değildir. Mısır ve Amerikada dönüm başına alınan beş yüz kilo- ya mukabil Adanada yüz kilodan faz İn hasılat pek nadir görülmektedir. Bu itibarla çifçinin sarfettiği emek 1 karşılamamaktadır. ci Ziraat Vekâletinin Adana- daki pamuk istasiyonu yerli onvam ulahma çalışıyorsa da bu defa de- ha esaslı ve daha | erri bir tedbir düşünülmektedir . Bu tedbir de A-| merikalıların İri gres ymm tan sonra tertip > verdikleri idenl pamuk tobumanu A İ dana icin kabul etmektir. İlk sene Adana ovasının bir mes- fı kordon altına almıp Upland tohu muna tahsis edilecektir. Bu tedbir ikinci sene ovanın diğer nısfında da | tatbik edilince iki yone zart da bü- tün dünyaca tanınmış, olyafhı Owzun ve bütün evsafı matlüba ve mak- buleyi haiz, çok iyratlı, müşterisi ba | zır Teksasin bu pamuğumu yerlileş tirmek kabil olacaktır. Peynir ihracatımız. İhracat ofisi peynir ihracatı- sim böl rafından kon- trol edilmesi için bir mizamna- me tertip etmiştir. Nizamname Şurayı devlette tetkik edilmek tedir. Nizamname yakında İktı sat vekâletine iade edilecektir. Peynir nizamnamesi mucibince hariç memleketlere gönderilen | peynirler muayene (edilecek, yağlı ve y. yağlı ve yağsız olduğuna dair tenekelerin üzeri ne etiket konacaktır. Yapılan muayene (neticesinde yağsız peyniri yağlı diye ihraç edenler den ceza almacaktır. Yer altındaki Eserler Müzeler idaresi hafri- yat için tetkikat yapıyor Müzeler idaresinin Sultanah | metteki İpodromu meydana çi: | karmak üzere yeniden hafriyat yaptıracağı yazılmıştı, Şimdiye kadar asar atikayı meydana çıkarmak üzere İstanbulun pek az semtinde geri ei buna rağmen çok eserler e! de edilmiştir. Bilhassa bina in- ve kanalizasyon ameliya- tı dolayısile eski eserler meyda na çıkarılmıştır. İstanbulun muhtelif semtlerinde ciddi bir hafriyat yapıldığı takdirde yal- nız Bizans devrine ait değil, da | bir çok eserler elde edileceği ve | bu suretle tarihe yardım edile- ceği muhakak görülüyor. Müze | ler idaresi, İstanbulun hangi semtlerinde hafriyat yapıldığı takdirde kıymetli ve tarihi eser ler elde edilebilecet rai tetkike l başlamıştır. Bu tetkikat müs-| bet ikili verirse Sultanahmet | ve Ayasofyada değil, Istanbu- tu htelif yerlerinde hafriyat yapılacaktır. Dört mahküm serbest | bırakıldı Son ay zarfında hapishane- den yirmiyi mütecaviz mahküm müracaat ederek hastalık iddia sinda bulunmuşlar ve cezaları- nın tecilini istemişlerdir, Bunla İ xn hepsi de sıkı bir muayeneye tabi tutulmuştur. Yapılan mua yene neticesinde bunlardan an- cak dört mahkümun hakikaten hasta oldukları, diğerlerinin hastalık alarının doğru ol- di madığı anlaşılmıştır. Hastalık- ları sabit olan 4 mahkümun ce- sinin tevsiine ve yatak mikdarı nın çoğalmasına karar vermiş- ti. Fakat belediye şimdiye ka- dar buna teşebbüs etmemişti. Hastahanenin alacağı yeni $6- için şimdi bir keşif plânı ya- pılmağa başlanmıştır. na göre binanın idare kısmı ile hastahaneye ait (o paviyonların arasında yeni bir bina yapılacak tır, Bu suretle hem yatakların mikdarı çoğalacak, hem de ye- ni bina daha sıhhi olacaktır. Beyoğlu hastahanesinde şimdi- ye kadar daha ziyade kaza, ci- nayet ve saire hâdiselerle yara- lananlar tedavi altına alımıyor- du, Hastahane t edildikten sonra yalnız yaralılar değil, di- tir. Darülâceze balosunda milli danslar Darülâceze menfaatine ola- rak şubatın dördüncü perşembe günü akşamı verilecek baloda milli danslar raksedilecektir, ve bu dansları âile kız ve gençleri oynayacaktır, Fikir vali ve be- lediye reisi Muhiddin Beyindir. Dün Nişantaşında Harbiye cad desinde vali konağında bazı da vetlilerin ve ezcümle gazeteci- provası yapılmıştır. Hariciye müsteşarı Ankaraya gitti Hariciye müsteşarı Numan Rifat Bey dün akşamki trenle Ankaraya hareket etmiş ve pek çok zevat tarafından teşyi olun muştur, Atlar ürkünce.. Arabacı Sakip arabasile Sa- matyadan geçerken beygir bir- den bire ürkerek arabayı alabil diğine sürüklemeğe başlamıştır Hayvan durdurulamamış ve sür atle araba Mahmutpaşa camii- nin önüne gitmiştir. O- lanca hızile koşan hayvan cami in önünden geçmekte olan kun- duracı Yakup Efendiyi araba- nin altında bir müddet sürükle miş, omuz kemikleri kırılmış aşma da ağır surette ralanmıştır. Hi ü la durdurulmuştur. fendi hastahaneye götürülmüğ- tür, Vak'a tahkik edilmektedir. —— Halkevinde İzmir gecesi Halk birliği derneği O Halkevin. de İzmir gecesi tertip edilecektir. İz mir gecesinde İzmirin halk şarkıla- rı çalınacaktır. Vatandaş Zekât ve Fitreyi Tayyareye ver. Havanı duşmanın korkunç kartalları taratından sarıl- İmiş görmek istemezsin de-ğ$' İğil mi? O halde hiç tered- İdüt etme, Fitre ve zekât için İmiyetine ver! Bu hem bir İvatan, hem bir iman borcu- dur! İRTİHAL | Esbak Mabeyn Başkâtibi merhum Ali Cevat Beyin zevcesi ve Mor! Müstesar: Mehmet Fakültesi Asis- kova Sefareti Cevat Beyle, Tep sm valdesi Mevhibe Hanim TEfen- dinin kısa bir hastalıltan sonra ve- fat ettiği teessüfie haber alımmış- tac. i Cenazesi, ayın otuz birinci Pazar günü tam on ikide Bebekte yalasın- dan kaldırılarak Bebek camisinde nemazı kılmıp Rumeli Hisarı me- zaları tecil edilerek kendileri yle örer sarlığına defn edilecektir. Mel yek Bu plâ- | ğer hastalar da kabul edilecek lerin huzurile bu hazırlıkların | | ağa o civarda Şevketin ayırdığın parayı tayyare Ce-| tararla tanlarından Dr. Hatçe Cevat Hanı- | i 3 MILLIYET. CUMARTESİ 30 KANUNUSANI © Ekonomi Belediyede Poliste a ke Beyoğlu Karagöz Kömür ihracatımızı | Hastanesi Oyüatırkdi | 'nasıl tezyit edebiliriz? Yeni bina yapılarak Liiabü pall beş ida Z tevsi edilecek altı oda yandı * | Zonguldağın acilen alınması lâ- | gğtine Beye esime, | pk le Bİ ye sit dükicinda karagöz oyaatmak- in meşgul Reşat ve refiki Naci E-| fendilerin tavana © astıkları limba parlamış, dükkünm üstündeki iki oda kâmilen ve Camct © hanının üç odası kâmilen, iki odası da İsmen yanmıştır, Evvelki gece 3,5 ta Tavuk pazarın da medrese sokağında Baltayan ve Yorginin kereste imalâthanesinden yangın çılımış, ve imalâthane kümi- İen yandığı halde söndürülmüştür. | 100 lira bozdururken Unkapanında Turgut sokağında mukim Hasan ve İzzet namlarında | şahıslar Örnerabit hanında Ali Ra: | miz yazıhanesinde 100 lira lık bütün parayı bozdurmak süre- | #ile 30 lira çalmışlardır. Maznunlar yakalanarak mahke- | meye verilmişlerdir. İ Dört piliçi çeliyordu | | | Yersiz yurtsuzlardan Lütfi Gala / tada Arşın sokağında tavukçu Todo | rinin 4 adet kesilmiş pilicini kaçarken yakalanmıştır, Hizmetçiye dayak , Beyoğlunda Meşrutiyet cadde- sinde Esperanş otelinde hizmetçi Ek telya otele gelen biri © tarafnıdan bastonla döğülmüştür. Taşla baş yardı Usküdarda Solak Sinan mahalle sinde oturan Neşet ile arkadaşı Rex şat iskambil oynarken kavga çıkar. mışlardır. Neşet Reşadı başından taş ile yaralamıştır. Cerih o Neset yakalammıştar. Hava gazından tesemmüm Tahtakalede Simitçi fünı ittisa- linde çamaşırcı İzzet sr dükkâ- nmdaki hava gazı borusu! delinmiş, ve mezkür dükkânda bulsan çırak Hüseyin ile İdriste üm alâ imi görüldüğünden her ikisi de be. rayi muayene zabıta tababatine gön derilmişlerdir. Darülâceze civarında ölü bir çocuk Darülâceze binasının O eczaneye muttasıl bahçesinde ölü bir bulunmuştur. Keyfiyet jan. darmalara haber verilmiş ve mahalli içn lama gelerek > Darül, idevesi de ayreem tahkik © etmekte dir. Feci kaza bir vağona mer) mer taşı yüklemekte olan © hamal Halidin üzerine taşlar. düşmüş A damcağızın iki ayağı kırılmıştır. Tabancasını çaldıran bekçi Kalyoncukulluğu bekçisi İsmail in kahvesinde « çalarak kaçı mmıştar. Bekçi güç hal ile tabancasını kurtarabilmiştir. Üç buçuk okka esrar | Unkapanını soyan hırsız yakalandı Son zamanlarda Unkapanı civa- rında müteaddit hırsızlıklar. olmuş, ve Enilleri bulunamamıştı. İ larmı açarak uzaklaşıyor... “Müze idaresi sehirde hafriyat yaptıracak Istan Naşide göre yankesi. Saat ezana yaklaşıyor. Teş- bih belki yerinde düşmedi am- ma, akşamcılar için kerahat vakti ne ise, oruçlular için de ezan vakti odur. Oruç bozma İ saati yaklaştıkça sabırsızlık ar tar, Tıpkı hasretliye kavuşmak üzere bulunan bir sevğili gibi, el ayak titrer, gözler wurla- çarpıntı ziyadeleşir. tiryakisi oruçluların akşam seatinde, nasıl bir hal al dıklarını yakından görmek is- | terseniz, tavsiye ederim Beya- ida- res om önünde yarım saat kadar bekle- mek zahmetine katlanın! zıt camii avlusunda inhi Satış barakasının camı da bir tiryaki için az imrendi ci değil ha.. Altın sarısı rengin de saçak saçak Yenice tütünle ri, kırmızı paketler içinde ucu yaldızlı ahali sigaraları filân... Barakanm yanına yaklaşanlar içinde sarsak, ihtiyar bir hanım da var. İçerideki satıcıya sor- du: — Hu, oğlum.. Sizde hanıme linin ramazaniyeliği bulunur mu? Kalabalık arasında, muzibin biri mırıldanıyor: — Hansmelinin ramazaniye- liği burada ne gezer.. Şehzade- başına çık!.. Yorgancı esnafından olduğu, ceketinin şurasına, burasına ko nan pamuk tozlarından anlaşı- lan bir adamcağız, sersem ser- sem barakaya yaklaştı: — Ver bir enâlâ ordan. Hani, aksi bir cevap alsa mut laka kavga edecekti. Adamcağı zın oruç, belli ki başına vurmuş tu, O sırada, bir başka müşteri de Yenice sigarası almıştı. Hid detli tiryaki, Yeniceye yan yan bakarak içini çekti. Sonra bü- yük bir hovardalık yapar gibi cebinden bir beş kuruşluk daha çıkararak fırlattı: — Oldu da oldu, enâlâ dur- sun.. Bir Yenice ver bana da... Zavallının yirmi dört saat tü tünsüz kaldığı nasıl da belli... Bu dakikada, birisi bir yakıp dumanını burnuna tutsa mutlaka bu