27 Eylül 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

27 Eylül 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Aksam postam o Hitler ateş miskürü van. birinde Südet ilkteşrinin topraklarını Berlin, 26 (A.A.) — D.N.B. ajan #1 tebliğ ediyor Saat 20.15 te Hitler daha 1988 ten evvel iktidara gelmek için yüaplığı mücadeleler sırasında en buhranlı ân larda nutuklarını söylemiş olduğu spor #arayma gelmiştir. Spor sarayı dolup taşıyordu. Hitler Goşkun tezahüratla karşılandı. Göbbela, toplantıyı açarak bu ta Tibi anda Alman milletinin kütle ha linde şefi etrafında toplandığını söy. lemiştir. Bunu müteakip Hitler kürsüye çık. Miş ve aşağıdaki nutkunu söylemiş. tir: “ Göçen 22 şubatta, Rayştag mebus- larının önünde, ilk defa olarak bir Prensip talebini mevzuu bahsettim. Bu talep, hiç bir münakaşa götürmez mahiyettedir, Millet benim o sözlerimi işitti ve anladı. Fakat bir devlet adamı anla. mamıştı. O adam bertaraf edildi ve o zamanki vaadimi yerine getirdim. İkinel defa olarak bu ayni prensip- ten Nüremberg kongresinde bahset. tim. Millet yeniden o sözlerimi işitti ve anladı. Bugün yeniden milletimin karşı. ina çıkıyorum ve mücadelemizin bü. yük devirlerinde olduğu gibi ona doğ. rudan doğruya hitap ediyorum. Bu. nun ne demek olduğunu siz bilirsiniz. Dünya hiç şliphe etmesin ki, şu an. da söz söyliyen Führer değildir. Söz söyliven Alman milletinin bizzat ken. disidir. Eğer ben Alman milleti na. mma'şu anda süz söylüyorsam ağzım. dan çıkan ker sözün bütün milletimin düşündüğünün ve duyduğunun tam ve mutlak bir ifadesi olduğunu bildiğim İçindir, Başka devlet adamlarının da Ayni vaziyette olup olmadıklarını dü. şünmeleri fena olmaz, Çek meselesi değil Beneş meselesi Bon âylar içinde, son haftalar için. de bizi pek ziyade meşgul edeh mese. İeleri hepiniz biliyorsunuz. Bu Çekos- İovak meselesi ölmaktan ziyade bizzat Beneş meselesidir, Bu isim, bu'anda milyonlarca insanı yeise veya kırılmaz bir axme sevkeden keyfiyeti nefsinde toplamaktadır.,, Alman harici siyasetinin he- defleri (iler bundan sonra Almanyunın ha» rici siyasctinin hedeflerini izah etmiş, Versay muahedesinin Almanyayı has ezdlğini anlatmış, büyük devletlerle an. laşmak toşobbüslerine giriştiğini, fakat tekliflerinin hep reddolunduğunu iddi etmiş ve şöyle devam etmiştir:) “— Tam iki sene bütün bu red cö- vaplarına katlandıktan sonra, niha- yet Alman ordusunun en mütekâmi) bir hale getirilmesini emrettim. Bu- gün alenen ilân ediyorum: Şimdiye kadar dünyanın hiç görmediği bir si- lAhlanma yaptık. Beşsene mütema- diyen sllâhlandık. Bu maksatla mll- yarlar ve milyarlar sarfetilk. Alman milleti bugün şunu bilsin ki, yeni ör- dunun en mütekâmll silâhlarla mü- cehhez olmasına İtina gösterdim. Dostum Göringe, Alman topraklarını Aklı beşerin alabileceği her türlü ta- Arruzlardan masun bulünduracak bir hava teşkilâtı vücuda getirmesi- ni emrottim. İşte bu surctle Alman milletinin bugün iftihar edebileceği ve bütün dünyanın da kendisini gös- terdiği vakit hürmet edeceği bir or. du yarattılr. Dünyz Üzerinde mevcut olabilecek en mütekâmi! hava müda- faasinr ve gene tanklara karşi en mütekâmil müdafaa tertibatı vücuda getirdi. * Lehistanla anlaşma Bununla boraber siyasi sahada yine si, Mâhlarm tahdidi ve silâhsızlanma siyase- tine devam ettim, Filen bir sulh siyase- ti takib ettim. Halladilemez gibi görünen meselelerin halline çalıştım. Bütün bunla- rı sulk yoluyla ve hattâ ağır fedakirlık- lara katlanarak başarmağı uğraştım. Çünkü, nihayet ben de bir eski muhari, bim ve harbin ne demek olduğunu bili- rim, Alman mületini böyle bir şeyden vikaye etmek istiyordum. Bütün mesele- leri kat'iyyen sulh yolu'ile halletmek az- mi ile biribiri ardından ele aldım. Böy- lelikle, aralarında asırlık bir düşmanlığın doğması tehlikesi bulunan Polonya . Al manyâa maâelesine de bir hal sureti bul- muş oldum. Ben böyle bir inkişafı önle- mek istedim. Bir sene geçinte, ön sene- lik muvakkat bir devre için bir anlaşma imzaladım. Bu anlaşma, her türlü ihtilâf imkânmı bertaraf ediyordu. Ve hepimiz, yuna kaniiz ki, bu anlaşma istikbalde de xi memleket arasındaki münnsebetlerin tamamen sulh içinde cereyannıu yardım edecektir. Çünkü ortadaki meselelsr, bundan sekiz sene sonra bugünkünden başka türlü olmıyacaklardır. Biribiri- mizden bir şey beklemiyoruz. Anlıyoruz ki ortada iki millet vardır, bunlar yaşı, yacaktır ve biri diğerini yok etmek ar. zusunda değildir. (Hitler İngiltereyie o Almanya srasm- dahi deniz silâhları anlaşması anlat. tıktan manra sözü Fransaya gererek şunları söylemiştir :) Fakat, başka bir tara'ta daha da ileri gittim. Sar arazisinin Rayhşa av- detinden hemen sonra, Fransaya artık aramızda hiçbir ibulâf kalmadığını söyledim. Alsace «lo * Raine'in artık bizim için mevcut olmadığını söyle - dim. Biz hepimiz, Fransa ile harp et mek istemiyoruz. Ondan bir şey, ama hiç bir şey istemiyoruz, (Çok kuvvetli alkışlar.) Berlin - Roma mihveri Ba kat'i ve geri alınmaz feragat key fiyetini bildirdikten sonra, ötekilere göre halli daha kolay olan bir meseleyi haile teyessü! ettim. Bu meselenin hal- 1 kolaydı. Çünkü İtalya ile Almanyanın dün. yayı görüşlerinin Ayni oluşu, karşılık. Mk bit anlaşma için daha iyi bir mesnet teşkil ediyordu Şüpbesiz, bu mesele - nin hallinde müteveilid şerefin ancâk bir kısmı bana aittir. Çünkü bugün İtalyanın müukadöeratını idare &den ve bu milletin kendisine mizlik olmakla iftihar edebileceği büyük adam, İki millet arasındaki iyi bir anlaşmanın e- hemmiyetini anlamış bulunuyordu. Ve bu'şerefin dlğer kısmı ona aittir, (Şid- detli alkışlar.) İki büyük millet arasındaki bu iyi anlaşma şimdi hakikaten samimi bir iş birliğine inkılâp etmis, bir mihver ta- hakkuk et irfmiştir.. Ili mület, hayati görüş sahasında ve siyasette biribirle. rine sarsılmaz bir dosluktla bağlıdır - lar. (Şiddetli alkışlar), Bu işde de, memleketimin tine en uygun şekilde hareket kanaatiyle, tek ve kat'i bir adım attım. Çünkü bizim fikirlerimize hâkim olan her şey, netice itibarile bütün milleti- mizin menfeatidir, Ve bu menfaat İer şeyden önce, sulh içinde çalışabilmek keyfiyetinde mündemiçtir. Almanya dışındaki Almanlar “ilki mesele daha hallolunmaksızın kal mıştı ve bunlardan yana kaydi ihtirazi dermeyan etmek mecburiyetindeydim: Na rülyon Arman Rayhş hudutlarını dışında, tamamen Alman olan toprak" larda yaşıyordu ve bu toprakların ta- kinleri, Almanyaya avdeti istiyorlardı. Bu “on milyon,, âkamt, az şey değildir. Bu râkam, Fransarıy mecmuu nülusu- nun dör.te biri demektir. Fransa kırk sene müddetle Alsace . Löraine'de bir kâç milyon Fransızdan nasıl vâzgeğme" diyre, bizim de Nem Allaha katşı, hem kullara karşı, bu cn milyon Almanın Rayhs'a iltihak etmelerini istemiye hakkımız vardı, (Ş'ddetli alkışlar.) Çekoslovakya meselesi Losrlarım; Bununla beraber bir had vardır. Bu hadde herhangi bir şeye feragat ede. meyız. Çünkü © suan bunu bir zaaf öclâkki ederler. Bep kendi hesabıma ek seriya fetagatte İv lunurum, Fakat bu- rada dahâ ileri gidemiyeceğim. Zaten Avusturyadaki pilebisit benim ne kadar baklı olduğumu göstermiştir. Biz şimdi halledilmesi lâzım gelen ve muhakkak halledilecek olan son mese. leler karşısındayız. (Sürekli alkışlar.) Avrupada üzerinde hak iddia ctti - ğim yegâne arazi budur, Fakat bu öyle bir bak iddiasıdır ki, bundan asla vaz- geçmem ve eğer Allah isterse, bunu mu vaffakıyetle başaracağım. (Sürekli al- kışlar.) «Beneşin yalami» İşte, bir kaç kelime ile bu meselenin hikâyesi? 191$ de, Orta Avrupayı “milletler kendi haklarına kendileri hâkim,, iddia ların: temin etmek vesilesiyle parça parça yırttılar, Bu milletlerin tarihle- rini ve merşelerini, onların milli emel lerini ve ekonomik zaruretlerini maza- rı dikkate almadan Orta Avrupayı A- tom'lara irca ettiler ve meselâ Çekos. lovâkya gibi yeni devletler halk ettiler. Bu devletin hayatı bir yalanla baş lar ve bu yalanın faili Beneştir. Beneştir ki, Versailea gitmiş, ve Çe. köslorak isminde bir millet mevcut oldüğunu hikâye etmiştir. (Gülmeler). O kendi mahdut vatandaşlarınm ade dini daha fazla göstermek ve istekle. rine daha büyük bir bünye vermek için bü yalanı icat etmek zorunda idi, Bu suretle Çekler, Beneş vasıtasiyle Slovakyayı ilhak etmeğe başladılar. Bu devlet yaşayamaz bir halde oldu - ğurdın, basit bir surette üç buçuk mil yon Almanı sonra bir milyon Macarı, dalfa sonra Karpat Ukranyalılarırı ve sonra da bir kaç yüz bin Lehliyi ilhak *ttiler. Bu milletlerin kendi kendilerini ida. te etmek hakkı ile tem bir tezad halin dedir, Şimdi sizinle konuşurken, zulüm al tta inliyen bütün bu millet parçalarını da nazarı dikkate alryorum, Fakat bil hassa, Alman vatanğaşlarımın hak ve taleplerini müdafaa ediyorum. Etneş, Çekoslovayyayı yalanla do - Şurduğu zaman bunun idare şeklini İsvişre kantonlarını model ittihaz ede” rek orgânize etmeği vadeylemişti. Be. neşin bu kantonal idareyi nasıl tahak- kuk ettirdiğini hepimiz biliyoruz; Ön- ce bir tedhiş rejimi tatbik ederek işe başladı. Almanlar daha o zamandan bu şiddet rejimine karşı protestoda bu. Tunmuşlardı. Fakat bir kaç yaylım ateşi onların hakkından geldi. O zamandanberi de bir imha harbi başladı. Çekoslovakya" nın “muslihâne tekâmül, senelerin - den takriben altı yüz bin Alman, Çe. koslovakyayı terk mecburiyetinde kal- dılar. Çünkü böyle yapmasalardı, açlıktan ölcekelredi. 1918 den 1938 e kadar © lan bütün inkişaf, bir tek niyeti vazi. hen gösterdi. Beneş Çekoslovakyada- ki Alman unsurları yavaş yavaş imha etmeğe karar vermişti ve bir dereceye kadar bunda muvaffak ta oldu. « Çekoslovakya (Almanyaya karşı hareket ediyor! » Bir taraltan da, bu devletin oyna” ması icap. eden bkiki rol gittikçe be. dibi bir bal alıyordu: Çekoslovakya * nın, Almanyaya yapılacak bir taarruzda hareket üssü ittihaz edilmek üzere ku" rulduğu artık gizlenemiyordu. Bolşe- vizm hareketini garbi Avrupaya doğ. ru teşmil etmek için oraya yerleşti, Fa kat işin asıl garip tarafı, ırki bir ekal- liyet tarafından idare edilen bu dev. letin, memleketin sakini olan diğer nasyonalistleri, günün birinde kendi ırk kardeşleriyle harp etmek mecburi- yetinde bırakacak olan bir siyaset taki- bine zorlamış olmasıdır. Başka srktan olan insanları günün birinde kendi kardeşlerine silâh atmağa icbar etmek “kadar korkunç bir şey yotur. Avustur. yayı işgal ettiğimiz zaman ilk işim, Çeklerin Alman ordusunda askerlik yapmağa mecbur tutulmamalarını em retmek oldu. alacağız Böylelikle Çeklerin kalbinde mane vi bir çarpışma husulünü bertaraf et- miş oluyordu. Fakat Beneşin memle- ketinde nasyonalistlerin akibeti çok feci oldu. Ben yalnız Almanlardan bahsetmek istiyorum. İşsizlik orada çok vahim bir hale gelmişti. Artuk Almanlar çubuk sahibi bile © Jamıyorlar, Böyle bir hal daha ne kadar #amaan devam edebilir? Almanyanın bir köşesinde bir vatan haini hapsedildiği veya devlete hakaretler se varan birisi nezaret altınada Imdığı zaman, İngiltere ve Amerikada büyük bir gaeyan başlıyor. Fakat vüz- binlerce kişi evlerinden kovulduğu, on binlere: kişi pldü,üldüğü zaman demok ratların kılı bile kıpırdamıyor. Biz on ların ne hak'r insanlar olduklarını öğ- rendik, Yaşadığımız devre içinde, Südet hal mın korkunç vaziyetini anlıyan bir tek büyük devlet ve bir tek adam var: O da büyük dostumuz Belito Musolini- dir, . Şiddetli alkışlar - Onun bu hare- ketini unutamıyacağız ve eğer günün birinde Ttalya için de böyle bir vaziyet zühur ederse Alman milletininkarşı- sına çıkarak, ondan da aynı tavrı takın masını istiyeceğim. Ve o zamânkendini müdafaa edecek olan iki millet değil, iki milletten mürekkep bir tek blok vü cut bulacaktır. 22 şubatta Rayştağda vaziyetin de- ğişmesi icabettiğini söylemiştim. Be- neş de filhakika metodunu değiştirdi: Fesihlere, memnuiyetlere, müsadere « lere ilâh... karar verdi. Hiç kimse in * kâr edemez ki bütün bu zaman zar - fında, Çekleri bütün tahriklerine ve bilhassa 1 Mayıstaki tabrike rağmen biz Almanlar büyük bir sabır göster - dik. Bundan sonraki hödiseleri biliyorsu. nuz: Bize karşı beynelmilel iğrenç bir kin ve iftira mücadelesi açıldı. Çekle- rin son dakikada bu istibdat rejiminin devam edemiyeceğini kabul eyliyecek- lerini daima ümid ediyordum.. Fakat Beneş, Fransa we İngiltere, ve bilbassa Sovyet Rusya tarafından himaye olunduğunu hissediyordu. O- nun için işlerine gelmiyen kimseler hak kında yeni kurşuna dizme emirleri, tev kifler ve hapis kararlariyle bize cevap verdi. Nihayet taleplerimi Nürembetg- de serdettim, Bunlar çok vaziht: Cumhur relsi Vileonun da bundan yirmi sene önce yaptığı vaiâ mucibince, Çekoslovakya" da bulunan üç buçuk milyon Almanm kendi mukadderatlarına hâkim olmak hakkını elde etmeleri icabettiğini söy- Jedim. Beneş'” buna da ayni şekilde, yani yeni ölüler, yeni tevkifler ilâh... ile cevap verdi. Onun fikrince, Alman unsurlar kaçmıya başlıyacaklardı. Çemberlaynle müzakereler Sonradan İngiltere ortaya çıktı. Bi- zim şimdi mümkün gördüğümüz yegâne hal suretini Çemberlayna açıkça anlat. tm, Ve bizim Alman zihniyetinin bir vaslmın da hehangi bir vaziyete bü- yük bir sabırla uzun müddet katlar» mak olduğunu, fakat bir an gelince sab rımızın tükendiğini, hiç bir şüpheye mahal kalmıyacak şekilde, izah ettim... (Şiddetli alkışlar). İngiltere ve Almanya, mümkün © Tan tek hal surtleni yani Alman arazi. sirin Rayşa verilmesi keyfiyetini Çe- koslovakyaya bildirdiler. Bu kararlar alındığı esnada Beneşle yapılan gö- rüşmelerde neler söylendiğini bugün iyice biliyoruz. Fakat Beneş bu arada gene yeni bir kaçamak yolu buldu: Bu arazinin verilmesi icapettiğini ka- bul eyledi. Fakat hakikatta hiç bir ara. zi vermiyor, Almanları evlerinden ko - vuyor. «Bu oyuna nihayet vermeli!» Bu oyuna nihayet vermek zamanı gelmiştir. Çekler şu anda koskoca mıntakaları boşaltıyorlar, şehirleri ve köyleri ateşe veriyorlar, Alman 0- lan berkesi ve her şeyi gazlar ve bom balarla imhaya çalışıyorlar. Sonra da bu Bay Benes Prağda oturmuş ve İn- giltere ile Fransaya güvenerek başı- na hiç bir felâket gelmiyeceğine ka- naat getirmiştir. Binaenaleyh, arka- daşlarım, açık bir lisan kullanmak zamanı gelmiştir. (Şiddetli alkışlar). Herhangi bir kimse bizim göster- diğimiz sabrı gösterirse, bizim harp istediğimiz iddla olunamaz. Çünkü netice itibariyle, vaziyet nedir? Re- nes yedi milyon Çek'in başındadır. Halbuki burada, benim karşımda yetmiş milyonluk bir millet var. lu- glitere hükümetine, son vo kat'i Al man teklifini bildiren bir muhtıra verdim. Bu muhtıra, B. Benes'in e #asen vaadettiği noktanın tahakku- kundan başka bir şey değildir. Tekliflerimin mahiyeti çok basittir. (o Ahalisi Alman olan ve Almanyaya iltihak etmek istiyen arazi, derhal Almanyaya ilhak edilecek tir. Fakat Beneş bir veya iki milyon Almanı koğmağa mu vaffak olduğu zaman değil, derhal, hemen şimdi.. “Şid- detli alkışlar.,, gekoslovakyadak! lisan Yas ziyetini dakik bir surette nazarı dik- kate alan bir hudut i$ihap ettim. Bununla beraber Benese göre daba munsifim ve malik olduğumuz kuv«- vet ve kudretten istifade etmek İste- miyorum. Onun için her şeyden önce, en büyük kısmı Almanlarla meskün olan bu arazinin Alman hâkimiyeti altına konulacağını söyledim. Fakat hududu kat'i olarak tesbit etmek işi- ni, bu mıntâkanın sakinlerine bıra kıyorum. i Beneş, Çeklerin bu toprakları terk- edemiyeceğini söylüyor. Demek ki Ak manyanın talepleri hukukan kabul edi lecek ve fakat gene Çekler memleketi zulüm altında inletmekte devam ede cektir. Öyle mi zannediyor (Yirmi sene sonra artık Beneşin hakikati gör- meğe mecbur edilmesini istedim . İlkteşrinin birinde Beneş bu toprakları bize verecek. tir, B. Beneş dünyanm kendisine yar. dım edeceğini umuyor. Kendisi de, diplomatları da ümitlerini böyle bir müdahaleye bağladıklarını gizlemi - yorlar. Çemberlaynin istifa mecbu » riyetinde kalacağımı. Daladiyenin or. tadan kaybolacağnı ümit ediyorlar. Beneş ve hempaları ümitlerini Soy. yet Rusyaya da istinat ettiriyorlar ve daima, tâahbütlerinden kurtula. caklarını sanıyorlar. Benim bir tek cevabım var: İki a dam biribiryle karşı karşıyadır: Bir tarafta B. Beneş, diğer tarafta da A. dolf ler. Biz biribirimize benzemi. yen iki şahisız. Beneş umum! Harp esnasında dünyayı dolaşırken ben na- muslu bir Alman askeri srfatile va. zifemi yaptım, Bugün de bu adamm karşısma, milletimin bir askeri sıfa. tile yeniden dikiliyorum. (Şiddetli ak kışlar.) : Fakat Alman milletine şu- nu da beyan etmek isterim ki, Südet Almarnlarile mes- kün araziden yana sabrım artık tükenmiştir. “Gayet şid detli alkışlar,, Ben, Beneşe bir teklif yaptım ve zaten bu teklif, onun kabul ettikle rinden başka bir şey ihiva tetmiyor . Şu halde Benes şimdi harp veya sulh hakkında karar ver mek mevkiindedir. Ya be- nim teklifimi kabul ederek Almanlara hürriyet verecek- tir. Yahut da biz oraya gidip bu hürriyeti bizzat alacağız. Dünya efkârı umumivesi- (âtfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: