14 Mayıs 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

14 Mayıs 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

) | AAA Milliyet Asrın Ümdesi 13 MAYIS 1930 İDAREHANE — Ankara caddesi Sikir, Milliyet” tir. | Miza, | Heklepli abakası B | |Gandhinin tevkifi 52 nci haftanın 2 nciliğini |Amerikan kız kolejinden Ayşe| Hanım kazanmıştır. Yazısı şu-| No, 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs-| dur: Telefon numaraları: İstanbul 3911, 3912, 3913 ABONE ÜCRETLERİ T için Hariç içü 400 kuruş 800 — kuruş 750 , 1400 1400 » 2700 Fd ri, Gandinin İngilizler tarafm- dan tevkifidir. Hintlilerin istiklâl uğrunda- İki mücadelelerini idare eden Milli Reis Gandi de en nihayet afından tevkif ve bi ştir. Evvelâ vergi vermemek ve İngiliz mallarına -|boykot ilân etmek gibi hareket lerle başlıyan bu mücadeleye, - P aylığı b « . ö ız v y Gelen evrak geri verilmez üddeti geçen nushalar 10 kurrıştur. Gazete ve matbaaya ait isler içi di iyete müracaat edil © Gazetemiz ilânların mes'u! |İngilizler ehemmiyet vermiyor. K kabul etmez. — gibi idiler. Fakat son zamanlar| | da mücadelenin mühim bir saf- a y | k BUGÜNKÜ HAVA |haya dahil olduğunu görerek | — Dün Bararet en çok 21 en az İl| Milli reisi tahtı tevk bAİ 09 öcrece idi — Bügün — rüzgâr || lardır. | Gandinin tevkıfile Hint vatan perverleri başsız bir kütle halin İde kalmamışlardır. Çünkü, Gan İdinin tavsiyesile Abbas Tiyalji Milli reis olmuştur. Gandinin tevkıfile mücadele yatışmış değil bilâkis şiddetlen miştir. Her tarafta matem tu- tulmuş ve yüz binlerce Hintli protesto ngleri yapmışlar- dir. Bazı yerlerde nümayişler pılmıştır. İngiliz kuvvetleri ı Mmütel il, hava kapalı olacaktır. , Bir şair vardır, hep tanır- Bınız, Cümhuriyet refikimizde Güvei Zalim,, imzasile yazı ya tar. Bu zat badema yazacağı =hrı “Gâvei Mazlüm,, diye atmayı ahvale daha muva bulmuştur. Ne diyebiliriz?.. | li imzası! B Bahçekapısı — civarında bir| geperverlerine ateş dükkânına bir kadınca- &iz girer ve sorar: n — Usta, sizde dövülmüş şe- | — Türkiye İş Bankası ker var mı?.. seri şubesi müdürü — Muhtar ! — Yok büyük Hanm, kelle Beyin refikası Fikret Hanım ü N sekiz aydanberi müptelâ oldu — Dövülmüş nerde bulunur? | ğu hastalıktan kurtular — — Hacı Bekire bakm! |dün vefat etmiş — A, ayol o elvan şekeri sat-| Mackada ihzar kılı midi?. . resine defnedilmişti | — Evet yal Velâkin bir kaç Ailesine beyanı taziyet olu- dır çeşiti artırdı. |nur en ne zaman müslüman oldun? | Kemalettin Şükrü Politika' | i açmışlar- İRTİHAL Kay- n makbe- caklarını bildiğim için işi bu- rü | rada açığa vurdüm, — Alelhusus “#Türkler nasıl müslüman ol- /p,, meselenin tenviri Tayyare _iıî:" :;A:.eky?:mrz' Cemiyeti için de ehemmiyeti Bes A haizdir: h [gozlük takacak kadar! — Molüm ya, Tayyare piyan niyop olan, yani kısa — gören /— nn 1/10 hisseli ve 150 ku ll çi sdendlnen DK ZM bileteri ver. Bu f 5 biletlerden bir kısmı bir takım Şin kaç numara gözlük takma- | e L D hat vu"_mg_fl“'ğ'm Vakit refiki- |,3 80 kuruşa satılıyor. Piyango miz bir “bulmaca,, ile karileri- 'bileti denilen şey çorap, men- fe sorsa yeridir. Yalnız iki güt (di fanilâ gibi avaryalı olmaz #vel Kara Davut muharriri (pi ycüz satılıyor diyelim.. Bu N N. Kemalettin Şilkrüye Şu (i nevi “Promes,, tir ve mu- ği_!-h Te siğlk ayyen kıymeti ne ise - onun Ü- — Ulan sen Türklerin ne za- / yerinden satılır. Şüphe etmem Müslüman olduklarını ya- |. pi yan go idaresi bu adamla- orsun, ya sen ne zaman müs- |ra yüzde ondan fazla kâr ver- nNoeldhış;'Fî;im ö sin.Su halde bu 80-100 kuruşa b iley y |beherindeki 50-70 kurus ziyanı bayiler neden göze aldırıyorlar? | Bir taraftan bu sur''n cevabını | beklerken diğer tarastan ehem- |miyetle hatırlatırım ki, üstünde | |150 kuruş vazılı olan ve halka | İresmen o fiatle satılan hiletle-| * İrin 100 kuruşa, 80 kuruşa satıl- ması hem emniyeti — selbeder İhem de 80 kuruşa — satılan bir © Anlıyamadığım bir çok şey- şeyi 150 ye almak istemiyece- r vardır ki; onları kendimce ğinden satısa aksitesir yapar.Bu tefsir şekline bağlıyarak ra-|nokt bilkhassa ehemmiyetle | ederim, Şu son günlerde bir| kaydederim, Umarım ki alâk eseleye aklım takıldı.bir tür-| darlar şu iki noktaya ehemmi- inden çıkamadım. Benim | yet verirler. M karilerimin de buna takıla-| FELEK v "!İ!_İiyîet,,ln edebi romanı: 91 İ ö0 22 ! n F Bürhan Cahit — Bu ne saçma cevap, kendi- müslüman oldu- m bilmiyen Türklerin islâ- yazabilir mi? man — olduğu- W ne zaman hissettin?. — Yedi yaşımda, ler gördükleri güzel kadma|ni ve elini bağlıyordu. mevkilerinden ve şöhret- Genç kadın temas ettiği er- Hinden cür'et alarak — derhal|kekleri kendi arzularının hu- * tasarruf olmasına — kalkan|dudu için de idare etmeğe oka-| ilkatteki insanlar için Hâle|dar muktedir - oluyordu ki, bu| biyesinde kadınlar hırs ve ih- muvaffakıyeti ve hâkimiyeti Bu haftanın en mühim ]ıahc-f tiklâl aşkile çırpman Hint va-| " babama çatılan biletler nedir ve bunun ti (sandığı da açtı, Altın sal, | | Eski zamanda bir Bulgar rı vardı. Bir ğün çar emretti Memleketimde hiç bir ge- İce ışık karanlık olacak. Herkes çarın emrini Yalnız bir evde oturan iki kız- wdeş bu emri dinlemedi A- damları bu kızların emre mu- |balif hareket ettiklerini arzetti- |ler, Hükümdar son derece kız- d si gece gözile görmek izzat gitti, Kızların ışıklarını söndürmediklerini gö zile gördü. İki kızım şöyle ko- nüştuklarını da duydu. Büyüğü diyordu: | — Çar bize ışık yakmamayı yemrediyor. Bunu düşüneceğine |beni nikâh etseydi ona bir çar Wkâıışmm nasıl olacağını göste- |rirdim. Küçüğü de ablasına: beğeneceğini bil- t beni alırsa ona al- ş dişli bir erkek < doğururdum. Çar sarayma döndü. Devri gün bu iki hemşireden küç nü nikâh etmekte tereddit medi. Bir çocuk doğacak kadar za- man geçti. Çarın genç zevcesi ım saçlı, gümüş dişli bir oğ- lan bekliyordu. Fakat ablası git ebeyi buldu. Ona pek çok al- |tınlar vereceğini vadederek de- di ki: — Çarın doğacak çocuğunu |hemen çalıp bana getir. Çocu- gun yerinc de bir köpek yavru- İsu koy!. .» | Ebe karraltınların vadile