Ki OR KK re Buna ne Arkadaşma sıkıntısını anlatıyor- du.. Ondan üç ay vade ile yüz li- ra ödünç istedi.. Arkadaşı çok tat- lı bir tebessümle dedi ki: ya getirmek ne kadar güçtür, Sa - na yardım etmekten çekinmiye - ğimi bildiğin ve beni hatırladığın Mare Lİ EĞLENCE Ş dersiniz? için çok memnun oldum. Biliyor- — “Çok teşekkür ederim azizim. — Öyleyse üç ay vadeyi ben ve- reyim, yüz lirayı da başka bir ar- kadaştan al! Sözünü kesmemek için / ana ne kadar hayret ediyo- rum, bizimle bulundukça bir da - kika çenen durmadığı halde, dün akşamı kaynananın yanmda ağzı - nı açmadığını gördüm.. — Bunu şimdi mi farkettin ?.. Ben on senedenberi «kaynanama bir tek söz söylemedim. — Neden ? — Sözünü dme diye!. Ne ile meşgulmuş? a zayif bir adam şişman bir bayanla (kadın) dansediyor - du. Br ara bayan dedi ki: — Sizi rahatsız etmiyor mu- yum? — Ne münasebet efendim, bu Benim san'atim icabı: Biraz sonra bayan sordu — Ne işle meşgulsünüz efen - im?. — Fıçıcılıkla!.. Jsakla Katina İsakla Katina sevişiyorlar. Ev - lenecekler, yalnız aradaki din far- kı engel oluyor.. Katina bu işe bir saat evvel netice vermek için İsa- ğa yaivarıyor: — Ne olur, canım!. Hıristiyan olmak güç değil, üç şeye inanırsın olur, biter. — Peki Katinacığım, inanayım?. — Allahın varlığına, İsanm o- nun oğlu olduğuna, İsanın Mer - yemden babasız olarak doğduğu - na, İsanın öldükten sonra dirildi - ğine. nelere — Peki şekerim, dediğin olsun amma sen de bana biraz yardım ette beraber i inanalım iz — Allahın varlığına ben inanı- rım, İsanm onun oğlu olduğuna sen inan; İsanın Meryemden doğ- duğuna ben inanayım, o babasız doğduğuna sen inan; İsanın öldü- ğüne inanıyorum, (o dirildiğine de Çalınmıyan gramofon — Gramafonunuz bozuk mu?. — Şu yukarı katta oturan dok - İ tor mu Paresü yerine — Şu pardösüye ne istiyorsu - nuz? — ayi beş lira. eri biraz düşündükten sonra vi Kab ceketlerden biri» ni gösterdi: Ya şuna?. — On lira!.. — Öyle ise bana ceket veriniz, amma diz kapaklarıma kadar u zun olsun!.. Korku ! PA yy bir icra memuru, Ka amâdı” ve bir türlü gözüne uy- k u girmedi. Bütün gece bir şey düşünüyordu. Mühim bir şey... Ne? Bunu ertesi gün sokakta ilk karla tanıdığına şöyle an - Attı — Dün girmediği için bugün bir haldeyim! — Halinden belli.. uyuyamadım? — Dün bir sirk sahibi aleyhine haciz kararı çıktı. Bugün, bütün malarını hacze gidiyorum! — Peki, sonrası — Sonrası, işte bu sebeple ge- in gece, gözüme hiç uyku pek bitkin Pek,i neden eceğime bir türlü akıl erdireme - dim! — Bundaki güçlüğü ben anlı - yamıyorum! — Anlıyamıyacak ne var? O - nun malları bir sürü aslan, kap - lan, pars, timsah gibi vahşi bay- vandan ibaret, Buarada yılan sen inanırsan mesele kalmaz! gibi zehirli hayvan da eksik değil! Baba — Unutmayınız genç adam, dürürüm, Mey — Zararı yok. Biz karanlıkta vi ben elektrikleri tam on buçukta sön- da yy VİZE ahitle daha evvel bir münase- betiniz Hiea mü: — Bir ydu? pini bir tokat atmış- tr, ik — Çıkar para çantanı! — Memi ny azizim, fakat ev- velâ bana darılmayacağımızı vadediniz, çünkü çantamda metelik bile yok! adam! çabuk ütülemek için ne yapar Pratik bir e çar- Hanım — ir bir bons istersin değil mi m demki artık yari ii aksıyorsun, yanımızda çalıştığı ği Aşçı — çe bir arada lll bir fotoğraf verseniz yeter! Az Dua EV asis bir adam, yılda bir defa, m beş kuruş verir ve eli tit- riyerek parayı İk ed şöyle derdi: — aş bu parayı > iii dua et!. Bir hadi meali a ie kuruşu, hep ayni dilenciye veriyordu. Di - lenci, senede bir defa sadaka ve » ren adamı, bellemişti. Senede bir defa sadaka olarak beş kuruş ve- ren bir ik kolay kolay ei - dan çıkar Son ke vin “birinde, 2 > yerin. z para verdi v. ua belli söyledi. Dilen- - ce, şaştı. Acaba bu azalmanın se - bebi, neydi? . Dayanamadı, ralamadı: — Şimdiye kadar hep beş ku - tuş veriyordunuz. Ben de size beş vakit namazda dua ediyordum! adam, ha ğinde sebe- bini şöyle izah etti pe demekten — Şimdiy: iken, sıhhatim, hayli bozuk rami Fakat, bu sene çok şükür iyileştim. Artık beş vakit namazda dua etmeyip, daha az dua edebilirsin! K Bir taksim seli İlke mektep İ ruyor: — On üç elmayı müsavi bir su- rette 7 e ig taksim eder "siniz? esele de gil mi? Goruğun biri cevap verdi: — Hiç de karışık değil, pek, kolay. . — Nasıl? elmayı eleme ya- par in taksim ederim GE Eni iyisi, e biri ? lif etti: 7 ile 5! Bay Cezmi, yahat ediyordu. dakil kiz bir şatoyu 8 du. un hem (besi SEİR ii de gezdirieli i yarı adama, içerisini istedi Bini söyleyince, aldı: v — Siz, bir kişisiniz. şatoyu gazeli içim; * olmanız lâzımdı' — Acaip şey! — Evet, usul böyledit Bay (Cezmi, düşündü. oh gi geçmeden... Fakat, “4. lerce beklemesi Ha da — Beş kişilik girişi j dt, rap rd m geni mu de İri ral bıyıklar” rak Cezmiyi süzdü: — İyi, ama.. Beş ayrı vereceği bahşiş ne * zerk iyi m adam,” alı olduğu için, bede” le ödemişti. iz Son taksiti e li yıkar burarak, les — Artık benim ml Benden pi ii “yi ni miki e kn — Bilet almadığınızı unuttunuz mu? — Unutmadığım için iniyorum! gi ocama, para; göndermesi, için mektup yazac, Fakat, kelime bulamıyorum! —o halde mektubu rakamla yaz! | — Anne, mak istiyor?!, ii bu adam neden otomobilin altına girmis, sarlınd