22 Mayıs 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 1

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A —— —-- — K g n C “UZk 1 hlır €N husust tren dün Saat 11 del Von Ribbentrop da hazır - olduğu ——— — —— — y < lefon: 23872 Sene: 8 — Sayı: 2611 ——— SON HAVADİSLER 2 MAYIS —- — 1939 —— PAZARTESİ İlâm işleri: Tel, 20335 Danzig hâdiseleri dolayısile b / YÖÜPe AreP ü di e gllr fapiana —— . — -ee—-— Dunyamız bir kuyruklu ildızla karşılaşıyor ,45'de De gedâîı"saa'l bu yıldızı dürbünsüz gormek ; kabil olacak 1939 p, yahut diğer — ismiyle ü ©İ kuyruklu yıldızı - geçen ay wmuşahedem âlimler a- | ( Dçvam 4 üncüde) Alman - Italyan askeri ittifakı bugün Berlinde imzalandı Harp vukuunda İtalyan ve İman kuvvetleri başkumandan- İlğı Almanlara verilecek erI[ın 22 (ALA.), — Kont Ciano)| , Hitler dün: öğleden — sonra kont Slakatindeki zeyatı. hamil bu- Cianoyu kabül etmiş ve — kendisile rasında epey bir heyecan uyandır - Duştı. Sıımğ 3 gelmiş ve istasyonda mera-|halde, uzun müddet görüşmüştür. wmıştır. (Devamı 4 üncüde) Milli küme maçında Galatasaray — Fenerbahçeyi 4 3yendı Galatasaray * Fmer maçından bir görlinüş... İde memur komisyon işini bitirmiş, ümrük binası ı Yeniden hâdiseler olması endişe uyandırdı 'Almanyanın Danziğ gümrüklerini ele geçirmesinden korkuluyor İngiliz - Sovyet müzakereleri müsait safhada Pek yakında anlaşma yapılması muhakkak görülüyor Cenevre, 22 (A.A.) — İngiliz murahhas heyeti namına söz söy- ,lemeğe salâhiyettar olan bir zat, dün Lord Halifaks ile Maiski ara- sında cereyan eden son derece dostane görüşmeden sonra be - yanatta bulunarak, bir İngiliz - Sövyet ittifakı akdi yolunda mü- ğunu söylemiştir, Mumaileyh, İngiliz nazırı ile Sovyet elçisinin hükümetleri ile istişarede bulunmağa karat ver. oraiş-cidukdlarını ilave etmiştir - iciş bu da cumartesi günü Pariste In- (Devamı 5 incide) Belediyenin makine şubesi eski müdürü Bugün muhakeme edilmeğe başlanıyor Vazifeyi ihmalden dolayı işten el çektirilerek mahkemeye verilen be- lediye fen şubesi makine işleri mü- dürü Nüsretin muhakemesine bu- gün saat on dörtte birinci ceza malı kemesinde başlanacaktır. 'Bugünkü celsede maznunun sor- güusu yapılâcak, hâdisenin cereyanı sıralarında belediyenin âmiri olan eski vali ve belediye reisi Muhiddin Üstündağ ile bazı memurlar şahit sıfatile dinleneceklerdir . him terakkiler elde edilmiş oldu- | | İngiliz Kralının nutku: Sulh ve hürriyet birbi- rinden — ayrılmaz keyfiyetlerdir Ottava, 21 (A.A.) — İngiltere kralı ve kraliçesi, on iki eski mu. harip ve yetmiş bin seyirci ö - nünde Kanada muharipleri anı . tınım açılma törenine riyaset et. tikten sonra, Greenwich saatile 18,32 de Ottavadan hareket et . mişlerdir. Kendileri Ontario'da Kingstona gitmiektedir. nelerinde ölen Kanadalılar için di , kili büyük âbidenin küşat resminde bir nutük söyliyen İngiltere Kralr| ezcümle söyle demiştir: “— Sülh ve hürriyet icin ölen altmış bin Kanadalr askerin feda - kârlığı çok büyüktür. Bunlar hbir dava için hayatlarımı kurban etmiş lerdir. Sulh ve hürriyet, biribirin - den ayrılmaz keyfiyetlerdir. Bun- lardan, her hangi birisi, ötekisi Yü- nında olmadıkça, uzun müddet de vam edemez.,, YKT DAERRRAŞR, Bugünkü sayımız 16 Saydarr Hatay Antakya, 21 (A.A.) — Hatayla, Suriye arasındaki hudutları tahdi- türkçe ve fransızca hazırlanan me- tinler dün akşam Türk ve Fransız murahhasları tarafından imzalan- miştır. hududu tesbit edildi Albay Hüsnünün başkanlığında Suriye ki heyetimiz bu protokolları alarak bu sabah Ankaraya hareket etmiş- lerdir. Komisyon tarafından tesbit edi. len hudutların tahdit muamelesi de ikmaledilerek taşlar dikilmiş bulun | maktadır. Namusunu bir kö ylü (Yazısı spor sayfasında) için katil olan bir kadın beraet etti Hâdisenin kahramanı Kandıra ahalisinden yirmi iki yaşlarında kurtarmak kadındır (Yazısı 4 üncüde) Lehıstan bır nota Gverdi hâdlisesinden sonra Varşova, 22 (A.A.) — Nazile- rin bir Polonya gümrük bürosu. nu yakmış oldukları Dantzig ile şarkt Prusya huduldunda kâin Kalthoada bu hâdiseleri takiben mümasil diğer bir takım hâdiseler daha vukua gelmesi Almanların niyet ve tasavvurları hakkında büyük bir endişe uyandırmıştır. Bilhassa Almanların Polonya güm ittihadına dahil olan 'Dant. zig arazisi gümrüklerinin kont « rolünü ellerine -geçirmeğe — çalış- malarınldan korkulmaktadır. Lehistanın natası Varşova, 22 (A.A.) — Dant. zig âyan meclisine tevdi - edilen notada — Kalthoa — hâdiselerinin mesüliyeti Dantzix makamlarma tahmil edilmekte ve aşağıdaki hu- susat bildirilmektedir: (Devamı'5 incide) rük İspanyanın yeni Ânkara elçisi bu sabah geldi | icaret işlerinin tanzimi için yeni. bır muahede yapılacagını soylıyor WRKERE İspanyanın Ankara elçisi bu sabah Sirkeci gm'mda Zövcesi ve kendisi ni karşılıyanlarla bir arada... De- Yazım 2 incide HERREE ALAY AA ÇERÇEVE İlimde yabancı mutehassıs lllmde yabancı mütehassıs olmaz, fende belki, İlimle fen arasındaki farkı biliyor muyuz? Garplı bir idrakle ilim, mücerret bir arayış manzumesidir. Fen ise bu arayışların içinde ka- nunlaşmış, sınırları çizilmiş, tatbik mevzuu olmuaş bilgi çerçeveleri. Etrafı çitli her ilim hamlesi bir fen; çitini zorlayan her fen hareketi bir ilimdir. Fen daima (objectif) ve hudutlu, ilim (subjectif) ve hudut. suzdur, İlim, milli tefekkür benliğinin, içinde mayalaşlığı bir teknc. : Bu teknede yabancı hamurkâr çalıştırılmaz. Çünkü ruhuna mensup olmadığı mayayı bozar, milli görüş dehasmı körletir. Arınm şahsiyeti balda, milletlerinki de yuğurdukları ilimlerde, Nitekim (cebir) Arap ve (hendese) Yunanlıdır. Bu iki ilmin de beşeri mahiyeti, onlarda Arapla eski Yunanlıyı hulâsa eden milli damgaya dokunmamıştır. (Sorbonne) üniversitesinde İngiliz edebiyat tarihini bir Fransız okutur. Bu işi ondan daha iyi bilen İngiliz mi yok? Sürüsüno bereket, Fakat Fransıza, İngiliz edebiyatımı Fransız gözile görecek ve göstere- cek ilim adamı lâzımdır. Her ferd için kendi hakikatinden daha aziz ne var? Milletler için de aynı şey. Onun içindir. ki bir millet, başka bir milletin ilim ve ihtisas adamın- dan bir şeyler öğrenmek dilerse, mütehassısa fen kadrosunu aşmaya- cak bir hudut çizmeğe bakmalıdır. Meselâ bir orduda, silâhların nasıl temizlendiğini gösterecek bir mütehassıs bulundurulabilir.- Fakat bir talim ve terbiye mütehassısı, asla! Türk ordusu bu bakımdan ne eşsiz bir şahsiyet kaynağı! Yabancıların bir millet mahremiyetine girerek ilim yapmasile, onlarım ilmini kapmâk için kendi mahremiyetlerine gİrmek arasmda fark vardır.' Başında yabanecı ilim adamlarınm çalıştığı üniversitemize ve daha hice müesseselere bu ölçünün gözlüğünden bakan, hâayret ve iztrrapla dudaklarımı ısırır. Necip Fazıl KISAKÜREK

Bu sayıdan diğer sayfalar: