4 Nisan 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5

4 Nisan 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir taht yı giden sulh il iş herkesin ağzında iüye 7 > yaptılar - vatansevenler arası” galeyan saatler geçtikçe artıyor” du. Ebukasımla Yusuf Kemişe doğ- eee Emir Sai sizin Saye veli halan Eb kasım bize hayli ! mi çıkar karşısmda bunun mes li hakiki anlaş. dan ge e ül. giri min ettiğiniz takdirde, biz , desi si zin İşi silyede) muhtar birema - Göğinizi Miley vad ve tebşir ederiz!.,, Kraliçe ir Said bu O mektubu almca derhal saraya belini rdü: — İspanyollarla anlaşmazsak, Gavnatayı üç gün içinde yakacak. lar! Dedi.. Sultan huzur ve rahatinin bozu için her şeye razı ar Yiv kendi inanışma göre, İspanyolla- rın kendisini ölünciye kadar ayni debdebe ve saltanat inde EL hamra sarayında bırakacağını sa- nıyordu, Emir Said, saltanat hırsıyle, kraliçeden gelen mektubu birade - rine göstermemişti. Ve göstere - mezdi. Kendisine İşbiliyede bir taç ha- zırlanırken, ve biraderinin tacı yı- kwlmak tehlikesi geçirirken, Emir Said bu sırrı nasıl meydana koya- bilirdi?. Zaten bu sırrı açığa (o vurmağa da lüzum yoktu.. Sultan Abdullah kralım mektubunu okuyunca kor - an titremeğe başlamış ve mu- hafızının kulağına gizlice şu 8öZ - leri söylemişti: - Ebukasımı yavaşça dışarıya çıkar.. Ve saraym altındaki zin danların en derin, en ses bir köşesine at ve kapısını kilitleyip anahtarını bana getirle Sultanm muhafızı, aldığı emri Aynen yerine getirdi.. Ebukasımı Yavaşça sag gırdı. b ire bir şey an- layamadı... Sultanm yanından sofaya çıkın- ca kendisini iki asker ie Ağzmı tıkadılar., Ve sarayım en $IZ V8 penteresiz ei birine attılar, , Sultan heyecan ve — kararsızlık içinde bocalıyordu, l | Yazan: İshak FERDİ Şullan m falı yıkılırken, birae- in yeni bir aç m İrlanda? Vi sö zındana atıldığı kadar odanın bukasımın vE gelinceye ye içinde sabırsızlandı.. Yerinde otu - ramadı.. nın muhafızı, efendisine Abdullah, muhafızmı görünce çocuk gibi sevinmişti... Muhafız anahtarını ank yurun tmeaj Abdullah anahtarı er b al < — Ye öz zındana atarken kim- se gördü mü? — Hayır p! — Bu hâdiseden incili ha- sg olmasm... Haydi şimdi işine b Emir Sait bu sırada tekrar bi- raderinin yanına girdiği ozaman r Abdullahın yüzü gülüyor Emir Sait bu neş'enin sebabini araştırırken, Sultan A bdullah ava- ğa kalktı.. Ve elindeki (o anahtarı gösterdi: — Sulh heyeti ile (Cerine) ye sen gideceksin, Sait! Senden baş- rer birer tesbit ediniz. Her Şeyden) Bu sebeple ve herkesten önce bizim hayatı- mızın ve taallükatımızın hayat ve emvalinin embiyet altına alınma- sr lâzım. Bunları temin etmeli. Başka türlü sulh müahedesi imza- la amam. Halbuki Kral Ferdinant, gön- her şeyden önce bu ıl bahsetmiş ve icap eden iii be vermişti. rtesi sabah, Emir Saidin riya" seti altmda toplanan yeni sulh hey'etinin tekrar (Cerine) ye git- tıral, ir Sait bir idm beri sevgi” ii | Dek di. İspanyo! dilbe- ri bir ay önce, spanyol rargâ hına gitmiş, bir daha dönmemişti. ir Sait sevgilisile muhabere ebili erdi : penye dilberi kralın akraba- smdandı. Emir Saidi çok sever gö- rünüyordu.. Günün birinde Emir Saitle evlenebileceğini — ken-| leler. w G disine söylemişti. Genç Emi İspanyol dilkerinin. pe- şinden koşuyordu. Emir Sait o sabah sevgilisinden | sile gizli bir mektupta, bu gü- zel prensesin kendisine çok bağ- hdiğisi ve büyük fedakârlıklar e anlamıştı. ait, bu mektuptan son- Ta, il kendisine neden il- tifat ettiğini keşfetmişti. Kendi kendine: — O orada olmasaydı, ve beni çılgmca sevmeseydi, biraderi: imin tacı yıkılırken, bana İşbiliyede | PS yeni taht hazırlamağa teşebbüs et- â-) miyetin mezdi! ei Emir Sait bu hükmü verdikten , sonra, vi bir nefes aldı. Ertesi! gün Cerineye gi gidince, el a! tmdan sevgilisine haber gönderecek, ve onu da yanına çâ (Sonu yarın) ızlar son zamanlarda ha - va harplerine karşı müdafaa ter - tibatr ile çok meşgul oluyor. Gene ral (Niessel) bu bahis üzerine yaz teşkilâta ihtiyaçları bulunduğun: ileriye sürmüştür. lafaa sma muhtaç her memleket efkârı umiyesince alâka uyandıracak melyiliz mi bu yazıyı aşağıya naklediyoruz “Almanlar iklali bir hava ta- ehi vücude getirmişlerdir. Martın 19 - 20 gecesi Berlinde yapılan bir tec- rübe halkın büyük bir intizam da- hilinde ne kadar dikkatle tayyare- lere karşı himaye edilebileceğini göstermiştir. Bu teşkilâtın ne gibi prensipler dahilinde ( yapıldığını göstermek faydalıdır. lmanya umumi harpte düş - man memleketleri ahalisini hava- bombarduman b - adil bulunmuştur. İstikbalde bunu yapacağı şüphesizdir. Fakat böyle bir hareketin mukabeleyi davet edeceğini bilmiyor değildir. yi için | isini korumak teşkilât yapmağa azami dikkatini saxfetmiştir. Daha harbin; ertesi günü bu maksatla bir cemiyet ku- rulmuştur. Hitler rejimi tatbik €- hasr bu cemiyete, ü up oldu: göstermek ie Rayşlufşatzbund (hava koru- imparatorluk cemiyeti) ismi iş ve bu cemiyet hava Ba - ması verilmi: kapliğrm Mia nie yi, miyetin mev se koi ve etmektedirler. Hava ko » ruma cemiyetleri lâzım gelen teş - kilât tedbirlerini. Entbik etmek i ei işe ciddi surette iştiraki mecburi kılmak ii si çi kanun çıkarılmış- tır. Bu azalar arasında (bir çok kadınlarla beniz askerlik yaşıma gidmemiş gençler bulunmaktadır. Cemiyet azasının senelik mecburi aidatı birer mark'tır. Hediye ve iane de almır. z Koruma memurları için ordu ve Hitler milislerininkine benzemiyen rütbeler ihdas edilmiştir. Ünifor- maları milislerin ve iş kampların- da çalışanlarmkiler gibidir. Korumak işi üç takım tedbire dayanıyor: Umumi koruma, hususi koruma, sanayii koruma. Cemiyetin idare lü ın koj in icap eden gireli ca 2 tatbik edi - r, Husur orumaları yi eder, bütün mektep propaganda yapıl - knik tedbirler (imdat is- temek dane yardım postaları, sığınacak yerler, yangınlar ve sa- Şabi Hemi e) Fabrikalar Hava Bakanlığınm sıkı bir kontrolü altında kendi ko- ruma işlerini temin ederler. Şi - mendiferler, posta idareleri gibi İse il çin hava tiyaz almışlardır. Bunların başında eski zabitler- den Gan bulunuyor. Ce- yı esaslı şubesi vardır. İ- dare len reisi hava Baka- we Bu üç şube şunlardır: — Propaganda ve matbuat, > El mel teşkilâtr, memur - lar ve öğre ai MaliYa, sigorta, adli mese- Bu teşekkül, mahalli on beş gru- pun yardımile iş görmektedir. Her rupun başında o mahalden bir reis bulunur. Bunun da yanında mahalli grupları idare ve sevkeden bir erkânıharbiye vardır. Her mü- ri mevkide bu gruplardan bir ne teşkil edilmiştir ki mecmuu 0 İm ir. Bunlar da mahallelere, bloklara, nezaret edecel di yahut bir ev grupunda herkese yapcağı vazifeyi gösteren bir reis bulunur. Küçük o nahiyeler grup grup ayrılmıştır. Devletin bir hava koruma mek- tebi vardır. Burada mahalli reis. takım bütün azaları gönüllü iseler de bu larına ait teşkilâtı yaparlar. Cemiyet her fabrika, her büyü bina ve ev grupu için polis gibi hareket eden salâhiyetli bir reis tayin eder. Bunlar, imdat istemek şartlarını aging ve Dee mâni olmak için rin; mümkün olduğu Di tahliye de sığınacak yerlerin tenviri, yangına karşı mücadele gibi işlere yarıya- cak şeyleri tedarik ederler. Fabri- kalar kendi memur ve müstah- demlerini korumakla beraber me- selâ su, gaz borularile (elektrik durlar. Oralarda da bu işe tahsis edilen memurlara korumaya taal- lük eden her hizmet öğretilir. Kaa vi a işlerinien — KURUN Hava hücumlarına li Almanların halkı korumak yolunda i yaptıkları büyük teşkilât Bütün evlerin tavan aralarında yangınlara, herhangi | kimyevi bir tehlikeye Mp tedbirler alınmıştır 4 NİSAN 1935. —. rette konferanslar, sinemalar, ri eler vasıtasile de yar Burada hava korumasına dair 6 - lan makalelerin yanıbaşında telif yazılar olmakla beraber harp tarihine ve çoğrafyaya da el * > verilmiştir .Eğer bu - uanın yazdıklarına inanırsak ko- | ruma anl çok ilerlemiş odu gunu görürü; Almanyanm neresinde olursa olsun, büyük, küçük şehirlerde, kazbelârde, köylerde gezen her- kendi semtinde bir reis bulundu- ğunu haber verir. Vasati olani on iki kişide bir kişi muhakkak ce- miyete mensuptur. Almanların dd milyonu hava koruma işlerinin te- ferrüatma kadar malümat vere * bilecek seviyededir. 250.000 kişi" den fazlası semtlerinde mubassır- lık ve bekçilik yapmak, gazlara karşı alınacak müdafaa tertibatı- nı öğretmek vazifesini deruhte et- miştir. Bu seyyah şunu da öğrenecek - tir ki bütün evlerin tavan araların angınlâra, yahut herhangi bir kimyevi tehlikeye kar$ı tedbirle ri alınmış bulunmaktadır. Hattâ ye - di bin evden hangisini ziyaret derse orada hususi itinalarla tan - zim edilmiş müşterek sığın: yerler bulacaktır. İki bin m: ten istediğini ziyaret etsin de dokuz bin muallimin bu hususa dâir ders verdiğini görecetkir. Her gün akşam kurlarına gidebilir, ha- a koruma sergi ziyaret & © Meali; gâzetelerde halkı tahrik si dilğerir Eğ man görmi tiği mesaiyi gele ee hayrete tir. bunlar, Almanların we A nr itaat fikri ve te > çılığı ile vücude getirilmiştir. Fa» at hükümetin de maddi yardım » ları bunu teşvik ir Hu». susi eşhasm da teşvikleri görülü yor. “i Bu iş için Eadil yor. Pek büyük masraf icap ederse N o zaman hükümet bunun ya maki, yarısını da faizli hazine 1 larak ödü $ biri d biri öğretmek ve ayni elen “havadan gelecek bir dair verilen derslerle aileler üze - rinde ehemmiyetli tesirler yapılı - yor. Bu teşkilâtın u uzum sereler çalışmak sir olar cağı da söyleniyor. Demek ki mesai hiç bir zaman bitmiş olmı- caktı yai ve Propaganda mütemadi bir su - mel bir tllileme, bir de rl risti koni A avukatları hukuk okurlarını siir güçlü den kurtarıp zaman k andırıyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: