Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
——ODO——Y ——— Sabah, öğle ve akşam her ye mekten sonra günde 3 defa dişleri niçin fır çalamak lâzımdır. Çünkü unutmayınız ki: Bakımsızlıktan çürüyen dişlerin difte- İ ri, bademcik, kızamık, enfloenza, ve hat. tâ zatürrieye yol açtıkları, iltihap yapan diş etlerile köklerinse mide hummaıs, a pandisit, nevrasteni, sıtma ve romatizma yaptığı fennen anlaşılmıştır. Temiz ağız, ve sağlam dişler umumi vücut sağlığının en birinci şartı olmuştur. Binaenaleyh dişlerinizi hergün kabil olduğu kadar faz- la . lâakal 3 defa - *“Radyolin,, diş macu nile fırçalıyarak sıhhatinizi garanti ede- bilirsiniz, ve etmelisiniz. Bu suretle mik. ropları imha ederek dişlerinizi korumuş olursunuz. ADYOLİ ile sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra gunde 3 defa dişderinizi fı fırçal&ymız. İSTANBUL AMERİKAN KOLEJİ Amerikan Kır Koleji Pobert Kol KIZ KISMU : Amaniy Te ssite — ÖD Son Te :ERKEK KIİSMİI Mektep, İngilizceyi en iyi öğreten bir müessesedir. Almanca veya Frahnsızca ih- liyari olarak mütehassıs muallimler tarafından öğrelilir. Millt terbiye ve kültüre h son derece ehemmiyet verilir. Aile hayâlı yaşatılır. Külüphaneleri mükemmel- dir. Kız ve erkek beden terbiyesi ve sporlar talebenin bedeni tekemmülünü te. min eder. Lise kısmı derslerine munzam olarak Ticaret dersleri göslterilir. Ameli ve nazari usullerle elektrik, makine ve Nafıa mühendisi yetiştirir. ş Mühendis kısmı TT A T OORMAĞADULEEOEALCEAEDESAREECAİ NOLE Ö EAKEBÂZACEN 14 Eylü ÇARŞAMBA Günü çıkıyor 1938 Resimli Hafta 32 - 48 sayfa içince bilhassa kadımları alâkadar edecek yazıları, en güzel hikâye ve romanları ihtiva ettikten başka ; 1000 kelime ile Kendi kendine İtalyanca derslerini vermiye başlıyacaktır, bu dersler ayrı bir kitap şekline tarzda neşcedilecektir. sokulabilecek Bütün mânasile tam ve dolgün bir mecmua olmak hedefini güden 1938 RESİMLİ HAFTA mecmuasını Yalnız & Kuruşa satınalabileceksiniz Şimdiden bayilerinize sipariş ediniz, 1938 RESİMLİ HAFTAYA ilân vermek arzu edenler İstanbul Ankara caddesi 105 numarada Kemalettin İren İlân Bürosuna müracaat etmelidirler. III'IIIIIIIİI--IIIİİİİIIIİIIİIIIIIIIIII.IİIITIIIIIIIIİİIII-IIİIİIII" HUKHANAUM UNUKUN AMURAUNUNSURNEUNUNEURNUUNL 'III—.ılllll'l'Iİ.IIII-_IIIIIIIİIIIII.I"IIIII_ ğ-> Saraçhanebaşında Horhor caddesinde di Erkek ÂAna, ilk, orta, lise sınıflarile fe: Arzı eden talebe okulun hususi otobüslerile naklolunur. Kayıt için her gün saat 10 dan 17 ye kada!' ha HAYRİiYE LiSESİZİ ve edebiyat kollarını havidir. Ecnebi lisanı ilk smıflardan itibarel Telefon: 20530 kabul olunur. İstiyenlere tarifname gönderilir. KAYID GÜNLERİ: Kız kısmı çarşamba, Erkek kısmı snlı günleri saat 9 dan 12 ye kadar. 1 ağüustostan sonra: Kız kısmı çarşamba ve cuma günleri saat 9 dan 12 ye kadar. Erkek kısmı salı ve cuma günleri saat 9 dan 12 ye kadar. 7 eylülden sonra hergün. Fazla malümat için mektüpla veya bizzat müracaal edilir. . 226 BÜRİDAN ıii* | GEREŞELEREE D MA A Dr. Hafız Cemal Dahılıye mütehassısı. İstanbul Divanyolu. No 104, Tel' 22398 Kültür Bakanlığı Istanbul Erkek TerSİ Okulu Direktörlüğünden: : Kayıt ve kabule devam edilmekted ir, Bilgi için Dıvanycılım!îh'ıki Te racaat. 6019 Telefon: 22480, BÜRİDAN Ö şüphe yoktur ki masumdur. Çünkü Bu işi babasının zoriyle yapmıştır. Lüi alıklaşmıştı. Terlemiş, saçları sırsıklam elmuş, oturlduğu — koltuktan Valuvanın, kızı tebriye için soylcdıgı sözleri yarı işitmişti. Kafasında bmlercc duşunce çarp ŞI. yordu. Tampl zındanındaki büyücü kadının “gözleri, Lönsölonün hikâyeleri biribiri. ne karışıyordu. Valuva, Mirtiyin, Tampl zındanında neden bulunmadığını ,onu yeniden na. Bıl ele geçirdiğini, konağında nasıl hap- settiğini izah için bir masal tertip et. miye çalışırken, kral ida zındandaki bü- yücü kadını gözü önüne getirmiş ve 45 yaşında görünen'bu kadının henüz 44 yaşında bulunan başvekilin nasil kızı olabileceğini düşünüyordu. Birdenbire eliyle alnına vurdu ve: — Anladım, diye mırıldandı. Sonra ilâve etti: — Onu Güllü bahçede tevkif ettik - ten sönra gördün mü? Zındanına ine. rek baktın mı?, İş çatallaşmıştı. Valuvanım hayatı tehlikeye giriyordu. Zındasdaki Mabelin, Mirtiy oldu. ğuna inandıracak tabil bir sebep bul: mak lâzımdı. Valuva büyük bir şaşkın- Tık içinde: — Şevketmeah! . diye kekeledi. — Onu tekrar gördünmü? Mademki Marinyinin kızıdır. Mutlaka genç ol ması lâzımdır. En çok yirmi, yirmi bir yaşlarında., : Gittikçe üzüntüsü artan Valuva bo- ğuk bir sesle: — Ancak on yedi yaşında.. Fakat şevketmeab size... Kral amcasının şözünü kesti. hiddetle: ' kerre — ÖOn yedi yaşında hal! - diye tek. ı'ırla.dı Ona sen bu yaşı mr verdin?, .Vqlun hıyı:cth;, Gene — Efendimizi bekliyor, şevketmeah.. İradeniz veçhile cellât Kaploşla hazi. nedarı da getirdim. Sabahın saat üçün- denberi buradalar, Hük dö Trenkavel yanında ©cn iki askerle kapının önünde duruyordu. Kral teneffüs odasının bir köşesine bakarak, kucağında üç torba ekü ile a. yakta duran hazinedarını gördü. Hazinetlar ihtiramla eğilerek torba. ları gösterdi. — Peki! Çekilebilirsiniz! - dedi, | e— Torbaları da götüreyim mi — Buna ne şüphe şevketmeab! O bütün benliğiyle bir gençlik timsali, bir , güzellik timsalidir. O Güllü bahçenin en güzel, en lâtif bir gülüdür. Kral, Valuvaya acıyarak baktı: —— Ya, dedi, demek sana yalnız genç değil, ayni zamandda güzel de göründü, öyle mi?. Bu da-onun hakikt bir büycü olduğunu isbat eder. Ben enu ihtiyarla- mış, hattâ koöritüriç bir şekle bürünmüş bir kocakarı gibi gördüm. " Valuva hayretler içindeydi. Bir an kadar: “Kral, acaba beni tecrübe mi e. diyor?.,, - diye düşündü . | ketmeab?. — Şevketmab anlamıyorum, . de. — Evet., Artık onlara lüzüum kalma. di. i dı. Keselerden- birini size bağışlıyo . — Ben anlıyorum. Bana, Bigorn her rum, Bu sırada Valuva gözlerini oda. şeyi söyledi. Valuva bu kız yalnız bü. nin karşı köşesine çevirmiş, bir iskem. yücü değil, ayni zamanda bir peri imiş, lede horul horul oyuyan Kaploşu ve : diye bağırdı. elinde tuttuğu, yeni bağlandıkları belli Valuav telâşlanmıştı. üç yeni ilmikli ipi görmüştü: alnına götürerek: Tüyleri ürperen Valuva içinden: — Bigorn!. Bir peri!.. — Acaba bu ipler kimin için? - diye dandı. söylendi. Lüi Hüten: Trankavel parmagıyle Kaploşu gös. — Evet bir peri, . dedi. - Hıristi. terdi, Sonra: yanların intikamından kurtulmak için — Cellâdınız ida gitsin mi şevketme. her şekle giren bir mahlük, (Birdenbire ab?. ayağa kalktr) Onu şimdi birlikte göre. Kral cellâda döndü. Bir ceğiz. Belti de bize bambaşka görüne. bir tereddüt gösterdi. Sonra: cek gene.. Gel Valuva.. Gidip görelim — Hayır!. - dedi, - O kalsın.. Belki onu.. Bakalım genç mi, yoksa ihtiyar kendisine ihtiyacım olur. Şimldilik bı. mr görünecek?, ya rakın horuldasın., Valuva son derece korkmuştu: Oradakilerin rengi attı. Trankavel . — O burada mı? - diye sordu. den neferlere varıncıya kadar herkes — Trankavele buraya getirmesi için bu iplerin kime nasip olacağını düşünü- emir vermiştim. Burada bulunması lâ. yorlardı, zım,, : - Valuva yeisle. Kral yatak odasına doğru yürüdü .. — Biri büyücü kadın, biri Marinyi, Valuva da sendeleye sendeleye onüu biri de benim için olacak!. - diye dü. takip etti. Bir felâkete yürüdüğünü dü. şündü. Şev- Elini terliyen diye. mırıl- dakikalık şünüyordu. Kral, Trenkavele sordu: Kral: : — Büyücü kadını odamamı koydun? -— Büyücü kadin nerede?. - idiye " — Hayır şevketmeab! Kaçacak pen- sordu. ceresi ve kapısı bulunmıyan bir yer“ Maiyet bölüğü kumandanı cevap koymayı tercih ettim, verdi: — —— Pekâlâ Trenkavel, Kral, yatak odasına girdi. valır onu takip etti. Orada bir zabit k" dasında altı asker vardı. Bu altı Mabelin kapalı bulunduğu oda kâP da duruyorlardı. Kral, işaretle, hepti (*. geri çekerek oda kapısını açtı. Valuva: — Mahyvoldum! .-. diye mırıl Bu sırada müthiş bir ses işi odaya giren kralım sesiydi. krala yardım için koştular. V€ bomboş olduğunu gördüler. Kral titrek bir sesle: f — Kimse yök! Kaçmış! - di | dr., Valuva son dakikada hzri“'w ' lan bir mahküm sevinciyle: — Kaçmış! , . dedi.. Bu inanılmaz hâdise yıldırım sür'atiyle yayıldığı, bir mucize diye bağırdığı, haız. İ da kilise çanlarını çaldırmak ! tuğu sırada kral Valuvaya: — Sana evvelce de SÖYıem' dedi. - Bu kız yalnız büyücü de peridir de,. Luvrde, Ve hazi geğih Pi BNWT , ŞELLEr ZÜMRÜT TAŞLI’-Rı Lansölo Bigornun maym“n’ Giyomun ayı kryafetinde 15“9 B’I' kere göründüğü ve üç gerst a. la görüştüğü sırada vaktin ge$ o;u;:: na rağmen Margarit dö pürgo” sında ünlaşıyordu. .. gi Arkasına beyaz bir yün _e“ü sa mişti. Saçlarını çözmüş, yüz kesilmişti. Bu haliyle ©o zaman” , kın mevcudiyetine İ ği benziyordu. Bazan geniş - bî gelişi güzel oturuyor, bazan bire ayağa kalkarak heyecanın? tırmak için bu buhurdanlı kokuyu kokluyordu. Margarit, bir aralık, kü'i“k:“ müş çekiçle madeni bir tepsiy yen ve gür bir ses çıkaran