/SS Wa > a ZN 4 den gemilere ; im İlk insanın İ kullandığı deniz vasıtası, belki, bir ağaç kütü dünden (başka 8 bir şey değildi. Bir gün, küçük birde yelken ta- kılıyor. Kristof Klomb Amerikaya doğ- ru büyük seyaha ti yaptığı zaman deniz vasıtaları, birdenbire hey- betli bir manza- ra almıştı. 1800 tarihle- bi 1819 da yan- lantiği geçti. Şimdi, büyük deniz gemileri, ti rahatça Y, Eğ eni bir buz makinesi ia Ee AM “nizin dibindeki soğuk suları çıkarmak için yeni bir alet keşfedildi Amerika'nın Rio de Janeiro Fransız (âlimi, denizlerin dibin- deki kütlelerini yuka- rıya kaldırarak rupaya gönderi- lecektir. im- de, deniz altla- rmdaki (o soğuk N suyu çi olan büyük âle- ti görüyorsunuz. in DM r gezdirebiliyor . . | Hikâye: Altın olan incirler Size anlatmak istediğim bu Rüzeârları ki : küçük hikâyenin kahramanı ola - 59 iye ii ni rak Nasrettin Hocayı gösterirler: iL a Ri ai İ Rüzgârları kim si a Hoca, artık iyice ihtiyarlamış- | İL 7 Ormanlarda eserken? tı; aşağı yukarı seksen yaşına ka- dar gelmişti. Bununla beraber hiç bir vakit aylak durmıyordu. Ni - tekim, güneşli bir ilkbahar günü de, bahçenin bir köşesine, bir in- cir fidanı dikmek istemişti. Bazı kereler, iyi tesadüfler, in- Küzgârları kim sever? Fakat esince rüzgâr, Başiarını eğerler!. Rüzgârları kim sever, — Ne ben, ne de sen, Rüzgârları kim sever, Uğuldayıp geçerken?. Emin Recep sanlara birçok saadet ve hazineler getirmiştir. Hoca da, işte bu tesa- düflerden birisine rastladı. Civar- dan zamanın en büyü adamla - rından biri geçiyordu. — Hocam, dedi, artık seksen | Y€ yaşına gelmişsin; bu fidanm sa - | zere biliniyordu. na incir verinceye kadar bakalım Saniyede 300,000 Güneşten gelen ziyanın sürati ilk Hesaplandığı gündenberi sani- yaşıyacak mısın... rinde yapılan yeni bir keşiften Hoca — Tabii, dedi; elbette | sonra bunun katiyen doğru olma- Ben yaşamasam bi- dığı iddia ediliyor. Yeni fizik â- yaşıyacağım. e a?1: le çocuklarım yaşayacak Yi Zengin adam yavaş yava$ | havanın sıcaklık ve soğukluk de- uzaklaşırken: redesine göre değişir. Halbuki, — Eğer, diye ilâve etti, Yaşı: | pir çok nazâriyeler tamamiyle bu yacak olursan, bir sepet te esas üzerine kurulmuştu. Yeni getirirsin. âlimler bu haberlerini rakam vi Gel zaman git zaman, küçük | tecrübe ile isbat edebilirlerse bir incir fidanı bir yıl incir vermeğe sz aazariyelerin iflâs edeceği imlerine göre, ziyanın sürati, başladı, iz Nasrettin Hoca — Bir sepet arunanamesaersassssanmamamme saanen getiriniz, dedi, bu incirleri ona | rebilirim. Adamın aklı daha ziyade sarı altınlarda idi. O da dediğini yaptı. Fakat, za- b x adamı kız - mutlaka götürmeliyim!.. Hoca dediğini yaptı. Ve zen - gin adam, ini geriye verirken, içerisini sarı altınlarla manın bu en N di > doldurmuştu. mıştı. İncirleri birer birer yüzü - z ne fırlattı, ve kapısından kovdu. > e PM Nasrettin Hocaya bunu anlat- tılar. Hoca sakalını yava$ yavaş kaşıdıktan sonra: — Şükretsin, dedi; ya sepet” te incir yerine Hindistan cevizi olsaydı?.. — Benim de bahçemde incir var, dedi; ben de bir sepet götü - BULMACA — Ni za i ölenceli Fıkrala | K Yeni bir doktor — Sıkılganlığa ve mahcubiye- te karşı tedaviniz iyi geliyor mu doktor bey? — Mükemmel... dan biri on lira borç istedi. Filler, ne Hastalarım - İşte size küçük bir bulmaca. Ortada bütün arkadaşlarından ayrılmış olarak yalnız duran harf: — Ben, diyor, beş harfli bir ke- limenin, tam orta yerindeki üçün- cü harfim. Yukarıdan aşağı doğru okudu- bulursunuz. Her gür elinizdeyim. Beni daima görüyor ve okuyor sunuz. Birinciye, geçen defa verdiği- miz hediye gibi, çok güzel ve dai- ma saklıyacağınız yeni bir hediye aşra karilerimizin, he- vereceği: diyelerin vaktinde alabilmeleri için, adreslerini açık olarak malarını rica ederiz. Bu hediyele- ri vaktinde almadıkları takdirde bize bir mektupla bildirmeleri lâ- zımdır. Adres: VAKIT — Çocuk sayıfası mü- | dürlüğü. | de 300,000 kilometre olmak ü-! i E | | e iğ İşte, şimdiye kadar görmediği- niz iki arkadaş. Her halde, renk- lerinin siyahlığından, : Orta Afri- lerinde ne tuttuklarını biliyor mu- sunuz?.. Orta Afrikada yaşıyan küçük çocukların sizin gibi oyuncakları yoktur. Onun için, orada yaşıyan bir hükümdarın çocuklarına nis- betle, sizin evinizdeki küçük oyun- caklarınız, bir oyuncak fabrikası- nın oyuncakları kadar çok sayıla- bilir. Nitekim, bu küçük, -siyah sigara içmek için birer ağızlıktır. Babaları onları kullanmadığı za- man, bu çubuklarla birer oyuncak işe yararlar? gibi oynuyorlar. l ME Ml mile Filler, dünyanın en uysal bay- vanlarından biri olduğu kadar en kuvvetli hayvanlarından biridir de.. Asyanın bir çok ormanlık yer- lerinde onların bu fevkalâde kuv- vetinden son derece istifade eder- ler. Büyük ağaç kütükleri bir taraf- tan öteki tarafa, ancak bu fillerin yardımı sayesinde naklolunabilir. Bununla beraber Afrikada yaşı- yan fillerin, hiç bir vakit Asya fillerine benzemediğini de bilme- liyiz. cok uysal görüken tabiatine karşı, Afrika filleri vahşi ve çok yırtıcı lur, Birisinin insanlara karşı