bu- nü yaptı. Çar, altın saçlı, gümüş dişli bir veliaht yerine böyle bir kö- pek yavrusu doğduğunu haber lmmca emretti, hemen karısını indana attırdı. Ebe karının getirdiği çocuğu ne yapacağını |zun uzadıya di |sandığa koyup denize attı. R! âr sandığı bir adaya sürükle-! di, Bu adada hir mağarada sene lTerdenberi ihtiyar bir adam ya- şıyordu. Bu adam bütün dünya dan el çekmiş, mücevherat ile dolu olan mağarada sadece bu kıymetli taşları cmerek yaşıyor İ kardı, aldı. yakılmasın... Her ev-| Mi v aa ai FEdebiyat, gümüş üişli —Bulgar halk edebiyatından— çocuk adada ihtiyarın emdirdi- ği mücevheratla besleniyordu Mücevheratı emerek büyüye çocüklar beş sene zarfında san- Hakikaten bu iki çocu de altın saçlı, gümüş Bunlar ihtiyar münze- diyorlardı. Bir gün ihtiyar onlara: | — Ben ölürsem sakın |mayınız; dedi. Sonra 'kardı: — Ben ölürsem bu taşı öpü- nüz. Hemen istediğiniz olur. A- na babanızın yanına gidersiniz. | Bit gün geldi, ihtiyar öldü. |Çocuklar taşı öptüler. Bir at peyda oldu. Oğlan kıza dedi ki: Ben i idi. kork- nen delikanlı denizde de yüzen hayvanın sırtında yolu aştı.Ça- rın memleketine geldi. Gören- ler hayret içinde onu çara ha- iler. Altın saçlı, gümüş diş! i Çar İgitti delikanlıyı — Benim de böyle s: bir oğlum olacaktı. ., diye ken- disini saraya . çağırdı. Ziyalet çekti. | iki avuç mü- akat bunların eti ölçülür gibi değildi. Çar ona dedi ki: - Sana buna i verebi- emle- timi al!.. Delikanlı: — Hayır, dedi, isterrem. Be nim memleketimde - böyle taş lar çoktur. Bana yalnız. bir ray ihsanet... Gidip kadı getireyim. Çar her yeri biliyordu. Fakat böyle mücevheratla dolu bir ye rin nerede olduğunu bilmiyor- du. Çocuğun istediği sarayı ver di. Delikanlı gene atma binip adaya döndü. Kardeşini alarak çarın memleketine geldi. Altın saçlı, gümüş dişli iki kardeşi gö renler bunların birer h çocuğu olduğuna şüphe - etm yordu. Çar - bütün ihtiyarları, muteber adamlarını çağırdı. Bu çocukların nereden geldiklerini soracağını onlara söyledi. Fa- kat onlar bunu muvafık bulma- dılar, Dediler ki: Çar!... Senin evlâdın yok, Bu cocuğu kendine velialıt ilân Çarın hiddeti geçmi |daki karısını affetmii gene gebe kaldı. Muayyen 0- lan zaman geçtikten İ kız doğurdu. Fakat hain tey gene ebe karıyı kandırdı. Ço- cuğu çaldırdı. ferki gibi köpek y Hain teyze kız çocuğu da bir sandiğ | htiyar | nı!nya: münzevinin bulunduğ sürüklendi, gitti. İhtiyar bu kızı aldı. İki rek mest ve memnun içiyordu. | Git gide bülbüllü köşkün ye- şil köşesi Nusret Beyle, Kadri Bey ve Sedat Âli Bey için ziya- reti ibadet yerine geçen mukad des bir yer oldu. Genç kadinim böyle serbest kalacağına kimse ihtimal ver- miyordu. Babasının yanına av- det etmiyeceği anlaşılmıştı. U- zun zaman yüksek bir hayat ge çirecek parası olduğunu zannet miyorlardı. Her halde bu zeki ve anlayışlı kadın kendine gö-| & düyuran, fakat terbiye ve|müsbet ve menfi her Zaketin de hudutlarını tanı- 1 bir kahramandırlar. | İZaten genç kadının etrafında| dlanan ahbaplar, dostlar ka- #sinin ayrı ayrı — cür'etlerini| an da geçen kış Şişli Barda dis olan bu vak'a idi,. (Onunla hatta en sakin bir ğae baş başa kalan erkekler $ hareketlerine değil sözle- € bile dikkat etmeğe mec- şekildere bazı fikirler besliyordu. Son zamanlarda köşkte akşam sof- ralarına kalanlar arasında mu- hakkak birini intihap edeceği söylenmeğe başladı. kendini gösteriyordu. Meselâ evine tam saat sckiz de gitmeğe mecbur olan Kadri Bey bazı akşamlar — Hâlenin köşküne uğradığı zamanlar di-| Cevdet Beyle arkadaşı Nus- ğer misafirlerile beraber Hâle (ret genç kadının en sıkı dostla- ona da bir aperitif almak iğinİrı arasında idiler, Bu görülen rica ediyordu. Zaten bu lezzetli sohbet çer|zanç rakibi Ahmet Saminin bü-| kuvvetli bulunuyordu. çevesinden çıkmak istemiyen adamçağız teklifi minnetle ka- bul ediyor, meclis devam edi- yor, saat dokuza * ve işitilen vaziyet eski iş ve ka- tün hıncını körüklüyordu. İstimpot âleminden sonra Hâ leye ancak bir iki defa - klüpte #a Bu böyle oldu. Faka erinin birer ar akat babası- şunu — bilmediğini Lâkin anlaşıldı ki bun de çarın çocukları i n zevcesi evlâtlarını kücak| . söyled ladı. Ana, baba ve evlâtlar biribir lerine kavuşmuşlardı, artık. Bunu duyan hain teyze ile e- be karı cezadan korktular, gidip kendilerini denize attılar. Fena bk eden fenalık bulur. Lp Bey hâdisesi meydana çık- tı. Hâle köşküne kapandı. Ahmet Sami vak'adan sonra genç kadını bir ahbap gibi ziya- ret etmişti, fakat o gün Hâle Püreda Hanımda bulunduğu i- çin göremedi, kartını bıraktı. Vak'anın dedikodusu bittikten sonra genç kadının etrafında yeni dedikodular başlayınca Ah met Saminin gözleri açıldı. Artık ortada Galip Bey yok- Hâle gibi servet ve şöhret eklerine konup kalkan bir ke lebeği yakalamak kolaylaşmış- tr. Galip Beyin yıkılmaz ve tü- kat kendisinin işi tütün gibi ça| buk duman olacak iş değildi. Memleketin en büyük imar şir- ketinin temeli kendisi idi. Ve| bu e mel sarsılmıyacak kadar Ahmet Sami kendine mahsus Gdüşünce ile ne zaman bir id- diaya girişse derhal bankada el irmi yaşında imiş gibi büyü | £ i./düler, N be mağ bir taş çı- nağaradan bir taş çı-| » Yeni neşriyat Hoş - Gör Haftada bir Salı günleri in-| tişar cden Hoş-Gör gazetesi İnin ikinci nüshası mütenevvi imh:ldıe!ecn(lı intişar - etmişti: Karilere tavsye ederiz. | Konferans in saat 19 da Alemdar sinde Amerikan lisan ve ticaret dersanesinde |Garpten iktısadi dersler,, hak- | kında Boston teknoloji enstitü- sünde elektrik mühendisliği mu | allimi Profesör Jakson tara- fından bir konferans verilecek- |4 Son derece kahkahalı bir komedi. HZXYIZKIKYIlLIIMIZZıKZLKKIKLILI KA AA K tir. Profesör Jakson, Tokyo'da elmilel mühendisler kong- de Arnerikayı temsil etmiş | |ve uzun müddet — uzak Şarkta| |iktısadi tetkikatta bulunmuştur | |Son zamanlarda da Türkiyenin | elektrikleşmesi imkânları etra- fında tetkikat — yapmakta idi. Konferans Türkçeye tercüme edilecektir. Herkes davetlidir. YARRAT IB GARKLEMEE TESNGORE Piyango müdüriyetinden: 45,000 Lira kazanan 19552 numaralı |biletin dört parçası İstanbul, birer parçası Edirne, İzmir, Fethiye ve Vezirköprü'de satılmış, İKi parçası da — satıl- mamıştır. 15,000 Lira kazanan numaralı n dört parçası İstanbul, birer parçası Ankara, Turgutlu, Kilis'te parçası İzmir'de Tade edilmiş ve iki safılamı; 10,4000 Lira kazanan 37380 numaralı biletin 4 parçası İstan- | bul, birer parçası Mudanya, Hhli, İslühiye'de satılmış birer parçası İzmir ve Safranbulu'dan | satılmıyarak iade edilmiş ve | bir perçası da satılmamıştır. | satılmış bir | satılmıyarak | | parçası da Pllise münakasası | Emniyet sandığı müdürlüğünden: Sandık hademcleri için yaptı- ççiliği hakkında kararı - keşlde Mayısin I7 ind | Nü sast ön altıda t çekilmesi mu olduğundu amak için le- memi ve yevmi rilacak « | ihale Pkalınmış evveliye | Cumartesi karatı k. karrer — bulunmu taliplerin Hlatı anlı | luğuna HXXXXXXXXXXXX o VH M 4 BR 4 t( 4 “Şark ve p Bi DK edilece YUnya # Jq» y ı e XIXIXllXırlı MELEK SİNEMASININ OADVAY KUKLASI pek nefis şarkılı ve danslı öperet filasinde ALIS VAYT'i x 4 in taganni ve dans edeceği BY. BY. OH By My Baby harikülâde FOX - TROTT — bütün tarafından da t ktlr. İlâveten FANI'NIN BACAKLARI İÇİN iki kısımlık çılgın muzikalı | | | İ | | | ZI seyirciler Tennüm n KUARA BO Vun ÖLDÜRMİYECEKS ASN masll. .—_ BiLLi DOV YVakında — eamini — ilşa ÖPERA sinemasında Dehakâr vaz'ı sahne HANRİ RUSEL'in ibda: ve SUZİ VERNON DANİEL PAROLA ve F. FABR'in temsili PARİSLIİ KIİZLAR Müuhteşem ve zengin sesli ve şarkılı filmin ilk irsesi İâveten: Sesli ve söl METROTON DÜNYA HAVADİSLERİ Bu filmden itibaren yeni tenzilâtlı fiatlar 95 birinci — mevki balkon Husasi 65 kurüş yenl Dühuliye kuruş 40 kurüş * S eni Sevdim SESLİ SÖZLÜ VE ŞARKILI — PİLM YCCCCCOCM Memedeki yavrunun tam ve kâmil bir surette beslenmesini yalmız temin eder. Bursada Her türlü asri kon- forları haiz ve oto- mobili her gün Mu- anyada misafirleri; Elhamra sinemasını! göstermekte oli oris Şöralyenin demsil PARISLi — ŞARKIĞI filminin uyandırdığı hissiyat he- yecandan ziyade çılgınlıkla tavali edilebilir. | | | 1 | vazım e Muhterem abhalimizin nazarı dikkatim Beyazıt cergisinden aldığınız ve İpek memnun kaldığınız ikl kuynuma “Hacı Cemall Zade, — sebunları ke- mafissabık toptan ve perakende As- ma Altı No T7 Harik, bayat, kaza ve rda Ikekal vüzde beş ten- komisyonu mütacaat eylemeleri | üzre ŞOFÖRARANIYOR Ayancıkta traktörlerde çalış beş şoföre ihtiyaç Talip olanların vesikala- aber Galsta Bahtiyar Ha nında Zingal Şirket merkezine çarşamba ve perşembe günleri İf den 12 ye kadar müracast etsinler. kumpanyasına bir kere uğrat Telefoi den başka solt halindeki bu Yaşı elliye yaklaşan erkek- ğan ona her işte kalp kuvveti ©-| ler, ömürlerinin bu mevsiminde luyor, cesaretini arttırıyordu. |zengin olurlarsa paraya karşı Senelerdenberi yemeden, se-| adeta intikam hissederler. fahat etmeden biriktirdiği bu| Paradan daha çok kıymetli para onun istikbali idi. Hovar-|bir servet olan gençlik izlerini dalık âlemine yeni giren Ahmet| ve alâmetlerini kaybettikçe o- Sami yalnız bu mevsim para|lnun yerine parayı ikame etmek harcamış, nazarı dikkati celbet|hevesi hayatının yarısını ikmal mişti. Bu yaza gelinciye kadar|eden erkeklerde bir mani halin- ©, bazan küçük han odalarında|dedir. Ve onun içindir ki visler milyonlarca komisyon işi yap-|daima geç yaşlarda başlar. Ta- tıkları halde tramvayın ikinci| biatin sevkile yapılamıyan şey- mevkiini bekliyen, tebdil hava| leri harici kuvvetlerle yapmağa Müteahhit aranıyor Ayancık'ta İnşa edilecek 12 kilametroluk dekovil için müte- ahbit aranıyor. Talip olanların Bahtiyar Hanında Zingat Şirketi müdüriyetine müracsatları, otomobil sigortalarınızı Galatada Ünyon hanında ktin ÜNYON SİGORTASINA Yaptırınız. Türkiyede bilâ fasıla İcrayı muamele etmekte olan ÜNYON madan siroru yaptırmayınız. : Beyoğlu - 2002 beklemek gülünç olur. Kimya ilmi tabiatin hamu- İrundan akla hayret veren şey- ler icat edebilir. Fakat nebati ve madeni, insan elile meydana çıkmış en fevkalâde bir koku bile hilkatin elile açan bir ka- |ranfilin rayıhasından ne kadar zaiftir. Hilkat kimyahanesinin şahe- seri olan insan için nihayet bu- lan bir gençliği ayni bahar ve ta ravetle idame ettirmek beyhu- de bir tesellidir. Fakat ümit o kadariflihayetsizdir ki çaresiz- diye yakacığa giden, evlerinde|çalışanlar bozgun karşısında baftada bir gün et vi det Beydi. Onun yaptığını yap- iptilâ yerine geçmişti. vini ve çocuklarını senelerden |beri kendi hallerine bırakıp sa-| ezer, yıpratır. fasına daldığını görüp o da ya- vaş yavaş evinden ayrı hayat| yı en cimri| şaşırmış kumandanlar gibi ric"| altın babalarından farklı değil-|at ve mukavemet kararları bile Onun gözünü açan rakibi Cev| teşebbüs ederler. mak artık Ahmet Sami için bir|boş ve manasızdır ki her ham- le yeni bir mukabil darbe ile in- Hatta şimdi Cevdet Beyin e-|sanı yerinde mıhlar. lik demlerinde en Çocukça ted- birler bile en makuül insanlara heyecan verir. Bu müahzaralara , bilhassa genclikleri mahrumiyet içinde, aşka, hayata teşne geçen insan Jarın ömürlerinin son baharın- da çok tesadüf edilir. Servet on ların bütün ölmüş, kurumuş xzularım yalancı bir tazelikle ye Tabiatta kendini göstermi-i şertir.Fakat bu ancak muhazyye en küdreti harici kuvvetlerle|lenin bir harcketidir. Asap se- eremeden delice hareketlere Fakat bu mücadele o kadar Ve mıhlıya mıhlıya çürütür, geçirmek sevdasına düşüyor,| telâfiye çalışmak volkanik top- bazı geceler köşke hiç uğramı-|rağa menekşe tokumu atmağa benzer. Ondan yaprak ve çiçek nelerce beyhuüde çalışmaktan ve yahut büsbütün âtıl kalm-'.sez itmedi) maruz kalıp o kadar ısı- “laşıyor ve|tesadüf eden Ahmet Sami genç | bile sürmediği üç yüz elli bin li alışılmış mevki ıde kay-|o evde kendini kı. <ayacak fır|kadını yeni bir ziyafete davet|ralık mevduatı hatırına gelirdi. mek korkusu hepsinin dili- |tınayı hatırına bile getirmiye- |etmeğe meydan kalmadan Ga-|İş üzerinde dönen sermayesin-| yor, eğlentilere geliyordu. %ıîhyorlırdı. Aksi bir muka Hüküğeeekii ae HSU e n

Bu sayıdan diğer sayfalar: