anberi o Rem blo; son günlerde inalkârm ese” ş. Bitlabi kıy” , Kaldırıp ân Şüphesiz ki onunla eskis k - Yetektir. Hattâ bunca Za" i aldattığı için ona şimdi Deni da kabildir. Bir tab- im fırçasından çıkmış Te sİnene bas, eşe dosta göğ- ğa, kabarta göster, > büyük bir Mina zânnet; sonra onun bu yan bu k itibara hiç de n lik iğ bir taklit, bir sahteki MA Öğren, kolay mı? hani zen- <aiz olsa o adamcağıza a- " mn eseri olm kiymet kirin - ei e 2 ETER .“ olursa olsun, gü rok, güzel değilse, kadar içir. anlamı r Ghemmiy, et N Bebe ğa anar in imzasma, onun hak» mi itibar etmişler? Yok- erlere sırf falanın imzası İçin mi “güzel,, diyorlar?... Mi, bir çok sualler sorulabi deteceye kadar kaklı olm dünkü kıymetini o vermek için hiç şüphesiz ki imza” i Dir ehemın hemmiyeti vardır. Meselâ an Olduğu isbat edilen yarı > denecek bir eser, sırf Vi için, güzeldir. Zaten sa- Ni denen şey nihayet bir sidir. Bize güzelliği, öleden” © güzel diye tanıdıkları eser- Yahşi için, doğduğu gün Li a rl Ki De. kuşlar Miniş bir insatı için; cemiyetin ,güzellik de yoktur. Mdt'in elinden çıkmış bir tab- KR tablodan ayırt etmez. Bizi, iyet bazı kimselerin eser- ölmağa davet eder ve biz on vasıfların “güzellik,, çi ir ettikle kabul ederiz. NE zamandır büyük 53 N tkârın hiç bir eserine “çir- temiz câizdir; fakat içlerin-|” i: “Ötekiler güzel, çok kıy” a bir değeri yok,, diye Ne olmaz, Mademki biz ai öğreniyoruz, © iğimiz eseri de güzell” b Ni başka bir tecellisi *İMemiz Jazımdır. Bir Fransız * “Efendiden bir adam, gü- nezse kendi kendini 15* aki sözü, işte bu ma” Kapak için değil, bütün güzel e böyledir, Hoşuma gitmiyen Nö Nedim'in eseri olduğu” a Orda, evvelâ hiç farkına e takım meziyetler seçme- Pek tabiidir. Bir büyük şa” Söylenmiş, demek ki onda iy ey Palunması tabiidir, “Güzel, Va lr © balde ben, kendi kem İle kaybetmemek için nel, ondan zevk olma” Ne Nedim'in diye beğendiğim Vin değilse iş büsbütün © Rilzelliğini münakaşasız- olduğumuz bir eser de- Küzellik miyarı değildir. O- lenmemiz için güzellik Serlerle Kari kira lan *na karşı bütün hürriyetimi: a Vena İD iŞ oluru, > © tablo eme ya artik eskisinden yı Yy biçilmesini tabii buluyor xf dye yin onun da çü güze e tanıması, güzellik mihak- Ni mgr. Ö zaman irene, hak- kıymetini elde eder. Fakat Na lnakaşa caiz olan bir ap Rembrandt'ın eser- > Murullak ATAÇ Yerli Malları ve Arttırma Haftası ) aşvekilindünkü nutku Içinde bulunduğumuz sene bize Ankara,12 — Başvekil Ce. lâl Bayar bugün saa" 17 de Halkevin- de söylediği bir nutukla dokuzuncu Yerli Malları ve Artırma Haftasını aç. mıştır, Bu münasebetle Halkevinde yapılan toplantıda Dâhiliye Vekili ve Parti Ge nel Sekreteri Refik Saydam ile vekil- ler, mebuslar, devair rücsası ile vekâ. etler ileri gelenleri, yerli ve ecnebi matbuat mümessilleri ve kalabalık bir halk kütlesi hazır bulunmakta idi. Merasime İstiklâl Marşiyle başlan- miş ve bunu takiben kürsüye gelen Başvekil Celâl Bayar sık sık sürekli al, kışlarla karşılanan nutkunu söylemiş- tir, Başvekil ezcümle demişti “.— Sayın vatandaşların, kiz Cihan krizi dünyayı sarıp bizim hu. dutlarımıza girdiği zaman, yani 1929 sonlarında, tediye müvazenemizi koru- mak için bâzr iktisadi tedbirler almak mecburiyetini duymuştuk. Bu tedbirle. rin.izin tatbikmda, büyük milletimize rehber ve mütşit olmak vazifesini de, Mili İktışat ve Tasarruf Cemiyetine vermiştik. O gündenberi, Milli İktısat ve Tasarrul cemiyetimiz, bu önemli vas ifada hepimizin şükranına lâ. yık surette dirayet göstermiştir. Bilâhara ulusal Ekonomi ve Artırma Kurumu unvanını alan bu cemiyetin yüksek himayesi de, ebedi Şefimiz A- tatürkün üzerlerinde bulunyordu. Mil. Ji iradenin kaynağı olan Ebedi Şefimi- zin, her işte olduğu gibi, Mili İktrsat ve Tasarruf cemiyetinde de rehberlik. leri mevcuttu, Bugün kendilerinin zi- yaı hicranı içindeki ilk celsemizi açıyo. ruz, Atatürkü anmak, Atatürkte bahset mek hepimiz için ruhi bir ihtiyaçtır. Fakat, bu muazzam varlık huzurunda söz söylemek kadar güç bir şey tasav- vür olunamaz. Birçok güzide hatipleri. miz, birçok değerli şairlerimiz, hisleri- ne tevâç vermek için söz aldıkları za. man, bu muazzam kudretin karşısında, mutlak bir surette, aciz duymuşlardır. Bu, arkadaşlarımızın kudretsizliğin- den, liyakatsizliğinden değil, bu muaz. zam varlığın herkes karşısındaki hari- kulâde tecellisindendir, Bendeniz de Atatürk hakkında, hissiyatımı ifade et. mek için, bu mutlak aciz içerisindeyim. Yalnız kendilerine karşı, gene bir top- Jantıda hissiyatımı ifade ederken de. miştim ki? "Atatürkü sevmek, her Türk vatan- perveri için mlili bir ibadettir. Bendeniz, bügün de, huzurunuzda bu Ebedi Şefimirin, halâskârımizın, kahramanımızın, her türlü üstün vasıf ları cami olân Büyük Adam'ın manevi huzürundâ eğilerek, bunu tekrar edi. yorum, Atatürk, seni sevmek; Türk milleti için imilli bir ibadettir (Sürekli alkış- kar), Büyük, Ebedi Şefin bize vediası olan rejim Üzerinde durmak, onun en basit farzolunabilecek usulleri #zerinde dahi, büyük dikkat ve teyakkuzla vazifemizi yâpmak en önemli işimizdir. Ulusal Ekonomi ve Artırma Kuru. munun, tüm zamanında ve yerinde va. zilesini ifa hususunda gösterdiği dik. LE Böşvekil Celâl Boyar kat, bilhassa takdirimizi mucip olmuş- tur: Rejimle tecssüs eden ve Kemalist rejimin ananesine dahil olan her hare. keti, bütün kudret ve kuvvetiyle mu- hafaza etmek, her namuslu Türk çocu. ğu için kir borçtur, Ulusal Ekonomi ve Artırma Kurumuna karşı, şu dakikada bu yüzden duyduğum takdir ve şükran büytüktür, İçinde bulunduğumuz sene yeni bamleler kaydetti İçinde bulunduğumuz. sene, diğer senelere nazaran bize, yeni terakki hamleleri kaydetmiştir. Ulusa! Ekono- mi Kurumunun üzerine aldığı vazife. lerden birisi, memleket dahilindeki ta- sarruf hareketini revaçlandırmak, key. fiyetidir, Bu noktada ifa ettiği hizmeti miz zaman İstatistiklerimiz daima terakki seyri kaydetmektedir. Bendeniz bunları huzurunuzda rakam- la ilade etmeye çalışacağım: 1937 Haziranda 277 milyon liraya Haliğ olan tasarruf mevduatımız, — ta. sartuf mevduat: dediğim zaman, küçük ve büyük hesabı carileri de alıyorum — bu sene Cumhuriyet Merkez Bankası- nın hesapları da dahil olmak üzere 305 milyon liraya baliğ olmuştur. Hususi olarak tasarruf sandıkları he saplarını, yani mille Jarını, istatistikler üzerinde tetkik gtti, Himiz zaman, görüyoruz ki, geçen ac- ne 90 milyon lira olan tasarruf hesap. Jarı, bu sene, aynı müddet zarfında, 12 milyon lira fazlasiyle 102 milyon Jira- ya çıkmıştır. Demek ki, milletimizin tasarruf hakkındaki dikkat ve gayreti inkişaf etmektedir. Bu bittabi çok şa. yanı şükrandır, Çünkü tasarruf, bir milletin kendisine itimadının nişanesi- dir. Mensup olduğu cemiyetin ve mil. letin refahına bağlılığının ifadesidir. Bir vatandaşın cebinden çıkarıp, her- hangi bir bankaya tevdi ettiği tasarruf sadece o bankanın kasasında ârtmış bir rakam olmadığı ve fakat memleketin iş ha e bir ilâve vasıtası olduğu için, <emiyete kredisi demektir, Milletimizin bu vadide gösterdiği büyük terakkiyi şükranla kaydetmek, hepimiz için se. vinçli bir vazifedir. Plasmanlar ne kada? Şimdiye kadar sadece mevduattakt terakkiden bahsedilmiştir. Size bir de bunun mukabili olan plasmandan, yani millete vaki ikrazattan bahsetmek isti» yorum. Bu rakamlar her halde sizin de nazarı dikkatinizi celbedecektir; Kk 1924 senesinde milli bankalarm u. | #umi plaftnanı 28 milyen lira, yaban- ct baMfkalârın aynı tarihteki ikrazatı 128 milyon lira, yekün 151 milyon Ji. ra, & 1932 senesinde milli bankalarm plas , manı yekünu 141 milyon Jira, ecnebi bankaların ikrazatı yekânu 142 milyon “lira, yekfin; 283 milyon Jira. 1937 senesinde, -— yani geçen yıl — milli bankaların plasmanı yekünu 291 ,milyon Hira, ecnebi bankaların bütün piyasaya verdikleri para 28 milyon Ji- râ, Bu, mili bankalarımızın ne kadar j güzel çalıştıklarını, tekmil esaslara is. tinat ettirerek ne derecelerde muame- lelerini yürüttüklerini ve aynı zaman. da büyük milletimizin kendi mücsscse- lerine olan itimadını gösterir, Kredi meselelerile rejimimiz, çok yakından alâkadar olmuştur, Ve zaten bu yakın alâka olmasaydı bu neticeyi istihsal etmek bittabi milmkün olamaz. dı, Buhran senelerinde Ziraat Banka- mızın, züraa çök değerli bir hizmetini de kaydetmek lâzımgelir: S1 milyon lirayı bulan ziral ikrazat yekünunu, 15 sone müddetle temdit etmiş ve faiz mikdarmı da yüzde fçe indirmiştir. Bu hareket bankanm matlubatını tarsin etmekle, kuvvet- Jendirmekle beraber, çiftçimiz için de çok istifadeli olmuştur, Ve bundan dolayıdır ki, ilk zamanlardaki tahsil müşkülâtına rağmen, bugün- gayet tabti bir süretle ve kolaylıkla tahsi- )ât yapılabilmektedir, Son zamşularda Büyük Millet Mez Yisinin kabul buyurduğu ve millete hediye eltiği kanunlarla, kredi mua- meleleri tatnamen intizam altına a, Ynmıştır. Bu kanunlardan bir tanesi banka. Tarı, mill, teknik bir rejim altına al. maktadır, İkineisi, halk bazıkaların te. sisine imkân vermektedir, Bizim banka rejimiziiz deyebilece- Zim bu mevzuat, hissedarın, mevdu- at sabibinin ve bilhassa bankayı ida- ro edenlerin büyük yardımcısı olmuş, bütün müsmelâtı kül halinde emni, yet ve intizam altına almıştır. Rejimin mebdeinde memleketimiz. de faiz nisbeti, zormsl çalışan ban, kalârda dahi yüzde 22 yi bulmuş ve hattâ bazılarında bu mikdarı da geç miştir, Son çıkarılan kanunlarla bu nis bet yüzde sekiz buçuğa indirilmiş ve (ilen de tatbik ettirilmiştir. Murabahacılığı henüz kökünden söküp atamadık Bunun haricinde kalan murabaha fairleri ne kaldedir? Bunu katiyetle ifade edetek bir rakkamımız yoktur. Fakat memleke timizde murabahacılığın kökünden sökülüp henüz atılmamış olduğunu biliyoruz, Murabaha devam etmekte- dir. Bunun yalnız şiddetle bertaraf © dilmeyeceği bir hakikat olduğuna gö- To, halk bankalarının tecessüs ve ic- NARBURIY APA RENE MU — << MEEERMREMEREEMEE > — NEŞE ES BENZİ Yahudilere iane toplanıyor ! A NADOLU Ajansı bildiriyer: “Bütün İsveç başpiskopos- ları bugün İsveç o halkıma hila- ben neşrettikleri bir beyanname ile yahüdi mukacirleri için top- lanmakta olan İaneye (o iştirake halkı dave? etmişlerdir. Hey gidi dünya he; İaheye muhtaç yahudileri de işittik. Aklımıza bir fıkra geldi. Fukirin biri yolda bir çeyrek bulmuş. Piyango vurmuş kadar sevinen adamcağız paracığı has- reile nindir! mix şu: seyrederek yür Yolunda zepgin bir sar de olıylarla, mecdiyelerle, bank- Me eyi müp çeyreciğini sar- rafın önüne fırlatmış vez — Mullaka, demiş, Bizim bu inneden, de anladığı Galiba İsveçillerin avuçlarında birkaç kuruşçukları dığını görmüş bu da se Tı, Beşinci günü ellerinde bunlar da olsa olsa yehu- ristlir,, diye veriyorlar) Iktısat haftası Münasebetile M İLLİ iküsat haftası b Üniver: de konferanslar verilecektir. Bil- mem konferans progratnına bak“ Hniz 1917 Reşinci konferansı kim söyliyecek bilir misiniz? . — Seyfi söylemezi Altı haydut mu, altı yahudi mi ? © EE bir başlık “Ameril seri alt yahudi idam edildi asın haberini okuduk: Ak “ Taaydut,, dive yiriyör, © OoBugünlerde çok hassas olan dünya yahudilerinin gönüllerini ferah tutabilmek için bu gibi ha- ialardan tevakki gerektir, 'yeni terakki hamleleri kaydetmiştir râyı faaliyete başlamış oölmalarile, hakiki, tabll en kestirme yolu da tet, muş olduğumuzu Ifade edebilirim: Murababacılar, bu tüfeyli mahjtk lar, devlet kanunlarına karşı hile bul mak hususunda en mahir adamlar, dır. Hilelerine karşı şiddetli büküm. ler tesis etmiş olmak, lüzumlu ve fay dali bir hareket olmakla beraber, kü- çük esnafın ve erbabı ihtiyacm sıkın tısını asla İstismar edemiyecek bir hale getirilmiş olmaları demek de- ğildir. Binâenaleyh, murabahacılara kar - şı mücadeleyi şiddetlendirirken, onun yanıbaşında, halzım ayağına, küçük müstahsil evine kadar ucuz ve kâfi kredi götürmek vazifesini alacak o. Jan halk bankaları, huzurunuzda zikre şayan bir iş olsa gerektir. Bu bankalar mutevazi teşekküller, dir. Fakat yapacakları iş itibarile, halkımıza temin edecekleri istifade itibarile büyük olduğu için, Ankara. da olduğu gibi İstanbulda da yakın- da bir şube açılacaktır. Umumi ticaretimiz Umumi ticaretimiz, geçen sene ol” duğu gibi bu yılda terakki kaydet- mektedir, Geçen sene bir evvelki yıla naza - ran, 25 milyon lira bir fazlalık vardı. Bu senenin on ayı içinde geçen yılın Aynı devresine nazara 44 mliyon bir fazlalık yardır, Bunun sekiz milyonu ihracatta, mütebakisi idhalâttadır. Ithal&t ile ihracat arasında bır on ay içinde mürvazene yoktur ve aleyhimi. ze gözükmektedir, Fakat geriye'ka . Jan son iki ay içinde her haldebir tevazüne yaklaşılacağını ümit etmek yerinde olur, Fakat klâslk nazariyeye göre, ken di kendimize bir sual sorabiliriz: Acaba ithalatın çoğalmış olması, ak- tiyite ve pasivite bakımından aleyhi- mize midir? Bir kelime ile, bu, bizim İ- çin endişeyi mucib midir? Arkadaşlar, Bizim takip ettiğimiz ticari anlaş. ma sistemine göre yani Xlering politi- kamıza nazaran, fazla ithalatm konir partisi olan para, ancak Türk malı â. Imıp ihraç edilebilmek kaydile merkez bankamızda mevcut olduğuna nazaran, her helde mucibi endişe değildir, Bilhassa şunu tebaruz ettirmek, bu mesele ile uğraşanlar için mucibi inşi- rah olabilir, Fazla ithalatımız memleketimizin €. konomik noktai nazardan cihazlanma- sma yarayacak makinaların ve alat ve edevatın bedellerinden mütevellittir. İhracatımızın beş senelik vasatisini ele aldığımız zaman, yüzde seksen be. şini toprak mahsülleri teşkil ettiğini görüyoruz. İhracatımızın seyri, müte mağiyen yükseldiğine nâzaran zi. rai gelirimizin de yükseldiği şüphe gölürmez bir hakikattir. Bu yükseliş nisbetini size şu dakikada bir rakamla ifade edecek halde bulunmadığıma mi. teessirim, Hariçten fazla mal itbal edildiğine nazaran dahildeki istihselâtımızın, 5- sai mamulâtımızn vaziyetini de bil mek elbette merakı mucip olur, Fabrikalarımızın mamulâtı Teşviki sanayi kanunundan istifade eden fabrikalarımızın mamulâtı, yani imalat bedelleri, 1927 senesinde 32 mil- yön liradan ibaretti, 1932 senesinde bu miktar 138 milyo. na çıkmıştır. Hariçten ithbalât yekünu seksen alti milyondur, Şu halde mille, timiz. 932 senesinde 224 milyon lira kıymetinde istihlâkat yapmıştır. 1937 senesinde fabrikalarımızın ima» 1â* kiymeti 255 milyona çıkmıştır. Ha. riçten ithalâtımız 114 milyondur. U- mumi istihsalâtımizm yekünu 360 milyona ulaşmış demektir. Bu rakamların bize ifade ettiği ma me Devamı 4 üncüle