mallıyei ailliye yi NN “İL Asrın umdesi “Milliyetir” 27MAYIS 1931 5 İDAREHANE — Ankara caddesi © No: 100 Telgraf adresi: Milliyet, 1s. | © tanbul, ee api Telefon numaraları: 5 24311 — 24312 — 24313 ABONE ÜCRETLERİ G Türkiye için Hariç için 400 kuruş 200 kuruş 1400 2702 8 ayiığı Gelen evrak geri geline Müddeti geçen nüshalar 1 Gazete ve matbaaya © işler iriyete müracaat edilir. © Gazetemiz ilânların mes'uliyetini kabul etmez. Bugünkü Hava Dün enfazla hariret 21 en az 15 ti.Bugün rüzgâr mütehavvifhava ku'utlu ve i * Gesaretten ibaret! | Size bir masal söyleyeceğim | su olacağım. Beyoğlu “bir ev! Bu evde si “Hanımına gelip diyor ki: —— Aman Hanım! Bizim bod “kumda alelacayip şeyler var. | Vİ Bombaya benziyor. Ödüm kop | Dİ ta. Hanım bin ihtiyat ile -uzak | > tan- bu bombalara bakıyor.. — Evet! Şüphe yok! Düş- mantarın işi.. a yelda tekli Polis p bakıyor.. Ş bu 'mwuwş!.. Bir taraftan etraf taras- a) Sui altına almıyor.. Ev muhafa Mİ za ediliyor.. Tâ ki bombayı ko aklar gelip ora hteşlemesi: İer.. Diğer taraftan o eve gir- miş çıkmış kim varsa ifadeleri alımıyor.. Lâkin şu bombaları oradan kim kaldıraca! Mahi “| yetini bilmediği şeye kim elini sürer. Âlem canını sokakta mı ldu ki gidip bombayı kaldır. sım. O halde? O halde bir mü- tehatsıs gelecek... Eh, bomba ütehassısı denilen adam diş İl mütehasersı gibi adım başında | e) bir tane değildir ©İ korku ve endişe Ns geçiyor. Nihayet mütehas- “sis geliyor. Lâkin polis bomba Halden iştiral eder de yan “gin falan çıkar diye İtfaiyeye | de haber göndermiştir. O gel: | den bombaya ilişilmesine ra | ütehassıs bunu din bodruma giriyor baların © üzerine gi iyor... Allah saklasın! “Ya patlarsa Korkma- in, patlamaz. Çünkü bomba edilen ve civarı ve oranın sini bu kadar korkutan şey ki bir asansör bakiyesi imiş!. Nasıl? S lâmi İzzet B. ve Paris! © Bilmem neden? Selâmi İzzet Paris kızmış, dünkü | Akşam diyor ki: — yı sakta birbirlerine yim ol ları halde boğuşuyorlardı. İbül Arabın kendi boğazına “doğru yükselen elinden kurtul- “mak için başını hafifçe yana eğ İdi. Bu vaziyette fırtmaya tutul- iş bir gemi gibi sallanmağa dılar. Fakat bu sırada A- p bir iskemleye çarpıp devir- Kendide muvazenesini kay- dip yere yıkıldı. Düşerken Ibülü bırakmadığı için kızı berabör sürükledi. Bülbül bütün gayretine rağmen kendi- tutamadı. Arabın üstüne yı- cilde. Bu sırada başını masanın ivri bir köşesine çarptı. Sadme çok şiddetli oldu. Kı. “5 ağzımdan, burnundan kan kalım., yiltiyei in LE 42 YILL İYET ÇARŞANBA Noktai nazar farkı Üç senedir görüşmemişlerdi. Birdenbire tünelin yukarısında karşılaştılar: — Vay, Melâhat sen nere- lerdesin? — Ay Cemileciğim, seni ne göreceğim gelmişti. — Ben İzmirdeydim. Bura- ya geldiğim zaman seni ara- dım, O evden çıkmışsmız. Böy- le nereye gidiyorsunuz? — Taksimde birisine uğra- | yacaktım. — Gel öyle ise, şöyle biraz Löbonda oturalım. Sana söyle- | yecek o kadar çok şeylerim var ki. Löbonda oturdular. İçerde gazete okuyan gözlüklü bir ih- tiyardan başka kimse yoktu. Cemile anlattı: — Hani hatırlarsın ya, sana İzmire gideceğimi söylemiştim | Gittim. Meğer bizim kısmet İz mirden çıkacakmış. Gittiğimin | ücüncü ayı sarışın bir genç ba- na talip oldu. tin muhasebecisi damdır, reddetme, “ # kesildi. Evlendik. Şirket koca- | ” mı buraya merkeze aldı. Altı (aydır İ buldayız. Sen ne â- lemdesin, biraz da sen anlat ba- Kocan ne yapıyor? Melâhat kolunu havada bir sağa bir sola salladı: — Höhööü... ayrılalı bir sene oluyor, dedi Melâhatin koi ve baş sallayışi, oturuşu, tavurları Cemilenin derhal nazarı dikkatini celbet- | i ti. Kocasından da ayrıldığına göre çocukluktanberi beraber büyüdüğü bu arkadaşınm hâlin den hayırlı bir şey sezmedi. Maamafih merakı da galebe e- diyördu: — Ayrıldın ha! dedi. E şim- di? — Şimdi yalnızım. Yalnızım dediğim, açıkçası nikâhsız ko- talıyım, Üç ay evel bir gençle tanıştım. Tam genç kızlığımda hülya edi: im tip.. Bilirsin ya, eski kocamla ailemin zoru yüzünden evlenmişti Onun için sonu böyle geldi ya. Fakat Be yazık ki, bu bahsettiğim genç evli.. iki defa bana geliyor. Masrafı- | Melâhat çantasından bir re- i | mı yapıyor. Gayet şık, temiz, | sözü sohbeti yerind-.. Sormi — Benim kocam da temiz yinir doğrusu.. Yalnız işte gi diğini kendine yakıştıramaz. Sarı saçlı, uzun boyludur. Se ninki gibi sözü sohbeti çekilir — Ben Parisi görmedim. Lâ kin Paris müzelik olmuştur!,, Fena lâf değil. Biri karşısın dakine sormuş: — Zurna çalar mısın? — Hayır! — Ben de çalmam, babam da çalmazdı! — İyi ama bu söze münase- bet ne? — Lâf olsun diye söyledim. Mübarek çocuk! Hele oraya bir git gör de bakalım müzelik der misin? Parise müzelik der- sek İstanbula ne diyeceğiz: Kü | felik mi? FELEK 6, kendini salıverip olduğu yer. de hareketsiz kaldı, , Ferah hasmından kurtulun. ca diz üstü kalktı, Evvelâ yap- tığı şeyin dehşetini iyice anla madığı için bir müddet şaşkın şaşkın etrafına baktı. Bülbü- lün beti benzi kül gibi olmuş- ile kendinden geç- i. Arap kendi haline baktı: Elleri üstü başı kan için de idi. İlkin “Bülbül! Bülbül!,, diye seslendi, cevap alamayın- ca kızı sarsmağa başladı. Fa- kat halayık ne yapılsa daldığı derin uykudan uyanmıy: Bu sırada Ferah sanki rüya içinde biri kulağına birşey fı sıldıyormuş gibi bir ses, bir ikaz sadası duydu. İbrahim B. kendisine ne Si İbrahim | evde Ben kocamdan | Yalnız haftada bir | | şey değildir, gevezemi geve Hani erkekler kadınlardan yet ederler değil mi? Bu vaila hi dile gelince altmışlık acüze- leri bastırır. — Ne yalan söyliyeyim, be- nimki benim çok hoşuma gidi- lamış, zeki bir adam.. Şeytan gibi zeki. — Benimkinin o kadar aptal değildir ama,dün yayı anlamış gibi görünür. Ba zan konuşurken bakarsın bir çam devirir. Hele eve misafir. ler geldiği zaman, bazan beni öyle mahcup eder ki.. Kaçtır bu yüzden kavga ederiz, gene barışırız. — Sevmiyor musun?. Kocam — Hem seviyorum, hem sev miyorum, Bir defa kocamdır diye seviyorum. Sonra sevilmi- yecek tarafları yok değil.. Fa- İ kat biraz daha ince olsa, daha değildir. — Ben daha benimkinin hiç bir gaf yaptığını görmedim. Bazan eş dostla beraber, oto- mobil gezintileri yaparız. Bir | gün kabalığını görmedim. Son İ ra kendisini seviyorum. Karı- İ sından bile kıskanmağa başla. | dım. — Kocam ciddi tabiatli oldu ğu için doğrusu bana hiç iha- net etmez, O cihetten müsteri- him. Zaten başka kadınla gö- rüşmek bile istese beceremez. Acemidir. Benimki kurnaz mı, kur- | azdır. Zaten onun için korku- yorum ya.. Haydi karısı için bir şey demeyorum. Fakat bir | başkasile bana ihanet ederse, diye korkuyorum. O isterse öy- | le saman altından su yürütür Sen evli kadınsın, senden kıskanmam, Yarından sonra bu İuşalım, sana resmini göstere- yim. Bakalım beğenecek mi- sin? ... İki gün sonra tekrar buluştu lar. Cemile sordu: — Fotoğrafı getirdin mi? sim çıkardı ve gösterdi: — İşte bu! Cemile resme baktığı zaman İ donup kaldı. Yüzünün rengi | değişti. Evvelâ bir şey söyleye medi, Sonra kekeledi: — Bu.. Bu.. Benim kocam. i İrfan! dedi ve bayıldı. Cemileyi ayılttılar, fakat bu / sefer tam mânasile ayılmıştı, VEFAT İstanbul Vilâyeti sabık Ma- liye bandrol müfettişlerinden ve Tütün inhisarı memurla- rindan o Aleksan Efendinin biraderi Surpagop bastaha- nesi eczacısı ARŞAK Efendi vefat etmiştir. Cenazesi bugün saat İd te Pangaltıda Ermeni Mezarlık klisesinde ayini ru- hans” 'c-a edilecektir. memiş mesi İâzım gelen bir mahlüktü. İşte Ferah da istemiyerek bu lüzumu yerine getirmişti. De- min bütün kuvvetile boğuşan genç kızın yerinde şimdi can- sız bir yığın kalmıştı. Fakat Bülbülün ölüsü Ferah için diri- sinden daha tehlikeli idi. mecburiyetinde idi. Şayet vak” a duyulacak olursa kurtulması na imkân yoktp. Odada bir yük vardı. Yükün kapısını açtı. Bül bülün cesedini, sanki uyandır. | mağa korktuğu bir çocuk gibi kollarının arasma alarak yüke | koydu. Sonra kapıyı kilitleyip | anahtarı koynuna sakladı. Şim di cinayetinin izlerini giderme- si lâzımdı. Usulca oda kapısı- nı açtı, kimseye görünmeden arka kapıdan bahçeye çıktı. Bi- raz sonra deniz kenarına indi. Denizde ellerini yıkadı, yıkadı... Bülbülün öldüğünü Kerime Hanım duyduğu zaman Ferah evde bulunmamalıydı. Adadan yor. Sonra okumuş, dünyayı an | yerinde konuşsa bulunur adam | seydi? Bülbül öldürül. | | İ ! Cscedi bir an evvel saklamak | lıkçı idi. * gamber olur (2) Ölümün libası(5) 27 ,Çapras kelimeler sss sm11 ar İ MJMIZ(IL'AJM UlLlala ah E I.JAİNJE MİM'E MOİZ EİNİTİE mlm MİSEM Jİ IİNİS AN aaa m İNİMİAR'a Dünkü şeklin halli 23 Ü$ıt v9 Yeni, şekil Soldan sağa İ — Ateşi tutan(4) İştah açan(6) 2 — Bal (4) Oturmak (6). 3 — Geri vermek (4). 