2 Ocak 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

b 1 Ai SD Leeir ğ “ıf——-—îx.—?; | Ai X aa h e L A .. * 1 » AO * * TT - -— İ —e 'i anhı deniz romanı: 23 R.uh.u’.ıın Wlannış olması Ka- va 'Örherin üzerinde garip bir te- sir Sıa.pmrşfr artik eski dalgınlığı, kırgm hall-erl yod:tu, hattâ şen bir. delikanlı olmuştu; çu.nmı pek sevdiği bir arkadaşınm karısma kargr ask duygusu beslemek sahi- den * pek aytptı' nefsine — yenilmi- vordu N O . sırada şehzade Korkudun her- hangi bir adam kılığına girerek İs- tanbula gittiği, — yeniçeri ocağıma konük olduğu öğrenildi, padişah ol- / ması ihtimali vardı; fakat yeniçe- riler, gehzadeye hürmet etmekle beraber onu Osmanlı tahtıma gö - türecek yolu açmıyorlardı. O yol çoktan Yavuz Selime, daha küçük olan bu cesur, sert, zeki ve haris şehzadeye adanmıştı; ihtiyar Be- yazıt.da ister istemez buna razı ol- muüştü; Kırk alti yaşında olan şehzade Selim 1512 senesi nisanımIn on do. kuzuncu günü —alayla İstanbula girdi; -şehzade Korkutla — vezirler tarafımdan hürmetle selâmlandı, Şahzade Körkut Manisa valiliği, ne döndü, Anadoluda evvelce öl- müı olan şehzade Şehinşah'm o- ğullariyle şehzade — Ahmet isyan çıkarmışlardı; Yavuz Selim onları birer ikişer ortadan kaldırdı, ya. hut kaçırdı; babasmı da Dimetoka. ya gönderirken zehirlediğini söy- lüyorlardı. Uysal ve çocuksuz ol- duğu için -şehzade Korkuda iliş . miyeceği”'Sanılıyordu; lâkin onun hakkında da fena niyetleri olduğu öğrenildi; hattâ yalnız onun de - ğil, onunla münasebetli olanların da, kararlarmda çok sert olan ye- ni padişahm gazabına uğradıkları haber almmıştı, Sipahi Yakup bey ailesi bütün baharı ve yazın bü - ylîal_t bir kısmınmı zelzele bekliyen insanlar gibi geçirdiler, Temmuzun sonlarmda. Budak- reis — Midilliye geldi; Oruç reisle gizli konuştu: — Selim Han, şehzadeyi öldür. mek üzere Sinan ağayı çavuşlarla yola çıkarmış; o da Teke tarafları na kâçtı; dâğlardan geı';ip Fenike, ye varacaktır, Bizim oraya gitme- mize t'şı—maıı buyurdu; Miısir. sül- tanma:sığınmak istiyor! Ayni zamanda Çanakkaleden gelek'bir Türk çektirisi şu habe. — Gelibolu sancak beyi İsken. | ' | olduğu bildirilmekte ve keyfiyetin tav der paşa yirmi beş kadirga ile Ak- denize çıkıyor, rastgeldiği bütün Türk gemilerini yakması yahut ba- tırması için ferman almış, Batı ve cenup Anadolusu halkır hele denizediler Şşehzade Korkudu çok severlerdi. Yavuz Selim onun A'mrnşya kaga.mk yenı bir Cem sultan, olmaması için böyle bir ted. OÖrut ve Budâk reisler sefer be, haneSiyle hemen limandan çıktı - lar; cenuba yollandılar; rasgeldik- leri küçük hrristiyan gemilerini vu- tarak Finike kıymlarma vardılar, Fakat haftalarca bekledikleri Hal, de şehzade gelmiyordu: Oruç reis bu sırada vaktiyle radığı köye gitti; kendiâine yar - dım eden ihtiyar kadımı aradı. Öldüğünü söylediler; Ayşeyi ge - tirdiler. O şimdi on üç yaşlarında bir genç kız olmuştu; lâkin üstü başı yırtık, saçları dağmık, yüzü solgundu; hüngür hüngür ağlıya - rak deniz kurdunun ellerine — sa, rıldı: F 09i — Ben benim babam ol,.. kimsem yok! Dedi; Köy ağası ona kuru ek - mek kar$şılığmda ahır — temizleti - yor; odün taşrtıyor; sığır çobanlı. ğt ettiriyormuş. “Oruç reis bir ke, se altm verecek oldu. Genç kız e- Hni bile uzatmadı: — İstemem; zaten bende bı - Dlyürüı ayaklarşna kapandı. Örüc rels onuü aldı; gemiye gö, türdü * Kendi kamarasımı verdi. Geneç iı bh'ku; gün içinde bir | kaç giln ınıl bir Floransa ııııü- Benim "tarafındaki küpeştesine Yazan: Kadırcan Kaflı sinden kendisine elbise yaptı. Başma i- pekli şal örttü; ayaklarıma işle . meli hasır terlikleri giydi; Oruç reisin elini öpmeye başladı. Kara Ömer onun elbisesini de kendisi kadar güzel bulmuş! e —- Vay haspa! Nasıl da yakış. tırmış ! Demekten kendini alamadı. Ay- ge ile birkat saniye göz göze gel- diler ve Oruç reis önlara bakarak manalı manalı gülümsedi. —— CİRBE YOLUNDA... 1512 senesinin son günleri ge. liyordu; bu mevsimde bile cenubi Anadolu sahilleri güzel bir sonba, har manzarasiyle gülümsüyordu, Oruç ve Budak reisler son lodos fırtmasını bir burun arkasında çif te demirli olarak geçirmişlerdi; rüzgâr ve deniz uslanır uslanmaz Budak reis açılmış, beş altı mil a- largada yatmıştı. Bu sırada An - talya tarafmdan küçük bir gemi. nin geldiğini — gördü; şehzadeden haber almak ümidiyle hemen © tarafa yelken açtı; ayni zamanda Oruç reise işaret verdi; gelen ge- minin yol değiştirdiğini görünce şüphelendiler; sancak ve iskele - den yolunu kesecek şekilde rota verdiler, Oruç reis dürbünle baktı; yüzü hrmçla gerildi ve dürbünü indirdik ten sonra kıç kasaranm güverte dayandı; ileriye doğru seslendi: Koşarak geldi, — Buyur reis!, Örüç reis son hızla kacmakta olan yabancı gemiyi gösterdi: — ÖOnu tanıdım mr? — Gözüm ısrrıyor! (Devamı var) İclâl bardak atmamış! 30 kânunuevvel tarihlin üshamızda Beyoğlunda Florya içkili lokantasın.. da bir kavga hâdisesinden — bahset. miştik. İclâl imzasile — aldığımız bir mektupta, kendisinin lokanta sahibinin karısı olmadığı, lokantada münakaşa edenlerle lokanta sahibinin alâkası bu lunmadığı, bardak atırlıp baş yarılma» mış ve polisin işe müdahale etmemiş zihi istenmektedir. Halbuüki bu haber aynı tarihli resmi zabıta raporundan almmış ve biz de olduğu gibi diğer gazetelerde de neşm redilmiştir. Zabıta raporunda — geçen bir hâdisenin vukubulmadığını ve po. lisin müdahale etmediğini iddia etmek şaşılacak şey! | Vakıt Asım Us, ya yalnızdır,, başlıklı — makalesinde, Alman başkumandanı — mareşal fon Bravşiçin, İngilterenin adasında — bu- günkü vaziyette durması ancak AlL- man ordularının müsaade ettiği müd. detçe devam edeceği hakkında, noel yortusu münasebetile neşrettiği yeni emriyevmiyi hatırlatarak bunun ve Hitlerin kati zaferin istihsali için ha. zırlıklar yapıldığı hakkımdaki sözleri- nin sebeblerini araştırmaktadır. Asım Us, diyor ki: Alman zimamdarirı bu tarzdaki ifadeleri ile kati zaferin âdeta a- vuçları içinde bulunduğunu anlat- mış oluyorlar; acaba Alman dev let adamlarmın bu derecede kati sözler söylemeleri hakikaten har- bin neticesi hakkımda şüphe gö- türmez bir kanaat beslemekte ol- düklarından mı ileri geliyor? Yok- sa Fransa harbinde elde edilen yıldırım zaferine rağmen netice den emin görünmeyen Alman ef- kârı umumiyesine sabır ve taham- mül kabiliyeti vermek için mi bu yolda sözler söylemeğe zaruret gö- rüyorlar? Son günlerde Almanya ile Fran sa arasmda cereyan eden müzake- relere dikkat edilirse — vaziyetin birinci değil, ikinci şekilde — oldu- ğunda hiç tereddüt — edilmez, Al- manlar Britanya üzerine yeni ta arruz hazırlıkları yaptıklarımı gös- teren hummalı faaliyetlerde bu- lünmakla beraber bu taarruzun da neticesiz. — kalması ihtimalinden favkalâde endisede bulundukların- zaptedilen kumaşlardan | #mihver yoktur, Alman. Pirinç ihtikârı Bugün azami fiyat konacak Fiyatların gayritabii şekilde yükseltildiği tesbit edildi ' Fiat murakabe komisyonu bugün bir toplantı yaparak Ti- caret Vekâletinden gelen tamim mucibince başlıca gıda madde- lerine konulacak fiatları tesbit edecektir. Bunlardan pirinç fi- atlarımnı tesbit için yapılan tet- kikler ikmal olunmuş ve pirinç fiatları esas cetveli hazırlan- mıştir. Bu tetkikler göstermiş- tir ki pidine fiatları 1940 sene- - sinde gaydi tabil olarak yük- selmiştir. Bu yükseliş 1938 ve 1939 gsenelerine nazaran çok fazla olmuştür. Pirincç tacirleri komisyona buügünkü fiatları ka- bul ettirmeğe calışmıslarsa da komisyon bu isteği makul gör- memiş ve fiatları kırmıştır. Murakabe komisyonu, bugün fasulye, sade ve zeytinyağla- rınım fiatlarmı da tetkik ede- cektir. Hayvan borsası, 1938 ve 1939 seneleri et fiatlarımnı * komisyona verecektir. Komisyon bu fiatlar üzerinde yapacağı tetkikleri bu- gün ikmal edecek ve perakende et fiatlarınm toptan fiatlara nazaran ne şekilde hesap edile- ceğine aid kıstası tayin edecek- tir. Ticaret Vekâleti İstanbul fiat murakabe heyetine virmi mura- kıp vermeğe karar vermiştir. Bu yirmi murakıp bugünlerde kadroya almacak ve İstanbul- da fiat murakabe teşkilâtı ve- niş bir kadroö ile calışacaktır. Piyango talilileri Millf piyangonun yılbaşı ikrami- yeleri arasında bulunan 10 bin lira, şehrimizde Mehmet isminde fakir bir işçiye çıkmıştır. Mehmet dün, millif piyango gişesine gelerek ik- ramiyesini almıştır. Şehrimizde mü- teaddit on bin ve beş bin liralık ikramiyeler vardır. ÖOn bin liralık bir biletin bir parcası, Zeytinburnu hastahanesi memur ve müstahdem- lerine çıkmıştır. 10 bin liralık bilet. ler, Antalya, Tarsus, Ödemiş, E- dirne ve Konyada satılmıstır. 50 bin liralık büyük ikramiyeyi Afyonda bir vatandasş kazanmıztır. Konya Ereğlisinde öğretmen Emi- ne de ön bin lira isabet etmiştir, 100 bin liralık büyük ikramiye- Yi kazanan biletin Diyarbakırda sa- tıldıfr anlağgılmış fakat sahibinin hüviyeti henüz tesbit edilememis- tir. 25 kuruşluklarla aynı ebatta olduk- larından halkın aldanması ihtimaline karşı eski bir kuruşluklar yerine kes narı dantelli bir kuruşluklar çıkarıl. mıştı,. Geçen senedenberi ihraç edilen , dantelli bir kuruşluklar miktarı kâfi çıkarılmış olduğundan me'liye vekâle. ti nisanın birinden itibaren dantelsiz bir kuruşlukların tedavülden kaldırıl- masını bildirmiştir. Bu şekilde — eski bir kuruşluklar ancak mart — sonuna kadar tedavülde kalacak, bundan sön- ra ise yalnız malsandıklarile merkez ve ziraat bankaları kabul edecektir.. Bu ay nihayetinden sonra tedavül mevkiinden kalkmasına karar veril miş olan eski 100 kuruşluklar yerine ' ESKi BİR KURUŞLUKLAR Maliye vek;leti nisan ba şından itibaren tedavül- den kaldırılma sını bildirdi Gümüş 100 kuruşluklar da bu ay sonundan sonra yalnız Merkez ve Ziraat Bankalarınca alıncacak yeni 1 liralıkların ihracı tamam ol muştur. Fakat son günlerde, — eski 100 kuruşluklar birdenbire çoğalmış- tır. Buna sebeb olarak ellerinden bu paralardan saklartış olanların bunlas rı piyasaya çıkarmakta oluşu gösteril mektedir. Halbuki bu 100 kuruşluklar esasen merkez bankası — tarafından toplanmakta — olduğundan, en kolay tebdil şekli merkez bankasma tesli. miji suretile olabilecektir. Şubat başın dan sonra da bu eski 100 kuruşluklar merkez bankası merkez ve şubeleri de bulunmıyan yerlerde Ziraat bankası şubeleri ve malsandıkları tarafından- kabul ve tebdil olunacaktır. Hariçtean getirilen mallar Esnafa cemiyetler vasıtasıle dağıtılacak Tecrübeler iyi netice verdi Mıntaka ticaret müdürlüğünün bir tecrübe olarak terziler cemiyetine ver diği terzi, şapkacı, kürkçü ve gömlek çilerle elbisecilere makara tevziatı işi ikmal edilmek üzeredir — Terziler cemiyetinden, mıntaka ticâaret müdüre lüğü bütün tevziatın bir listesini ise temiştir Mıntaka ticaret müdürlüğü hariç. ten gelen ve bilhassa müuhtelif meslek derin malzemesile, ham madde mahi- yetinde olan malların tevziatını bir- likler ve cemiyetler vasıtasile yapma» ğa karar vermiştir Nitekim, Alman. yadan 21 milyon liralık anlaşma mu- cibince yeni gelen ve gelecek — olan kimyevi maddelerin sanayicilere tevs zil işinde de milli sanayi birliğinden | tevzat listesi istenmiştir.. Tevziaatı. yapılmakta olan 300 ton ham kauçu, ğun 50 tonunu lâstik — fabrikalarına verirken de aynı şekilde hareket edil- miş ve İiyi netice vermiştir. Terziler cemiyeti vasıtasile yapılan — tecrübe- den sonra badema esnafi alâkadar &. decek idhal maddeleri geldikçe — doğu rudan doğruya esnafa tevziaat ticaret müdürlüğünün mürakabe altında olas rak esnaf cemiyetleri vasıtasile yapis lacaktır. Bü suretle birlik — ve cemi- yetler azalarının bağlılığı da arttırıl. mış ve cemiyetlerin bünyeleri takviye edilmiş olacaktır. | keyfiyeti alâkadarlara bildirmiştir. Milli Şefin ziyatetleri Bu akşam da 40 mebusumuz davetli Ankara, 2 (Telefonla) — Cumhuüurre isimiz Milli Şef İsmet İnönünün Bü- yük Millet Meclisi azasına vermekte olduğu ziyafetlere bu akşam devam ö« lunacaktır. Bu akşam 40 kadar mebu. sumuz Çankaya köşküne davet edil. mişlerdir. Gaz sâklayan bir muhtekir 2 sene sürgün ve 500 lira para cezasına mahküm edildi Taşköprü tacirlerinden —Muhiddin Çanrştekin, mağazasında gazyağı bus lunduğu halde satmak — istemediğin. den ve satarken de 5 litrelik ufak te. nekeyi 160 kuruştan sattığından yar kalanmış, mahkemeye verilmiştir. Muhtekir, 500 lira ağır para cezasına ve iki sene müddetle Ankaraya sürgü- ne mahküm edilmiştir . Ortamektep talebesi Spor müsabakalarına girmeleri yasak edildi Maarif vekâleti, ortamektep — tale« besinin her nevi spor müsabakalarına girmelerini yasak etmiştir. Beden terbiyesi genel dlrektörlügü_ da hiç şüphe kalmaz. Muhtelif kaynaklardan gelen ha- berler gösteriyor ki Hitler mare- sa! Peten'den Fransız donanması ile Akdeniz Jlimanlarını ve şimali Afrikadaki deniz ve hava üsleri- ni istemektedir; bunun için Fran- sız devlet reisi üzerine pek ağır tazyikler yapılmaktadır. Halbuki Fransa ile aktedilen mütarekede Almanya bu türlü şartlardan vaz- geçmişti. Çünkü Almanya o zaman İngiltereyi mağlüp etmek için Fransanın sadece. Manş ile Atlas sahillerindeki deniz ve hava üsle rinden İstifade etmenin kâfi oldu- ğu ve İtalyanm deniz ve hava kuv vetleri ile Akdenize hâkim olabi- leceği kanaatinde idi, Asım Üs, aradan geçen — &a man zarfında yapılan tecrübelerle bu kanaatin — tahakkuk etmediğini, bundan dolaytr Almanyanın şimdi Fransız donanması ile Akdeniz deki Fransız üslerini almak istediğini fakat mareşal Petenin — bu taleplere boyun eğmediğini, Almanya zora mü. racaatle bütün Fransayı işgale kalkar sa Petenin hükümeti erkânile birlik te havadan Afrikaya gideceğini ve o- rada general Veygand ile birleşerek harbe devam edeceğini, bunun ise Hür Fransızları temsil eden — ğeneral dö Gol ile mareşal Petenin birleşmesi da ha doğrusu Fransanm tekrar bütün deniz ve hava kuüvvetleri ve müstem« lekelerile harp hareketlerinde İngilte. renin ittifakma dönmesi demek oldu. ğunu kaydederek Avrupa harbinde- artık mihver olmadığını ve Almanyas nın İngiltere karşısmda yalnız bulun, duğunu tebarüz ettiriyor. Yeni Sabah Hüseyin Cahit Yalçın, “Alman şef. lerinin nutukları,, başlıkir makalesin- de Alman devlet relsi Hitlferin yılbaşı münasebetile neşrettiği beyanname- den bahsetmektedir. Hüseyin Cahit Yalçın, Hitlerin nas. yonal sosyalistlere hitap ettiğini kay. dederek onların Almanya tarafından takip edilen siyaseti pek iyi anlayas madıklarından emin olduğunu göstee ren- bir işaret sayılabilecek olan şu noktayı gözönüne koyuyor: Hitler, hâdiselerin beşeriyetin müs. takbel inkişafı hususundaki inkilân. kâr manaları ancak müstakbel nesil« erce tamamen annlatabileceği temi- vatile sözlerine başlamıştır. Muharrir şöyle devam ediyor: — Yani Almanyanm tuttuğu yol lan bir mana çıkaramıyorsanız, kork. "'naymız, bu manayı istikbal keşfede cektir demek istiyor, Realitenin telkin ettiği bin türlü ıstırab, endişe, şüp- ve ve korku içinde bedhahtlığını his. setmeğe başlamış olan Alman mille. tini bu mübhem ve mistik — sözlerin | iler tarafımdan yutulmağa mahküm« yet açık surette kendisini gösteriyor., ne dereceye kadar tatmin — edeceğini bilmeyiz. Fakat bitaraf müşahedelere Führerin Alman halkını tatmin edehi« lecek sarih beyanat — yapabilmekten şu sırada âciz kaldığı intıibamı veri«s yor.., Hüseyin Cahit Yalçın, bundan son- ra, Hitlerin beyannamesine, bir devlet reisi sıfatile değil ruhani bir mürşit sıfatile devam ederek Allahın kudreti ve fertlerin azminden —bahsettiğini kaydederek Alman nazilerinin öteden beri takip ettikleri “zayıflar kuvvet, dur,, prensipini hatırlatmakta ve şöye le demektedir: “Führer bazı küçük devletlerin vü- cutlarının kaldırılması — mesuliyetini Allaha atfettikten sonra, — lâkırdıyı. Almanlara intikal ettiriyor. Almanla- rım Allahın güzide — ve sevgili kulu, oldukları hakkımndaki malüm — masalı tekrar ediyor ve Dâanzig ve Koridor davasiyle yola çıktıktan yani harbe başladıktan sonra buralariyle iktifam etmiyerek bütün Avrupayı — istilâya kalkması da Allahm evvelden malüm olmıyan emir ve iradesini yerine ge- tirmek için sonradan hissettiği bir lü zum neticesi olarak göstermek isti. 2 İKİNCİRANUN 1941 YENİ MEKTEPLER başlandı Önümüzdeki yıllarda şehrimizin ©- kul ihtiyacını karşılamak üzere maar rif vek;leti şimdiden tedbirler alma. Ba başlamıştır. Sön iki yıl zarfında maarif müdürlüğü, birisi Kartalda ol. mak üzere üç erkek, dört — kız, biri muhtelit yedi ortaokulla — Kâğıthane ve Maltepede birer yatr okulu açmışı tır. Bunlardan başka yeni ilk okül yap- mak üzere Koska, Aksaray, — Yusuf paşa, Vefa, Küçükpazar, Karaköy, An yaspaşa, Harbiye, Nişantaşı, Beşiktaş, Rümeli kavağında arsalar — istimlâk edilmeğe başlanmıştır. Bu sene şehri- mizde 528 resmi, 58 hususi, 89, azlık, 29 yabancı olmak üzere Ö81 okul var« dır. Bu mekteplere 134886 talebe de- vam etmektedir, —— — —— ——— Bekçilerin vazife ve aylıkları Dahiliye vekâleti yeni bir kanun hazırlıyor Mahalle bekçilerinin emniyet âmir« liklerine bağlanması ve bunların yek- nasak elbise giymeğe mecbur tutulma larından sonra bekçi aylıkları mesele. sinin de halline çalışılmaktadır. Malümdüur ki fakir halkla meskün mahallelerin bekçileri — ihtiyaçlarımıs karşılıyacak kadar para toplayamam maktadırlar, Diğer taraftan bekçile. rin vazifelerine eskisi kadar bağlılık göstererek geceleri mahallerlerde do. laşmadıklarından şikâyetler yapılmışı tır. Buna mukabil bekçiler de — bazı mazeretler ileri sürmektedirler. Aldığımız malümata nazaran dahi. liye vekâleti bu hususları nazarı dik. kate alarak bekçiler için yeni bir ka, nun lâyihası hazırlamaktadır. Bu kas nun lâyihasında bekçilerin vazifçkeri, kontrolları, maaşları, hakkında esasa lar tespit edilecektir, Bekçilerin aylık arınm, şehrin bir kül addedilerek mu ayyen bir nisbet dahilinde bina icar veya kıymet bedelleri üzerinden tahsi« lât yapılmak suretile seyyanen tediye si çaresi düşünülmektedir. Dahiliye, vekâleti bu hususta İstanbul vilâyetin den de mütalea sormuştur. Mezarlıklar Hepsinin etrafı dıvarla çevrilecek Belediye şehir içindeki metrük me. zarlıklardan en büyüğü olan Eyüpte Abdülvedud mezarlığının etrafmı tâm mamile dıvar ile çevirtmiştir. Bundan sonra mezarlıkların hepsinin etrafı dı varla çevrilecek — ve ziyaretçilerden başkalarının içeri girmesi menedile- cektir. Pamuk :kongresi Bugün ziraat vekilinin bir nutku ile açılıyor Ankara 2 (Telefonla) — — Pamuk koöngresi bugün, iktisat vekâleti kon«s forans salonunda toplanmaktadır. Zi« raat vekili tarafından açılacak — olan toplantı iki üç gün kadar sürecektir. Kongreye ziraatçi mebuslar, — ziraat vekâleti pamük mütehaasısları, Ada- na ve İzmirden gelen — murahhaslar iştirak etmektedir . ——— Seyyar kömürcülük yasak Mahalle aralarında dolaşan seyyar kömürcülerin kantarlarınm bözuük öl. duğu ve içi topraklı kömür sattıkları anlaşılmış, bu sebeble seyyar kömür. cülük yasak edilmiştir. -—0—_ Limanlar idaresi Sirkecide tahsilât servisi ihdat etti Limanlar umum müdürlüğü, Türk vapurlarile gelen eşyanın tahmil ve tahliyesinde bir kolaylık olması İiçin dünden itibaren Sirkecide bir tahsilât servisi ihdas etmiştir. yor. Hitler böyle geniş fütuhat istes memiş âma, şüphesiz, — bazı vahiler gelmiş, onlara tebaiyet ederek bidam yette arzularınm hâricinde — bulunan gayelere doğru sonradan sürükl Uzun senelerdenberi azami bir gay- ret ile çalışmakta olan Führerin zih. nen çok yorgun ve istirahate gerçek- ten muhtaç bir hale geldiği bu ifade tarzında ve bu tefekkür şeklinde ga- Ölüm Memleketimizin pek kıymetli sanat«s kârlarından olan kanuni Haran Gür kısa bir hastalıktan dolayı güözlerini , hayata kapamıştır. Kendisini seven birçok sanatkâr arkadaşları teşrif ete mişlerdir ve gece mevludda — hafız İsmail Sebilci, Hasan okumuşlardır. Kederli ailesine sabırlar dileriz. B. Erken