15 HAZİRAN — 1938 .10 /HABER — Aksam postası Yazan ve Çizen YALTI DİSNEY MİKİ HOVBEOYLAR BİYARINDA ŞıMDI DIKKAT ET ŞıLyO EVET TAJ KUDURACAKLAR. Yi AMAN ŞıLyo i NIRıM BEN ALTINPINARA VARDAR 15 HAZİRAN — 1938 ÇARŞAMBA Hieri: 1357 — Reblüllbir: 16 nerenin pen 19,44 Güney rürgürlarının esmesi vela akk Güe mim Akar van 225 12,14 18,15 19,44 2145 207 öl kmmmmşmininiilünminik minin kisim Lüzumlu Telefonlar Yangın: İstanbul için: 24222, Beyoğlu için: 44644, Kadıköy için: 60625, Yeşliköy, Bakırköy, Bebek, Tarabya, Büyükdere,Venerbahçe, Kandili, Eren. köy, Kartal, Büyükada, Heybeli, Burgaz, Kınalı, için: Telefon muhabere mert. için: 60020, Üsküdar 21996. Galata yangın kulesi: 40060. 4998. Müddelymümilik; 22290. Emniyet müdürlüğü: 24382. : : 44801 » İstanbul: 24378, iktaş: 40938, Cibali: 20222. Nuruosma. yiye: 21708. Üsküdar - Kadıköy: 60773. Havagaz!; İstanbal: 21378. Kadıköy: 60790, Beyoğlu: 44642. Taksi Otomobili İstemek İçin Beyoğlu ciheti: 49084, Bebek ciheti: 38 . 101. Kadıköy ciheti: 80447, Denizyolları İstanbul acenteliği: 22740. Karaköy: 42362. Pazartesi Tophaneden 16,30 Mudanya, 20 Bandırma Salı Tophaneden 9,30 İzmit, 16,30 Mudanya, 19 Karabiga, 20 Bandırma, Ga- latadan 12 Karadeniz, Sirkeciden 10 Mersin. Çarşamba Tophnneden 16,30 Mudanya, 20 Bandırma, Sirkeciden 15 Ayva. YE, 18 Bartın. Perşembe Tophaneden 9,30 İzmit, 16,30 Mudanya, 20 Bandırma, Galatadan 12, Karadeniz, - Cuma Tophaneden 16,30 Mudanya, 19 Karabiga, Sirkeciden 10, Mersin, Cumartesi Tophaneden 14, Mudanya, 20, Bandırma, Sirkeciden 15, Ayvalık, 18, Bartın Pazar Taphanerlen 9, İmroz, 90,20 İtmit, Galatadan 8,30 Mudanya, 10,30 İz- mir Sör, 13, K 2290 Mudanya, MARKIZ'DÖ POMPADUR Kı Bu ATI ELMİZDE DEUL OLUR. BiZE SORDUKLARI ZAMAN BEN !'ZAHAT VEREYiM BuLDUr vapurlar: Tophaneden, 9,30 da İzmlte, 16,30 Galatadan 12 de Karadeniz vapurları Yarın bareket ederek olan da Mudanya, 20 de Bandırma; Müzeler Ayisofya, Roma - Bizans, Yunan eserleri ve Çinili sarsıçlar, Ticaret ve Sanayi Müzesi, Sıhhi Müze: ş (Bu müzeler bergün saat 10 dan 16 ya kadar açıktır.) Türk ve İslâm eserleri müzesi; Pazartesiden başka hergün saat 10 dan 16 ya kadar ve Cuma günleri 16 dan 17 ye kadar açıktır. Topkapı Müzesi: Hergün saat 13 den 16 ya kadar açıktır, Memleket Dışı Deniz Seferleri Romanya vapurları: Cumartesi günleri 19 de Köslenceyo; Salı günleri 18 de Pire, Beyrut, İskenderiye, İtalyan vapurları: Cuma günleri saat 10 da Pire, Drendizi, Venedik, Triyeste. Avrupa Hattı ; Sirkeci İstasyon Müdürlüğü Telefon 23079 Semplon ekspresi hergün Sirkeciden saat 22 de kalkar ve Avrupadan geleni saat 7,25 le Sirkeciye muvasalst eder. Konvansiyonel 20,30 da kalkar, 10,22 de gelir. Edirne postası: Hergün saat 8,50 de hareket eder, 10,33 de gelir, Anadolu hattı Hergün hareket eden şimendiferler: Suat 8 de Konya, 9 da Ankara, 15,15 de Diyarbakır ve Sarasın, 15,90 da Eskişebir, 19,19 da Ankara ekspresi, 20 de Adapararı, Bu trenlerden saat 9 da hâreket eden Ankara muhteliti Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Haleb ve Musula kadar sefer etmektedir. MÜNAKASA İLANLARI: » İnhisarlar idaresi Sıvas başmüdürlüğü binasında yaplırılacak kalorifer tesla & işi açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 6000 Hira olan bu eksiltme 17 ha. ziran cuma günü saat 15 de idarenin Kabsleştaki levazım ve mübayaat şubesin, de yapılacaktır. Inhisarlar idaresinin, 1938 İzmir pansyırında yaptıracağı pâviyon İnşaatı kapalı zarf usulile eksilimeğe konulmuştur. Keşif bedeli 13568 Jira olen bu eksilt me yarınki perjeribe günü idarenin Kabalaştaki levazım ve mübayaat şubesin, de yapılacaktır. GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? düşmeni Fransada öl. Köşk, Askeri Müze ve v A. Bu DA NE DEME! Istanbul Radyosu 18,30 plâkla dans misiki, 19,15 konfe. rans, Bakırköy halkevi namına Şükrü Ka- faoğlu (Okul dışında çocuklarımız) 10,55 Borsa haberleri, 20 Grenviç rasathnnesin. den naklen saat ayarı, 20,02 Nezihe ve ar. kadaşları tarafından Türk (rsusikisi ve halk şarkıları, 20,45 Hava o raporu, 20,48 Ömer Rıza tarafından arapça (söylev, 2 Cemal Kâmil ve arkadaşları (tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, 21,45 or. kestra, 22,15 ajans haberleri, 22,30 plâkla sololer, opera ve operet o parçaları, 22,50 son haberler ve ertesi o günün programı, 25 son, BÜKREŞ: 19,15 salon orkestrası, 20,35 Rumen şa kıları, 21,15 viyolonsel konseri, 21,50 ka, bare plâkları, 22,45 kafekonser, BUDAPEŞTE: 19,15 rafyo orkestrası, 21 o Budapeşte konser orkestrası, 22,15 sigan orkestrası, 24,25 cazbant, BERLİN: 19,00 plâk, 20,40 bando, 21 kestrası, 22 milli şarkılar, ve ritem. İ, plik, ROMA: 21,30 hafif müzik, 28 Creta orkestrası, 23 piyano, 23,30 cazbant, VARŞOVA: 18 enrbant, 19,10 klâsik plk, 21 konser, 28,15 plâk radyo or» 23,90 melodi komser. 20,81 MARKİZ Dö POMPADUR zaman bu aşktan bahsetmiydceğim. Bi. raz evvel, benim hakkımda bir hüküm wermek için hareketlerimle sözlerimi beklediğinizi söylemiştiniz. Hareketle- rini bilâhare göreceksiniz, şimdilik söz- Jerimle iktifa edip hakkımda bir hüküm verebilirsiniz, çünkü tam bir samimiyet- le konuşacağım ve söyliyeceğim şeyler tam ve kat'i bir ifşaat olacaktır... Bilâ- bare anlıyacaksınız ki, dAssas, hare, ketlerim, sözlerimle tamamiyle teta buk etmektedir. — Kendinizi bu kadar aşağı görme- niz bana cilden ıstırap veriyor, madam, Bütün bu söyledikleriniz sözlerle bana yaptığınız iyilik, sizin, sizi bana tasvir etiklerinden çok daha üstün olduğunu- zu gösteriyor ve sizi kasten benim gö- zümden döşürmeğe çalıştıklarına inan. mağa başlıyorum. Her kim olursanız, ve her kim olmuşsanız olun, sizin kalbi- nizde âlicenap hisler wardır ve bü his- oleri inkişaf ediyor. eminim ki eğer kal- binizi dinlerseniz sizi namuslu insanla. rın narârınida yükseltecek hareketlerde bulunacaksınız. Binaenaleyh, kendinizi hiç de bu kadar aşağı görmeyin. Kontes, kararını kat'iyetle vermiş bir insan haliyle başın: sallarken Kre. biyon da şöyle diyordu; ; — Bırakın, madam, söylesin... Keli- meler de, tpkı göz yaşları gibi, bazan insanı tesirin eder, — Hakkınız var, mösyö. .Kalbimi iki asil ve âlicenap insan hde bütün gıplaklığiyle açmak benim için nâmüte- nahi bir ferahlık veriyor. İki erkek hürmetle eğildiler. Kontes devam etti: — Beni size fena tasvir ettiklerinklen ve gözünüzden düşürmeğe çalıştıkla - rından bahsettiniz.. Demek size benden bahsedildi, öyle mi?, — İtiraf edeyim ki, öyle madam.. Pa- kat, — Oh! Merak etmeyin, size benden Bahseden şahsın ismini sormuyorum... ümmi en dam I diğimi zannediyo. Size hakiki ismimi ve. esklen ne olduğumu, gene ayni şahıs mı söy- ledi?, D'Assas: — Evet, madam, ayni şahıs. Diye cevap verdi ve hemen ilâve etti; — Bü şahıs yalan mu söyledi? Jülyet başını önüne eğerek; — Hayır, dedi, bu hususta değil. Es- kiden ne olduğumu size doğru söyle- mişler.. Fakat eğer size, madam ('Et. yolun bir yere kapatılmasında benim de dahlim olduğunu söylemişlerse, bu yas landır, Size yemin ederim ki, bu genç kı- za karşı hiçbir harekette bulunmadım. Sadece, kralın evinde onün yerini aldım ve bir de.. bundan iki gün evvel yaptı- ğum ve size itiraf edeceğim fena bir ha- reket daha.., İşte mâdam d'Etyol hak. kında, vicdan azabı duyduğum yegâne iki şey.. Fakat bu iki şeyden birincisi için bana kim kızsa iz kızamazsınız, şünkü onun yerini almakla ben madam benim olduğum şeyi olma- im.. Bana inanıyor musunuz? Bu genç kadın için duyduğu bütün merhamete rağmen bir yalandan şüple *den d'Assas, kaçamak bir şekilde! — Bekliyorum.. Diye cevap verdi, genç kadın da: — Isbat istiyorsunuz, değil mi? de- di. Esasen hakirmız var.. Ne diye sözü- me inânacakşınız!, — Bunu söylemiyorum, madam. — Fakat bunu düşünüyorsunuz.. Sİ. ze, şüphesiz, madam d'Etyola karşı kin beslediğimi, onu kaçırdığımı, gizli bir yere kapattığımı ve kimbilir daha neler söylediler?. Bütün bunlar, yalandır. Ve bunu size, onun nerede olduğunu söylemekle isbat edeceğim. D'Assas çılgın bir sevinçle: — Bunu yapacak mısınız?, Diye bağırdr. Jülyet te mahzun bir tavırla cevap verdi; ve hik MİRİ a ———— ———— 2 —— — Bunu yapacağım.. Sizin için... — Söyleyin!, Çabuk söyleyin!, Jülyet: — Demek onu hakikaten çok seviyor- sunuz, öyle mi?, Diye sordu ve ayni, zamanda, kalbine inecek darbeyi sezmiş gibi gözlerini ka- padr. D'Assas, indirdiği darbenin farkına bile varmadan, ateşin bir sesle cevap verdi : — Bütün ruhumla! Genç kadın, göğsünde hızla çarpan kalbini iki eliyle bastırarak mustarip bir nida kopardı; — Ahi, Krebiyon, şövalyenin sözlerini du- yurmamak ve böyle bit açık sözlülüğün zalimliğini bissettirmemek istiyormuş gibi, birdenbire öksürüğe tutuldu. Jülyet, kendisini toplamıştı. Ve, şö- valyeye hüzün ve merbâmetle bakarak, bir anne şefkatiyle sadece şöyle mırıl. dandı; — Zavallı yavrat. . — Ne demek istiyorsunuz?, — Bunu pek yakında anlayacaksınız. Şimdilik size madam d'Etyolun nerede olduğunu söyliyeceğim ve böylelikle siz, artık betim, bu kadınm cellâdı ol- madığımı ve bu hususta size yalan söy- Jendiğini anlayacaksınız. Fakat her şeyi anlamanız ve beni aifetmezseniz bile, hareketi den bazılarının mesu. liyetini hafif görmeniz için, size kim olduğumu ve bugüne kadar nasıl ya - şadığımı söylemeliyim.. O zaman, her şeyi öğrenince, belki de, benim istihfaf- tan ziyade, merhamete lâyık olduğumu anlarsınız. — Bir tek $5y zica edeceğim, madam. Mademki bana, bazı hususlarda yalan söylediler, diğer hususlarda da pekâlâ yalan söylemiş olabilirler. Madam d'Et, yol sağdır, değil mi?. | | | — Evet. Buna katiyetle etin cla, bilirsiniz. — Yaşıyor we sıhhattedir, değil mi?, Kontes, bu suzle cevap vermeden ev« vel, ona indirmek mecburiyetinde kalas cağı darbeye mukavemet edip edemiye- ceğini anlamak istiyormuş gibi, dikkat- le şövalyeye baktı. Genç erkek bü tereddüdü pekâlâ şör. dü ve bütün vücudunun dehşet ve he- yecan içinde ürperdiğini hissetti, Boğuk bir sesle sordu: — Hastadır, öyle mi?. Hem de belki gok tehlikeli bir balde., Söyleyin. Ben kuvwetliyim, metinim.. Jülyet krsa bir tereddüt daha geçirti ve nihayet cevap verdi: — Filhakika, madam d'Etyol basta- dır.. Çok hasta... 'Assas, genç kadmın tereddüt etti- ğini görüp, onun kendisine fazla ıstırap vetmemeğe çalıştığını hissederek: — Belki de ölüm tehlikesine, maruz- dur, öyle mi?, Diye sordu, Jülyet de çabucak cevap verdi; — Hayır, artık değil.. Fakat vaziyeti ağırdır.. Gayet büyük ihimam ve teda. viye ihtiyacı var.. Bulunduğu vaziyet a- gırdır ve bu vaziyetinde şiddetli (Obi heyecan onu öldürebilir. Maamafih, doktor, onu artık kurtarabileceğini söy lüyor.. Fakat ne de olsa, iyileşmesi bir bayli uzun sürecektir . D'Assas, heyecandan boğulmuş bir sesle: — Yal, dedi.. Demek şimdilik, bütün tehlike bertaraf olmuştur. Öyle mi?. — Evet, madam d'Etyol me ğe yüz tutmuştur. Ve eğer hiç bir kaza, hiç bir hâdise vuku bulmazsa, kurtula- caktır.. Size yemin ederim ki hakikati söylüyorum. — Size inanıyorum.. Evet, görüyo rum ki samimisiniz.. Ve verdiğiniz ha- berler temenni ettiğim şekilde çıkma * sakla beraber,.. yaptığınız büyük fe*