ölen tıktan sonra t kalacaksınız. di bakalım. Simdi 1 herkes ümre dönsün ve ve şünsün. Kısa bir zaman arpten de evvelki mii üm cellâdın öldü- alan ertesi sini > Elan © Sotiroy A ala ei iri iğ idam mahklimunun daha ya. nma götürülerek hapishane müdürünün önüne çıkarıldılar. Hapishane müdürü, onların hepsini pe ve elik Gl vazifesi, kabul ettiğiniz. takdirde il gerait üzerinde on sene caliş- — KURUN un İLAVESİ içinde ceva İsterim. il © akşam yemek zamanı odasına giren gardiyana şu sözleri söy ledi: — Vallahi birader. Düşün: gındım, İdam Ger yeri “e olmağı tercih. e Ge afin, bir leye nakledildi, ikemetgâhi orası ola- ek vaa l mış bir hikâye Mahkümun elinde cellât evvel tamam olacağı günü, iple çeki- yordu. Nihayet, 1 kişi kadar idam ii pr vel afatie on senesi tamam oldu. Hapishane âmirleri e e Sotirop artık duğunu bildirdiler. t Sotiropulos, yerlere kapan- dı; — Beni bırakmayınız, beni buradan a diye yalvarmağa basla Bu vaziyet, hapishane iyete sokmuştu, Zi idi. Tepeden tırnağa kadar müsellâh muhafızlar tarafından göz önünde tu- tuluyordu, Buna rağmen gerek id ddileceği k vaki olur ar, bıçaklar atıldığı göl Mi Hatta; bir kere onu örmek, için kalenin duvarına bile tırmanan! rastrelinmişti, Sotiropolus, tuluşlarla, aym kocuyabilyordu. Fakat seneler geçtikçe, Sotiropulosun hayatına pl ri suikastler, aza- lacağı yerde rın da sayısının gil 1, Bos Kiye manen eğ ln “Asa bi bir insan olmuştu. On senenin biran ZORETTA YUNG müşkül ap etmiştiler, nihayet m hem de los cellât olarak kalacaktı. Yani tirop: ni idam işini e arasmda taksim ede- çektiler, Soti ei arara, ni se- vinmişti, Çünki lecek on in ik sene dahi, el müh e tt; meninin Derken idam edilecek bi radam ol yi bol eski cellât Sotirpu- b yal in edilen cellât Zisyas ile, girafımda bir kl it zarfındı büyük bir» e akril bin ime ya rada yer yuyor ve bu hazzın izleri yüzünde bel. Hi oluyordu. (Sonu 12 inci sayfada), Şarkımı Unutmayın! Elden ele dolaştım, satıldım ah satıldım, e e Hatlı titreyişlerin temposundaki hazlar! Kimi benden ayrıldı, kimi getirdi bahar, yak le yy Her fırsatın ardından mürukün mü yâs tutmayın! ydant, , götürdüler, biydi ismail Safa ESGİ Edebiyat: Hatıra defterinden birkaç yaprak Şamda dinlediğim bir muganniye zan: Dr. Cemil iüleyinep) 20 Eylül 1915... üçük makinenin çılgın şoförü, ol, yalçın kayalardan süzülen bir kartal gibi geçiyor. Dakikalar, a rin tesbit edemediği bir yıldırım ha- a Rüzgârları Hali etdi, ni sen ei sönlağimin PR e np şe“ Ale! an esmer gölgeleri eya li vâdinin şi ve 18- wası, zehirli bir nefes gibi ci setimi dolduruyordu. era ie sarsıntı, içime helecan kşam üstü bütün Şam, Tabve boğazma dökülmüşlerdi. an ki zu) nü kapayan arabaların ya» indi luk. Beni, uzun has- talıktan ilk defa dışarıya çıkmı renler, dostlar, tanıdıklar, etratımı mler, aldılar; beni, su kenarda, çakılların özerine kurulmuş süslü bir sofraya Aradan seneler > gi Dost simaları, ilk defa tesadüt edilen çehreler gibi, gözle imi ya bancı geliyordu. Beredenin uğultu- a m ei ii ap başka bir a- v a akseden donuk zi Tadi viğEi bir esrar vardı. Kalaba- lığın ruhu meçhul ve karanlıktı. Kü- bir. rünmeyen bir tek kişi yoktu. Bir hiç isin may aka bir e. ik çin bin kahi orlar; söy- Yay. yan bir kap gibi fıkırdiyorlardı.. O kadar Le E an RA re bak yardı, çok nefis olur diye ak ciçeri çiğ daklarının kenarından kanlar damla yordu. Midem buland Uzak masalarda oturanlar dahi komikti. miner EE a muş iki arkadaş, biri uzun bir bahis EN ln ökeki korkunç bir şey işitiyor gibi gözlerini açmış, türlü si var, Hayat. dört tahta vin ir kaç arşın renkli bezle hemen bir meydan. vin du. Yerle bir karagöz sahnesi... * yüzlerle Karasöz, ele siker, e le nda la; ri a biribirleri, m iribirlerini eyler air görülen ve işitilen şeyler, bir âi iyi suya'atmak kabilinden sebepe siz ve gayesiz hareketler gibi mi yu Hayatı bu kadar kolaylıkla edebilen bu dertsiz ve kaygı öoyie Arakındaş bönüm hepa 1 Diasa Cağ: gibi, hazla ve maki OüEE Gül dudaklı acr ila Külüyor; zevk ve neşe, gözlerimin ii sönen bir ışık gibi kaybolu. vi hc len şeyleri yiyemi Sarsma Sa yanlarda öpün getirdiği leziz ez rdan bir yüz — um em alktım. Akşamın 1x indiği ötklkeniğ Aşlemişti, Yeşi Ml Mm lektrik m yüksek ıh- mi kombiler göcerken, bi KAYAN canlı heyedanlı dinliyor; bir başkası, ikide hi de kadehleri döküyor; arkadaşı tek- ü U. zakta biri, di likte yere yuvarlandı. Etraftan bir alkış tufan... Zâten nutkunu ikmal etse de olacağı bu değil miydi?... Ho- şuma gitti... i a yel el iş, kis pe e le gibi Si kül. kleriyle, ıştklariylı dol- Ve m ampülerin m diği b du. e. Baka havasına, zevkin behi- miyetin xi tutuşan ruhu, p gibi çarp: yor; gözlü dikilmiş, bir noktaya bakıyor; duman lanmış başlarım üstünden, füsünkür 1 müsiki havası esiyordu, Rüzgür- e önünde uçuşan renkli çiçekler | ar sanki bir yıldız ara irem m. Daha yüzlerce insan, kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar, bu nur Şamın uzak mahallelerinden yollara 3 — KURUN'un İLAVESİ