2. ie ŞE eg EYE EE EEE EE Bolvadin baharda “ekiriğe kavuşuyor Elektrik fabrikasının makineleri getirildi. Haşhaş © Yağcıları şehrin dışına çıkarıldı. Bolvadinliler bir orta mektep istiyorlar » (Haber) — Bolvadin kazasında ıtır. Ka- Feyzi Ak-| eskiden ihma vu közanin ale bay # Sektrik fabrikası inşası, ilko. y İRsiz ve iş: la N af olm Mekin #bin önünden şehrin ortası- daş Dârke döşencet Apenıştır. Bü husus- taşi “€ konağınm t de düşünül. ar kal dükkanında boğdular NM (Hususi) — Yeniceköyür İM *İmekte olen Sadık oğlu Bat- a" Minel ça MN Wdo kendi iderek hâdiseye va- udyenesinde Üzerine ölü Battalm oğ altma al Sikat devam etmektedir. MZ gölge HABER'IN RESİ MA ARAR ŞİM 00) Di SIRASI DEĞİL an j 7) TAZTANIIINE A Aş. İz y, r sep Bilimi — Ma İlme sşirTi. va Mami 8 3 z Ya, S ci İ meye karar ve: ; ya gelip bu f TESKİDEN SİNGLER gu <i. Kazada balo ve sosyal rinde de rülmekted ka; d yal ve medeni yaşa- roiştar. vadinlileri etmiş v kol art dinde kültürün ehemmiyeti tamamen anla: orta mekteb istemekte ve bunun S irilmiye- ceği söylenmektedir. E kamm yeni bir enerji ile ilkbahar çalış» görülmektedir. yetli neticeye ın önümüzdeki ba- malarıma o hazırlandığı muvaffa, İznik gölünde motör işliyor Böylece İznik İstanbul yolu hayli kısaldı yı düşünen hükümetimiz, ge zarfında İznik gölünde £ çen seneler motör işlet iş ve bu motörü göle dirmişti, İcu ve esya nakli gazi - Yalova şosasma ve göl kensrmda bulunun Mamure kö- ine yanaşmaktadır. Muntazam müsbet şekilde Şüphesiz, İzniğe gitmek isteyen mücssir olmuştur. pa si gibi Bursa « söşesile İzni ğe gitmek zahmeti ortadan kalkınmış bu- köyle. rine dahi uğramak sütetile iki buçuk s- âtte almaktadır. Bu yolculuktı Tuş kadar az bir ücret alınmaktadır. n 25 ku. YaL4NA İMAR LAON DivA NA. MM sevdim? FİMOJ BUN LARDAN ESER Aa . | Ağlıyarık HABER — Akşam postası “ NASIL il Güneysu pebaşınm Pzemici sokağ külle boyun eğ slikanlı, on yıldanberi ğısı olmaksızm ekl tertemiz dürüst bir insan olduğunda şüp- İ rakmıyan ve ayakları kesilmeden ön 1 e de kendini sev - dirmiş bulunan yarı okumuş bir genç meslej; tir. Dileneil ri tetki be) tabii münasebetile yazdığ zanniyle bize kadar gelen İsmail, 3 okuduktan sonra mlaterih gönülle b muztarbi hayatını anlattı, İsmail Ordu vilâyetinin Beztepe köyün den v6 rençber ailesind â elân sağ ve toprakla uğraşıp alnmın te ve fakat an 61 yaşin kendini doyurabilen : ayakkabısı- şikâye emediği ayak. | etmiş ve bir günd kunduralarnı çıkarmış, fakat, b çars İzmailin yarı belinden 9 sına maal olmuş. kabılar sağ | Bir sabah uyanmca kondisini muhafa-| za edemiyecok. kadar titrediğini İsmatl, gören | tit «| iğne | t#yaten kinin fakat remesi geçmemiş, doktora gitmiş, yapmışlar, ama, on beş gün sönra doktor operatör Ömer Li kendisine rür- perten akıbetini tebliğ etmiş. | Burasmiı kendi ağzından dinli “Ayaklarımda beyaz ve hafif önlik vardr. O da geç oda yolim: ir giş- raz kirmiziek | ti. Tedavi edilmekte bulunduğum Ordu memlöke* hastanesin- bana büyük bir merkamet ve Üzüntü m zarsan dokto- Bir — Ne var, tehlike ml var doktor? | Doktor başın! eğerek — Evlâdım. Dedi. Eğer yaşamak isti- yozsan senin ayaklarımı kösmeğe mec - buruz. Kangren olmuştur. Başka (çare DİLENCİ OLDUM? Gözleri yaş dolan doktor omuzlarım okşiyarak: — Onlar yeniden biterler, üzülme. De- di. Yarı belinden aşağısı olmıyan İsmail Gineysu'nun dokuz yaşındaki topuz gi- bi oğlu Hayri ikarı okumuş bii olduğumu ilmiyordu. Ben kesilen ayaklarım birer tımak gibi tekrar (o bitmiyeceğini bilmez im? Kaç gün kaç insan sın uöyüda ba- na nasihat ederek ameliyain müsande et- memi tavsiye ettiler. Ya ölüm, ya yarı belsiz hay — Ne bileyim, o.zaman karımla yeni evli lâik, Hayat çok mu tatlıdır, bilmiyo- ram, ölmek iste, — Peki, De Ve bir saba! ni ayaklarımın diz kaapklarım santim yukarıma kadar kesildiğini üm. Bu hâdiseyi mimkün değildir. Gözleri fademdir. Berberdim, arlik hizmet etme . Ben siçara içmezdim. Fakat bu baslane ve Ordu için yekpare bir acı kân y Oldu. Beni tanıyanlar ve tanımıyanlar zi- yoktur. lerlnş kapandım: — Ben. Dedim. Ayaksız nasıl yaşarım”? MLİ- ZABİTA Su 4dAaMn Dukryuz Yaşında Oi MASINA iŞ e VERCLE 87URZ MW —. Gn 0.0 Ex; GR ŞARK EFİANEN) YER 4m GEMELEĞİA imam, Dırındı müvmum BR Şans VET... YERLER <Ava BANA, Mi öy. cöyrz KAĞYĞU SADA SÖ GÜKRLENDİ. VE, VAvAŞCA KAYB a a 7 MAMİ TAA ESRAREM. Gi. OERNIŞKLERİ NE Dü pp yaretime gelerek bana sigara ge iler, İştim. Ağzıma bir damla içki koymadım, fakat, işte on ridir yeniden bi. ROMAN İM” Dokror d0D'UN Hid YES» BAŞKA Bİ NE “DAİR OLSA #NMEDIN YATI DENİZ! C'VARINDA PO. A LASIYORDU.. mama Çalışmak isteyen, fakat sadaka ile savulan adam ne yapar ? “ Bir sabah, gözlerimi açtığım zaman, ayaklarımın diz kapaklarımdan yukarı kesildiğini yördüm. Fakat ilk kabul ettiğim 10 kuruş ayaklarımın kesilmesinden acı geldi bana! ,, yilmiyen yarı belimden aşağısı olmaksı - zın sanki yaşıyorum. Berberler cemiyeti bana 395 lira ver- di, Henüz ıstırabım tazeydi. Benim gibi tuttuğunu koparan bir delikanlının yarın insan kalması ne demektir? Kendimi yarı kaybetmiş bir haldeydim. Bu paralarla kendime bir istikbal düşü- nemedim, Ve evlendiğim kadınımla, dokuz yaşmda erkek evli yesiz, necatsız perişan kaldım. Bana İlk kabul ettiğim 10 kuruş ayaklarımın ke - silmesinden acı oldu., İsmail Güneysu, dilendi filhakika, fa- kat kimseye el açmadı. Halen de el açan, alelâde bir dilenci değil, himaye ve mü- zaheretsiz kalmış bir biçare halinde yar- dım gören mevkidedir. Fakat bu yardım tesadüflere bağlı mahiyette kaldıkça bu biçare Türk evlâdı, Gülhanede kadn bas- talığndan ameliyat geçiren ve önima has ta olan karısmı, evlâtlarmı bakmak za- ruretiyle büsbütün zebun bir bayat sür- mek mecburiyetindedir. Düşkünler evi, lan ve okutmakt İsmail gibi evi barkı o- bulunduğu evlâdı bülu- nan bir adam için melce değildir, Karısı onsuz yapamaz. Dokuz yaşında ve 35 in- ei ilkokulun ikinci smıfında olan oğlu Hayri Güneysu, bir dakika babasını gör- meden yapamiyan lopuz gibi bir yavru- caktır. Bunları biribirinden ayırmak, himaye etmek değil, hepsini ölüme, bedbinliğe sevketmek olur. İsmail Güneysu kültür idaresine mü- racaat ederek evlâdı Hayrinin beğdâva okutulmasını taleb etmiş, fakat 16 ağus tos 9X7 tarihinde 6748 numarayla aldığı sğinin reddolunduğunu üşmüş, ama, evlâdını be. k azminde bulunduğu çalışmış, didinmiş, uğraşmış ve onu bu yaşa kadar tertemiz bakabilmiştir. İsmail diyor ki: “Ben her işi yapabilirim: meselâ bir gişe etçi olamaz mıyım? Böyle işler bana verilemez mi? Ben çalışmak isti- yorum, fakat bana himaye elini urata- caklarına bir beş veya on kuruş vermek- Je başlarından savuyorlar. Bu dilencilik olu; Doğrudur, Dilen- cilik buna derler .ma, siz benim yerim de olunuz, ne yaparsınız ?,, İsmall, hayat ve mazisi Zaman da gi araştırıldığı zere temiz bir Türk belinden aşağısı bulun « mıyan bu biçarenin bir tek aslan gibi ev- lâdımı kültür idaremiz bedava okutamaz mı? çocuğudur. Y Himaye teşekkülleri bu aileye yardım elini uzatamaz mi? Temiz vicdan sahibi teşekküller bu güzel ve temiz yüzlü Türk delikanlısma bir vazife veremezler mi? “Dilencilik yapıyorsun!” diye ' ikide birde sürüklenerek hesab İstenen İsma- İle, evlât ba bu felâketzedeye ve bunun hazin mukadderatı arkasında sü- rTünen kasta karısma, ve aralarında peri- şan ve yoksul büyüyen barek bir kurtarıcmın yardım elini uzat- mak zamanı gelmiş değil midir? Gişelerde biletçi olabilir, damga dalre- ir ve daha 51 yavruya, mü- lerinde damığa basabilen ne işler vardır kl, y den aşağısı- ' na ihtiyaç göstermiyebil ranlar İsmail Güneysu gibi bugünkü vaziyeti, ayakla * rının kesilmesinden hazin ve elim görü. nen bir Türk delikanlımna yakıştırıla -? maz mı? N Para vermek, para toplamak muvakkat yardımlardır ve kiymeti yoktur. Kültür idaresi Hayriyi derhal himayesine sima- bdır. Bence çocukları esirgeme kurumu minimini kızı derhal şefkati altına alma Ikdır, bence. Ve nihayet yardım teşekkülleri ev - büyüten hasta kadına yardım ellerini uzatma'ıdır. ve bu teşekküllerden biri İs- mail Güneysu'nun bed tali ve mukadde- ratmı küçücük ve onun yapabileceği bir vazife vererek değiştirmelidir artık. İstanbul muhabiri