m POSTASI $ idi RTLARI ŞARTI > Harp ve terör İspanya ve Çin muharebeleri, son haftalar içinde birer terör hareketi ma- hiyetini almıştır. Japonya Çinin büyük şehirlerini bombardıman ediyor. İspan- yada da Frankonun cumhuriyetçiler ile mücadelesi de şehirlerin ve bitaraf ge- milerin bombardımanı şeklini almıştır. Gerek Japönyanm ve gerek Frankonun hedefleri aynidir: Karşı tarafın mans- viyatını sarsarak seri netice elde et- mek. Gemiler üzerine yapılan tsarru- zun hedefi ile İspanya limanlarına uğ- rıyacak gemileri korkutarak fiili bir ab- luka tesis etmektir. İspanya meselesinin İngiltere ile Italya ârasında bir itilâfa zemin teşkil ettiği ve bu mesele üzerinde Londra karışmazlık komisyonunda bir anlaş - ma yapıldığı sırada bârbın terör mabiye tini alması garip görünebilir. Ancak bunun mânasını anlayabilmek için İtal. yanm iki hedefini hatırda tutmak lâ - Zumdır; 1 — İtalya, önce Frankonun muzaf- fer olmasını istiyor. 2 — Fakat birinciden Maha ez ehem- miyetli olmıyan bir arzusu da zalerin seri, pek seri olmasıdır, Böyle seri bir zafer ilkbaharda mu- hakkak gibi görünüyordu. Musolini, 16 nisanda Romada imzalanan itilâfname İle İngilterenin de #rmnen bunu kabul iği kanaatindedir. Acaba bir Pranko zaferi, hem de se- ri bir Franko zaferi, ne dereceye kadar İngiliz - İtalyan itilâfmın şartları ara- sındağır? İmzalanan itilâfnamenin met- ninde bü şartların yer bulmadığı aşi- kârdır. Fakat o günkü harp vaziyetine göre, böyle bir zafer muhakkak göründüğün- den Müsolini bu neticeyi, 16 nisan iti- Jâtının esaslı bir şart: olarak telâkki et- mektedir, Bu, İspanya meselesinin halline doğ- Tu yürünecek olan yolun başlangıç nok- tası olarak kabul edildiktön sonra bu- nun ancak bir çıkarı olduğu anlaşılır. Bunu çıkmaz içine sokan cumhuriyet» şiletin mukavemetleridir, Fakat, İtalya bundan Fransayı mes'ul addetmekte. dir, Filbakika Ingiliz - İtalyan itilâin - dan sonra Fransanın cumhuriyetçilere yardımda bulunduğu anlaşılmaktadır. İtalya, İngiltere - İtalyan itilâfmın im- zalanmasiyle artık kendi müdahalesi neticesinde meydana gelen Fili vaziye- tin meştulaştığına kanidir. Binacna- leyh meşru vaziyeti değiştirmek için yapılan müdahale gerek Frankoya ve gerek İtalyaya karşı bir harekettir. 1- talya ile İngiltere arasındaki itilâfname imzalandıktan sonra (Fransız - İtal. yan müzakerelerine başlıyacağı sırada İtalyada hissedilen âsabiyetin sebebi budur . Gerçi bundan sonra Londra karş. mazlık komisyonunda bir takım müsbet kararlar verilmiştir. Bu kararların Ye- rilmesinde İngilterenin Frahsa ü- zerinde tazyik yaptığı Fransarında Sovyetler üzerinde müessir olduğu an- laşılmaktadır. Fakat bu kararlar, Mu- salininin beklediği neticeyi tâcil etmö- memiştir. Komisyonlar tayin edilecek.. Bunlar ber iki taraftaki “gönüllüleri, sayacaklar, İspanyanın karadan ve de- nizden mürakabesi takviye edilecek... Gönüllüler bir nisbet üzere geri çeki- İecekler. Yrankonun muhariplik hakla» ri tanınacak. Bundan sonra da harp nihayetlenmiyeceğinden her iki taraf; uzlaştırmıya çalışılacak, Kısa ve kat'i zafer bekliyen Musolininin istediği bu değildir . Bunun içindir ki Franko, elindeki tayyare kuvvetleriyle karadan denizden bombardımana başlamıştır. Bu bom. bardrman İngiltere kamoyunda derin bir akis uyandırmakla beraber, hükü- Kadın doktoru 14 Yaşında bir kızım çocuğunu güpür y” Hesap veriyor! Londrada, büyük bir alâka uyandı » ran bir dava görül. mektedir . Bir doktor, 14 ya .* şındaki bir kıza, ka una mugayir ola - bir rahim a - meliyatı yapmakla mahkemeye veril Alek Barn ismindeki bu adam Londranın en meş- hür kadın doktor . larından biridir ve yaptığı bu ameliyat hakikaten herkesi hayrette bırakmıştır. Çünkü kanun gayet sarihtir: Ameliyatla çocuk almak, ya annenin, yahud da çocuğun hayatı tehlikede bu. lunduğu zaman caizdir. Halbuki bu hâ. disede anrte ve karnındaki yavrusu en iyi şarait altında bulunmaktadır ve gebelik tabii seyrini takip etmektedir. Bunun için, doktorun yaptığı ameliya- tın gayesi çocuğun veya annesinin ha- yatını değil, bir ailenin namusunu ku tarmaktır. Halbuki kanunen bu gibi Kont tevkif edildi Alek Barn Amerikalı bir milyonerin kızı Olar Barbara oHutton, Danimarkalı Kont Hangvitz Reventlov'un çocuğunu kaçırmak teşebbüsü ile itham etmiş ve tevkifi için karar almıştı. Pariste olan kont, bu karar Üzerine, Londraya gelmekten çekinmemiş ve derhal İngiltereye (o geçmiştir. Kont Londraya gelir gelmez tevkif edilerek kocası sorguya çekilmiştir. Adamın, oğlunu ka- çırmak istediğine pek ihtimal verilmi - yor. metin buna mâni olmak için hiç bir te- şebbüste bulunmak niyetinde olmadı « ğını Çemberlâyn Avam Kamarasında söylediği şudur ; — Frankonun bombardıman nokta- Sınidaki hakkını tanımıyofuz. Fakat bu- na mâni olmak için de bir şey yapacak değiliz. Çünkü böyle bir teşebbüc'in muvalfak olması için Frankoya karşı silâh kullanmak lâzımdır. Buda bir Avtupa harbine varabileceğinden İn. giltere bu tehlikeyi göze almak niyetin- de değildir. Avam Kamarasında, başvekile karşı bu yüzden çok şiddetli hücumlar ya- pılmışsa da Çemberliyn noktai nazarı- ni değiştirmiyeceğini beyan etmiştir. Terör hareketlerine karş: yapmıya mu. vafakat ettiği iki şey şudur: Frankoya bir protesto notası gönde- tilmiştir, Bu hareketlerden vaz geçil - mesini temin için İtalyaya (mürcaatta bulunulmuştur, Herikisi de beşten savma cevaplar verdiğinden bombardı- man devam etmektedir. Bununla be- Tabsr, bombardımanın bekleninlen ne- tceyi tâcil edeceği de çok şüphelidir. Asker? harekât üzerinde en ufak tesiri | görülmediği gibi, İspanya halkının ar- tık nesırlaşan âsab; üzerinde menfi bir tesir de yâmıyor. Hülâsa; tayyarelerin bütün gürültü- leri, yaptıkları tahribat ve terör, — İs- panya meselesinin, mukadder olan aki- etine doğru yavaş seyrini değiştirme- miştir. A. Ş. ESMER | sarih olarak söylemiştir. Çemberlâynm | hallerde ameliyat ve diğer usullerle çocu. ğu almak yasaktır... Bundan başka, esasen anne olacak o. lan kız böyle bir talebde ( bulunmamış. operatör buna başka bir kadın doktorun delâleti üzerine teşebbüs etmiştir, Hâdisenin daha evvelki safhalarına a- it hikâyesi şudur: İsmi gizli tutulan bu on dört yaşındaki kız, başka bir kız arkadaşı ile beraber, bundan birkaç ay evvel, bir kışlanın ö- nünde, nöbetçi askerlerin talimini seyre- diyormuş. Bu İngiliz “muhafız,, kuvveti askerlerinin kıyafetleri (hakikaten göze çarpacak ve merak uyandıracak bir şekil dedir. Bilhassa (başlarındaki koca kal- paklar çok dikkate şayandır.. Kızlar tecessüslerinde daha (ileri git. mişler ve kışlanın içerisini de görmek İs- temişler, Bunun üzerine, askerler de on. ları içeri almışlar ve atları göstermek için ahırları gezmeye davet etmişlerdir.. Bu daveti kızlardan biri kabul ediyor. Öteki daha akıllı davranıp girmek iste- miyor ve çıkıp gidiyor. İçeri girenin â- kibeti de bugün mahkemeye düşen hâdi- seyi ortaya çıkarmıştır.. Zavallı kız, bagma gelen folâketi ken- disinden biraz daha büyük arkadaşlarma anlatıyor onlar da kendisini bir kadm doktora götürüyorlar. Kadın doktor kızı mutyencden sonra kendisinin yapacağı bir şey olmadığmı söylüyor ve bir akl danışmak için kızı alıp meşhur kadiın hastalıkları mütebassısı Alek Bamn'r gö- türüyor. Doktor kizi musyene ediyor ve büyük bir toroddüd içine düşüyor: Kız, bu vakitsiz anne olmaktan dolayı büyük bir ıtarab. çökmelttedir. Vücu- dunda da daha vahim bazi hastalıklara yol açılmaktadır. Vakıâ kızm hayatı teh- Ukede değildir. Çocuk da annesinin kar- nında tabii bir şekilde büyümektedir. Doktor düşünüyor: Bu takdirde ameliyat yaparsa kanuna mugayir bir suç işlemiş olacaktır. Fakat ameliyat yapmazsa zavallı bir kızm bü - tün hayalınca mtırab çekmesine göz gö- re göre razi olmuş bulunacaktır... Ne yapsın? şimdi ortaya bir vicdan meselesi çıltmıştır. Dokto" vicdanım 88- sini dinliyor ve amoliyala karar veri - yor. Ameliyat muvaffakiyetle netieelen- miş ve çocuk almarak küçük annenin #ibhati kurtarılmıştır. Doktor Bam mahkemede: — Bu işi, bütün mes'uliyeti üzerime slarak yaptım ve cezama razıyım, diyor. Vicdanınm sesini dinliyerek böyle bir ameliyat yapmış olan bir doktora karşı seaba hâkimler de vicdanları ile hareket ederek mi bir cevab verecekler? yoksa kanunun sarih maddesine göre, operatör gayrikanuni ameliyat yapmakla cezalan- dırılacak mı? Diğer taraftan adliye de bir mesele karşısında bulunmaktadır. Operatöre de hak vermek Yizımdir. Çünkü, kanunda bu gibi ameliyatın yalnız çocuğu veya annesini ölümden kurtarmak için yspı- labileceği yazılıdır. Çocuğu veyr annesi- ni hastalıktan kurtarmak için ameliyat yapılmasına neye cevaz verilmiyor? Birçok adliyeciler ve doktorlar kanu- na bu şekilde bir madde ilâvesini ve bu- nun gözönünde bulundurularak Alek Barn'm boraotiri istiyorlar, Diğer taraftan kiza tecaviz eden a8- kerler üç sene hapse mahküm edilmiş- tir. İngiltere her gün hava kuvvetlerini ye ni filolarla zenginleştirmektedir. Bu arada, İson sistem bombardıman