29 Ekim 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

l x cİ'I'EŞRIN' L !EILG _[P?%EF larada, h Ükümeti, .Rusyanın I'Ğ'na dair olun ceva- Ü cerap, — hariciye % Szarelleri tarafından K li; edilmektedir. lı;" lalyan ticari münase, Ala müteallik —uzul- 1 h_ı Taksadile tesis edilen _ ıhn'"l Fransa ile İtalya e:eü teşkil edilip çok " İCeler veren komile "r'*u Slacağı söylenmekle, | '!lşemuüri, bundan böyle, k —. Erdam yerine, Lizbo- | PN İ(um" Yunan bahriye bellis elyevm — Liz yi P.hthr;k_lu_ olup, Yunan ge, İ Tüp Sini idare edecektir. A 4 *Yannamısi, Ameri- lekuu"'l"ni_vcsi tarafından "ilh. ıe karşılanmış ve Pa- | Ü *kindeki gayrelleri, VÜ " &kta bulunmuşlur. 4 ” “Merika devletlerinin A ü __î“ı A M ü İYesi 41 milyar dola, İAgT lür, Geçen — senenin "'lı' Milyon dolarına mu- Üya ) Uki çok mühimdir. | h“l— dar AÂtmmerika düyunu ] ı“ İt zaman bu kadar Bi ı | Handa başvekili Frazer ıNbUtun menabiini İn- Yİ Tin emrine amade ) Ulldrna gelmiştir. f L'l'l w kir müstahsilleri İn, t' “ Milyon İngiliz lira- h i Sundq bir — anlaşma in Viş © Bu sgüretle — İngilte- !q% lik harp bakır iİhti. k edilmiş olmaktadır. - ıı%ılülfat verilecek “Pl seçti "4 tî: (A, A )— Maarif N AUindan her sene % Yrammda açılması Müwlet resim ve | _ı n_ın b birincisine ait " hıqlkmal edilmiş ve bu a. günü saat 15 de açılacak olan dev- İ | .h:ğînı saat onda sergi ardan 500 lirelık tablusu, 300 liralık Tessam Arif Kap "—g. fBqu kazanmıştır. *Ykel sergisinin mü h’ı'te. İüri tarafıandan bit edilmiştir. Mü Tessam Zeki Ko. türİlîun cenaze tö. ! ııı;îı_c" ressam Turgut $, adlı tablosu ve Süncü mükâfatı ise Peyzaj,, 1 ile res- mi Eyüpoğlunun N%h dfat, müsavi Tey T arasında taksim "4 P.. l ı' | HH ı! Ba.nkası A Üğa ' d3 GNi Ha 5 IStanbuİ. Beyoğ- b. €Yazıt, Kadıköy, tw l ve — azansları qîha:teşrımsanı 1939 tari- sabah 9.30 dan %& P adar ve müstemir" Ca OKN hudıgmî Muhterem müş- h Yir, l4 9ı30 fünlerı İçin gişe saat h 1130 olacaktır. | ülduğ%a"bm limanmndan %% liman cüzdanımı Pa. Hin ımmm çıkaracağım- - x:î? Haı:ukmü yoktur, Üt ea OĞ'u - Abdüsselüm ' Çü Şenî;çî ; 14 Salih oğ- HABER — Akşam Postası S TLELEFONARKADMO den izde 'e havada dünkü harp faaliyeti Bir Alman tahtelbahiri daha batırıldı İngiliz tayyareleri cenubi Almanya üzerinde keşif uçuşları yaptılar, Alman tayyarelerinin İngillereye hücum teşebbüsü akim kaldı Paris, 29 — Garp cephesinde faaliyet keşif müfrezelerinin ha. rekâtından ibaret kalmakta de- vam ediyor. Âyni zamanda şid. deti topçu ateşleri olmaktadır. Havas ajansı bir haftalık harp vaziyetini şöyle hülâsa edi- yor: “Geçen haftanın bütün askeri faaliyeti, Almanların Fransız kı. taları tarafından tahliye edilen mıntakada ilerlerlikten ve yeni Fransız müdafaa hattı ile temasa tekrar girdikten sonra evvelâ ci- varı iyiden iyiye keşletmeğe son. ra da, ezcümle geçen salı günün- denberi muhtemel bir taarruza girişmek maksadiyle kabil oldu. ğu kadar müsait hareket noktala- rt hazırlamağa çalıştıklarını gös. termektedir. Varndt ormanının garp kısmt kenarindaki müteaddit - teşebbüs- lerin mânası bu olabilir. hafta zarfında, Fransız kıtaları. nın muhafaza ettikleri ve Alman ların bütün Forbach mıntakasma hâkim olabilecekleri ağaçlıklı te- peleri ele geçirmek için mütead. dit ufak taarruzlar yapmışlardır. Sar mecrasının Merzig ile Sarre louis arasmdaki kısmının garp muntakasınldla —Almnanlar tarafın- dan yapılar mütcaddit taarruzla. rin mânası da bu olmak gerektir. Alman başkurrandanlığının ba zı suların taşması yüzünden güç- lükle aşılabilir mıntakaları bulu. nan Cephenin heyeti umumiyesi üÜzerinde değilse bile ,hiç olmazsa tabif arızalar bulunmıyan kısım larda bir taarrura teşebbüs et- mek niyetini beslediği şüphetiz. dir. Fakat, Alman sevkülceyşinde hâkim olan mülâ'naza siyasi me- selelerdir. Ve garpta yapılması melhuz taarruz teknik bakımdan askeri şefler tarafından hazırla. nacak ise de, bu hususta kararı verecek olan kimse siyasi şeftir.., Alman tahşidatı İsviçre ajansı Londradan Pa- rise gelen ve 12 Alman fırkası. nın Fransanın şimal hududunda tahşidat yaptığını bildiren haber- lerit hakikate kat'iyen mutabık olmadığını söylemektedir. Şimal hududur'daki tahşidat ,hususi bir endişeye sebebiyet vermemekte. dir . Alman teb'irri Dünkü Alman tebliğinde garp cephesi harekâtıra dair şöyle de- niliyer: “Garp cephesinde, Mozel ile Palatinat ormanı arasında faali. yet biraz daha şiddetlidir. Düş - manın Varndt ormanı garbinde yaptığını mevzii bir taarruz püs. kürtülmüştür.,, Hava harbi Londra, 29 —.. İngiliz tayyare, leri evvelki gece cenubi Alman - yanın bazı mıntakalarında keşif uçuşları yapmışlar ve hepsi de salimen üslerine avdet etmişler - dir, Alman tayyareleri İngiltere ü. zerine dün yeni hücumda bulun - mağa teşebbüs etmişlerse de mu. vaffak olamamışlardır. Bir Al - man keşif tayyaresi, bir İngiliz avct tayyaresi tarafından İskoçya civarında karaya inmeğe mec - bur edilmiştir. Alman tayyaresi. nin dört kişilik mürettebatımdan ikisi Ölü, biri yaralıdır. M | Londra, 29 —— Fransız harb ge- milerinin dün büyük bir Alman tahtelbahirini b batırdıkları — yarı resmi bir menbadan bildirilmek . tedir, Bir Fransız — balıkçı gemisi Dünkerke bir Alman zabitinin ve üç Alman bahriyelisinin cesedini getirmiştir. Bunlarm göçenlerde batırılan bir Alman tahtelbahiri- ne mensub oldukları zannedilmek- tedir, Sahilde iki ceset daha bu. lunmuştur, Kruvazör şekline konulmuüş © . lan İngiliz Merchant vapuru İs - | koçyaya müteaddid Alman deniz- cileri getirmiş ve karaya çıkar . mıştır, Zabıta tarafından, Hususi ihtiyat ve asayiş tedbirleri alm- miştır, Bahriyeliler —mevkuflar kampma sevkedilmişlerdir. “Oltenia,, — ismindeki Romen sahriımç vapuru bir Alman tah . telbahiri tarafından batırılmıştır. Batmadan evvel vapurda bir yan- gin çıkmıştır. Vapurun 50 kişi - den ibaret olan mürettebatının bo ğulduğu zannedilmektedir, ' Alman kruvazörlerini takip Röyter ajansının bildirdiğine göre, Doyçland ve amiral Şer isimli.iki ceb kruüvazörünün, a .- çık denizde — bulunduklarına dalr ölan kanaat gitgide artmaktadır, Daily Telegraf gazetesi muhabir- lerinden biri, amiral Şer kruva . zörünün Atlas denizi cenubundan ayrılıp Harn burnundan dolaş - mış ve Pasifik denizine geçmiş olması muhtemel — bulunduğunu, orada Âtlas merkezine nazaran "Denizlerde- harp- — e bulunduğu yerin daha güç keşfe- dileceğini söylemektedir. Birçok İngiliz kruvazörleri bu iki ceb kruvazörünün taharrisile meşgul olup, bunlar her modern kruvazörün şimdi hâmil olduğu deniz tayyareleriyle mücehhez bu lunmaktadırlar, Deniz üstünde, herbiri on bir pusluk altı topla mücehhez bulunan bu ceb kruva. zörleri derecesinde kuvvetle mü - sellâh hiçbir kruvazör mevcut ol. mamakla beraber, İngiliz kruva - zörlerinin sürati, Alman kruva - zörlerinin süratinden beş altı mil fazladır. Öyle ki, bu korsan ; gemileri İngiliz gemileri tarafın . dan görüldükleri takdirde, ne gözden ne de takipten kaçabile - ceklerdir, Almanlar üç tahtelbahir kaybettiklerini bildiriyor.ar | Alman resmi tebliğinde batı. rılan denizaltı gemilerinden üçü »|. onün ziyar itiraf , edilmektedir. Tebliğ şöyle diyor: “Harb gemilerimiz tarafından teyid edilen haberlere göre, 12 i- le 25 teşrinievvel arasında, 109.370 resmi tonilâtoluk 22 ge. mi batırılmıştır. Ecnebi matbuatta intişar eden haberlere göre, 12,606 tonluk di- ğqr üç gemi daha batırılmış olun, batırılanlar diğerlerile beraber, mecmuan 121.976 tonluk 25 ge. miye baliğ olmaktadır. Harbin bidayetindenberi batırı - lan gemiler, bu suretle, cem'an 475.021 resmi tonilâtoya baliz 115 gemidir. Teyid edilmiyen ha- berler bu bilânçoya dahil olmadı. ğma göre, hakikatte, batırılan tonajın bundan daha yüksek ol - duğu tahmin edilebilir. Deniz kuv vetlerimizin kazandıkları bu mu. vaffakıyete rağmen, kendi zayla- tımız pek cüz'idir. Denizaltı gemi- lerimizin üçünden hicbir haber a. lmamadığına nazaran bunlar kay bolmuş telâkki ecilebilir.;, İskoçyada bir maden kazası 34 ölü, 20 yaralı var Londra, 28 (ALA.) — Bir ma. den ocağı sahipleri tarafından şu mealde bir ilin neşredilmiştir: “Gife madan kömürü - şirketi Valleri Field r 2deninde sabaha karşı saat 4 d, Şir grizo infilâkı vukua geldiğin esefle ilân eder, 33 kişinin ölmüz olmasından kor. kulmaktadır. Kurtarma ameliye- sine iderhal başlanmış ve ocağa Çevirean EFDAL NOGAN BAA AAA Li e Te KURDU Si0 “ölüyü, boşuna çenemizi yormadan atarız denize biter gider dedi Ayvcılar başlarını salladılar. Iç-ı berrak lâciverdini —andırıyordu. lerinden biri, benim anlayamadı" ğım, fakat umumi bir gülüşmeye vesile olan bir espri yapmıştı. Kurd Larsen ayni suali bu se- fer gemicilere sordu. İncil ve dua kitabı bu gemide pe.. nadir eşyadan “olacaktı ki on” lar arasında da böyle bir kitaba sahip olan çıkmadı. İçlerinden biri inerek aşağıdakilere sormuş, bir dakika sonra eli boş güverte- ye dönmüştü, . Kaptan omuz silkti: — İsabet, dedi. Boşuna çene- mizi yormadan atarız denize bi- ter gider.. Maamafih rahip kı lıklr kazazedemiz deniz- de defin duasını ezbere biliyorsa tabil iş değişir. Bu son cümleyi söylerken bu- lunduğu yerden dönmüş, bana bakmağa başlamıştı. — Sen rahipsin, değil mi?. Bu sual Üüzerine altı kişiden ibaret olan avcılar, beni seyre başlamışlardı. Pejmürde kıyafetimle, bostan korkuluğuna benzediğimi şiddet- le hissediyordum, Bana ilk defa alıcı gözüyle bakan avcılar bir kahbkaha kopardılar. Bu, yerde 1. | püuzun yatmakta olan ölünün hu. zuriyle azalmıyan, etrafımı ihata eden deniz kadar kaba ve açik bir kahkahaydı. Ve incelmemiş ruhlardan, terbiye ve — enzaket hisleriyle meşbu olmıyan tabiat- tan kopup yükselmişti. Kurd Larsen gülmedi, Maama - fih kurşunt gozlerlnde hafif bir eğlence ışığı belirmişti. O sırada ona doğru birkaç adım yürümüş ve ona ilk defa olarak yakımndan bakmıştım, Yüzü, kuvvetli çizgi . | Teriyle ilk bakışta insana masif hissini veriyordu. Halbuki dik - kat edildiği vakit hatlar keskin . liklerini kaybediyorlar, insan o simanm arkasında yatan, sanki onun mevcudiyetinin tâ derinlik. lerinde uyuyan müthiş bir zekâ ve ruh kuvvetini görür gibi olu- yordu, Çene ve — çıkıntılı, 'kalın kaşlar haddi zatında kuvvetli ol- makla beraber sanki yetişilemiye, cek bir yerde saklı duran büyük bir ruh kuvvetinin zahiri alâmet- leri gibiydiler, Bu öyle bir ruh, öyle bir derun! ateşti ki, onu ölç. mek, önun hududunu ve İmkân . larını bilmek, onu benzerleriyle mukayese ve tasnif etmek imkân sızdı. Gözleri büyük ve güzeldi. On- lar, hakiki sanatkârın gözleri gi- bi biribirlerinden iyice ayrıktılar, kalm kaşlar altında saklanmışlar, İri siyah kirpiklerle çerçevelen . mişlerdi. Bu kurşuni gözlerin da- ima değişen bir hali vardı. Onla. rın rengi öyle mütelevvin bir kur suni İdi ki, tıpkı şanjanlı bir ku, maş gibi kâh koyu, kâh açık kur- şunt ölüyor, bazan yeşilleşiyor, bazan da derin denizlerin anlar, hava verme tesisatı tamir edilmiş tir. 16 ceset çıkarılmıştır. İnfilâk ocağın yalnız bir kısmına zarar vermiştir.,, Kaza neticesinde 34 kişi öl müş, 20 kişi kadar da yaralan . mıştır. Sun 5©N MACEWALAHI 10 XW7 VAS ” xO TAKBİR 1 B #k L .E R K E N : KIFMNETLİ D ĞNÜ BUNLAR oucnx BUNLAR SAHTE., BE5 PARAETMEZ. SAWTE..SAHTE -«. PoOP MORİSE — HABER VERDİ ... Onlar bin bir kılıfa girerek ruhu maskeliyen, pek nadir ahvalde a- çılarak büyük bir kıskançlıkla sakladıkları ruhu sanki hoş bir maceraya koşturuyormuş gibi yü. ze çıkartan, bazan kurşuni bir gökün ümitsiz. mağmumluğu ile düşünen, bazan çarpışan kulıçlar - dan çıkan kıvılermlar gibi şera. reler çıkartan, bazan bir kutup manzarası kadar baridleşen, ba . zan aşk Işıklariyle yumuşayan, öyle münfail öyle cazib, gözlerdi ki baktıklarını kolayca tesirleri altına alabilirlerdi, Onlar kadınla- ra hükmeden, onlara Sseve sevo ve büyük bir teslimiyet ile feda- kârlik yaptırabilen kuvvetli er , , kek gözleriydi. Hikâyemize dönelim, Ona vâiz veya rahib olmadığımı söyledim, Birdenbire sertleşen bir sesle Bors du: Nj — Hayatmı nasıl kazaıın'sm" * İtiraf ederim ki o ana “kadar böyle bir suale maruz kalmamış, “onu aklımdan bile geçirmemiş . tim, Fena halde şaşalamış, ken. dimi torurlamadan sersemcesine kekelemiştim: — Ben.. ben bir centilmenim, | Kaptanın dudağı istihfafla bü « küldü. Sonra, sanki o hâkimmiş ve ben de kendimi tebrie etmeğe çalışıyormuşum gibi tehevvürle haykırdım: — Çalıştım ve hâlâ da çalışı - rIm, — Hayatmı kazanmak için mi? Onun halinde öyle bir kat'iyet ve vaziyete hükmeden - -öyle - bir hal vardı ki şaşırmış, Furuseth . in tabirince allakbullak olmuş- tum. Halim sert bir hocanın kar. şısında titriyen bir mekteb ço . cuğundan farksızdı. Kurd Larsen suallerine devam ediyordu! — Seni kim besler? Kendimi toplryarak cevah ver « — Gelirim var, Affedersiniz a- ma bütün bünlarmım asıl sizi gör. mek istediğim sebeble hiçbir a- lâkası yoöktuür. Sözlerime aldırmadı, Musırrane isticvabında devam ediyordu: — O geliri kim kazandı? Ha? Baban değil mi? Zaten tahmin et. miştim. Sen ölülerin bacakları üstünde duruüyorsun., Hayatında bir' defa olsun bir şeye doğrudan doğruya tesahub etmiş değilsin, eminim ki seni parasız bıraksalar bir günlük yiyeceğini tedarik ede mezdin, Bakaymı ellerine, Onun o uyuyan müthiş kuv. veti harekete gelmiş olmalı idi, yahut ta ben bir an için — ken- dimden geçmiştim; nasıl oldu bil- miyorum: Bir anda iki hatve at. mış sağ elimi kuvvetli eliyle ya- kalayarak muayene için yukarı kaldırmıştı. Elimi kurtarmağa teşebbüs ettim; lâkin bileğimi kavrayan parmaklar birdenbire tazyiklerini arttırmışlardı. Elimi mengeneye kaptırmış gibiyim, Bu vaziyette iİnsan vakarmı muhafaza edemiyor. Bir mektep çocuğu gibi mücadele edip onun karşısında kıvranamazdım. Ufak bir hareketimle- kolumu kırabilecek olan bu adama mu. kabele edemezdim. Binaenaleyh durarak bu vakarsızlığı kabul . den başka çare yoktu. Bu arada ölünün ceplerinin güverteye bo” şaltildıği ,etrafma bir yelken be. zi sarılarak Yuhansen diye çağ- rtilan gemici tarafından kocaman biriğneyle dikildiği gözümden kaçmamıştı. Küurd Lürsen alaylı bir İstihkar ile elimi bıraktı: (Devamr, var) K a ; k KA