4 — Başına N ilâve ederseniz pey Feryat (2). 5 — Turşusu, meşhur (6) cap (2). 6 — Para (4) Muzaffer (5). 7 — İri taş (4) Tütün konan sey (6) 8 — Atılgan (4) Başına H ke yarsanız içinde yıkanabilirsiniz (4). 8 — Ok (4) Göz rengi (3). 10 — Renk (2) Bir şeyin vakti zamam (4). 11 — Vücüt suyu (3) Nota (2). Hi. MAYIS Yukardan aşağı j 1 — Yedikuleninki meşhur (5) | Tatsız sebze (5). 2 — Oyun kâğıdında birli Kalın urgan (5);Nota (2). 3 — Şüphe:3) Salatalık (5). 4 — Renk (2) Polisin bulundu- du bina (7). 5 5 — İyi değil.(4). 6 — Nota (2) Kader (3). 8 — Mel'uni(4) Kalım çuha (3) / Renk (2). 9 — Kör (3) Işaret (6), 10 — Bulup buluşturmak (7). 11 — Bunaklık (4) Hasır şap ka (6). | Pehlivan güreşleri Çanakkalede Tayyare Cemi; menfaatine 29 mayıs cuma © gü, pehlivan güreşleri yapılacaktır. Baş pehlivana 60, başaltına 25, büyük | ortaya 10 ve diğer | sip hediyeler verile- (2) cektir. Bu ayın 29 ve 30 unda da Düzce Unyyare cemiyeti tarafından at ko. suları ve güreş müsabakaları tertip edilmiştir. Başa 70, ortaya 35, ayağa 15, hi- ya desteye münasip hediyeler veri. lecektir. At koşusu - Tay kosusu birinciye 70, ikin | bü 20 liradır. ! 2 - Sür'nt koşusu birinciye 150, | ikinciye 50 liradır. 3 - Cümhuriyet birinciye 50, ikin | siye 20 liradır. 4 - Tahammül birinciye 100, ilkim. ciye 50 liradır. 5 - Bisiklet müsabakası 10, ikin. ciye 5 liradır. cesedini ortadan yok etmeden | i evvel bu mümkün değildi. Ce. sedi eveden çıkarabilmek için müsait bir fırsat o kollamağa başladı. Deniz kenarından eve döner. | ken uzakta iki kişinin kendine doğru geldiklerini gördü. Bun- lar her halde sahile inen iki ba- Fakat Ferah onlardan korktu. Onlara görünecek o- | lursa cinayetinin keşfolunaca- | ğından korktu. Adamlara gö- rTünmemek için geri geri koştu. ! Etrafta saklânacak bir yer ara- dı. O civarda bir kaya gözüne ilişti. Kayanın arkasında in bi bir delik vardı. Ferah sak- lanmak ihtiyacında idi. Daha fazla düşünmeğe lüzum görme di, deliğe girdi. Burası garip bir yerdi. Deli- gin dar ağzı içeride genişliyor. du. Karanlıkta etrafını yokladı. Topraktan duvarın boyunca sr ra ile kalaslar kurulmuştu. Bu- rası tünel gibi bir yerdi; kalas- 1931 Seyrisefain Merkez acentası: Galata Köprübaşı B. 2362; şube «centesi: Sirkecida Mühür- darrada hanı 22740 Mersin postası (ÇANAKKALE) vapuru 29 mayıs cuma 10 da Ga- latadan Çanakkale, İzmir, Küllük, Bodrum, oRados, Fethiye, Antalya, Alkiye, Mersine kalkacak, dönüşte Taşucu, Anamor, Finike, Andifli, Kalkan, Kuşa Geliboluya da uğrayacaktır. “Trabzon ikinci P. (ANKARA ) vapuru 28 ayın - öörümübe: “âişasm Galatadan | İnebolu, Sinop, Saman, Ünye Fil Ori Giresun , Trabzon, Rize, Hopa) ya kalkacak dönüşte Pazar, Rize, Of, Sürmene, Trabzon, Polathane, Tire- olu, Giresun, Ordu, Fatsa, Ünye, o Samsun, o Sinop, İnebolu, Zonguldağa uğra- yacaktır. | i NAİM VAPURLARI | İzmir postası | e i | Haftahk lüks ve si tı ADNAN sin. P günü sem 18'de erşembe Âli simmdar hüreketle | dağru İzmire ve pazar | bureket YELKENCİ Ee KARADENİZ POSTASI Vatan 75 21 mayıs Çarşamba günü akşamı 18 de Sirkeci rıhıtımından hareketle (Zon- guldak, İnebolu, Samsun, Ordu , Giresun , Trabzon, Sürmene ve Rize) İskele- lerine azimet ve avdet edecektir. Dikkat Gelecek haftadan i | itibaren Karadeniz hattına vapurla aramız S | m İstan» areket buldan a m Tafsilât için Sirkecide Yelkenci (o hanında kâin acentesine müracaat. Tel. İstanbul 1515 ORYENTMARE AGENZİA İTALİANA MARİTİMA İtalyan bandıralı € EMİLİO MO» RANDI ) © vapucu 2 hazirana değ. ru Timanumıza muvasalet ve limanı iri vowrna, Ci eve, Savona we Maasilya) muzla Marmaca limanlarında: için ermesi “Yafsildr ii ariye tahmil edecektir, ada Ürengian ha- j Kadın birliği kongresi 28 Mayıs perşembe günü saat 14 te Türk Kadın Birliği senelik kon- kaç adım ilerledi. Bu garip tü- leri doğru yordu. Arap tiyar ileriledi. Burası ye- | raltından giden uzun bir yoldu. | Arap epeyce yürüdü. Şimdi yol | birdenbire dikleşiyor, ayni za- | manda ikiye ayrılıyordu. Arap sağ taraftaki yolu takiben tır- mâanmağa başladı. Bi h gittikten sonra kar: pı geldi. Kapı arkasından de mirlenmişti. Büti kuvvetile kapıya yüklendi. Açılmadığını görünce geri döndü, yolun iki- ye ayrıldığı noktaya geldi. Bu sefer sol taraftaki yokuştan çık mağa başladı. Etrafmı saran zifiri karanlık yavaş yavaş kur- şumileşti. Yüz yolun fet- hasına gelmi Karşısına bir duvar geldi. O zaman başını kaldırınca derin bir kuyunun i- saikasile bir | müsamere parlak ve Mevkilerin fiatl İkinci Birinci Stal Localar Melek Sinemasında JEANNETTE MAC Donald Monte Carlo filminde Rejisörü: Ernest Lubiteh Senenin muazaam tema- şalı en güzel operetidir. Nisanın 5 filim müsaba- | kasının keşidesi bu akşam icra edilecektir. Yangın SİGORTA Adres: BEN AMAR SIRKI Hakikaten mühim ve temaşakâranı etmekte olan BEN AMAR SIRKI umum aileler tarafından temaşa edilebilmesinin teminen tes- bit edilen tenzilâtlı fiatlarla verilen ilk yeni görmüştür. Sofyaya hareketten evvel her halde gidip görünüz. Hzsusi mevki 150 Hayat Nakliye Kaza Otomobil ANADOLLI Türkiye İş Bankası tarafından teşkil edilmiştir. 4üncü Valaf Han alâkadar emsalsiz wuvaffakiyet arı: 50 kuruş irin ay 200 " Bu akşam Elhamra sinemasındaj MAURICE CHEVA- LIER CLAUDETTE COLBERT ile birlikte | Devlet Kuşu filminde ŞİRKETİ Telefon: Ist. 531 Sıhhat Vekâletinden * Yenişehirde Cebeci caddi esi üzerinde kâin Hıfzıssıhha. arazisinde yaptırılmak üzere kapalı zarf usulile münakasaya konulan 'ahırlar inşaatına talip deller haddı lâyıkında görülmediği dketle müzayede ve müna“ ! kasa kanununun 15 inci maddesi mucibince bir hafta müd- İ detle aleni münakasaya vazolunması' takarrür etmiştir. Mayısın oluzuncu cumartesi günü aleni münakasaya işti. ra etmek üzere talip olanların saat 5 te Vekâlette müte- * şekil komisyona müracaat eylemeleri il Üsküdar Askerlik şubesinden. Şubemizde kayıtlı bilümem ib- biyat zabitan, memurin ve mensu- bini askeriyenin 931 semesi yokla- masına 1.6931 tarihinde başlanıp 30-6-931 tarihine kadar devam edi- leceğinden alikadarının üçer kıt'a vesika fotoğrafile şubeye müracaat- mam Yaz mevsimi için BEBEK'te Kiralık Yal Dalyan önünde Saip Bey yalısı möbllell olarak ki- ralıktır. Derunundakllere “Kuşdili sinemasında bu gece Naşit Bey temsilleri 2 oyun bir gecede. Aman vermez Avni düyünde mah- kümiyet varyete V.S. Per- şembe Ferah sinemada ayni müsamere, na bakındı. Burasını tanıyordu. Burası, gözlerine hiç te yaban- cı gelmeyen bir bahçe idi. İn; liz Baker'in bahçesi idi. Keri- me Hanımın bulunduğu köşk hemen oracıkta idi . Ferah geldiği yoldan geri dönmek lâzim geldiğini Yavaş yavaş kuyudan aşağı in- di. Tekrar tünele geldi. Denize doğru dalgın başladı. Bülbül nizden muvafık yer olmazdı. | Herkes uykuda iken cesedi İn- gilizinbahçesindekikuyunun ağ zına getirebilirse ve oraya ka- dar etraftan görülmezse, on- dan sonra selâmet demekti. Bir kere kuyunun içine girdi mi, deniz kıyısına varıncaya kadar görülmesine imkân yoktu. çinde bulunduğunu gördü. Ku yunun duvarını yokladı. Duvar tuğladandı. Yukarı doğru ayak koymak için seyrek - aralıklar yardı. Yerk bu aenlikişm ayak Ferah “ve odasına çekildi. Kimsenin kendisini rahatsız et memesini sıkı sıkı tenbih etti, Odaya girip ar kitledikten i sonra nize atmağa karar vermişti. De | olanların teklif ettikleri be- n olunur. Galatasaray lisesi talebe akademisi Bu gece Nimet Vahit H. tarafından Galatasaray hisesi konferans salonunda bir kon- par verilecik > ve“ piyimdiğii konservatuvar muallimlerind. Madam Hegey de. kendisine refakat edecektir. Bir borçtan dolayı mahcuz bulunan süt güyümü ve siir alât edevat 6-6-931 larihine tesadüf eden cumartesi günü İ Büyâk dere Büyük dere çar- İ Şisında 243 No. dükkân önün- | 8 de bilmüzayede satılacağı ilân EE Rİ İLÂN Diş Tababeti mektebi ikinci sınıfında talebe iken | bu kerre arzumla mektebi terk eyiediğimi ilân eri yi Eczacı re afa Hayri şağı katta gezinenlerin ayak | sesleri duyuluyordu. Gece ile- | rilemişti. "Aşağıdan aksedesi her gtürük iğ tü Ferah'ın beynini sanki kız yok olduğu ne zaman anlaşıla” caktı? Arap bu müthiş ân korkuyla bekliyordu. O zaman her halde kendisin. Kurduğülğüükam -eğına bö? i rer birer düşmanları düşüyor- | | du. İlk kurban Bülbül'dü.. En | İsonra sıra Yusuf Paşaya gele- cekti, Bir az evel sıcak kanla kı zıllaşmış olan ellerini uğuştur- du. Su her şeyi temizlemişti! Aşağıda halayıklar birer iki şer yatak odalarına çekiliyor- lardı , Yakında hepsi uyuyacakdar: dı. Netekim bir kaç saat Bülbül de kolları arasında ha reketsiz uyumuştu. Öbür cari” yelerin hepsi uyanacaklardı, fi ilbü! uyar mayacaktı.