tayyarelerinden müteşekkil bir filo, geçen gün tecrübeleri. ni yaparak hava ordusuna dahil olmuştur. Bunlar bombardıman tayyarelerinin en süratlileridir. Süratleri saatte 260 mil- dir. Tayyarede iki kişi ve iki top vardır. Coe Luis Şmeling maçın- da en bitaraf hakem; Fiim ! Cos Luiz - Maks Şmelinğ maçınm ge- yet kıra sürmesi her tarafta hayretle karşılanmış, mağlib olan Alman boksö- rü de haksızlığa uğradığını, çüknü büb- reklerine yediği bir yumruğun tesiriyle bayıldığını iddia etmiştir? Oyunda hakikaten hata- var mıydı? Hakemler bu fikirde değildiler. Fs- kat, son sözü söylemek en İyi ve bita- raf bir hakem olan fotoğrafım bakkıydı. Maks Şmeling - Co6 Luiz maçının fil mi bu itiraza covab vermektedir, Dün- yanın on ksa boks maçı filmi olan bü film bugün birkaç kopya olurak bası. mış ve muhtelif spor hakemlerine güs- terilmiştir. 124 saniye süren maçm bütün safha- larını filmde birer birer görmek kabii- dir. Filmde görüldüğüne göre, Alman boksörü, Coc Lulz'in anlattığı gibi, kar- Şisindakine ancak iki yumruk vurabil- Iran hudut komisyonu Ervirum, 4 — Albay Müzeyyenin başkan Uiğında ve on dört kişiden mürekkeb İ- ran hudud komisyonu dün şehrimizden geçerek Trabzona hareket etmiştir. Ko- misyon hudud ve transit meselelerini görüşecektir. Albay Müzeyyen, Erzurumdan ayır krken yunları söylemiştir: “İranda son 17 sene içinde büyük bir inlelâb oldu. İki büyük şefin yüksek ta- limatı ilç Türk - İran dostluğu çok inki- şaf ctli, Bu dostluğu hiçbir şey sarsmi- yacaktır. miş, fakat zenci boksör rakibinin çene- sine indirdiği sağ yumrukları ile gale- beyi temin etmiştir. Filmde, “Kura bon:- bardımancı” nm, Alman boksörünün böb- rekierine doğru bir yumruk indirdiği gö- rülmemektedir. Bu suretle, maçtaki osaslı bir ihtilâf halledilmiş bulunuyor! maçtan sonrs Maks Şmelingin Bastaneye yatmasını & cab ettiren zedelenmeler rakibinin yum- ruklarından değil, yere düşmesinden leri gelmiştir. KURUN Silâhsızları himaye H ASAN KUMÇAYI yazıyor: “İngiltere bükâmeti harpleri daha e ni bir şekle (Okoymak için o çalışıyor. Bu cümleden olarak İspanyada (olduğu gibi Uzak Şarkta Çin — Japon harbinde de a- çık şehirlerin bombardıman edilmemesini çocukların ve silâhsız halkın bimaye olun. masını İstiyor. Bu hususta teşebbüsler şim diye kadar iyi bir neticeye varmamıştır. Hattâ bu arada Japon hükümeti İngiltere. nin leşebbüslerine red cevabı bile vermiş- tir. Fakat şimdi bazı Avrupa gazeteleri ha, ber veriyor ki İspanyadaki asiler değilse de Japon hükümeti nihayet bir dereceye kadar akıl ve insaf yoluna giriyormuş. Bu hun delili de bu hafia (içinde Londrada Japon büyük elçisinin balina (balıklarını avcılara karşı himaye etmek İçin İngiltere bükümeti İle bir mukavele İmza etmesi iv miş! Bundan sonra bazı deniz muntakala,' rındaki balina balıkları avlanmıyacakmış. Öyle ya. Japon hükümeti balina balık. larını avcılara karşı himaye etmeğe karan vermişse bir gün belki bombardırtan tay,' yarelerine karşı Çinlilerin çocuklarına ve kadınlarına merhamet edebilir.,, 4 TAN —— Bir pazar gezintisi FELEK posor günü Şirketihayriye." e nin gezinli vapurlarile gezmeğe çık, mış. Buçünkü fıkrasında tadı damoğında kalan bu gesinliyi anlatiyor. Vapurda a- yakla kalmak şerlile Büytikdereye gitiik, ten sonra Şirketihayriyenin o yolcularına gösterdiği yere girmiş. Bir dondurmu bir pasla, bir de su için o 135 kuruş ver miş. Söyle devam ediyor: Söz aramızda bu dondurma değil, Del lama oldu. (o Çıktık. Bizi köprüye doğru indirecek vapura bindik. o Vaziyet ayni, oturmak, durmak mümkün değil. Dönerken de bir buçuk saat ayakta dur, duk ve doğrusu pazar gününü İyi geçirdik. Cümleye tavsiye ederim. Bu yolculukta anlamadığım bazi şeyler gördüm. Makul kararlarile bizi memnun etmekte olan Şir- ketihayriyenin bunları tenvir o edeceğini umuyorum: 1 — Vapurlarda bir haddi İstiabi raka, mı var bu ne İşe yarıyor? 3 — İçerde ne duracak, ne oluracak vet oludığı gören vaptir merürleri iskele. tere hâlâ neden uğruyorlar? Cerapları bekler, saygılarımı sunarım; (GUMHURIYET Hatay anlaşması P EYAMI SAFA yazıyor: “Hatay anlaşması bizi dört sıkıntıdan kurtarıyor. Bunlardan birincisi, en büyü, düdür: Hatay Türklerinin, belirsiz ve kas bir rejim içinde, esarellen ve müs, tenlekecinin kirbacından hilâ kurtulma. mış olduklarını görmek, 1 İkincisi, Fransa ile ananevi doslluğu. muzu tehdit eden ve Parisle Ankara ara sma giren mesafenin, gitgide üstüne hiç., bir devamlı münasebetin köprüsü kurula, mıyaeak kadar genişlediğini ve derinleş. tiğini görmek. Üçüncüsü, Yakın şarkla, (Balkanlarda, Avrupada ve dolayısile bütün dünyada bir sulh amili olmayı, kendisine, dış politiks- nın en büyük hedefi yapan memleketimi, zin, çaresiz Kalınca hakkını kuvvetle is- tihsal etmeğe mecbur kalabileceğini 3 mek. Dördüncüsü, bizi yalnız Türk olarak des Atl, Fransız dostu (o olarak da değil, sulh dostu olarak da değil, ayrıca, mücerret İn« san olarak ve mücerret adalet prensiple, rine güre İsyan ettiren bir haksızlığın de- vam edip gitliğinişörmek, Yeni bir arızaya uğramazsa, bugünkü şekille Hatay anlaşması, yıllardanberi ba şınıza, yüreğimize ve İki ciğerimize sap lanan bu dört sancıdan bizi kurlarıyo". Cerrahın müdahalesine Yüzüm kalmadan şifa bulan hastalar gibi, Halay davası da, Türk süngüsünü bir neşter yerinde kullar mamıza hacet bırakmadan salâha kavuş* mak üzeredir. Hatay artık milli bir örüntümüzün değil | kendi kendisinin, yani müstakil ve mosula ? güzel bir Türk toprağının adıdır; diyebia Viriz. Yeni bir arıza çıkmazsa. Zira gözümüz korktu. Fakat bu defa, davaya Türk ordusunu" müğahereti de iltihak elliği Için, #mitleris miz, korkularımızdan kat kat fazladır... en e irki einen Romanın bir tekzibi Roma 5 (A. A.) — Bir Paraguny 8“ keri heyetinin İtalyada bulunması bas$ dedikodulara yol açmış olduğu için #9” şist hükümetinin Paraguaya harb mals8” mesi satmak Üzere bir konturat imza ©f” tiği hakkında dolaşan şaylalar emin bi” menbadan tekzib edilmektedir. *” ,