saygısızlığını pek pahalıya öder... Camiden çıkanlar ser; , do yor, itina ile cebine yerleştiri- yor, ve bir az sonra ağzından burnundan salıvereceği duman- in müstakbel neş'esile adım- Nihayet top ta “Gü: di- ye patladı. Müezzin, minarede acele" acele akşam ezanını oku- yor. ... Kaç zamandan beri arkadaş- lar tuttururlar: — Şu Naşide gitmedik bir ke re? — Yazılacak ne mevzular bu lacaksın... — Biz geçen akşam orada idik. Gülmekten kırılıyorduk.O İ serisi şayanı dikkat bir şekilde açıl. mış, ehemmiyetli hırsızlıklar yapıl. mıştır. 'Uzun müddet devam eden tah- kikat neticesinde polis merkezi bu harsızlıkları © yapmakla mazmun Kerim isminde birisini ya, kalamıştar. Kerim halkında lâzım gelen tah kikat yapılmış ve kendisi © evrakile beraber adliyeye teslim © edilmiş. Ka ep nil ip etmektedir... tir. Polis merkezi Kerimin daha ka kik ne buluşlar, o ne taklitler ca- nım.. Türkiyede yetişmese, mut laka bir (Koklen) de o olurdu. Geçen cuma akşamı, artık ne olursa olsun, dedim, bir gece- lik uykusuzluğu göze aldırarak, Millet tiyatrosuna gittim. Naşit Beyin biraderi Nail B., eksik olmasın, bize bir loca gös terdi. Hem de sahneye yakm bir loca... Perde açılınca bir ; | duran kıza yaklaşıyor. Ve kadı bul Nasıl Eğleniyor? Naşit tiyatrosunda bir gece... Naşit Bey yokken, ortalık sütliman, san'atkâr sahnede göründüğü gibi bir alkıştır başlıyor... Oruçlular için ezan saati — Hanımelinin ramazaniyeliği nedir? — Ramonanın türkçesi — Naşit Beyin sahnedeki ismi: Şampanya — i kimdir? — Şu nimetin hayrını görmeyim — Gelin telile duvağile, güvey çepkeni poturile..... Hani bazı edipler için “nev'i şahsına münhasır,, derler. Ben de “Naşid"e “Tiyatrosu şahsı- na münhasır” diyeceğim. Adam başlı başma bir varlık vesselâm! Son perde kapandıktan sonra yeni nesil Türk kadınları saz heyeti, sahneye çıktı. Ne yalan söyleyeyim: kendini yeni tanıt mağa başlayan bu muganni kız lar arasında bu kadar güzel ses liler bulunacağını, tahmin ede- miyordum. Hele içlerinde bir zenci kız” var ki sesi, âdeta bir hârika.. Gün görmemiş ses, di- ! ye buna derler. Tiz perdeden | bir başla kanto... Arkadan şarkılı bir 0- yun, cndan sonra bir kanto da ha., Şarkılı oyunlardan birisi de meşhur Ramona'nın türkçesi: | İ Ramona, sensin hayatam canım, Ramona, gözlerim yolda, Hıncahınç dolan koca tiyat- roda, çıt yok. Ne bir alkış, ne bir ufak heyecan... Kantolar bi tip te, asıl oyunun ilk perdesi açılınca her taraftan el şakırtı- $ı ile karışık bir ayak patırdtısı başladı: “Naşit” Bey sahnede gönrünmüştü! Dakikalarca süren: alkıştan sonra bir aralık gene uzun bir sükül Bünkü Naşit B., tekrar sah- neden çekildi. Tekrar rolüne başlayıncaya kadar bu süküt devam edecek. Besbelli ki bura ya gelenler hep ve yalnız onu : a bayrağa çekiyorler “Müsli arada bir Anadolu gelin havası e tutturdular, Gelin, telile duvağ hiç bir san'atkâr bu kadar popu |j. gü i İaire olamamıştır. | e ea İ yenge hanım elinde mumlarile Bütün bu kantoların, bu görününce bir alkıştır koptu. etlerin, bu çeşit Yinrikiş biri olmasa Dikkat ediyorum: Bizde yer , li olan her şeye karşı derin bir tek yaa sahneye çıksa gene | alâka uyandı. Şarkının bile yer “.X abalığı bu kubbenin al- | isi kulağa daha hoş geliyor.Şa: tmda toplayabilir. kanın yabancısı olur mu, deme- Oyunda Naşit Beyin rolü, | yin: Yarı alafranga, yarı alatur bermutat şaka eden, güldüren | ka tango, Rapsodi, senfoni tar- adam rolü. İsmi de hoş: zmda besteleri Bigâne nigâhımla beni öldürüyorsun, Hicrin ile ben ağlar iken sen gülü. yosun. Sıra ile bütün kızlar birer şarkı söyledikten sonra hep bir <ü nya!.. İlara, da yerli meral “Naşit” ve e ve köy ha: gibi bir ma'atldir için tama yerin |" errna derim ben... de bir isim. Dünyanın en yaka | Bir saatten fazla devam eden sı açılmadık nüktelerini gidip | bu enfes şarkılı ve oyunlu sah. bu şampanyanın ağzından din- | ne, Naşit tiyatrosunu en canlı lemelisiniz! bir numarası... N hnede iken dikkat e- | Saat bir buçukta tiyatrodün diyorum, suflör istirahate çeki- | çıkarken kulağımda hâlâ uzun liyor. Onun suflörlük işi yok, | boylu, kıvırcık saçlı zenci hanı Ben tulüat diye buna derim iş- |mın pürüzsüz sesi çmlıyor: e e dd | Göklere çıksa figarum gök mudur? şey söyleyecek olsa, gene gülü M.S. yorsunuz. Meselâ, Cani fabrikatörün kı m siriyeri z Mahkemelerde — Yankesici ne demektir? Ain Naşit se | Belgrat ormanı — Efendim, zenginlerin deri Teala şişkin olur. Ağrrlıkia Davası rı fazladır. Bazı fedakâr, yüre- ği merhametli kimseler kendile ei Min sekap barların ye |, venses Nimep* Elan rısmı kendi ceplerine boşaltır. istihkak davası hazine lehine çıktı lar, Ya onlar da olmasa zengin lerin hali neye varırdı? 5 z i Belgrat ormanının, kendi çiftliği Rol icabı, Naşit, teminat ve- | nin hududu dahilimie. ollağimd t id recek. Yanında gene rol icabı | bahsile Mahmut Muhtar rap : cesi Prenses Nimet Hanım bir is nın tombul elini şapır şapur ö. | tihlek davası emen p senesinden i etmek e va kiye boydulktan SoN | ca elen Da daya DAA if YER — Şu nimetin hayrını görme | Yiz heyeti umumiyesi Hazine lchi- yim diyor eğer yalanım varsa! | pe karar vermiştir. Orman İdaresi Bu kontlu, baronlu, cinaf iç-| sevkeden tapu senedinin taihi 75 5 timai üç perdelik piyesin mev. | çin Key Çömiş açmıştı. zuunu sorarsanız, « hiç bir Sey | yakiki sahibi anlaşılmış ve Hazine söyleyemiyeceğim, Çünkü eşha | ye ait olduğu Temyiz Heyeti Gü sı vak'adan bir tek kişi, beni o | miyesi kararına iktiran etmiştir 5 kadar işgal etti ki, mevzuunu bir türlü kavrayamadım. Bu) Akdenizde bir tek kişinin kim olduğumu eartına dindi söylemeğe lüzum yok: o Varsa Naşit, yoksa Naşit. Ermeni şi- Muhtelif limanlarda fırtınanın , sükünet bulmasını bekliyen vapur. lar limanımıza ş — Ah, pederim.. Ben, Frede| © Çarşamba günl lerinden lima. riki seviyorum! mımıza gelmesi lâzim gelen Seyri. — Beni ona vermezseniz ken | te ai pakt çe et pata VAR dimi helâk edeceğim! Mahmut Şevket Paşa yolda bü, — Ah, yarabbi.. Halimiz ne. | Yük bir fertma geçirmiştir. ye varacak? .— Kabilinden soğ Ameli hayat mezunları , da Kagit Beyin toplanmadılar , cana can katıyor. Bir parça uykunuz gelir gibi olur- Ameli Hayat mektepleri mezum p ken, Naşidin yerinde düşen bir | 27: Şemiyeti nara mültesi imdada yetişiyor. Der- | düre olmadığından içtima yapi © hal gözlerinizi açıyorsunuz, f iŞ MM