1 Şubat 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

1 ŞUBAM — YOZt KŞAM POSTASI Sahibi ve Neşrigat Müdürü Hasan Rasim Us Basıldığı yer: “Vakıt Matbaası” Hâdiseler Ve Tarih 1 ARMUT... Armut, hiç şüphesiz, en iyi /— yemişlerden biridir. Mübareğin Çeşitleri de pek çoktur: Şeker, armudu olduğu gibi ahlatarmu. du; hattâ ayıboğan armudu da vardır. Ankara armudu hepsinin - Meşhurudur; hattâ buna dair Meşhur bir fıkra da söylenir: Adamın biri Ankaraya git, miş; bir dostuna sormuş: — Buranın nesi meşhurdur? — Balı ve armudu... — Nerede bulunur ? İstanbulda Balıkpazarında, .Bu söz, malın iyisini şehirli, hin yediği hakkındaki köylü ka- naatini de teyit eder; halbuki —| malların en kötü ve mahlüt ola, Ti uların yediği mu, *B — Armut bu kadar faziletli bir m’tî_h olmadığı halde bir ada. |— Ma “armut!” demek niçin tah- © Kir sayılıyor; sebebini anlaya, Ç Miyorum. Bu yüzden kavga kopmuş; kafa göz kırılmış; bel, - ki de mahkemeye düşmüşler, 4 Yalnız bizde değil garpte de armut” un t_çzyıf ifade etmek Ö icin kullanıldığı vardır. Hattâ an “Louis , Philippe” nin armut şeklindeki karikatürü pek meşhurdur. -- Louis , Philippe 1830 — da Fransa Kralı olmuştu; iyi tah, Sil ve terb'ye görmüş; askerlikte © ve kumandanlıklarda- bulunarak # Muharebelerde yararlıklar gös- # termişti. Kral olduğu zaman elli yedi yaşında bulunuyordu. Hülk arasında Kral aleyhtarları çoktu; — cumhuriyetçiler vakıt Vakıt ihtilâller çıkarıyorlardı. <£ Rral öonsekiz senelik saltanatı yE tnasmda beş büyük ihtilâli 4 kanla ve muvaffakıyetle bastır- dı; kendisine üç defa suikast Yapıldı; fakat kurtuldu. Bunla, rım en meşhuru 28 haziran 1835 S te oldu; evvelce hırsızlıktan mahküm olmuş bulunan Riesehi adındaki Korsikalı bir eski as. ker Temple bulvarındaki bir eve bir nevi mitralyöz yerleştirmiş; © Kral geçerken ateş etmişi; on | &ekiz kişi öldürmüş; yirmi iki kişiyi yaralamıştı; ölenler ara, sında mareşal Morter de vardı. Üzerine matbuat hür- —© Tiyeti son derece tahdit edildi. O zamana kadar matbuat cok thi_ ; dört senede hükümet tleyhindeki neşriyattan — dolayı açılan davalar beşyüzü bulmuş. .* ,_t“; bunların yüz onbiri yalnız gazetesine aitti. İşte hürriyet devrinde Kralın da bir çok karikatürleri neşredildi; en meşhuru onun pasta vVeya m“ıdm& jstihale ettiğini Z « “Caricature” ga. zetesinin 1830 senesi sonlarmda, müdürü Philipon tarafından ya- Şo Hnda hneşrettiği karikatürler a e n - de ee - K e F'r_m Mektep tarihlerine gec. /| Miştir. Bu karikatür dört şekil, den ibarettir. Birincisinde Kra- İm sarkık yanakları, düşük bur. Nu, dar alnır ve sivrice bası ilk armudu andırmaz; fa, kat sonraki her resimde alm daralır; saçlar sivrilir, burun küçülür, yanaklar şer, çene silinir. Son resimde ! kalkmış, saclar ve ya, ka yaprak olmus; alın ve yanak- yuvarlanmış; gözlerle ağız burun ve gözler birer nol:ta ve. ya çizgi haline gelmiştir. Eser şimdi Paris Milli kütüphanesin. — de mevcüttüur. Kadircan Kaflı Siyam - Hindiçini arasında mütareke Şanghay, 31 (A.A.) — Japon men balarından verilen yarı resmi haber- /|lere göre, Fransa ile Tayland arasına "“Mm:ehınmmuı bu sabah Say, Alman kontrolü altındaki Paris gazeteleri Almanya ile işbirliği yapmadığı için — Vişiye Şiddetle çatıyorlar Laval tekrar kabineye alınmalı imiş Paris, 8i (ALA) —D.N.B. bildiriyor: , “Nouveau — Temps” — gazetesi Fransız hükümetinde — değişiklik lüzümunda mrar — etmekte ve bu yapılmadığı takdirde Fransanın hal ve istikbalinin meş'um hbir ihtiras- la hatalara düşen insanlar yüzün- den doğrudan doğruya tehlikeye gireceğini yazmaktadır, “Bugünkü hükümet, mareşal Peteni Laval ile olan Ferte - Hau- terive mülâkatmın netice verme, sine ve ayni zamanda taahütleri- nin ifasına mâni olmak ve bu su- retle de 13 Kânuünuecvvel hükümet darbesini bertaraf etmek için her geyi yaptıktan sonra Berlin ile Vi- şi arasında itimat kalmamıştır.., Gazete, Almanya ile Fransa a. rasımda Montoire'da başlıyan ese- rin devamsızlığa mahküm olmak tehlikesinde bulundufu kanaatin - dedir. “Fransanm bunu şimdiden bilmesi lâzımdır. Zira mukadderatı mevzubahstır. Laval'in siyasi sah- neden cekildiğindenberi Vişi ile Paris ve Berlin arasındaki iş bera. berliği temasları hemen hemen kesilmiştir. Uzak görür Fransızlar kopan bağları tekrar düğümleme- ğe çalışmışlardır. Son zamanlarda Vişiden çıkan birçok şaylalar do - laşmıştır, Vişinin ne istediğini, ne- yi istemediğini artık kimse bilmi, yor. Vesikalar dahi Aartık itimat telkin etmiyor.,, Gazete Flandin'in Lavali atlat- makta kullandığt uşul ve-tarzdan sonra hükümette kalmaması icap edeceği kanaatindedir. Gazete diyor ki: “Fransanm birçok seneler için milli ve beynelmilel mukadderatı saatinin çaldığı şu dakikada Vişi vatan menfaatlerinin aleyhine ha- reket etmektedir.,, Gazete, yazısmı bitirirken, gali- be karşı halisane hattı hareket- lerini ispattan asla hâli kalmamış olan askeri unsurlar. hariç olmak üzere kabineye Almanya ile iş be. raberliğine taraftar kimselerin gir mesini istemektedir, MİLLİ İNKILÂP KOMİTESİ Vişi, S1 (ALA,) — Müli könseyden sonra, Mareşal Peten bir milli intelâp kamitesi teşkil etmiştir. Bu kömite her şeyden evvel bir tetkik komitesi olacaktır. Mareşal bu komiteye müte- fekkirlerden — ve faal hayat adamla- rından dÜ kişi tayin etmiştir. Bunla- rin ekserisi eski Mmuhariplerden olup muhtelif siyasi ve içtimali zümrelere mensup bulunmaktadırlar. Yeni ko- mite âzası milli ve içtimal bir niza- mm kurulması için zaruri olan iş bir: Uğinin prensiplerini ortaya koymak gayesiyle senelerdenberi çalışmış kim- selerdir. Komltenin' vazifesi — vilâyet- lerde, bütün şehirlerde — ve köylerde Bir meryem temizliğiyle beni beklediğini biliyorum,. Benim gibi âdem oğullarınım en mesudunu bi. le cennetten kovdurarak günah a- levinde yıllarca yakan © zehirli muhitlerde dolaşmadığını haber aldıkça ne sonsuz bir güvene duy. duğumu: tahmin edebilirsin benim melek ruhlu sevgilim?.., Bu son mektup, alevden yazıl: muş bir levha gibi gözlerimin önün den hiç mi silinmiyecek?.. Onur ruhumu saran ürpertili hummasm. dan kurtulmak için, aşkın manevi- yetinde duygularımı hayalle tütsü. liyerek uyuşmak istedim.. Dün sabah gözlerimi boğazın şa- fak renkli havasında açtığım za. man vücudümü bir az dinlenmiş buldum, Erken hazırlanarak — çık- tım, Köşkten ilk ayrıldığım gün doğruca bankaya giderek şimdiye kadar hiç hatırrma gelmiyen ba. bamdan kalmış beş on parayı al- mıştım, Bu para benim öz hakkım. w . p " İ vv M A y . | — A Si Musolini Hitlere bağlılığızı teyit etti Hitler de “Almanya İtalyanın yanı başın- dadır,, cevabını verdi Berlin, 81 (A A,) — D. N.B. ajansı bildiriyor: Üçüncü Rayhm tesisinin seki - zinej yıldönümü münasebetiyle Mu solini Hitlere bir tebrik telgrafı göndererek sarsılmaz bağlılığını ve nihaf zafere kadar mücadele az - mini teyit ve temin eylemiştir. Hitler verdiği cevapta, Alman- yanm İtalyan milletinin yanıba - gında zafere kadar mücadeleye kuvvetle azmetmiş olduğunu bildir miştir, Ruzveltin Londra mümessili Norveç kralı ve Leh başvekilile görüştü Londra, 81 (A, A.) — Röyterin diplomatik muhabirinin öğrendiği- ne göre Norveç — kralr Haakon, Ruzveltin halen Londrada bulunan şahsi mümessili Hopkinsi kabul etmiştir, Kral Haakon, Çekoslovakya rel- sicumhuru Benes'i de kabul etmiş. tir. POLONYALILARA MESAJ Londra, 81 (A, A,) — Pat a- jansı bildiriyor: Polonya başvekili general Si- koörski, reisicumhur Ruzveltin fev kalâde murahhası Harry Hopktinsi dün kabul etmiştir. Bundan sonra general Sikorski, Vendel Vilkiyi kabul etmiştir. Bu mülâkatı müte- akip Vilki, aşağıdaki mesajı Po £ lonya milletine bildirmesini gene- ral Sikorskiden rica etmiştir: “Bütün Amerikalıların Polonya milletine karşt derin hir sempati- leri vardır. Amerikan efkârı umu- mifyesi Polonya milletine — giriştiği mücadeleda, , Go bilyük.. yardını göstermek kararında müftefiktir. Polonya hükümeti şefini ziyare, tim, bunun en bariz bir delilidir,,, Romanya hâdiselerinin kurbanları 426 Ölü, 522 yaralı Bükreş, 831 (A. A.) — Muvak- katen yapılan resmi beyanata gö- re, demir muhafızlar tarafmdan yapılan son isyan hareketi esna - sında geçen pazartesiye kadar Bükresş de dahil olduğu halde bü. tün memleket dahilinde 380 kişi ölmüş ve 444 kişi yaralanmıştır. Ordunuün zayiatı 14 ölü ve 46 yaralıdan ibarettir. Sivillerden 32 kişi ölmüş ve bir o kadarı da ya - ralanmıstir. vücuda getirilecek milli teşekkililerin | şeflerini hükümet mümessilleri ile birlikte seçmekten ibaret olacaktır Bu, mahalli mesuliyetler meselesi an- cak derin bir imana bağlılıkla nalle" dilebilecek bir meseledir. İngiliz bahriye nazırı diyor ki: Çok acı imtihanlar bizi bekliyor Fakat mubakkak galip geleceğiz Londra, S1 (A.A.) — Bah. riye nazırı Lord Aleksandr ow gün Prestonda söylediği bir nu, tukta ezcümle demiştir ki: İleride daha ağır — vazifeler ve daha acı imtihanlar bizi bekliyor. Dünyanın şimdiye ka- dar asla görmediği en büyük askeri teşkilâtın bütün ağırlığı ile İngiltereye saldıracağı gün kat'i surette yaklaşacaktır. Biz, bu hücuma tek başımıza karşı koyacağız. Ya galip gele, ceğiz, yahut mahvolacağız. Tarihimizin en büyük anı yak laşıyor. Ona 1lâyık olacağız. Bugüne kadar başardığımız şey ler bize galip gelmek firsatını temin etmiştir. Şimdi zaferi el- de etmek icin bu hususi fırsatı kollamalıyız. Madam Küri'nin kızı Ingiliz ablokası lehinde Amerikada propaganda yapıyor Vişi, 81 (ALA.) — Havas Ajansı bildiriyor: Matmazel EBve Kürl'nin halean Ame rikada yaptığı mücedele bütün Visşı mahfillerinde şiddetle takbih edilmek- tedir. Bayan Eve Kürinin Amerike: daki Fransız Mmuhacirleri — birliği İle münasebetter olarak Amerikada seri halinde konferanslar vermekte ve bu konferanslarda “Fransayı beslemeyi- niz,, fikrini telkin etmektedir. Bayan Eve Kürfnin haiz”olduğu beynelm'lel tevecclihe rağmen, büyük Fransız âlj- | minin kızında binlerce Fransız kadın ve çocuğunu aç bırakmak azmini tev- Hd eden bu İdeolojik hissiyat heayreti mucip olmaktadır. «& Möskova, 31 (ALA.) — Stefanl: Soövyetler birliği halk — kamiserleri meclisi reisi ve hariciye koömiseri Mo- lotof ile Almanya sefiri könt Şulena burg, 30 ağusltos 1940 da Berlinde im- za edilen hudut hukuku statilsüne ait itilâf ile bu itilâfa alt — protokolların vesair vesikaların musaddak nüshalâ« riınt dün Moskovada teati etmişlerdir. * Böne, 31 (ALA.) — General Vey- gand buraya gelmiş ve halk tarafme | dan hararetle karşılanmıştır. — Ahali, Fransa, mareşal Peten ve — general Veygand lehinde heyecanlı tezahürler, de bulunmuştur. * Vişi, 31 (A,A.) — Havas ajansı bildiriyor: Bazı uydurma haberlerin kati bir sürette önüne geçmek Üzere Fransada bulunan Alman kuvvetleri | başkumandanı Alman makamlarmın işgal altında bulunan topraklarda 13 ile 45 yaş arasındaki kimselerin silâh altına alınmasınm biçbir zaman tasav vur edilmediğini bildirmiştir. LLALALALALAAARRA İzdivaç Meseleleri 10 (© üN _ Hekime göreideal izdivaç ve şartları Yazan: Dr.RASIF ADASAL TTTT T YUT TU SPORCGCULAR UHİ ve içtimai bir etiket taşıyan — tahlillerimin nor- mal seyrine devam ederken eski dostlarımdan birinden aldığım bir mektuüp ister istemez beni biraz daha cinsiyet bahsi yolunda yürü. tecektir, Bu dost vaktiyle birinci takımlarda futbol oynamış olan eski bir sporcudur, Mektubunun bir kadirşinaslık ifadesi olan hulâ- sası iki cümleden ibarettir: “Dok- torum, hatırlar mısmız cinsi mü . nasebetlerden ve her türlü sulis- timallerden uzak olarak sırf spor- la meşgul olduğum sıtralarda asis, tan bulunduğunuz Gülhaneye endi- şe ile koşmuş ve şu suali sormuz- tum: Bir hafta sonra evleniyorum, fakat cinsi kudret bakımından ken, |dimi çok zayıf hissediyor ve 1stıra- bımdan geceleri uyumuyorum!.. Ne yapmalıyım?., Beni ilâçlarınız- la tedavi etfiniz ve bugünkü aile saadetimi size borçluyum.., Aziz okuyucularıma — peşinden söyliyeyim ki sekiz sene evvel bu kuvvetli sporcuya vermiş olduğum ve bugün bir (hayat iksiri) diye tarif ettiği ilâç ne esrarengiz ve füsunlu bir hap ve ne de şahsi hazakatimin ortaya döktüğü bir panzehirdi; pratik tababetin her. hangi bir hekimin muayvene oda- sında yazdırdığı basit müsekkin bir ilâçtan ibaretti. O vakit: ben 'de gönç bir hekimdim, Tuhi saha- daki etüdlerime yeni basşlıyordum; spor sahasında oyununu takdir et, tiğim bu gencin hakiki (cinsi ikti- darsızlığı) olmadığımna, bunun da- ha ziyade devamlı bir imsak dev. rinden sonra ruhunu kaplıyan he- yecan ve halecandan ileri geldiği- ne ve alelâde bir sinir müsekkini ile çabuk geçeceğine kani olmuş. tum, O halde birçok gencleri alâ- kadar eden bir mesele karşısında- yız: Acaba sporla cinsiyet arasın. da bir münasebet var mıdır? Ha- kikt bir idealle spora kendinj ve- ren bir sporcu uzun müddet cinsi münasebetlerde bulunmamakla bu yüksek fonksiyonu — bozuülmüyor müu?,. Spor, tam mânasile bir ma, nastır rahipliği gibi dünyanm bir çok zevklerini haram eden İnhisar- er bir meşgale midir”.. Uzun müddet imszak halinde cin- si münasebetlerden uzak kalan ve bu ihtiyaer nefsinde duymıyan bir | gence, cinsiyet vetiresi bakrmın, dan anormal diyeebileceğimiz gibi normal de diyebiliriz. Bu genç bir şehir hayatınm başdöndürücü eğ- dı. Bundan sonra kimsenin yardı- mma, vergisine muhtaç olmadan yaşamağa mecburdum. Beni ateş. lere saran bu azap, paralariyle ü- zerimde edindikleri hak değil mi? Fakat babam, beni kendisine bir dostluk yadigârı, bir arkadaşlık he diyesi gibi verdiği sevgili dostunsa biya.n'et ederek onu terkettiğim! duysa bu hakkj bana helâl eder miydi bilmem!. Ben hatır için Ba. tilik bir mal değilim ya.. Yarabbi üzerime yıkılarak beni altında e- zen bu hakları ödemek için ne yap malıyım?, Seviyorum., Diye yalan mt söylemeliyim ? | »Bana iyilik edenleri sıkm üzme, imek için hiyle mi yapmalıyım? W k dr L Ka ."—' a-.' Yoksa suçumu örtmek için iğrenç bir hiyanet mi?! Cinsimin en ilâhi ihtirasiyle yarattığım çocuğu, o yıllarca hasretini çektiğim yavruyu bir canavar gibi parçalamalı mı- yım? Temiz görünmek için dünya nım en bayağı bir katili mi olmalı, yım ?! Halbuki benden bir çok va- zifeler istiyen kocam yaptığı buna benzer bir suçu ne korküsuz, ne tabif bir durumla itiraf etmişti! Ben de ayni şeyi yapacağmı,, Bende onun gibi tabiatin verdiği bütün haklarla yaradılmış bir in. sanım,.. , Fakat,. Tabil olduğunu iddia et- tiğim bu suçuü itiraf etmek benim için o kadar kolay olmayacak!.. Kaç defa içimdeki İsyanla elim: bir kâğıtla, bir kalem aldım; Üze. rine tek kelime yazmadan kâh ü- şüyerek, kâh o korkunç alevde tutuşarak kâğıdı bembeyaz buruş. turup sepete attım.. Bu itirafı ya- pabilmek için bana kuüvvet lâzım.. Onu nasıl bulacağım?.. Evden çıktım., İki aydır bir ke, re daha gidemediğim “Çocukları koruma” yurduna gitmek, manaevi çocuklarımı görmek istiyordum.. Onlara babamdan bâana kalan kü- çük paradan pay ayırarak bir çok hediyeler aldım., Yurda girerken yüreğimde o ilk sükün verici saadeti boş yere ara, dm.l NB CHN SİY bi lenceleri, sinemaları, tiyatroları içinde yaşıyan ve yirmisini asan alelâde bir vatandaş vaziyetinde bu cinsi lâkaydisi ile anormaldir. Cinst münasebetin maddi fiilini - yapamamak kadar, bu fill icin de elzem' olan iptidaf şehveiinden mahrum olmak ve kendini bunun ihtiyaemdan vareste duymak - da bir hastalıktır. Gerçi bundan ev- vel cinsiyetin bazı gahıslarda baş. ka şekillerde inhiraflarla ilâya uğ- radığını söylemiştik; fakat bu da- ha ziyade fikri mesaide bulunan ve bir eser yaratan büyük adam. lar için mevzubahstır. Spotrcuları da başka bir zaviyeden bu grupa sporu kadmlara ve maşukalara ya. ranmak icçin değil de bir gaye ile benimsiyen' genç, şuurca bir fikri sabitin baskısf altımdadır: Spor!.. Bütün gün karlı dağlarda kayan, futbol sahalarında —muntazam ân- trenmâan yapan — veyahut da her gün birkaç yüz metre koşuda bu. lanan yorgun sporcu tenasüli sa- ; hada ayni nispette faaliyette bu- lunmak imkânmı bulamaz; daha doğrusu bu meşgale için İe kafa: sında o kamciı mevcut değildir; çünkü Spor asşkı ve zevki * İle diğer beden zevklür: ve bu meyanda cinsi meyelünlar bir müddet kâmin bir uyku halir dedir. İşte bu noktainazAâra pFü: ben sporcuları İti zümreye ayın yorum : Birl iş olsun diye spor ya. pan fiyakacı, suülistimalci gençlet- dir; bunların çabuk yorulkluklarmmı. kâzip bir şöhretleri varken az - manda sahadan çekildiklerini gü rüyoruz; ve bunlardan cinsi bir şi- kâyette bulunanların bu kusurları, hakiki bir hastalıktır, esaslı teda- viye muhtaçtır; ilerde bir izdivaç vukuunda, dünün gürbüz ve yara, maz sporcusu rstirap içinde kıvra- nan betbaht bir insan olacaktır. İkinci grupsa, bana mevzuumu T- zatmak frrsatmı veren ve bugün mes'ut bir ailenin direğini teşkil eden eski Tfutbolou arkadaşımdır. Bu genç üzün müddet spor aşkı ve ideali ile, diğer zevklerini gayriih, tiyari ve tahteşşuwri bir mekaniz- — ma İle ihmal etmiş, sırf tabiatin (Lütfen sayfayı çeviriniz) (©) Bu seri makalenin birincisi 28. kincisi 80 birincikânun 1940, üçüncür sü, 1, dördüncüsü 5, beşincisi İl, alt'ıım cımı 13, yedincisi 18, sekizincisi 22, dökuzuncusu 25 ikincikânun 1941 nüs balarımızda çıkmıştır . , İlk defa konuştuğum bakıcı hem şire beni karsıladı,. Gözlerindeki sorguya cevap vermek için: — Bir daha geleceğimi ümit et-. miyordunuz değil mi? . dedim - Bu sorgumu nezaketle karşıla- dış — Ümit etmiyor değildim,, Fa. kat hasta olmryasmız diye korku- yordum, — Tahmininiz çok doğru.. — Hastalandmız mı? — Hem de eve döndüğüm gece: den itibaren bir kaç güne gelince- ye kadar yataktan hiç cıkama, drma, Yüzüme dikkatle bakarak: — Bvet,, « dedi . anlaşılıyor sizi solgun ve dermansız görüyo. rum, Sonra daha candan sordu: Hastalığınız neydi? — Vah vah çok korkunç tirşap.. Şükür tanrıya kurtuldunuz. ' ' (Devamı var)