10 Mayıs 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 4

,_,. __,__:,q | h t A l — MODASINDA ğ Yeni ve fevkalâde bir 1 F İ aaT - * zip renkte olan Tokülon pudrasından A H a y Ki —eT “ (elde edilen bu üsül, Toökalon mües- b & TÜt îlef'ık Ahmet - Sevengil'in Romanları Mevcutları Tükenmek Üzeredir Çıplaklar (100 Kuruş) Açlık (50 Kurus) Köyün Yolu (30 Kuruş) Perdenin Arkası (35 Kuruş) Vakıt, Halit ve Sühulet Kitabevlerinde B YENUERARIK GARAE, T UM D Beyoğla Halhk Sineması Bugün matine 11 de, gece 8 de & 38Film Birden 1 — Racanm Hazinesi Türkçe 2 — Bornco Ürmanları. Macera 8 — Goşolar Geliyor, Lisko HKid. PUDRALAR TEBEDDÜL Mübalâğalı gayri tabii “Makyaj,, kalmadı 'Cilde sürülecek gayri mer'i yeni bir pudra, tabit bir güzellik verir. Paârisin şık — kadınları, yeni bir noda icat etmislerdir. Bülün gün sabit 'duran ve hiç parlaklık izi bi- rakmayan, hir gül teni veren yeni İpekli elekten — üç en saf ve en ince krema köpüğü ile ikarıştırılması usülü — ile izah edile- '_Ümr_ Fransız kimyagerlerinin — se- melerce araşlırmaları neticesinde Bunun srrri:! defa geçirilmiş püudrayı iki defa seşesinin inhisari altındadır, Bu ye- ni Tokalon pudrası, artık — parlak burunlara ve yağlı — ciltlere ebedi- Ö yen son yermiştir. Cildinize, sekiz saat zarfmda “Mat, duran nefis ve güzel bir renk verir, — Rüzgârda ve' yağmurda — ve hattâ — terlemede cildinizi parlak — göstermez, — “Fini Mat,, Tokalon puüdrasını — kullanırsa- nız simanıza bir gül yaprağının taze- liğini ve güzelliğini bahşeder, sevim- Hiliğinizi ve cazibenizi bir kat daha O arttırırsınız. Ön muhtelif ve yeni ca- de yapılmış ilcat bir çılgınlık * Kj 1 Hayattan parçalar (Baştarafı 2 ncide) gaflet eseri kabul ederek günah. kârı affedecek kadar fazilet gös. termesi İlâzımdır, Aksi takdirde kolay kolay günahkâr baba mey dana çıkıp da yavrusunu (piçlik) etiketinden kurtaramaz. Gayrimeşsru çocukların birçoğu misalini gösterdiğimiz gibi baba. ları tarafından inkâr edildikleri için sefalet içinde büyürler, Mes, hur hükümet adamı Vilyam Franklin-gibi vicdanlı ve nüfuzlu olanları da piclerine valilik npa - esi verecek kadar bhakiki babalr. Zı gösteren yok değildir, Memlekette her gün şurada burada ölü veya bir beze sarılı olarak canlı nevzatların bulun - duğu duyülmakta ve yazılmakta ve hattâ birçok kürtajlar bu yür. den yapılmaktadır. Sahsi sucu olmadan cinsi bir ile-nın — veya çılgın bir aşkın mahst'ü olarak dünyamıza gelen her gayrimme. ru çocuk Mmeşru çocuğun aynı haklarma maliktir. cünkü ocî_n. fark gözetmeksizin mühim -içti « maft vazifeler yüklenen lüzumlu bir vatandaştır. RASİM ADASAL BORSA 9.5,942 MUAMELESİ “Londra 1 — Sterlin 5.324 Nevyork 100 Dolar 180,70 Cenevre 100 Frank 30,365 Madrit J00 Pezeta 12,0875 ? gtokholm 100 İsveç kr. — 31.16 ESHAM VE TAHRVİLAT Evvelki,Bugün İkramiyeli ©4 5, 988 22,68 —— İkr. Ergani ©4 ö, 988 — 28.— 28.— | 96 T 1/2,933 T.borcu Trol 24.90 — — O6 7T 1/2,933 T.borcu Tr. 2 28.20 —— 06 T 1/2,933 T.borcu tr.ğ 28.80 — — Sivas . Erzurum 1 19,85 Bilvas . Erzurum 2-7 — 19.95. 19.85 64 5, 938 Haz.tah, 217.50 —— 664 7, 1941 D, Y1 19.80 —. — 95 T, 1941 D. yolu 2 19.50 Anadolu D,Y, Tah 3 51.50 —— Anadolu D, yolu 9960 — 30,25 —.— Anadolu D. yolu 1-2 50.75 —— Anadolu D. Y. Müm, — 49.90 — — Merkez bankası 180.— —— İş bankası nama i4— —— | İş bankası hamiline — 14.72 1ö.— İş bankası Müessis 100,— —— Ü İzmir Esnaf.Ahali B. G— —— İmar Bankası hisse Züler — — Aslan çimento 1480 # Aslaa çimento mücasis 18.50 — — H Şark değirmenleri 5.60 —. — İttihat değirmen. 28.50 —— 'T, kümlür maden. 18— —— ©ç 6 T, bozoları Şi —— Türk U. Tiyatro G——-—İ İst, Umum Sigorta 29.— —— Şirketlhayriye Ü — — — 4 Şirketihayriye temettü 30.— —— (W Rühtim tahvili İN D0 —e || İst, Su şahvili 8.25 —,— N İst, Su hiase. Bi l gep çai Borsa harici altin fiyatı 8500 birini intihap ediniz. Reşadiye 85, Külçe altın gramı 4.78 44.7T5$ İstanbul Defterdarlığından: Çubuklu petrol ofis deposunda mevcut (248) adet baş teneke 11.5.942 pazartesi günü saat 15 te Mili Emlâk müdürlüğünde müteşekkil! komla- yonda acık arttırma İle satılacaktır, Muhammen bedel (124) teminatı (12) ftradır. İsteklilerin mezkür gün ve saatta teminat makbuzları ve nüfus hü. viyet cüzdanlarile birlikte komisyona müracaatları, (5381) meselesi görülüyormuş! Güzel, âlâ, ranâ, bâlâ!.. Fakat teknik hususlar ne za- Bunun için, tetkiklerde mi bulunacaklar?.. İ Tek tip ayakkabı yapmak fikri, aldanmıyorsam, bir yıl evvel meydana atılmıstı, O gü, bugün, hâlâ bir şey madı, İşin — tabir caizse — edebiyatiyle uğraşıyoruz, Ve bu yüzden, 20 liradan aşağı kundura aldığımız yok! 32, 35 ve hattâ 42 liraya aldıklarımiz da başka!,, Bugibi halkı, bütün bir ulusu ilgilendiren işlerde, daha aceleci olamaz mıyız7.. Daha radikal hareket edemez miyiz? man temin edilecek?.. Demiş'er ki: Tek Tip Ayakkabı Gazetelerin verdikleri haberlere göre, tek tip ayakkabı meselesi etrafında &Gehrimizde t etrafında gehrimizde nın on İiradan fazlaya satılmaması lâzım geldiği anlaşılmış, İmalâta başlamak için. bazı teknik hususarın temini gerekli Hikâyeyi bilirsiniz, eski devirde, firkateynlerden — mi, kruvazörerden mi, bastardalardan mMı, işte bu cins gemiler- den birini, zamanım padisahı ları, kamaraları gezmiş. Gezmiş ama, karnı da acıkmış; yemek hazırlamalarını emretmiş. f Beklemiş, beklemiş, aradan yarım saat, bir saat geçmiş; emrini tekrarlanış, yine bir şey — Geminin tayinatından başka yemek ı;.lk?gl'î_“?—k levazım zabitinin takrir yazması, Zzabitler meelisinin karar vermesi, süvarinin de tasdik etmesi lâzımdır, tamamlanmaden kilerden bir şey çıkaz! O'nihal; bağı davlet sana da eder temayül, A, gönül, ne ah edersin buna ruzigâr derler. LÂED incelemeler yapan incelemeler yapan İktısat müfettişler yeniden yapıla- teftişe gtmiş, Anbarları, töp- yok. Sebebini sormuş. için Bu muamele Çizmeden para çıkmş Kanadanın Toronto şehrinde — ihti- yar bir kadın, çiftlikte çalışırken giy. mek için pazardan eski bir çift çizme satın almış. Evine döndüğü — zaman çizmeleri giymiye çalışırken ayağı ra, hatsızlanmıştır. Sebebini — arattırmış, bir tekinin içinde 500 bin frank de. ğerinde kâğıt paralar bulmuştur. Ka- dm bu paraların bir kısmı ile çizme almiş ve cski çizmeleri de ha- tıra diye bir sandığa yerleştirerek sak lamıştır. Sakal traşında rekor Her şeyde rekor kırıldığına tesadüf etmek mümkündür. Fakat sakal tra- şinda da rekor kırıldığımnı — söylersek San Franssiko şehrindeki berber d- zef Rayba bundan iki sene — evvel 8 saniyelik traş rekorunu gene kendisi yedi saniye ve saniyenin altmışta yir. mi zamanmda kırmıştır. İkb sene ev. veline gölinceye kadar sakal traşında | sürmt rekoru on İki saniye jidi. Pantalor: yelek, ceket kravat.. Pantalonu bundan Üüç yüz sene 2v- vel Venedikli bir terzi icat etti. Bu adam Son . Pantâlon şehrinde oturur. du. Cu şehrin tanmmış simalarından. | dr, Ona da halk bay Pantalon lâka - bini takmıştı. İcat edip diktiği elbise- ye de pantalon gdı verildi . Yeleği on beşinci asırda 'Gille adın. da bir İngiliz aktörü icat etti. Bu kol BüZ eibiseye de onun adımt — verdiler, Gille dediler, Fransızcaya — bu ad Jile, türkçeye de yelek diye geçti. Ceket orta çağlarda icat edilmiştir. Boyunbuğı, yani kravat, İngiliz a . laylarından Çlvayal kravat alayı Su - bayların boyunlarıza taktıkları bağ- dan kalmıştir. Yavaş yavaş siviller de boyunlarına bağ takmağa başlamışlar ve bu bağlara şarkta boyunbağı, garp te ruayal alılarak kravat denmiştir. Coket, yelek, pantalon mzu eskidir yoksa, cübbe ile şalvar mı? Bunu an. I$mak için şalvarla cübbenin ne za . man icat edildiğini incelemek gerektir. yeni. Garip bir hayvan Cenubi Afrikada gezen bir İngi- tiz seyyahı, şimdiye kadar görü'- nustır. Kurbağa büyüklüğünde o. lan bü acaip mühlük, siçrıyarak yürüyormuş. Fakat, cüssesine na- zaran sıçrama kabiliyeti o kadar fazlaymış ki, ber atlayışmda 9 metre kadar ilerliyebiliyormuş, tagiliz seyyahı, bu hayvanı yaka « lamak için geces'ni gündüze kat - mis, orman iclerine pusu kurmus, nihgyet emeline muvaffak olmuş. Tam 25 sene münzevi 1913 yılında karisı ile kavga — etmiş, o zamandanberi de Uksbric kasabası yanmmda bir ormanda tek' başına tâm 25 sene münzevi bir heyat yaşamıştır. | Vudley, ormanda Robinson — Kruzoe gibi kendi eliyle yaptığı bir küulübede kalmış ve dağcı seyyahlara yaptığı küçük hizmetler mukebilinde topladı- ğt hediyelerle geçinmiştir. Ormanda - ki kulübesinden ancak 8& kilometre u. zakta bulunan karısının yanıma buğgü , ne kadar hiç dönmemiştir. Kocalarını vestiyere birakanlar Bir erkeğin karısile alışverişe çık- ması, erkek için dayanılır ıstırab de- gildir. Kadın büyük mağazalardan bi. rine girdimiydi, her dalresine uğrarı ne kadar mal varsa hepsini çıkartıp bakar, gözden geçirir, inceler, bir bir sual sorar, Erkek, karısının peşi sıra, suratı çatık, asabi gergin, homurda. na homurdanâ dolaşır. Bunu nazar: dikkate alan Nevyor- kun büyük bir mağazası, harptea ev- vel mahsus bir Vastiyer yaptırmıştı. Karısile alışverişe gelen koca bu ves. tüyerde oturuyor. Kadına — ve kocaya birer numara veriliyor. Kadın — işini bitirince garsona nümaraşını göylüyor garson kocalar vestiyerine gidip nu. marayı haykırıyor. Koca, karısının i- şini bitirdiğini anlayıp kalkıyor, çıkı - . SYA a.. # * * 10 MAYIS — 1942 . MAHKEMELERTE (Baş tarafı 2 incide) — Canım, dedim, ne var? Söy- lesene.. — Sen gel canım, orada görür- SüÜn, Ben de sabahleyin Feriköye dam ladım, Merak eltmistim. Bakıtım ki orada, yeni yapılmakta olan — bir | dükkânın içinde yedi harar var, — Bunlar da ne, dedim? — Senin nene lüzmem, dediler, Görüyorsun işte, mal! sen bunları sat,, yüzda yirmi besi senin, Gittim Eminoğlunu buldum, Hüseyin Em'noğlu — Ben Ga- htada gürcü Osmanm kahvesinde oturuyordum, Vakit gece dokuzbu- çuktu, Uyku gözümden akıyordu. | Hele şu cayı İçeyim de &idin yata. yım, dedim, O sırada Hüseyin | geldi. Bana: — Sen benimle Feriköye, Mak. sudun evine kadar gelir misin? Dedi, Ben: Maksuduan evi daha bilme- di ki, Hem ne yapacağız gece ya- rısı orada? Dedim, Maksut şimdi firmdadır. Onunla bir İşin varsa yarın sabah konuşuruz, — Canim, dedi, Sen gel, Hidelim oraya kadar, Yolda iİşi an. Tatırım, Derken efendim, Feriköy> var. dık, Saat da on biri bulmuştu, Maksıdan veni yapılmakta olan dükkânımın kapısmı İttik, İçeriye girdik, İçerisi zindan gibi karan. lıktı. Hüseyin bir mum vaktı, Mu. mun ısığmda kocuman hararlar ve hararzların Üzerinde de İnsan sücutları vardı, HMararları yakladım, yumuşek yumuşak şeyler. Bunlar nedir? Dedim, İpekli kumuaş dedi'er, Ne katlar mal var bunlarda, ded'm, Vedi sekiz bin liralık var” dedi. ler. Ş Hüseyin - Eminoğlufunun İifa. desi sonlarmıma doğru bu masal ha. vasını nlmıştı, Mumlar yanıyor, büvük kocaman hararların üstünden insan haya - Tetleri firtıyor, İpekli kumaşlar, Siyah, Sarı, yeşil, mavi,, binlerce" liralar,. Netlconin ne olduğunu biliyor - sunuz, Koridorda mahkemeyi din. Jemiş bir adam: — Ne yedi sekiz bin *irası, de- Tam yüz bin, yüz bin papel,, Adam hem gidiyor, hem söyleni- yordu, Bu yüzbin liralık ipekli ku- maş masak ona müthiş tesir - et- mişti. — Yüz bin papel,, 18,380—14,80 Radyo salon örkes trası, 18,00 program, memleket saat ayarı 18,03 Radyo dans örkestrası 18, 40 Yasıl heyeti 19,30 saat ayarı ve ajana 19,45 Ankara ilkbahar at ko. şularınm neticeleri 19,55 müzik 20,15 konuşma (tutum ve bakım) 20,30 ka. rişik şarkı ve türküler 21,00 konuş. ma (Zziraâat sattiy 21,10 temsil - kim- gil ailesi 21,380 karışık program pi, 2280 memleket saat ayarı ve ajans 22,45—22,55 kapanış. 1. bir | yor, kapıda karısile büluşuyor. Gidi - yorladı. Şimdi öğrendiğimize göre bu Üsü. lün ilk defa tatbik eden mağfazayı tak lit edenler çoğalmış, Nevyorkta, bun. ların adedi bin yetmişe çıkmıştir. (Gazetenizin — birinci — suyfTasımı başlık yanındaki tarih çerçevesini liyerek gönderecek — okuyucularımı ticari mahiyeti haiz olmıyan küçül lânları parasız neşrolunur.) Evlenme teklifleri: * Esmer, karâ kaşlı, kara gö 385 yaşında, altı odalı bir evi bulu! bir bayan, kendisini geçindirebile bir bayla evlenmek istemektedir, | OÖ, 32) remzine müracaat . 316 *& İyi bir alileye mensup, askerli alâkadar olmıyan, orta vaziyette aileyi geçindirecek bir terzi dükk bulunan bir bay; 16-26 yaşlarında,| ta böylüuğ batık etinde bir bayanla ienmek - istemektedir. Güzellik mev ubahs değildir, Bıraz serveti olari tercih edilir, - 317 | * Yaş 30, böy 1.73, kilo 78, sart içki ve sigğara kullanmıyan — bir & esmer, balık etinde, orla tehsilii, | rüst bir aile kızı ile evlenmek istem tedir. Can) remzine müracaat .- İş arıyarılar * Üniversiteli, aynı zamanda ! rübeli bir öğretmen lise örtaokul & beleri ve matematik, fizik ve fran ca derslerini az bir Ücretle vermel dir. (Mestek) remzine müracaat. * Ortameklev Mmezünü olr gKiz; | mi ve bususl garrelerde tâahsilile | tenasip bDİr iş aramaktadir. — Dak bilir. Kefalet verebilir, (HHŞŞ) © zine müracaar. * Hastalık dolayısile işini terke, bir makinist otomobil tamıtratı şle| de çalışmak istemektedir. Marang luğu da vardır. (Benz Mersedes) ri zine müÜüracaat, | *« Lisenin tirinci sınıfina aevaı,d den, riyaziyesi '-mweı’:lı bir genç: tevi vazıyetinin bozukluğu yüzün öğleden sonralart çalışmak lsl:emef tedir. 'Tatilde tütün gün — Casişab (Çığğim) remzize miüracaat * 14 yaşında bİr genç; kihar ve miz bir berber yanında berberlik renmek istemektedir. (Berber) re: ne müracaat, | Posîğffu%î ŞİŞLİDE, PANGALTIDA POYR SOKAĞINDA BAYAN MEKEii Verdinin — meşhur AİDA — opera: Ghislangoni yazmıştır. —Bu opera defa Kahirede temsil edilmişti, *ŞİŞLİ BOZRKURT CADDESİN! BAYAN AMELYA'Yyar — Doltorun adresinize Jâzımgelen izahatı — vi cektir, Endişeye ilzum yoktür, FATİRDE, ESKİ MUTAFLAR ? KAĞINDA BAY KADRİ ALP's: £| de ölüm cezalarınt tereddütsüz ve padişahlar eksik değildir, Fakat G yada verilmiş en müthiş idam h mü İspanya krallarından Filibin v diği iIdam bükmüdür ki o 1568 se , sinde tfam Üç milyon kişinin idam hükmeden Bir emre imza koymuştu Gazetemiz bakkındaki iltifatımıza şekkürler ederiz, Aldırınız: Aşağıda remizleri yazılı — olan kuyucularımızın — aamlarına — gel nıektuplnrıddırı-lmlıemlzden- (paz ları hariç) hergün «abahtan öğle kâdar ve aaat 17 den sönra' aldırn ları, UHLH.Ş,Ş,y (Pembe güly (8 (B. Uralı (K.N, Mehtap) — (Y. (Devlet kuşu) (2, 2, 44) (Kütüphaj (ELEK.) (CM ) ÇALLI < (B.T, Kal (Oran) (N. 25. T) CA.Ğ) ÇEmel (Aniaşalım) — (Clddij — (1, Şenki (Sezen 268) — (Nadide 79) — (Tunr (EH (B. Mete) (E.0) (SU) ($. (Rr U) (Muvaffak) (R.R.G.) (2 Ullman 2) (N.C.K) (N.B,) — (5.C. (Yedek Denizci) (Tekcan) — (H, CALM,) (302) (Bana ne mutlu) GAT — e — —ait 8— S eee —— —e Geçen İısmımıların hülüsası Babasının yanına ğîğvakk&t hir zaman için dönecekivolan Ferhat, İstanbulda Sirağervilerdeki pansi. yonunda maziye ait anmâaktadır, Babasının gll yapan, hem gençliğinin en atleşil devirlerini şen ve şuüh kızlarla ge- çiren Ferhat, son Bevgilisi Gönülü, hayalinde bütün sıcaklığile canlan dirtyor, Onu, hayatma karışan kâ. dınların hepsinden çok sevmektedir Genç adam, son sevgilisinin ayrı . lirken söyleliklerini eGski tazeliğile kulaklarında hlssettiği bir sırada telefon çâlıyor, ı Meçhül bir kadın sesşi, — kendisine âannesinin ölüm hâlinde — olduğunu bitdirerek derhal gelmesini söylü . yor. Ferhat, bu sesin — cazibesine W F * &* hatıralarını * cömertçe | yardımı ile hem Mmükemmel bir tah - -5- Yazan: NEZİHA MÜHİDDİN kapılarak, derhal doktor arkadaşı “Tarıkt gece yarısı evinden — alıiyor ve meçliül kadının — Cerrahpaşada verdiği aörese gidiyorlar. Tarık, bunun bir macera — olduğu kanattindedir, Onun için arkadaşı- 'na kendisini otomobilde bekliyece, Bini söylüyor. Fakat Ferhat, arkadaşını da yanı- na katarak, karanlık gokakta şoför 'le beraber meçhül kadının bildirdi- Bi evi arıyorlar, Doktor Tarık içinde garip bir üşüme ile bunları tetkik ederken Ferhad heyecandan titreyen eliy” le kapmım tokmağını tuttu, Fakat tokmafı tutmasiyle kocaman eski kapmın hortlaf iniltisine benziyen bir gıcırtıdan sorra açılması bir oldu, Kd Hep beraber İceri girdiler. Bu, rası çok büyük ratubetli — toprak bir avluydu, Merdiven başında ya: nan isli bir idare Tümbasının so- puk ve bitltin aşığında bastıkları yeri ancak görebilen ziyzretçiler kendilerini karşılayan korkunç ve derin bir süküt İçinde — birihirinin yüzüne bakarken eski tahta merdi- venlerin başında sahibi görünme. yen genç ve tatlı bir ses: — Buyurunuz doktor benefendi diye seslendikten biraz sonra sol . gun ve harikuülâde güzel bir genç kadın mütenasip ve ince boyu ie merdiven basamaklarımda göründü, Bu ürpertici dekorun — kalbinde dikönleştirdiği haşyete Tüğmen doktorun İçine biraz emniyet siner” ken Ferhadın titreyen bir elle şo- förü biran önce saymak için bir öon Hralık kâğıt uzattığını gördü. Soför: — Üztünü verecek bozukluğum yok, dedi, Ferhad acele acele: — KLüzumu yok diye cevan ver. di, Hepsi sende kasm, Soför bütün e -— Teşekkür ederim beyim, de" dikten sonra kasketiyle derin ve hürmetkâr bir selâm vereret Gı. şarı firladı. Merdiven başmda misafirleri karşılayan Büzel kız bu ikj gence biraz hayrete benziyen bir bakışla balayordu, Ferhad samimi bir ta, vırla arkadaşını göstererek: — İşte dolitor, dedi, Kız Ferhadım sesini işitince gü —— görüşmüş- tüm zannederim, : Ferhad kml'dg: — Evet benimle görüstünüz, Fakat doktor arkadaşımdır. Güzel tazın — solgun ytııt.ı yine hafif bir telheı;ööıâle aydınlandı. Sonra güze erine endişenin solgun gölgesi doldu: — Garip! . diye mırıldandıktan sonra * buyurunuz? diye önlerine * düştü, Acele adımlarla sofaya çıktılar, boyaları bozulmuş yeşil dar kobya. Ir bir kapı herhade tekkenin se- Tâmlık methali olacaktı, Zaviyenin diğer tarafmdaki kapıdan - girince doktorla Ferhad kahaca bir yer ya tağında şişman yaşIı bir. kadmın sık sık soluduğunu gördüler, Dok> tor derhal hastaya yaklaştı Fer- hadla genç kız - biraz Zetlde yar- dıima hazır bir halde ayakta kaldı. — İsminizi sorabilir'müyim ? — Alifedersiniz.. Get bile lt lar, Doktor Tarık bir dakika süren dım adım Becladır. Bir yanlış! müayeneden sonr-: — Ne yazık * dedi .- yanımızda inçtım,, hiç bir hazırlk yok. Genç kız ümitlü bir. heyecanla a, tıldı: yaplığımı anlıyorum çok — şaş! Ferhad bir sır tevdi eder gi fısıldadı: — Yaptığınız yanlışlıktan d — Eezahane cok yakmm derhal "layı size minnettarım, istediklerinizi gider getiririm, Doktor hemen reçeteyi — yazdı, Ve genç 'laza uzattı, Reçeteyi almca dişarıya çıkma. ğa hazırlanan güzel sesli kızı Fer- had takip etti: Çok naziksiniz — beyefent Ben de size müteğekkirim.. Du duğum derin nünneti bu kelimek anlatamaz ki,, a — İzam otmeyiniz, Bir vazi yapmak o kadar minnete değme — Bu saâtte yalnız çıkmanız Birkaç sawiye süküttan sonra ger doğru değil. ) — Ne yapayım? Başka kimse yok ki.. Ferhad tereddüt etmeden teklif etti: — Eczahaneye kadar size arka, daşlık etsem? Kırzın yüzünde yine muvakkat ve hafif bir ışık yanm söndü: — Yorulmazsanız eğer? Yürüdüler, süratle sokağa çıktr lar. Ferhad kalbinde derin bir mer. kız sordu: — Nerede oturuyorsunuz? — Taksim, Sıraservilerde, — Demek o kadar uzaktan ge diniz? Ne rahatsızlık yarabhi!., — Siz kime telefon edecekt niz? ! — Ben 288807 ye telefon edi cektim, Bu doktor bir defa biz gelmişti, Çok İyi bir adamdı, — Fakat 2 ile başlayan num:t ralar hep İstanbul tarafıma aittli — Fvet. Ama ben -hamet ve teheyyüc hissediyordu. ? yerine 4 dü çevirmişim.. Hızlı adımlarla yürürken sordu: « (Devamı var) yeşil gözlü, aylık kazarncı 200 lira o; - S a â i BESEL